Split (1)

train · 5.07k rows

conversation listlengths 2 2
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Türkiye bayramda yollara düştü", "role": "user" }, { "content": "#### Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinde havalimanlarından yaklaşık 6,4 milyon, otobüslerden 3,2 milyon, trenlerden 3,8 milyon vatandaşın hizmet aldığını bildirdi.\n###### Ankara\nUlaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, AA muhabirine, Ramazan Bayramı tatili süresince hava, kara, demir yolu ulaşımında vatandaşların sevdiklerine sorunsuz bir şekilde kavuşması için yoğun çalışma yaptıklarını söyledi.\n\nBayramda havalimanlarından hizmet alan yolcu sayısının iç hatlarda 2 milyon 891 bin 271, dış hatlarda 3 milyon 512 bin 714 olduğunu belirten Turhan, \"Ramazan Bayramı tatili boyunca havalimanlarından hizmet alan 6 milyon 403 bin 985 yolcu için 45 bin 132 uçak seferi düzenlendi.\" bilgisini verdi.\n\nHavalimanlarının uçak trafiğinin ise iç hatlarda 21 bin 610, dış hatlarda 23 bin 522 olarak gerçekleştiğini aktaran Turhan, böylece toplamda 45 bin 132 uçağa, aynı dönemde 13 bin 607 üst geçiş trafiğine hizmet sunulduğunu aktardı.\n\nİstanbul Havalimanı'ndan hizmet alan yolcu sayısının da iç hatlarda 479 bin 80, dış hatlarda 1 milyon 297 bin 885 olmak üzere toplamda 1 milyon 776 bin 965 olduğuna işaret eden Turhan, \"Uçak trafiği de iç hatlarda 3 bin 390, dış hatlarda 9 bin 17 olarak gerçekleşti. İstanbul Havalimanı'ndan toplamda 12 bin 407 uçağa hizmet verildi.\" dedi.\n\nTurhan, Ramazan Bayramı tatili boyunca turizme yönelik havalimanlarının uçak trafiğinin iç hatlarda 645 bin 638, dış hatlarda 1 milyon 695 bin 995 olduğunu belirterek, Ramazan Bayramı boyunca turizme yönelik havalimanlarının uçak trafiğinin iç hatlarda 5 bin 45, dış hatlarda 9 bin 739 olarak gerçekleştiğini kaydetti.\n\nTurizme yönelik havalimanlarında hizmet verilen günlük ortalama yolcu sayısının Antalya Havalimanı'nda toplamda 1 milyon 492 bin 143 yolcu olduğunu belirten Turhan, Muğla Dalaman Havalimanı'nda 172 bin 93'ü dış hat yolcusu olmak üzere toplam 240 bin 400, Muğla Milas Bodrum Havalimanı'nda da 110 bin 43'ü iç hat yolcusu olmak üzere toplam 208 bin 435 yolcunun hizmet aldığını bildirdi.\n\nBakan Turhan, Alanya Gazipaşa Havalimanı'nda ise 18 bin 467 iç hat, 28 bin 307'si dış hat olmak üzere toplamda 46 bin 774 yolcu trafiğinin gerçekleştiğini söyledi.\n\n### \"Otobüslerle 3,2 milyon yolcu taşındı\"\nBayram tatili boyunca şehirler arası yolcu taşımacılığı yapan otobüs firmalarının toplam 109 bin 475 sefer yaparak toplam 3 milyon 234 bin 457 yolcu taşıdığını vurgulayan Turhan, şöyle devam etti:\n\n\"Günlük ortalama sefer sayısı, bayram öncesi sefer sayılarına göre yaklaşık yüzde 40 artışla 8 bin 421'e ulaştı. Taşınan yolcu sayısında ve doluluk oranlarında da sefer başına yaklaşık yüzde 40'lık artış gerçekleşti. Bakanlığımızca yayımlanan genelgeyle otobüs taşımacılığında B2 ve D2 belgelerine kayıtlı otobüsleri kullanma izni verilmesi sonucu 109 bin 475 otobüs seferiyle taşınan yolcu sayısı 3,2 milyonu geçti.\"\n\nTurhan, İstanbul'dan 523 bin 516, Ankara'dan 308 bin 330 yolcunun başka yere seyahat etmek için otobüse bindiğini, İstanbul'a 455 bin 256, Ankara'ya 310 bin 513 yolcunun geldiğini bildirdi.\n\nTaşınan yolcuların il nüfusuna göre oranlaması yapıldığında Bartın'ın yüzde 16'sının, Karabük'ün yüzde 13'ünün, Yalova'nın yüzde 12'sinin otobüsle şehirden ayrıldığı bilgisini veren Turhan, \"İki il arasında en fazla taşınan yolcu sayılarına bakıldığında İstanbul'dan Tekirdağ'a 59 bin 78, İstanbul'dan Bursa'ya 44 bin 8, İstanbul'dan Ankara'ya 32 bin 288 yolcu taşındı.\" diye konuştu.\n\n### \"Demir yoluyla 3 milyon 750 bin yolcu taşındı\"\nDemir yollarında Ramazan Bayramı'nda artan yolcu talebinin karşılanması için TCDD Taşımacılık AŞ tarafından yüksek hızlı tren (YHT) ve konvansiyonel trenlere ek sefer konulduğunu ve vagonlara ilave toplam 12 bin 732 koltuk kapasitesi sağlandığını anlatan Turhan, sadece YHT'lerde değil, konvansiyonel ve bölgesel trenlere de talepler doğrultusunda çeşitli tiplerde vagonlar ilave edildiğini söyledi.\n\nTurhan, \"TCDD Taşımacılık AŞ tarafından yüksek hızlı trenlerle 438, konvansiyonel trenlerle 216, bölgesel trenlerle bin 746, Marmaray ve Başkentray ile 3 bin 564 sefer gerçekleştirildi. Ana hat trenleriyle 132 bin, bölgesel trenlerle 414 bin, YHT'lerle 208 bin, Marmaray ile 2 milyon 800 bin, Başkentray ile 205 bin yolcunun taşındı.\" dedi.\n\nMarmaray'da bayramın ikinci günü 422 bin yolcunun seyahat ettiğini vurgulayan Turhan, \"Geçen yılki Ramazan Bayramı'na göre taşınan yolcu sayısında ana hatta yüzde 19, bölgeselde yüzde 7 ve YHT'lerde yüzde 2 artış oldu. Böylece toplamda 6 bin tren seferiyle taşınan yolcu sayısı 3 milyon 750 bin oldu.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Uludağ'ın karlı eteklerinde atla gezinti turizmi", "role": "user" }, { "content": "#### Bursa'nın Kestel ilçesinde Uludağ'ın doğu eteklerinde kurulan binicilik merkezine gelenler, eşsiz doğa manzarasında ata binmenin keyfini yaşıyor.\nBURSA - Sinan Balcıkoca\n\nBursa'da Uludağ'ın doğu eteklerinde kurulan binicilik merkezine gelenler , eşsiz doğa manzarasında ata biniyor.\n\nBosna Hersek Bursa Fahri Konsolosu Muzaffer Çilek'in girişimleriyle Kestel ilçesine bağlı kırsal Kazancı Mahallesi'nde kurulan bir binicilik merkezinde, farklı türlerden 40 at bulunuyor.\n\nTesisi ziyaret eden yerli ve yabancı çok sayıda turist, mahallede yer alan Kazancı Göleti'nin kıyısında, çam ormanı içinde, eşsiz Uludağ manzarasında kar üzerinde ata binmenin, doğay la baş başa olmanın keyfini yaşıyor.\n\nTesisin sorumlusu Burak Yalım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kazancı Mahallesi'nde Boşnak kültürünü atlarla tanıtmaya çalıştıklarını söyledi.\n\nDoğaseverler için atlı doğa turları, binicilik eğitimleri verdiklerini dile getiren Yalım, \"At, Türk kültürünün binlerce yıldır parçası. Son dönemlerde diziler sayesinde yeniden popülerliğini kazandı. Biz bundan çok mutluyuz. Bu, bizim kültürümüzün bir parçası. İstiyoruz ki herkes ata dokunsun ve atla iletişim kurabilsin. Atlar insanlara iyi geliyor.\" dedi.\n\n### \"Hong Kong'dan gelen var\"\nHiç ata binmemiş hatta dokunmamış kişilerin bile uysal atlarla doğada kar üzerinde gezinti yapabildiğini vurgulayan Yalım, \"Şehirler çok kalabalık. Biz bu tesisi kurarak insanlara ata binme deneyimini yaşatmak istiyoruz.\" ifadesini kullandı.\n\nYalım, geleneksel okçuluk ve atlı okçuluk eğitimleri de verdiklerini belirterek şöyle devam etti:\n\n\"Atlı gezilerimiz manej içinde de yapılabiliyor ancak Uludağ'ın eteklerinde eşsiz Uludağ manzarasıyla da gerçekleşebiliyor. Kar üzerinde, mükemmel bir doğada 1 saatlik turlar yapılabiliyor. Sadece güzel havalarda değil, kar üzerinde bunu yapmak çok güzel. Geçen günlerde Hong Kong'dan gelen iki misafirimizi ağırladık. Kar üzerinde ata bindiler ve çok memnun kaldılar.\"\n\n### \"Kar üzerinde ata bindim, çok güzel\"\nAta binen Zeynep Batıkan da geçen yıl binicilik eğitimi aldığını ve 1 yıldır ata bindiğini söyledi. Eşsiz manzarada doğa gezilerine çıktığını anlatan Batıkan, \"Kış mevsimindeyiz. Kar üzerinde ata bindim, çok güzel. Dışarıdan bakınca ürkütücü gibi duruyor ama ata bindikten sonra insanın inesi gelmiyor. Bu deneyimi herkese tavsiye ederim.\" dedi.\n\nSelçuk Gartel de ilk defa kar üzerinde ata bindiğine işaret ederek \"Bu eşsiz doğada ata binmek çok güzeldi. Bunu herkesin yaşamasını isterim. Yarıyıl tatilinde yine gelip burada ata bineceğim.\" dedi.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yağı, balı ve turizmiyle karlı bir ürün: Lavanta", "role": "user" }, { "content": "#### Lavanta ve Trüf Mantarı Tanıtım ve Araştırma Derneği Başkanı Uluçoban, \"Lavantanın yağından, balından ve turizminden yarar sağlanabilir. Bu üçünden birini masrafa çıkardığınız zaman diğer ikisi size kar getirecek bir üründür\" dedi.\n###### Edirne\nLavanta ve Trüf Mantarı Tanıtım ve Araştırma Derneği Başkanı Niyazi Uluçoban, \"Lavantanın yağından, balından ve turizminden yarar sağlanabilir. Bu üçünden birini masrafa çıkardığınız zaman diğer ikisi size kar getirecek bir üründür.\" dedi.\n\nTrakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü ve Edirne Tanıtım ve Turizm Derneğinin iş birliğinde düzenlenen 2. Edirne Lavanta Günleri etkinlikleri kapsamında \"Türkiye'de Lavanta Tarımı\" konulu panel düzenlendi.\n\nEnstitünün Karaağaç'ta bulunan lavanta deneme tarlasındaki etkinlikte konuşan Lavanta ve Trüf Mantarı Tanıtım ve Araştırma Derneği Başkanı Niyazi Uluçoban, Türkiye'de lavanta tarımının yaklaşık 40 yıl önce Isparta'da başladığını söyledi.\n\nLavantanın tıbbi aromatik ve endüstriyel bir bitki olduğunu belirten Uluçoban, son dönemdeki girişimlerle Türkiye'de ilaç ve kozmetik sektörünün talep ettiği türlerin yetiştirilmeye başlandığını ve üretimin arttığını ifade etti.\n\nÇok sayıda lavanta çeşidi olmasına rağmen \"angustifolia\" türlerinden elde edilen yağın ilaç sektöründe ham madde olarak tercih edildiğini vurgulayan Uluçoban, \"İlaç sektörü sonsuz bir pazar. Türkiye'nin yanında başka ülkeler de bu pazara girse zamanla bu pazarda bir tıkanma olmayacaktır. Biz üreticiler olarak daha kaliteli bir üretimle daha kaliteli bir yağ çıkarmaya dikkat etmeliyiz.\" dedi.\n\n### \"Atık bırakmaz ve doğala yakın bir üründür\"\nLavanta tarımının keyifli bir uğraş olduğunu dile getiren Uluçoban, şöyle devam etti:\n\n\"Lavanta, bahçenizi düzenli kurduğunuz zaman çok fazla masraf etmeden her sene aynı derecede ürünü alabileceğiniz bir tarım ürünüdür. Aynı zamanda üçlü bir ürün alma şansınız var. Lavantanın yağından, balından ve turizminden yarar sağlanabilir. Bu üçünden birini masrafa çıkardığınız zaman diğer ikisi size kar getirecek bir üründür. Doğru tür ve doğru ekin yapıldığında 12-15 yıl arası çiçek kesimi yapılabilir. Lavanta yanındaki bitkilere etki etmez. Atık bırakmaz ve doğala yakın bir üründür.\"\n\nUluçoban, Edirne'nin toprak yapısı ve florasının lavantaya uygun olduğunu belirterek üreticilere geniş arazi alanlarında bunu ekmeleri tavsiyesinde bulundu.\n\nBu arada Lavanta Günleri kapsamında tarlayı ziyaret eden yüzlerce vatandaş mor çiçekler arasında fotoğraf çektirdi.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:A Milli Erkek Basketbol Takımı, Karadağ maçına hazır", "role": "user" }, { "content": "Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF ) Üst Düzey Yöneticisi (CEO ) Ömer Onan , A Milli Erkek Basketbol Takımı'nın 2019 FIBA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri ikinci tur I Grubu'nda yarın Karadağ, sonra da Slovenya ile yapacağı maçlarda iyi sonuçlar alarak Çin'deki organizasyona katılmak adına avantaj sağlamak istediklerini söyledi.\n\nAnkara Spor Salonu'nda yarın oynanacak karşılaşma öncesi milli takım hazırlıklarını tamamladı.\n\nAntrenman sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Ömer Onan, takımda iyi bir atmosfer olduğunu dile getirerek, \"Hazırlık maçlarında çok iyi oynadılar. Biletler tükendi. Ankara'da kendimizi çok iyi hissediyoruz. Tam kadro bir milli takım ı izleyecekler. İki maçı da kazanıp Dünya Kupası'na gitmek için ciddi bir avantaj yakalamak istiyoruz. Karadağ'ı net bir oyun ve skorla yenmemiz gerekiyor. Sonra da Slovenya deplasmanı. İnşallah her şey istediğimiz gibi olur.\" ifadelerini kullandı.\n\nÖzellikle NBA 'den gelen oyunculara teşekkür eden Onan, \"Bu sistem çok sıkıntılı. Kimse kolay kolay tam takım olamıyor. Şu dönem güzel bir zaman. Özellikle Ersan'a, Cedi'ye, Furkan'a teşekkür etmek lazım. Bazı Avrupalı NBA oyuncuları da milli takımlarına gelmiyor. Genç oyuncular için de bu sporcularla antrenman yapmak çok önemli. Biz şanslıyız. Wilbekin de gerçekten takımın bir parçası gibi davranıyor. Çok güzel şeyler bunlar.\" diye konuştu.\n\n### Ufuk Sarıca: \"Karadağ'ı yenmek önemli olacak\"\nA Milli Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Ufuk Sarıca, yarın oynanacak Karadağ maçının önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:\n\n\"İyi bir hazırlık dönemi geçirdik. Son 1 hafta 10 gündür tam takım olarak çalışıyoruz. Hem Karadağ hem de Slovenya maçlarını ayrı ayrı düşünüyoruz ama ikisini de kazanmak istiyoruz. Karadağ doğrudan rakibimiz. Diğer gruptan gelen galibiyet yüzdesi en yüksek takımlardan biri. Biz de onlara direkt rakibiz. Onlar da burada kazanmayı deneyecek ve isteyeceklerdir. Bizim de onlara izin verme niyetimiz yok. Burada mutlaka bu maçı kazanmamız lazım. Karadağ'ı yenmek önemli olacak.\"\n\nKamp döneminde herkesin özverili bir şekilde çalıştığını aktaran Sarıca, \"Bir sakatlık olmadığı için memnunum ve şanslıyız. Tam kadroya yakınız. NBA oyuncularımız da burada. Kapasitemiz arttı. Aynı ciddiyetle önce yarın kazanacağız sonra da Slovenya'ya kazanmaya gideceğiz.\" ifadelerini kullandı.\n\n### Semih Erden: \"Kazanmak istiyoruz\"\nA Milli Erkek Basketbol Takımı'nın tecrübeli pivotu Semih Erden , güzel bir hazırlık dönemi geçirdiklerini anlatarak, şunları söyledi:\n\n\"Takım olarak iyi bir durumdayız. İkinci tura iyi hazırlandık. Meyvelerini yarın toplayacağız. Galibiyet serimizi devam ettirmek istiyoruz. İnşallah yarın kazanmak istiyoruz. Ankara halkı bizim 2010 yılından beri hep görmek istediğimiz taraftar profiline sahip. Biletler tükenmiş. İnsanlar sürekli bilet soruyor. Onlar için de keyifli bir maç olacaktır. İnşallah galibiyetle mutlu bir şekilde onları buradan göndeririz.\"\n\n### Ersan İlyasova: \"Kazanmak istiyoruz\"\nMilli takımın NBA oyuncusu Ersan İlyasova da Karadağ ile kolay bir maç oynamayacaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:\n\n\"Ankara'da oynamak taraftarımızın önünde bizi motive edecektir. Bu yüzden Karadağ maçına herkesi bekliyoruz. Grupta bizim ikinci sıramızı korumak için Karadağ ve Slovenya maçlarını kazanmamız gerekiyor. Son maçlarda iyi basketbol ortaya koyduk. Bunu devam ettirip kazanmak istiyoruz.\"\n\nGenç oyunculara sahip bir takım olduklarını anlatan Ersan, \"Altyapıda ciddi başarılar almış gençlerimiz var. Burada daha farklı bir baskı var. Güzel bir kadro yakaladık. İki maçı kazanıp fırsatımızı kullanıp Dünya Kupası'na gitmek istiyoruz.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\n### Hidayet Türkoğlu antrenmanı izledi\nTBF Başkanı Hidayet Türkoğlu , Karadağ maçı öncesi son antrenmanı izleyerek oyunculara moral verdi.\n\nTBF CEO'su Onan'la salona gelen Türkoğlu, sporcularla sohbet etti.\n\nAntrenmanı Ersan İlyasova'nın takımı Milwaukee Bucks'ın genel menajer yardımcısı Milt Newton da takip etti.\n\nMuhabir: Erkan Tiryaki", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Türkiye Dünya Kupası yolunda Karadağ'ı yendi", "role": "user" }, { "content": "A Milli Erkek Basketbol Takımı, 2019 FIBA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri ikinci tur I Grubu'ndaki ilk maçında Karadağ'ı 79-69 yendi .\n\nKarşılıklı basketlerle girilen karşılaşmada Doğuş Balbay, Cedi Osman ve Ersan İlyasova'nın sayılarıyla milli takım, 2. dakikaya 5-2 önde girdi. İlk iki dakika içinde faul hakkını dolduran milliler, rakibinin pota altındaki etkili ismi Dubljevic'in 10 sayısına engel olamadı ve 4. dakikayı 10-8 geride geçti. Ersan İlyasova'nın Cedi Osman ile yaptığı ikili oyunlar sonrasında rakibinin dengesini bozan ay-yıldızlı ekip, 7. dakikayı 18-12 üstün tamamladı. Semih Erden'in de skora katkı vermesiyle kontrolü elinde tutan milliler, ilk çeyreği 26-18 önde bitirdi.\n\nİkinci periyodun ilk bölümünde her iki takım da hücum organizasyonlarında sıkıntı yaşadı. Rakibine 3,5 dakika sayı atma şansı vermeyen milliler, Melih Mahmutoğlu-Furkan Korkmaz ikilisinin basketleriyle skoru 31-18'e taşıdı. Popovic'in skor katkısı verdiği rakibi karşısında Furkan Korkmaz ve Ersan İlyasova ile basketler bulan A Milli Takım, hücum ribauntlarından elde ettiği ikinci şansları iyi değerlendirerek soyunma odasına 45-37 üstün gitti.\n\nÜçüncü çeyreğin başında rakibinin baskılı savunması karşısında zorlanan milliler, Cedi Osman'ın art arda basketleriyle farkın azalmasına izin vermedi ve 25. dakikaya 7 sayı farkla önde girdi: 52-45. Dış atışlarda yüksek yüzde yakalayan Karadağ, hücum ribauntlarındaki üstünlüğüyle farkı azaltsa da milliler, periyodu 60-56 önde tamamladı.\n\nA Milli Erkek Basketbol Takımı, final çeyreğinin ilk dakikalarında Semih Erden ve Ersan İlyasova ile oyunun kontrolünü tekrar ele geçirdi. Karadağ'ın molası sonrasında Furkan Korkmaz'ın sayılarıyla hücumdaki etkinliğini sürdüren ay-yıldızlılar, savunmada da etkili bir oyun sergileyerek rakibini yanlış şut seçimlerine itti ve 35. dakikaya 11 sayı farkla önde girdi: 73-62. Ersan İlyasova'nın üst üste basketleriyle rakibinin kendisine yaklaşmasına izin vermeyen A Milli Takım, tempoyu istediği gibi ayarladı ve karşılaşmadan da 10 sayı farkla 79-69 galip ayrıldı.\n\n### \"Sert bir maç oldu\"\nA Milli Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Ufuk Sarıca, \"Tahmin ettiğimiz gibi sert bir maç oldu.\" dedi.\n\nSarıca, A Milli Takım'ın 2019 FIBA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri ikinci tur I Grubu'ndaki ilk maçında Karadağ'ı 79-69 yendiği maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, kendileri açısından zorlu bir başlangıç olduğunu belirterek, \"Belki oluşturduğumuz kadro nedeniyle hissetmemiş olabilirsiniz ama Karadağ, çok sert ve fizik gücüyle oynayan bir takım. Tahmin ettiğimiz gibi de sert bir maç oldu. Ölü sezondan gelip tüm hazırlık maçlarına rağmen bu maçı istediğimiz bir skor farkıyla kazanmak beni mutlu etti.\" diye konuştu.\n\nTüm maçı önde götürmenin her zaman kolay olmadığının altını çizen Sarıca, \"Özellikle erken faul sorunu yaşayan oyuncularımız, ritmin de bozulmasına neden oldu. Dışarıdan iyi günümüzde değildik. Dışarıdan çok isabet bulamadığımız bir günde boyalı alandan bulduğumuz 42 sayı bizi rahatlattı. Biz, dışarıdan o atışları sokabilecek bir takımız. Artık tek amacımız pazartesi Slovenya'da kazanıp yolumuza devam etmek. Ankara seyircisine de teşekkür ediyorum. Her zamanki gibi inanılmaz bir atmosfer oluşturdular. Burada bir kere daha kazanmak hepimizi mutlu ediyor.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nMilli basketbolcu Furkan Korkmaz ise maçın kendileri açısından öneminin büyük olduğunu dile getirerek, \"Bu maçı kaybetseydik, Slovenya maçını kazanmamıza rağmen hedefimize ulaşamayacaktık. Buraya gelen seyircilerin maçtan keyif aldığını düşünüyorum. Kazandığımız için mutluyuz. Slovenya maçından da galibiyetle ayrılacağımızı umuyorum.\" ifadelerini kullandı.\n\n### Karadağ cephesi\nKaradağ A Milli Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Zvezdan Mitrovic ise Türkiye'nin galibiyeti hak ettiğini söyledi.\n\nMüthiş bir atmosferde oynamanın kendileri için çok keyifli olduğunu dile getiren Mitrovic, şunları kaydetti:\n\n\"Yeni kurulan bir takımız. Aramızda yeni isimler var ve onların performanslarından memnunum. Fakat olmadı. 40 dakika boyunca savaşmaya çalıştık. Elimizden geldiğince iyi mücadele ettik. Türkiye, haklı bir galibiyet aldı. Bizim de şansımız bitmedi, Dünya Kupası'na gitmek için elimizden geleni yapacağız. Bundan sonraki maçları daha iyi oynamaya çalışacağız.\"\n\nMuhabir: Ö.Buğra Ersavaş", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Hollanda'dan Türkiye Cumhurbaşkanına hakarete soruşturma", "role": "user" }, { "content": "Hollanda 'da, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret eden bir kişi hakkında soruşturma başlatıldı.\n\nÜlkedeki yerel medyada çıkan haberlere göre, Hollanda savcılığı Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliğinin şikayeti üzerine 2016'da Başkan Erdoğan'a hakaret eden 64 yaşındaki bir kişi hakkında soruşturma başlattı.\n\nHaberlerde, zanlının Türkiye'nin Lahey Büyükelçiliğine birçok kez Erdoğan'a karşı hakaret içeren ifadeler ile Erdoğan'ı Hitler'e benzeten fotoğrafın bulunduğu elektronik posta gönderdiği belirtildi.\n\n\"Hakaret, memura hakaret ve dost ülkenin liderine hakaret\" yasası çerçevesinde hakkında soruşturma başlatılan zanlının cuma günü ilk duruşmasının yapılacağı kaydedildi.\n\nHollanda'da dost ülkenin liderine hakarete 8 aya kadar hapis cezası uygulanabiliyor.\n\nMuhabir: Abdullah Aşıran", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Husilerden Suudi Arabistan'a füze saldırısı", "role": "user" }, { "content": "Yemen topraklarından Suudi Arabistan 'ın güneyindeki Cazan kentine fırlatılan füze havada imha edildi.\n\nSuudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri sözcüsü Turki el-Maliki, Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA'ya yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan Hava Savunma Güçleri'nin, Husiler tarafından Yemen'in Saada kentinden Cazan kentine atılan füzeyi havada imha ettiğini belirtti.\n\nAtılan füzenin herhangi bir zarara veya can kaybına neden olmadığını kaydeden Maliki, Yemen'deki çatışmaların başladığı 2015 yılından bu yana Suudi Arabistan topraklarına 195 füzenin atıldığını, saldırıların 112 sivilin ölümü ve yüzlerce kişinin yaralanmasıyla sonuçlandığını aktardı.\n\nSuudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Yemen'de meşru yönetime destek amacıyla askeri operasyon başlattığı 26 Mart 2015'ten bu yana Husiler, sık sık Suudi Arabistan'ın farklı bölgelerine hava saldırıları düzenliyor.\n\nYemen topraklarından atılan füzeler, çoğunlukla Suudi Arabistan Hava Savunma Güçleri tarafından etkisiz hale getiriliyor.\n\nMuhabir: Safiye Karabacak", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:İngiltere'den Türkiye'ye tatil rezervasyonları yüzde 84 arttı", "role": "user" }, { "content": "Dünyanın en büyük havayolu ve seyahat şirketlerinden İngiltere merkezli Thomas Cook, 2018 yılı içinde Türkiye'ye bu zamana kadar yapılan tatil rezervasyonlarda geçen yıla kıyasla yüzde 84 artış kaydedildiğini duyurdu.\n\nThomas Cook'tan yapılan açıklamada, \"Türkiye'ye şu anda yapılan paket tatil rezervasyonları bir önceki seneye kıyasla yüzde 84 artış kaydetmiş durumda.\" ifadesine yer verildi.\n\nTürkiye'nin uygun fiyatlama karşılığında kaliteli, herşey dahil paketleri nedeniyle İngiliz aileler tarafından tercih edildiği belirtilen açıklamada, Türkiye'ye yapılan paket tatil rezervasyonlarının yüzde 61'ini ailelerin oluşturduğu bildirildi.\n\nAçıklamada, “\"Türkiye şu anda rezervasyonlarda üçüncü sırada. Ama aslında hali hazırda Türkiye'de paket tatiller, İspanya ve Kanarya Adalarının toplamından daha fazla satıyor.\" ifadesine yer verildi.\n\nThomas Cook Genel Müdürü Chris Mottershead da \"Şu ana kadar yaz için yapılan rezervasyonlarda Türkiye üstünlüğü göze çarpan destinasyon. Geçen seneye kıyasla bu sene Türkiye rezervasyonlarında dikkate değer bir artış görüyoruz.\" ifadelerini kullandı.\n\nAçıklamada şu ana kadar İngiltere'den yapılan rezervasyonlarda İspanya'nın birinci, Yunanistan'ın ikinci, Türkiye'nin üçüncü, ABD'nin dördüncü ve Karayiplerin beşinci sırada olduğu kaydedildi.\n\nÖte yandan Kuzey Afrika ve Doğu Akdeniz ülkelerine bu yıl yapılan rezervasyonlarda da artış görüldüğü belirtilirken, Mısır için yapılan tatil rezervasyonlarında geçen yıla kıyasla yüzde 89'luk artış olduğu bilgisi paylaşıldı.\n\nMuhabir: Gökhan Kurtaran", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:2. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi sona erdi", "role": "user" }, { "content": "İşgal altındaki Doğu Kudüs ’te, Gazi Üniversitesi, Turkish Studies Dergisi ve Kudüs Üniversitesinin iş birliğinde düzenlenen ve Anadolu Ajansı'nın (AA) \"Global İletişim Ortağı\" olduğu \"2. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi (INCSOS 2018)\" sona erdi.\n\nİlki Turkish Studies Dergisi'nce İspanya'nın Endülüs bölgesinde gerçekleştirilen kongrenin ikincisi, bu yıl 23 Mart’ta Gazi Üniversitesi, Turkish Studies Dergisi ve Kudüs Üniversitesinin iş birliğinde Mescid-i Aksa’da kılınan cuma namazı ve eski şehir ziyareti ile Kudüs’te başlamıştı.\n\nİşgal altındaki Doğu Kudüs'ün banliyölerinden sayılan ve İsrail'in \"güvenlik\" gerekçesiyle ördüğü \"Ayrım Duvarı\"nın diğer yakasında kalan Ebu Dis beldesindeki Kudüs Üniversitesinde düzenlenen kongreye, başta Türkiye olmak üzere yaklaşık 10 ülkeden 700'e yakın akademisyen ve siyasetçi katıldı.\n\nKongrenin açılış konuşmalarını, Türkiye'nin Kudüs Başkonsolosu Büyükelçi Gürcan Türkoğlu, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Özel Temsilcisi ve aynı zamanda Filistin yönetimine bağlı Kudüs İşleri Bakanı ve Kudüs Valisi Adnan el-Hüseyni, Filistin Yüksek Öğretim ve Eğitim Bakanı Sabri Saydam, Gazi Üniversitesi Rektörü İbrahim Uslan ve Kudüs Üniversitesi Rektörü İmad Ebu Kişik yaptı.\n\nKongrede eş zamanlı gerçekleştirilen 7 ayrı sempozyumda akademisyenler, 30 ayrı oturumda \"tarih ve sanat araştırmaları\", \"din ve toplum\", \"felsefe, davranış ve sağlık bilimleri\", \"bilişim teknolojileri ve uygulamalı bilimler\", \"ekonomi, hukuk ve siyaset\", \"eğitim bilimleri\", \"dil ve edebiyat\" gibi bilim, sanat ve kültür alanlarında 500'e yakın sunum yaptı.\n\n### Türk üniversiteleri ile Kudüs Üniversitesi arasında iş birliği anlaşması\nProgram sonunda, başta Gazi Üniversitesi olmak üzere kongreye destek veren Türkiye’den 6 üniversite ile Kudüs Üniversitesi arasında, iş birliğini geliştirme, akademik ve bilimsel çalışmalar, ortak doktora programları, yaz kampları, akademik değişim, ortak sempozyum ve konferansların düzenlenmesi gibi alanlarda birçok mutabakat zaptı imzalandı.\n\nKudüs Üniversitesi Rektörü Ebu Kişik’in çalışma ofisinde düzenlenen imza törenine, Gazi Üniversitesi Rektörü Uslan ile diğer üniversite rektörleri katılırken, Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosu Büyükelçi Türkoğlu da hazır bulundu.\n\nAA'nın \"Global İletişim Ortağı\" olduğu kongreye, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ile Yunus Emre Enstitüsü (YEE) de destek verdi.\n\nTürk Tarih Kurumu (TTK) ve Hitit Üniversitesinin de ana destekçileri olduğu kongreye, ayrıca Balıkesir Üniversitesi, Ahi Evran Üniversitesi, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Kastamonu Üniversitesi, MAK Danışmanlık, Cambridge Scholars Yayınevi, AND Center, Kudüs Open Üniversitesi, Arap Amerikan Üniversitesi ve en-Necah Milli Üniversitesi de destek sağladı.\n\n\"INCSOS 2018\" Hazırlık Komitesi üyesi Mutesim Hamdan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu büyüklükteki bilimsel bir kongrenin Kudüs Üniversitesinde yapılmasının kendileri için çok anlamlı olduğunu belirterek, \"Bu kongre bir kez daha Türkiye ile Filistin arasındaki tarihi ilişkilerin önemini ortaya koyuyor ve Türkiye'nin işgal altındaki Kudüs şehrine verdiği önemi gösteriyor.\" ifadelerini kullanmıştı.\n\nMuhabir: Esat Fırat", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Oktar'ın grubuna katılan kızım beni dinlemedi'", "role": "user" }, { "content": "Avusturya 'da fırın işleten Halim Ş, Adnan Oktar'ın grubuna katılan kızı M.Ş'yi kurtarmak çok çabaladığını, yapılan operasyondan büyük bir memnuniyet duyduğunu kaydetti.\n\nHalim Ş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızının Viyana'da üniversite okurken bir arkadaşının vasıtasıyla gruba dahil olduğunu belirtti.\n\nOktar grubunun kızının eşinden boşanmasına neden olduğunu ve kızının İstanbul'da gelerek burada Anadolu Yakası'nda bir evde kalmaya başladığını anlatan Halim Ş, şöyle konuştu:\n\n\"Nasıl yapıldığını bilmiyorum ama kızım arkadaş kurbanı oldu. Hatta kızımın Trabzonlu arkadaşı da gitmiş ama çocuğu var diye kabul etmemişler. Kızımın çocuğu olmadığı için kabul etmişler. Çoğu zaman bir takım kurumlarla, insanlar iletişime geçerek yardım almak istedim. Benim ona söyleyecek bir şeyim yok ancak biz insanız, babayız. Kaç yaşına gelirse gelsin benim kızım. Kabullenemediğimiz çok şey oldu ama kızımı oradan çıkartmak istedim. Başarılı olamadım. Eşim bile bu olaylardan dolayı rahatsızlık geçirdi, malulen emekli oldu.\"\n\nM.Ş'nin Avusturya'da düzenlenen İslam tarihi konusundaki bir yarışmada birinci olduğunu da dile getiren Halim Ş, şöyle devam etti:\n\n\"Kızım boş bir insan değil. Vazgeçiremedik. Benim kızımın İngilizcesi ve Almancası iyi olduğu için çeviriler yapıyor. Kızım 2 kişiyle birlikte kalıyordu. Hatta ben onlara 'Gelin size babalık yapayım. Ofis açalım size burada. Özel yeriniz olsun. Adnan Oktar adına çeviri yapmayın, kendi işiniz yapın' dedim. Kızım, onlar için altın yumurtlayan tavuktu. Kitaplar, dergiler onlar sayesinde basıldı. 'Biz yerimizden memnunuz. Allah’ın izniyle cenneti kazanacağız' diyorlardı. 'Sizi, bu yaptıklarınızdan sonra cehennem bile kabul etmez kızım. Hırsızlık yapıyorsunuz, başkalarının fikirlerini çalıyorsunuz. Bizim kültürümüze yakışmıyor' dedim ama dinlemediler.\" diye konuştu.\n\nKızının ailesinin yanına dönmesini istediğini anlatan Halim Ş, operasyonun daha önce yapılmasını beklediğini kaydederek, \"Ülkemizin adaleti geçtir ama sağlıktır. Bu operasyon sevindirdi hatta sevindirdi kelimesi bile yetmez. Sorumlu ve ön ayak olan kişilerden Allah razı olsun. Çocuğumuz inşallah yanımıza döner.\" ifadelerini kullandı.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Rus turizmciler, Türklere vizesiz rejimden yana", "role": "user" }, { "content": "Rusya Federal Turizm Ajansı (Rosturizm) Başkanı Oleg Safonov, \"(Türk vatandaşlarına) Vizelerin kolaylaştırılmasına yönelik her adımı destekliyoruz. Böyle bir adım Türkiye'den Rusya'ya yönelik turist akışını da olumlu etkileyecektir.\" dedi.\n\nSafonov, Rusya’nın Vladivostok kentinde düzenlenen Doğu Ekonomi Forumu’nda yaptığı açıklamada, Rus ve Türk Dışişleri Bakanlıkları nezdinde, bazı kategorilerde Türk vatandaşlarına yönelik vizelerin kolaylaştırılması konusunun yoğun bir şekilde istişare edildiğini söyledi.\n\nBöyle bir adımı memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Safonov, “Vizelerin kolaylaştırılmasına yönelik her adımı destekliyoruz. Böyle bir adım Türkiye’den Rusya’ya yönelik turist akışını da olumlu etkileyecektir. Tecrübelerimiz gösteriyor ki bu artış hemen yüzde 25-30 seviyesinde gerçekleşiyor.” dedi.\n\nRusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bir süre önce, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Moskova’da yaptığı görüşmenin ardından \"Türk vatandaşlarına yönelik vize uygulamasında yapılacak kolaylaştırmalar için ortak bir istişare mekanizması kurulması konusunda Türkiye ile anlaştık. Tatil döneminin ardından uzmanlarımıza talimatlar verilecek. Kısa bir süre içerisinde bu konuyla ilgili haberleri ve müjdeyi alacaksınız.\" şeklinde konuşmuştu.\n\nRusya’yı ziyaret eden Türk turist sayısı 2010’dan 2013’e kadar 197 binden 385 bine çıkarken, iki ülke arasında yaşanan uçak krizi nedeniyle söz konusu rakam geçen yıl 180 bine gerilemişti.\n\nMuhabir: Emre Gürkan Abay", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Beşiktaş'ın rakibi Partizan", "role": "user" }, { "content": "Yugoslavya'da 1945 yılında kurulan Partizan , ülkenin Kızılyıldız'la birlikte en büyük iki kulübünden biri konumunuda.\n\nPartizan, Yugoslavya'nın bölünmesi öncesinde Avrupa'da önemli başarılar elde etti.\n\nBeşiktaş'ın rakibi Partizan, 1955-1956 ve 1963-1964 sezonlarında Şampiyon Kulüpler Kupası'nda çeyrek final oynarken, 1965-1966 sezonunda ise Avrupa'nın bir numaralı kupasında finale kadar geldi. Finalde İspanyol temsilcisi Real Madrid'e 2-1 yenilen Partizan, Avrupa şampiyonluğunun kıyısından döndü.\n\nUluslararası arenadaki son büyük derecesini UEFA Kupa Galipleri Kupası'nda 1989-1990 sezonunda çeyrek final oynayarak elde eden Partizan, daha sonra Avrupa'da başarıya hasret kaldı.\n\nAdı UEFA Kupası'ndan UEFA Avrupa Ligi'ne çevrilen organizasyonda 2006 yılından bu yana 8 kez gruplara kalan Partizan, geçen sezon ise son 32 turuna kadar yükseldi ve bu turda Çekya ekibi Viktoria Plzen'e elendi.\n\n### 27 şampiyonluğu var\nPartizan'ın kendi liginde 11'i Yugoslavya, 8'i Sırbistan-Karadağ zamanından olmak üzere toplam 27 şampiyonluğu bulunuyor.\n\nSon şampiyonluğunu 2016-2017'de alan Partizan, geçen sezon ligi Kızılyıldız'ın arkasında ikinci bitirmesine rağmen Sırbistan Kupası'nı müzesine götürdü.\n\n### Teknik direktörü tanıdık\nPartizan'ı 2000-2002 yıllarında Fenerbahçe'de forma giyen Zoran Mirkovic çalıştırıyor.\n\nFenerbahçe'yle 2000-2001 sezonunda futbolcu olarak şampiyonluk sevinci yaşayan Mirkovic, bu sezon başında Partizan'ın yeni teknik direktörü oldu.\n\nMirkovic yönetiminde Sırbistan Ligi'ne istediği gibi başlayamayan Partizan, geride kalan 4 haftada 2 galibiyet, birer beraberlik ve yenilgiyle lider Kızılyıldız'ın 5 puan gerisinde 6. sırada bulunuyor.\n\nPartizan, UEFA Avrupa Ligi'ne ise 1. ön eleme turundan başladı. İlk turda Karadağ'dan Rudar Pljevi'yi iki maçta da 3-0 yenerek geçen siyah-beyazlılar, ikinci ön eleme turunda Litvanya'dan Trakai'yi saf dışı bıraktı. Partizan son olarak Danimarka ekibi Nordsjaelland'ı iki maçta da yenerek eledi ve Beşiktaş'ın rakibi oldu.\n\nPartizan'ın kadrosundaki en önemli isim olarak, uzun yıllar CSKA Moskova forması da giyen orta saha oyuncusu Zoran Tosic ön plana çıkarken, 2018 FIFA Dünya Kupası'nda Sırbistan'ın kalesini koruyan Vladimir Stojkovic de siyah-beyazlıların kadrosunda yer alıyor.\n\n### Beşiktaş'a 2. kez rakip\nPartizan ile Beşiktaş, Avrupa kupaları tarihinde ikinci kez eşleşti.\n\nİki ekip daha önce, 2014-2015 sezonu UEFA Avrupa Ligi gruplarında rakip olurken, Sırbistan'daki maçı 4-0 kazanan Beşiktaş, İstanbul'da da rakibine 2-1'lik üstünlük kurmuştu.\n\nPartizan, Beşiktaş'ın dışında daha önce Fenerbahçe'yle de karşılaştı. 2008-2009 sezonu UEFA Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda Fenerbahçe, deplasmanda 2-2 berabere kaldığı Partizan'ı İstanbul'da 2-1 yenerek elemişti.\n\n### Ateşli seyircisiyle dikkati çekiyor\nPartizan, ateşli seyircisiyle dikkati çekiyor.\n\nİç saha maçlarını başkent Belgrad'daki yaklaşık 32 bin kişilik Partizan Stadı'nda oynayan siyah-beyazlılar, her maçını büyük bir taraftar desteği altında yapıyor.\n\nSırbistan Ligi'nde iç sahada oynadığı son son 17 maçını da kaybetmeyen Partizan, Avrupa'da ise son 6 müsabakasında yenilgi yüzü görmedi. Siyah-beyazlılar, bu süreçteki maçlarında 5 galibiyet ve 1 beraberlik elde etti.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Djokovic'ten Barcelona'ya erken veda", "role": "user" }, { "content": "Sırp sporcu Novak Djokovic , Barcelona Açık Tenis Turnuvası 'nda ikinci turda elendi.\n\nTek erkeklerde eski dünya 1 numarası Djokovic, İspanya'nın Barcelona kentinde düzenlenen toprak kort turnuvası nın ikinci turunda ATP klasmanında 140. sırada yer alan Slovak Martin Klizan ile karşılaştı.\n\n28 yaşındaki Klizan, toplam 90 dakika süren mücadeleyi 6-2, 1-6 ve 6-3'lük setlerle 2-1 kazandı.\n\nKariyerinde 12 grand slam şampiyonluğu bulunan Djokovic, sakatlığının ardından katıldığı beş turnuvada da çeyrek final göremeden elendi .\n\nMuhabir: Yunus Kaymaz", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:ATO'dan 'yerli ve milli' kamu spotu", "role": "user" }, { "content": "ATO'dan yapılan açıklamaya göre, milli ve yerli üretimin önemine dikkati çekmek için iki film hazırlandı.\n\nKamu spotu olarak hazırlanan filmlerin ilkinde, Kurtuluş Savaşı sonrasında kurulan ilk üretim tesislerinden görüntüler yer alırken \"95 yıl önce tarihin en ağır şartlarında verdiği istiklal mücadelesini Cumhuriyet'le taçlandıran Türkiye'nin bir hayali vardı; hür ve bağımsız bir ülke olarak kendi geleceğini kurmak\" ifadesi kullanıldı.\n\nUlu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün kendi sesinden \"Türk milleti çalışkandır, Türk milleti zekidir.\" sözlerinin yer aldığı filmde, \"Aşkla bağlandık hedeflerimize, alın teri ve göz nuruyla büyüttük hayallerimizi, özgürce dalgalansın diye ay yıldızlı bayrağımız. Gönüllerde yer ettik, akıllarda iz bıraktık.\" denildi.\n\nCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sesinden, \"Biz milletçe bilim konusunda da tarihimize bakarak tam bir özgüven içinde geleceği şekillendirme durumunda ve sorumluluğundayız\" çağrısının kullanıldığı filmde, \"Tasarımı teknolojisi, üretimi, markası ve pazarlamasıyla yerli ve milli\" mesajı vurgulandı.\n\nİkinci filmde de Türkiye'nin bilim ve teknolojide katettiği gelişmeye işaret edildi.\n\nTürkiye'nin ileri teknoloji üretimi yapan tesislerinde çekimler gerçekleştirilerek hazırlanan filmde, \"Milli ve yerli olmak durmadan çalışmaktır, en iyisine ulaşmak için\" ifadesine yer verildi.\n\nFilmde, \"Milli ve yerli olmak birleştirmektir ustalıkla kahramanlığı, bilgelikle cesareti. Milli ve yerli olmak aşkla sahiplenmektir ay yıldızlı bayrağı. 81 milyon yüreği aynı sevinçte birleştirmektir. Bilim merkezi teknoloji üssü, ileri sanayi merkezi Türkiye.\" sözleri yer aldı.\n\n### \"Çalışmaya devam edeceğiz\"\nATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Türkiye'nin milli ve yerli üretimle küresel anlamda arzu ettiği büyüklükte Ar-Ge ve inovasyona dayalı üretime ulaşabileceğini belirtti.\n\nTürkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Haziran 2018'de imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payının yüzde 94,3 olduğuna işaret eden Baran, imalat sanayi ihracatı içinde yüksek teknoloji ürünlerinin payının yüzde 3,2, orta yüksek teknolojili ürünlerinin payının ise yüzde 37,6 seviyesinde bulunduğunu kaydetti.\n\nİthalat bağımlılığının azaltılması için sanayide milli ve yerli üretim hamlesinin başlatıldığını hatırlatan Baran, \"Türkiye, son 10 yılda her alanda olduğu gibi milli ve yerli üretimde de atak yaptı. Bugün Türkiye, İHA'lardan metroya kadar en yüksek teknolojiyi üretip ihraç eden bir ülke. Milli ve yerli üretim yapan firmalarımızla gurur duyuyoruz. 'Made in Turkey' yazan ürünlerimiz tüm dünyada aranır hale gelinceye kadar çalışmaya devam edeceğiz.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nMuhabir: Göksel Yıldırım", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Çubuk turşusunda hedef 10 bin ton ihracat", "role": "user" }, { "content": "Ankara 'nın Çubuk ilçesinde üretilen turşulara yurt dışından da talep geliyor, bu yıl ilçenin turşu ihracatının 10 bin tona ulaşması amaçlanıyor.\n\nÇubuk Turşucular ve Yaş Sebze, Meyve Üretim Kooperatifi Başkanı Hasan Işık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl ilk defa kooperatif üyelerinin kendi adlarına ihracata başladıklarını söyledi.\n\nÖnceki yıllarda üreticilerden toptan alınan turşunun başka firmalar tarafından yurt dışına satıldığını belirten Işık, bu yıl ilçedeki firmaların ihracatı kendilerinin yaptığını ifade etti.\n\nTüm illere turşu gönderdiklerini, kapasitelerinin her yıl arttığını dile getiren Işık, yurt dışından gelen taleplerde de çok ciddi artış olduğunu bildirdi.\n\nÜlkeye döviz girdisi sağladıkları için çok mutlu olduklarını belirten Işık, şöyle devam etti:\n\n\"Yeni bağlantılarla Çubuk turşusunu dünyaya tanıtıp satmaya başladık. Daha önceden de yapılıyordu ama bu seneki kadar yüksek tonajda ihracat gerçekleşmemişti. Bu sene rekor kırıldı. İhracat yapmaya başladığımız ülkeler arasında Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Bahreyn ve Irak gibi 10 ülke var. En çok sattığımız ürünlerin başında salatalık turşusu geliyor. Bunun yanında karışık turşu, biber çeşitleri de talep görüyor. Hem havayolu hem karayolu hem de denizyoluyla Çubuk'tan ihracat potansiyeli yakalamaya başladık. Yurt dışına giden ürün döviz demektir. Bu kapsamda ülke ekonomisine katkımız olması bizi çok memnun ediyor. İnşallah yurt dışına bu sene içinde 10 bin ton turşu satışı hedefliyoruz.\"\n\nIşık, siparişlerin ilk partilerinin gönderildiğini, diğer bölümünün ise 13-16 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek Uluslararası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali'nden sonra gönderilmeye başlanacağını ifade etti.\n\n### Festivalde yaklaşık 6 bin 500 kilogram turşu ikram edilecek\nIşık, hazırlıklarını tamamladıkları Uluslararası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali'nde davetlilere yaklaşık 6 bin 500 kilogram turşu ikram edeceklerini söyledi.\n\nHerkesi festivale davet eden Işık, \"Kooperatifimize kayıtlı 12 firma ile festival alanında yerimizi alacağız. Sadece turşucular olarak 5 bin kilogram ikramımız olacak. Belediyemizin de bin 500 kilogram turşu ikramı olacak.\" dedi.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Termal turizmde hedef Rusya", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'deki termal turizmciler, yaz aylarındaki turist sayısını kışın da yakalamak için Rusya 'yı hedef pazar seçti.\n\nDeniz, kum ve güneş turizminin yanında kültürel zenginlikleriyle yabancı turistlerin ilgisini çeken Türkiye, termal kapasitesiyle de ön plana çıkmayı hedefliyor. Bulunduğu coğrafi konumun getirisi olarak sıcak su kaynaklarına ev sahipliği yapan Türkiye, yeni tesis yatırımlarıyla termal turizmde de iddiasını artırıyor.\n\n2023 yılında sağlık turizminden 10 milyar dolar gelir hedefleyen Türk turizmciler, alternatif alanda en fazla turisti ise termal turizmden bekliyor.\n\nTermal Sağlık ve Turizm Derneği (TESTUD) Başkanı Yavuz Yılık, AA muhabirine, Türk termallerini tanıtmak için yola çıktıklarını, dünyanın farklı noktalarında çalışma yürüttüklerini anlattı.\n\nYılık, dünya turizm sektöründe tanınan bir ülke olan Türkiye'nin termal zenginliklerinin ise hemen hiç tanınmadığına işaret ederek, bu kapsamda deniz, kum, güneş turizminde güçlü oldukları pazarları ilk hedef olarak belirlediklerini söyledi.\n\n### \"İlk kafile 22 Eylül'de Türkiye'ye gelecek\"\nTanıtımlar kapsamında Rusya'da düzenlenen turizm fuarına katıldıklarını ifade eden Yılık, şunları kaydetti:\n\n\"Rusya'dan gelen turist bakımından yaz aylarında Türk turizmi rekor üstüne rekor kırdı. Biz kış aylarında da bu rakamları yakalamak istiyoruz. Bu kapsamda termal tesisler olarak Rusya'nın Ekaterinburg ve Tyumen kentlerinde tur operatörleri, acenteler ve derneklere konferanslar verdik. İkili görüşmeler sonrası anlaşmalar imzalandı. İlk kafile 22 Eylül'de Türkiye'ye gelecek. Bu pazara yönelmemiz sonucu 2023 yılında Rusya'dan 2 milyon turisti termal turizm için Türkiye'ye getirmeyi hedefliyoruz.\"\n\n### \"Rusya'da 300 bin kişi sıra bekliyor\"\nRusya'da termal tatil alışkanlığının bulunduğunu ancak bu ülkedeki tesislerin yetersiz olduğunu dile getiren Yılık, bu insanların ihtiyaçlarına en iyi şekilde yanıt verebilecek tesislere sahip olduklarını bildirdi.\n\nRus turistlerin termal turizm için daha çok Çekya ve Slovakya'yı tercih ettiğine ancak Kuzey Avrupa'daki tesislerin Türkiye'ye göre çok daha yüksek fiyatlarla hizmet verdiğine işaret eden Yılık, \"Bir de bu coğrafyalarda güneş sorunu var. Türkiye'nin ise kışın bile böyle bir sorunu yok. Ayrıca su kalitemiz de çok iyi. Bugün Rusya'da termal tedavi görmek için 300 bin kişi sıra bekliyor. Bizde ise aynı gün tedaviye başlanabilir. Termal turizm kapsamında gelen bir turist 3 bin ila 6 bin dolar arasında bir harcama yapıyor. Yaz turizmi ile gelen turistlerin çok çok üstünde. Bu sayede cari açığımızın kapanmasına da ciddi bir katkı sağlamış olabiliriz.\" ifadelerini kullandı.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Turizmde Japon modeline geçilmeli'", "role": "user" }, { "content": "Tur Operatörleri Platformu Sözcüsü Cem Polatoğlu , Japonya 'da öğrenciler için her yarıyıl döneminde ülkenin bir bölgesine konaklamalı seyahatin zorunlu olduğunu belirterek, \"Türkiye, turizm alanında Japon modeline geçmeli. Bu, 50 milyonun üzerinde bir turizm hareketini sağlar.\" dedi.\n\nPolatoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, turizm sektörü açısından yaz sezonunun hiç olmadığı kadar iyi geçtiğini vurguladı.\n\nYıl sonu itibarıyla 40 milyonun üzerinde turist sayısına ulaşılacağına işaret eden Polatoğlu, karlılık açısından ise henüz beklenen seviyelere gelinemediğini kaydetti.\n\nPolatoğlu, yabancı turistler açısından fiyatların dibe vurduğunu ama ilerleyen dönemde bunu da toparlamayı hedeflediklerini dile getirdi.\n\nÖzellikle Kurban Bayramı'nda otellerde doluluk açısından patlama yaşandığını anımsatan Polatoğlu, \"Seçimler nedeniyle tatillerin bayrama ertelenmesi ve dolardaki ani yükselişe karşın fiyatların aynı kalması da insanların bu tercihlerinde etkili oldu.\" değerlendirmesini yaptı.\n\nPolatoğlu, yurt içindeki olumlu gelişmelere karşın yurt dışına tur düzenleyen tur operatörleri olarak, dolar ve avroda yaşanan yükselişten dolayı zor günler geçirdiklerini söyledi.\n\n### \"Gelecek sene de bu senenin rekorunu kırabiliriz\"\nTur Operatörleri Platformu Sözcüsü Polatoğlu, gelecek döneme ilişkin şimdiden talepler almaya başladıklarını belirterek, \"Gelecek dönem için şimdiden yurt dışından Türkiye'ye yönelik talepler münferit bazda gelmeye başladı. Eylül-ekim döneminde de grup bazında satışlar gelir. Oteller henüz fiyatlarını net olarak belirlemediler. Gelecek sene de bu senenin rekorunu kırabiliriz.\" şeklinde konuştu.\n\nErken rezervasyon kampanyalarına da değinen Polatoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Erken rezervasyon kampanyalarının geçen yıl olduğu gibi aralık ayının başında ciddi olarak başlayacağını tahmin ediyoruz. Arada erken açıklama yapan firmalar olabiliyor ama genel olarak bu tarihte başlar. Gelecek yıl fiyatlar bu seneye nazaran biraz daha farklı olacak. Otelciler de fiyatlarını yükseltecek. Bu bir gerçek, enflasyonla orantılı, yüzde 20 daha fazla fiyatlar oluşabilir.\"\n\nPolatoğlu, eylül-ekim aylarında fiyatlarda önemli düşüşler olduğuna dikkati çekerek, bu dönemde avantajlı tatil seçeneklerine ulaşılabileceğini aktardı.\n\n### \"Daha fazla iç turist kazanmak için Japon modelini uygulamalıyız\"\nCem Polatoğlu, turizm konusunda farklı bir modelin de devreye alınması gerektiğini ifade etti.\n\nPolatoğlu, söz konusu modele ilişkin şunları kaydetti:\n\n\"Türkiye, turizm alanında Japon modeline geçmeli. Yani her öğrenci her sömestir döneminde mutlaka bir şehri ziyaret etmeli. Bu, 50 milyonun üzerinde bir turizm hareketini sağlar. Aynı zamanda çocukların farklı şehirlerde akranlarıyla tanışmasına, ülkelerini tanımasına, sevmesine, bağlanmasına önemli katkılar sunar. Bu kapsamda konuyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve ilgili kuruluşların bir çalışma yürütmesini talep ediyoruz.\n\nTurizmde daha fazla iç turist kazanmak için Japon modelini uygulamalıyız. Türkiye'de 24 milyon ortaöğretim, 8 milyon ilköğretim öğrencisi var. Japonya'da öğrenciler için her yarıyıl döneminde ülkenin bir bölgesine konaklamalı seyahat zorunlu. Bu, öğrencinin liseyi bitirene kadar ülkesinin 24 bölgesini tanıması anlamına gelir. Neden Japon bunu yapıyor? Çünkü, her bir bireyinin ülkesini, insanlarını tanımasını, sevmesini, kaynaşmasını istiyor. Her bölgeden arkadaşlar edinmesini istiyor.\"\n\n### \"Sömestir ve yaz tatili dönemleri bölgelere göre ayrılmalı\"\nTurizm sektörünü de dikkate alarak yaz tatilleri ve sömestir dönemlerinin de düzenlenmesi gerektiğini belirten Polatoğlu, şöyle devam etti:\n\n\"Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de sömestir ve yaz tatili dönemleri bölgelere göre ayrılmalıdır. Böylece sömestir tatilleri 15 gün yerine 2 aya, yaz tatilleri ise 2-2,5 aydan 5 aya yayılabilir. Bazen yanlış anlamalar olabiliyor, bu kesinlikle öğrencilerin 2 ay sömestir, 5 ay da yaz tatili yapacağı anlamında değil.\n\nÖrneğin Ankara sömestir tatiline 1 Ocak'ta başlayıp 15 Ocak'ta son verirken, doğu illerimizdeki öğrenciler 7 Ocak'ta başlayıp 21 Ocak'ta, Güney Marmara 15 Ocak'ta başlayıp 30 Ocak'ta son verebilir. Bunun gibi diğer bölgeler de bu şekilde sömestir tatilini yayarlar keza yaz tatilini de. Bu, turizmin devamlı hareketli kalmasını sağlar.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Türk meyve sebzesi 50 ülkeye 'uçarak' girdi", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'den yılın ilk yarısında hava kargoyla gerçekleştirilen yaş sebze ve meyve ihracatı, geçen senenin aynı dönemine kıyasla yüzde 146 artarak 4 bin 465 ton oldu .\n\nYaş sebze ve meyve sektöründe ürünlerin tüketiciye hızlı ulaşması ve pazar payının artırılması amacıyla Turkish Cargo ile yapılan anlaşma ihracata olumlu yansıdı.\n\nAA muhabirinin Ege İhracatçı Birlikleri verilerinden derlediği bilgiye göre Türkiye, bu yılın ocak-haziran döneminde 1 milyar 185 milyon dolarlık yaş meyve sebze ihracatı gerçekleştirdi.\n\nYaş meyve ve sebze ihracatçılarının \"özel indirim ve yeni destinasyonlara uçulması\" konusunda Türk Hava Yollarının (THY) kargo şirketi Turkish Cargo ile 2017'nin mayıs ayında yaptığı anlaşma sonrası bu ürünlerin ihracatında artış yaşandı.\n\nAnlaşmanın imzalandığı geçen yıl yaş meyve sebze ihracatçısı hava kargo ile 10 milyon 522 bin dolarlık ihracat yapmayı başardı.\n\nFirmaların hava kargo tercihi ve Turkish Cargo'nun yeni destinasyonlar açmasıyla hava taşımacılığına olan talep hızla arttı.\n\nTürkiye, 2017'nin ocak-haziran döneminde hava kargo yoluyla bin 812 ton yaş sebze meyve ihracatı gerçekleştirirken bu rakam 2018'in aynı döneminde yüzde 146 artarak 4 bin 465 tona çıktı.\n\nBöylece Türkiye, geçen yılın ilk yarısında hava yoluyla yaptığı 5 milyon 245 bin dolarlık yaş sebze ve meyve ihracatını 2018'in yılın aynı döneminde yüzde 131 artırarak 12 milyon 146 bin dolara çıkarmış oldu.\n\n### Kiraz ilk sırada\nHava kargoyla ihracatta ilk sırada 5 milyon 938 bin dolarla kiraz yer alırken, bu ürünü 2 milyon 607 bin dolarla kuzu mantar ve 822 bin dolarla çilek izledi.\n\nÜlke bazında ise en çok yaş meyve sebze 1 milyon 995 bin dolarlık ihracatla Norveç'e yapıldı. Bu ülkeyi 1 milyon 222 bin dolarla Hong Kong ve 989 bin dolarla Fransa takip etti.\n\n### \"İhracatçımız hava kargoya alıştı\"\nEge Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hava kargonun ürünlerini pazara hızlı sokmak isteyen ihracatçılar için vazgeçilmez bir ulaşım şekli olduğunu söyledi.\n\nTurkish Cargo yetkililerine katkılarından ve desteklerinden dolayı teşekkürlerini ileten Uçak, şöyle konuştu:\n\n\"İhracatçılarımız hava kargoya alıştı ve artık uçak tercih ediliyor. Şimdiye kadar 50 ülkeye hava kargo yoluyla yaş meyve sebze gönderdik. Hava kargoda fiyat da iyi. Dünyanın bütün metropollerine Türk meyve ve sebzesini göndereceğiz. Bu hedefe hava kargo sayesinde daha hızlı şekilde ulaşacağız. Çekirdekli ürünlerin raf ömrü çok kısa. Dolayısıyla artık ürünlerimizi sağlıklı, taze ve bozulmadan bütün ülkelere gönderebiliyoruz.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Türkiye için yeni bir tanıtım stratejisine ihtiyaç var'", "role": "user" }, { "content": "Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED ) Başkanı Osman Ayık , AA muhabirine yaptığı açıklamada, turizmde çok verimli bir yaz sezonunun geçirildiğine işaret ederek, yıl sonu itibarıyla 40 milyon yabancı turistin ağırlanmış olacağını bildirdi.\n\nÖzellikle Kurban Bayramı'nda otellerin yüzde 100 doluluk oranlarını yakaladığını aktaran Ayık, \"Bundan sonraki eylül, ekim ayları ise özellikle okul çağında çocuğu olmayan aileler, orta yaş ve üstü için tam bir fırsat zamanı. Bu aylarda müşterilerin profili de genellikle bu yönde değişiyor. Döviz fiyatlarındaki hareketliliğe karşın iç pazarda uygun fiyatlı oteller bulmak mümkün.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nYurt dışına kıyasla iç pazardaki avantajlı fiyatlar nedeniyle dışarıdan gelen talebin devam ettiğini dile getiren Ayık, şunları kaydetti:\n\n\"Yabancı turistlerin Türkiye'ye olan ilgisi hala çok iyi. Yurt dışından gelişlerde hareketlilik devam ediyor. Bu hareketin özellikle kıyı bölgeleri açısından ekim, kasım aylarında da devam edeceğini düşünüyoruz. Turizmde 2018 sayısal anlamda rekor yılı olacak. Öyle görünüyor. Turizmde en verimli yıl 2014'tü, bu yıl onun da üzerine çıkılacak. Turizm gelirleri açısından da henüz istediğimiz oranlara ulaşamadık ama gelecek yıl olmasa bile 2020'de arzu ettiğimiz seviyelere yaklaşacağız.\"\n\n### \"Yeni bir tanıtım ve pazarlama stratejisine ihtiyaç var\"\nTÜROFED Başkanı Ayık, turizmciler olarak yeni dönemden üç önemli beklentileri bulunduğunu söyledi.\n\n\"Birincisi Türkiye için mutlaka yeni bir tanıtım ve pazarlama stratejisine ihtiyaç var. Doğru bir tanıtım ve pazarlama stratejisiyle gidilirse Türkiye'ye yönelik taleplerde de bunun yansıması olarak ciddi bir talep artışı yaşanacaktır.\" diyen Osman Ayık, ikinci olarak bu talep artışını karşılayacak alt yapıya gereksinim duyulduğunu anlattı.\n\nTurizmde mevcut alt yapıların bu doğrultuda revize edilmesi gerektiğine değinen Ayık, üçüncü önemli konunun ise ciddi bir ürün dizaynı ve planlama olduğunu söyledi. Ayık, bölgelere ve turizm türlerine göre yeni bir planlama yapılmasının şart olduğunu dile getirdi.\n\n### Turizm yatırımcılarına \"15 Eylül\" uyarısı\nKültür ve Turizm Bakanlığının öncülüğünde yürütülen çalışmayla turizmcilerin ellerini rahatlatmak amacıyla otellerin tahsis süresinin 49 yıllığına uzatıldığını anımsatan Ayık, turizmcilere bu yılın fiyatlarından yararlanabilmeleri için ellerini çabuk tutması önerisinde bulundu.\n\nTahsislerde başvuru sonrasında üç aylık bir cevap verme süreci bulunduğunu, bu nedenle geç başvuruda bulunan yatırımcı ve işletmecilerin 2019 yılı fiyatlarıyla karşı karşıya kalabileceğini vurgulayan Ayık, şunları kaydetti:\n\n\"Tahsis süresini uzatmak isteyen yatırımcı ve işletmecilerin yarından itibaren muhakkak başvurularını yapması lazım. Çünkü üç aylık süreyi dikkate aldığınızda bu başvuruların 15 Eylül'ü geçmemesi gerekiyor. Bu tarih geçtiğinde üç aylık dönemle birlikte 2019 yılı başlamış olur. 2019 fiyatlarıyla ödeme yapmak zorunda kalırlar. Bu da planlamalarının üstünde bir rakama tekabül edebilir.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Arda Turan'dan anlamlı ziyaret", "role": "user" }, { "content": "Medipol Başakşehir 'in yıldız futbolcusu Arda Turan , Medipol Mega Üniversite Hastanesinde tedavi gören çocuklarla bir araya geldi.\n\nTuruncu-lacivertli kulüpten yapılan açıklamada, Arda Turan'ın, \"Kardeşime Kitap Okuyorum\" projesi kapsamında Medipol Mega Üniversite Hastanesine giderek, tedavi gören çocukları ziyaret ettiği aktarıldı.\n\nÇeşitli hastalıklarla mücadele eden çocuklara kitap okuyan Arda'nın, etkinlik sonunda onlara imzalı forma hediye ettiği belirtildi.\n\nHasta yakınlarıyla da fotoğraf çektiren tecrübeli oyuncunun, \"Çocuklar bizim geleceğimiz. Biraz olsun onları sevindirebildiysek ne mutlu bana. Minik kardeşlerimizin hayatla mücadelelerinde her zaman yanlarındayım.\" açıklamasında bulunduğu ifade edildi.\n\nMuhabir: Mehmet Fatih Duman", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Derbideki olaylara ilişkin gözaltına alınan 25 kişi adliyede", "role": "user" }, { "content": "Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fenerbahçe Ülker Stadı'nda Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynanan Ziraat Türkiye Kupası yarı final rövanş maçında, Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş 'in de yaralanmasıyla sonuçlanan olaylara ilişkin başlatılan soruşturma sürüyor.\n\nSoruşturma kapsamında gözaltına alınan zanlılardan, aralarında Şenol Güneş'in yaralanmasına sebebiyet veren S.D'nin de olduğu 25 kişi işlemlerinin tamamlanmasının ardından Anadolu Adliyesi'ne gönderildi.\n\nGözaltındaki diğer şüphelilerin işlemleri İstanbul Emniyet Müdürlüğü Spor Güvenliği Şube Müdürlüğünde devam ediyor.\n\nMuhabir: Adem Koç", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:ADD'nin darbeyi öven paylaşımı ile ilgili soruşturma", "role": "user" }, { "content": "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu , Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD)’nin sosyal medya hesabından 27 Mayıs askeri darbesini öven bir paylaşım yapmasıyla ilgili soruşturma başlatacaklarını söyledi.\n\nBeşiktaş’ta seçim çalışmaları kapsamında esnafı ziyaret eden Bakan Soylu, bir kafede gençlerle bir süre sohbet etti.\n\nAtatürkçü Düşünce Derneği’nin sosyal medya hesabından, \"Türk Silahlı Kuvvetleri, bundan yarım yüz yıl önce, anayasa ve hukuk dışına çıkmış bir siyasal iktidara karşı direnme hakkını kullanmış ve ülke yönetimine el koymuştu. Ordunun arkasında milletin desteği vardı. #27Mayıs’’ şeklinde yaptığı paylaşımın sorulması üzerine Soylu, konuyu araştırdıklarını, söz konusu paylaşımla ilgili hemen Bakanlık olarak suç duyurusunda bulunacaklarını ve soruşturma başlatacaklarını söyledi.\n\nTürk Silahlı Kuvvetleri, bundan yarım yüz yıl önce, anayasa ve hukuk dışına çıkmış bir siyasal iktidara karşı direnme hakkını kullanmış ve ülke yönetimine el koymuştu. Ordunun arkasında milletin desteği vardı. #27Mayıs pic.twitter.com/QQXIFei7xc\n\n— ADD (@add_genelmerkez) 27 Mayıs 2018\nBugün bir derneğin 27 Mayıs’ta yapılanları öven bir afişi kendi resmi twitter hesabından paylaştıklarını öğrendiklerini belirten Soylu, ‘’Tabii şimdi teyit edemedim. Ben de yaklaşık bir saat önce muttali oldum. Bu hakikaten resmi bir twitter hesabı mıdır? Arkadaşlara onu araştırmaları talimatını verdim. Hem Bakanlık olarak suç duyurusunda bulunacağız hem de dernekler masası olarak hemen soruşturma başlatacağız.\" dedi.\n\nBunun milletimizin iradesine ve kendisine hakaret olduğunu vurgulayan Soylu, \"Bu Adnan Menderes’e karşı sevgi besleyenleri de ve bu milletin kendi seçtiği adama karşı bağlılık besleyenleri de ifade etmek isterim ki küçük düşürmektir. Ve bundan sonrası için antidemokratik bir çağrıdır. Çok net söylüyorum. Kendi zihinleriyle ve kendi zekalarıyla, akıllarıyla beraber antidemokratik çağrı yapıyorlar. Bunun karşılıksız kalması mümkün değildir. Ve bu seviyesizliktir, bu millete inançsızlıktır, demokrasiye olan sadakatsizliktir ve millete olan güvensizliktir. Ama işin hukuki boyutu var. Hukuki boyutuyla ilgili arkadaşlarımız suç duyurusunda bulunacaklar hem de işin hukuki boyutunda biz İçişleri Bakanlığı olarak gerekli soruşturmayı başlatıyoruz.\" diye konuştu.\n\n### \"Biz Türkiye’yi kimseye teslim etmedik\"\nKonuşmasında, \"Vakit, Türkiye vaktidir\" diyen Soylu, Türkiye’yi kimseye teslim etmediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:\n\n\"Vakit zenginlik vaktidir, vakit, güçlü bir Türkiye vaktidir. Vakit, özgürlük vaktidir. Vakit, ayakları üzerinde duran, bütün dünyaya sözü, hüküm olan bir Türkiye vaktidir. Vakit, kendi otomobilini, uçağını yapma vaktidir. Vakit, bütün dünyaya güçlü ekonomisiyle ayakları üzerinde duran genç nüfusuyla beraber Türkiye’yi 21. yüzyılda dünya yıldızı, küresel bir yıldız yapma vaktidir. Biz hiçbir şey yapmadık, diyelim. Bırakın Marmaray’ı, bırakın Avrasya Tüneli, bırakın sağlık politikalarını, bırakın 81 ildeki üniversiteleri, bırakın bölünmüş yolları, bırakın barajları, hiçbir şey yapmadık, diyelim. Biz, öyle bir şey yaptık ki bu dünyada da öteki dünyada da gönlümüz huzur içerisindedir. Biz Türkiye’yi kimseye teslim etmedik Allah’ın izniyle. Ülkemizi teslim almaya çalışanlara karşı bu milletin reyi ile oyuyla sandıkta bize teslim ettiği namusu kimseye teslim etmedik, etmeyeceğiz de. Bunu bilmenizi istiyoruz.’’\n\nSüleyman Soylu, 24 Haziran seçimlerinin, sadece bir iktidarın devamının veya bir iktidarın süresinin bitmesinin, millet tarafından tespit edileceği bir seçim olmadığını, bambaşka bir başlangıcın adı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:\n\n\"Artık elbette bir taraftan güçlü bir parlamentonun, sürekli yürütmeyle beraber kavga eden, güçsüz olunca teslim olan, ahkam kesmeye çalışan bir parlamento değil, hükümetin kendi işini yapacağı bir taraftan da meclisin kendi işini yapacağı ve kimsenin kimsenin işine karışmayacağı ama bir taraftan da milletin her ikisinin de notunu ve çetelesini tutabileceği, zamanı geldiğinde de o konuda kendi takdirini kullanabileceği, yepyeni bir sisteme hep birlikte adım atıyoruz. Bir taraftan vesayetçilere bir taraftan nifakçılara fırsat bırakmayacak, yepyeni bir sisteme adım atıyoruz. Bir taraftan bürokrasinin hantallığına teslim olmayacak, yepyeni bir sisteme adım atıyoruz. Bunu hep birlikte gerçekleştireceğiz.\"\n\nTürkiye'nin, Suriye meselesinde ve terörle mücadele konusunda başka ülkelere karşı boynunu bükmediğini kaydeden Soylu, \"Son bir yılda en az 6 defa yurt dışına çıktım. Şunu bir evladınız olarak, kardeşiniz olarak söylemek istiyorum. Allah şahittir. Ne terörle mücadelede ne düzensiz göç ve Suriye meselesinde ne de Türkiye’nin demokrasisinde şu boynum hiçbir zaman yere eğilmedi. Tam tersi karşımdaki diğer içişleri bakanlarına ben düzensiz göç ve Suriye meselesini anlattığımda, DEAŞ ile nasıl mücadele ettiğimizi anlattığımda, bir taraftan bütün bunlarla beraber PKK ve PYD konusunda nasıl iki taraflı oynadıklarını anlattığımda, nasıl bir taraftan biz FETÖ ile mücadele ederken, ülkemizi ele geçirmeye çalışan hain bir grupla biz mücadele ederken, Almanya’nın, Amerika’nın nasıl sahip çıktığını, diğerlerinin nasıl görmezlikten geldiklerini anlatmaya çalışırken, benim başım dikti. Ülkem adına ama onların boynu eğikti. Bunu, bu millet sayesinde yakaladık. 24 Haziran, memleketimin geleceği için bir karardır. Bu karar, milletimize aittir. Boynumuz da kıldan her zaman incedir.\" ifadelerini kullandı.\n\n### \"Bu ülke, yeni bir referandumla sistemini değiştirdi\"\nBeşiktaş’taki konuşmasının ardından esnafı ziyaret edip sohbet eden Soylu, daha sonra Ortaköy’de bir otelde taksi şoförleri ile sahurda bir araya geldi.\n\nBurada konuşan Soylu, Türkiye’nin turizme olan yatkınlığı sebebiyle 2016-2017’ye göre şu an turist sayısında çok önemli bir artış sağlandığını söyledi.\n\nİçişleri Bakanı Soylu, Avrupa’nın ve dünyanın bütün ülkelerinden Türkiye’ye ciddi bir turist akımı olduğunu kaydederek, \"Oysa darbe olan, belirsizlik olan, kaotik olan bir ülkeye böyle bir talep olmaması lazım yapılan hesaplamaya göre. Bu neyle sağlandı biliyor musunuz? Bu da demokrasi ile sağlandı. Hemen referanduma gidildi, referandumda bu ülke, yepyeni bir değişimi ortaya koydu. Onlar Gezi olaylarını yaptılar biz üçüncü havalimanının temelini attık. Onlar 15 Temmuz darbe girişimini yaptılar. Bu ülke, yeni bir referandumla sistemini değiştirdi ve millet değiştirdi.\" şeklinde konuştu.\n\nMuhabir: İlyas Kaçar", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Akdamar ihtişamıyla UNESCO daimi listesi yolunda", "role": "user" }, { "content": "UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi 'ne 3 yıl önce dahil edilen tarihi Akdamar Anıt Müzesi , bir hoşgörü nişanesi olarak her yıl yerli ve yabancı binlerce turist tarafından ziyaret ediliyor.\n\nKudüs'ten İran'a kaçırıldıktan sonra 7. yüzyılda Van'a getirildiği rivayet edilen \"Hakiki Haç\"ın bir parçasını barındırmak maksadıyla, Kral I. Gagik'in emriyle milattan sonra 915-921 yıllarında Gevaş ilçesindeki adaya inşa edilen kilise, 2005'te Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yaklaşık 4 milyon lira harcanarak restore edildi.\n\nKilisenin aslına uygun olarak inşa edilmesini sağlamak amacıyla, alanında uzman sanat tarihçi, arkeolog ve inşaat mühendislerinin yanı sıra Ermeni asıllı bir mimarın da görev aldığı restorasyon, 2 yıl sürdü.\n\nDönemin Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç'un yanı sıra Türkiye Ermenileri Patriği Mesrob Mutafyan, Ermenistan Kültür Bakanı Yardımcısı Gagik Gürciyan ile 30 ülkenin büyükelçisi ve Ermeni cemaati temsilcilerinin katılımıyla açılışı yapılan Akdamar Anıt Müzesi'nin (Kilisesi) kazılar sırasında ortaya çıkarılan bazı yapıları ile manastır ve şapel bölümlerinde de ikinci restorasyon çalışması başlatıldı.\n\nErmeni vatandaşlarının yılda bir kez ayin yapmasına izin verilen Akdamar Anıt Müzesi, hoşgörü ve samimiyetin sembolü olarak UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesine girmeyi bekliyor.\n\n### Tekneyle mavi yolculuk imkanı\nVan'a 55 kilometre uzaklıktaki Akdamar Anıt Müzesi'ne, Van-Tatvan karayolundaki iskeleden kalkan tekneler ve marinadaki deniz otobüsleriyle gidiliyor.\n\nTürkiye ve dünyanın birçok yerinden gelerek anıt müzenin bulunduğu adaya geçen ziyaretçiler, büyüklüğüyle denizi aratmayan Van Gölü'nde mavi yoluculuk yapma imkanı buluyor.\n\nYeşil ile mavinin buluştuğu gölün eşsiz koyları arasında yaklaşık yarım saatlik yolculukla adaya ulaşabilen ziyaretçiler, badem ağaçları arasındaki yürüyüş yollarını takip ederek ihtişamı, süslemeleriyle büyüleyen anıt müzeyi ziyaret ediyor.\n\nAdanın Ege ve Akdeniz'i aratmayan sahillerinde yüzme imkanı bulan turistler, gün batımındaki eşsiz manzaraya tanıklık ediyor.\n\n### Efsanesiyle duygulandırıyor\nAkdamar Anıt Müzesi'nin adının nereden geldiği konusunda birçok rivayet bulunsa da günümüze ulaşan efsane, halk arasında kabul görüyor.\n\nEfsaneye göre, zamanında adada yaşayan Ermeni başkeşişin güzelliği ile dikkat çeken \"Tamara\" adlı kızına adanın çevresindeki köylerden birinde çobanlık yapan genç aşık olur.\n\nGenç, kızla buluşmak için her gece adaya yüzer, Tamara da yönünü bulması için fenerle yardım eder.\n\nBu durumu fark eden kızın babası, fırtınalı bir gecede elinde fenerle adanın kıyısına iner.\n\nSürekli yer değiştirerek çobanın adaya gelmesini engeller. Yüzmekten yorulan genç, \"Ah Tamara\" diyerek gölün suları arasında kaybolur. O günden sonra ada, \"Ah Tamara\" ismiyle anılır.\n\n### \"Kalıcı listeye girmeyi hak eden tarihi bir miras\"\nVan Kültür ve Turizm Müdürü Muzaffer Aktuğ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akdamar Anıt Müzesi'nin kentin turizmi bakımından en önemli tarihsel değerlerinden biri olduğunu söyledi.\n\nAnıt müzeyle ilgili UNESCO sürecini 2015'te başlattıklarını anımsatan Aktuğ, şöyle konuştu:\n\n\"Gerekli şartları taşıyan adamız, 2015'te geçici miras listesine alındı. Müzeler Genel Müdürlüğü ile yaptığımız görüşmeler sonucunda anıt müzenin asil listeye alınmasıyla ilgili zaman sıkıntısının kalmadığı bize iletildi. Akdamar, kalıcı listeye girmeyi hak eden tarihi bir miras.\"\n\n### 7 ayda 83 bin kişi ziyaret etti\nAdanın güzellikleriyle turistleri cezbettiğini belirten Aktuğ, \"Bu yıl 7 aylık sürede adayı ziyaret eden turistlerin sayısı 83 bin civarında. Van dışından gelen herkes mutlaka Akdamar Adası'nı ziyaret ediyor. Geçtiğimiz yıla oranla rakamların arttığını biliyoruz.\" dedi.\n\nAdada yapılan yürüyüş yolları, çevre düzenlemeleri, seyir alanları ve ışıklandırmaların adaya önemli değer kazandırdığını vurgulayan Aktuğ, \"Her yıl bir eserin UNESCO'ya müracaatı yapılıyor. Müzeler Genel Müdürlüğümüzle yaptığımız görüşmede, bu yıl Akdamar Anıt Müzesi'nin kalıcı listeye alınması için çalışma başlatıldığı haberini aldık.\" diye konuştu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Dünya Kenti' Ani ziyaretçilerini cezbediyor", "role": "user" }, { "content": "UNESCO Dünya Miras Listesi 'nde yer alan \"Dünya Kenti \", \"Medeniyetler Beşiği \", \"Binbir Kilise \" ve \"40 Kapılı Şehir \" olarak da adlandırılan Ani Örenyeri , hafta sonu çok sayıda ziyaretçiyi ağırladı.\n\nTürkiye-Ermenistan sınırında yer alan, Kars 'ın Arpaçay ilçesi yakınındaki Ani Örenyeri, 961-1045 yılları arasında Pakraduni Hanedanlığı döneminde Ermeni hükümdarlarına başkentlik yaptı. 11. ve 12. yüzyıla ait İslam mimarisi eserlerini de bünyesinde barındıran antik şehir, 15 Temmuz 2016'da Dünya Mirası Listesi'ne dahil edildi.\n\nİlk yerleşimin milattan önce 3 binli yıllara dayandığı ve Saka Türkleri, Sasaniler, Bagratlı Krallığı, Bizanslılar, Şeddat Oğulları Beyliği , Anı Gürcü Atabeyleri, Harzemşah Devleti, İlhanlılar, Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Osmanlı Devleti ile Rusların hüküm sürdüğü Ani, bölgeye çok sayıda turist çekiyor.\n\nŞehirde, 1001 yılında yapılan Ani Katedrali, Prens Dikran Honents tarafından yaptırılan Surp Kirkor Kilisesi, 1064'te Selçuklu Sultanı Alparslan'ın yaptırdığı Ebul Menucehr Camisi antik kentte yer alıyor.\n\nKurulduğu günden bu yana 23 medeniyete ev sahipliği yapan, aynı zamanda Kafkaslardan Anadolu'ya ilk giriş kapısı olan Ani, ziyaretçilerine bahar ayında görsel şölen sunuyor.\n\nSarıkamış Turizm Derneği (SATURDER) Başkanı Mir Hasan Taş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ani Örenyeri'nin Dünya Miras Listesine alınmasından sonra Kars bölgesinde turizm potansiyelinin arttığını söyledi.\n\nAni'nin bir dünya kenti olduğunu belirten Taş, \"Ani, Kars bölgesi turizminin ana aktörüdür. Kars, Sarıkamış, Çıldır ve bölgenin tamamı, Ani Örenyeri'nin Dünya Miras Listesine alınması ve ardından Doğu Ekspresi treni organizasyonu ile yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı haline gelmiştir.\" dedi.\n\n### \"Ani Türkiye ve dünya için çok önemli bir Antik şehir\"\nTaş, Ani'nin Türkiye ve dünya için önemli bir antik şehir olduğuna dikkati çekerek, \"Ani Kars'a çok şey katıyor, yerli ve yabancı turistler burayı ziyaret ettikten sonra Sarıkamış'a geliyor. Tarihi, turisttik yerleri geziyor, kayak merkezimizi ziyaret ediyor, esnafımızdan alışveriş yapıyor, lokantalarda yemek yiyor. Bu manada bölgenin turizmine, ekonomisine çok önemli katkısı oluyor. Biz turizmciler, otel işletmecileri bu turizm trendini daha üst seviyelere çekmemiz gerekir. Kars Ani'siz, Ani de Kars'sız olamaz.\" sözlerine yer verdi.\n\nMuhabir: Hüseyin Demirci", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Eski payitahtın 'altın üçgeni' ziyaretçileri çekiyor", "role": "user" }, { "content": "Edirne 'de Selimiye , Eski ve Üç Şerefeli camilerin oluşturduğu ve \"altın üçgen \" olarak tanımlanan alanda, ramazan da ziyaretçi yoğunluğu yaşanıyor.\n\nOsmanlı Devleti 'nin başkentlerinden biri olan, tarihi ve kültürel özellikleriyle Türkiye 'nin gözde şehirlerinden Edirne, on bir ayın sultanı ramazanda da bir payitaht a yakışan günler geçiriyor.\n\nKentteki, büyük usta Mimar Sinan 'ın \"ustalık eserim\" dediği Selimiye Camisi, hat yazılarıyla ünlü Eski Cami ve kapılarındaki işlemelerle anılagelen Üç Şerefeli Cami, ibadet turizmi açısından hareketli günler geçiriyor.\n\n\"İnanç turizminin altın üçgeni\" olarak belirtilen, üç selatin caminin yer aldığı bu bölgedeki esnafın da yüzü gülüyor.\n\n### \"İstanbul'a yakın ve ucuz\"\nEdirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentin ibadet turizmi açısından ramazan ayında yaklaşık 300 bin ziyaretçi beklediğini söyledi.\n\nEdirne'nin kandillerde de tarihi camileri bakımından ziyaretçi akınına uğradığını belirten Hacıoğlu, \"Kadir Gecesi'nde 30 bin ziyaretçi bekliyoruz. Gelmesi beklenen 30 bin ziyaretçinin 5 bininin Batı Trakya ve Bulgaristan'daki soydaşlardan oluşacağını düşünüyoruz. Geri kalan 25 bin ziyaretçiyi ise Tekirdağ, Kırklareli, Bursa, Sakarya ve İstanbul gibi illerden beklemekteyiz.\" diye konuştu.\n\nEski payitahtta turizmin on aya yayılmış durumda olduğunu ifade eden Hacıoğlu, şunları kaydetti:\n\n\"Özellikle ramazan turizmi 'altın üçgen'in varlığı sebebiyle gittikçe artmakta. Bilindiği gibi 'altın üçgen'de Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli camiler bulunuyor. Bu camiler nevi şahsına münhasır özellikler arz ettiği için özellikle ilgi çekmektedir. Edirne'nin ilgi çekmesindeki bir diğer sebep de İstanbul'a yakın ve ucuz bir kent olması, birlikte yaşama kültürünün olduğu güler yüzlü insanların olması. Günübirlik gelip kalanlarla birlikte mübarek ramazan ayında ziyaretçi sayısının 300 bini bulacağını görüyoruz.\"\n\nEdirne'de ramazan dolayısıyla bereketli günler yaşandığını aktaran Hacıoğlu, herkesi bu bereketi birlikte yaşamaya davet etti.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Ses getirecek tanıtım kampanyaları yapacağız'", "role": "user" }, { "content": "Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.\n\n### \"Ciroyla iş çeviren yatırımcı çok tehlikeli\"\nBakan Ersoy, turizmde yapılacak yapısal dönüşümler ve yeni stratejilerin neler olduğuna ilişkin soru üzerine, turizmin birçok paydaşının da bulunduğuna ve bunların tamamının kademeli olarak düzeltilmesi gerektiğine işaret etti.\n\nErsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Bizim en büyük sıkıntımız, dikkat ederseniz ben o yüzden diyorum hep, 'ben teşviklere karşıyım', yani taşıma suyla değirmen döndürürseniz, komşularınızdan biri öksürdüğü zaman sizin su akarı duruyor, o zaman da sadece böyle ciroyla iş çeviren yatırımcılar var. Ciroyla iş çeviren yatırımcı çok tehlikeli. Adamın hiçbir gücü yok, ilk yaptığı ne, cansiparane fiyatı kırıyor. Fiyatı bir kırıp aşağı çekmeye başladığı zaman, hani boğulan bir insan panik yapıp aşağı çeker ya bu sefer yüzme bileni de aşağı çeker batırır, böyle bir sıkıntı yaratıyor sektörde. O yüzden biz bir kere bedava iş yapmamalıyız, kimseye bedava bir şey vermememiz lazım. İkincisi bunu bir iş gibi görmemesi lazım. Bu bir ticaret, bu gerçek bir sektör ya doğru yapacak ya kurallarına göre yapacak ya da…\"\n\n### \"Sosyal medyada ses getirecek tanıtım kampanyaları yapacağız\"\nTanıtım stratejisiyle ilgili de Ersoy, \"Tanıtımda şimdi hep bir endişe var; ya işte şundan vazgeçersem sektörden çığlık kopar, bilmem ne kopar. Şimdi arkadaşlar, Türkiye'nin sınırlı kaynağı var, çok da büyük beklentileri var özellikle turizmde. Biz hala şu ne der, bu der diye endişeyle davranırsak çözemeyiz işi. Mesela 'offline' tanıtıma çok önem verildi bugüne kadar, doğruydu da, ama artık geldiğimiz çağda 'offline'ın çok çok etkisi yok.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nOffline tanıtımı belli ölçülerde tutarak, dijital ve sosyal medyayı da ön plana alacak başka çalışmalar da yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Ersoy, şöyle devam etti:\n\n\"Mesela önemli fuarlarda kalmaya devam edeceğiz, olduğumuz yerde çok düzgün lansman yapacağız ama gerekli olan yerlerde olacağız, reklam ve tanıtım bütçemizi ciddi oranda artıracağız. Bakın ben 'reklam-tanıtım bütçemizi azaltacağız' demiyorum, ciddi oranda artıracağız. Gereksiz yaptığımız birçok işten ayrıştırıp buraya koyacağız. 2019 itibarıyla reklam bütçelerimizin ciddi şekilde arttığını göreceksiniz, reklam kampanyalarımızın şeklinin değiştiğini göreceksiniz. Çağa uygun 'youtuber'lar, 'trendsetter'lar gibi sosyal medyada ses getirecek tanıtım kampanyaları yapacağız. Türkiye'nin algısını değiştirecek, turizm algısını değiştirecek çalışmalar yapacağız. Bununla ilgili hazırlıklarımız devam ediyor, 2019 Ocak ayı itibarıyla görmeye başlayacaksınız bu değişimleri.\"\n\nBu noktada tarifeli sefer yapılan, ağırlık verilen destinasyonların da üzerinde duracaklarını belirten Ersoy, hangi ülkelerin tercih edileceğine ilişkin de \"Türkiye'ye en çok yolcu veren top 10'a ilk etapta konsantre oluyoruz, top 20'ye kadar çıkarmaya çalışacağız, hani ilk hedefte top 10. En çok, baktığınız zaman görürsünüz; Rusya, Almanya, bir sürü ülke var zaten, İngiltere, Hollanda.\" yanıtını verdi.\n\n### \"Çok daha sade bir belgelendirme sistemine geçiyoruz\"\nBakan Ersoy, tatil beldelerinde \"5 yıldızlı\", \"İslami\" otel şeklinde olan ama klimaları bile çalışmayan bazı otellerin bulunduğunun ve bu otellerin belgelendirmelerinin belediyelerce de yapıldığının anımsatılması üzerine, şu görüşlerini paylaştı:\n\n\"Bununla ilgili bir çalışmayı imzaladım ben, başladı Bakanlık. Şöyle bir sıkıntımız var; Türkiye'deki otellerin üçte biri turizm belgeli, üçte ikisi belediye belgeli. Şimdi niye öyle, önce ona baktım gelir gelmez. Ana sebebi; bizim belgelendirmemiz çok ağır. Çok daha sade bir belgelendirme sistemine geçiyoruz, hazırlıklarımız başladı, sınıflandırmayla ayrıştıracağız. Yani belge almak çok kolay olacak, sınıflandırma kısmında farklılık yaratacağız. Yeni belgelendirmede konseptin de sınıflandırıldığı bir belgelendirme sistemine geçeceğiz, ondan sonra gerçek yıldızları görmeye başlarız diye düşünüyorum.\"\n\n### Booking.com ve Uber konusu\nBakan Ersoy, booking.com ve Uber uygulamasıyla ilgili bir soru üzerine, bunların \"dijital kapitülasyonlar\" olduğunu vurgulayarak, \"Bir tek kurşun atmadan sizin ülkenizin ticari haklarına müdahil olmaya başladılar. Bakın bugün Uber olsun, Booking olsun, bu tarz rezervasyon motorları olsun, bu platformlar olsun baktığınız zaman mesela Booking de Türkiye'de şirketini açmış, hiç iyi niyetli yaklaşmıyor konuya.\" diye konuştu.\n\nBooking'in Türkiye'de şirketini açtığına ama faturasını \"vergi cenneti\" Amsterdam'a kestiğine ve hatta kurucularının da ABD'li olduğuna değinen Ersoy, \"Çok güzel bir dijital kapitülasyon. Ondan sonra Trump geliyor diyor ki; ben senin çeliğine şu kadar şey yapacağım, burada adam dijitalden vergisiz… İşin bu kısmı bu devletle halledilmesi gereken. Ama şimdi bakın ben Bakanlık şapkamı bırakayım, sektör şapkamı giyeyim. Çuvaldızı biraz da kendinize batıracaksınız sektör temsilcisi olarak. Bu 12 yıl önce geldiği zaman, 14 yıl önce geldiği zaman biz sektör olarak önlem almamız lazımdı, bu teknolojiyi bizim de yapmamız gerekiyordu.\" ifadelerini kullandı.\n\nMuhabir: Burcu Çalık", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Haziranda Dergilik'ten 5 milyon yayın indirildi", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, önceki aya göre Dergilik'ten yayın indirme oranı yüzde 20 arttı. Dergilik böylece 2018’in başından bu yana 26 milyon 450 bin yayını okuyucularla buluşturdu.\n\nOkuma tutkunlarının en çok takip ettikleri dijital platform olan Dergilik'ten yayın indirme sayısı bir ayda 5 milyonu aştı. Haziran'da 4 milyon 425 bin dergi ve 850 bin gazete okundu. Önceki aya göre ise yüzde 20 artış kaydedildi. Yıl başından bu yana Dergilik'ten toplam 26 milyon 450 bin içerik indirildi. Haziran'da 500 bin kişi daha Dergilik uygulamasıyla tanıştı. Aktif kullanıcı sayısı 1,7 milyonu geçti.\n\nTürkiye'de yayıncılık sektörüne yeni bir soluk getiren Dergilik'ten erişilebilen yayın sayısı her geçen gün artıyor. Yerel ve ulusal pek çok yayını tek bir platform üzerinden sunan Dergilik dünyanın en popüler yabancı dergilerini de raflarına taşıdı. Bine yakın yabancı dergiyle birlikte, uygulama üzerinden bin 400 dergi ve 95 gazete ile toplam 1500'e yaklaştı, online olarak cep telefonu ve tabletlerden okunabilir hale geldi.\n\nDergilik’e sosyal medya hesaplarından da ulaşmak mümkün. Dergilik ile ilgili son gelişmeleri sosyal medya hesaplarını takibe alarak öğrenebilirsiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Playcell yeni oyunlarla çocukların tatilini renklendiriyor", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'in açıklamasına göre, çocuklar için hazırlanan online oyunların, onların hayal dünyasını zenginleştirmeye ek olarak bellek, görsel dikkat, kıyaslama, akıl yürütme, planlama, uzaysal algı gibi temel becerilerini desteklemeye yönelik geliştirilmesi gerektiği gelişim uzmanları tarafından her fırsatta belirtiliyor.\n\nTurkcell, anne babaların da çocuklarıyla birlikte eğitici ve geliştirici oyunlar oynayabileceği Playcell'i, çocukların bireysel gelişimine destek olmak amacıyla hayata geçirdi.\n\nİster mobil ister masa üstü cihazlardan kolayca ulaşılabilen Playcell'de, eğlenceli oyunların yanı sıra, çocukların kendilerini ifade etmelerini kolaylaştıran, konsantrasyon becerilerini, yaratıcı düşünme ve hayal güçlerini geliştirmelerine yardımcı olan eğitici oyunlar da bulunuyor.\n\nPlaycell'de yer alan oyunlardan biri olan \"Playcell Boyama Zamanı\" ile çocuklar hem hayvanları öğreniyor hem de onları boyayarak becerilerini geliştiriyor. Ayrıca, çocuklar oyun içerisinde çizim alanını kullanarak resim yapıyor, kendi yarattıkları resimleri boyuyor ve isterlerse çıktısını alıp kendi yaratıcı eserlerini istedikleri her yerde sergileyebiliyor.\n\nOtomobil yarışından, yetenek ve beceri oyunlarına, spor oyunlarından zeka oyunlarına kadar farklı kategorilerde birbirinden renkli yüzlerce oyunun bir arada bulunduğu Playcell'e www.playcell.com adresinden ulaşılabiliyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell, küresel blockchain konsorsiyumuna katıldı", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan yazılı açıklamaya göre, şirket, kurucuları arasında ABD merkezli Sprint’in yanı sıra Japonya merkezli Softbank gibi telekomünikasyon devlerinin de yer aldığı telekom operatörlerinin küresel blockchain konsorsiyumu CBSG'ye katıldı.\n\nTelekom operatörlerinin blockchain konsorsiyumu CBSG, Turkcell'in yanı sıra Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği ve Güney Asya'da hizmet veren Axiata Group Berhad (Axiata), Filipinler'de hizmet veren PLDT Inc, Endonezya'da hizmet veren PT Telekomunikasi Indonesia International (Telin), Vietnam'da hizmet veren Viettel Group ve merkezi Kuveyt'te bulunan Zain Group'un yeni nesil küresel operatörler arası blockchain platformu ve ekosistemi oluşturmanın yollarını araştırmak üzere birlikte çalışma kararı aldı.\n\nCBSG, ABD merkezli Blockchain teknolojileri şirketi TBCASoft, Inc. ve Japonya merkezli SoftBank Corp. liderliğinde, ABD merkezli Sprint Corporation ve Tayvan merkezli Far EasTone Telecommunications Co., Ltd'nin (FarEasTone) ilk kurucu üyelikleriyle telekom operatörleri için özel olarak tasarlanmış yenilikçi bir Blockchain platformunun ortaklaşa geliştirilmesini sağlamak üzere 2017 yılının Eylül ayında kuruldu.\n\nKonsorsiyumun diğer üyeleri arasında Güney Kore merkezli LG Uplus Corp, KT Corporation ve Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Etisalat Telecommunication Corporation da bulunuyor.\n\nCBSG, telekom operatörü üyelerine ve bunların müşterilerine Blockchain teknolojilerini kullanan güvenli küresel dijital ödeme, takas ve hesaplaşma sistemleri, kişisel kimlik doğrulama, IoT uygulamaları ve benzeri diğer hizmetleri sağlamayı amaçlıyor.\n\nKonsorsiyum ayrıca, küresel para transferi hizmetlerine odaklanacak ek bir Blockchain çalışma grubunun oluşturulacağını da duyurdu.\n\nBu tür işlemler için çok uygun olan Blockchain teknolojisi süreçleri kolaylaştırıyor, böylece müşterilere daha iyi hizmet verilebiliyor.\n\nCBSG konsorsiyum tarafından önerilen, özellikle telekom operatörleri için tasarlanmış bu Blockchain platformu ve çözümleri, operatörlerin geleneksel pazarların dışında hizmetler oluşturabilmelerine ve bu hizmetleri sınırların ötesine taşıyabilmelerine yardımcı olacak.\n\nGeçen yıl kurulan kısa sürede dünyanın bu alanda öncü platformuna dönüşen CBSG konsorsiyum her geçen gün eklenen yeni üyeleri ve yaklaşık 1 milyarı aşan toplam kullanıcı erişimiyle dikkat çekiyor.\n\nAçıklamada görüşlerine yer verilen Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:\n\n\"Telekom şirketleri olarak mevcut altyapılarımızı geliştiriyor ve genişletiyor olmanın çok daha ötesini düşünmeliyiz. 'Hizmet olarak Blockchain' ekosistemini en iyi biz operatörler sağlayabiliriz ve bu avantajı da en iyi biçimde kullanmalıyız. Bu nedenle, yeni nesil operatörler arası Blockchain platformu CSBG'de yer alarak deneyimlerimizi paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyoruz. İnanıyorum ki CSBG'nin bir parçası olmak, dijital platformlarımızda sunduğumuz hizmetleri geliştirmemize ve müşteri deneyimini en üst düzeye çıkarmamıza yardımcı olacak.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell, \"Zeka Küpü\" projesiyle 50 bin çocuğa ulaşacak", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'in Anadolu'daki genç dahileri desteklemek amacıyla hayata geçirdiği, \"Zeka Küpü\" projesinin yeni durağı Ordu'nun Altınordu ilçesine bağlı Kökenli Köyü oldu.\n\nMilli Eğitim Bakanlığı himayesinde 2016'da başlatılan ve okullara teknoloji laboratuvarlarının açıldığı proje kapsamında, Kökenli Köyü Kökenli Köyü Ortaokulu'ndaki öğrencilerin kısıtlı imkanlarla hayata geçirdikleri teknoloji projelerine destek vermek amacıyla \"Turkcell Zeka Küpü Sınıfı\" açıldı.\n\nTeknoloji sınıfının açılışı eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ve Turkcell Yönetim Kurulu Üyesi Hilmi Güler, Altınordu Kaymakamı Niyazi Erten, Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İsmail Bütün, Kökenli İlkokul ve Ortaokulu Müdürü Ali Osman Kuru, çocuklar ve ailelerin katılımıyla gerçekleştirildi.\n\nTurkcell Yönetim Kurulu Üyesi Hilmi Güler, açılıştaki konuşmasında, proje ile geleceği oluşturan çocukları uygulamalı eğittiklerini belirterek, Kökenli Köyü'nün bu çalışmalara öne veren, kendi içinde başarılı olmak için yarışan bir yer olduğunu söyledi.\n\nTurkcell olarak hem hayata bağlanıp hem geleceği şekillendirdiklerini aktaran Güler, maddi ve manevi kalkınmanın birlikte olması gerektiğine işaret etti.\n\nGüler, gelecek için en önemli çalışmanın eğitim olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:\n\n\"Eğitim pahalı bir iş ama cahillik daha da pahalı. Turkcell olarak sorumluluk, farkındalık ve sürdürülebilirlik kavramlarının üzerinde önemle duruyoruz. Teknolojik gelişmelere sosyolojik altyapıyla birlikte çok önem veriyoruz. Endüstri 4.0 ile artık Endüstri 5.0'ı da gündeme almamız gerekiyor.\n\nBuradan yeni Nobelli bilim adamlarının yetişmesini umut ediyoruz. Burası köy değil, burası bir çekim merkezi, buraya hizmet etmeye mecburuz. Burada bir yeni yıldızlar yetiştiriyoruz. Ay tutulur, güneş tutulur ama yıldızlar tutulamaz.\"\n\n- \"Okuma yazma kurslarına talep 20 kat arttı\"\n\nAltınordu Kaymakamı Niyazi Erten, eğitim alanında Türkiye'de çok önemli başarılara imza atıldığını belirterek, Altınordu'daki yazma kurslarına gelen talebin 20 kat arttığını söyledi.\n\nTurkcell'in çocuklara verdiği desteğin çok önemli olduğunun altını çizen Erten, kendilerinin de çocukları ve projelerini desteklemeye devam edeceklerini bildirdi.\n\nTurkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İsmail Bütün, çocukların teknolojiye olan ilgisine, geleceğe olan tutkularına dikkati çekerek, kuruldukları günden bu yana Turkcell olarak iş sonuçlarında başarılı olmanın yanı sıra topluma fayda sağlamak için çalıştıklarını dile getirdi.\n\nHer yıl gelirlerinin yüzde birini, yaklaşık 150-160 milyon lirayı topluma fayda projelerine ayırdıklarını bildiren Bütün, şu değerlendirmelerde bulundu:\n\n\"Anadolu'da yaşayan binlerce Aziz Sancar var. Turkcell olarak bu değerli çabalara kayıtsız kalmamız düşünülemezdi. Ana odağında teknoloji üretmek olan bir şirket olarak, dijital ihracat için yola çıktık. Türkiye'yi Endüstri 4.0'da bir üst lige çıkartacak 'Yerli ve Milli Yapay Zeka'yı üretme yolunda yeterli donanıma sahip insan kaynağının yetişmesine büyük önem veriyoruz.\n\nBugün burada hayata geçirdiğimiz 'Zeka Küpü' projesiyle gerekli teknolojik donanımı bu gençlere sağlayarak, onların elinden tutmayı hedefliyoruz. İnanıyoruz ki, bizleri gelecekte temsil edecek bu öğrencilerimiz ile dünyada yapay zeka ve kodlama alanlarında üretici konumunda bir ülke olacağız.\"\n\nMEB ile 3 yıldır sürdükleri \"Zeka Küpü\" projesinde bugüne dek 19 ilde 24 sınıfa ulaştıklarını bildiren Bütün, 2018 yılı sonunda 27 ilde 34 teknoloji sınıfına ulaşacaklarını aktardı.\n\n- Kökenli Camii imamı, çocukların teknoloji projeleri için cemaatten bağış topladı\n\nToplantıda verilen bilgiye göre, çocukların teknoloji alanında eğitimleri ve projeleri için o dönemki Kökenli Camii imamı Ahmet Yeşilalan'ın cemaatten yardım toplamaya başlamasıyla başlayan çalışmalar, gelinen noktada, Turkcell Zeka Küpü sınıfıyla bir adım daha öteye taşınacak.\n\nAmerika Birleşik Devletleri'nin Missouri eyaletinde yapılan First Lego League (FLL) World Festival Turnuvası'nda Bilim Kahramanları Derneği'nin de desteğiyle, Türkiye'yi temsil eden ve Proje Jüri Özel Ödülü'nü kazanan Kökenli Ortaokulu'nun genç dahileri, geleceğin teknolojilerini artık \"Zeka Küpü\" sınıfında geliştirecek.\n\nDünyada 80 farklı ülkede gerçekleştirilen FLL etkinliğinin Türkiye ayağında düzenlenen Bilim Kahramanları Buluşuyor FLL turnuvasında Ordu Kökenli Ortaokulu Robotik Takımı dikkatleri çekmeyi başarırken, öğrenciler \"Çöpe çözüm, çöple çözüm\" temasından yola çıkarak, \"Çöpü Vaktinde Besine Dönüştür\" projesine de imza attı.\n\nHayata geçirdikleri projelerle ve yaptıkları çalışamalarla fark yaratmak isteyen genç mucitler, bundan böyle \"Zeka Küpü\" projesiyle Turkcell tarafından da desteklenecek.\n\n- \"Zeka Küpü\" projesi\n\nProje kapsamında şu ana kadar 4 bin 500'den fazla öğrenciye yüz yüze eğitim verildi.\n\nAynı zamanda bilim ve sanat merkezlerinde (BİLSEM) okuyan 21 bin 500 öğrenciye Maker ve Kodlama kiti dağıtıldı ve bu kite sahip öğrencilere internet üzerinden 150 bin saati aşan robotik ve kodlama eğitimi verildi.\n\nÜç boyutlu yazıcılardan maker kitlere kadar birçok ürünün yer aldığı laboratuvarlarda verilen yüz yüze eğitimler, www.zeka-kupu.com üzerinden verilen online eğitimlerle destekleniyor.\n\nProje ile 3 yılda 50 bin öğrenciye ulaşmak hedeflenirken, sadece laboratuvarların kurulduğu okullardaki öğrencilere değil, tüm ülkeye fayda sağlamak için, sürekli güncellenen portalda yer alan online eğitimler ve programlarla öğrencilerin yeni bilgiler edinmeleri ve yeteneklerini geliştirmeleri amaçlanıyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:TV+ ile bomontiada’da sinema", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, bomontiada’da yazlık sinema günleri devam ediyor.\n\nTV+ ve Başka Sinema ortaklığıyla İstanbul’un kültür sanat adası bomontiada’da Çarşamba akşamları, dünyada öne çıkan son zamanların en beğenilen bağımsız filmleri beyazperdeye yansıtılıyor.\n\nbomontiada Avlu’da yıldızların altında sinema keyfi, bu hafta Good Time/Soygun filmini izleyicilerle buluşturuyor. Good Time, bir banka soyguncusunun ters giden bir soygun sonrası, mental engelli kardeşini Riker's Adası hapishanesinden kurtarmaya çalışma hikayesini anlatıyor.\n\n2017 yapımı filmin senaryosunu Ronald Bronstein ile Joshua Safdie kaleme aldı. Filmin oyuncu kadrosunda ise Robert Pattinson, Jennifer Jason Leigh ve Barkhad Abdi yer alıyor. Josh ve Ben Safdie kardeşlerin Cannes’da ilk kez ana yarışmaya giren projeleri Soygun (Good Time) duraksız, nefessiz ama bir o kadar da çaresizlik yüklü bir filmi konu alıyor.\n\nEleştirmenler tarafından geçen yılın en iyileri arasında gösterilen yapım 1 saat 41 dakika sürüyor. Saat 21.30’da başlayacak film, tüm katılımcılara ücretsiz oluyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Setur'dan çiftlere özel balayı rotası", "role": "user" }, { "content": "Setur açıklamasına göre, şirketin 50 yılı aşkın sektör tecrübesi ve üstün hizmet kalitesiyle çiftlerin hayalindeki balayı gerçeğe dönüşüyor.\n\nBalayı çiftleri için hazırlanan özel oda konseptleriyle misafirleri için her detayı düşünen yurt içi oteller, Bodrum'dan Fethiye'ye, Antalya'dan Datça'ya kadar kadar gözde tatil lokasyonlarında unutulmaz bir balayı için tüm imkanları sağlıyor.\n\nBalayını yurt dışında geçirmek isteyenler için ise ister cruise turlarıyla Hint Okyanusu, ister Avrupa'da kültür dolu bir balayı Setur ayrıcalığıyla mümkün. Balayını Hint Okyanusu'nda geçirmek isteyen çiftlere, Seyşeller, Mauritius, Madagaskar, Reunion turu yapma fırsatı sunuluyor.\n\nArtık her bütçeye uygun hale gelen cruise seyahatleriyle çiftlerin ihtiyacı olan her şey cruise gemilerinde yer alıyor. Birer tatil köyü olan cruise gemileri, güneşlenme terasları, yüzme havuzları, spa ve spor imkanlarını misafirlerine sunuyor.\n\nEğlenmek isteyen çiftlere yönelik, cruise gemilerinde rock müzik konserleri, partiler, gece boyu açık diskolar gibi etkinlikler yapılıyor. Setur'un avantajlı paket programları sayesinde genellikle Türkiye dışından başlayan cruise seyahatlerine uçak bileti ücreti de pakete dahil ediliyor.\n\nKültür turu düşkünü çiftler için ise Prag ve Viyana'da şehir turlarının özel noktalarından konserlere kadar birçok imkan bir arada sunuluyor. Yaz aylarında Avrupa'nın en güzel noktaları olan Ren ve Mosel nehir turunda ise romantik Ren parkuru geçişi balayında unutulmaz anılar biriktirmeyi sağlıyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Ankara'da terör örgütü operasyonu: 4 gözaltı", "role": "user" }, { "content": "Ankara 'da terör örgütü TKP/Kıvılcım ile irtibatları tespit edilen 8 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Biri Avusturya vatandaşı 4 kişi gözaltına alındı.\n\nSavcılık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, terör örgütü TKP/Kıvılcım ile irtibatları tespit edilen 8 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi.\n\nSavcılığın talimatıyla harekete geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, şüphelilerden 4'ünü gözaltına aldı.\n\nAralarında bir Avusturya vatandaşının da bulunduğu şüpheliler, ifade işlemleri için Ankara Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.\n\nŞüphelilerin adreslerinde yapılan aramada ele geçen dijital materyal ve örgütsel dokümanların incelenmesine devam edildiği belirtildi.\n\nSavcılık kaynakları, şüphelilerin çocuk ve gençlere yönelik \"yaz okulu\" adı altındaki eğitim merkezi faaliyetlerinin de soruşturma kapsamında olduğunu bildirdi.\n\nMuhabir: Serdar Açıl, Zafer Fatih Beyaz", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Eylül'ü bulan 'Abrek' Evrim'i de arıyor", "role": "user" }, { "content": "Tokat 'ın Turhal ilçesinde kaybolan 3 yaşındaki Evrim Atış 'ı arama çalışmaları, Ankara'nın Polatlı ilçesinde kaybolduktan 8 gün sonra cesedi bulunan 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara'yı bulan Samsun İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü bünyesindeki arama köpeği \"Abrek\"in de desteğiyle sürdürülüyor.\n\nSamsun AFAD Müdürlüğünden getirilen \"Abrek\" isimli arama köpeği, Yenisu köyünün yaylasında babaannesi Sati Atış'ın önceki gün hayvanları suya götürürken evde bıraktığı, döndüğünde kaybolduğu belirlenen Evrim Atış'ın bulunması için başlatılan çalışmalarda kullanılıyor.\n\nArama çalışmalarına Ankara'dan gelen Jandarma Arama Kurtarma (JAK) arama köpeği \"Mavi\" ile Samsun AFAD Müdürlüğünden gelen \"Abrek\", \"Mali\" ve \"Chi chi\" isimli arama köpekleri de destek veriyor.\n\n### \"Ankara Polatlı'da kaybolan Eylül'ü de Abrek buldu\"\n\"Abrek\"in eğitmeni Abidin Korkmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köpeğinin 2 yaşında olduğunu söyledi.\n\nArama köpeği \"Abrek\"e 6 ay boyunca eğitim verildiğini belirten Korkmaz, \"Geçenlerde Ankara Polatlı'da kaybolan Eylül'ü de Abrek buldu. Bugün de burada görevlendirildik. Arama çalışmasına başladık.\" dedi.\n\nEvrim'i arama çalışmalarından şu ana kadar herhangi bir sonuç alamadıklarını dile getiren Korkmaz, şunları kaydetti:\n\n\"Bu görev, Abrek'in dokuzuncu görevi. Abrek, Emniyet Genel Müdürlüğü Gölbaşı Köpek Eğitim Merkezinde eğitim aldı. AFAD Başkanımız Mehmet Güllüoğlu'nun katkıları da var. Türkiye'nin her yerinde her iklim şartında çalışabiliyoruz. Polatlı'da gittiğimizin dördüncü gününde Eylül'ü bulmuştuk. Abrek'in tepki vermesi üzerine Eylül'ün yerini tespit etmiştik.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Fethiye'deki ada ve koylarda çevre temizliği", "role": "user" }, { "content": "Muğla'nın Fethiye ilçesindeki ada ve koylarda \"Uluslararası Kıyı Temizleme Günü \" dolayısıyla çevre temizliği yapıldı.\n\nDeniz Temiz Derneği (TURMEPA) ve Fethiye Deniz Ticaret Odası öncülüğünde düzenlenen çevre temizliği kapsamında, Şövalye Adası, Kızılada, Boncuklu ve Delikli Koyu'nda temizlik çalışmasına 30 gönüllü katıldı.\n\nTeknelerle adalara ve koylara ulaşan gönüllüler, yaklaşık 4 saatte 418 kilogram çöp topladı.\n\nTURMEPA'da görevli Ersin Özer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kıyılardan toplanan çöplerin ağırlıkla plastikten oluştuğunu söyledi.\n\nUluslararası Kıyı Temizliği kampanyası kapsamında Türkiye dahil yüzden fazla ülkede yüzbinlerce gönüllünün temizlik çalışması yaptığını vurgulayan Özer, şunları kaydetti:\n\n\"Denizlerimizi koruyup gelecek nesillere temiz bırakmalıyız. Bir plastiğin doğada çözünmesi 450 yılı buluyor. Temiz çevre bilincini genç nesillere aşılamalıyız. Uluslararası Kıyı Temizliği Kampanyası'nda toplanan her atık kayıt altına alınarak tür ve kaynağına göre istatistiği yapılıyor. Kampanyaya katılan ulusal ve uluslararası tüm ülkelere bir rapor halinde sunuluyor. Bu rapor sonucunda, dünya genelinde denizlerdeki kirliliğin kaynakları ve atıkların yıllara göre gösterdiği değişkenlik saptanıyor. Tüm dünyadan gelen verilerden elde edilen sonuçlar doğrultusunda da alınması gereken önlemler tespit edilerek, çalışmalar yürütülüyor.\"\n\nGönüllülerin topladığı atıklardan dönüştürülebilir olanları, Fethiye Belediyesi Geri Dönüşüm Tesisi'ne gönderildi.\n\nMuhabir: Ali Rıza Akkır", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Germencik'teki kaplıcalara Arap turist ilgisi", "role": "user" }, { "content": "Aralarında Fas ve Filistin'in de bulunduğu farklı Arap ülkeleri nin vatandaşı turistler, Aydın'ın Germencik ilçesindeki kaplıcalarda hem tatil yapıyor hem şifa buluyor.\n\nBozköy Mahallesi'ndeki bir termal otelde kalan Faslı Hamid Lüberdi, Türkiye'yi çok sevdiğini, her yıl farklı bir şehirde tatil yaptığını söyledi.\n\nTürkiye'de Müslümanlara yönelik turizmden çok memnun olduğunu dile getiren Lüberdi, \"Türkiye’ye karşı derin bir sevgimiz var. Müslüman bir ülkeye gelip katkıda bulunmak istedik. Burayı seçtik. Allah nasip ederse ikinci bir kez kışın da buraya gelmek istiyoruz.\" dedi.\n\nÜrdün'de yaşayan Filistinli Şükrü Al Fayed ise termal otel i internette görüp beğendiğini belirterek, hem şifa bulmak hem de Türkiye'ye destek olmak için burayı tercih ettiğini söyledi.\n\nFayed, \"Kemiklerimde bir problem vardı. Bu suya girdim, tedavi oluyorum çok rahatım şimdi. Türkiye'ye gelmemde ise çok sebep var. Özellikle Faslı kardeşimin belirttiği gibi, Türkiye'ye destek olma amaçlı, başlangıçta birinci sebep bu. Ne kadar çok gelebilirsek, Türkiye'ye bir katkıda bulunmak istiyoruz. Ben Ürdün Amman’da bir tacirim, ne kadar ihtiyacım varsa şu an Türkiye'den almak istiyorum.\" şeklinde konuştu.\n\nFransa'da yaşayan Faslı eğitimci Hanaa Tahiri ise daha önce de Türkiye'ye geldiğini, Antalya ve İstanbul'da kaldığını anlattı. Bulundukları termal otel kendilerine hitap ettiği için tercih ettiklerini aktaran Tahiri, \"Özellikle İslami kurallara riayet ettiği için burayı tercih ettik. Manzara çok güzel harika bir manzarası var. Havası çok güzel. Natürel bir tabiat burası. Her şey orijinal. Türkiye'yi ikinci ülkemiz olarak görüyoruz. Burada çok rahat bir şekilde dinlenebiliyoruz. Burada çok rahatız kendi evimizde gibiyiz.\" ifadelerini kullandı.\n\nTermal otelin genel müdürü Hasan Efe, iki yıldır Ortadoğu ülkelerine yönelik çalışma yaptıklarını, bunun meyvelerini almaya başladıklarını söyledi.\n\nHem tatil hem de sağlık turizmine hitap ettiklerini kaydeden Efe, \"Cezayir, Fas, Filistin, Tunus, Suudi Arabistan, Ürdün’de ciddi çalışmalarımız var. Allah'a şükürler olsun son bir yıldır bunların meyvesini almaya başladık. Ortadoğu'da yaşayan misafirlerimizin istediği şekilde bir havası var. Çam, zeytin, incir ağaçları var. Özellikle burada kış turizmine yönelik termal suyumuz, en değerli sulardan biri. Şifalı bir su. Allah'ın bir lütfu.\" diye konuştu.\n\nMuhabir: Necip Uyanık", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy oldu", "role": "user" }, { "content": "Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde Kültür ve Turizm Bakanlığına turizmci, iş adamı Mehmet Ersoy getirildi.\n\nTürkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, düzenlediği basın toplantısıyla Cumhurbaşkanlığı Kabinesini açıkladı.\n\nBuna göre, Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy oldu.\n\n1968'de İstanbul'da doğan Ersoy, İstanbul Alman Lisesinin ardından, İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü'nden mezun oldu.\n\nTurizm sektöründe 25 yılı aşkın bir geçmişe sahip Ersoy, tur şirketi ve çeşitli otellerin de sahibi.\n\nMehmet Ersoy, 2012 yılında cruise sektörüne yatırım yaparak, Türkiye'nin tek cruise gemisi işletmecisi oldu. 2017'de online rezervasyon platformunu hayata geçirerek, dünyanın dört bir köşesinden 200 bine yakın tesis için rezervasyon hizmeti sağlamaya başladı.\n\nTurizm sektöründe adından söz ettiren isimler arasına yerleşen, binlerce kişiye istihdam sağlayan Ersoy, evli ve iki çocuk babası.\n\nMuhabir: Burcu Çalık", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Tişörtünden bin 324 uyuşturucu hap çıktı", "role": "user" }, { "content": "Adana 'da, tişörtünün içinde bin 324 uyuşturucu hap ele geçirilen kişi gözaltına alındı.\n\nAlınan bilgiye göre, polis ekipleri merkez Yüreğir ilçesi Şehit Erkut Akbay Mahallesi'nde uyuşturucu satıcılarına yönelik uygulama yaptı.\n\nEkipler, durumundan şüphelendiği kişinin tişörtünün içinde, poşetler halinde bin 324 uyuşturucu hap ele geçirdi.\n\nGözaltına alınan şüpheli, Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliğine götürüldü.\n\nMuhabir: İbrahim Erikan", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:TSK, Turaz Şahini Tatbikatı'nın görüntülerini paylaştı", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'nin ev sahipliğinde, Türk Hava Kuvvetleri ve Azerbaycan Hava Kuvvetleri unsurlarının katılımıyla \"Turaz Şahini-2018 Tatbikatı\" yapıldı.\n\nTürk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) internet sitesinde, Türk Hava Kuvvetleri ve Azerbaycan Hava Kuvvetleri unsurlarınca Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenen \"Turaz Şahini-2018 Tatbikatı\"na ilişkin görüntüler paylaşıldı.\n\nBaşarıyla tamamlanan tatbikata ilişkin görüntülerde, Türk ve Azerbaycan Hava Kuvvetlerine ait savaş uçaklarının yan yana uçtuğu anlar da yer aldı.\n\nMuhabir: Ahmet Sertan Usul", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına Cahit Turhan getirildi", "role": "user" }, { "content": "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk Ulaştırma ve Altyapı Bakanı , eski Karayolları Genel Müdürü Mehmet Cahit Turhan oldu.\n\nTurhan, 1960'ta Trabzon'da doğdu. Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mimarlık Fakültesi İnşaat Bölümünü bitiren Turhan, çalışma hayatına 1985'te Karayolları Genel Müdürlüğü İstanbul 17. Bölge Müdürlüğünde mühendis olarak başladı.\n\n2002'de İstanbul Bölge Müdürü olarak görevlendirilen Turhan, 2003'te Karayolları Genel Müdür Yardımcılığı görevine atandı. Turhan, 2005'te ise Karayolları Genel Müdürü oldu.\n\nCumhurbaşkanı Başdanışmanlığı da yapan Turhan, 2015'te Danıştay üyeliğine seçildi.\n\nMuhabir: Arife Yıldız Ünal", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yabancı turistin 'giriş kapısı' İstanbul ve Antalya oldu", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'de yabancı ziyaretçilerin en fazla geldiği şehirler arasında \"İstanbul \" ve \"Antalya \" ilk sıraları paylaştı.\n\nAA muhabirinin, Kültür ve Turizm Bakanlığı geçici verilerinden yaptığı derlemeye göre, Ocak-Temmuz 2018 dönemini kapsayan 7 ayda Türkiye'yi 21 milyon 339 bin 802 yabancı ziyaret etti. Ziyaretçiler 59 ilin gümrüğünden ülkeye giriş yaptı.\n\nYabancıların ilk giriş yaptığı illerin başında İstanbul yer aldı. Yılın 7 ayında toplam yabancı ziyaretçinin yüzde 34,58'i İstanbul, yüzde 30,85'i Antalya'dan girdi. Böylece yılın 7 ayında Türkiye'ye gelen her 100 yabancıdan yaklaşık 66'sı İstanbul'dan veya Antalya'dan giriş yapmış oldu. Ziyaretçilerin yüzde 9,51'i Edirne, yüzde 6,69'u da Muğla gümrüğünü kullandı.\n\nOcak-temmuz döneminde 7 milyon 483 bin 674 kişi İstanbul'u, 6 milyon 676 bin 126 kişi Antalya'yı, 2 milyon 57 bin 539 kişi Edirne'yi, 1 milyon 447 bin 681 kişi de Muğla'yı tercih etti.\n\nSöz konusu dönemde Artvin'den 1 milyon 384 bin 281, İzmir'den 509 bin 312, Ankara'dan 335 bin 614, Ağrı'dan 247 bin 686, Kırklareli'den 206 bin 239, Şırnak'tan 200 bin 8, Van'dan 160 bin 195, Iğdır'dan 139 bin 784 kişilik giriş oldu.\n\n### En çok hava yoluyla geldiler\nÖte yandan, ziyaretçilerin yüzde 76,13'ü hava, yüzde 21,61'i kara, yüzde 2,22'si deniz yolunu tercih ederken, yüzde 0,04'ü de trenle geldi.\n\nOcak-temmuz döneminde yabancı ziyaretçilerin 16 milyon 474 bin 792'si hava, 4 milyon 676 bin 247'si kara, 481 bin 67'si deniz yoluyla ve 7 bin 696'sı da trenle geldi. Edirne sınırından Türkiye'ye giriş yapan yabancı ziyaretçilerin 2 milyon 51 bin 23'ü kara, 6 bin 516'sı da tren yolunu tercih ederken, Artvin'den de 1 milyon 382 bin 762 kişi kara yolu ile ülkeye giriş yaptı.\n\nDeniz yoluyla girişin en fazla olduğu il de 228 bin 862 ile Muğla oldu. Muğla'yı 64 bin 651 kişi ile Aydın ve 43 bin 877 kişi ile de İzmir takip etti.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yabancı turistlerin yeni gözdesi: Isparta gül bahçeleri", "role": "user" }, { "content": "Hasadın başladığı Isparta 'nın gül bahçeleri , yerli ve yabancı turist lerin adeta akınına uğradı.\n\nÜlke ve kent ekonomisine katma değer sağlayan Isparta gülü , turizmde de cazibe alanı oluşturmaya başladı.\n\nSabahın erken saatlerinde gül bahçelerine gelen yerli ve yabancı turistler, gül toplayıp genel işleyiş hakkında bilgi alıyor. Bol bol fotoğraf çeken ziyaretçiler, gül kokulu bahçelerde güzel vakit geçirmenin keyfini çıkarıyor.\n\nKültür ve Turizm İl Müdürü Osman Çot, Isparta gülünün kentin kültüründe ve günlük yaşamında önemli bir yer tuttuğunu söyledi.\n\nDünyanın en önemli gül üretimi merkezi olan Isparta'da gülle ilgili ciddi çalışmaların yapıldığını ifade eden Çot, bu sayede yerli ve yabancı turistlerin gül bahçelerine yoğun ilgi gösterdiğini kaydetti.\n\nBu yoğunluğun hem Isparta'ya hem de Türkiye'ye önemli katkı sağladığını aktaran Osman Çot, şöyle konuştu:\n\n\"Tarih ve kültür değerleriyle birlikte son 10 yıldır yurt içi ve yurt dışı fuarlarında yapılan tanıtım çalışmaları, düzenlenen çalıştaylar ile eko turizm alanında önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Gül, ekonomik değerinin dışında görsel güzellikle de hasat dönemlerinde yerli ve yabancı binlerce turisti bölgeye çekiyor. Böylece kenti ziyaret eden yerli yabancı turist sayısı her geçen yıl artmaktadır. Yapılan tanıtım çalışmaları ile seyahat acenteleri Isparta gül hasadı tur operatörlerinin tur paketlerine eklendiği görülmektedir.\"\n\nÇoğu turizm şirketinin sunduğu paket programlarla kente gelen turistlerin erken saatlerde bahçelerde gül topladığına işaret eden Çot, gül yağının çıkarılma işlemini de gerçekleştirdiklerini belirtti.\n\nOsman Çot, \"Yani gülün fideden hasada, hasattan ürün olana kadar geçen hikayesine tanıklık ediyorlar. Bu sebepten dolayı Isparta gül bahçeleri, yabancı turistler için cazibe merkezi haline gelmiştir. Gelen ziyaretçiler arasında Uzakdoğu'dan gelen misafirler önemli yer teşkil etmekte ve bunu diğer ülkeler takip etmektedir.\" dedi.\n\n### \"Ölmeden önce yapılması gereken şeylerden\"\nDünyada ölmeden önce yapılması gereken şeyler arasında artık gül toplamanın da yer aldığını ifade eden Çot, \"Bu güzellikleri görmek için yerli ve yabancı turistlerimizi ilimize davet ediyorum.\" diye konuştu.\n\nÇinli turistlerden Wu Zhiping ise Türkiye'ye birkaç defa geldiğini ancak Isparta gül bahçelerini ilk kez gördüğünü söyledi.\n\nGül bahçelerinde oldukça güzel zaman geçirdiklerini dile getiren Wu, gül bahçelerini gezmelerini ülkesindeki arkadaşlarına da tavsiye edeceğini vurguladı.\n\nWu Zhiping, \"Tarihi gül fabrikalarını da gezdik ve yapılan işlemler bizlere anlatıldı. Çok beğendim burayı. Tarihi fabrikadan etkilendim. Gül ürünleri Çin'de çok tutuluyor. Çok faydalı. Özellikle gül yağı ve gül suyunu beğeniyoruz. Buradaki gül ve ürünlerini alıp arkadaşlarıma hediye edeceğim. Bu ürünleri oradaki insanlara tavsiye edeceğim.\" şeklinde konuştu.\n\n### \"Köylerimiz gül kokuyor\"\nArdıçlı köyünün muhtarı Yakup Yolcu da bu sene yerli ve yabancı turistlerin gül bahçelerine yoğun ilgi gösterdiğini ifade etti.\n\nGül mevsiminde Uzakdoğu'dan ve Türkiye'nin birçok ilinden turistleri ağırladıklarını dile getiren Yolcu, \"Misafirlerimizi gül bahçelerinde görmek istiyoruz. Burada gül toplayıp, gül kokusunu koklamalarını istiyorum. Köylerimiz gül kokuyor.\" ifadelerini kullandı.\n\nÇanakkale'den gül bahçelerini görmeye gelen Gülçin Çelik ise oldukça güzel vakit geçirdiğini dile getirdi.\n\nBöylesine doğal ve organik bir ortamda vakit geçirdiği için mutlu olduğunu belirten Çelik, \"Hoşumuza gidiyor ve ilgimizi çekiyor. Herkes gelsin buraya. Mükemmel bir yer.\" dedi.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Akdeniz ülkelerine yabancı ziyaretçi artıyor", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 11 Akdeniz ülkesine yılın 8 ayında 234,3 milyon yabancı ziyaretçi geldi. Bölgede yabancı ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artış gösterdi.\n\nAA muhabirinin Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) verilerinden yaptığı derlemeye göre, 2017'nin 8 aylık döneminde Akdeniz turizmi yüzde 11 büyüdü.\n\nAkdeniz ülkeleri incelendiğinde, 2017'nin Ocak-Ağustos döneminde en fazla yabancı ziyaretçiyi 60,2 milyon kişiyle Fransa çekti. Fransa'ya gelen yabancı ziyaretçi 2016'nın aynı dönemine göre yüzde 8,3 arttı. Bu ülkeyi geçen yılın ocak-ağustos döneminde 55,5 milyon yabancı ziyaret etti.\n\nEn fazla yabancı ziyaretçi çeken ikinci ülke 57,3 milyon kişiyle İspanya oldu. İspanya'ya geçen yılın aynı döneminde 52,1 milyon yabancı geldi. Bu ülkeye gelen yabancı ziyaretçi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9,8 arttı.\n\nYabancı ziyaretçi sayısını 2016'nın 8 ayına göre yüzde 6,2 artıran İtalya'yı 39,2 milyon kişi ziyaret etti. Dördüncü sırada bulunan Yunanistan'a ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,3 artışla 23,1 milyon yabancı geldi.\n\n### Türkiye'ye 22 milyon yabancı geldi\nOcak-ağustosta yaklaşık 22 milyon yabancının ziyaret ettiği Türkiye, Akdeniz'de en fazla ziyaret edilen 5'inci ülke oldu. Türkiye, yabancı ziyaretçi sayısını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26,4 artırdı. Türkiye'ye geçen yılın 8 ayında 17,3 milyon yabancı ziyaretçi gelmişti.\n\nTürkiye'yi 12,6 milyon yabancı ziyaretçiyle Hırvatistan, 8,4 milyon yabancı turistle Bulgaristan takip etti. 8 ayda 5 milyon yabancının ziyaret ettiği Mısır ise Akdeniz'de en fazla yabancının ziyaret ettiği 8'inci ülke oldu. Mısır'a gelen yabancı ziyaretçi sayısı 8 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 50,3 arttı.\n\nMısır'ı 2,5 milyon yabancı ziyaretçiyle Güney Kıbrıs Rum Kesimi, 2,3 milyon yabancı ziyaretçiyle İsrail ve 1,5 milyon yabancı ziyaretçiyle Malta takip etti.\n\n### \"2018'deki hedefimiz 2014 rakamları olmalı\"\nTürkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, 2014'teki sıralamada Akdeniz çanağında Fransa, İspanya ve İtalya'dan sonra Türkiye'nin geldiğini, dünya sıralamasında ise Türkiye'nin altıncı sırada bulunduğunu söyledi.\n\n2014 yılında 41,5 milyon yabancı ziyaretçi çeken Türkiye'nin Yunanistan rakamlarının neredeyse iki katı olduğunu belirten Ayık, \"Bu yıl sonu Yunanistan'la başa baş gibi oluruz. Bizim 2018'deki tek hedefimiz yabancı turistte 2014 rakamları olmalı, yani 41 milyon turistin üzerine çıkmalıyız.\" dedi.\n\nFransa ve İtalya'ya gelen müşteri tipinin Türkiye ile aynı olmadığını aktaran Ayık, Türkiye'nin Akdeniz'deki rakiplerinin İspanya, Yunanistan, Hırvatistan, Mısır ve Bulgaristan olduğunu kaydetti.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turizmciler bu yıldan umutlu", "role": "user" }, { "content": "Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Bodrum ilçesinde düzenlenen turizm toplantısında, AA muhabirine, 2018 turizm sezonu için ilk üç aylık rakamların, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) yaptığı ortak çalışmayla açıklandığını söyledi.\n\nGeçen yıla göre yüzde 30'luk bir artışın tespit edildiğini ve bu durumun oldukça sevindirici olduğunu aktaran Ayık, \"Gelir anlamında da iyi bir gelişmenin olduğunu gözlemliyoruz. Bu trendin yıl sonuna kadar bu şekilde devam etmesini bekliyoruz.\" dedi.\n\n### \"Misafirlerimiz tekrardan Türkiye'yi keşfetmeye başladı\"\nTürkiye'nin turizmde yeniden eski seviyelerine ulaşacağına dikkati çeken Ayık, şöyle konuştu:\n\n\"Türkiye tekrardan 2014'teki seviyesi olan 40 milyon turist bandını 2018'de gerçekleştirmiş olacak. Bu yılı önemli bir yıl olarak görüyoruz. Bunun alt destinasyonlara da yansıyacağını düşünüyoruz. İstanbul'da, Antalya'da, Bodrum ve Ege'nin diğer noktalarında da biz olumlu rakamları göreceğiz. Bodrum özelinde konuşmak gerekirse Avrupalı turistin tekrar geri dönüşü var. İngiliz satışları Bodrum için iyi gidiyor. Rusya'dan da Bodrum'a dönük ciddi bir hareketlilik olmasını bekliyoruz. Türkiye'nin tüm destinasyonlarında, tüm varış noktalarında bu yıl genel anlamda verimli geçecek. İki yıllık bir kesintiden sonra Türkiye tekrar pazarda olması gerektiği yere dönüyor. Misafirlerimiz tekrardan Türkiye'yi keşfetmeye başladılar.\"\n\nAyık, Türkiye'nin dünyanın en önemli ve en sayılı turizm ülkelerinden bir tanesi olduğuna dikkati çekti.\n\n### Hint düğünleri önemli bir potansiyel\nUzak kaynak pazarlardan da Türkiye'ye dönük bir eğilimin olduğunu anlatan Ayık, \"Hindistan, Çin gibi uzak pazarlardan bir talep var. Türkiye'nin tüm dünyaya pazar olarak sunabileceği çok önemli ürünleri ve değerleri var. Hint düğünleri bizim son yıllarda üzerine çok eğildiğimiz bir potansiyel. Bodrum'da bu düğün bir başlangıç. Önümüzdeki yıllarda bu sayı katlanarak çoğalacak.\" diye konuştu.\n\nGulet Turistik ve Magic Life Kurucusu Cem Kınay da \"her şey dahil\" sisteminin Türkiye için önemine değindi.\n\nRakamların artmasında bu sistemin çok etkili olduğunu anlatan Kınay, \"Bu sistemin yeniden güncellenmesinde fayda var. Yeni bir hikaye lazım. Türkiye için strateji Anadolu'nun tekrar bir ürün haline gelmesi, Anadolu'nun ve her şey dahilin birleşmesi. Bunların ciddi şekilde tartışılması gerekiyor.\" diye konuştu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell’den interneti ikiye katlayan kampanya", "role": "user" }, { "content": "Ramazan bereketini müşterilerine özel bir kampanyayla sunan Turkcell , 14 Haziran’a kadar internet paketlerini ikiye katlayacak . Kampanyadan faydalanabilmek için 4,5G uyumlu SIM kart sahiplerinin BiP uygulamasına girerek, keşfet içerisindeki “4,5G Ramazan Kampanyası” servisini takip etmeleri yeterli olacak.\n\nTurkcell açıklamasına göre, Turkcell, 4,5G hattına sahip olan tüm müşterilerinin paketlerinde yer alan tüm internetleri ikiye katlayarak, Ramazan ayı boyunca tüm internet ihtiyaçlarını karşılayacak.\n\nTürkiye’den çıkan ve tamamen yerli kaynaklarla geliştirilen yeni nesil iletişim ve eğlence platformu BiP üzerinden sunulan kampanyayla , müşterilerin tarifelerinde internetlerin yanı sıra Turkcelluygulamalarındaki internetleri de ikiye katlanacak.\n\n“4,5G Ramazan Kampanyası” ile Turkcell’liler, sevdikleriyle internet üzerinden istedikleri an görüşerek, Ramazan’ın coşkusunu paylaşabilecek. Ayrıca, Ramazan boyunca ihtiyaçları olan imsak saatleri, iftar menüleri gibi her türlü bilgiye anında ulaşabilecek.\n\n### Turkcell uygulamalarının keyfi Ramazan’da iki kat çıkacak\nRamazan kampanyasında, Türkiye’nin en çok beğenilen dijital uygulamaları olan BiP, Dergilik, TV+, lifebox’a özel olarak sunulan GB’ların da ikiye katlanmasıyla, Turkcell kullanıcıları Ramazan’da bu uygulamaların keyfini iki kat daha fazla yaşayacak.\n\nTurkcell’in \"Ramazan ayı boyunca bol internetin keyfini yaşayın\" diyerek başlattığı kampanyaya katılmak da oldukça kolay. Bunun için 4,5G uyumlu SIM kart sahiplerinin BiP uygulamasına girerek, kampanya için oluşturulan \"4,5G Ramazan Kampanyası\" servisini tıklayarak katılmaları yeterli olacak.\n\nKampanyadan faydalanan faturalı hat sahipleri 30 gün süreyle tarife paketlerindeki data içeriğini ve servislerde geçerli internet paketlerini iki kat artırırken, ön ödemeli müşteriler ise kampanya döneminde satın aldıkları internet paketleriyle servislerde geçerli data paketlerini ikiye katlıyor. Kampanyadan kurumsal Turkcell’liler de faydalanabilecek.\n\nMuhabir: Musab Turan", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turp üretimi beklenenden fazla gerçekleşti fiyatlar düştü", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'deki turp üretimi nin yaklaşık yüzde 70'inin gerçekleştiği Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde, Türkiye'deki turp üretiminin beklenenden fazla gerçekleşmesi nedeniyle ürünün tarladaki kilogram fiyatı 30 kuruşa kadar düştü.\n\nGeçen yıl Türkiye genelinde gerçekleşen yaklaşık 200 bin tonluk turp üretiminin 140 bin tonluk kısmını karşılayan Kadirli 'de turp üreticileri, düşen fiyatlardan endişe duyuyor.\n\nKadirli dışında İç Anadolu Bölgesi'nde de üretimi yapılan turpta, üretiminin beklenenden fazla gerçekleşmesi, ürünün tarladaki kilogram fiyatının 30 kuruş lara kadar düşmesine neden oldu.\n\nKadirli Ziraat Odası Başkanı Hanifi İspir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de turp denilince akla gelen ilk yerin Kadirli olduğunu söyledi. Türkiye'nin turp üretiminin yüzde 70'ini Kadirli'nin karşıladığını dile getiren İspir, \"Bu sene hava şartlarından dolayı turp üreticisi büyük zarar etti. Turp üretmek kolay bir şey değil. Bir üretici günlük 10 bin lira para harcıyor. 4 ay boyunca devam ettiğini düşünürsek bu gerçekten büyük para. Bu sene tarlada kilogramı 30 kuruşlara kadar düşen turp, maliyetini bile karşılamadı.\" diye konuştu.\n\n### Üreticiler şikayetçi\nTurp üreticisi Soner Topalhan da günlük 6 bin kişiye kazanç kapısı olan turp üretimini, Kadirli'nin \"bacasız fabrikasına\" benzeterek, üretim fazlalığının sektörü zora soktuğunu dile getirdi.\n\nKış mevsiminde turpun insanlara ekmek kapısı olduğunu belirten Topalhan, \"Gerek mazottaki artış nedeniyle nakliye fiyatlarının gerekse doların yükselmesi nedeniyle paketleme fiyatlarının yükselmesi, üreticinin girdilerini artırdı ve sektör şu an zararda. Birçok üreticinin ürünü tarlada kaldı. Mısır, buğday gibi ürünlerin de ekim zamanı gelmesi nedeniyle tarla sahipleri 'arazimizi boşaltın' deyince, ürünü sökmeden tarlaları sürmeye başladık.\" ifadelerini kullandı.\n\nMuhabir: Muzaffer Çağlıyaner", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yabancı turistte çift haneli artış beklentisi", "role": "user" }, { "content": "Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB ) Başkanı Başaran Ulusoy , AA muhabirine yaptığı açıklamada, kış turizmi bakımından yarıyıl tatili döneminin oldukça hareketli geçtiğini ve yaklaşık 450 bin kişinin tatil yaptığını söyledi.\n\nSömestir tatilinin turizm sektöründe yaklaşık 250 milyon lira civarında ekonomik büyüklük yarattığını kaydeden Ulusoy, söz konusu dönemde Palandöken, Uludağ, Kartalkaya, Erciyes, Sarıkamış ve Kars başta olmak üzere en çok, kayak merkezlerinin tercih edildiğini vurguladı.\n\nTurizm sektörünün 2016 yılını ziyaretçi bakımından yüzde 30, gelir bakımından ise yüzde 29 düşüşle kapattığını hatırlatan Ulusoy, geçen yıl ise turist sayısı ve turizm gelirinin yeniden pozitife döndüğünü belirtti.\n\nUlusoy, 2017 turizm sektöründeki olumlu verilerde, Rusya pazarında yaşanan geri dönüşün çok önemli katkısı olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:\n\n\"Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2017 yılında ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısı bir önceki yıla göre yüzde 27,84 oranında artarak 32 milyon 410 bin 34 seviyesine yükseldi. 2017 yılında Rusya pazarında yaşanan geri dönüşle birlikte Rusya tekrar en büyük pazarımız konumuna yükseldi. Irak, İran, Azerbaycan, Ukrayna, Suudi Arabistan, Romanya, Gürcistan, Bulgaristan, Yunanistan, Fransa ve Belçika gibi ülkelerden gelen ziyaretçi sayısında artış yaşandı. 2017 yılında Hollanda, Almanya ve İngiltere gibi önemli pazarlarda ise düşüş yaşandı. Turizm geliri ise önceki yıla göre yüzde 18,89 oranında artarak 26 milyar 283 milyon 656 bin dolar seviyesine ulaştı.\"\n\n### Çift haneli büyüme\nTurizmdeki büyümenin bu yıl da devam etmesini beklediklerini ifade eden TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, gerek Kütür ve Turizm Bakanlığı gerekse özel sektörün çok önemli tanıtım ve pazarlama faaliyetleri gerçekleştirdiğini söyledi.\n\nBu çerçevede 2018 yılında Rusya, BDT ülkeleri ile birlikte klasik Avrupa pazarından Türkiye'ye talebi artırmaya yönelik adımların yanında Çin, Hindistan, Malezya, Endonezya, Filipinler, Güney Kore, Japonya gibi potansiyeli yüksek turizm pazarlarından gelen turist sayısını artırmayı amaçladıklarını kaydeden Ulusoy, \"Erken rezervasyon alışkanlığı olan Avrupa pazarlarından aldığımız ilk veriler de olumlu seyrediyor. Bu bağlamda 2018 yılında da Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısında çift haneli büyüme beklediğimizi ifade edebilirim.\" dedi.\n\nUlusoy, 2017 yılında yaz sezonunu kapsayan haziran-temmuz-ağustos döneminde Türkiye'ye gelen yabancı turist sayısının 13 milyon 221 bin 364 kişi olduğunu anımsatarak, \"2018 yılının yaz sezonunda ise ülkemize gelecek olan yabancı ziyaretçi sayısının 14 -15 milyon aralığında olacağı tahmin edilmektedir.\" diye konuştu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:İngiliz ve Hollandalı turistte rekor kırılabilir", "role": "user" }, { "content": "Bodrum Otelciler Derneği (BODER) Genel Sekreteri Orhan Kavala , AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hollanda 'da her yıl ocak ayında düzenlenen fuarın, Avrupa'nın ikinci büyük fuarı olduğunu söyledi.\n\nİlçenin turizm sektörü temsilcilerinin bu fuara her yıl katıldıklarını belirten Kavala, \"Bodrum diğer Türkiye destinasyonlarına göre Utrecht Turizm Fuarı'nda çok iyi tanıtılıyor. Çok daha büyük bir alan kullanıyor. Çok iyi sunumlar yapılıyor. Otellerimiz tarafından fuarı ziyaret eden Hollandalılara ücretsiz çekiliş yapılarak bir haftalık tatil veriliyor ve izdiham oluyor.\" dedi.\n\nFuarda edinilen gözlem doğrultusunda bu yıl Hollandalı turist sayısında önemli oranda artış yaşanmasını beklediklerini dile getiren Kavala, şöyle devam etti:\n\n\"Yaptığımız çalışmalarda, bu yıl daha fazla sayıda Hollandalı tatilcinin ilçeyi ziyaret edeceğini görüyoruz. Geçmiş yıllarda Bodrum, Hollanda ve İngiltere uyruklu vatandaşları ağırlıyordu. Bu rakamlarda düşmeler oldu ancak şu anda rakamlar yeniden yükselmeye başladı. Turizmde en önemli şey şudur; düşüşler çok hızlı, yükselişler ise yavaş yavaş olur. Şu anda İngiltere ve Hollanda piyasası Bodrum'a gelişlerini hem uçak sayısı olarak hem de gelecek insan sayısı olarak artırdı. Bu olumlu bir gelişme. Bu şekilde devam ederse daha önceki periyotları geçeriz.\"\n\n### \"Yüzde 100 artışları konuşan acentalar var\"\nÖzellikle Hollandalı ve İngiliz turist lerin tercih ettiği oteller arasında bulunan Bodrum Holiday Resort'un Genel Müdürü Serdar Sarıl da Utrecht Turizm Fuarı'nın gelecek sezon için net bilgiler verdiğini söyledi. Sarıl, \"Bu yıl aldığımız sayılara baktığımızda, geçtiğimiz yılların çok üzerinde olduğunu gördük. Yüzde 100 artışları konuşan acentalar var. Bunların konuşulması bizleri sevindirdi.\" dedi.\n\nFuarda Türkiye ve Bodrum standının yoğun ilgi gördüğünü dile getiren Sarıl, şunları kaydetti:\n\n\"İlgi çok güzeldi ve oldukça başarılı aktiviteler düzenledik. Avrupalı turist Türkiye'den aldığı hizmeti hiçbir yerden alamıyor. Özellikle Ege Bölgesi'ni, Bodrum'u, Marmaris'i, Fethiyeyi çok seviyor. Bu hizmeti diğer ülkelerde bulamadılar ve onun için bu sene şu an gördüğümüz sayılardan da daha fazla bir sayıyla karşılaşacağımıza inanıyorum. İspanya ve Yunanistan'da Türkiye'deki hizmeti bulamadıklarını söylüyorlar.\"\n\nSarıl, erken rezervasyon döneminin çok iyi gittiğini, bu yıl özellikle İngiltere'den Türkiye'ye çok yüksek talep olacağını belirtti.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Ramazanda Edirne'ye 300 bin turist bekleniyor", "role": "user" }, { "content": "Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu , ramazan ayında Edirne'ye yaklaşık 300 bin ziyaretçinin gelmesini beklediklerini söyledi.\n\nHacıoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Edirne'deki selatin camilerin ramazan ayında vatandaşlardan yoğun ilgi göreceğini belirtti.\n\nRamazan ayının kente bereket getireceğini ifade eden Hacıoğlu, \"Edirne’deki işletmelerde iftar organizasyonları için doluluk oranı çok yüksek durumda. Ramazanın bahar aylarına denk gelmesi, daha çok turistin gelmesine katkı sağlayacak. Ramazan turizmi, kente binlerce ziyaretçi çekecek.\" dedi.\n\nHacıoğlu, Edirne'nin İstanbul'a ve Balkanlar'a yakınlığının da kent için avantaj olduğunu dile getirdi.\n\nRamazan ayının Edirne'de yoğun geçeceğini belirten Hacıoğlu, \"Türkiye’de iç turizm aktivitesi belki de en fazla Edirne’de yaşanacaktır. Aynı zamanda Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı Batı Trakya ve Bulgaristan’dan önemli sayıda ziyaretçi gelmesi bekleniyor. Ramazan ayının sıcaklar bastırmadan çok şahane bahar havasına rastlaması, İstanbul'a yakın olmamız, mükemmel selatin camilerinin varlığı, iftar için yemek yenecek güzel ve çeşitli işletmelerimizin bulunması, birlikte yaşam kültürüne sahip güler yüzlü insanlarının varlığı, Edirneyi cazibe merkezi haline getiriyor. Özellikle Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli camilerin oluşturduğu ve 'Altın Üçgen' olarak tanımladığımız alan, ziyaretçilerin ilgi odağı. Tarihiyle, kültürüyle, coğrafyasıyla Edirne gezilip, görülmesi gereken bir kent. Kente 300 bine yakın ziyaretçi bekliyoruz. Kent ekonomisine önemli katkı sağlayacak.\" diye konuştu.\n\nKente gelecek ziyaretçilere gerekli hizmeti sunmak için çalışmaların devam ettiğini anlatan Hacıoğlu, \"Bu düşünceden hareketle tuvalet işletmelerinin daha özenli olmalarını, yeme içme sektörümüzün de iftarlar için gerekli tedbir ve düzeni almalarını ummak ve beklemek durumundayız. Camilerimizin içinin ve dışının temizliği ve düzeniyle yerli ve yabancı misafirlerimizi hoşnut etmesi elzemdir. Temizlik ve güvenlik personeli başta olmak üzere cami çalışanlarının kılık, kıyafet ve davranışları ile ziyaretçilerimizi memnun etmelerini beklemekteyiz.\" ifadelerini kullandı.\n\nHacıoğlu, iftar saatlerine yakın özellikle selatin camileri çevresi ile Karaağaç gibi iftar yapılacak alanlarda oluşması muhtemel trafik için ilave tedbirler alınması gerektiğini kaydederek, \"Başta Selatin Camileri olmak üzere tüm camilerimize ulaşan yolların ulaşılabilir olması, çevresinin temiz ve düzenli olması için azami gayret sarf edilmelidir. Özellikle cami dışında ve avlusundaki insanı canından bezdiren, sülük gibi yapışan, adeta insanı geldiğine pişman eden lüzumsuz ve gereksiz seyyar satıcılara kolluk kuvvetlerinin önlem alması kaçınılmazdır.\" şeklinde konuştu.\n\nMuhabir: Gökhan Zobar", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Dergilik ailesi genişliyor", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Türkiye’de öncü bir adımla dijital yayıncılığa başlayan Dergilik, hem dergi hem de gazete raflarında yer alan birçok yayını tek uygulamada buluşturarak okuma alışkanlıklarına yön vermeyi sürdürüyor.\n\nDergilik uygulamasında ocak ayında 3,4 milyon dergi ve 900 bin gazete okundu ve şu ana kadar telefon ve tabletine Dergilik uygulamasını indiren 460 bin kullanıcı toplamda 4,3 milyon yayına ulaşmış oldu.\n\n- Yayın sayısı 500’e yaklaştı\n\nDergilik’ten okunan yayın sayısı da her geçen gün artıyor. Ocak ayında 40’tan fazla yerel gazete ve bir ulusal gazete, Dergilik’in raflarındaki yerini aldı. Ocak ayında Dergilik ailesine katılan yeni gazete ve dergilerle birlikte uygulama üzerinden yaklaşık 500 yayın online olarak cep telefonu ve tabletlerden okunabilir hale geldi.\n\nGeçen günlerde uluslararası hale gelen ve erişim ağını genişleten Dergilik, artık global bir marka olarak yurt dışından da indirilip kullanılabiliyor. Ülke ve dünya gündemini yerel kaynaklardan takip etmek isteyen ancak Türkiye dışında yaşayan Türk vatandaşları, artık Dergilik uygulamasıyla hem gazete hem de dergileri mobil cihazlardan tek uygulamayla takip edebiliyor.\n\nBu arada, Dergilik, artık sosyal medyadan da takip edilebilir hale geldi.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell Türkiye Büyükler Salon Atletizm Şampiyonası yarın başlıyor", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Turkcell Büyükler Salon Atletizm Şampiyonası, 3-4 Şubat'ta Ataköy Atletizm Salonu'nda gerçekleştirilecek. 261 sporcunun katılacağı organizasyonda Türkiye şampiyonları da boy gösterecek.\n\nİstanbul'un ev sahipliğinde 17 Şubat 2018'de düzenlenecek Balkan Salon Atletizm Şampiyonası için değerlendirme özelliği de taşıyan şampiyonada, Türkiye 4 bin metre rekortmeni Yavuz Can ve son dünya şampiyonası 100 metre finalisti Emre Zafer Barnes, Dünya Salon Atletizm Şampiyonası barajını aşmaya çalışacak.\n\nTurkcell Büyükler Salon Atletizm Şampiyonası'nda en geniş katılımın olacağı yarış ise 48 atletin yer alacağı erkekler 60 metre mücadelesi olacak.\n\nBugüne kadar 25 branşta 34 binden fazla sporcuyla destek veren Turkcell'in bu desteği sayesinde TURKSPORU, 2017'de adeta altın yılını yaşamıştı. Atletizmde Ramil Guliyev ve Mizgin Ay'la Dünya, Ümit Can Güreş'le de Avrupa şampiyonlukları yaşayan ve çıtasını yükselten Türkiye, 2018 yılına da TURKSPORU'nda benzer sevinçleri yaşamayı hedefliyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell Türkiye Salon Atletizm Şampiyonası 5 rekorla noktalandı", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Ataköy Atletizm Salonu’nda gerçekleştirilen ve 261 sporcunun katıldığı şampiyonada Demet Parlak, sırıkla atlamada 4.33’lük yükseklikle Türkiye rekorunu eline geçirdi. Kadınlar 60 metrede Şevval Ayaz, erkekler 60 metrede Emre Zafer Barnes, 3 adım atlamada Necati Er şampiyona rekorlarını yeniledi.\n\nTurkcell Türkiye Büyükler Salon Atletizm Şampiyonası’nda elde edilen sonuçlar, aynı zamanda 17 Şubat 2018’de İstanbul’da gerçekleştirilecek Balkan Salon Atletizm Şampiyonası’nın kadrosunun belirlenmesi açısından da önem taşıdı.\n\nBugüne kadar 25 branşta 34 binden fazla sporcuyla destek veren Turkcell’in bu desteği sayesinde TURKSPORU, 2017’de adeta \"altın yılını\" yaşamıştı. Atletizmde Ramil Guliyev ve Mizgin Ay’la Dünya, yüzmede Ümit Can Güreş’le de Avrupa şampiyonlukları yaşayan ve çıtasını yükselten Türkiye, 2018 yılına da TURKSPORU’nda benzer sevinçleri yaşamayı hedefliyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turkcell'den \"14 Şubat\" kampanyası", "role": "user" }, { "content": "Turkcell açıklamasına göre, Turkcell, sevgilisine sürpriz yapmak isteyenler için birbirinden özel teknolojik ürünlerin yer aldığı bir kampanya başlattı. Turkcell'in 14 Şubat kampanyasıyla, iki iPhone’dan biri yüzde 50 indirimli alınabilecek. Ayrıca birçok ürüne ek ücret ödemeden hediyesiyle birlikte sahip olunabilecek. Kampanya kapsamında bazı ürünlerdeki ilk taksitleri de Turkcell ödeyecek.\n\nTurkcell 14 Şubat kampanyasında, iPhone 7 (128GB) alanlar iPhone 6S’i (16GB) yüzde 50 indirimli alabilecek. Aşıkların yüzünü güldürecek kampanyada indirimlerin yanı sıra birçok ürüne de özel hediyesiyle sahip olunabilecek. Örneğin Lenovo Moto Z2 Play alanlar 900 TL değerinde Insta Share Projektöre de sahip olabilecek. Samsung S8, Note 8 ya da Samsung Tab 3 Lite alanlara ise Samsung DEX hediye edilecek.\n\nTurkcell mağazaları ve www.turkcell.com.tr adresinden yapılacak alışverişlerde geçerli olacak kampanyayla ilgili detaylı bilgiye yine bu adres üzerinden ulaşılabilecek. Sevgililer gününe özel kampanya 15 Şubat’a kadar sürecek.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Türkiye'nin siber güvenlik uzmanları Cyber Camp'te yetişiyor", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Turkcell’in sponsorluğunda, Bilişim İnovasyon Derneği ve Mental HR tarafından düzenlenen eğitim kampında, geleceğin siber güvenlik uzmanlarına özel eğitimler verildi.\n\nKampa katılan 40 genç, ülkeleri tehdit eden siber saldırılara karşı donanımlı birer siber güvenlik uzmanı olacaklar. Eğitimde başarılı olan 15 kişi, Türkiye'de dijital dönüşümün öncüsü Turkcell'de istihdam edilecek.\n\nEtkinliğin kapanış töreni Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Davut Kavranoğlu, Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, Turkcell Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Hilmi Güler ve Bilişim İnovasyon Derneği Başkanı Mehmet Fatih Zeyveli’nin katılımıyla gerçekleşti.\n\nAçıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Kavranoğlu, bilim ve teknolojinin 2023 hedefleri ışığında Türkiye'nin dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer almasında çok önemli rolü olduğunu belirterek, şunları kaydetti:\n\n\"Siber güvenlik, internet erişiminin ve kişisel bilgisayarların günlük hayata dahil olduğu 1990’lı yıllarda gündemimize girdi. Bu konu her geçen gün daha önemli hale geliyor. Çünkü tehditler artıyor. Siber güvenlikte en önemli şey, uzmanların yetişmesi ve kamuoyunun bilinç seviyesinin artırılmasıdır. Türkiye’nin de bu alandaki gelişmelere uyum sağlayabilmesi için bilim ve teknoloji ekosistemini ülkenin kalkınmasına katkı sağlayacak şekilde bir vizyon ve eylem birliği içerisinde çalışması büyük önem taşıyor. Dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer almak için bilim ve teknolojiye dayalı bütünsel bakış açısıyla çalışmamız gerekiyor.\"\n\n- \"Türkiye'de 2017 boyunca günlük ortalama her 3 dakikada bir siber saldırı yapıldı\"\n\nTurkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça da siber güvenlik konusunun Türkiye için hassasiyetine dikkati çekerek, \"Ülke olarak, yaşadığımız coğrafyanın çetin şartlarından kaynaklanan güvenlik tehditleri, siber dünyada da aynen geçerlidir.\" ifadesini kullandı.\n\nAkça, bugün dünyanın en çok siber saldırı yapılan ülkeleri arasında Türkiy'nine 5'inci sırada yer aldığını belirterek, şunları kaydetti:\n\n\"Türkiye'nin önünde sadece Amerika, Rusya, Çin ve Hindistan var. Türkiye'de 2017 senesi boyunca günlük ortalama her 3 dakikada bir siber saldırı yapıldı. Bir önceki yıl ile kıyaslandığında siber saldırıya uğrayan şirket sayısındaki artış yüzde 30 olarak gerçekleşti. Bu açıdan bakıldığında ülkemizin bu alandaki yetişmiş insan gücüne ne kadar çok ihtiyacı olduğu daha kolay anlaşılabilir. Burada gençlere çok mühim görevler düşüyor. Siber saldırıların sınırı ya da ne zaman yapılacağı belli değil. Siber güvenlik konusunda uzmanlaşan gençler, güvenlik çemberinin nasıl oluşturulacağını belirleyecek.\"\n\n- 40 uzman adayına 10 günlük eğitim\n\nVerilen bilgiye göre, bu yıl ikincisi düzenlenen Cyber Camp organizasyonuna 2 bin 530 kişi başvurdu. Bilişim teknolojileri ve siber güvenlik konularında temel düzeyde bilgisi olanlarla yapılan eleme sınavı ve mülakatlardan sonra 40 kişi eğitim için kabul edildi. Üniversite 4'üncü sınıf öğrencisi, yeni mezun ya da en fazla 2 yıl iş deneyimi olanlardan seçilen 40 aday, 10 günlük eğitim süresince siber ataklara karşı özel olarak eğitildi.\n\nEtkinliğe katılan siber güvenlik uzmanı adayları, organizasyon süresince Penetrasyon Testi Yöntemleri, Gizli Ağ Keşfi, Pasif Trafik Tespiti, Uzak Kök Güvenlik Açığı, Yetki Yükseltme Saldırısı ve IPv6 Güvenlik Açıkları konusunda çok özel eğitimler aldı.\n\nTurkcell, geçen yıl düzenlenen organizasyon sonrası 13 kişiyi bünyesine katmıştı.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yeşilay ve Turkcell'den bağımlılıkla mücadele protokolü", "role": "user" }, { "content": "Yeşilay ve Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, bağımlılıklar alanında koruyucu, önleyici ve rehabilite edici çalışmalar yürüten Yeşilay ile Turkcell arasında iş birliği protokolü imzalandı.\n\nKurulduğu günden bu yana eğitim, kültür, sanat, spor gibi farklı alanlarda projelere destek veren Turkcell, toplumsal sorumluluk anlayışıyla Yeşilay'ın destekçisi oldu.\n\nProtokol kapsamında Yeşilay'ın çocuk ve gençlere yönelik tüm koruyucu, önleyici çalışmalarında Yeşilay ve Turkcell birlikte hareket edecek.\n\nİki kurum arasındaki ilk birliktelik ise Yeşilay'ın bu yıl 8'incisini gerçekleştirdiği ve Türkiye genelindeki tüm ilkokul, ortaokul ve liselerde uyguladığı \"Sağlıklı Nesil, Sağlıklı Gelecek\" yetenek yarışmasına sunulan destekle başladı.\n\nÖğrencilerin bağımlılık konularına duyarlılığını artırmak, yeteneklerini teşvik etmek ve başarılı bulunan eserleri ödüllendirmek amacıyla gerçekleştirilen yetenek yarışmasının ana teması ise bağımlılık oldu.\n\nProtokol kapsamında ayrıca Turkcell çalışanlarına yönelik Yeşilay tarafından bağımlılık yetişkin eğitimleri verilecek, Yeşilay'ın firmalara yönelik sağlıklı çalışma ortamı oluşturmak için hayata geçirdiği İş Yaşamını İyileştirme programına Turkcell de dahil olacak.\n\n- \"Bağımlılıktan uzak nesiller için bir araya geldik\"\n\nYeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, açıklamadaki değerlendirmesinde, bağımlılıkla mücadele konusunda Turkcell gibi bir iş ortağının desteğinin oldukça önemli olduğunu ifade etti.\n\nBağımlılığın toplumsal bir mesele olduğuna dikkati çeken Öztürk, özellikle çocuk ve gençlerin korunmasının onları bağımlılık tehlikesinden uzak tutmak için önemli bir adım olduğunu bildirdi.\n\nTurkcell ile imzaladıkları protokolle bu alanda daha fazla farkındalık oluşturacak kampanya ve projeleri birlikte yürütmeyi amaçladıklarını belirten Öztürk, şunları kaydetti:\n\n\"Turkcell gibi hizmetleri ülkemiz coğrafyasını aşmış bir teknoloji devinin bu alanda gösterdiği hassasiyeti ve topluma fayda sağlama gayretini son derece değerli buluyoruz. Bu protokol her türlü bağımlılıktan uzak nesiller yetiştirilmesine destek verecek proje iş birliklerini amaçlıyor. Bu kapsamda mücadelemizde bize destek olan, başta Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ahmet Akça olmak üzere tüm Turkcell çalışanlarına teşekkür ediyorum ve anlaşmamızın hayırlı olmasını temenni ediyorum.\"\n\n- \"Teknoloji ile genç nesillerin hayatlarını iyileştiriyoruz\"\n\nTurkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça ise insana dokunmayan, hayatları iyileştirmeyen teknolojilerin ne yazık ki bir yönü eksik kalan yenilikler olarak tarihe geçtiğini belirterek, \"Biz Turkcell olarak ülkemizi ileri taşıyacak yeni teknolojilere yatırım yaparken, her daim bu yeniliklerin insanımızın hayatını nasıl daha sağlıklı ve huzurlu kılacağına da odaklanıyoruz.\" ifadelerini kullandı.\n\nTürkiye'nin en köklü kurumlarından olan Yeşilay ile başlattıkları bu iş birliğine çok önem verdiklerini aktaran Akça, \"İş birliğimiz kapsamında bir kez daha teknolojimiz ile genç nesillerin hayatlarına dokunarak, onları tehlikelerden nasıl koruyacağımıza ve bağımlılıklar ile mücadele ederek gençlerimizi, ülkemizi ileri taşıyacak fikirler geliştirmeye nasıl motive edeceğimize yoğunlaşacağız.\" değerlendirmesinde bulundu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:\"Konut faizlerinin mutlaka yüzde 1'in altında olması gerekir\"", "role": "user" }, { "content": "Turan, AA'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği ve finans piyasası profesyonelleri ile buluştuğu platformu AA Finans Masası'na konuk oldu.\n\nKonut kredisi faiz oranlarının yüksekliğine ilişkin Turan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın \"faiz indirin\" çağrısına her zaman katıldıklarını söyledi.\n\nŞu anda ne konut edinmek isteyen vatandaşların, ne de konut veya sanayi yatırımcılarının bu faiz oranlarıyla bir şey yapmasının mümkün olmadığını dile getiren Turan, bu yüzden tasarrufu olan vatandaşların konut alma yoluna gittiğini ya da TOKİ gibi kendi içinden finansmanı sağlayan idarelere talebin arttığını aktardı.\n\nTuran, şu anda vatandaşın böyle büyük rakamları karşılayamayabileceğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Bunun için de faiz oranlarının mutlaka yüzde 1'in altında olması gerekir. Şu haksızlığı da yapmak istemem. Bilmiyorum daha doğrusu, bilmiyorum demekten de çekinmiyorum. Bütün bunların olması için Türkiye'nin toplam tasarrufunun yeterli olması gerekir. Yani bankalara da belki bunu söylediğimizde o var. Ama bir şey var. Bu soru benim de aklıma takılan bir soru; Herkesin zorlandığı bir yerde bankalar kârlarını artırıyorsa ortada bir sorun var demektir. Eğer Türkiye bir şeyi aşacaksa, herkes kârlarını minimize noktaya çekip fedakarlık ediyorsa bankalar da burada bu rakamları bir kez daha gözden geçirmeli.\"\n\nTuran, sektör temsilcilerinin zaman zaman dile getirdiği “Konutbank” tarzı yapı talebine ilişkin, Türkiye'nin öncelikle bütün alanlarda üretim yaparak tasarruf etmesi gerektiğini vurguladı.\n\nErgün Turan, \"Direkt Konutbank kurulmasının Türkiye'de konut finansmanını çözeceği kanaatinde değilim ama o da bir aşamadır.\" dedi.\n\n- \"Arazi üretebildiğimiz her yerde sosyal konut ihtiyacını karşılayabiliriz\"\n\nTuran, maksimum kaliteyi en faydalı şekilde üretmeye çalıştıklarını belirterek, daha farklı konutlar yapabileceklerini ancak böyle bir durumda alt ve orta gelir grubundaki alıcıların kendilerinden uzaklaşacağını bildirdi.\n\nÖzellikle özel sektörde lüks segmentte fazla konut yapıldığını dile getiren Turan, \"Diyelim metrekaresi 5 bin lira olan konutun Türkiye'de bin alıcısı varsa 10 bin tane alıcı varmış gibi üretim yapıldı. Bu yüzden burada bir yarış başladı. Sauna, hamam yapıldı, otoparklar birken üçe çıkarıldı, spor tesisler yapıldı. Bir sürü hadise oldu. Bunlar rakamları şişirdi.\" ifadelerini kullandı.\n\nTuran, ancak şu anda özel sektörün de bu işe başladığını, kendilerinin de hasılat paylaşımlı işlerde maliyet artıracak ve gerekli olmayan şeylerden uzak durduklarını söyledi.\n\nUcuz konut için yeni şehirler kurulması konusuna ilişkin Turan, kendilerinin Anadolu'da arazi üretebildikleri hemen her şehirde sosyal konut ihtiyacını karşılayacak bir yapılanma içinde olduklarını vurguladı.\n\n- \"2021'de İngiltere'dekinden daha kapsamlı bir finans merkezine kavuşacağız\"\n\nErgün Turan, şehit ve gazi ailelerine devletin sahip çıktığını, TOKİ'nin de onlarla yakın diyalog içinde olduğunu belirterek, \"Şehit ve gazi yakınlarımıza TOKİ binalarından çekilişsiz kurasız, sıfır faizli verecek yerlerimiz var. Bu süreçte gönlü geniş iş adamlarımızın da iyilikleri oluyor. TOKİ Başkanı olarak beni duygulandıran birçok şey yaşıyorum ama onlar isimlerini açıklanmasını istemiyor.\" diye konuştu.\n\nİstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesinde ciddi mesafe alındığını, TOKİ olarak BDDK, SPK ve Merkez Bankası binalarının ihalesini yaptıklarını ve inşasına başlandığını anlatan Turan, buradaki süreçlerin 2021 yılında Finans Merkezi'nin tamamı teslim edilecek şekilde revize edildiğini söyledi.\n\nTuran, \"2021'de İstanbul çok önemli bir finans merkezi kazanmış olacak. İngiltere’dekinden çok daha kapsamlı bir finans merkezine kavuşacağız.\" dedi.\n\n- \"Üretilen konutların yüzde 84’ü zemin artı 6 kat ve altında\"\n\nTuran, TOKİ'nin 2014 yılından beri üç temel kriterle hareket ettiğini belirterek, \"Şehir inşasında bütün üretim aşamalarımızda yatay mimari konseptini esas aldık. Yöresel mimari normlarına dikkat ettik. Mümkün olan her yerde mahalle konsepti uyguladık. Bunların güzel örnekleri çıktı. TOKİ bu metodolojiyle devam ediyor. TOKİ’nin geçmişi başarılarla dolu. TOKİ, Türkiye’nin son 15 yılda ortaya koyduğu başarı hikayelerinin önemlilerinden biridir.\" yorumunu yaptı.\n\nTürkiye'de son 4 yılda üretilen konutların yüzde 84'ünün zemin artı 6 kat ve altında konutlar olduğu bilgisini veren Turan, şunları kaydetti:\n\n\"Mümkün olan her yerde yatay yapılaşmayı esas alıyoruz. Bu, sadece estetik görsellik değil sosyolojik anlamda da doğru olandır. Bütün bunları yaparken bizim varlık sebebimiz, kuruluş gayemiz, konuta erişmekte zorlanan vatandaşlarımızı konut sahibi yapmaktır. Konuşacağımız ne varsa bunu başardıktan sonra konuşmak gerekir. Biz sosyal konut üretiyoruz. TOKİ’nin gelecek yıllardaki en önemli vizyonu, hiç konut sahibi olmayan vatandaşın konut sahibi olmasını hızlandırmaktır.\"\n\nTuran, TOKİ'nin toplu konuttaki hızlı üretim teknolojisi ve başarısıyla Türkiye’nin dışardaki en önemli markalarından biri olduğuna işaret ederek, \"80'in üzerinde ülke ile görüşmeler yapıyoruz. Bize zaman zaman bu tür teklifler de geliyor. İnşallah bunu yeni bir katma değer olarak Türkiye'ye gelir getirici bir şeye çevireceğimiz kanaatindeyim. Şu an bazı çalışmalarımız da var. İnşallah fırsat bulduğumuzda bunu hayata geçiririz.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\n- \"Bu yıl bitireceğimiz sanayi siteleri 45-50 bin kişilik istihdam sağlayacak\"\n\nTuran, Anadolu'da konut ihtiyacı karşılandığında büyük şehirlerdeki baskının azalacağına dikkati çekerek, şunları kaydetti:\n\n\"Son 2 yılda sadece Karaman'da 2 bin 500'e yakın konut yaptık ve tamamı satıldı. Çünkü Karaman'da sanayi gelişiyor. Bisküvi sanayi gelişiyor, üretim hatları çalışıyor. Sanayi ile beraber konut talebini karşıladığımızda insanlar Karaman'da yaşıyor. Orada istihdam olayı olmasa, orada konutları sağlayamazsak herkes büyük kentlere gelecek.\n\nÇankırı'da bir lastik fabrikası kuruldu. Çankırı göç almaya başladı. Çankırı, Ankara'nın ilçelerinden göç alıyor. Cumhurbaşkanımızla buraya gittik, bize talimatları oldu. Yabancı yatırımcı burada yatırım yapacak. Biz de bunu karşılayacak konut politikamızı geliştirmeye çalışıyoruz. Eğer bunu başarabilirsek büyük kentlere gelecek göçü engellemiş oluruz.\"\n\nTuran, İstanbul'da ise devlet birimi olarak rezerv konut ve kentsel dönüşüm yapmak zorunda olduklarını vurgulayarak, \"Biz boş alanlara yeni bina yapınca, oraya yeni vatandaşlar taşınıyor. Eski binalar olduğu yerde duruyor, oraya başka insanlar yerleşiyor. Bu dönüşümü sağlamamız lazım. Böyle bir çalışmanın içerisindeyiz.\" şeklinde konuştu.\n\nErgün Turan, şu değerlendirmelerde bulundu:\n\n\"Bursa'da esnaf odalarıyla beraber 2 milyon metrekare arazi üzerinde küçük sanayi sitesi kuruyoruz. Bin 900 tane iş yeri yapılacak. Altyapıların tamamı bitti, devasa bir tesis burası. Bunlardan 150 civarı küçük sanayi sitesi bitirildi, 850 vatandaş talebi toplandı. Aksaray'da ihalesini yaptığımız 1 milyon metrekare arazi üzerindeki bin 600 iş yerinin inşaatına başlıyoruz. Bolu'da 900'e yakın iş yerinin ihalesini yaptık. Diyarbakır'da oto küçük sanayi yapıyoruz. Bu rakamlara bakıldığında TOKİ 4- 5 bine yakın işletme inşa etmeye başlıyor. İrili ufaklı 10 kişi çalıştığını düşündüğünüzde 45-50 bin kişilik istihdam sağlayacak bir şeyi kaç yıl içerisinde bitirmiş olacağız.\"\n\nTuran, arazi üretimi, planlaması, kümelendirmesi ve taksitlendirmesi yönünde çalıştıklarını dile getirerek, \"Bunu fonlamamız gerekir. Şu anda bunu (projeleri) biz fonluyoruz, yani taksitlendiriyoruz. Bankalarla da görüşmemiz var. Eğer buraya bir fon oluşturabilirsek TOKİ olarak Türkiye için çok büyük işler yapabiliriz.\" bilgisini verdi.\n\nGüngören'de 1 kilometrekarede 45 bin kişinin yaşadığına işaret ederek, \"Bu 45 bin kişiyi sağlam binalarda da olsa aynı yerde yaşatmak şehircilik açısından doğru değil. Burada nefes alacak yer yapamazsın. O zaman bu şehirler dönüştüğünde doğal olarak nüfusun dışarı çıkması gerekir. Bunu başarabilmemiz gerekir.\" yorumunu yaptı.\n\n- İstanbul'da kentsel dönüşüm yavaş gidiyor\"\n\nİstanbul'da kentsel dönüşümün yavaş gittiğini dile getiren Turan, şöyle devam etti:\n\n\"Kentsel dönüşüm herkesin fedakarlık bilinciyle yaklaşması gereken bir süreç. Ama maalesef öyle olmadı. Vatandaş kentsel dönüşümü direkt bir zenginleşme ve gelir elde etme aracı olarak görüyor. Müteahhitler de sermaye harcadığı için onlar da burayı kar odaklı görüyor. Biraz da iğneyi kendimize batıralım, bazen kamu tarafı da kentsel dönüşümden gelir elde etmeye çalışıyor. Herkes kar ediyorsa, birisinin zarar etmesi gerekir.\n\nO zaman daha yüksek imarlar verilerek şehirler feda ediliyor. Bu düğmelerin çözülüp tekrar iliklenmesi gerekiyor. Herkes kentsel dönüşüm sürecine muhtemel bir afetten korunmak için fedakarlık bilinciyle yaklaşmalı. Böyle yaklaşırsak kentsel dönüşümü hem İstanbul hem Türkiye için daha iyi bir mecraya taşırız.\"\n\nErgün Turan, İstanbul Beyoğlu'nda Haliç bölgesinde örnek bir kentsel dönüşüm gerçekleştirdiklerini, Güngören Tozkoparan'da da 5 bin konutu kapsayacak, vatandaşların tamamını yerinde yaşatacak ve ülkedeki en büyük kentsel dönüşümlerinden biri olacak projenin hazırlığını yaptıklarını dile getirdi.\n\nTuran, İstanbul’da kentsel dönüşüm konusunda TOKİ’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile eşgüdümlü bir çalışmanın içinde olduğunu bildirdi.\n\n- \"Yatay mimariyi esas alıyoruz\"\n\nTuran, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sürekli çağrı yaptığı yatay yapılaşmaya ilişkin, bu konuda 2014'te düzenledikleri \"\"7 İklim 7 Bölge Gelenekten Geleceğe Ulusal Mimari Proje Yarışması\"nın sonuçlarına göre Türkiye'de 11 bin 250 konut inşa ettiklerini söyledi.\n\nGeçen yıl aynı konseptle yeni bir yarışma düzenlediklerini dile getiren Turan, mimarlara proje uygulamaları için Türkiye'deki 7 bölgede gerçek arazi verdiklerini, çok sayıda proje geldiğini, bu tekliflerin çoğunun yatay mimari konseptli olduğunu anlattı.\n\nTuran, gelen projeler arasında 35 teklifi ödüllendirdiklerini, bunları 2018 ve 2019'da hayata geçireceklerini bildirdi.\n\nSektörde mimarlık ve mühendislik alt yapısı çok güçlü kurumlar olduğunu dile getiren Turan, ana omurga olarak yatay mimariyi esas aldıklarını, özel sektörde de bu yönlü bir dönüşüm olduğunu aktardı.\n\nTuran, TOKİ'de şu anda Türkiye'nin farklı yerlerinden yüzlerce, hatta binlerce mimarın eserinin bulunduğunu kaydederek, \"Sayılar, ekonomik veriler bizi ilgilendirir ancak hiç konut sahibi olmamış vatandaşların yegane dost kurumudur TOKİ.\" dedi.\n\nKendilerinden beklentisi olmayan vatandaşları konut sahibi yapmayı amaçladıklarını yineleyen Turan, şu anda TOKİ'nin internet sitesinde Anadolu'nun birçok yerinden 350-500-600 lira taksitle konut bulunabildiğini sözlerine ekledi.\n\n(Bitti)", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:TOKİ Park büyük park projeleri yapacak", "role": "user" }, { "content": "Turan, AA'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği ve finans piyasası profesyonelleri ile buluştuğu platformu AA Finans Masası'na konuk oldu.\n\nGeçen yıl 2016'ya göre hem yerliye hem de yabancıya yönelik konut satışlarının çok iyi geçtiğini aktaran Turan, TOKİ'nin de 2017'yi başarılarla geçirdiğini söyledi.\n\nTuran, TOKİ'nin kurulduğu 1984'ten 2003 yılına kadar toplamda 43 bin konut ürettiğini kaydederek, \"TOKİ'nin başbakanlığa bağlanması, Sayın cumhurbaşkanımızın başbakan olmasıyla başlayan süreçte 2003 yılından bugüne gelindiğinde 822 bin konut rakamına ulaştık.\" diye konuştu.\n\nErgün Turan, 19 yılda 43 bin konut üreten TOKİ'nin son 13 yılda 822 bin üretim yaptığını, 2016'da 65 bin, 2017'de 60 bin konut ürettiklerini ve sattıklarını bildirdi.\n\nToplamda 19 yılda üretilen konutu bir yılda üretip sattıklarını aktaran Turan, toplu konut ürettikleri il ve ilçelerde 50 kata varan talep geldiğini bildirdi.\n\nTuran, 2017'de gerçekleşen rekor satışlarda hükümetin sektöre yönelik teşviklerinin etkisinin olup olmadığına ilişkin, hükümetin, özellikle de Maliye Bakanlığı'nın gayrimenkul ve inşaat sektörüne yönelik pozitif ayrımcılıkta bulunduğunu, hem yatırımcılara hem de vatandaşlara çeşitli fırsatlar sunulduğunu anlattı.\n\nYabancılara satışta getirilen teşvik ve desteklerin de önemli olduğunu dile getiren Turan, çevresindeki tüm sıkıntılara rağmen Türkiye'nin ciddi satış rakamına ulaştığını vurguladı.\n\nTuran, Türkiye'nin geleceğinde bu rakamların çok daha yukarılarda olacağını bildirdi.\n\n- \"Bu yıl 60-70 bin konut hedefi koyduk\"\n\nErgün Turan, bu yıla ilişkin beklentilerinin sorulması üzerine, sürekli, \"Sektörde balon var mı yok mu ?\" şeklinde sorular sorulduğunu, sektörde balondan bahsedilemeyeceğini, ürettikleri her şeyi sattıklarını söyledi.\n\nTuran, zaman zaman markalı konut projelerinin belli segmentlerinde aşırı arzdan dolayı sıkıntılar oluşabileceğini belirterek, \"Ancak ben her zaman şuna inandım ve sektör de beni yanıltmadı; Sektörümüz çok güçlü, ayakları yere basan bir sektörümüz var. Kendisi o segmentlerde arz fazlası oluştuğunda şu ana kadar kendini regüle etmeyi başardı.\" ifadelerini kullandı.\n\nKendilerinin de fazla üretimin olabileceği yerlerde konut arz fazlasının olmaması için arazi arzında tutucu davrandıklarını belirterek, \"2018'de de inşallah sektörümüz hem hükümetimizin verdiği teşviklerin devamı hem de verecekleriyle birlikte bu yılı da 2017'den daha az olmamak kaydıyla geçirecektir. Bu yıl asgari 60-70 bin konut hedefi koyuyoruz. 2016 ve 2017'den az olmamak üzere bir konut hedefi koyduk.\" dedi.\n\nTuran, \"Sektörde fiyat anlamında bir balon var mıdır?\" sorusuna karşılık, belli segmentlerde arz fazlası fiyatlar olabileceğini söyledi.\n\nSektördeki tüm bileşenlerle görüştüklerini aktaran Turan, sıkıntı beklemediklerini, el birliğiyle problemleri aşacaklarını bildirdi.\n\nTuran, arsa maliyetlerinin yüksekliğine ilişkin, sosyal konut ve uygun fiyatlı arsa arzının en zor olduğu vilayetin İstanbul olduğunu ifade ederek, \"Arsa fiyatlarının yüksekliği ve sosyal konuttaki arz yetersizliğinin olduğu vilayet İstanbul'dur, bu bir gerçektir. Dünyanın bütün metropollerinde de bu durum böyledir.\" diye konuştu.\n\nFiyatı belirleyen şeyin arz-talep olduğunu dile getiren Turan, sektöre dışarıdan çok sayıda yatırımcı girdiğini, bu kişilerin inşaat sektöründeki yatırımcılardan çok daha fazla para verebildiğini ancak şu anda bu yüksek fiyat verenlerin de regüle olduğunu anlattı.\n\n- \"2018 bütçe hedefimiz 16 milyar lira\"\n\nErgün Turan, TOKİ'nin son 13 yılda yıllık ortalama 43 bin konut ürettiğini, 2016'da 65 bin, 2017'de 60 bin sosyal konut inşa ettiklerini, \"2016 bütçe gerçekleşme rakamımız 10,5 milyar lira mertebesi, 2017 bütçe gerçekleşme rakamımız 15,5 milyar lira. Yaklaşık yüzde 40 büyüme sağladık. 2018 hedefimiz de 16 milyar lira bütçeyle çıkmak.\" dedi.\n\nTuran, 2016 ile 2017 yılları arasındaki farkın konut fiyatlarının artmasından kaynaklanmadığını, kamu binaları da inşa ettiklerini bildirdi.\n\nBir yılda ürettikleri konutların ücretini 15-20 yılda aldıklarını dile getiren Turan, üst gelir grubuna yaptıkları projelerden bu sosyal konutların finanslarını sağladıklarını aktardı.Turan, Türkiye'de üretilen konutların yüzde 8-10'unu sosyal konut olarak TOKİ'nin ürettiğini bildirdi.\n\nTuran, \"İnşalllah hedefimiz bu yıl da geçmiş yılın performansından ve bütçe rakamından daha az olmamak üzere gerçekleşmesi. Bu yılın henüz ocak ayını geçtik. Bir aylık ödememiz bile 1,25 milyar liradır. Oradan yola çıkabilirsiniz.\" şeklinde konuştu.\n\n- \"TOKİ ciddi sosyal donatı alanları oluşturuyor\"\n\nTuran, bir kesim tarafından \"TOKİ-beton\" şeklinde haksız eleştiriler aldıklarını belirterek, \"Nihayetinde o eleştiri yapan insanlar da bir betonarme evde yaşıyor. Nasıl onlar betonarme evde yaşayınca sorun olmuyorsa, sosyal konut yapılınca da o betonların kötü olduğu anlamına gelmez. Çağdaş inşaat teknolojisi böyle yürüyor. Zaman zaman belki burada eksiklerimiz, hatalarımız olmuş olabilir. Halbuki TOKİ hem geçmiş yıllarda hem de ciddi sosyal donatı alanları da üretiyor.\" ifadelerini kullandı.\n\nTOKİ'nin şu anda ilk defa büyük çaplı park projeleriyle ilgilendiğini aktaran Turan, şunları kaydetti:\n\n\"Şu anda İstanbul Kayabaşı'nda, tamamlandığında toplam 2 milyon metrekare olacak bir park yapıyoruz. Şu an 350 bin metrekaresini ihale ettik. Örnek bir park olacak. Tesis, bina ağırlıklı değil, ağaçlarla, yürüyüş yollarıyla daha ekolojik bir park inşa ediliyor. İnşallah bu sonbahar aylarında da açmış olacağız. Bunların da artık büyük çaplılarını yönetmek istiyoruz. Bunları, TOKİ Park olarak isimlendirdik. Birincisini bu yıl içinde açmış olacağız.\n\nBüyükşehir belediye başkanımızla da görüşüyoruz. Çünkü bunlar bizim tek başına yapıp işleteceğimiz şeyler değil. Biz bunları büyükşehir belediyesine vereceğiz. Pendik'te bir arazi satın aldık ve orada çalışmalar yapıyoruz. 300 bin metrekare kesintisiz bir koru alanı inşa ediyoruz. Denize bakan bir koru olacak. İçerisinde bir sosyal tesisin olacağı, diğer bütün alanın ağaçlar ve yürüyüş yollarıyla çevrili olacağı bir koru alanın bu yıl içinde inşa etmiş olacağız.\"\n\nTuran, bu şekilde müjdeleyecekleri önemli 2-3 yer daha olduğunu belirterek, \"İstanbul'da vatandaşlarımızın beklentisi olan, 'TOKİ buralara ev yapmasa da şöyle yapsa' diyeceği, Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatı olan yerler var. Onları çalışıyor. Çok ses getirecek yerler. Onları daha sonra duyuracağız. İstanbul'da şu anda 4 tane büyük çaplı çalışmamız var.\" diye konuştu.\n\n- \"İstanbul'da bu yıl 3 bin 500-4 bin konut arz edeceğiz\"\n\nErgün Turan, İstanbul'da Silivri, Kayabaşı, Hoşdere ve Tuzla bölgesinde yeni projeler yapacaklarına dikkati çekenrek, \"Bu zor da olsa, biz kamu birimiyiz. Amacımız sosyal konuta erişmek isteyen vatandaşlarımıza sosyal konut yapmak. İstanbul'da da bu hedeften vazgeçmiş değiliz. Biz bu yıl içerisinde Silivri'de mart ayının ortalarında bin 400'e yakın konuta başlamış olacağız. Bu yıl içerisinde de kuralarını çekerek, seneye de teslim etmiş olacağız.\" diye konuştu.\n\nTuran, Kayabaşı ve Hoşdere arasında bine yakın konuta bu yıl başlayacaklarını ve üretim aşamasında olan bine yakın konutu da satacaklarını dile getirerek, \"Tuzla bölgesinde orta gelir ve dar gelir grubuna sosyal konut anlamında yapacağımız konutlar var. İstanbul'da bu yıl 3 bin 500-4 bin konut arz etmiş olacağız. Silivri'deki konutlarımız daha uygun. Silivri'nin çok güzel bir yerinde. Şehir merkezine yaklaştıkça fiyatlar biraz daha yükselecektir. Geçen yıl arz ettiğimiz 2 bine yakın konuta 42 bin müracaat geldi. Demek ki makul fiyatlarla satıyoruz.\" bilgisini verdi.\n\nVatandaşın İstanbul'daki TOKİ konutlarının daha ucuza satılması yönünde beklentisi olduğuna işaret eden Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Biz bunu daha ucuza sattığımızda, o bölgede oluşmuş fiyat var... Kayabaşı bölgesinde 250 bin liraya konut sattığımızı düşünelim. Halbuki o bölgede aynı evsaftaki daire 450-500 bin lira. Kurada kendisine konut çıkan vatandaşa sanki piyangodan para çıkmış gibi oluyor. Onu alan vatandaşımız satış yasak olmasına rağmen, kendi arasında el değiştirmeye başlıyor. Bizim amacımız vatandaşımızın yerleşme sorununu çözmek. Yoksa bizden her yerden konut alan vatandaşımız 10-20 bin lira kazanıyor zaten. Dolayısıyla mecburen orada daire fiyatlarını makul bir seviyede tutmak zorundayız. Yoksa orada da bir haksızlık meydana çıkmış zorunda olur.\"\n\n(sürecek)", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Antalya'da turistik denizaltı heyecanı", "role": "user" }, { "content": "Antalya Valisi Münir Karaloğlu , turistik denizaltı \"Nemo Primero \" ile deneme dalışı yaptı.\n\nTuristik dalışlara1 Nisan 2017 tarihinde başlaması planlanan \"Nemo Primero\" adlı denizaltıya Kemer karayolundaki balıkçı barınağından binen Vali Karaloğlu, \"Sıçan Adası\" yakınlarında düzenlenen dalışa katıldı.\n\nKaraloğlu, 20 metreye dalan denizaltının ön kısmına geçip, \"Türk turizminin geleceği için el ele\" yazılı pankartı açan dalgıçlara selam verdi.\n\nDenizaltında gazetecilere açıklamalarda bulunan Karaloğlu, turizm çeşitliliğinin, alternatif turizm açısından denizin altını da kullanmanın ciddi avantaj sağlayacağını belirtti. Karaloğlu, turistik denizaltının, denizin altını görme imkanı vereceğini, 2017 turizm sezonu için de farklılık oluşturacağını söyledi.\n\nDenizin altının üstünden daha rahat olduğunu ifade eden Karaloğlu, gezinin keyifli geçtiğini dile getirdi.\n\nKaraloğlu, Antalya'nın, turizm açısından en kötü sezonlardan biri olarak gösterilen geçen yıl bile 6,5 milyon turist ağırladığını, 2017'nin turizm açısından 2016'nın çok üstüne çıkılacağı bir sene olacağını kaydetti.\n\n### \"İmaj düzeltme, yeniden kendimizi anlatma\"\nVali Karaloğlu, sektör ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle yurt dışındaki turizm fuarlarına katıldıklarını, diğer taraftan Avrupa ülkelerinde imaj düzeltme noktasında bir ekibin temaslarda bulunduğunu anlattı.\n\nAntalya'nın dış turizm fuarlarında ayrı bir destinasyon ve marka olarak tanıtılması için gayret gösterdiklerini ifade eden Karaloğlu, şöyle konuştu:\n\n\"Buna Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da çok ciddi desteği var. Şimdi önümüzde Berlin'de turizm fuarı var. Bakanlıkla beraber bunu deneyeceğiz. Antalya'dan şu anda bugün itibarıyla bir ekip Avrupa'yı dolaşıyor. İmaj düzeltme, yeniden kendimize anlatma, Antalya'nın, Türk insanının misafirperverliğinin değişmediğini tekrar batılı dostlarımıza anlatmak için... Bir imaj çalışması yapılacak. Sektörle beraber diğer çalışmalarımız da devam ediyor. Ümit ediyorum bu sene iyi bir sezon geçireceğiz. 2017, 2016'ya göre çok daha iyi olacak. Şu anda gelen veriler iyi. Özellikle Ukrayna'dan ve Rusya'dan gelen veriler çok memnun edici. İnşallah 2017'de 2016'da yaşadığımız sorunları yaşamadan iyi bir sezon geçiririz diye temenni ediyoruz. Şimdiden 2017 için rakam vermek doğru olmaz ama o rakamın (8 milyon turist) çok üstüne çıkacağımızı düşünüyorum şu andaki veriler, beklentilerimiz gerçekleşirse.\"\n\n### \"Adeta uzayda gibi\"\nDenizaltının dört kaptanından biri Şakir Tankut Ambarcı da turistik denizaltının suyun altında adeta uçuyormuş hissi verdiğini söyledi. Denizaltıyla dalmayı \"muhteşem zevkli, çok güzel.\" diye nitelendiren Ambarcı, \"Adeta uzay gemisi gibi. Uzayda dolaşıyor gibi suyun altında dolaşıyorsunuz.\" dedi.\n\nKaptan Ahmet Mertcan da turistik denizaltının emniyetli, 18 metre boyunda, 44 yolcu, 110 metre dalış ve 72 saat su altında kalma kapasitesine sahip olduğunu dile getirdi. Su altındayken emniyet gemisiyle su altı telefonuyla sürekli irtibat halinde olduklarını anlatan Mertcan, \"Bu irtibat kesildiği an biz de dalışı kesiyoruz, dalışa devam etmiyoruz. Bizim savaş denizaltılarından en büyük farkımız, ön, arka, yan camlar. İnsanlar su altı güzelliklerini görebiliyor.\" ifadelerini kullandı.\n\nMuhabir: Oktay Özden", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:İstanbul'da uyuşturucu operasyonu: 5 gözaltı", "role": "user" }, { "content": "İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, uyuşturucu ticareti yaptıkları belirlenen kişilere yönelik Gülsuyu Mahallesi'ndeki 11 adrese eş zamanlı operasyon düzenledi.\n\nÖzel harekat ekipleri ile polis helikopterinin de destek verdiği operasyonda, 5 şüpheli gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramada, çok sayıda ruhsatsız silah ve uyuşturucu maddenin ele geçirildiği bildirildi.\n\nMuhabir: Tansel Parlak", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Atatürk Kupası 10 yıl sonra yeniden başlıyor", "role": "user" }, { "content": "Almanya'da 1977-2008 yıllarında düzenlenen futbol turnuvası Atatürk Kupası , 10 yıl sonra yeniden başlayacak.\n\nFrankfurt Başkonsolosluğu'ndan yapılan yazılı açıklamada, Almanya'daki Türk futbol kulüpleri ve buralarda faaliyet gösteren gençler arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi amacıyla Berlin Büyükelçiliği'nin himayesinde Atatürk Kupası'nın yeniden düzenleneceği belirtildi.\n\n### İlk turnuva 28 Ocak'ta\nAçıklamada, salon müsabakaları şeklinde gerçekleştirilecek ve girişlerin ücretsiz olacağı turnuvanın ilk ayağının, her başkonsolosluğun kendi görev bölgesinde bulunan takımların yapacağı müsabakalardan oluşacağı bildirildi. İlk turnuvanın birincisi olan takımların, bağlı bulundukları başkonsolosluğu temsil etmek için bölge final maçlarına katılmaya hak kazanacağı ifade edildi.\n\nAçıklamada, Frankfurt Başkonsolosluğu görev bölgesini kapsayan ilk turnuvanın 28 Ocak'ta Paul-Hindemith Okulu'nun spor salonunda saat 10.00'dan itibaren gerçekleştirileceği bilgisi verildi.\n\nMuhabir: Abdulselam Durdak", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Genç tenisçiden tekler zaferi", "role": "user" }, { "content": "Türkiye Tenis Federasyonu ndan yapılan açıklamaya göre, 17 yaşındaki Selin Övünç, Kalküta ITF Gençler Turnuvası 'nda teklerde zafere uzandı.\n\nKalküta kentinde, toprak zeminde gerçekleştirilen ikinci seviye organizasyona 2 numaralı seribaşı olarak katılan Selin, sırasıyla Çinli, Taylandlı, Fransız ve Hint rakiplerini eleyerek, finalde Ukraynalı Diana Khodan'ın karşısına çıktı.\n\nKhodan'ı 5-7, 7-5 ve 6-1'le geçerek yeni yıldaki ilk şampiyonluğunu kazanan Türk tenisçi, bu düzey bir turnuvada ilk defa kupa sevinci yaşadı.\n\nBöylece gençler klasmanında ilk 100'e girmeye hak kazanan Selin Övünç, geçen hafta Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'den tekler ve çiftler ikinciliğiyle ayrılmıştı.\n\nMuhabir: Halil İbrahim Avşar", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:4G ile data çok daha hızlı hale geliyor", "role": "user" }, { "content": "Genel Müdür Vekili İlker Kuruöz, \"4G bizi çok heyecanlandırıyor ve motivasyonumuz çok yüksek\" dedi.\n\nKuruöz, Barcelona'da başlayan GSMA Mobil Dünya Kongresi'nde, başta 4G ihalesi olmak üzere AA muhabirinin sorularını yanıtladı.\n\n4 Mart çarşamba günü detayları açıklanacak 4G ihalesi için Barcelona'daki programını yarıda keserek Türkiye'ye dönecek olan Kuruöz, \"4G bizi çok heyecanlandırıyor ve motivasyonumuz çok yüksek. En üstün kapasiteli lisansa biz Turkcell olarak çok net bir şekilde talibiz\" dedi.\n\nTurkcell olarak, bu alanda yatırım yapmak için hem istekleri hem de güçleri olduğunu belirten Kuruöz, \"4G olarak en iyi hizmeti verebileceğimiz, en geniş frekansa talibiz. İhalede çıkacak olan frekanslardan en kalitelisini, en genişini biz alacağız\" diye konuştu.\n\nUlaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na ve Bakan Lütfi Elvan'a \"önemli bir adımın önünü açtılar\" diyerek teşekkür eden Kuruöz, 4G'nin Türkiye ve Türk ekonomisine büyük katkısı olacağını söyledi.\n\nTurkcell olarak 20 yılda altyapıya 25 milyar lira yatırım yaptıklarını, 2015 hedeflerinin de 4G lisans bedeli hariç 2,5 milyar lira yatırım olduğunu vurgulayan Kuruöz, şöyle devam etti:\n\n\"Bu yıl en agresif yatırım bütçesini ayırdık. Bunun içine frekans için yapılacak yatırımlar dahil değil ama ciddi bir yatırımımız bu sene var. 4G için de güçlü bir yatırım hedefimiz var. Bir kısım sürpriz servislerimiz olacak. 4G'de öncelik datanın hızlanması ve onun etrafındaki servislerin daha hızlı hala getirilmesi. 4G ile birlikte gelen yeni hizmetler var. Bütün bu resmin tamamını değerlendireceğiz ve bütün yatırım gücümüzü kullanarak en son teknolojileri Türkiye’ye getireceğiz. Müşterilerimize ultra mobil genişbant deneyimi sunmak adına ekonomik ve teknolojik bütün imkanlarımızı seferber ettik. 2009 yılında 3G geldiğinden bu zamana kadar data kullanımı 200 kat arttı.2014’te ise tüm data kullanımımız iki katına çıktı. Özellikle akıllı cep telefonlarının yaygınlaşmasıyla kullanıcılar datayı daha fazla kullanır hale geldiler. Biz bu trendin devam edeceğini görüyoruz. 4G ile birlikte data çok, daha hızlı ve stabil hale geliyor. Türkiye’de 4G'ye çok hızlı bir adaptasyon olacağını düşünüyoruz.\"\n\n4G için uzun zamandır altyapı çalışmaları yaptıklarını, teknolojik yatırımlarını 4G'ye hazır halde aldıklarını kaydeden Kuruöz, ihaleyle birlikte hangi frekansları kullanacaklarının netleşeceğini, onlar belli olduktan sonra da diğer hazırlıkları çok hızlı bir şekilde hayata geçireceklerini anlattı.\n\nTurkcell olarak 4G sürecinin 2015 sonuna kadar tamamlanmasını arzu ettiklerini ve buna hazır olduklarını dile getiren İlker Kuruöz, şunları kaydetti:\n\n\"Türkiye iyi bir altyapıya sahip. 4G'si olan İspanya ile Türkiye'deki 3G'yi kıyaslayan testler yaptığımızda çok yakın bir performansta olduğumuzu görüyoruz. 4G ile birlikte data ağırlığının çok daha fazla hissedileceği bir dünyaya gideceğiz. 4G’ye gidilen yolda akıllı telefonların daha çok kullanılabilmesi için yeni cihazlar yapmaya da devam edeceğiz. Akıllı telefonlar dijital uçurumu kaldırmak açısından büyük bir fırsat. Biz bütün vatandaşlarımızın akıllı telefona sahip olmasını istiyoruz.\"\n\nÖte yandan 2015-2016 yıllarında GSMA Yönetim Kurulu üyesi olan Turkcell adına Barcelona'daki toplantılara da katılan Kuruöz, etkinliğin, sektörün standartlarını, vizyonunu belirleyen çok kritik bir organizasyon olduğunu belirterek, 2018'den sonra Mobil Dünya Kongresi'nin İstanbul'da düzenlenebilmesiyle ilgili soruyu şöyle yanıtladı:\n\n\"Ben, GSMA’nın düzenlenebileceği en ideal şehirlerden birinin İstanbul olduğunu düşünüyorum. İnşallah önümüzdeki dönemlerde Barcelona’dan sonra seçilen şehir İstanbul olur.\"\n\nGenel kurul çağrısı\n\nTurkcell yönetimindeki son gelişmeleri de değerlendiren Kuruöz, \"Turkcell’in yönetim kurulu fonksiyonunu sürdürmeye devam ediyor. 5 yerli 2 yabancı bağımsız üyemiz var. Onlar görevlerine devam ediyorlar. Ben de 1 aydır genel müdür vekili olarak bayrağı devraldım ve 2015 yılı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yönetim Kurulumuz üzerine düşen görevi yaptı ve mart ayında genel kurul çağrısını yaptı. Mart ayında genel kurulumuzun olmasını bekliyoruz. Ondan sonraki sürece de birlikte bakacağız” diye konuştu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Çakır'ın yönettiği dev maçta beraberlik", "role": "user" }, { "content": "UEFA Şampiyonlar Ligi son 16 turu ilk maçında Chelsea sahasında Barcelona ile 1-1 berabere kaldı.\n\nTürk hakem Cüneyt Çakır'ın yönettiği maçta Chelsea, Stamford Bridge Stadı'nda İspanyol temsilcisi Barcelona'yı ağırladı.\n\nİlk yarısı golsüz sona eren maçın 62. dakikasında ev sahibi ekip Brezilyalı futbolcusu Willian'ın attığı golle 1-0 öne geçti. Barcelona, 75. dakikada Lionel Messi'nin golüyle skorda eşitliği sağladı.\n\nKalan dakikalarda skor değişmedi ve takımlar sahadan 1-1 beraberlikle ayrıldı.\n\nLondra ekibine karşı forma giydiği 8 maçta gol atamayan Barcelona'nın Arjantinli yıldızı Messi, bu maçta Chelsea filelerini havalandırmayı başardı.\n\nMuhabir: Yunus Kaymaz", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Cengiz Ünder'in golü Roma'ya yetmedi", "role": "user" }, { "content": "UEFA Şampiyonlar Ligi son 16 turu ilk maçlarında Shakhtar Donetsk sahasında Roma ’yı 2-1 yenerken, Sevilla ile Manchester United golsüz berabere kaldı.\n\nSon üç lig maçında 4 gol atarak dikkatleri üzerine çeken milli futbolcu Cengiz Ünder'in UEFA Şampiyonlar Ligi'nde ilk kez forma giydiği mücadelede Roma, deplasmanda Ukrayna temsilcisi Shakhtar Donetsk ile karşılaştı.\n\nKarşılaşmanın 41. dakikasında Edin Dzeko'nun ara pasıyla ceza alanında topla buluşan 20 yaşındaki Cengiz Ünder, takımını 1-0 öne geçirdi ve ilk yarı bu skorla sona erdi.\n\n52. dakikada Facundo Ferreyra ile beraberliği yakalayan ev sahibi ekip, 71. dakikada Brezilyalı futbolcusu Fred’in attığı golle sahadan 2-1 galip ayrıldı.\n\nCengiz Ünder, maçın 71. dakikasında yerini Brezilyalı Gerson’a bıraktı.\n\n### İspanya'da gol sesi çıkmadı\nGecenin diğer mücadelesinde ise İngiliz temsilcisi Manchester United, deplasmanda İspanya'nın Sevilla takımıyla golsüz berabere kaldı.\n\nManchester United'da forma giyen ve karşılaşmaya yedek başlayan Fransız futbolcu Paul Pogba, 17. dakikada sakatlanan Ander Herrera'nın yerine oyuna girdi.\n\nMuhabir: Yunus Kaymaz", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:CSKA Moskova UEFA Avrupa Ligi'nde tur atladı", "role": "user" }, { "content": "UEFA Avrupa Ligi son 32 turu rövanş maçında Kızılyıldız 'ı 1-0 mağlup eden CSKA Moskova tur atladı.\n\nRus temsilcisi CSKA Moskova, golsüz sona eren ilk maçın rövanşında Sırbistan ekibini başkent Moskova'da ağırladı.\n\nAlan Dzagoev'in 45. dakikada attığı golle soyunma odasına 1-0 üstün giden CSKA Moskova, ikinci yarıda skor üstünlüğünü korudu ve adını son 16 turuna yazdıran ilk takım oldu.\n\nAvrupa futbolunun kulüpler düzeyindeki iki numaralı organizasyonunda diğer rövanş maçları oynanacak.\n\nMuhabir: Yunus Kaymaz", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:UEFA Avrupa Ligi'nde kuralar çekildi", "role": "user" }, { "content": "UEFA Avrupa Ligi 'nde son 32 turu kuraları İsviçre'nin Nyon kentindeki UEFA Genel Merkezi'nde çekildi.\n\nAynı ülke ya da gruptan takımların yanı sıra Rus ile Ukrayna kulüplerinin eşleşemeyeceği kura çekimine, UEFA Avrupa Ligi gruplarında ilk iki sırayı alan 24 ve UEFA Şampiyonlar Ligi 'nden elenen 8 takım katıldı.\n\nSeribaşı ekiplerin rövanşı sahalarında oynayacağı son 32 turunda maçlar, 15 ve 22 Şubat 2018'de yapılacak.\n\nFinal karşılaşması ise 16 Mayıs 2017'de Fransa'nın Lyon kentiyle aynı adı taşıyan statta oynanacak.\n\nAvrupa Ligi son 32 turu eşleşmeleri şöyle:\n\nBorussia Dortmund (Almanya) - Atalanta (İtalya)\n\nNice (Fransa) - Lokomotiv Moskova (Rusya)\n\nKopenhag (Danimarka) - Atletico Madrid (İspanya)\n\nSpartak Moskova (Rusya) - Athletic Bilbao (İspanya)\n\nAEK Atina (Yunanistan) - Dinamo Kiev (Ukrayna)\n\nCeltic (İskoçya) - Zenit (Rusya)\n\nNapoli (İtalya) - Leipzig (Almanya)\n\nKızılyıldız (Sırbistan) - CSKA Moskova (Rusya)\n\nLyon (Fransa) - Villarreal (İspanya)\n\nReal Sociedad (İspanya) - Salzburg (Avusturya)\n\nPartizan (Sırbistan) - Viktoria Plzen (Çekya)\n\nFCSB (Romanya) - Lazio (İtalya)\n\nLudogorets (Bulgaristan) - Milan (İtalya)\n\nAstana (Kazakistan) - Sporting Lizbon (Portekiz)\n\nÖstersunds (İsveç) - Arsenal (İngiltere)\n\nMarsilya (Fransa) - Braga (Portekiz)\n\nMuhabir: Hüseyin Burak Demirer", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Çin-ABD ticaret savaşının galibi Türkiye olabilir'", "role": "user" }, { "content": "Türk - Çin İş Geliştirme ve Dostluk Derneği Başkanı Adnan Akfırat , AA muhabirine, Çin malı ürünlerin artık tüm gelişmiş ülkelerin raflarında yer bulduğunu, giderek daha kaliteli üretim yapan bu firmaların artık markalaşma sürecine girdiğini dile getirdi.\n\nABD'nin bu yükselişi durdurmak istediğini, gümrük duvarları koymaya yönelik strateji geliştirdiğini, bu durumdan Türkiye'nin de olumsuz etkilendiğini ifade eden Akfırat, ABD'nin Türk çeliğine getirdiği artı vergi yüküne dikkati çekti.\n\nÇin'in aldığı önlemler sonucu ABD'nin geri adım atacağını tahmin ettiklerini kaydeden Akfırat, \"Çin'de bazı yayın organlarında 'Bizim planlı ve merkezi bir ekonomimiz var. Çin halkı zorluklara dayanma gücüne sahip. ABD'nin böyle bir imkanı yok. Bu savaşta ABD pes etmek zorunda kalacaktır. ABD'nin bir derse ihtiyacı var ve biz bu dersi vereceğiz' gibi ifadeler yer alıyor.\" diye konuştu.\n\nAkfırat, Çin Ticaret Bakanlığının ABD ile müzakerelerden çekildiğine işaret ederek, iki ülke arasındaki gerginliğin daha da süreceğini belirtti.\n\nBu kapsamda Çin'in ABD'den ithalatı azaltacağını ve İpek Yolu üzerindeki ülkelerden ithalata öncelik vereceğini savunan Akfırat, şunları kaydetti:\n\n\"Türkiye açısından şöyle bir imkan çıkıyor; Çin ABD'nin bu engellemesine diğer ülkelerden daha fazla ithalat yaparak cevap veriyor. Çin dünyanın en büyük pazarı. Orada yaşayan yaklaşık 400 milyon kişi AB ülkelerindeki insanların refahında yaşıyor. Türkiye tüketim ürünlerinde çok ciddi bir potansiyele sahip. Kalitesi iyi, doğanın verdiği olanaklarla zengin, aynı zamanda da Avrupa ve ABD'deki ürünlerden çok daha ucuz. ABD ürünleriyle kıyaslanabilecek ürünler üreten en önemli ülke, Türkiye. Dolasıyla Türkiye'nin bu avantajı kullanarak Çin pazarına bütün gücüyle girmesi lazım. Bu savaş Çin ile ABD arasında ama kazanan biz de olabiliriz.\"\n\n### 800 binden fazla Çinli turist beklentisi\nÇin'de 2018 yılının \"Türk turizm yılı\" ilan edildiğini hatırlatan Akfırat, yılın ilk aylarından itibaren bunun rakamlara da yansıdığını söyledi.\n\nÇin'in, ABD kaynaklarından değil, Türkiye'nin kendi oluşturduğu kaynaklar yoluyla öğrenilmesi gerektiğine dikkati çeken Akfırat, \" Ancak Türkiye'nin Çin'deki tanıtımı biraz zayıf. Önce bunu halletmemiz lazım. Turizm anlamında çok olumlu bir süreç başladığını söyleyebiliriz. Bu yıl 800 binin üzerinde Çinli turist geleceğini tahmin ediyoruz. Bu anlamda turizm sektöründe Çinli turistler için hazırlık yapmamız gerekiyor. Çin yemekleri, Çince bilen rehberler gibi.\" ifadelerini kullandı.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:İranlı bin 200 kişilik kafile Marmaris'te", "role": "user" }, { "content": "Muğla 'nın Marmaris ilçesine İranlı bin 200 kişilik kafile geldi.\n\nÜlkelerindeki nevruz bayramı dolayısıyla tatile çıkan bin 200 İranlı , ilçede lokum ve çiçeklerle karşılandı.\n\nTuristleri karşılayan Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Marmaris Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK) Başkanı Ali Kırlı , gazetecilere yaptığı açıklamada, İran'dan ekim ayına kadar turistlerin gelmeye devam edeceğini söyledi.\n\n\"Geçen yıl başlayan nevruz bayramı nedeniyle İran'ın bölgemize sempatisi bu yıl en üst seviyeye ulaştı.\" diyen Kırlı, Nevruz dolayısıyla 8 bin turiste ev sahipliği yapacaklarını dile getirdi.\n\nKırlı, amaçlarının turizmi tüm yıla yaymak olduğunu belirtti.\n\nMuhabir: Sabri Kesen", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:TOKİ'den turizm çalışanlarına müjde", "role": "user" }, { "content": "Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ ) Başkanı Ergün Turan , dar ve orta gelir grubundaki vatandaşların yanı sıra turizm sektöründe çalışan emekçiler için de yeni projeler geliştirdiklerini belirterek, projenin ilk etabında Antalya'da 583 konut inşa edeceklerini, ilk etap için ihaleyi gerçekleştirdiklerini bildirdi.\n\nTuran, yaptığı yazılı açıklamada, Karaman’da OSB işçilerini, Bursa ve Gaziantep'e basın mensuplarını, İzmir Çeşme’de turizm çalışanlarını kira öder gibi ev sahibi yaptıklarını anımsattı.\n\nProjelerden bir diğerini Antalya’da hayata geçirdiklerini aktaran Turan, \"Evi olmayan turizm sektörü çalışanları için yeni konutlar inşa edeceğiz. Alt gelir grubu turizm çalışanları kira öder gibi ev sahibi olacak. 250 ila 400 lira taksitle ve bu bedeli evlerine taşındıktan sonra ödemek kaydıyla ev sahibi yapacağız.\" ifadelerini kullandı.\n\nTuran, konuta erişmekte zorlanan dar gelirli vatandaşları konut sahibi yapmak için çalışmalarını hızlandırdıklarını belirterek, Toplu Konut İdaresi olarak dar ve orta gelir grubundaki vatandaşların yanı sıra turizm sektöründe çalışan emekçiler için de yeni projeler geliştirdiklerini kaydetti.\n\nBu kapsamda Antalya’da bin 900 konuttan oluşan proje geliştirdiklerini, projenin ilk etabında 583 konut inşa edeceklerini belirten Turan, \"İlk etap için ihaleyi gerçekleştirdik. 50 bin 40 metrekarelik alan üzerinde tasarlanan projemiz, kültür tesisi ve diğer sosyal donatılarıyla yeni bir yaşam merkezi olacak.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nTuran, TOKİ olarak artık, sosyal ihtiyaçlara cevap verecek, mahalle kültürünün oluşmasına imkan tanıyan projeler ürettiklerini, Antalya'ya inşa edilecek projenin de mahalle kültürünü yansıtacağını bildirdi.\n\nErgün Turan, şunları kaydetti:\n\n\"Proje kapsamında 3 tipte tasarlanan 13 blok olacak. Çocuk oyun alanı, basketbol sahası, gazebo ve bitkilendirme gibi donatı ve peyzaj uygulamalarını içeren konut alanı, görsel açıdan zenginlik sunan nitelikli yapısal ve bitkisel peyzaj elemanlarıyla zenginleşecek. Turizm çalışanlarımızın sağlıklı bir sosyal yaşam sürebilmesi için projemizi bütüncül bir yaklaşımla ele aldık. Projemizde sosyal etkileşimi destekleyecek kültür tesislerini de inşa edeceğiz. Proje kapsamında inşa edeceğimiz kültür merkezinde 8 atölye, kütüphane, sergi salonu, fuaye alanı ve 260 metrekare büyüklüğünde çok amaçlı salon yer alıyor. Binanın cephesinde yöresel ve geleneksel bir malzeme olan traverten kullanılırken, modern çizgiyi de yansıtmak amacıyla alüminyum güneş kırıcıları tercih ettik. Kullanıcıların odak noktası ve toplanma merkezi olarak tasarlanan tesisle, kültür ve sanat üretimlerine katkı sağlanmasını amaçladık. Proje alanında yer alan cami ise geleneksel ve modern çizgilerin harmanlandığı bir tasarım anlayışını yansıtacak.\"\nMuhabir: Elif Ferhan Yeşilyurt", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Türkiye Kupasında son 16 belli oldu", "role": "user" }, { "content": "Ziraat Türkiye Kupası, 5. turunda rakiplerine üstünlük sağlayan Antalyaspor, Bursaspor, Boluspor, Trabzonspor, Galatasaray, Beşiktaş, Gençlerbirliği, Teleset Mobilya Akhisarspor, Bucaspor, Osmanlıspor, Akın Çorap Giresunspor, Fenerbahçe, Kayserispor, İstanbulspor, Atiker Konyaspor ve Medipol Başakşehir son 16 turuna yükseldi.\n\nZiraat Türkiye Kupası'nda son 16 tur eşleşmeleri, yarın yapılacak kura çekimiyle belirlenecek.\n\nMuhabir: Ercan Çakar", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:İstanbul’da Shakira rüzgarı", "role": "user" }, { "content": "Lübnan asıllı Kolombiyalı şarkıcı, söz yazarı, dansçı ve oyuncu Shakira , İstanbul'da hayranlarıyla bir araya geldi.\n\nSon albümü \"El Dorado\"nun dünya turnesi kapsamında Vodafone Park'ta konser veren ünlü şarkıcının konserine hayranları yoğun ilgi gösterdi.\n\nBKM tarafından düzenlenen organizasyonda sahne alan sanatçı, Türkçe \"Merhaba Türkiye\" sözleriyle hayranlarını selamladı.\n\nYaklaşık 2 saat sahnede kalan Shakira, konserde \"Sizi burada görmek çok güzel İstanbul. Çok teşekkür ederim, beni burada ağırladığınız için. Çok uzun zaman olmuştu. İstanbul'a yeniden geldiğim ve sizleri burada yeniden gördüğüm için çok mutluyum. Bütün bunlar sizin dostluğunuz sayenizde oldu. Eğer bu akşam buradaysam bu sizin sayenizdedir.\" ifadelerini kullandı.\n\nKonserin sonunda büyülü bir akşam geçirdiğini dile getiren ünlü şarkıcı, \"Sizi yeniden görmek istiyorum Türkiye.\" sözleriyle seyircilere veda etti.\n\nShakira, son albümünde yer alan parçaların yanı sıra aralarında \"La La La\", \"Waka Waka\" ve \"Whenever, Wherever\"in bulunduğu birçok sevilen parçasını seslendirdi.\n\nDans şovları ve sahnedeki performansıyla dikkati çeken Shakira'nın konserini izleyenler arasında Suzan Kardeş, Nilgün Belgün, Emre Karayel, Yonca Evcimik, Beren Saat, Kenan Doğulu ve Ezgi Mola da yer aldı.\n\nBeş farklı kostüm değiştiren sanatçının ekibindeki bir kameraman, sanatçının eşi Gerard Pique'nin kuklasını kamerasının üzerine koyarak çekim yaptı.\n\nMuhabir: Hilal Uştuk,Aişe Hümeyra Bulovalı", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Tesadüfen' bulunan yer altı şehri açılışa hazırlanıyor", "role": "user" }, { "content": "Nevşehir 'de, üç yıl önce kentsel dönüşüm çalışmaları sırasında bulunan ve 600 bin metrekarelik alanıyla dünyanın en büyüğü olma özelliği taşıdığı belirtilen yer altı şehri nin, 110 bin metrekarelik kısmının, bu yıl yaz aylarında yerli ve yabancı turist lerin ziyaretine açılması için çalışmalar sürüyor.\n\nNevşehir Belediyesi ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ ) tarafından gerçekleştirilen \"Nevşehir Kalesi ve Çevresi Kentsel Dönüşüm Projesi\" uygulaması sırasında, \"tesadüfen\" ortaya çıkan yer altı şehrinde, temizleme işlemleri 3 yıldır devam ediyor.\n\nKültür ve Turizm Bakanlığınca üçüncü derece arkeolojik sit alanı ilan edilen, bugüne kadar yapılan çalışmalarla, freskleri önemli ölçüde korunmuş kayadan oyma kilise, bezirhaneler, manastırlar, mescit, çeşmeler, kilometrelerce uzunlukta su yolları ile geçiş tünelleri, yaşam odaları ve çeşitli eşyaların ortaya çıkarıldığı 600 bin metrekarelik alanı kapsayan yer altı şehrinde, 110 bin metrekarelik alanın temizleme çalışmaları tamamlandı.\n\nNevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver , AA muhabirine yaptığı açıklamada, hem güneş gören yerleri hem de içeride kalan kısımlarıyla dünyanın en büyük yer altı yerleşkesinin burası olduğunu söyledi.\n\nBu alanda tescilli olmayan evleri taşırken, altından böyle bir yerleşim alanının çıkacağını bilemediklerini anlatan Ünver, \"Bu yer altı şehri bizlere Allah'ın bir lütfu. Rabbim burayı bizlere hediye etti. İçerisinde çok güzel bezirhaneler, manastırlar var. Nevşehir merkezi tarihinde, ilk defa resimli kiliseye ulaştık. Mescit, çeşmeler, kilometrelerce uzunlukta su yolları, insanların yaşam merkezleri, Bizans dönemine ait kabir odaları var. Çalışmalarımız aralıksız devam ediyor. Mevsim şartlarına göre bu çalışmaların yoğunluğu değişiyor. Şu anda temizlik çalışmaları yapıyoruz.\" diye konuştu.\n\n### İstanbulluoğlu: \"Yer altı şehrinde 6. yüzyıla ait manastırımız var\"\nAlandaki teknik çalışmaları koordine eden arkeolog Semih İstanbulluoğlu ise şimdilik 320'ye yakın mekan ile binin üzerinde oda şeklinde galerinin ortaya çıktığını belirtti.\n\n6. yüzyıldan itibaren burada sürekli bir yerleşimin olduğunu tespit ettiklerini anlatan İstanbulluoğlu, şunları kaydetti:\n\n\"Yer altı şehrinde 6. yüzyıla ait manastırımız var. 13. yüzyıldan itibaren karşımıza çıkan çağdaş bir kilise var. Duvarındaki resimlere baktığımızda İsa'nın çarmığa gerilmesi, vaftiz, azizler ve metamorfoz sahnesi gibi resimler bulunuyor. Çok sayıda bezirhaneler, iş atölyeleri, yaşam odaları gibi her türlü mekan var. Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde, sürekli bir yaşam alanını takip etmekteyiz. Biz 2018 yılını bir proje yılı olarak düşünüyoruz. Bu yaz, belirli sayıda insanın, açtığımız belirli mekanları ziyaret etmelerini istiyoruz.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:FIFA'dan Xhaka ve Shaqiri'ye disiplin soruşturması", "role": "user" }, { "content": "FIFA, İsviçre forması giyen aslen Kosova Arnavutu olan Granit Xhaka ve Xherdan Shaqiri için disiplin soruşturması başlattı.\n\nFIFA'dan yapılan açıklamada, Rusya'da devam eden 2018 FIFA Dünya Kupası'nda İsviçre'nin Sırbistan'ı 2-1 yendiği E Grubu mücadelesinde İsviçre'ye galibiyeti getiren golleri atan Xhaka ve Shaqiri'nin gol sevinçlerini Arnavutların sembolü olan çift başlı kartal hareketiyle kutlamaları üzerine disiplin soruşturması başlatıldığı ifade edildi.\n\nAçıklamada, Xhaka ve Shaqiri'nin sergilediği gol sevincinin \"siyasi içerikte\" olduğu vurgulandı.\n\n### Sırbistan'a da soruşturma başlatıldı\nFIFA ayrıca, Disiplin Komitesinin kararıyla Sırbistan Futbol Federasyonu (FSS) hakkında da İsviçre-Sırbistan karşılaşmasının ardından taraftarlar tarafından yapılan \"siyasi ve saldırgan\" açıklamaları görüntülediği gerekçesiyle disiplin soruşturması başlatıldığını belirtti.\n\nSırbistan A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Mladen Krstajic'in karşılaşmanın ardından yaptığı açıklamaların inceleme altına alındığı ifade edilen açıklamada, teknik adam hakkında da geçici disiplin soruşturması başlatıldığı kaydedildi.\n\nBu arada, İsviçre-Sırbistan mücadelesinin ardından Sırp basınına yaptığı açıklamada Krstajic, karşılaşmanın hakemi Felix Brych'in maçın 66. dakikasında Sırp oyuncu Aleksandar Mitrovic'e penaltı kararı vermemesini eleştirerek, \"Soyulduk. Hakeme ne kırmızı ne de sarı kart verirdim. Kendisini Lahey'deki Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesine gönderirdim.\" diye konuşmuştu.\n\nFSS daha önce, FIFA'ya itirazda bulunmuş ve İsviçre forması giyen Xhaka ve Shaqiri'ye yaptırım uygulanmasını talep etmişti.\n\nKosova, 17 Şubat 2008'de Sırbistan'dan ayrılarak tek taraflı bağımsızlığını ilan etti. Sırbistan, 116 ülke tarafından bağımsız devlet olarak tanınan Kosova'yı hala kendi toprak parçası olarak görmeye devam ediyor.\n\nMuhabir: Lejla Bıogradlıja", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:FETÖ'den aranan eski emniyet müdürü yakalandı", "role": "user" }, { "content": "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ ) üyeliğinden aranan eski Erzurum Emniyet Müdürü Halil Turgut Yıldız , Ankara'da yakalandı.\n\nAA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ üyeliğinden aranan Yıldız'ın Ankara'da olduğu bilgisine ulaştı.\n\nDüzenlenen operasyon sonucu Yıldız, gözaltına alındı.\n\nFETÖ ile iltisakı nedeniyle 2015 yılında emniyet teşkilatından ihraç edilen Yıldız'ın rütbeleri, 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile alınmıştı.\n\nYıldız, daha önce Emniyet Genel Müdürlüğünde daire başkanlığı görevinde de bulunmuştu.\n\nMuhabirler: Mümin Altaş, Cankut Taşdan", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:16 bin çocuk 'orman kaşifi' oldu", "role": "user" }, { "content": "Çocukların renkli dünyalarına katkı bulunmak, düşünsel, duygusal ve bilişsel yeteneklerini geliştirmek amacıyla hayata geçirilen Usturlab Atölye'nin Orman Kaşifleri Projesi ile 16 bini aşkın çocuk, güneş, su, hava, bitkiler, ağaçlar ve ekosistemdeki diğer canlıların dünyasında keşif dolu bir yolculuk yaptı.\n\nÇocuklara bilim eğitimi konusunda destek vermek amacıyla Usturlab Eğitim Danışmanlık ve Organizasyon firmasını Zeynep Handan Aydoğan ile kuran Sümeyye Ceylan, AA muhabirine Orman Kaşifleri Projesini anlattı.\n\nCeylan, şehirleşme nedeniyle çocukların tabiattan uzaklaştığını belirterek, bunun çocuklar açısından yıkıcı sonuçlarını biraz da olsa azaltmak amacıyla Usturlab Atöyle olarak projeyi geliştirdiklerini söyledi.\n\n### \"Çocuklara tabiatı sorgulayarak bakmayı öğretiyoruz\"\nÇocuklara tabiata daha sorgulayarak, düşünerek bakmayı öğretmeye çalıştıklarını vurgulayan Ceylan, \"Orman kaşiflerinin sloganı, 'İnsan tanıdığına zarar vermez'dir. Çocuklar tabiatı tanımıyor ki birisi saldırdığında onu kurtarsın. Bir meşe ağacının nasıl büyüdüğünü, üzüldüğünü, üstünde milyonlarca canlı yaşadığını bilmiyor ki, birisi ona baltayı vurduğunda üzülsün.\" ifadelerini kullandı.\n\nBaharla birlikte her hafta cumartesi günleri çocukları ormana götürdüklerini dile getiren Ceylan, şöyle devam etti:\n\n\"Çocuklar eğitmenler eşliğinde ağaçlar, meyveler, otlar, çiçekler, böcekler gibi ekosistemi oluşturan tüm unsurları keşfederek tanıyacakları macera dolu bir yolculuk yapıyor. Okullardan gelen gruplar, bireysel başvuru yapanlar oluyor. Belediyelerle sivil toplum kuruluşlarıyla çalışıyoruz. Beykoz Korusu, Belgrad Ormanı ve Validebağ Korusu'nda 15 kişilik gruplar halinde 2 saatlik gezi yaparak ormandaki ağaçları, bitkileri ve diğer canlıları çocuklara öğretiyoruz. Çocuklar kopmuş ağaç dalları, içi boş salyangoz kabukları buluyor. Geçen yıl 8 bin çocuk orman kaşifi eğitimi aldı. 3 yılda 16 bin çocuk orman kaşifi oldu. Çocukların ormanda gördüğü bir ağacın adını hemen söylemiyoruz. Onun neye yaradığını, nasıl kullanıldığı gibi özelliklerini anlatarak çocukların keşfetmesini sağlayama çalışıyoruz.\"\n\nCeylan, 3 yaştan 18 yaşa kadar grupları olduğunu, yetişkinlerden talep gelince onlara için de eğitim çalışmasını yaptıklarını aktardı.\n\n### Ormanın dünyası kutu oyunu oldu\nÇocukların çevrelerine ve içinde yaşadıklara gezegene yaratıcı bir zekayla bakmalarını sağlamak için Usturlab ekibi tarafından tasarlanan \"Orman Kaşifleri Ekosistem Besin Zinciri\" ve \"Orman Kaşifleri Tabiatın İzinde Araştırma\" adlı kutu oyunları da satışa sunuldu.\n\n\"Orman Kaşifleri Tabiatın İzinde Araştırma Oyunu\" dışarıda, büyük şehir parklarında ve yeşillik alanlarda takım halinde veya bireysel oynanabiliyor. Çocuklar oyundaki yönergelere göre belli bir zaman diliminde karınca yolu, ağaç dalı, çiçek, kelebek buluyor, solucan topluyor. Görevlerle ilgili ipuçları da çocukları yönlendiriyor.\n\n\"Orman Kaşifleri Ekosistem-Besin Zinciri Oyunu\" ise çocuk ve yetişkinlere doğal besin zinciri hakkında bilgiler sunarken eğlence ve eğitimi bir arada veriyor.\n\nÇocuklar orman ekosistemini tanırken, bitkilerin ekosistem döngüsü içindeki önemini kavrıyor. Canlıların neyle beslendiği ve o canlıyla beslenen diğer canlıların besin zinciri şeklinde tanıtıldığı oyunda, özellikle Anadolu'da yaşayan canlılar yer alıyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turgut Özal'ın ölümünde FETÖ şüphesi", "role": "user" }, { "content": "Türkiye'nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal , AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1993 yılının Türkiye açısından çok önemli olduğunu söyledi.\n\nMadımak olayı başta olmak üzere Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı cinayetleri, Eşref Bitlis'in ölümünün birbiriyle bağlantılı olduğunu savunan Özal, \"Rahmetlinin mezarı açıldıktan sonra oradaki Adli Tıp Başkanı, benim bildiğim kadarıyla, FETÖ'cü olduğu için görevden alındı, tutuklandı.\" diye konuştu.\n\nKonuyla ilgili adli tıp kurumunda teknik çalışmayı yapanların tehdit aldığını bildiklerini anlatan Özal, şöyle konuştu:\n\n\"Rahmetlinin rahatsız olduğu gün Muhafız Alayı'nda iki doktor ve iki ambulansın olduğunu da biliyoruz fakat 50 metre ilerden gelmediler. Bütün bunlar araştırılmadı veya üzeri bir şekilde kapatıldı. Orada bir karışıklık oldu. İlk başta yanlışlıkla 'zehirlenmiş' diye açıklandı, sonra susuldu. Onu da çözemedik hiçbir zaman. Bence o senenin çok ciddi araştırılması lazım.\"\n\n### \"Gülen babama ağır ifadeler kullanıyor...\"\n\"Fetullah Gülen 1991 yılında Sızıntı dergisinde yazdığı bir yazıda babama çok ağır ifadeler kullanıyor\" diyen Ahmet Özal, \"Çünkü dediklerini yapmadığı için\" ifadesini kullandı.\n\nSöz konusu yazının 1991 yılının Ağustos veya Eylül ayı Sızıntı dergisinde yer aldığına dikkati çeken Özal, şöyle devam etti:\n\n\"Çok ağır laflar ediyor rahmetliye. Çünkü babam, bu adamın tehlikeli olduğunu söylemiş o zamanlar. Ben 1993 yılının ve 28 Şubat'a giden olayların çok ciddi araştırılması gerektiğini düşünüyorum hala. Rahmetlinin zehirlenmesinde FETÖ'yle ilgili kuşkularım var ve bu konuya mutlaka derinlemesine gidilmesi lazım. Özellikle 1993 senesi Uğur Mumcu ile başlayan meselenin, hatırlarsınız Mumcu'nun aracı bombalandığı zaman, o bomba sadece askeriyede bulunuyordu, başka bir yerde bulunmuyordu. Ondan sonra bunu Ergenekon, Balyoz gibi davalara bağlamaya çalıştılar. Tutmadı nedense. Demek ki başka bir el vardı orada. Yine askeriyeyi kullanan, askeriyeden kaynaklanan veya içeride belli grupların olduğu... Ben o 93 senesinin tamamının incelenmesi ve bu adli tıp sürecinin ve kişilerin mutlaka araştırılması lazım.\"\n\nO günkü savcıların halen görevdeyse bu görevlerinden alınması gerektiğini vurgulayan Özal, savcılara gelen teknik heyetin tehdit edildiğine dair o günkü savcıda belgeler olduğunu belirtti.\n\nO savcıya ne olduğunu bilmediğini ifade eden Özal, onun da çok ciddi incelenmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.\n\n### \"Sadece Türkiye'yi değil, bütün dünyayı istiyorlar...\"\nYalçın Özer'in Turgut Özal'la 1991'de yaptığı ve yıllar sonra yayınlanan bir röportajında FETÖ'nün çok tehlikeli bir örgüt olduğunu söylediğini aktaran Ahmet Özal, \"Babam bunların çok tehlikeli olduğunu, sadece Türkiye'yi değil, bütün dünyayı istediklerini sezmiş o zaman.\" dedi.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Diyarbakır annelerinin evlat nöbeti 88'inci gününde", "role": "user" }, { "content": "Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP 'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin , partinin il binası önünde 3 Eylül'de başlattığı oturma eylemi 88'inci gününe girdi.\n\nEllerinde çocuklarının fotoğrafı ile bekleyişini sürdüren annelerden Necibe Çiftçi, yaptığı açıklamada, 5 yıl önce 16 yaşında dağa kaçırılan oğlu Rojhat Çifti için Hakkari'den oturma eylemine katıldığını hatırlattı.\n\nEvladına kavuşuncaya kadar oturma eylemini sürdürmekte kararlı olduğunu dile getiren Çiftçi, \"Oğlum için buradayım. Çocuğum 8'inci sınıfı bitirmişti. Amcasının oğluyla berbere gitmişti. Oradan ikisini alıp zorla dağa kaçırmışlar. Çocuklarımız küçüktü, cahildi, bir şey bilmiyorlardı.\" dedi.\n\nOğlu Sami Çiftçi'nin de 2 yıl önce teröre destek vermediği için terör örgütü PKK mensuplarınca katledildiğini ifade eden Çiftçi, \"Bir çocuğumu kaçırdılar, bir çocuğumu da şehit ettiler. İki canı anneden koparttılar. Allah bunu kabul eder mi? Çocukların kaçırılmasına HDP aracılık ediyor. Çocuklarımız okumak, eline kalem almak istiyordu. Dağda ellerine tüfek vermeleri için onları büyütmedik.\" diye konuştu.\n\nÇiftçi, evladından geriye kalan fotoğraf ve elbiselerle avunmaya çalıştığını anlatarak, \"Gittiğinden beri yatağını yıkamadım. Yatağında yatıyor, kokluyorum. Elbiselerini katladım, sabahları kokluyorum. Tek başıma kaldım. Gel askere teslim ol. Onlar seni bize teslim eder.\" ifadesini kullandı.\n\n### \"Hepsi HDP aracılığıyla götürüldü\"\nDağa kaçırılan yeğeni Emrah için Elazığ'dan gelerek oturma eylemine katılan Muhittin Avunan da terör örgütü PKK 'ya tepkisini dile getirdi.\n\nAvunan, şunları kaydetti:\n\n\"HDP PKK'ya destek veriyor. Bir insan bir şeyini nerede kaybederse orada arar. 40 yıldır Kürtlerin çocuklarını kaçırıyor, bize zulüm yapıyorlar. 40 yıldır bizim kanımızı emiyorlar. Bunlar Kürtlerin evini, yuvasını yıktılar. Biz niye buradayız? Çünkü bizim çocuklarımız HDP aracılığıyla kaçırıldı. HDP'liler gelsinler yanımıza, 'PKK bir terör örgütüdür.' desinler, PKK'yı lanetlesinler. Onlardan bunu istiyoruz. Bu kadar çocuğu kim gelip götürdü? Hepsi HDP aracılığıyla götürüldü. HDP olmasa, PKK Türkiye'de hiçbir olay yapamaz.\"\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Sanatçılardan Diyarbakır annelerine destek", "role": "user" }, { "content": "#### Oyuncu Ahmet Yenilmez, sanatçı Zülfü Demirtaş ile tiyatro oyuncusu ve yazar Ebru Ergün, dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi yapan anneleri ziyaret etti.\n###### Diyarbakır\nSanatçılar , Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önünde yaptıkları oturma eylemi ne ziyaretleriyle destek verdi.\n\nÇocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, partinin il binası önünde 3 Eylül'de başlattıkları oturma eylemi devam ediyor.\n\nSinema, dizi ve tiyatro oyuncusu Ahmet Yenilmez, İstanbul Devlet Türk Halk Müziği Korusu sanatçısı Zülfü Demirtaş, tiyatro oyuncusu ve yazar Ebru Ergün, anneleri ziyaret ederek destek mesajı verdi.\n\nAnne ve babalarla bir süre sohbet eden sanatçılardan Yenilmez, eyleme katılan bir babanın elini öptü. Yenilmez, burada yaptığı açıklamada, sebep ne olursa olsun Diyarbakır'a gelen herkesin anneleri ziyaret etmesi gerektiğini söyledi. Anneleri daha önce de ziyaret ettiğini ve kente her geldiğinde bunu tekrarlayacağını belirten Yenilmez, \"Buranın unutulmaması lazım. Vatandaşlarımızın da buraya gelmesi lazım. Biz burada hal hatır sormalıyız, 'İhtiyacınız eksiğiniz var mı?' demeliyiz.\" diye konuştu.\n\nYenilmez, annelerin direnişini desteklediğini ifade ederek \"Annelerin başlatmış olduğu benim duruşum, benim direnişim. Ben sahnede direneceğim, onlar burada direnecek. Arada bir de gelip böyle anne kokusu alacağız. Ciğerlerimizi doldurup gideceğiz.\" şeklinde konuştu.\n\nYenilmez, annelerin sesini duyurmaya çalışan basın mensuplarına da teşekkür etti.\n\n### Sanatçı Demirtaş: \"Bir olmamız lazım\"\nSanatçı Zülfü Demirtaş da millet olarak kendilerinden başka dostlarının olmadığını, yaralarını kendilerinin sarması gerektiğini dile getirerek şu değerlendirmeyi yaptı:\n\n\"Ben Zaza'yım eşim de Türk, Türkiye'de bir ayrışmanın olamaz. Dışarının, yabancının oyunuyla, içimizdeki satılmışların oyunuyla bu iş çözülmez. Nice annelerin ciğeri yandı. Bizim bir olmamız lazım. Allah ülkemize barış, sükunet, refah ve huzur versin. Bunu da biz başaracağız, başkası değil. Allah bu anaların ciğerlerine su serpsin yavruları inşallah gelsin. Bizim birlik ve beraberlikten başka şansımız yok.\"\n\nYenilmez ve beraberindekiler, ziyaretin ardından güvenliği sağlayan polislerle de bir süre sohbet etti.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Yoklukla büyük cefalarla büyüttüğüm yavrumu istiyorum'", "role": "user" }, { "content": "Diyarbakır annelerinin , dağa kaçırılan çocuklarına kavuşma ümidiyle HDP İl Başkanlığı binası önünde başlattığı evlat nöbeti sürüyor.\n\nÇocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, 3 Eylül'de partinin il binası önünde başlattığı oturma eylemi 78'inci güne girdi.\n\nBütün anneler olarak çocukları için eylemde olduklarını dile getiren Levent, \"78 gündür buradayız, 78 yıl da olsa burada olacağız.\" dedi.\n\n\"Bu vicdansızlar garibanımdan ne istediler. Fadime'mi versinler, Fadime'mi istiyorum. Bu zulmü bize çektirmesinler. Bizi mahvettiler.\" ifadelerini kullanan Levent, şöyle konuştu:\n\n\"Yavrumu yoklukla, büyük cefalarla büyüttüm. Sırtıma sarıp sarmaladım, halılar dokudum, yokluklarla büyüttüm. Yavrumu istiyorum. Yavrum için buradayım, ölünceye kadar da buradayım. Ömrüm ne kadar yeterse o kadar burada olacağım. Bütün analar olarak ancak yavrumuzu alınca buradan gideriz. \"\n\n### \"Çocuklarımızı götürüp ABD'ye uşak etmişler\"\nKızı Songül için eyleme katılan Fatma Akkuş da evladından 5 yıldır haber alamadığını, bu sürenin kendisine bir ömür gibi geldiğini belirtti.\n\nÇocuklarını zor koşullarda büyüttüklerini anlatan Akkuş, şunları kaydetti:\n\n\"Çocuklarımızı götürüp ABD'ye uşak etmişler. Onlar çocuklarımızı ABD'ye satıyor, kendi çocuklarını da özel okullarda yetiştiriyorlar. Kalkmayacağız, çocuklarımızı alana kadar gitmeyeceğiz. Çocuklarımızı getirsinler, onlar için büyütmedik. Onlar kendi çocuklarını götürüyorsa götürsünler. Onların davaları varsa kendi çocuklarını davalarına koysunlar. Niye bizim çocukları götürüyorlar?\"\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:ABD'li komisyon Facebook soruşturmasını teyit etti", "role": "user" }, { "content": "#### ABD Federal Ticaret Komisyonu, 50 milyon Facebook kullanıcısının kişisel bilgilerinin, ülkede Kasım 2016'da yapılan başkanlık seçimlerini etkilemek için kullanıldığı iddiaları üzerine şirketi soruşturmaya aldığını teyit etti.\nWASHINGTON\n\nABD Federal Ticaret Komisyonu ndan (FTC) yapılan yazılı açıklamada, Facebook 'taki kişisel bilgilerin izinsiz ve usulsüz kullanılmasına yönelik haberler nedeniyle soruşturma yürütüldüğü bildirildi.\n\nFTC'nin tüketicilerin güvenliğini korumak için tüm araçlarını kullanmaya tamamen kararlı olduğu vurgulanan açıklamada, \"FTC, bu nedenle Facebook'un güvenlik uygulamaları hakkında büyük endişelere neden olan son haberleri çok ciddiye alıyor. Bugün, FTC söz konusu uygulamalar hakkında kamuoyuna açık olmayan bir soruşturma yürütüldüğünü teyit ediyor.\" ifadelerine yer verildi.\n\nFTC'nin, Facebook ile 2011'de vardığı uzlaşmadaki kuralların ihlal edildiği sonucuna varması durumunda şirkete günlük 40 bin dolar ceza verme hakkı bulunuyor.\n\nABD'de Kasım 2016 yapılan başkanlık seçimine yönelik siyasi kampanyaların 2015 baharında başladığı göz önüne alındığında, Facebook'a verilecek ceza tutarının 40 milyar doları aşabileceği belirtiliyor.\n\nGeçen hafta, Avrupa Parlamentosu ve İngiltere Bilgi Komisyonu (ICO) da sosyal medya platformu Facebook'taki kişisel verilerin usulsüz kullanımına ilişkin iddiaların detaylı bir şekilde incelenmesi amacıyla soruşturma başlattıklarını açıklamıştı.\n\n### Hisseleri yüzde 6'nın üstünde düştü\nFTC'nin soruşturma başlattığını duyurmasının ardından Facebook hisseleri bugün yüzde 6'nın üzerinde değer kaybetti.\n\nCuma gününü 159,39 dolardan kapatan Facebook hisseleri, bugün TSİ 18.20'de 149,12 dolara kadar gerileyerek yüzde 6,4 düşüş gösterdi.\n\nBöylece, veri skandalı nedeniyle Facebook hisseleri son bir haftada yüzde 19,4 değer kaybetmiş oldu. Bu dönemde, şirketin piyasa değerindeki kayıp ise yaklaşık 103 milyar dolar kayıpla 432 milyar dolara kadar geriledi.\n\nMuhabir: Gülbin Yıldırım, Övünç Kutlu\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Avusturya'da Başbakan Kurz liderliğindeki hükümet düştü", "role": "user" }, { "content": "Avusturya ulusal meclisindeki oturumda güven oyu alamayan Başbakan Sebastian Kurz ve hükümetinin görevine son verilmesi kararlaştırıldı.\n\nMeclis genel kurulunda yapılan özel oturumda, ana muhalefet Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ve aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nin (FPÖ) yanı sıra Liste Jetzt'in de karşı oylarıyla Başbakan ve geçici hükümet güven oyu alamadı.\n\nÜlkede eylül ayında erken seçime gidilmesi yönünde alınan kararın ardından Avusturya'yı seçime götürecek geçici hükümet ve Başbakan Kurz'un görevden azledilmesine karar verildi.\n\nUlusal meclisin aldığı kararın ardından Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen'in ülkeyi seçime götürecek yeni bir başbakanı görevlendirmesi bekleniyor.\n\nAvusturya'da geçen hafta aşırı sağcı FPÖ eski Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Heinz Christian Strache'nin 2017'de İspanya'nın İbiza Adası'nda bir Rus yatırımcıyla yaklaşan genel seçimlerde partisine yardım yapılması durumunda bazı devlet ihalelerinin Rusya'ya verilmesi hususunda kolaylıklar yapacağı yönünde ifadelerin yer aldığı video kaydı basında yer almış, aşırı sağcı lider istifa etmek zorunda kalmıştı.\n\nBunu üzerine Başbakan Kurz, Avustralya Halk Partisi (ÖVP) ve FPÖ koalisyonun sona erdiğini, erken seçime gidileceğini açıklamıştı. Daha sonra Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen, erken seçimlerin eylül ayında yapılması çağrısında bulunmuştu.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Avusturya'da eski başbakandan başörtüsü yasağı vaadi", "role": "user" }, { "content": "#### Avusturya eski Başbakanı Sebastian Kurz, yaklaşan erken genel seçimler öncesi öğretmen ve öğrencilere yönelik başörtüsü yasağı vaadinde bulundu.\n###### Viyana\nAvusturya Halk Partisi (ÖVP ) Genel Başkanı ve eski Başbakan Sebastian Kurz , yakalaşan erken genel seçimler öncesinde vaatleri arasında öğretmen ve öğrencilere yönelik başörtüsü yasağının da bulunduğunu söyledi.\n\nÜlkede 29 Eylül'de yapılacak erken genel seçimler öncesi ÖVP'nin vaatlerini açıklayan Kurz, başta Müslümanlar olmak üzere göçmen ve mültecilere yönelik sert ve kısıtlayıcı uygulamaların iktidara geldiklerinde süreceğini belirtti.\n\nKurz, ülkeye gelen çok sayıda göçmenin köklü değişikliklere yol açtığını, bu nedenle \"Avusturya kimliğinin\" muhafaza edilmesi için bazı önlemlerin alınması gerektiğini savundu.\n\n### Haç kalıyor, başörtüsü yasaklanıyor\nAvusturya kültür ve geleneklerinin sürdürülmesinin önemine işaret eden Kurz, okullarda bulunan haç sembolünün varlığını sürdüreceğini kaydetti.\n\nKurz, aşırı sağcı hükümet döneminde yürürlüğe giren ilkokul öğrencilerine yönelik başörtüsü yasağının kapsamının ortaokul öğrencilerini kapsayacak şekilde 14 yaşına kadar genişletileceğini ve öğretmenlerin başörtüsü takmasının da yasaklanacağını söyledi.\n\nDüzensiz göçle mücadele başta olmak üzere göçmen ve mültecilere yönelik kısıtlanan sosyal yardım düzenlemesinin süreceğini ifade eden Kurz, çocukları ülke dışında bulunan yabancı çalışanlara verilen \"çocuk yardımlarının\" daha sıkı denetleneceğini dile getirdi.\n\nKurz, okullarda özellikle göçmen çocuklara yönelik \"vatandaşlık bilgisi\" adı altında bir dersin müfredata alınacağını belirterek, derste, hukuk sisteminin işleyişi, demokrasi ve Avusturya değerlerinin aktarılacağını söyledi.\n\n### \"Siyasal İslam'la\" mücadele\nNeonazi Kimlikçiler hareketi gibi radikal oluşumların yasaklanacağına vurgu yapan Kurz, siyasal İslam'la mücadele için yeni bir merkezin kurulacağı bilgisini paylaştı.\n\nKurz, oy kullanma yaşının 16 olduğu ülkede evlenme yaşını 18'e yükselteceğinin altını çizerek, kuzenler arasında evliliğin yasaklanacağını belirtti.\n\nSeçim nedeniyle tansiyonunun arttığı ülkede \"İbiza skandalı\" ve ÖVP'ye dışardan yapılan yardımlar konusunda tartışmaların odağında olan Kurz'un, seçimlere 3 haftadan az bir süre kala yeniden Müslüman ve göçmenleri hedef alan vaatlerde bulunması dikkati çekti.\n\nAvusturya'da 2017'de iktidara gelen ÖVP ve Avusturya Özgürlük Partisi'nin (FPÖ) oluşturduğu aşırı sağcı hükümet, \"İbiza skandalı\" olarak adlandırılan, eski Başbakan Yardımcısı ve FPÖ lideri Heinz Christian Strache'nin zengin bir Rus kadınla yaptığı ihale pazarlığını içeren görüntü kaydı nedeniyle sona ermişti.\n\nİbiza skandalı sonrası dönemin Başbakanı Kurz, hükümeti sonlandırarak erken seçime gidilmesi çağrısında bulunmuştu. Yaklaşık 17 ay iktidarda kalan aşırı sağcı hükümet, ilkokul öğrencilerine yönelik başörtüsü yasağı başta olmak üzere Müslüman ve göçmenlerin yaşam alanlarını kısıtlayıcı çok sayıda yasayı yürürlüğe sokmuştu.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Putin: Türkiye ile Suriye'deki ihlallere müdahale etmek konusunda anlaştık", "role": "user" }, { "content": "#### Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, \"Suriye'deki militanlar civardaki Avrupa dahil tüm ülkelere tehdit olabilirler. Bunlarla mücadelede ortak çaba göstermeliyiz.\" dedi.\n###### Moskova\nRusya Devlet Başkanı Vladimir Putin , Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yoğun temas içerisinde olduklarını belirterek, \"Belirli örgütlere dair çeşitli endişeleri olduğunu biliyorum. Türk tarafı, çalışma ve fiili seviyede Rus meslektaşlarına bölgedeki durumlara dair endişelerini iletecek. Eğer gerçekten bazı ihlaller görürsek buna fiili olarak reaksiyon göstermeye hazırız.\" dedi.\n\nPutin, Brezilya'da düzenlenen BRICS Zirvesi kapsamında, Suriye'deki son gelişmelere ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu.\n\nABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'de DEAŞ 'ı mağlup ettiklerine dair açıklamalarını değerlendiren Putin, \"ABD 'nin katkısı oldu. Ancak askeri operasyonumuzun boyutu ve sonuçlarını göz önünde bulundurduğunuzda tarafsız her göz Rusya'nın burada oynadığı rolü görebilir.\" ifadelerini kullandı.\n\nPutin, Rusya'nın, Suriye operasyonuna başlamadan önce koyduğu hedeflere büyük oranda ulaştığını vurgulayarak, \"Suriyeli sınır güvenlikleri Türkiye sınırında devriyelere başladı. Oralarda kimlerin kampları olduğuna dair artık daha fazla bilgimiz var. Suriye'deki militanlar civardaki Avrupa dahil tüm ülkelere tehdit olabilirler. Bunlarla mücadelede ortak çaba göstermeliyiz.\" diye konuştu.\n\n### \"ABD'nin buradaki varlığını meşru görmüyoruz\"\nİdlib ve Fırat'ın doğusu olmak üzere Suriye'de tamamlanması gereken çok sayıda görev olduğunu savunan Putin, \"ABD ordusu da hala bu bölgede ve birçok defa söylediğimiz gibi ABD'nin buradaki varlığını meşru görmüyoruz.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nPutin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile son derece yoğun temas halinde olduklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:\n\n\"Belirli örgütlere dair çeşitli endişeleri olduğunu biliyorum. İş birliğimizi göz önünde bulundurduğunuzda, Türk tarafı çalışma ve fiili seviyede Rus meslektaşlarına bölgedeki durumlara dair endişelerini iletecek. Eğer gerçekten bazı ihlaller görürsek, buna fiili olarak reaksiyon göstermeye hazırız. Son telefon görüşmemizde bu konuda anlaştık.\"\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Antalya turizmde 'rekora' doymuyor", "role": "user" }, { "content": "#### \"Turizmin başkenti\" Antalya'nın ağırladığı turist sayısının tarihinde ilk kez 14 milyonu geçmesi, sektör temsilcilerini sevindirdi.\n###### Antalya\nLüks otellerinin yanı sıra yeşil ve mavinin buluştuğu koyları, denizi, antik kentleri ve kültürel yapısıyla turizmin gözdesi Antalya , her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapıyor. Yıl boyunca gelen turist sayısının her ay arttığı kent, 193 ülkeden misafir ağırlıyor.\n\nAntalya tarihinde ilk kez turist sayısının 14 milyonu geçmesi sektör temsilcilerini sevindirdi.\n\n### \"Tüm paydaşların başarısı\"\nTÜROFED Başkanı Osman Ayık, AA muhabirine, turizm sektörü olarak güzel bir yıl geçirdiklerini söyledi.\n\nGeçen yıla göre turist sayısında artış yaşandığını, özellikle ekim ayında yüzde 20'lik bir büyüme yakalandığını vurgulayan Ayık, yıl genelinde yükselen bir grafiğin hakim olduğunu bildirdi.\n\nTurist sayısındaki artışın kendileri için sürpriz olmadığını vurgulayan Ayık, şöyle konuştu:\n\n\"Beklenen başarı. Kalan dönemde de aynı tempo devam edecek ve yıl sonunda 16 milyon rakamını yakalayacağız. Turizm sektörü güçlü ve emin adımlarla ilerliyor. Bu başarıda sektörün tüm bileşenlerinin, çalışanından, işletmecisine kadar tüm paydaşların rolü var. İyi ve kaliteli hizmet vererek, hizmet standardımızı koruyarak bu rakamlara ulaştık. Hem sezonun uzaması hem de alternatif pazarlar yönünde çalışmalar yaptık. Yan pazarlar dediğimiz alternatif alanlarda çalışmalar yaptık. Bu çalışmaların meyvesini de işte alıyoruz.\"\n\n### \"Türkiye'de turizm güçlü bir sektör\"\nAkdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı da yıl başında açıkladıkları öngörüye paralel bir ilerleme olduğunu dile getirdi.\n\nBu başarıda özel, kamu herkesin emeği bulunduğuna dikkati çeken Yağcı, Türkiye'de turizmin güçlü bir sektör olduğunu ifade etti.\n\nYağcı, yabancı turistin en fazla geceleme yaptığı iller sıralamasında Antalya'nın ilk sırada yer aldığını belirterek, \"Türkiye'ye gelen her 3 turistten biri Antalya'yı tercih ediyor. Türkiye bir turizm ülkesi, Antalya da turizmin başkenti. 2020 yılı için de yeni dönem stratejilerine yoğunlaştık. Yeni stratejileri geliştirebildiğimiz müddetçe rekor kırmaya devam edeceğiz.\" dedi.\n\n### \"Dünya turizminde söz sahibiyiz\"\nProfesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ülkay Atmaca da iyi tesisler ve kaliteli hizmetle bu başarıya ulaştıklarını söyledi.\n\nİklim koşullarının da turizm sektöründen yana olduğuna değinen Atmaca, şunları kaydetti:\n\n\"Takvim 20 Ekim'i gösteriyor, hava sıcaklığı ise 30 derece, günlük, güneşlik. Türkiye turizm alanında çok iyi bir noktada. Türkiye'nin ve Antalya'nın sahip olduğu doğa, tarihi ve kültürel değerlerin yanı sıra verdiğimiz hizmetin kalitesiyle de dünya turizminde söz sahibiyiz. Dünyanın her yerinden ve her kitlesinden misafir ağırlıyoruz. Bu yıl 16 milyon hedefini gerçekleştireceğiz. Gelecek yıl da rakiplerimizi analiz edip, kişi başı geliri yükselteceğiz.\"\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Başkente golfü sevdirecek proje", "role": "user" }, { "content": "#### Ankara'ya uluslararası standartlarda golf sahası kazandırmayı amaçlayan \"Parlamenterler Golf Life Projesi\" başkentin prestijli konut projeleri arasında yerini alacak\nANKARA\n\nAnkara 'ya uluslararası standartlarda golf sahası kazandırmayı amaçlayan ve yatay mimarisiyle dikkati çeken \"Parlamenterler Golf Life Projesi\", başkentin prestijli konut projeleri arasında yerini alacak.\n\nParlamenterler Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Asım Kulak, temel atma ve tanıtım töreninde yaptığı konuşmada, Ankara'da özlenilen bir projeye imza atmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.\n\nYüklenici firmaya güvendiklerine işaret eden Kulak, \"Projemiz inşallah en kısa sürede hayata geçecek. Yeşil alanı bol, sosyal donatısı çok fazla bir yaşam alanı sunuyoruz. Bu proje gerçekleştiğinde inanıyorum ki bölgenin daha fazla kalkınmasına ve gelişmesine öncü olacaktır.\" diye konuştu.\n\n### \"Sağlıklı yaşamı destekleyen her şey bu projede\"\nTURYAP Yönetim Kurulu Başkanı Azmi Sarıbay, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Ankara'nın golf sahasına sahip olmayan ender başkentlerden olduğuna dikkati çekerek, projenin bu boşluğu dolduracak nitelikte olduğunu dile getirdi.\n\nArsa büyüklüğü 1 milyon 260 bin metrekare olan projenin sporu ve sağlığı destekleyecek şekilde tasarlandığını aktaran Sarıbay, \"Sağlıklı yaşamı destekleyen 2 bin 640 konutluk projede, sağlıklı yaşam merkezi, fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezi var. Yaşlıların ve yeni neslin bir arada doğumdan ölene kadar huzurla yaşayabilecekleri bir yer. En keyifli sporun yapıldığı sahalarıyla gerçekten iddialı bir proje.\" ifadelerini kullandı.\n\nSarıbay, \"burada hayat şahane\" sloganıyla yola çıktıklarını ifade ederek, golf sporunun özellikle diplomatik ilişkilerin gelişmesinde de rol oynadığını anlattı.\n\nDünyanın pek çok gelişmiş ülkesinin başkentinde 100'ün üzerinde golf sahası bulunduğunu, golfün bir yaşam biçimi olduğunu belirten Sarıbay, Ankara Golf Kent'te inşasına başlanan projenin başarıyla tamamlanacağını söyledi.\n\n### \"Ülkemize güveniyoruz, yatırımlarımıza devam ediyoruz\"\nParlamenterler Golf Life'ın inşaatını gerçekleştirecek Ertan Çelik İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ertan Çelik de piyasalardaki durgunluğa rağmen yatırım yapmaya devam ettiklerini vurgulayarak, \"Ülkemize güveniyoruz. Şükürler olsun ki bugüne kadar hiçbir projemizde mahcubiyet yaşamadık.\" diye konuştu.\n\nÇelik, projenin hem şehre yakın hem de şehrin gürültüsünden uzak olduğuna işaret ederek, \"Temiz havası, huzur dolu manzarası, sporla iç içe bir yaşam alanı sunuyoruz. Sadece ticari maksatla bu projeyi yapmıyoruz. Aynı zamanda uluslararası kentsel tasarım ödüllü projemizle barınma alanları değil, yaşam alanları inşa ediyoruz.\" ifadelerini kullandı.\n\nTörene, TBMM Başkan Vekili Levent Gök, Parlamenterler Konut Yapı Kooperatifi Başkan Yardımcısı Emin Koç ve çok sayıda davetli katıldı.\n\nKonuşmaların ardından temel atma töreni için butonlara basıldı. Satış ofisinin açılışının ardından satış danışmanları proje hakkında bilgilendirme yaptı.\n\n### Proje hakkında\nSektörün önemli aktörlerinden TURYAP'ın gayrimenkul geliştirme ve yatırım projesi Ankara Golfkent'te 1 milyon 260 bin metrekarelik alanda 2 bin 640 konut ve villa bulunuyor.\n\nAnkara Golfkent, 450 bin metrekare alana yayılan golf sahasının yanı sıra, ulusal ve uluslararası ödüllü golf, konut ve yaşam projesi bünyesinde 13 açık ve kapalı tenis kortu, 700 bin metrekareye yakın yeşil alan, sağlıklı yaşam merkezi, öğrenci yaşam merkezi, kongre oteli, ticari üniteler, restoranlar, okullar, hastane, ibadethane, idari tesisler, dereler, göletler, yaya ulaşımını destekleyen kentsel tasarım, açık-kapalı yüzme havuzları barındırıyor.\n\nArsası TURYAP'tan alınan 320 konutluk \"Parlamenterler Golf Life\" projesi ise Ertan Çelik İnşaat tarafından inşa ediliyor. 50 dönüm arsa üzerinde inşa edilecek projede 2+1, 3+1, 4+1 daireler ile müstakil villalar bulunuyor.\n\nLansmana özel olarak satış ofisinde bilgi formu dolduran ziyaretçilere yıl sonuna kadar alınacak sınırlı sayıdaki konutlarda yüzde 30'a varan indirim imkanı sunuluyor.\n\nMuhabir: Ayşenur Sağlam\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Hava perdesi' ile ihracatçı oldular", "role": "user" }, { "content": "#### Manisa'da soğuk zincirle taşımacılık yapan iki kardeş, yükleme boşaltma sırasında zincirin kırılmasını engellemek için araç içi hava perdesi geliştirdi.\n###### Manisa\nManisa 'da soğuk zincirle et ve süt ürünleri taşımacılığı yapan iki kardeş, yaşadıkları soğuk zincirin kırılması sorununu çözmek üzere yaptıkları \"hava perdesi \" sayesinde 40 ülkeye ihracat yapar hale geldi.\n\nYaklaşık 20 yıl önce Manisa'nın Turgutlu ilçesinden çevre illerdeki zincir marketlere soğutmalı araçlarla et ve süt ürünleri taşımacılığı hizmeti veren Cem ve Fatih Yıldırancan kardeşler, özellikle yaz mevsiminde yükleme ve boşaltma işlemi sırasında soğuk zincirin bozulması sorunuyla karşı karşıya kaldı.\n\nBir markette ortalama 30 dakika süren yükleme ve boşaltma işlemi sırasında aracın içindeki sıcaklığın yükseldiğini, bunun da gıdalara zarar verdiğini tespit eden Yıldırancan kardeşler, bu sürede bozulup çöpe giden et ve süt ürünlerindeki zararı en aza indirmek için arayışa girdi.\n\nMandıra ve şarküteri kapılarındaki elektrikli hava perdesinden esinlenerek bu sistemi frigorifik araçlara uyarlamaya karar veren Yıldırancan kardeşler, tasarımını yaptıkları prototipi kendi araçlarında denedi. Prototipten verimli sonuçlar alan girişimci kardeşler, patent alarak ürünü tescilledi.\n\nTurgutlu Fatih Sanayi Sitesi'nde bir atölyede seri üretime başlayan Yıldırancan kardeşler, yaptıkları hava perdesinin sektörden yoğun talep görmesi üzerine bu alana ağırlık vermeye başladı.\n\nYurt dışı siparişlerine yanıt verebilmek için İngilizce öğrenen kardeşlerin ihracatı da kısa sürede katlandı.\n\n40 ülkeye yıllık ortalama 1 milyon dolarlık araç içi elektrikli hava perdesi ihracatı gerçekleştiren kardeşler, sağlık ve savunma sektörlerine de üretim yapmaya başladı.\n\n### Aşı taşıyan araçlarda da kullanılıyor\nCem Yıldırancan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşadıkları sorunu ihracat fırsatına çevirdiklerini, üretimin yüzde 80'ini dış pazara gönderdiklerini bildirdi.\n\nDaha önce dünyada araç içi elektrikli hava perdesini yapan başka bir firma bulunmadığını, geliştirdikleri ürünle diğer ülkelere de ilham kaynağı olduklarını kaydeden Yıldırancan, \"Bizden sonra İsrail, İngiltere, Güney Kore, Çin ve Hollanda gibi 5-6 ülkede de elektrikli hava perdesi üretimine başlandı ama bu rakiplerimizin arasında çok iyi bir konumdayız. Ürün çeşitliliğimiz ve rekabet gücümüzün çok yüksek olduğunu gururla söyleyebilirim.\" diye konuştu.\n\nİhracatın yüzde 70'ini Avrupa ülkelerine yaptıklarını, Güney Afrika'dan Yeni Zelanda'ya ve Şili'ye uzanan bir coğrafyada ürünlerinin kullanıldığını aktaran Yıldırancan, et ve süt taşıyan araçlar için tasarladıkları perdenin sağlık alanında ilaç ve aşı taşıyan araçlarla askeri alanda hizmet veren mobil karakollarda da kullanıldığını sözlerine ekledi.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Turizmden 100 milyar dolar gelir elde edebiliriz'", "role": "user" }, { "content": "#### TTYD Yönetim Kurulu Başkanı Narin, \"Turizmde sağlık ve 3'üncü yaş turizminde tanıtım atağıyla sürdürülebilirlik ve büyümeyi sağlarsak 2033 yılına kadar 100 milyon turist, 100 milyar dolar gelir elde edebiliriz.\" dedi.\n###### Antalya\nTürkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD ) Yönetim Kurulu Başkanı Oya Narin , \"Turizm de sağlık ve 3'üncü yaş turizminde tanıtım atağıyla sürdürülebilirlik ve büyümeyi sağlarsak 2033 yılına kadar 100 milyon turist, 100 milyar dolar gelir elde edebiliriz.\" dedi.\n\nAntalya Sanayici ve İş İnsanları Derneğince (ANSİAD ) 2019 faaliyet yılının 11'inci olağan toplantısı düzenlendi.\n\nKentteki bir otelde düzenlenen \"Turizmde Dönüşüm \" adlı toplantıya, Narin'in yanı sıra eski Gençlik ve Spor Bakanlarından Ersin Taranoğlu ve ANSİAD üyesi iş insanları katıldı.\n\nToplantıda konuşan Narin, turizmde değişim yapılabilmesi için \"Turizmde Dönüşüm\" raporu hazırladıklarını belirtti.\n\nNarin, 2033'de 100 milyar dolar turizm geliri hedeflediklerini, bunun için de turizmde sürdürülebilirlik konusunun önemli olduğunu vurgulayarak, \"Hazırlamış olduğumuz rapora göre turizmde sağlık ve 3'üncü yaş turizminde tanıtım atağıyla sürdürülebilirlik ve büyümeyi sağlarsak 2033 yılına kadar 100 milyon turist, 100 milyar dolar gelir elde edebiliriz.\" ifadelerini kullandı.\n\nYeni dönemde devreye girmek için sırada bekleyen 225 bin yatak kapasiteli tesis olduğunu belirten Narin, yeni yapılacak tesislerin 3 ve 4 yıldızlı olması gerektiğini dile getirdi.\n\nNarin, Türkiye'deki 5 yıldızlı otellerin Avrupa'daki emsallerine göre ucuz fiyatlı olduğunu savunarak, \"İspanya'da 295 adet 5 yıldızlı otel var. Bizde ise sadece Antalya'da 400'den fazla 5 yıldızlı otel var. İş böyle olunca katma değer yaratamıyoruz.\" diye konuştu.\n\nAbonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Turizmde Avrupa pazarında çift haneli büyüme", "role": "user" }, { "content": "#### Yılın ilk yarısında Almanya'dan yüzde 19, İngiltere'den yüzde 23, Polonya'dan yüzde 42, Fransa'dan yüzde 34 büyümenin kaydedildiği turizmin başkenti Antalya'da, Avrupa pazarında ortaya çıkan çift haneli büyüme yüzleri güldürdü.\n###### Antalya\nBu yıl günlük gelen turist rekorlarının kırıldığı turizmin başkenti Antalya 'da, Avrupa pazarındaki çift haneli büyüme yüzleri güldürdü.\n\nAvrupa'dan gelen turist sayıları özellikle son aylarda eski seyrine döndü. Geçen yılın ilk yarısında 788 bin 4 Alman turistin ziyaret ettiği Antalya'ya bu yılın aynı döneminde yüzde 19,47 artışla 941 bin 406 Alman turist geldi. Yine geçen yıl ocak-haziran döneminde 237 bin 236 İngiliz turistin geldiği turizmin başkentini bu yıl yüzde 23,34 artışla 292 bin 616 İngiliz turist ziyaret etti. Polonya'dan ise 139 bin 315 turistin ziyaret ettiği kenti, yüzde 42,71 artışla 198 bin 812 Polonyalı turist tercih etti.\n\nÖte yandan Fransa'dan gelen turist sayısında yüzde 34, İsveç'ten yüzde 36, Çek Cumhuriyeti'nden yüzde 46 büyüme kaydedildi.\n\nAkdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, turizmin Türkiye'nin milli hazinesi olduğunu hatırlatarak, bu bilinçle sektörü desteklemek gerektiğini belirtti.\n\nTürkiye'nin bir turizm ülkesi olduğunu, dünyada altıncı sırada yer aldığını ifade eden Yağcı, bu alanda ilk beşe girmeyi hedeflediklerini kaydetti.\n\nSevindirici gelişmelerin yaşandığını vurgulayan Yağcı, \"Antalya'yı, 'Türkiye turizminin başkenti' olarak kabul ediyoruz. Rakamlardan da şunu net olarak gördük ki geçen yıl turizmde iyi olmamıza rağmen bu yıl geçen yılın üzerine yüzde 15'lik bir büyümeyle turizm sezonunu devam ettiriyoruz.\" dedi.\n\nGeçen sene Antalya'da 14 milyon civarında turist ağırladıklarına işaret eden Yağcı, bu sene 15-16 milyon turist rakamına ulaşabileceklerine değindi.\n\nHer pazarda önemli gelişmelerin yaşandığını vurgulayan Yağcı, şöyle konuştu:\n\n\"Avrupa pazarında da önemli büyüme gerçekleşiyor. Geçen sene en az büyüme gerçekleşen pazarlardan birisi Almanya'ydı. Bu yıl Almanya pazarında da büyüme söz konusu. Verilere göre, bu seneki rakamlar Rusya pazarının yanında tüm Avrupa pazarlarında Almanya, İngiltere, Hollanda, Belçika gibi tüm ülkelerde de çift haneli büyüme söz konusu. Sezon ortasındayız. Temmuz, ağustos, eylül rakamlarını da beklentilerimize paralel geçirirsek, sene sonunda Avrupa pazarında da güzel bir büyüme yakalamış olacağız. Almanya pazarında 2015 en iyi yıldı. Bu sene 2015'i yakalasak önemli başarı. Biz asıl Almanya pazarındaki büyümeyi 2020'de hedefliyoruz.\"\n\n### \"Turist başına yüzde 8 artış\"\nProfesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ülkay Atmaca da 6 ay 17 günün sonunda Antalya'nın iyi bir sezon yaşadığını söyledi.\n\nDoğru ve stratejik planlama yapan tesislerin hiçbirinde sıkıntı olmadığını ifade eden Atmaca, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Antalya ve Türkiye genelinde turizmde bir sıkıntı olmadığını görüyoruz. Turist başına gelirde yüzde 10 gibi artış hedefi koymuştuk. Şu anda yüzde 8'leri bulduk. Temmuz, ağustostan sonra yüzde 10'ları buluruz diye düşünüyoruz. Hem gelen turist sayısında hem fiyat konusunda yüzde 8-10'lara varan artışları yakalayacağımızı öngörüyoruz. Kışın yaptığımız doğru pazarlama ve doğru tanıtım faaliyetleriyle Kültür ve Turizm Bakanımızın da verdiği destekle turizmde çok iyi bir noktaya geldik. Özellikle Avrupa pazarının eski seyrine döndüğünü, önemli artışlar kaydedildiğini görüyoruz.\"\n\nKapıkule Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye gelen gurbetçilerin sayısında rekor kırıldığına dikkati çeken Atmaca, okulların kapanmasıyla iç pazarın da hareketlenmeye başladığını dile getirdi.\n\nAtmaca, hem Antalya'nın hem Türkiye'nin 6,5 ayda turizmdeki hedeflere hızla ilerlediğini kaydetti.\n\nAbonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Yeni büyük projelere başlayacağız'", "role": "user" }, { "content": "#### Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Turhan, büyük projelerin hız kesmeden devam ettiğini belirterek, \"Önümüzdeki günlerde yeni büyük projelere başlayacağımızı şimdiden duyurmak istiyorum.\" dedi.\nÇİN\n\nUlaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan , 1915 Çanakkale Köprüsü tam model rüzgar tüneli testinin ardından düzenlediği basın toplantısında, Çin'deki Southwest Jiaotong Üniversitesi'nde Rüzgar Mühendisliği Araştırma Merkezi'nde Çanakkale Köprüsü ve bağlantı yolları kapsamında yapılan dünyanın en büyük açıklıklı asma köprüsünün rüzgar tüneli testinin yapıldığını anımsattı.\n\nUlaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak ülkenin ulaşım altyapısının geliştirilmesi ve iyileştirilmesi, daha güvenli, kaliteli ve ekonomik ulaşım hizmetinin sunulması için birçok proje yürüttüklerini dile getiren Turhan, ülke genelinde toplam 385 milyar lira tutarında 3 bin 443 projede çalışmaların devam ettiğini bildirdi.\n\nSöz konusu projelerin önemli bir kısmını yap-işlet-devret (YİD) modeliyle yürüttüklerini ifade eden Turhan, yaklaşık 150 milyar lira tutarındaki ulaştırma projesini YİD modeliyle yaptıklarını söyledi.\n\nBu projelerin finansmanı için yurt dışından 15 milyar avro kredi temin edildiğini anlatan Turhan, yurt dışından kredi temin edilen projelerden birinin de Çanakkale Köprüsü ve Bağlantı Yolları Projesi olduğunu belirtti.\n\n### \"İhraç ürünlerinin nakliyesinde önemli görev icra edecek\"\nTurhan, Kuzey ile Güney Marmara bölgesi ve Ege bölgesini birbirine bağlayacak önemli bir ulaşım arteri olan projenin, karayolu ulaşımının rahatlatılması, özellikle Ege, Doğu Akdeniz ve Batı Anadolu bölgelerindeki ihraç ürünlerinin doğu ve batı Avrupa ülkelerine nakliyesinde önemli görev icra edeceğini bildirdi.\n\nProjenin aynı zamanda İstanbul Boğazı'ndaki trafiğin de azaltılmasını sağlayacağına dikkati çeken Turhan, hafta sonu ve tatil dönemlerinde Çanakkale Boğazı'nda arabalı vapurlarda araç kuyruklarını da ortadan kaldıracağını, ekonomik, hızlı, güvenli ve konforlu ulaşım hizmeti sunacağını ifade etti.\n\nProjenin üstlenici firmasının 2 milyar 265 milyon avroluk dış finansman sağladığını aktaran Turhan, proje maliyetinin yüzde 70'inin yabancı kaynaklardan sağlandığını dile getirdi. Turhan, 18 Mart 2017'de Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı törenle köprünün temelinin atıldığını anımsatarak, yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi.\n\n### Test başarıyla sonuçlandı\nKöprünün kule ve tabliye rüzgar testlerinin Kanada ve Danimarka'da yapıldığını ve başarıyla sonuçlandığını belirten Turhan, şöyle devam etti:\n\n\"Bugün katıldığımız (Çin'de) rüzgar tünel testinde köprümüz yaklaşık saniyede 82 metre, yani saatte 300 kilometre rüzgar hızına tabi tutuldu ve başarıyla bu testten geçti. Biz bu testin sadece bir bölümüne iştirak ettik. Bu testler bundan önce de değişik yük sistemlerine tabi tutuluyor. Bu testler bir müddet daha devam edecek. Bunun sonucunda köprünün projesinde herhangi bir sorun olmadığı kanaatine varıldığında, bu yapıların projelerine son şekli verilerek imalatı yapılacak. Köprünün kuleleri, tabliyesi, askı halatları, ana kablosu yerine montaj edilecek.\"\n\n### Yeni proje müjdesi\nBüyük projeleri ülke insanına kazandırmada desteğini esirgemeyen, yol gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür eden Turhan, \"Önümüzdeki günlerde yeni büyük projelere başlayacağımızı şimdiden duyurmak istiyorum.\" diye konuştu.\n\nTurhan, yurt genelinde büyük projelerin hız kesmeden devam ettiğini ve yatırımlarla ilgili hiçbir kesintinin olmadığını da sözlerine ekledi.\n\nMuhabir: Arife Yıldız Ünal\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:'Digiturk'ün talepleri ile ilgili bir kurul kurduk'", "role": "user" }, { "content": "#### TFF Başkanı Özdemir, Digiturk'ün taleplerine dair, \"Bununla ilgili bir kurul kurduk. O arkadaşlarımız da çalışmalara başlayacaklar. En kısa sürede onların istekleri doğrultusunda veya ne yapabileceğimiz konusunda bir karar alacağız.\" dedi.\n###### İstanbul\nTürkiye Futbol Federasyonu (TFF ) Başkanı Nihat Özdemir ve Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Fikret Orman , Spor Toto Süper Lig ve Spor Toto 1. Lig'in yayıncı kuruluşu Digiturk'ün talepleriyle ilgili olarak bir komisyon kurulduğunu açıkladı.\n\nTFF ile Kulüpler Birliği Vakfının toplantısı, Riva'da bulunan Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde yapıldı. Toplantının ardından Nihat Özdemir ve Fikret Orman, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.\n\nNihat Özdemir, Digiturk'ün TFF'den ve kulüplerden talepleriyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, \"Konuştuğumuz konuların içerisinde bu da söz konusu oldu. Bununla ilgili bir kurul kurduk. O arkadaşlarımız da çalışmalara başlayacaklar. En kısa sürede onların istekleri doğrultusunda veya ne yapabileceğimiz konusunda bir karar alacağız ve yolumuza devam edeceğiz. Gerekli açıklamayı kamuoyu ile paylaşacağız. Her aldığımız kararı paylaşacağız. Ana hedefimiz marka değerini arttırmak, statlara daha fazla seyirci toplayabilmek. Marka değerini ve sporcu kalitesini arttırdığımız müddetçe biz bu işleri rahat bir şekilde çözebileceğimize inanıyoruz.\" ifadelerini kullandı.\n\nGöreve 1 Haziran'da geldiklerini hatırlatan Nihat Özdemir, yoğun bir süreçten geçtiklerini ve bu süreç sonunda Kulüpler Birliği'ni toplantıya davet ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:\n\n\"Sağolsun Sayın Fikret Orman ve bütün arkadaşlar bu davetimize icabet etti. Federasyonumuz ile Kulüpler Birliği arasında ilk toplantımızı yapmış bulunmaktayız. Türk futbolunda birçok sorunlarımız var. Bizim göreve gelmemizin en büyük nedenlerinden biri de bu sorunları çözmektir. Bugün başladık ve bu toplantılarımız seri olarak devam edecektir. Ne gibi sorunlarımız olduğunu kendi aramızda tartıştık ve görüşlerimiz aynıdır. Ve inşallah Türk futbolunun marka değerini attırmakla başlamak üzere tüm sorunlarımızı tek tek masaya yatırdık ve bununla ilgili çeşitli komisyonlar kurma kararları vererek yolumuza devam ediyoruz. Hayırlı olsun. İnşallah her toplantı sonrasında da sizlerin huzuruna gelip, ne gibi kararlar aldık, ne gibi neticeler elde ettik bunları da kamuoyuyla paylaşacağız.\"\n\nNihat Özdemir, Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz'in toplantıya katılmadığının hatırlatılması üzerine \"Kendisinin bir işi varmış, yönetim kurulu üyesi Sayın Oytun Bey ile temsil edildiler. Gerekli görüşlerini de toplantıda ifade ettiler.\" açıklamasında bulundu.\n\nÖzdemir, Göksel Gümüşdağ'ın ise başka bir işi nedeniyle toplantıdan erken ayrıldığını ifade etti.\n\n### Orman: Hızlıca çalışmaya başlayacağız\nKulüpler Birliği Vakfı Başkanı Fikret Orman ise \"Arada yapılmış bir anlaşmamız var. Bu temenni ya da sözlü bir ifade değil. O anlaşmanın oluşturduğu taahhütler var. Kulüpler de buna karşılık sözleşmeler yapıyorlar ama netice itibarıyla aynı geminin içerisindeyiz.\" dedi.\n\nOrman, Kulüpler Birliği olarak bazı kulüp başkanlarını kurdukları komisyonların içerisinde görevlendirdiklerini vurgulayarak, \"Beinsports ile de görüşeceğiz, elimizden geldiği kadar hem bizim hem Beinsports'un hem TFF'nin hem de Türk futbolunun menfaatleri doğrultusunda görüşmeler yapacağız. Ama bu demek değildir ki onların taleplerine uyacağız diye bir şey yok. Bu karşılıklı edinleri olan karşılıklı taahhütleri olan ve karşılıklı yapmamız gereken şeyler. Hep beraber üzerinde mutabık kaldığımız en önemli konu şu, Türk Süper Ligi'nin marka değerini yükseltmek en önemli mevzumuz olması lazım. Süper Lig'in marka değerini yükseltemediğimiz takdirde bunun gibi şeyler her dakika yaşayacağımız şeyler. Özellikle döviz kurlarındaki yükselişler kulüplerin gelirlerinin, stat gelirlerinin, hepsinin TL ile olması, oyuncu gider ve faizlerimizin döviz üzerinden olması hepimizi çok zor bir sürece sokuyor ama iyi niyetle, azimle, kapasiteli insanlar olarak bunları çözme gayreti içerisinde olacağız.\" değerlendirmesinde bulundu.\n\nFikret Orman, Türk futbolunda yapılması gereken çok iş olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:\n\n\"Bunlar bir toplantı ile dile getirilecek şeyler değil, bugün sadece bir başlangıcını yaptık. Bundan sonra da hem TFF hem de Kulüpler Birliği'nin oluşturacağı komisyonlarla beraber birçok konuya el atmamız gerekiyor ve mutabık kaldık. Nihat Başkanımız hem Fenerbahçe'de aldığı görevler hem uzun süreli tecrübesi hem de TFF'de son dönemde yaptığı başkan vekilliğinden dolayı iki tarafa da çok yakın bir isim. Yönetim kurulu üyeleri de öyle hepsi arkadaşlarımız, mesele bunları çözmek. Dile getirmek çok kolay. Bizim işimiz bunları çözmek, yapıcı olarak işimiz bu. Yeni komisyonlar kurulacak, hızlıca çalışmaya başlayacağız.\"\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Tarih ve doğanın buluştuğu nokta: Kapadokya", "role": "user" }, { "content": "#### Türkiye'nin önemli turizm bölgelerinden Kapadokya, her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turiste masalsı bir tatil imkanı sunuyor.\n###### Nevşehir\nTarihi, kültürel ve doğal zenginlikleri ile konuklarına masalsı bir atmosferde tatil imkanı sunan Türkiye'nin önemli turizm bölgelerinden Kapadokya , her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.\n\nMilyonlarca yıl önce Erciyes ve Hasan Dağı'nın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakanın yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla oluşan peribacaları ve ilginç kaya oluşumları gezginlerin ilgisini çekiyor.\n\nPaleolitik dönemden itibaren çok sayıda medeniyetin yaşadığı bölgede bulunan yer altı şehirleri ile vadilere oyulmuş mağara yerleşimleri, turistleri geçmişten günümüze doğru yolculuğa çıkarıyor.\n\nBölgede son yıllarda ön plana çıkan alternatif etkinliklerden yararlanan turistler, bu güzellikleri at, arazi aracı ve yürüyüş turları ile yaya olarak keşfedebiliyor, sıcak hava balon turuna katılarak da gökyüzünden izleme imkanı buluyor.\n\nAvanos, Gülşehir, Ürgüp, Derinkuyu ilçeleri, Göreme, Uçhisar, Çat ve Kaymaklı beldeleri ile Çavuşin, İbrahimpaşa ve Mustafapaşa köylerindeki turistik merkezler ziyaretçi akınına uğruyor. Her mevsim farklı bir manzara sunan bölgede 12 ay boyunca turizm faaliyetleri devam ediyor.\n\n500'den fazla tesiste 30 bin yatak kapasitesi ile hizmet sunulan bölgeyi 2019 yılında 3 milyondan fazla turist ziyaret etti.\n\n### \"Van Gogh tablosu gibi\"\nGeniş coğrafya üzerine yayılmış kaya oluşumları ve peribacalarını yakından görme imkanı bulan turistler, fotoğraf çektirdikleri Kapadokya'ya hayran kalıyorlar.\n\nAilesi ile peribacaları arasında gezinti yapan Rus turist Anastasia Veselova, AA muhabirine, üniversite öğrencisi olan kızlarının tavsiyesiyle Kapadokya'ya geldiklerini anlattı.\n\nDoğanın güzelliklerini cömertçe sunduğu bölgeye hayran kaldığını belirten Veselova, \"Buraya gelmeden önce tahminlerim vardı, fotoğraflarına da bakmıştım ancak ilginç şekildeki kayalar arasında yürümek ve onları izlemek çok hoş bir duydu. Kendimi Van Gogh tablosunun içinde gibi hissediyorum. Eşim ve kızım da tarihi ve kültürel dokuyu çok beğendi.\" dedi.\n\n### \"Tek kelimeyle inanılmaz\"\nİspanyol turist Zayra Rodriguez ise sabah saatlerinde sıcak hava balonlarıyla kuş bakışı izledikleri alanları günün diğer vakitlerinde araçlarla gezdiklerini, manzarayı etkileyici bulduğunu ifade etti.\n\nRodriguez, \"Bu yıl Türkiye'de tatil yapmak istedim. İstanbul’dan sonra Kapadokya'ya geldik. Burası çok ilginç bir coğrafyaya sahip. Tek kelimeyle inanılmaz diyebilirim. Ülkeme döndüğümde mutlaka yakınlarıma tavsiye edeceğim. Kapadokya görülmesi gereken bir yer.\" diye konuştu.\n\nPortekizli turist Carrola Moreira da birkaç günlüğüne arkadaşlarıyla geldiği bölgede henüz merak ettiği birçok yeri görme imkanı bulamadığını, Kapadokya'nın yer altı şehirleri ve vadileri arasında ziyaret edemediği alanları gezmek için ileride yeniden gelmek istediğini kaydetti.\n\nMoreira, Kapadokya'nın doğal manzarasını gördükten sonra başka yerleri beğenmeyeceğine dair kendisinde bir düşünce oluştuğunu da sözlerine ekledi.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Viyana'da silinmeyen Osmanlı damgası", "role": "user" }, { "content": "#### Avusturya’nın başkenti Viyana'daki Arsenal Askeri Tarih Müzesi, aralarında Osmanlı'nın savaş araç gereçlerinin de olduğu yaklaşık 1,5 milyon sanat eserine ev sahipliği yapıyor.\n###### Burgenland\nVİYANA-Aşkın Kıyağan\n\nAvusturya ’nın başkenti Viyana ’da bulunan Arsenal Askeri Tarih Müzesi , başta 2. Viyana kuşatmasından kalan Osmanlı silah ve askeri mühimmatı olmak üzere, daha sonraki dönemlerde Habsburg hanedanlığı ve Osmanlı İmparatorluğu arasında gerçekleşen birçok savaştan elde edilen 100’ün üzerinde kılıç, hançer, ok ve sancak gibi savaş araç ve gereçlerini de bünyesinde barındırıyor.\n\nTürk savaşları, Almanya ve Fransa savaşları, 1. ve 2. dünya savaşlarında kullanılan objeler 6 ana başlık altında farklı bölümlerde ziyaretçilerle buluşurken, 18. yüzyıla ait sabit toplar, tank gibi büyük boyutlu askeri araçlar müzenin dışındaki bahçede sergileniyor.\n\nKubbeli yapısı, mermer sütunları ve dönemin önemli ressamları tarafından duvarlarına Avusturya tarihinin önemli savaşlarının tasvir edildiği müzede, 1,5 milyona yakın askeri teçhizatın yanı sıra önemli portreler, savaşlara ait eskizler de sergileniyor.\n\n### Sultan 2. Mustafa'ya ait mühür de müzede\nMüzede dikkat çeken en önemli eserler arasında 2. Viyana kuşatması ve daha sonra 1699’da yapılan Karlofça Antlaşması'na kadarki dönemde Osmanlı ordusundan ele geçirilen, ok, yay, tüfek, top, sancak, çadır gibi unsurların yanı sıra Sultan II. Mustafa’ya ait mühür ve bir adet Osmanlıca ay takvimli saat yer alıyor.\n\nMüzenin tarihi ve envanterini tanıtan kitapçıkta, 1697'de yapılan Zenta Savaşı'nda Savoy Prensi Eugen tarafından ele geçirilen Sultan II. Mustafa’ya ait mührün üzerinde \"Mehmet Han’nın oğlu Mustafa, her daim galip\" ifadesinin yer aldığı kaydediliyor.\n\nAvrupa ordularının aksine Osmanlı'da 16. ve 17. yüzyılda hala yay ve okun kullanıldığının belirtildiği ve yay yapımında kullanılan unsurlara ve yayın üretiliş şekline övgülerin sıralandığı kitapçıkta, Osmanlı askerinin bir dakikada 15 ok attığı ve okların yaklaşık 300 metreye kadar etkili olduğu vurgulanıyor.\n\nOsmanlı eserlerinin sergilendiği bölümde, özellikle sedef kakmalı tüfekler, çeşitli boyutlarda tabancalar, tuğlar, hançerler, kalpaklar ve Kelime-i Tevhid yazılı sancak göze ilk çarpanlar arasında yer alıyor.\n\nTürkiye dışında en çok Osmanlı eserini bünyesinde barındırmasıyla dikkati çeken müze, aynı zamanda 1. Dünya Savaşı döneminden kalma Osmanlı askerine ait silah, üniforma ve dönemin önemli şahsiyetlerinden Enver Paşa ve Sultan I. Vahdettin’e ait nişan, kabartma ve süs eşyalarını da ziyaretçilerin ilgisine sunuyor.\n\n### Avusturya'dan çok Osmanlı mühimmatı sergileniyor\nArsenal Askeri Tarihi Müze Müdürü Doktor Christian Ortner , AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, yaklaşık 500 yıllık savaş ve askeri gelişmelerin anlatıldığı müzenin mimari olarak Bizans, Barok, Rokoko ve Gotik stillerinin izlerini taşıdığını belirtti.\n\nOsmanlı dönemine ait eserlerin 1683’de yapılan 2. Viyana kuşatmasından bugüne kadar nasıl muhafaza edildiği anlatan Ortner şöyle konuştu:\n\n\"2.Türk kuşatmasına ait 100’e yakın mühimmat, öncelikli olarak imparatorluk bünyesindeki silah depolarında muhafaza edilmiştir. Bu silah ve mühimmatın farklı savaşlarda kullanılmaması, eserlerin bugüne kadar ulaşmasının en önemli nedenidir. Daha ilginç olan o dönemde Avusturya ordusunun kullandığı araç ve gereçten daha fazla Osmanlı ordusuna ait mühimmatı sergiliyoruz. Çünkü o dönemde kullanılan silahlar daha sonra faklı muharebelerde de kullanılmış ve ne yazık ki bugüne çok azı ulaşabilmiştir.\"\n\nOrtner, yalnız 2. Viyana kuşatmasından kalma yüze yakın eserin ellerinde bulunduğunu ancak 1699’da yapılan Karlofça Antlaşması'na kadarki dönemde gerçekleşen savaşlardan elde edilenlerle bu sayının daha fazla olduğunu ifade etti.\n\nMüzenin, yıllık 100 binin üzerinde ziyaretçi çektiğini belirten Ortner, \"Arsenal Askeri Tarihi Müzesi belki de, Türkiye dışında en çok Osmanlı eserini bünyesinde barından müzedir. Bu durum bizi ayrıca çok gururlandırıyor.\" şeklinde konuştu.\n\n### Çanakkale'de kullanılan Avusturya topları\n1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı Devleti ile Avusturya-Macaristan İmparatorluğu arasındaki yakın ilişkiye de değinen Ortner, müzenin 1. Dünya Savaşı'nı anlatan bölümünde Osmanlı ordusuna ait üniforma, silah ve mühimmatların sergilendiğini, özellikle Osmanlı ordusunun Avusturya’dan satın aldığı silahlara dikkati çekti.\n\nOrtner, yaklaşık bin 500’e yakın Avusturya askerinin Çanakkale başta olmak üzere Gazze ve Filistin cephelerinde Osmanlı ordusuna sağladığı katkının altını çizerek, \"Bu dönemde Habsburg Monarşisinin silah ihtiyacını karşılayan Skoda fabrikası tarafından üretilen yaklaşık 70 topun İngilizlere karşı Çanakkale savunmasında Osmanlı ordusuna büyük katkısı olmuştur. Ayrıca bin 500’e yakın Avusturya-Macaristan ordusuna mensup topçu, pilot, sağlık personeli Osmanlı ordusuna destek için gönderilmiştir. Aynı şekilde Rusya’ya karşı Galiçya cephesinde zor durumda olan Avusturya ordusuna Osmanlı askerleri destek olmuş ve İttifak devletlerinin doğu cephesinde yenilmeleri önlenmiştir.\" diye konuştu.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Yerli ilaç üretimi ekonomiye yüz milyonlarca lira kazandıracak", "role": "user" }, { "content": "#### TURKTIPSAN, bugüne kadar yurt dışından alınan, yüksek katma değere sahip birçok serum ve tıbbi malzemeyi, yerli ve milli imkanlarla üreterek yüz milyonlarca liranın yurt içinde kalmasını sağladı.\n###### Ankara\nTürk Silahlı Kuvvetleri (TSK ) yararına faaliyet gösteren vakıflar tarafından kurulan TURKTIPSAN 'ın Genel Müdürü Ömer Türk, ağızdan beslenemeyen hastaların kullandığı, bugüne kadar ithal edilen 'Total Parenteral Beslenme Solüsyonu'nu 4 yıllık çalışmanın sonunda ürettiklerini belirterek, \"Bu beslenme solüsyonu için dış ülkelere yıllık yaklaşık 300 milyon lira ödenirken biz bunu dörtte bir fiyatına imal ettik.\" dedi.\n\nTSK yararına faaliyet gösteren vakıflar (Mehmetçik Vakfı, Güçlendirme Vakfı, Elele Vakfı, Dayanışma Vakfı, Eğitim Vakfı) tarafından kurulan TURKTIPSAN, bugüne kadar yurt dışından alınan, yüksek katma değere sahip birçok serum ve tıbbi malzemeyi, yerli ve milli imkanlarla üreterek ülke ekonomisine yüz milyonlarca liralık katkı sağladı.\n\nTURKTIPSAN Genel Müdürü Ömer Türk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2007'de parenteral solüsyon (serum ) üreticisi olarak faaliyetlerine başladıklarını belirterek, bugün yurt içindeki kamu, özel ve üniversite hastaneleri ile diyaliz merkezlerinin serum ihtiyacının üçte birini karşıladıklarını söyledi.\n\nZamanla ürettikleri ürün çeşitliliğini artırdıklarını anlatan Türk, \"TURKTIPSAN olarak şu anda 136 formda parenteral solüsyon üretimi yapıyoruz. Yıllık parenteral solüsyon üretim kapasitemiz 113 milyon, günlük kapasitemiz ise 350 bin. Ayrıca, önceki yıllarda ithal edilen çeşitli tıbbi medikal malzemeleri kendi tesislerimizde üretiyoruz. Günlük tıbbi medikal malzeme üretim kapasitemiz de 190 bin.\" diye konuştu.\n\nTürk, yurt dışından alınan tıbbi medikal malzemelerin fiyatlarının oldukça yüksek olduğuna dikkati çekerek, \"Maliyetlerimizi düşürmek için yaptığımız çalışmalar kapsamında, üretimin alt bileşeni olarak kullanılan birçok malzemeyi de kendimiz üretmeye başladık. Bunları yurt dışından aldığımız fiyattan çok daha ucuza imal ediyoruz.\" ifadelerini kullandı.\n\n### Ülke ekonomisine 300 milyon liralık katkı\nSağlık Bakanlığının \"İlaçta Yerelleşme Projesi \" kapsamında, bugüne kadar yurt dışından alınan \"Total Parenteral Beslenme Solüsyonu\"nun (TPN) üretimini de yerli ve milli imkanlarla yaptıklarını kaydeden Türk, şöyle konuştu:\n\n\"Ürettiğimiz parenteral solüsyonların en önemlileri arasında 2015 yılında Ar-Ge çalışmalarına başladığımız TPN bulunuyor. Bugüne kadar Türkiye'de üretimi olmayan ve tamamı yurt dışından tedarik edilen TPN'yi, Gazi Üniversitesi iş birliği ve TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları (TEYDEP) desteğiyle 4 yıllık çalışmanın sonunda üreterek ülkemizin istifadesine sunduk. TPN, yatarak tedavi gören ve ağız yoluyla beslenemeyen veya beslenme yetersizliği olan hastaların damar yoluyla beslenmesi amacıyla kullanılıyor. Kanser hastaları, yoğun bakım altındakiler, cerrahi operasyon geçirenler ve benzeri hastalar için TPN kullanılıyor. İthal edilen bu beslenme solüsyonu için dış ülkelerdeki firmalara yıllık yaklaşık 300 milyon lira ödenirken, biz bunu dörtte bir fiyatına imal ettik\"\n\n### \"Ar-Ge çalışmalarına devam ediyoruz\"\nTürk, gelecek yıllarda ürün çeşitliliğini artırmayı amaçladıklarını belirterek, \"Ar-Ge merkezimizdeki 15 kişilik ekibimizle çalışmalarımıza yoğun şekilde devam ediyoruz. Şu an 17 proje üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Ar-Ge projeleri sonucunda hem yerli ve milli imkanlarla ürettiğimiz ürün çeşitliliğimizi artırmayı hem de daha fazla kişiye istihdam sağlamayı hedefliyoruz.\" dedi.\n\nİlaç üretiminde kullanılan ham madde ve malzemelerin yurt içinde üretilmesinin önemine işaret eden Türk, bu malzemelerin yurt içinde üretilmesinin hem ülke ekonomisine katkı hem de daha az maliyetle üretim imkanı sağlayacağını vurguladı.\n\nAnadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır.Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:\"Dijitalleşme sosyal inovasyon anlamında büyük yol açıyor\"", "role": "user" }, { "content": "İnternet ve girişimcilik sektörünün buluşma noktası haline gelen Webrazzi Summit bu yıl da İstanbul'da kapılarını açtı.\n\nEtkinlik kapsamında, alanında uzman kişiler, girişimcilik, dijital pazarlama, sosyal medya, e-ticaret, finansal servisler, girişim sermayesi, melek yatırım, online oyun, mobil uygulamaların etkilerini ve yapılan çalışmaları ele aldı.\n\nTurkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ömer Barbaros Yiş, etkinlikte \"Kurumsal İyilik ve Sosyal İnovasyon\" başlıklı konuşmasında, sosyal iyilik konusunda değerlendirmelerde bulundu.\n\nDünyada şu an çok değişik olay ve olguların ortaya çıktığına işaret eden Yiş, çatışma, açlık, kaosun her yerde görüldüğünü söyledi.\n\nYiş, şu an dünyanın 27 yerinde çatışma olduğunu belirterek, sonu başı belli dünyada, çatışmaların, açlığın, kaosun çoğu yerde mevcudiyetini devam ettirdiğini anlattı.\n\nBöyle bir ortamda fedakarlığın önemine dikkati çeken Yiş, şu değerlendirmelerde bulundu:\n\n\"Tüm bunları aşma yeteneğimiz var. Akıl ve kalp bir araya gelse tüm bunların aşılacağını düşünüyoruz. Dijital inovasyon bu noktada devreye giriyor. Dijitalleşme sadece giderleri azaltmak değil, topluma iyilik katmak ve sosyal inovasyon anlamında bize büyük yol açıyor. Akıl ve kalbi birleştirecek altın kelimelerden biri fedakarlık, biraz fedakar olmalıyız. Gelirimizden, kişisel gelirlerimizden feragat etmek istiyor. Birlikten kuvvet doğar. Markalar olarak da bu fedakarlığı göstermenin yolu var. Özellikle Turkcell gibi teknolojiyi ileriye taşımaya çalışan bir şirket için bu fedakarlığın yeri, insan için teknoloji. Teknolojiyi sadece daha iyi kampanyalar yapıp, daha iyi geri dönüş almak için değil, insanın faydasına olacak şekilde geliştirmek, bizim için çok kritik.\"\n\nBu kapsamda Turkcell'in hayata geçirdiği ve sürdürdüğü projeler hakkında bilgi veren Yiş, Engelsiz Eğitim projesi kapsamında 104 okulda atölyeler kurduklarını, engelli öğrencilerin verimli vakit geçirip eğitim gördüklerini dile getirdi.\n\nYiş, Zeka Gücü projesine çocukların koşarak gittiklerini, burada çocukların akılla kalbi birleştirerek, bu doğrultuda yenilikler hayata geçirdiklerini söyledi.\n\nHayata geçirdikleri diğer projelerden de bahseden Ömer Barbaros Yiş, projeler kapsamında, çok önemli uygulama ve hizmetlerin ortaya çıktığını aktardı.\n\nYiş, ihtimalleri kapsamak fikriyle yola devam ettiklerini belirterek, \"Turkcell olarak, bütün insanlığımızın, nerede olursa olsun, bir hayalini gerçekleştirmeleri için, onlara vereceğimiz desteğin sorumluluğunu yükleniyoruz. Biz, ihtimalleri daha iyi kapsayarak, çocuklarımıza çok daha güzel bir geleceği, hep beraber, omuz omuza gayret göstererek bırakabiliriz.\" yorumunu yaptı.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:fizy İstanbul Müzik Haftası'na geri sayım başladı", "role": "user" }, { "content": "fizy'den yapılan açıklamaya göre, ilki 2018 yılında gerçekleşen ve 200 bini aşkın müzikseveri birbirinden eğlenceli konser ve etkinliklerle buluşturan fizy İstanbul Müzik Haftası, 4 Kasım’da Türkçe müziğin en iyi isimlerine ödüllerin verileceği fizy Müzik Ödülleri Töreni ile başlayacak.\n\nBu yıl 40. sanat yılını kutlayan Yeni Türkü’ye Onur Ödülü verilecek. Aynı gece Haluk Levent, efsane grup ile aynı sahneyi paylaşacak ve Yeni Türkü şarkıları söyleyecekler.\n\nMüzik platformu fizy’nin ana sponsorluğunda, Atlantis Yapım ve SM Production iş birliği ile gerçekleştirilen fizy İstanbul Müzik Haftası’nda, popüler müziğin efsane isimlerinin yanı sıra son dönemin genç yetenekleri de sevenleriyle buluşacak.\n\n9 Kasım’a dek sürecek festivalin ana mekanı bu yıl Volkswagen Arena olarak belirlendi. Ayrıca bu yıl festival, IF Performance Hall Beşiktaş, Moda Kayıkhane ve Kadıköy Sahne olmak üzere şehrin diğer müzik mekanlarına yayılacak.\n\n- Popüler müziğin en iyileri fizy İstanbul Müzik Haftası’nda\n\nHer yıl festival programıyla seyircinin heyecanla beklediği bir haftaya dönüşen fizy İstanbul Müzik Haftası’nda bu sene, rap müziğin yükselişi göz ardı edilmedi ve 7 Kasım Perşembe günü rap müziğe adandı.\n\nCeza başta olmak üzere sahnede, Gazapizm, Şehinşah, Anıl Piyancı, Ayben gibi bu tarzın önde gelen isimleri sahnede olacak. Aynı akşam Feridun Düzağaç IF Performance Hall Beşiktaş’ta, Gaye Su Akyol ise Moda Kayıkhane’de sevenleriyle buluşacak.\n\n8 Kasım Cuma günü Kenan Doğulu başta olmak üzere sahnede önemli isimler olacak. Ayrıca maNga, Gökhan Türkmen, Kalben, Sena Şener, Gökcan Sanlıman, Ekin Beril ve Eda Baba da Volkswagen Arena’da pop müzikseverleri için sahne alacak.\n\n9 Kasım Cumartesi günü ise, rap ve pop müziğin ardından Türkiye’de en çok dinlenen müzik tarzı olan rock müziğin duayenleri sahnede olacak. Teoman, Haluk Levent, Moğollar, Pentagram, Pilli Bebek ve Norm Ender, festivalin son gününde müzikseverlerle buluşacak.\n\nfizy İstanbul Müzik Haftası Programı şöyle:\n\n\"6 Kasım Çarşamba günü Ozbi ft. Gülce Duru - IF Performance Hall Beşiktaş, 7 Kasım Perşembe günü Ceza, Gazapizm, Şehinşah, Anıl Piyancı, Ayben, Nova Norda, Kamufle, Önder Şahin & Sayedar, Sansar Salvo, Alaturka Mavzer, Baneva - Volkswagen Arena, Feridun Düzağaç - IF Performance Hall Beşiktaş, Gaye Su Akyol - Moda Kayıkhane, 8 Kasım Cuma günü Kenan Doğulu, maNga, Gökhan Türkmen, Kalben, Sena Şener, Gökcan Sanlıman, Ekin Beril ve Eda Baba - Volkswagen Arena, 9 Kasım Cumartesi günü Teoman, Haluk Levent, Pentagram, Norm Ender, Moğollar, Pilli Bebek - Volkswagen Arena, 90’lar Türkçe Pop Party DJ Hakan Küfündür ve DJ Özge - Kadıköy Sahne.\"", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:fizy Müzik Ödülleri 4 Kasım'da sahiplerini bulacak", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'in açıklamasına göre, dijital müzik platformu fizy'nin ana sponsorluğunda, Atlantis Yapım ve SM Production iş birliğiyle gerçekleştirilen fizy İstanbul Müzik Haftası, 2019'un en çok dinlenen ve izlenen isimlerinin açıklanacağı fizy Müzik Ödülleri ile 4 Kasım'da başlayacak.\n\nÖdül töreni Volkswagen Arena'da gerçekleştirilecek. Yılın en çok dinlenen ve izlenen isimleri, \"En Çok Dinlenen Erkek\", \"En Çok Dinlenen Kadın\", \"En Çok Dinlenen Düet\", \"En Çok Dinlenen Şarkı\", \"En Çok İzlenen Video\", \"En Çok Dinlenen Grup\", \"En Çok Dinlenen Albüm\", \"En Çok Aranan Sanatçı\" ve \"En Çok Paylaşılan Şarkı\" kategorilerinde ödüllendirilecek.\n\nBu yıl 40. sanat yılını kutlayan Yeni Türkü, gecede hem Onur Ödülü'nü alacak hem de canlı performans için sahnede olacak. fizy Müzik Ödülleri gecesinde Haluk Levent de Yeni Türkü ile sahne alacak.\n\nÖdül töreniyle başlayacak fizy İstanbul Müzik Haftası'nda, popüler müziğin efsane isimlerinin yanı sıra son dönemin genç yetenekleri de sevenleriyle buluşacak. 9 Kasım'a kadar sürecek festivalin ana mekanı bu yıl Volkswagen Arena olacak. Ayrıca bu yıl festival; IF Performance Hall Beşiktaş, Moda Kayıkhane ve Kadıköy Sahne olmak üzere şehrin en iyi müzik mekanlarına yayılacak.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Geleceğin bilim insanları uzayın derinliklerini keşfetti", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, eğitime verdiği desteklerle hayatlara dokunmayı sürdüren şirket, yüzlerce öğrencinin uzayla tanışmasına destek oldu.TÜBİTAK Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği’nin ana iletişim sponsoru Turkcell, Antalya Saklıkent’te yaklaşık bin öğrencinin unutamayacağı bir uzay deneyimi yaşamasına fırsat sağladı.\n\nSanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK’ın 1-4 Ağustos'ta düzenlediği şenlikte gökbilim meraklıları; ayı, gezegenleri ve çeşitli gök cisimlerini teleskop başında gözlemleme imkanı buldu.\n\nŞenliğe, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal katıldı.\n\n- Antalya BİLSEM öğrencileri de gökyüzünün gizemini keşfetti\n\nTurkcell’in özel yetenekleri çocukları kodlama ve robotik teknolojilerle tanıştırdığı, onların bilimsel çalışmalar yapmasına destek olduğu sosyal sorumluluk projesi Zeka Gücü Projesi de bu coşkulu etkinlikte yerini aldı. Zeka Gücü’nün faaliyet gösterdiği okullardan Antalya Bilim ve Sanat Merkezi'nin (BİLSEM) öğrencileri de, TÜBİTAK Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği’ne katıldı. Geleceğin bilim insanı adayları şenlikte gökyüzünün gizemini keşfetti, düzenlenen eğitimlere katıldı.\n\nBu yıl 22’ncisi düzenlenen TÜBİTAK Ulusal Gökyüzü Gözlem Şenliği boyunca astronomi konulu seminerler, paneller, gökyüzünü ve gökcisimlerini tanımaya yönelik teleskop gözlemleri, atölye çalışmaları, sergiler ve çeşitli yarışmalar yapıldı. Saklıkent’te gece kendi çadırlarında konaklayan astronomi meraklıları etkinlik boyunca profesyonel ve amatör astronomlarla buluşma şansına da yakaladı.\n\n- 30 bin öğrenci geleceğin teknolojisiyle buluştu\n\nMilli Eğitim Bakanlığı himayesinde 2016 yılında başlayan Turkcell’in Zeka Gücü projesiyle Türkiye genelinde 27 ilde 33 sınıf kuruldu. Proje kapsamında, okullara kurulan Zeka Gücü Laboratuvarları’ndaki öğrencilere dizüstü bilgisayar, üç boyutlu yazıcı, akıllı tahta, elektronik set ve alet takımları gibi olanaklar sunuluyor.\n\nÇocuklar yapay zeka, kodlama, uzay bilimleri, robotik, akıllı ev ve bulut teknolojilerine yönelik eğitim alıyor, projeler geliştiriyor. Zeka Gücü sınıflarıyla çocuklar geleceğin dünyasına hazırlanırken, aynı zamanda yerli ve milli teknoloji üretimine de çok önemli yatırım yapılıyor.\n\nTürkiye’de Maker Hareketi’ne (Kendin Yap) yönelik en kapsamlı adımlardan biri olan Zeka Gücü Projesi ile 2017 yılında 81 ilde içeriğinde 2 adet LED, 2 adet DC Motor ve Makey Oz+ bulunan 22 binden fazla \"maker\" ve kodlama kiti dağıtıldı. Ayrıca 6 bin öğrenciye yüz yüze, eğitim portalı ile de 187 bin saati aşkın online eğitim verildi. Zeka Gücü sınıfları ile toplamda 30 bin öğrenci geleceğin teknolojisiyle buluştu.\n\nZeka Gücü mobil uygulamasıyla artık çocuklar eğitim içeriklerine online olarak her yerden ulaşabiliyor.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Kurban Bayramı’nda 1 milyardan fazla \"BiP\" mesajı gönderildi", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, Türkiye, Kurban Bayramı’nda da iletişim platformu BiP ile bayramlaşmayı tercih etti. Kurban Bayramı’nda BiP’le gönderilen mesaj sayısı 1 milyar 19 milyon olurken, yine BiP üzerinden toplam 316 bin saat sesli ve görüntülü görüşme yapıldı. Ayrıca bayram süresince 33 milyon GB data kullanan Turkcell’liler, 1,8 milyar dakika görüşme yaptı.\n\nArife gününü de kapsayan 5 günlük süre boyunca BiP’ten yapılan toplam arama sayısı 3 milyon 827 bin olurken, toplam sesli ve görüntülü görüşme süresi geçen yıla oranla yüzde 32’lik artışla 316 bin 300 saate ulaştı. Bayramda mesajlaşmak için BiP’i seçen Türkiye, tam 1 milyar 18 milyon 979 bin mesaj göndererek sevdiklerine ulaştı.\n\n- En yoğun konuşma trafiği İstanbul'da\n\n10-14 Ağustos aralığındaki verilere göre Turkcell’liler, 1 milyar 771 milyon 681 bin 88 dakika konuşurken, bunun en büyük bölümünü 418 milyon 590 bin 666 dakika ile bayramın birinci günü gerçekleştirdi. Konuşma trafiğinin en yoğun olduğu il 290 milyon 211 bin 816 dakika ile İstanbul oldu. Sırasıyla Ankara, İzmir, Bursa, Antalya, Diyarbakır, Kocaeli, Mersin, Adana ve Gaziantep onu takip etti.\n\nTurkcell’liler ayrıca kullandıkları datayı geçen yıla oranla neredeyse yüzde 50 artırarak 33 milyon 166 bin 336 GB’a yükseltti. En çok data tüketilen iller sıralamasında da yine İstanbul 4.5 milyon GB ile ilk sırayı alırken İzmir, Ankara, Antalya, Muğla, Bursa, Mersin, Kocaeli, Hatay ve Konya ilk 10’u oluşturdu.\n\nTurkcell’liler bu dönemde yurtdışında en çok Almanya ile konuştu. Almanya’nın ardından Suudi Arabistan, Yunanistan, Rusya ve Avusturya aranırken, en fazla çağrı da Suudi Arabistan, Yunanistan, İtalya, Fransa ve Almanya’daki Turkcell’lilerden geldi.\n\nTürkiye’nin en çok izlenen dijital TV platformu TV+, Kurban Bayramı tatili boyunca yoğun olarak kullanıldı. 1 milyar 780 bin 718 defa film izlenirken, toplam TV kullanım süresi de 805 milyon 116 bin 61 oldu. Kişisel bulut depolama servisi lifebox’a yüklenen 43 milyon fotoğraf ve 2.4 milyon video ile de bu Kurban Bayramı unutulmayacak hatıralar arasına girdi.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:Paycell'den dijital kimlik doğrulama hizmeti", "role": "user" }, { "content": "Turkcell'den yapılan açıklamaya göre, şirketin dijital ödeme platformu Paycell, finans sektöründe teknolojik çözümler geliştirmeye devam ediyor.\n\nBanka hesabı olsun olmasın herkese erişilebilir finansal hizmetler sunan Paycell'e eklenen dijital kimlik doğrulama özelliği sayesinde kullanıcılar, kimlik doğrulamak için herhangi bir yere gitme ihtiyacı duymadan oturdukları yerden işlemi hızlı ve güvenli şekilde tamamlayabilecek.\n\nPaycell, dijital kimlik doğrulama özelliği ile kullanıcılarının hayatını kolaylaştırıyor. Paycell geliştirdiği bu dijital kimlik doğrulama sistemi sayesinde şubeye giderek kimlik beyanı ve ıslak imza ile kimlik tespitini gerektiren süreçleri ortadan kaldırıyor. Bu sayede aynı zamanda vakit tasarrufu da sağlanıyor.\n\nÖnemli bir teknolojik altyapı ve tecrübe gerektiren bu hizmet sayesinde hem müşterilerin hem de işlemi yapan kurumun ek operasyonel yük ve maliyetleri de ortadan kalkıyor.\n\n- 1 dakikada kimlik doğrulama\n\nKullanıcılar artık Paycell uygulaması üzerinden, herhangi bir yere gitmeden, 1 dakikadan kısa bir süre içinde kimlik doğrulama yapabiliyor. Dijital kimlik doğrulama işlemi için kullanıcıların nüfus cüzdanı ya da ehliyetinin ve son 3 aya ait bir faturalarının bulunması yeterli.\n\nTüm işlem süreçlerinin dijital olarak ilerlediği akışta, müşterilerin öncelikle kimlik fotoğrafını çekmesi ve faturasının da fotoğrafını çekip yüklemesi gerekiyor. Kimlik üzerindeki tüm bilgiler, Turkcell mühendislerinin geliştirdiği OCR teknolojisi ile okunarak sisteme kaydediliyor.\n\nYapay zeka sistemi aracılığıyla bilgilerin doğruluğu anında kontrol edilip kaydedilerek kimlik tespiti gerçekleştiriliyor. Bu işlemi gerçekleştiren Paycell müşterileri, haftalık 1 GB hediye kazanıyor.\n\n- \"Paycell birçok kurum için örnek teşkil edecek\"\n\nAçıklamada görüşlerine yer verilen Turkcell Müşteri Deneyimi ve Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Serkan Öztürk, Paycell ürün yöneticileri ve Turkcell mühendislerinin birlikte geliştirdiği bu kimlik doğrulama çözümü ile Paycell'in, bu alanda uçtan uca çözüm sağlayan ilk kuruluşlardan biri olduğunu aktardı.\n\nFinansal kuruluşlar için güçlendirilmiş müşteri tanı ve onay prosedürleri uygulanmasına ilişkin beklentilerin her geçen gün arttığını belirten Öztürk, \"Bu noktada teknolojiyle finansın buluştuğu fin-tech alanındaki platformumuz Paycell için geliştirdiğimiz bu çözüm, gerek ülkemizde gerekse yurt dışında birçok kurum için örnek teşkil edecek. Eklenen yeni özelliklerle her geçen gün daha da zengin bir platform haline gelen Paycell, ödeme çözümleri alanında kullanıcılarının hayatını kolaylaştırmaya devam edecek.\" değerlendirmesinde bulundu.", "role": "assistant" } ]
[ { "content": "Generate a news article in Turkish about the following title:\n\nTitle:\"Siber güvenlik konusunda gurur duyulacak seviyedeyiz\"", "role": "user" }, { "content": "AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Erkan, dünyada şu anda en önemli şeyin veri olduğunu, ülkelerin verilerini koruması gerektiğini söyledi.\n\nHer zaman Türkiye'nin verisinin Türkiye'de kalmasını savunduklarını vurgulayan Erkan, bugün veri üzerinden iş yapan şirketlerin milyarca dolar değere ulaştığını ifade etti.\n\nErkan, müşterinin neyi, ne zaman ve nasıl yaptığını bilmenin önemine işaret ederek, \"Biz de bu değeri yurt dışında birilerine emanet etmememiz gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca e-mail servisleriyle ilgili ciddi bir dövizi de yurt dışına bırakıyoruz. \" diye konuştu.\n\nKendilerine kamudan ve diğer kurumlardan yerli ve milli e-posta talebi geldiğini, bu kapsamda AFAD'la e-posta altyapısı konusunda bir çalışma başlattıklarını anlatan Erkan, \"E-posta servisimizi bütün ülkenin kullanımına 3. çeyrek itibarıyla açacağız. Bu servisle Türkiye'de de bir trend oluşmasını temenni ediyoruz. Çünkü veri çok değerli bir şey, verimizi yurt dışına kaptırmamamız lazım.\" ifadelerini kullandı.\n\nErkan, Türkiye'nin dünyanın en çok siber saldırı alan ülkeleri arasında olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:\n\n\"Siber saldırı tehdidi dünyanın her tarafında konvansiyonel silahların ve savaşların önüne geçmiş durumda. Ülkeler bu tehdide karşı koymak için siber güvenlik çalışmalarını yoğunlaştırıyor. Biz de Turkcell olarak siber güvenlik konusunda uzun süredir yatırım yapıyoruz. Çok harika sistemleriniz olabilir fakat yeterince güvenilir olmazsa bu durum herkese zarar verebilir. Bizim bununla ilgili 100'ün üzerinde uzmandan oluşan siber güvenlik ekibimiz var ve her yıl bu ekibe 30 arkadaş katıyoruz. Dünyada sayılı ve Türkiye'de birkaç tane olan çok üst düzey bir güvenlik operasyon merkezi kurduk. Bu merkez 7 gün 24 saat, gerek Türkiye'yi gerek, dünyayı güvenlik konusunda bütün saldırıları, atakları ve oluşabilecek krizleri takip ediyorlar. Siber güvenlik alanındaki varyasyonlar ve teknikler her gün değişiyor. Bu noktada Türkiye'nin hem güvenlik teknolojilerinde yerlileşmesi hem de kendi güvenlik yetkinliğini oluşturması çok önemli. Biz bu konuyla ilgili gurur duyacağımız bir seviyede olduğumuzu düşünüyorum.\"\n\n- \"Acil durumlar için drone projesi geliştirdik\"\n\nMurat Erkan, afet anlarında iletişim ihtiyacının kritik hale geldiğini vurgulayarak, bir kişinin lokasyonunu bilmenin ve iletişim sağlamanın çok değerli olduğunu dile getirdi.\n\nBu kapsamda deprem, sel, heyelan gibi doğal afetler ve acil durumlar için yeni bir drone projesi geliştirdiklerini anlatan Erkan, \"AFAD'la da bu konu hakkında görüşmeler yapıyoruz. Geliştirdiğimiz dronelar arama kurtarma ekiplerine iletişim desteği sağlamak için dizayn edildi. Otomatik pilot özelliği de bulunan Dronecell, koordinatları girilen noktaya kendisi ulaşabiliyor. Uçan baz istasyonu olarak tanımladığımız 'Dronecell' 120 metre yükseklikten 5 kilometrekarelik bir alanda 4,5G hizmeti veriyor.\" dedi.\n\nErkan, yerli araba projesinin teknoloji kısmında rol almak istediklerini belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:\n\n\"Otomobil dediğiniz zaman, otomobilin içinde navigasyon, televizyon gibi eğlence sistemleri teknolojisi var. Bir de otomobil içerisinde üreyen verilerin dijital olarak işlenmesi var. Ne zaman servise gidecek, ne zaman fren balataları zayıfladı, ne zaman elektrik şarjı yapılacak gibi veriler bu kapsamda değerlendirilebilir. Türkiye çok doğru bir zamanda bu işe girdi. Değişim dönemlerinde yatırım yapmak doğru bir yaklaşım. Dünyadaki trend elektrikli arabaya doğru gidiyor. 2020 yılında prototipleri çıkaracağız ve şu an iyi bir noktadayız. Oldukça etkili bir prototipi göreceğiz. Bugünkü durumumuz iyi fakat toplam iş olarak daha başlangıç seviyesindeyiz. Yerli araba projesi için heyecanlıyız ve gerçekleşmesi için ne yapılması gerekiyorsa yapmaya hazırız.\"\n\n- \"Dijital ihracat vizyonumuzu koruyacağız\"\n\nErkan, dijital teknolojilerin tarımsal faaliyetlerde etkin bir şekilde kullanılmaya başlandığını, tarımda doğru zamanda sulama ve ilaçlama gibi faaliyetlerin artık sensörler vasıtasıyla yapıldığını söyledi.\n\nTurkcell olarak tarımda dijital dönüşümü sağlamak adına geliştirdikleri Filiz projesine değinen Erkan, sözlerini şöyle sürdürdü:\n\n\"Projemizde bir sensörümüz var, belli bir metrekare için bir tane koymanız gerekiyor. Sulama hastalık bakteri bütün verileri topluyor ve çiftçiye ne yapması gerektiğini söylüyor. Bunu da verilerle söylüyor. Çiftçi telefonu alıyor, sulama vakti gelmiş diyor, tuşa basıyor ve sulama başlıyor. İlaçlama vaktini sensörler topraktan aldığı verileri size iletiyor. Dolayısıyla her üç ayda bir ilaçlama yapmak lazım. Belki de 2 ay 20 gün sonra yapmak daha doğru onu sensör size söyleyecek.\n\nErkan, Turkcell'in dijital servislerini 38 ülkeye ihraç ettiklerini belirterek, geliştirdikleri BiP, fizy, lifebox gibi yerli ve milli dijital uygulamaların dünyanın dört bir yanında kullanıldığını dile getirdi.\n\nDijital ihracat konusunda vizyonlarını koruyacaklarını vurgulayan Erkan, \"Bunun için dijital servislere olan konsantrasyonumuzu devam ettiriyoruz. Sayımızı arttıracağız, derinleşeceğiz.\" dedi.", "role": "assistant" } ]

Subsets and Splits

No community queries yet

The top public SQL queries from the community will appear here once available.