keyword
stringlengths 8
43
| url
stringlengths 14
1.7k
| text
stringlengths 13
132M
|
|---|---|---|
kabul ederek isyan
|
https://www.firsattatil.com/akdeniz-turlari/
|
Doğa ve Macera Turları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/antalya/rent-go/
|
Antalya içerisinde bulunan Rent Go firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/paris/paris-resmi-tatiller
|
Yeni Yıl- (1 Ocak),Fransa Ulusal Tatili- (6 Nisan),İşçi Bayramı- (1 Mayıs),Fransa Ulusal Tatili- (25 Mayıs),Fransa Ulusal Bayramı- (14 Temmuz),Noel- (25 Aralık),Anma Günü- (11 Kasım),Assumption- (15 Ağustos).Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
|
kabul ederek isyan
|
https://www.firsattatil.com/kultur-ve-tarih/
|
Doğa ve Macera Turları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/paris-eiffel-kulesi-ve-ilk-gun
|
Paris, Eiffel Kulesi ve İlk Gün
Parissadece Fransa’nın değil, Avrupa’nın başkenti olarak gösteriliyor çoğu zaman. Paris ile-de France bölgesinin merkezi durumunda. Paris’in merkez nüfusu 2,5 milyon kişi civarında. İle-de-France bölgesinin nüfusu ise 12 milyon kişi.Paris turuna başlanacaksa, kuşkusuz gidenlerin görmek isteyeceği ilk nokta şehrin simgesi haline gelmiş olanEiffel Kulesi. Biz de kardeşim ile birlikte bu noktadan turumuza başlamaya karar verdik. Bu kule, 1889 senesinde bazı söylentilere göreExpo Fuarıiçin bazı söylentilere göre ise Devrim’in 100. Yılı için inşa edilmiş. Kule’nin toplam 1.792 adet basamağı var. Buranın yapımında 7.800 ton demir ve 18 bin ton çelik kullanılmış. Eiffel kulesinin tamamının boyanması bile 4 sene sürmüş. Ama şu an 10 senede bir boyanıyormuş.Eiffel Kulesiinşa edilmeden yaklaşık 140 sene önce bu alanChamp de Marsolarak biliniyormuş ve resmi geçit törenlerine ev sahipliği yapıyormuş.Kuleye gittiğimizde önünde kuyruk olacağını tahmin ediyorduk ancak bu kadar büyük bir kalabalık beklemiyorduk. Kule’de asansör ile 3 farklı kata çıkılabiliyor. Her katın da çıkış ücretleri birbirinden farklı. En ucuz kat birinci kat olup, çıkış ücreti 4 Euro civarındadır. En pahalı kat ise üçüncü kattır ve çıkış fiyatı yaklaşık 12 Euro civarındadır. Ama biz asansör sırasını beklemek yerine merdivenlerden çıkmayı tercih ettik. Oldukça yorucu ama bir o kadar da keyifli olduğunu söylemeliyim.Kulenin çevresinin açık alan olan bölümünün her tarafını tel örgü ile kaplamışlar. Bu da olası intihar girişimlerine karşı alınmış bir önlem. Merdivenler ile yukarıya doğru çıkarken her katta asılmış olan ve kulenin yapım evrelerini gösteren fotoğraflar yer alıyor.Tepedeki dev teleskoplar ile de kenti yakından izleme şansınız var. En üst kattan görülen manzara çok etkileyici. Hava koşulları müsaitse, en üst kattan görüş mesafesi 72 km.'ye kadar ulaşabiliyor.Burayı inşa edenGustave Eiffel, bu kuleyi yapmadan önce Fransa'nın 300 metrelik bir bayrak direğine sahip olacak tek ülke olacağını söylemiş. Bittiğinde ise dediği gibi o dönemin en yüksek yapısı olmuş.Yapımından 1989 senesine kadar 100 sene boyunca buraya çıkış için ödenen paraların tamamıEiffel Ailesi’ne gitmiş. 1989 senesinden sonra alınan bir karar ile gelirin sadece %10’u Eiffel Ailesine verilmeye başlanmış.Mimar Gustave Eiffel torunlarına hatta onlarında torunlarına hatırı sayılır bir miras bırakmış.Kulenin ilk katında kule tarihinin anlatıldığı ufak bir müze bulunuyor. Bu müzede kulenin nasıl yapıldığını anlatan kısa filmi de izleyebilirsiniz. Akşam saatlerinde deEiffel Kulesi'ne çıkmak mümkün. En üst kattan ise tüm ışıklandırması ile Paris büyüleyici bir manzara sunuyor.Eiffel kulesindeki restoranın çok uygun fiyatlı olduğu söylenemez. Bu nedenle buraya çıkıp manzarayı doya doya izledikten sonra aşağıya inip oradaki cafe ve restoranlarda yemek yemenizi öneririm.Yarım gün iseSeine Nehriüzerinde yapılacak olantekne turuna ayırmalısınız. Bu tekne turuParis’te yapılması gereken klasiklerden. Bu teknelere bindiğinizde size kulaklıklar veriliyor ve nehirde gezip, çevredeki tarihi yapıları izlerken bu kulaklıktan seçtiğiniz dilde size anlatımı yapılıyor. Türkçe anlatım mı? Maalesef yok... Fiyatı ise 11 Euro civarında.Tekne turu sonrasında “City Bus”lara binerek genel bir şehir turu yapabilirsiniz. Bu otobüs ile önemli turistik noktalara gidebilirsiniz. İstediğiniz yerde inip, istediğiniz yerden tekrar binebilirsiniz. Günlük ücreti yaklaşık 24 Euro.Diğer alternatif ise kenti metro ve yürüyüş ikilisi ile gezmek. Metro biletini ister günlük, ister 3 günlük alabilirsiniz. Günlük biletlereParis Visitedeniliyor. 3 günlük biletin ücreti yaklaşık 20 Euro. Tek gidişlik biletler ise otomatlardan alınabiliyor.Metro ağı çok gelişmiş hattaMoskova’dan sonra dünyanın en geniş metro ağı Paris’te. Tabii ilk seferinde çözmek biraz zor olabiliyor. Ben ilk gittiğimde daha İstanbul’da ne metro vardı, ne metrobüs. O dönemdeki tek raylı sistemimiz sanırım (treni dışarıda tutarak söylüyorum) taksim ve tünel arasında işleyen tramvay’dı. Eee haliyle biraz karışık geliyor. Bir iki yanlış durak tecrübesinden sonra alıştık. Böylelikle planımızın dışında yer alan bazı bölgelerini de gezme fırsatı bulmuş olduk.Hatta yanlışlıkla bir metro durağında inince karşımıza “Tati” adında bir mağaza çıktı. Burada %90’a varan bir indirim yapılmıştı. Tabii kendimizi doğruca bu mağazaya attık kardeşimle birlikte, epeyce bir alışveriş yaptık buradan.Metro’nun her katında müzisyenler ile karşılaşabiliyorsunuz. Ancak metrolar, günümüzdeki İstanbul metrosu ile karşılaştırdığımda çok daha pis. Birçok istasyonda grafitiler yer alıyor. Metroların içindeki koltuklarda çizik olmayan yok neredeyse.Metro kullanırken özellikle belli bir saatten sonra sarhoşlara dikkat etmek gerekmektedir. Metro ile ilgili söylenebilecek bir diğer nokta ise, belirli zone’lara göre seferlerin yapıldığı. Yani gece belli bir saat sonrasında metro zone2’ye gitmiyor. En merkezi bölge olan zone 1’in son durağında duruyor. Eğer oteliniz zone 2’deyse son duraktan otelinize başka bir vasıta bulmanız gerekiyor. Gecenin o saatinde de genellikle bulabileceğiniz vasıta taksi oluyor ki, taksiler bir hayli pahalı. O nedenle otelinizi mutlaka zone 1 içinde kalacak şekilde seçmeye özen göstermelisiniz.Paris’te otel önerileri gelirsek şehrin kalbinde yer alanWarwick Champs-Elysees,Şanzelize Bulvarı’na sadece birkaç adım mesafede bulunan kaliteli otellerden biri. Özellikle lüks mağazaların yoğunlukta bulunduğu cadde alışveriş için Paris’in en meşhur yerlerinden. Ayrıca oteleLouvre MüzesiveBastilla Meydanı’na da çok yakın.InterContinental Paris Le Grandoteli ise lüks zincir otellerden bir diğeri. Konum olarak şehrin göbeğinde bulunan otel, ünlü alışveriş mağazalarından olanGaleries Lafayette’ye yürüyerek 5 dakikalık bir uzaklıkta bulunuyor. Eğer Paris’te ekonomik bir konaklama arıyorsanız 9. Bölge’de yer alanAppartements Caumartin 64otelini düşünebilirsiniz.Hausmann tarzıbir mimariye sahip olan otel; opera, müze, alışveriş ve mimari ile ilgilenenler için çok güzel bir konumda yer alıyor.Hôtel Baudin’de uygun olan diğer otellerden biri. Bu otelin konumu da yine Paris’e kültür gezisi için gelenler adına oldukça iyi. Paris’te bu önerilerin dışında çokça güzel otel bulunuyor. Bu otellereburaya tıklayarakbooking.com üzerinden bakabilir, dilerseniz rezervasyonda yapabilirsiniz.Bu yazı Gezimanya editörlerinden TUĞÇE YILMAZ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaTUĞÇE YILMAZYaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
Parissadece Fransa’nın değil, Avrupa’nın başkenti olarak gösteriliyor çoğu zaman. Paris ile-de France bölgesinin merkezi durumunda. Paris’in merkez nüfusu 2,5 milyon kişi civarında. İle-de-France bölgesinin nüfusu ise 12 milyon kişi.
Paris turuna başlanacaksa, kuşkusuz gidenlerin görmek isteyeceği ilk nokta şehrin simgesi haline gelmiş olanEiffel Kulesi. Biz de kardeşim ile birlikte bu noktadan turumuza başlamaya karar verdik. Bu kule, 1889 senesinde bazı söylentilere göreExpo Fuarıiçin bazı söylentilere göre ise Devrim’in 100. Yılı için inşa edilmiş. Kule’nin toplam 1.792 adet basamağı var. Buranın yapımında 7.800 ton demir ve 18 bin ton çelik kullanılmış. Eiffel kulesinin tamamının boyanması bile 4 sene sürmüş. Ama şu an 10 senede bir boyanıyormuş.
Eiffel Kulesiinşa edilmeden yaklaşık 140 sene önce bu alanChamp de Marsolarak biliniyormuş ve resmi geçit törenlerine ev sahipliği yapıyormuş.
Kuleye gittiğimizde önünde kuyruk olacağını tahmin ediyorduk ancak bu kadar büyük bir kalabalık beklemiyorduk. Kule’de asansör ile 3 farklı kata çıkılabiliyor. Her katın da çıkış ücretleri birbirinden farklı. En ucuz kat birinci kat olup, çıkış ücreti 4 Euro civarındadır. En pahalı kat ise üçüncü kattır ve çıkış fiyatı yaklaşık 12 Euro civarındadır. Ama biz asansör sırasını beklemek yerine merdivenlerden çıkmayı tercih ettik. Oldukça yorucu ama bir o kadar da keyifli olduğunu söylemeliyim.
Kulenin çevresinin açık alan olan bölümünün her tarafını tel örgü ile kaplamışlar. Bu da olası intihar girişimlerine karşı alınmış bir önlem. Merdivenler ile yukarıya doğru çıkarken her katta asılmış olan ve kulenin yapım evrelerini gösteren fotoğraflar yer alıyor.
Tepedeki dev teleskoplar ile de kenti yakından izleme şansınız var. En üst kattan görülen manzara çok etkileyici. Hava koşulları müsaitse, en üst kattan görüş mesafesi 72 km.'ye kadar ulaşabiliyor.
Burayı inşa edenGustave Eiffel, bu kuleyi yapmadan önce Fransa'nın 300 metrelik bir bayrak direğine sahip olacak tek ülke olacağını söylemiş. Bittiğinde ise dediği gibi o dönemin en yüksek yapısı olmuş.
Yapımından 1989 senesine kadar 100 sene boyunca buraya çıkış için ödenen paraların tamamıEiffel Ailesi’ne gitmiş. 1989 senesinden sonra alınan bir karar ile gelirin sadece %10’u Eiffel Ailesine verilmeye başlanmış.Mimar Gustave Eiffel torunlarına hatta onlarında torunlarına hatırı sayılır bir miras bırakmış.
Kulenin ilk katında kule tarihinin anlatıldığı ufak bir müze bulunuyor. Bu müzede kulenin nasıl yapıldığını anlatan kısa filmi de izleyebilirsiniz. Akşam saatlerinde deEiffel Kulesi'ne çıkmak mümkün. En üst kattan ise tüm ışıklandırması ile Paris büyüleyici bir manzara sunuyor.
Eiffel kulesindeki restoranın çok uygun fiyatlı olduğu söylenemez. Bu nedenle buraya çıkıp manzarayı doya doya izledikten sonra aşağıya inip oradaki cafe ve restoranlarda yemek yemenizi öneririm.
Yarım gün iseSeine Nehriüzerinde yapılacak olantekne turuna ayırmalısınız. Bu tekne turuParis’te yapılması gereken klasiklerden. Bu teknelere bindiğinizde size kulaklıklar veriliyor ve nehirde gezip, çevredeki tarihi yapıları izlerken bu kulaklıktan seçtiğiniz dilde size anlatımı yapılıyor. Türkçe anlatım mı? Maalesef yok... Fiyatı ise 11 Euro civarında.
Tekne turu sonrasında “City Bus”lara binerek genel bir şehir turu yapabilirsiniz. Bu otobüs ile önemli turistik noktalara gidebilirsiniz. İstediğiniz yerde inip, istediğiniz yerden tekrar binebilirsiniz. Günlük ücreti yaklaşık 24 Euro.
Diğer alternatif ise kenti metro ve yürüyüş ikilisi ile gezmek. Metro biletini ister günlük, ister 3 günlük alabilirsiniz. Günlük biletlereParis Visitedeniliyor. 3 günlük biletin ücreti yaklaşık 20 Euro. Tek gidişlik biletler ise otomatlardan alınabiliyor.
Metro ağı çok gelişmiş hattaMoskova’dan sonra dünyanın en geniş metro ağı Paris’te. Tabii ilk seferinde çözmek biraz zor olabiliyor. Ben ilk gittiğimde daha İstanbul’da ne metro vardı, ne metrobüs. O dönemdeki tek raylı sistemimiz sanırım (treni dışarıda tutarak söylüyorum) taksim ve tünel arasında işleyen tramvay’dı. Eee haliyle biraz karışık geliyor. Bir iki yanlış durak tecrübesinden sonra alıştık. Böylelikle planımızın dışında yer alan bazı bölgelerini de gezme fırsatı bulmuş olduk.
Hatta yanlışlıkla bir metro durağında inince karşımıza “Tati” adında bir mağaza çıktı. Burada %90’a varan bir indirim yapılmıştı. Tabii kendimizi doğruca bu mağazaya attık kardeşimle birlikte, epeyce bir alışveriş yaptık buradan.
Metro’nun her katında müzisyenler ile karşılaşabiliyorsunuz. Ancak metrolar, günümüzdeki İstanbul metrosu ile karşılaştırdığımda çok daha pis. Birçok istasyonda grafitiler yer alıyor. Metroların içindeki koltuklarda çizik olmayan yok neredeyse.
Metro kullanırken özellikle belli bir saatten sonra sarhoşlara dikkat etmek gerekmektedir. Metro ile ilgili söylenebilecek bir diğer nokta ise, belirli zone’lara göre seferlerin yapıldığı. Yani gece belli bir saat sonrasında metro zone2’ye gitmiyor. En merkezi bölge olan zone 1’in son durağında duruyor. Eğer oteliniz zone 2’deyse son duraktan otelinize başka bir vasıta bulmanız gerekiyor. Gecenin o saatinde de genellikle bulabileceğiniz vasıta taksi oluyor ki, taksiler bir hayli pahalı. O nedenle otelinizi mutlaka zone 1 içinde kalacak şekilde seçmeye özen göstermelisiniz.
Paris’te otel önerileri gelirsek şehrin kalbinde yer alanWarwick Champs-Elysees,Şanzelize Bulvarı’na sadece birkaç adım mesafede bulunan kaliteli otellerden biri. Özellikle lüks mağazaların yoğunlukta bulunduğu cadde alışveriş için Paris’in en meşhur yerlerinden. Ayrıca oteleLouvre MüzesiveBastilla Meydanı’na da çok yakın.
InterContinental Paris Le Grandoteli ise lüks zincir otellerden bir diğeri. Konum olarak şehrin göbeğinde bulunan otel, ünlü alışveriş mağazalarından olanGaleries Lafayette’ye yürüyerek 5 dakikalık bir uzaklıkta bulunuyor. Eğer Paris’te ekonomik bir konaklama arıyorsanız 9. Bölge’de yer alanAppartements Caumartin 64otelini düşünebilirsiniz.Hausmann tarzıbir mimariye sahip olan otel; opera, müze, alışveriş ve mimari ile ilgilenenler için çok güzel bir konumda yer alıyor.Hôtel Baudin’de uygun olan diğer otellerden biri. Bu otelin konumu da yine Paris’e kültür gezisi için gelenler adına oldukça iyi. Paris’te bu önerilerin dışında çokça güzel otel bulunuyor. Bu otellereburaya tıklayarakbooking.com üzerinden bakabilir, dilerseniz rezervasyonda yapabilirsiniz.
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/it/monza/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/it/verona/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/afganistan/leskergah
|
Leşkergah Hakkında Bilinmesi GerekenlerAfganistan’ın güneybatısında yer alan Leşkergah Helmend vilayetinin yönetim merkezidir. Geçmiş yıllarda Büst adı ile anılan şehir yaklaşık 280 bin kişiye ev sahipliği yapmaktadır. Leşkergah Fars dilinde “ordu kışlası” anlamına gelmektedir. Şehir 9. yüzyılda Seferilerin bir parçası olarak nehir kenarında bir baraka kasabası olarak kurulmuştur. Sonrasında Gaznelilerin hakim olduğu kasaba gelişmiş ve Büst adı ile şehir görünümüne kavuşmuştur. Şehirdeki Gaznelilere ait konakların kalıntıları hala Helmend Nehri boyunca görülebilmektedir. Büst şehri ve çevresindeki topluluklar Gurlular, Moğollar ve Timur Hanedanı tarafından işgal edilmiştir. 16. yüzyılın sonlarına doğru şehir Safeviler tarafından yönetilmeye başlamıştır. 1709 yılında Afgan Hotaki İmparatorluğu’nun bir parçası olan Büst şehri 1738 yılında Kandahar’a giderken Afsharid güçleri tarafından işgal edilmiştir. 1747 yılında modern Afganistan’a katılan şehir 1840’lı yıllarda İngiliz işgaline uğramıştır.Modern Leşkergah şehri 1950’li yıllarda Helmend Valley Authority sulama projesinde çalışan ABD ordu mühendislerinin merkezi olarak kullanılmıştır. O dönemde şehirde Amerikan tasarımları kullanılarak ağaçlarla kaplı geniş caddeler ve evler inşa edilmiştir. 1940-1970 yılları arasında Helmend sulama projesi Afganistan’ın güneyindeki en geniş tarım alanlarından birini yaratmış ve binlerce hektarlık çölleri tarım arazisi haline getirmiştir. 1989 yılında Sovyet kuvvetlerin Afganistan’dan çekilmesinden sonra ve 1992 yılında Muhammed Necibullah hükümetinin çöküşünden sonra şehir Mujaheddin kuvvetleri tarafından ele geçirilmiştir. 1990’ların ortasında şehirde hakim olmaya başlayan Taliban, 2001 yılında ABD silahlı kuvvetleri tarafından iktidardan uzaklaştırılmıştır.Leşkergah şehri son yıllarda yapılan yeni yollar ve konutlarla büyük ölçüde gelişim kaydetmiştir. Futbol ve kriket şehirdeki en popüler spor dallarıdır. Leşkergah Stadyumu 2006 yılında yeniden inşa edilmiştir ve yaklaşık 10.000 seyirci kapasitesine sahiptir. Tekvando, boks, snooker ve voleybol şehirde öne çıkan diğer spor dalları arasındadır. 2008 yılında inşa edilen Helmend Üniversitesi binlerce öğrenciye eğitim imkanı sağlamaktadır. Tarım, Mühendislik, Eğitim Fakültesi ve Veterinerlik fakültesinin bulunduğu Helmend Üniversitesi ile birlikte şehirde İngilizce ve bilgisayar kursları da yüzlerce öğrenciye katkı sağlamaktadır.Leşkergah Nerede?Güneybatı Afganistan’da yer alan Leşkergah şehri Arghandab Nehri ile Helmand Nehri’nin birleştiği bölgede konumlanmıştır. Doğuda Kandahar, batıda İran sınırındaki Zaranj ve kuzeybatıda Farah ve Herat ile ana yollarla bağlantılıdır.Leşkergah’a Ne Zaman Gidilir?Çöl ikliminin özelliklerine sahip olan Leşkergah şehrinin yıllık sıcaklık ortalaması 20 derecedir. Yaz ayları mayısın ortasında başlar, eylül ayının sonlarına kadar sürer. Yazın yağış yok denecek kadar azdır. Temmuz ayında sıcaklık 40 dereceye kadar çıkar ve yılın en sıcak ayıdır. Ocak ayı yılın en soğuk ayı olup sıcaklık değeri 14 dereceye kadar düşer. Leşkergah’ı ziyaret etmek isteyenler için en ideal dönem Ekim-Nisan ayları arasıdır.Leşkergah’a Nasıl Gidilir?Helmand Nehri’nin yakınında yer alan Bost Havalimanı şehre ulaşım konusunda kolaylık sağlamaktadır. Şehir merkezine 8 kilometre mesafede bulunan havalimanına başkent Kabil’den hafta bir gün uçuş düzenlenmektedir. Yolculuk süresi yaklaşık 1 saattir. Kabil-Leşkergah arası yaklaşık 650 kilometre olup araçla yolculuk 8 saate yakın sürmektedir.Leşkergah Para BirimiLeşkergah’ta ülkenin resmi para birimi olan Afgan Afganisi geçerlidir. 1 Afgan Afganisi yaklaşık 0.70 TL’dir. (Kur bilgisi Ocak 2019’da güncellenmiştir)Leşkergah Gezilecek YerlerLeşkergah’ta görülmeye değer yerlerden ilki Helmand Nehri’dir. 1150 kilometre uzunluğundaki nehir Afganistan’ın en uzun nehri olma özelliğine sahiptir. Nehrin iki ana kolundan biri Leşkergah’tan geçmektedir. Özellikle hafta sonları ailelerin piknik yaptığı Helmand Nehri huzurlu ve sakin havasıyla ziyaretçilerini kendine çeker. Dilerseniz nehirde saatlik tekne kiralayarak kısa bir tura çıkabilirsiniz. Nehir kenarına yakın zamanda inşa edilen Mirwais Neka Parkı’nı da ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Farklı ağaç türleri ile dikkat çeken parkta yürüyüş yapmak oldukça keyiflidir. Mohammadd Rasul Akhondzada Parkı ve Baba-e Millat Parkı Leşkergah gezi listenize eklemenizi önerdiğimiz yeşil alanlar arasındadır. Görkemli mimarisi ile görenleri büyüleyen Leşkergah Camii ve tarihi Büst Kalesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.Leşkergah Gezi RehberiLeşkergah Hakkında Bilinmesi GerekenlerLeşkergah ile İlgili
Leşkergah Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Afganistan’ın güneybatısında yer alan Leşkergah Helmend vilayetinin yönetim merkezidir. Geçmiş yıllarda Büst adı ile anılan şehir yaklaşık 280 bin kişiye ev sahipliği yapmaktadır. Leşkergah Fars dilinde “ordu kışlası” anlamına gelmektedir. Şehir 9. yüzyılda Seferilerin bir parçası olarak nehir kenarında bir baraka kasabası olarak kurulmuştur. Sonrasında Gaznelilerin hakim olduğu kasaba gelişmiş ve Büst adı ile şehir görünümüne kavuşmuştur. Şehirdeki Gaznelilere ait konakların kalıntıları hala Helmend Nehri boyunca görülebilmektedir. Büst şehri ve çevresindeki topluluklar Gurlular, Moğollar ve Timur Hanedanı tarafından işgal edilmiştir. 16. yüzyılın sonlarına doğru şehir Safeviler tarafından yönetilmeye başlamıştır. 1709 yılında Afgan Hotaki İmparatorluğu’nun bir parçası olan Büst şehri 1738 yılında Kandahar’a giderken Afsharid güçleri tarafından işgal edilmiştir. 1747 yılında modern Afganistan’a katılan şehir 1840’lı yıllarda İngiliz işgaline uğramıştır.
Modern Leşkergah şehri 1950’li yıllarda Helmend Valley Authority sulama projesinde çalışan ABD ordu mühendislerinin merkezi olarak kullanılmıştır. O dönemde şehirde Amerikan tasarımları kullanılarak ağaçlarla kaplı geniş caddeler ve evler inşa edilmiştir. 1940-1970 yılları arasında Helmend sulama projesi Afganistan’ın güneyindeki en geniş tarım alanlarından birini yaratmış ve binlerce hektarlık çölleri tarım arazisi haline getirmiştir. 1989 yılında Sovyet kuvvetlerin Afganistan’dan çekilmesinden sonra ve 1992 yılında Muhammed Necibullah hükümetinin çöküşünden sonra şehir Mujaheddin kuvvetleri tarafından ele geçirilmiştir. 1990’ların ortasında şehirde hakim olmaya başlayan Taliban, 2001 yılında ABD silahlı kuvvetleri tarafından iktidardan uzaklaştırılmıştır.
Leşkergah şehri son yıllarda yapılan yeni yollar ve konutlarla büyük ölçüde gelişim kaydetmiştir. Futbol ve kriket şehirdeki en popüler spor dallarıdır. Leşkergah Stadyumu 2006 yılında yeniden inşa edilmiştir ve yaklaşık 10.000 seyirci kapasitesine sahiptir. Tekvando, boks, snooker ve voleybol şehirde öne çıkan diğer spor dalları arasındadır. 2008 yılında inşa edilen Helmend Üniversitesi binlerce öğrenciye eğitim imkanı sağlamaktadır. Tarım, Mühendislik, Eğitim Fakültesi ve Veterinerlik fakültesinin bulunduğu Helmend Üniversitesi ile birlikte şehirde İngilizce ve bilgisayar kursları da yüzlerce öğrenciye katkı sağlamaktadır.
Güneybatı Afganistan’da yer alan Leşkergah şehri Arghandab Nehri ile Helmand Nehri’nin birleştiği bölgede konumlanmıştır. Doğuda Kandahar, batıda İran sınırındaki Zaranj ve kuzeybatıda Farah ve Herat ile ana yollarla bağlantılıdır.
Leşkergah’a Ne Zaman Gidilir?
Çöl ikliminin özelliklerine sahip olan Leşkergah şehrinin yıllık sıcaklık ortalaması 20 derecedir. Yaz ayları mayısın ortasında başlar, eylül ayının sonlarına kadar sürer. Yazın yağış yok denecek kadar azdır. Temmuz ayında sıcaklık 40 dereceye kadar çıkar ve yılın en sıcak ayıdır. Ocak ayı yılın en soğuk ayı olup sıcaklık değeri 14 dereceye kadar düşer. Leşkergah’ı ziyaret etmek isteyenler için en ideal dönem Ekim-Nisan ayları arasıdır.
Helmand Nehri’nin yakınında yer alan Bost Havalimanı şehre ulaşım konusunda kolaylık sağlamaktadır. Şehir merkezine 8 kilometre mesafede bulunan havalimanına başkent Kabil’den hafta bir gün uçuş düzenlenmektedir. Yolculuk süresi yaklaşık 1 saattir. Kabil-Leşkergah arası yaklaşık 650 kilometre olup araçla yolculuk 8 saate yakın sürmektedir.
Leşkergah’ta ülkenin resmi para birimi olan Afgan Afganisi geçerlidir. 1 Afgan Afganisi yaklaşık 0.70 TL’dir. (Kur bilgisi Ocak 2019’da güncellenmiştir)
Leşkergah’ta görülmeye değer yerlerden ilki Helmand Nehri’dir. 1150 kilometre uzunluğundaki nehir Afganistan’ın en uzun nehri olma özelliğine sahiptir. Nehrin iki ana kolundan biri Leşkergah’tan geçmektedir. Özellikle hafta sonları ailelerin piknik yaptığı Helmand Nehri huzurlu ve sakin havasıyla ziyaretçilerini kendine çeker. Dilerseniz nehirde saatlik tekne kiralayarak kısa bir tura çıkabilirsiniz. Nehir kenarına yakın zamanda inşa edilen Mirwais Neka Parkı’nı da ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Farklı ağaç türleri ile dikkat çeken parkta yürüyüş yapmak oldukça keyiflidir. Mohammadd Rasul Akhondzada Parkı ve Baba-e Millat Parkı Leşkergah gezi listenize eklemenizi önerdiğimiz yeşil alanlar arasındadır. Görkemli mimarisi ile görenleri büyüleyen Leşkergah Camii ve tarihi Büst Kalesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.
Priz TipiType F / 250V / 16 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/asya/afganistanda-konusulan-diller
|
Darice ve Peştuca, Afganistan’ınresmi dilleridir. Ülke genelinde iki dillilik oldukça yaygındır.Özbekçe, Arapça, Türkmencegibi azınlık dilleri ise konuşuldukları bölgede resmi dil olarak kabul görebilmektedirler.Urducaveİngilizcegibi diller de ülkenin eğitimli kesimleri tarafından konuşulabilmektedir.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewLokasyon Sayfasında Detayı GösterKapalıYazıcı Dostu Sürüm
Darice ve Peştuca, Afganistan’ınresmi dilleridir. Ülke genelinde iki dillilik oldukça yaygındır.Özbekçe, Arapça, Türkmencegibi azınlık dilleri ise konuşuldukları bölgede resmi dil olarak kabul görebilmektedirler.Urducaveİngilizcegibi diller de ülkenin eğitimli kesimleri tarafından konuşulabilmektedir.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/tekne-evde-bohem-gunler-amsterdam
|
Tekne Evde Bohem Günler - Amsterdam
Amsterdamtek başına bir maskeli balo gibidir. Her seferinde farklı yüzüyle karşılar. Bazen tutar elimden şık bir akşam yemeği yedirir, ardından klasik müzik konserine götürür. Kimi gün bisiklete bindirir, soluk soluğa gezdirir. Parklarda mola verir, müzelerinde saatler geçiriririz. Keyfim yerinde ve gece modundaysam eğer, çılgın gece hayatını koklarız. Erkenden uykum gelir, gece fazla uzamaz. Doğaya çıkmaksa niyetim, bu kez çevrede kasabalarını, çiftliklerini gösterir. Konuğu bir çocuksa kollarını şefkatle açar ve çocukça yönünü sunar bu kez. Sınırsız sayıda seçenekler serer önünüze. İşte bu sebeple oraya aç gider, tok dönerim. Şehre son gidişimizde anne, baba ve çocuk üçlüsüydük.Tekne evkiralayarak birkaç bohem gün geçirdik şehirde. Haouseboat, yanitekne evler Amsterdam’ın önemli bir karakteristiği. İlk olarak 60’lı ve 70’li yıllarda konut sıkıntısı sonucu ortaya çıkan evler, sanki her gidişimde sayılarını katlıyor.Bugün tekne evde yaşamak bir zorunluluk değil, yaşam tarzı seçimi. Hauseboatların bir kısmı gerçekten tekne olarak yapılmış ve sonradan ikamet edilir duruma getirilmiş. Bizim kaldığımız ev ise terası, bahçesi filan derken suyun üzerinde yüzen gerçek bir ev görünümündeydi.Tekne evde her türlü imkan var. Örneğin yerden ısıtma sistemi, her türlü araç gereci ile çok zevkli bir mutfak, aşağı katta yatak odası ve bir banyo. Alt katın suyun içinde yer aldığını belirtmeliyim. Suyun içinde olduğunuza dair tek kanıt, yatak odasının gemi tarzı yuvarlak pencerelerinden yansıyan su hizasındaki görüntü. Yoksa en ufak bir sallantı hissedilmiyor.Komşumuz Erick, yirmi küsur yıldır tekne evinde yaşıyormuş. Kanal evlere uygulanan çok sıkı yasalardan ve vergilerden bahsetti. Kullandıkları kanalizasyon ve atık suların arıtılması ile ilgili filtrasyon sistemlerinin yüksek maliyetleri karşısında, bu evlerde yaşamak için gerçekten tutkulu olmak gerektiğine karar verdim. Böyle söyleyince, eliyle terastaki kanal manzarısını gösterip “Sence her sabah bu manzaraya uyanmak için değmez mi?” dedi. Gülümsedim, ama ne yalan söyleyeyim beş sabah o muhteşem keyfi yaşamak bana yetti. Bu manzaraya uyandıktan sonra her sabah, kanal evimizden çıkıp kırmızı bisikletlerimize atladık ve şehri altına üstüne getirdik.Bizim küçük gezgin, babası ile tandem denen iki kişilik bisiklete bindi. Ben de onları kendi bisikletimle takip ettim. Kimi gün yağmurun, kimi gün ılık güneşin altında pedal çevirdik. Evimizin karşısında dev şehir kütüphanesi vardı. Bir gün oraya gidip kitaplar arasında kaybolduk ve bol bol fotoğraf çektik. Kütüphanenin mimarisi o kadar güzel ki her köşe, fotoğrafik cazibeler barındırıyor. Ayrıca burada dev fare evini ziyaret ettik. Bu evin yüksekliği 3 metre civarında. Mahalle olarak dizayn edilmiş küçük yapıda fabrika, atölyeler, dükkanlar gibi pek çok bölüm var. Her türlü eşyanın minyatür boyutta yapıldığını ve bu evin bölümlerine yerleştirildiğini gözünüzün önüne getirin. Şaşırtıcı, büyüleyici, muhteşem gibi sözcükler ağzınızdan dökülmeye başlıyor. Evin fotoğrafları,Karina Schaapman’ın yazdığı, Türkçe çevirisi de bulunan “Sam ile Julia” isimli çocuk kitabını süslüyor.Başka bir gün kütüphanenin yüz metre ilerisindeNEMO’yu yedik bitirdik. Burası çocuklar için bilim ve aktivite merkezi. Her türlü fiziksel, kimyasal, matematiksel hadise çocuklara oyunla sunulmuş. “Dene yavrucuğum, yanılsan da dene. Eğlenerek dene ve denemekten hiç vazgeçme!” diyen bir merkez. Bizim küçük ve sonradan Amsterdamlı, bayıldı buraya. NEMO’dan soluk soluğa çıktı ve “Bir daha nezaman geliriz buraya” diye planlar yaptı.Güneşin pırıl pırıl ve vaat dolu olduğu bir başka günde, otobüse atlayıp kendimizi kasaba yollarına vurduk. Kasaba yolları deyince zihninizde canlanan, otobüsün tıngır mıngır sallanarak gittiği, asfaltın delik deşik, yolun sağında ve solunda derme çatma yapıların olduğu imajı derhal silin. Onun yerine fırçanızı yeşilin her tonuna bulayın ve sağlı sollu tarlalar, meralar yapın. Bu tarlalara serbestçe gezen, otlayan mutlu ve bakımlı inekler kondurun. Sonra, evinize getirip biblo yapmak isteyeceğiniz kadar güzel evler çizip etrafa belirsiz bir düzen içinde serpiştirin.Düzen hep olsun, ama hiç rahatsızlık vermesin. Buralarda kimler yaşar, hiç dertleri tasaları var mıdır diye içiniz merak dolsun. Hatta bu huzuru kıskandığınızı utanarak farkedin.EdamveVolendamAmsterdam’a çok yakın kasabalar. Bu bölgeye “Waterland” (Su Diyarı) deniliyor. Edam, meşhur peyniri , Volendam ise küçük sevimli limanı ile hafızalara kazınıyor. Amsterdam müzecilik alanında her şehre örnek olabilecek yetkiye sahip. Büyük müzeleri şahane, evet. Ama, ev müzeleri ve spesifik konulara ayrılmış küçük çaplı müzeleri de görülmeye değer. Biz bu gezimizdeRembrandt ‘ın evini ziyaret ettik. Bu ziyarette Rembrandt’ın sadece bir ressam değil, aynı zamanda büyük bir sanat kolleksiyoncusu olduğunu gördük. Dünyanın dört bir yanından topladığı obje ve resimleri evinde sergileniyor. Fakat müzedeki esas şaşkınlığı dolap içine gizlenen karyolaları gördüğümüzde yaşadım. Ortalıkta hiç yatak yok. Sadece dolaplar var. Dolapları açınca da uzanabileceğiniz değil, oturabileceğiniz büyüklükte yataklarla karşılaşıyorsunuz. Sebep ilginç. O dönem uzanmak ölümle özdeşleştiğinden, batıl inançlı Hollandalılar oturarak uyurlarmış.Müze evin çatı katında, yaniRebrandt’ın çalışma odasındaki düzen, sanki az önce ressam oradaymış gibi devam ediyordu. Odanın bir köşesinde Güzel Sanatlar Fakültesi, resim bölümünde hocalık yapan modern giyimli adam, o günki yöntemlerle boya elde etmeye çalışıyordu. Önünde duran küçük masada havanlar, spatulalar, çeşitli renklerde kökler, tohumlar ve mineraller vardı. Bizim Küçük Gezgin’i yanına davet edip eline bir havan tutuşturdu ve dövmesini istedi. Sonra da o dönem boya elde etmenin ne denli zor olduğunu anlattı ve binbir zahmetle çeşitli renkler elde etti. “Köşedeki kırtasiyeden iki tüp boya kapıp geleyim mi hocam?” diye söylenen içimdeki çocuğu büyük çabayla susturabildim.Amsterdam müzecidir, sanat aşığıdır, çocukçadır, ama gastronomi meraklılarını da memnun etmeden bırakmaz. Dünya mutfaklarının güzel örneklerini önünüze serer. O haldegastronomidosyasını açmanın vaktidir. İlk örnek sır gibi bir kafe-restoranla ilgili. Merkez İstasyon’un içinde, Platform 2B’de saklanıp kalmış 1E Klas adında çok eski ve şık bir kafe. Adını daha önceki birinci sınıf bekleme salonundan almış. Art Nouveau tarzlı, yüksek tavanlı bu yerde kendinizi Agatha Christie romanlarında sanabilirsiniz. Bir sabah kahvaltımızı burada yaptık. Yenilenler değil, ama atmosferi yaşamak için gidilir.Hotel de Goudfazantise akşam yemeği için güzel bir deneyimdi. Adında otel kelimesi olduğuna bakmayın, sadece restoran.Deutsch mutfağını modernize ettikleri menülerinde balık, tavuk ve av etleri var. Restoranın binası da menüsü kadar hoş. Eski fabrikadan bozma kocaman bir bina. Kuzey insanın “ham bırakma” zevkinin bir yansıması. Çok beğendim ve çok keyif aldım buradan.Amsterdam’ın semt pazarları ve buradaki sokak lezzetleri de keyif verir bana. Bu kez Waterloopleinmarkt’a uğrayıp tezgahlar arasında kaybolduk. Ekmek arası Haring (turşu ile servis edilen ringa balığı) yedik. Çin yemeği sevenler için de pek çok seçenek var. Fakat bizim komşu Erick, “Ben ve diğer pek çok Amsterdamlı Çin yemeğini sadece Nam Kee’de yer” deyince soluğu orada aldık. Sevmiş olmalıyız ki birkaç defa Nam Kee’ye misafir olduk. Şehir merkezinde olsun, ama geleneksel ve eski olsun diye ısrarcı olduğum bir öğle yemeğini ise Pantry’de yedik.Burnuma biraz turistik kokular gelse de burayı da sevdim. Pantry’de geleneksel ve hikayeli bir yemek olan Hutspot yedik. Anlatılanlara göre Hollandalılar, türlüyü andıran bu yemeği Seksen Yıl Savaşları sırasında İspanyol askerlerinden öğrenmişler. Yedik, içtik, güldük, söyledik derken peynirleri unuttuk sanmayın. De Kaaskamer’e uğrayıp haftalık değil, aylık peynir alışverişimizi de yaptık. Böylece bir Amsterdam maceramızın sonuna daha geldik. Yazıyı bitirdim, gidip ucuz Amsterdam bileti bulabilirmiyim diye bakayım. Ziyadesiyle burnumda tüttü şehir.Bu yazı Gezimanya üyelerinden Esra Yıldız Abalı tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaEsra Yıldız AbalıBir Bahar Sabahı Marsilya'da Uyanmak İstiyorumTekne Evde Bohem Günler - AmsterdamLondra'da Bir Çocuk ve İki Yetişkinin Üç Günü
Amsterdamtek başına bir maskeli balo gibidir. Her seferinde farklı yüzüyle karşılar. Bazen tutar elimden şık bir akşam yemeği yedirir, ardından klasik müzik konserine götürür. Kimi gün bisiklete bindirir, soluk soluğa gezdirir. Parklarda mola verir, müzelerinde saatler geçiriririz. Keyfim yerinde ve gece modundaysam eğer, çılgın gece hayatını koklarız. Erkenden uykum gelir, gece fazla uzamaz. Doğaya çıkmaksa niyetim, bu kez çevrede kasabalarını, çiftliklerini gösterir. Konuğu bir çocuksa kollarını şefkatle açar ve çocukça yönünü sunar bu kez. Sınırsız sayıda seçenekler serer önünüze. İşte bu sebeple oraya aç gider, tok dönerim. Şehre son gidişimizde anne, baba ve çocuk üçlüsüydük.Tekne evkiralayarak birkaç bohem gün geçirdik şehirde. Haouseboat, yanitekne evler Amsterdam’ın önemli bir karakteristiği. İlk olarak 60’lı ve 70’li yıllarda konut sıkıntısı sonucu ortaya çıkan evler, sanki her gidişimde sayılarını katlıyor.Bugün tekne evde yaşamak bir zorunluluk değil, yaşam tarzı seçimi. Hauseboatların bir kısmı gerçekten tekne olarak yapılmış ve sonradan ikamet edilir duruma getirilmiş. Bizim kaldığımız ev ise terası, bahçesi filan derken suyun üzerinde yüzen gerçek bir ev görünümündeydi.
Tekne evde her türlü imkan var. Örneğin yerden ısıtma sistemi, her türlü araç gereci ile çok zevkli bir mutfak, aşağı katta yatak odası ve bir banyo. Alt katın suyun içinde yer aldığını belirtmeliyim. Suyun içinde olduğunuza dair tek kanıt, yatak odasının gemi tarzı yuvarlak pencerelerinden yansıyan su hizasındaki görüntü. Yoksa en ufak bir sallantı hissedilmiyor.
Komşumuz Erick, yirmi küsur yıldır tekne evinde yaşıyormuş. Kanal evlere uygulanan çok sıkı yasalardan ve vergilerden bahsetti. Kullandıkları kanalizasyon ve atık suların arıtılması ile ilgili filtrasyon sistemlerinin yüksek maliyetleri karşısında, bu evlerde yaşamak için gerçekten tutkulu olmak gerektiğine karar verdim. Böyle söyleyince, eliyle terastaki kanal manzarısını gösterip “Sence her sabah bu manzaraya uyanmak için değmez mi?” dedi. Gülümsedim, ama ne yalan söyleyeyim beş sabah o muhteşem keyfi yaşamak bana yetti. Bu manzaraya uyandıktan sonra her sabah, kanal evimizden çıkıp kırmızı bisikletlerimize atladık ve şehri altına üstüne getirdik.
Bizim küçük gezgin, babası ile tandem denen iki kişilik bisiklete bindi. Ben de onları kendi bisikletimle takip ettim. Kimi gün yağmurun, kimi gün ılık güneşin altında pedal çevirdik. Evimizin karşısında dev şehir kütüphanesi vardı. Bir gün oraya gidip kitaplar arasında kaybolduk ve bol bol fotoğraf çektik. Kütüphanenin mimarisi o kadar güzel ki her köşe, fotoğrafik cazibeler barındırıyor. Ayrıca burada dev fare evini ziyaret ettik. Bu evin yüksekliği 3 metre civarında. Mahalle olarak dizayn edilmiş küçük yapıda fabrika, atölyeler, dükkanlar gibi pek çok bölüm var. Her türlü eşyanın minyatür boyutta yapıldığını ve bu evin bölümlerine yerleştirildiğini gözünüzün önüne getirin. Şaşırtıcı, büyüleyici, muhteşem gibi sözcükler ağzınızdan dökülmeye başlıyor. Evin fotoğrafları,Karina Schaapman’ın yazdığı, Türkçe çevirisi de bulunan “Sam ile Julia” isimli çocuk kitabını süslüyor.
Başka bir gün kütüphanenin yüz metre ilerisindeNEMO’yu yedik bitirdik. Burası çocuklar için bilim ve aktivite merkezi. Her türlü fiziksel, kimyasal, matematiksel hadise çocuklara oyunla sunulmuş. “Dene yavrucuğum, yanılsan da dene. Eğlenerek dene ve denemekten hiç vazgeçme!” diyen bir merkez. Bizim küçük ve sonradan Amsterdamlı, bayıldı buraya. NEMO’dan soluk soluğa çıktı ve “Bir daha nezaman geliriz buraya” diye planlar yaptı.
Güneşin pırıl pırıl ve vaat dolu olduğu bir başka günde, otobüse atlayıp kendimizi kasaba yollarına vurduk. Kasaba yolları deyince zihninizde canlanan, otobüsün tıngır mıngır sallanarak gittiği, asfaltın delik deşik, yolun sağında ve solunda derme çatma yapıların olduğu imajı derhal silin. Onun yerine fırçanızı yeşilin her tonuna bulayın ve sağlı sollu tarlalar, meralar yapın. Bu tarlalara serbestçe gezen, otlayan mutlu ve bakımlı inekler kondurun. Sonra, evinize getirip biblo yapmak isteyeceğiniz kadar güzel evler çizip etrafa belirsiz bir düzen içinde serpiştirin.
Düzen hep olsun, ama hiç rahatsızlık vermesin. Buralarda kimler yaşar, hiç dertleri tasaları var mıdır diye içiniz merak dolsun. Hatta bu huzuru kıskandığınızı utanarak farkedin.
EdamveVolendamAmsterdam’a çok yakın kasabalar. Bu bölgeye “Waterland” (Su Diyarı) deniliyor. Edam, meşhur peyniri , Volendam ise küçük sevimli limanı ile hafızalara kazınıyor. Amsterdam müzecilik alanında her şehre örnek olabilecek yetkiye sahip. Büyük müzeleri şahane, evet. Ama, ev müzeleri ve spesifik konulara ayrılmış küçük çaplı müzeleri de görülmeye değer. Biz bu gezimizdeRembrandt ‘ın evini ziyaret ettik. Bu ziyarette Rembrandt’ın sadece bir ressam değil, aynı zamanda büyük bir sanat kolleksiyoncusu olduğunu gördük. Dünyanın dört bir yanından topladığı obje ve resimleri evinde sergileniyor. Fakat müzedeki esas şaşkınlığı dolap içine gizlenen karyolaları gördüğümüzde yaşadım. Ortalıkta hiç yatak yok. Sadece dolaplar var. Dolapları açınca da uzanabileceğiniz değil, oturabileceğiniz büyüklükte yataklarla karşılaşıyorsunuz. Sebep ilginç. O dönem uzanmak ölümle özdeşleştiğinden, batıl inançlı Hollandalılar oturarak uyurlarmış.
Müze evin çatı katında, yaniRebrandt’ın çalışma odasındaki düzen, sanki az önce ressam oradaymış gibi devam ediyordu. Odanın bir köşesinde Güzel Sanatlar Fakültesi, resim bölümünde hocalık yapan modern giyimli adam, o günki yöntemlerle boya elde etmeye çalışıyordu. Önünde duran küçük masada havanlar, spatulalar, çeşitli renklerde kökler, tohumlar ve mineraller vardı. Bizim Küçük Gezgin’i yanına davet edip eline bir havan tutuşturdu ve dövmesini istedi. Sonra da o dönem boya elde etmenin ne denli zor olduğunu anlattı ve binbir zahmetle çeşitli renkler elde etti. “Köşedeki kırtasiyeden iki tüp boya kapıp geleyim mi hocam?” diye söylenen içimdeki çocuğu büyük çabayla susturabildim.
Amsterdam müzecidir, sanat aşığıdır, çocukçadır, ama gastronomi meraklılarını da memnun etmeden bırakmaz. Dünya mutfaklarının güzel örneklerini önünüze serer. O haldegastronomidosyasını açmanın vaktidir. İlk örnek sır gibi bir kafe-restoranla ilgili. Merkez İstasyon’un içinde, Platform 2B’de saklanıp kalmış 1E Klas adında çok eski ve şık bir kafe. Adını daha önceki birinci sınıf bekleme salonundan almış. Art Nouveau tarzlı, yüksek tavanlı bu yerde kendinizi Agatha Christie romanlarında sanabilirsiniz. Bir sabah kahvaltımızı burada yaptık. Yenilenler değil, ama atmosferi yaşamak için gidilir.Hotel de Goudfazantise akşam yemeği için güzel bir deneyimdi. Adında otel kelimesi olduğuna bakmayın, sadece restoran.Deutsch mutfağını modernize ettikleri menülerinde balık, tavuk ve av etleri var. Restoranın binası da menüsü kadar hoş. Eski fabrikadan bozma kocaman bir bina. Kuzey insanın “ham bırakma” zevkinin bir yansıması. Çok beğendim ve çok keyif aldım buradan.
Amsterdam’ın semt pazarları ve buradaki sokak lezzetleri de keyif verir bana. Bu kez Waterloopleinmarkt’a uğrayıp tezgahlar arasında kaybolduk. Ekmek arası Haring (turşu ile servis edilen ringa balığı) yedik. Çin yemeği sevenler için de pek çok seçenek var. Fakat bizim komşu Erick, “Ben ve diğer pek çok Amsterdamlı Çin yemeğini sadece Nam Kee’de yer” deyince soluğu orada aldık. Sevmiş olmalıyız ki birkaç defa Nam Kee’ye misafir olduk. Şehir merkezinde olsun, ama geleneksel ve eski olsun diye ısrarcı olduğum bir öğle yemeğini ise Pantry’de yedik.
Burnuma biraz turistik kokular gelse de burayı da sevdim. Pantry’de geleneksel ve hikayeli bir yemek olan Hutspot yedik. Anlatılanlara göre Hollandalılar, türlüyü andıran bu yemeği Seksen Yıl Savaşları sırasında İspanyol askerlerinden öğrenmişler. Yedik, içtik, güldük, söyledik derken peynirleri unuttuk sanmayın. De Kaaskamer’e uğrayıp haftalık değil, aylık peynir alışverişimizi de yaptık. Böylece bir Amsterdam maceramızın sonuna daha geldik. Yazıyı bitirdim, gidip ucuz Amsterdam bileti bulabilirmiyim diye bakayım. Ziyadesiyle burnumda tüttü şehir.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/kayitli-kullanici/esra-yildiz-abali
|
Gezdiğim ÜlkelerAlmanya,Avusturya,Belçika,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Fransa,Hollanda,İngiltere,İspanya,İsviçre,İtalya,Macaristan,Makedonya,Portekiz,Slovenya,Türkiye,Vatikan,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,KanadaGezdiğim ŞehirlerBerlin,Frankfurt,Leipzig,Münih,Salzburg,Viyana,Brugge,Brüksel,Karlovy Vary,Prag,Kopenhag,Biarritz,Colmar,Marsilya,Nice,Paris,Strazburg,Amsterdam,Volendam,Londra,Barselona,Bilbao,Cordoba (İspanya),Granada,Madrid,Pamplona,San Sebastian,Sevilla,Toledo,Valencia,Basel,Luzern,Zürih,Amalfi,Bergamo,Bologna,Caltagirone,Capri Adası,Catania (Katanya),Cenova,Cinque Terre,Floransa,Milano,Modena,Napoli,Parma,Portofino,Positano,Puglia,Rapallo,Ravello,Roma,Sicilya,Siraküza,Sorrento,Taormina,Budapeşte,Esztergom,Bitola (Manastır),Ohri,Lizbon,Sintra,Bled,Ljubljana,Vatikan Sehri,Atina,Dedeağaç,Girit,Kavala,Midilli,Mykonos,Patmos,Pire,Rodos,Sakız Adası,Samos,Santorini,Selanik,Baltimore (Maryland),Boston (Massachusetts),Florida,Hollywood (Kaliforniya),Kaliforniya,Key West (Florida),Los Angeles (Kaliforniya),Miami (Florida),Napa Vadisi,New Jersey,New York,New York City (NY),Orlando (Florida),Philadelphia (PA),San Francisco (Kaliforniya),Santa Barbara,Santa Monica (Kaliforniya),Washington,Montreal,Niagara,Ottawa,Quebec,TorontoGezmek İstediğim YerlerAfrika,Asya,Güney Amerika
Almanya,Avusturya,Belçika,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Fransa,Hollanda,İngiltere,İspanya,İsviçre,İtalya,Macaristan,Makedonya,Portekiz,Slovenya,Türkiye,Vatikan,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,Kanada
Berlin,Frankfurt,Leipzig,Münih,Salzburg,Viyana,Brugge,Brüksel,Karlovy Vary,Prag,Kopenhag,Biarritz,Colmar,Marsilya,Nice,Paris,Strazburg,Amsterdam,Volendam,Londra,Barselona,Bilbao,Cordoba (İspanya),Granada,Madrid,Pamplona,San Sebastian,Sevilla,Toledo,Valencia,Basel,Luzern,Zürih,Amalfi,Bergamo,Bologna,Caltagirone,Capri Adası,Catania (Katanya),Cenova,Cinque Terre,Floransa,Milano,Modena,Napoli,Parma,Portofino,Positano,Puglia,Rapallo,Ravello,Roma,Sicilya,Siraküza,Sorrento,Taormina,Budapeşte,Esztergom,Bitola (Manastır),Ohri,Lizbon,Sintra,Bled,Ljubljana,Vatikan Sehri,Atina,Dedeağaç,Girit,Kavala,Midilli,Mykonos,Patmos,Pire,Rodos,Sakız Adası,Samos,Santorini,Selanik,Baltimore (Maryland),Boston (Massachusetts),Florida,Hollywood (Kaliforniya),Kaliforniya,Key West (Florida),Los Angeles (Kaliforniya),Miami (Florida),Napa Vadisi,New Jersey,New York,New York City (NY),Orlando (Florida),Philadelphia (PA),San Francisco (Kaliforniya),Santa Barbara,Santa Monica (Kaliforniya),Washington,Montreal,Niagara,Ottawa,Quebec,Toronto
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/kubizmden-dadaizme-londrada-alternatif-bir-sanat-rotasi
|
Kübizm’den Dadaizm’e: Londra'da Alternatif Bir Sanat Rotası
Londra hakkında nereden yazmaya başlayacağıma asla emin olamıyorum. Sizi içine çeken kozmopolit yapısıyla yabancı hissetmeyeceğiniz dünya şehirlerinden biri. Kültür, tarih, eğlence ve pop kültür açısından İngiltere’yle ilgili tüm beklentilerinizi karşılayacak.Sadece bir yerden bir yere gitmeye çalışırkenSherlock Holmestemalı müze ve dükkanlarla doluBaker Street’ten geçebilir ya da Metrodan indiğiniz King’s Cross DurağındaHarry Potter’ın ünlü Peron ¾ fotoğraflarının çekildiği duvarı ve kalabalığı görebilirsiniz. Her yerde karşınıza çıkan kırmızı telefon kulübeleri ve en ucuz ulaşım yöntemi olan iki katlı otobüsler.Doctor Whohayranları dikkatli bakarlarsa mavi polis kulübelerini de gözden kaçırmayacaktır. Her anı bir fotoğraf karesi olan bu şehrin sürükleyiciliği ve büyüleyiciliğine kapılıp savrulmak çok iyi bir gezme yöntemi. Yine de evinize döndüğünüzde aslında gezmek istediğiniz yerleri gezemediğinizi fark edip derin bir üzüntüye kapılmamak için Londra, gitmeden önce mutlaka bir gezi planı yapmanız gereken bir şehir.ErasmusÖğrenci Değişim Programı’yla Birleşik Krallık’a gelmiş birGüzel Sanatlar Fakültesi öğrencisiolarak, elimde uzun bir gezilecek galeri ve müzeler listesi vardı. Yararlanabileceğim bütün indirimlerden yararlanmak için öğrenci indirimi olan galerilerin öğrenci kartlarını elektronik olarak çıkarttım. Gezdiğim çoğu müze ve galerinin kalıcı koleksiyonlarını gezmek herkes için ücretsiz olsa da ilgimi çeken etkinliklere ve sergilere indirimli girmek için bilet alırken PDF’lerini telefonumda taşıdığım bu öğrenci kartı kimlik numaralarını kullandım. Ayrıca haftalık otobüs bileti alarak hem Londra’nın sokaklarını gördüm hem de ilgimi çeken parklarda, sokaklarda ve dükkanlarda inip oralarda gezdikten sonra tekrar yolculuğuma devam etme fırsatım oldu.Oldukça gelişmiş bisiklet yollarına ve trafikteki kuralları sayesinde rahat bisiklet kullanımına rağmen, aralık ayında neredeyse her zaman yağmurlu olan Londra’da bisiklet kiralamak ne kadar bisiklete binmeyi sevsem de gözümün yemediği bir ulaşım yöntemi oldu. Başka bir yazımda mutlaka bahsetmek istediğim üniversitemin olduğuAberystwythşehrinden Londra’ya, Victoria Coach Station’da otobüsten inerek ulaştım.Trenle ulaşım yapmanın daha keyifli ve bir şehre varmanın en güzel yollarından birinin büyüleyici tren garları ve şehir merkezlerinde oluşundan bahsedip dursam da, bir yandan Pound'un durumu, bir yandan otobüs ve tren biletleri arasındaki fark, tutumlu gezme huyumun ağır basmasına neden oldu. Buna rağmen otobüs terminalinin çevresinde beni karşılayacak arkadaşımı beklerken gördüğüm Mozart heykeli ve ardından çevrede yürürken karşılaştığım “Mozart’ın yaşadığı Ev” levhasıyla Ebury Sokak’taki harika ev, o anlık beni etkilemeye yetti.National GalleryNorwood’daki evime yerleştikten sonra ilk gittiğim yerNational Galleryoldu. Hem şehrin oldukça merkezinde oluşu hem de 700 yıllık sanat eserleriyle;Leonardo da Vinci,Paul Cezanne,Claude Monet,Rubens,Rembrandt,Vincent van Gogh’unAy Çiçeklerigibi inanılmaz derecede sanat tarihinde yeri olan dünya çapındaki ressamlarla dolu bu müze hayat değiştiriciydi. İlk akla gelenleri yazdıktan sonra geriye kalan ressamlarDiego Velazques, Canaletto, Botticelli… Burada yazmadığım birçok inanılmaz ressam ve resim de bu müzedeydi.Sanat tarihiyle ilginiz olmasa bile The National Gallery, Londra’ya uğradığınızda gitmeniz gereken yerlerden biri. Pandemi sebebiyle kısıtlı ziyaretçi aldıklarından, önceden sitelerine uğrayarak giriş koşullarını kontrol etmekte ve ücretsiz olan giriş biletini almanızda fayda var. Ayrıca ücretsiz kalıcı serginin dışında gideceğiniz tarihlerde hangi sergilerin olduğunu da sitelerinden kontrol edebilirsiniz. Beğendiğiniz bir sanatçınız eskiz defterlerinden kara kalem çizimlerine, aldığı notlara kadar birçok detayı bu sergilerde bizler için düzenleyip bizim ziyaretimize hazır hale getiriyorlar.National Portrait GalleryNational Gallery’den çıktıktan sonra oldukça acıkmıştım. Hemen yanındakiNational Portrait Gallery’ye gireceğimden fazla uzaklaşmak istemedim. Yakınlardaki kafelere göz attıktan sonra en öğrenci dostu çözümün süpermarketlerin birinden atıştırmalık şeyler almak olduğuna karar verip, açlığımı bastırmak için yakın bir Tesco’dan bisküvi ve elma aldım. National Portrait Gallery’ye geri dönerken bir yandan elmamı yiyor, bir yandan sokakları tüm detaylarıyla inceliyordum. Müzede 20. yüzyıl portreleri ve çağdaş sanat eserleri olsa da, ağırlıklı olarak İngiliz tarihinde yer etmiş önemli insanlar ve soylu ailelerden gelen insanların portreleri vardı. Galeri ana koleksiyonundaki eserlerin ışığa hassaslığı sebebiyle koleksiyonlarını düzenli olarak dönüşüm halinde sergiliyormuş. Bu sebeple serginin yeniden gezilebilirliği oldukça yüksek.Galeri taşınması sebebiyle 2023 yılına kadar kapalı olacakmış. Bu sebeple ana koleksiyonlarını internet sitesinden gezebilirsiniz. Tarihi ressamlar ve tarihi karakterleri görmek hem sanata hem de tarihe meraklı insanların ilgisini bir arada çekiyor. Ayrıca koleksiyonlarında birçok portre fotoğrafı bulunduğu için resimle ilgilenmeyen ama fotoğrafa meraklı görsel sanatçıların da uğraması gereken bir müze olduğunu düşünüyorum. Belki de İngiltere gezinizi National Portrait Gallery açılana kadar ertelemelisiniz. Eğer bunu hesaba katmadan gezinizi planladıysanız yine de üzülmeyin, Londra’da gezilecek gerçekten çok fazla müze var.Tate Britain ve Tate ModernOnlardan biri deTate Britain. Yanılmıyorsam büyük bir kısmı Britanyalı sanatçıların eserlerinden oluşuyor. SadeceJ. M. W. Turner’ın harika eserleri,David Hocney’ınSplash’ı veJohn Constable’ın inanılmaz manzara resimleri bile sadece saatlerinizi alacaktır.William Blake’in eserlerinin de çoğu ana koleksiyonda vardı. Ve benim ziyaretim sırasında ayrıca tüm eskizlerinin, şiirlerinin bulunduğu William Blake sergisine öğrenci indirimimi kullanarak girdim.Tate müzelerinden bir diğeri ve görece kardeşlerine göre daha popüler olanı:Tate Modern. Sanat eserlerini görmek ve vakit geçirmek için harika bir yer. 1900’lü yıllardan bu yana modern sanat anlayışıyla eser yapmış dünyanın her yanından sanatçıları kapsayan Tate Modern’deHenri Matisse’ıPablo Picasso’yu,Claude Monet’yi,Andy Warhol’u,Marcel Duchamp’ı yani Empresyonizmi, Kübizmi, Dadaizmi ve daha birçok modern sanat akımını görmüş olacaksınız. Ve bu deneyim, günümüzde sanat denince aklınıza gelecek her eser hakkında bir fikir yürütebilmenizi sağlayacak.Sergi salonuMark Rothko’nun tabloları ile dolu. Telefonunuzun ekranından baktığınızsa anlamsız gelen bu tabloların sizi etkileyeceğine ve modern sanat konusunda fikirlerinizi değiştireceğine eminim. Kim bilir, belki bir iş görüşmesinde insan kaynaklarını bile etkileyebilirsiniz.Royal Academy of ArtsBir Güzel Sanatlar öğrencisi olarakRoyal Academy of Arts’a gitmeden yapamadım. Amacım koleksiyonları görmekten çok akademinin havasını solumaktı. Londra’da okuyan insanlarla tanışmak, öğrencilerin çalışmalarını görmek ve okulda gezmek oldukça hoştu ve her ne kadar girerkenki beklentim o yönde olmasa da, binden fazla sanat eseriyle karşılaşmak beni oldukça şaşırttı. Özellikle Leonardo’nunSon Akşam Yemeği’ni görünce neredeyse aklım çıkacaktı ama şaşkınlığım gittikten sonra bunun asıl tablonun büyük bir kopyası olduğunu fark ettim. Siz de bu deneyimi yaşamak isterseniz ücretsiz de olsa önceden bilet almayı unutmayın.The Wallace CollectionModern sanat sizi etkilemiyor olabilir. Belki de eserlerde anlam arayıp durmaktan artık sıkılıyor ve baktığınızda dünyanın dertlerini değil de içinizi açacak görüntüler görmek istiyorsanız, The Wallace Collection mutlaka gitmeniz gereken tek müze. Tabii ki Rokoko akımının bunlardan ibaret olduğunu söylemiyorum amaJean-Honoré Fragonard’unThe Swingtablosuna bakıp mutlu olmayacak tek bir insan bilmiyorum.Müzenin üst katlarına çıkarken merdivenlerin bir kenarındaThe Setting of The Sun, bir kenarındaThe Rising of The Suntablolarını görmek ve bu iki François Boucher sanat eserine bakarak oturmak, oldukça romantik dakikalar geçirmenize sebep olabilir.Saatchi GalleryGünümüz sanatını takip ediyorsanız mutlaka tanıdığınız işlerinSaatchi Gallery’de sergilendiğini görmüşsünüzdür. Yukarıda yazdığım diğer müzeler gibi ücretsiz olmayan Saatchi Gallery yine de gittiğiniz dönemde ne sergilediğine bakmak isteyeceğiniz yerlerden biri. Ücretsiz olmasa da fiyatları uygun olarak bu yer belki de tam merak ettiğiniz konularda bir koleksiyon sergiliyor olabilir.Tüm bu müze ve galerileri gezdiyseniz ve hala doymadıysanız size üç öneride daha bulunacağım: Guildhall Art Gallery, Whiteshapel Gallery ve South London Gallery.Guildhall Art Gallery’nin öne çıkan noktası Londra ile ilgili 250 binden fazla görsel bulundurması. Çeşitli temalara, sanatçılara veya etkinliklere göre gruplandırılmış bu fotoğraflar size keşke Londra’da yaşasaydım dedirtecek türden.Whiteshapel Gallarybirçok ünlü ressamın eserlerinin zamanında sergilendiği büyüleyici bir yer.Picasso’nunGuernica’sı 1939’da Whiteshapel’deydi.Jackson Pollock1958’de…Frida Kahlo1982’de… Ve belki de yıllar sonra dünyayı kasıp kavuracak sanatçılar sizin Londra ziyaretiniz sırasında Whitechapel Gallery’de eserlerini sergiliyor olabilir. Bir göz gezdirmekte yarar var.South London Galleryise tüm sergilerini ücretsiz olarak yapıyor. Londra’da bulunacağınız tarihlere göre, sergilere göz atmak ve orada bulunmak size çok şey katacaktır.Banksy GraffitileriSon olarak sergi veya galeri olmasa da hem Londra’yı gezmenin hem de çeşitli yerlerdeki Banksy Graffitileri'ni görmek için telefonunuzdaki haritalar uygulamasınaBanksyyazmanız yeterli.River Thames kenarında bir yürüyüş yaparken Banksy’nin Balık Tutan Çocuk işini, Museum of London yakınlarında Basquiat anısına yaptığı graffitiyi, şehir merkezinin biraz dışında Westbourne Park yakınlarındaki ‘The Painter’ çalışmasını görebilirsiniz.Graffitiye meraklıysanız Banksy Tunnel’deki graffitileri görmek için, Waterloo İstasyonu’ndan çıkınca sprey boya ve tiner kokusunu takip etmeniz yeterli ama siz yine de yanlış yerlere sapmamak için haritalarda "Banksy Tunnel"yazabilirsiniz.Bu yazı Gezimanya üyelerinden Erkin Barın tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 view#Makedonyadan yazılar alanında gösterKapalıYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaErkin BarınGerçekten Mümkün mü: Karavanla Yolda Para KazanmakBir Öğrencinin Gözünden EskişehirKübizm’den Dadaizm’e: Londra'da Alternatif Bir Sanat Rotası
Londra hakkında nereden yazmaya başlayacağıma asla emin olamıyorum. Sizi içine çeken kozmopolit yapısıyla yabancı hissetmeyeceğiniz dünya şehirlerinden biri. Kültür, tarih, eğlence ve pop kültür açısından İngiltere’yle ilgili tüm beklentilerinizi karşılayacak.
Sadece bir yerden bir yere gitmeye çalışırkenSherlock Holmestemalı müze ve dükkanlarla doluBaker Street’ten geçebilir ya da Metrodan indiğiniz King’s Cross DurağındaHarry Potter’ın ünlü Peron ¾ fotoğraflarının çekildiği duvarı ve kalabalığı görebilirsiniz. Her yerde karşınıza çıkan kırmızı telefon kulübeleri ve en ucuz ulaşım yöntemi olan iki katlı otobüsler.Doctor Whohayranları dikkatli bakarlarsa mavi polis kulübelerini de gözden kaçırmayacaktır. Her anı bir fotoğraf karesi olan bu şehrin sürükleyiciliği ve büyüleyiciliğine kapılıp savrulmak çok iyi bir gezme yöntemi. Yine de evinize döndüğünüzde aslında gezmek istediğiniz yerleri gezemediğinizi fark edip derin bir üzüntüye kapılmamak için Londra, gitmeden önce mutlaka bir gezi planı yapmanız gereken bir şehir.
ErasmusÖğrenci Değişim Programı’yla Birleşik Krallık’a gelmiş birGüzel Sanatlar Fakültesi öğrencisiolarak, elimde uzun bir gezilecek galeri ve müzeler listesi vardı. Yararlanabileceğim bütün indirimlerden yararlanmak için öğrenci indirimi olan galerilerin öğrenci kartlarını elektronik olarak çıkarttım. Gezdiğim çoğu müze ve galerinin kalıcı koleksiyonlarını gezmek herkes için ücretsiz olsa da ilgimi çeken etkinliklere ve sergilere indirimli girmek için bilet alırken PDF’lerini telefonumda taşıdığım bu öğrenci kartı kimlik numaralarını kullandım. Ayrıca haftalık otobüs bileti alarak hem Londra’nın sokaklarını gördüm hem de ilgimi çeken parklarda, sokaklarda ve dükkanlarda inip oralarda gezdikten sonra tekrar yolculuğuma devam etme fırsatım oldu.
Oldukça gelişmiş bisiklet yollarına ve trafikteki kuralları sayesinde rahat bisiklet kullanımına rağmen, aralık ayında neredeyse her zaman yağmurlu olan Londra’da bisiklet kiralamak ne kadar bisiklete binmeyi sevsem de gözümün yemediği bir ulaşım yöntemi oldu. Başka bir yazımda mutlaka bahsetmek istediğim üniversitemin olduğuAberystwythşehrinden Londra’ya, Victoria Coach Station’da otobüsten inerek ulaştım.
Trenle ulaşım yapmanın daha keyifli ve bir şehre varmanın en güzel yollarından birinin büyüleyici tren garları ve şehir merkezlerinde oluşundan bahsedip dursam da, bir yandan Pound'un durumu, bir yandan otobüs ve tren biletleri arasındaki fark, tutumlu gezme huyumun ağır basmasına neden oldu. Buna rağmen otobüs terminalinin çevresinde beni karşılayacak arkadaşımı beklerken gördüğüm Mozart heykeli ve ardından çevrede yürürken karşılaştığım “Mozart’ın yaşadığı Ev” levhasıyla Ebury Sokak’taki harika ev, o anlık beni etkilemeye yetti.
Norwood’daki evime yerleştikten sonra ilk gittiğim yerNational Galleryoldu. Hem şehrin oldukça merkezinde oluşu hem de 700 yıllık sanat eserleriyle;Leonardo da Vinci,Paul Cezanne,Claude Monet,Rubens,Rembrandt,Vincent van Gogh’unAy Çiçeklerigibi inanılmaz derecede sanat tarihinde yeri olan dünya çapındaki ressamlarla dolu bu müze hayat değiştiriciydi. İlk akla gelenleri yazdıktan sonra geriye kalan ressamlarDiego Velazques, Canaletto, Botticelli… Burada yazmadığım birçok inanılmaz ressam ve resim de bu müzedeydi.
Sanat tarihiyle ilginiz olmasa bile The National Gallery, Londra’ya uğradığınızda gitmeniz gereken yerlerden biri. Pandemi sebebiyle kısıtlı ziyaretçi aldıklarından, önceden sitelerine uğrayarak giriş koşullarını kontrol etmekte ve ücretsiz olan giriş biletini almanızda fayda var. Ayrıca ücretsiz kalıcı serginin dışında gideceğiniz tarihlerde hangi sergilerin olduğunu da sitelerinden kontrol edebilirsiniz. Beğendiğiniz bir sanatçınız eskiz defterlerinden kara kalem çizimlerine, aldığı notlara kadar birçok detayı bu sergilerde bizler için düzenleyip bizim ziyaretimize hazır hale getiriyorlar.
National Gallery’den çıktıktan sonra oldukça acıkmıştım. Hemen yanındakiNational Portrait Gallery’ye gireceğimden fazla uzaklaşmak istemedim. Yakınlardaki kafelere göz attıktan sonra en öğrenci dostu çözümün süpermarketlerin birinden atıştırmalık şeyler almak olduğuna karar verip, açlığımı bastırmak için yakın bir Tesco’dan bisküvi ve elma aldım. National Portrait Gallery’ye geri dönerken bir yandan elmamı yiyor, bir yandan sokakları tüm detaylarıyla inceliyordum. Müzede 20. yüzyıl portreleri ve çağdaş sanat eserleri olsa da, ağırlıklı olarak İngiliz tarihinde yer etmiş önemli insanlar ve soylu ailelerden gelen insanların portreleri vardı. Galeri ana koleksiyonundaki eserlerin ışığa hassaslığı sebebiyle koleksiyonlarını düzenli olarak dönüşüm halinde sergiliyormuş. Bu sebeple serginin yeniden gezilebilirliği oldukça yüksek.
Galeri taşınması sebebiyle 2023 yılına kadar kapalı olacakmış. Bu sebeple ana koleksiyonlarını internet sitesinden gezebilirsiniz. Tarihi ressamlar ve tarihi karakterleri görmek hem sanata hem de tarihe meraklı insanların ilgisini bir arada çekiyor. Ayrıca koleksiyonlarında birçok portre fotoğrafı bulunduğu için resimle ilgilenmeyen ama fotoğrafa meraklı görsel sanatçıların da uğraması gereken bir müze olduğunu düşünüyorum. Belki de İngiltere gezinizi National Portrait Gallery açılana kadar ertelemelisiniz. Eğer bunu hesaba katmadan gezinizi planladıysanız yine de üzülmeyin, Londra’da gezilecek gerçekten çok fazla müze var.
Tate Britain ve Tate Modern
Onlardan biri deTate Britain. Yanılmıyorsam büyük bir kısmı Britanyalı sanatçıların eserlerinden oluşuyor. SadeceJ. M. W. Turner’ın harika eserleri,David Hocney’ınSplash’ı veJohn Constable’ın inanılmaz manzara resimleri bile sadece saatlerinizi alacaktır.William Blake’in eserlerinin de çoğu ana koleksiyonda vardı. Ve benim ziyaretim sırasında ayrıca tüm eskizlerinin, şiirlerinin bulunduğu William Blake sergisine öğrenci indirimimi kullanarak girdim.
Tate müzelerinden bir diğeri ve görece kardeşlerine göre daha popüler olanı:Tate Modern. Sanat eserlerini görmek ve vakit geçirmek için harika bir yer. 1900’lü yıllardan bu yana modern sanat anlayışıyla eser yapmış dünyanın her yanından sanatçıları kapsayan Tate Modern’deHenri Matisse’ıPablo Picasso’yu,Claude Monet’yi,Andy Warhol’u,Marcel Duchamp’ı yani Empresyonizmi, Kübizmi, Dadaizmi ve daha birçok modern sanat akımını görmüş olacaksınız. Ve bu deneyim, günümüzde sanat denince aklınıza gelecek her eser hakkında bir fikir yürütebilmenizi sağlayacak.
Sergi salonuMark Rothko’nun tabloları ile dolu. Telefonunuzun ekranından baktığınızsa anlamsız gelen bu tabloların sizi etkileyeceğine ve modern sanat konusunda fikirlerinizi değiştireceğine eminim. Kim bilir, belki bir iş görüşmesinde insan kaynaklarını bile etkileyebilirsiniz.
Royal Academy of Arts
Bir Güzel Sanatlar öğrencisi olarakRoyal Academy of Arts’a gitmeden yapamadım. Amacım koleksiyonları görmekten çok akademinin havasını solumaktı. Londra’da okuyan insanlarla tanışmak, öğrencilerin çalışmalarını görmek ve okulda gezmek oldukça hoştu ve her ne kadar girerkenki beklentim o yönde olmasa da, binden fazla sanat eseriyle karşılaşmak beni oldukça şaşırttı. Özellikle Leonardo’nunSon Akşam Yemeği’ni görünce neredeyse aklım çıkacaktı ama şaşkınlığım gittikten sonra bunun asıl tablonun büyük bir kopyası olduğunu fark ettim. Siz de bu deneyimi yaşamak isterseniz ücretsiz de olsa önceden bilet almayı unutmayın.
Modern sanat sizi etkilemiyor olabilir. Belki de eserlerde anlam arayıp durmaktan artık sıkılıyor ve baktığınızda dünyanın dertlerini değil de içinizi açacak görüntüler görmek istiyorsanız, The Wallace Collection mutlaka gitmeniz gereken tek müze. Tabii ki Rokoko akımının bunlardan ibaret olduğunu söylemiyorum amaJean-Honoré Fragonard’unThe Swingtablosuna bakıp mutlu olmayacak tek bir insan bilmiyorum.Müzenin üst katlarına çıkarken merdivenlerin bir kenarındaThe Setting of The Sun, bir kenarındaThe Rising of The Suntablolarını görmek ve bu iki François Boucher sanat eserine bakarak oturmak, oldukça romantik dakikalar geçirmenize sebep olabilir.
Günümüz sanatını takip ediyorsanız mutlaka tanıdığınız işlerinSaatchi Gallery’de sergilendiğini görmüşsünüzdür. Yukarıda yazdığım diğer müzeler gibi ücretsiz olmayan Saatchi Gallery yine de gittiğiniz dönemde ne sergilediğine bakmak isteyeceğiniz yerlerden biri. Ücretsiz olmasa da fiyatları uygun olarak bu yer belki de tam merak ettiğiniz konularda bir koleksiyon sergiliyor olabilir.
Tüm bu müze ve galerileri gezdiyseniz ve hala doymadıysanız size üç öneride daha bulunacağım: Guildhall Art Gallery, Whiteshapel Gallery ve South London Gallery.
Guildhall Art Gallery’nin öne çıkan noktası Londra ile ilgili 250 binden fazla görsel bulundurması. Çeşitli temalara, sanatçılara veya etkinliklere göre gruplandırılmış bu fotoğraflar size keşke Londra’da yaşasaydım dedirtecek türden.
Whiteshapel Gallarybirçok ünlü ressamın eserlerinin zamanında sergilendiği büyüleyici bir yer.Picasso’nunGuernica’sı 1939’da Whiteshapel’deydi.Jackson Pollock1958’de…Frida Kahlo1982’de… Ve belki de yıllar sonra dünyayı kasıp kavuracak sanatçılar sizin Londra ziyaretiniz sırasında Whitechapel Gallery’de eserlerini sergiliyor olabilir. Bir göz gezdirmekte yarar var.
South London Galleryise tüm sergilerini ücretsiz olarak yapıyor. Londra’da bulunacağınız tarihlere göre, sergilere göz atmak ve orada bulunmak size çok şey katacaktır.
Son olarak sergi veya galeri olmasa da hem Londra’yı gezmenin hem de çeşitli yerlerdeki Banksy Graffitileri'ni görmek için telefonunuzdaki haritalar uygulamasınaBanksyyazmanız yeterli.River Thames kenarında bir yürüyüş yaparken Banksy’nin Balık Tutan Çocuk işini, Museum of London yakınlarında Basquiat anısına yaptığı graffitiyi, şehir merkezinin biraz dışında Westbourne Park yakınlarındaki ‘The Painter’ çalışmasını görebilirsiniz.
Graffitiye meraklıysanız Banksy Tunnel’deki graffitileri görmek için, Waterloo İstasyonu’ndan çıkınca sprey boya ve tiner kokusunu takip etmeniz yeterli ama siz yine de yanlış yerlere sapmamak için haritalarda "Banksy Tunnel"yazabilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/izmit/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazar/ozel-yazilar/nezahat-gocmen
|
Nezahat Göçmen / Özel Yazılar
Hüzünlü Efsanesi ile Güllük
Ege Denizi’nin Güllük (Mandalya) Körfezi kıyılarında yer alan yerleşim yerine güllerle, sarmaşıklarla bezenmiş bir belde hayali ile gittim. Muğla ili Milas belediyesine bağlı mahalle statüsüne geçmiş sahil yerleşim…
Bodrum'a Özgü Bir Gelenek: Hardumya
2021 yılının Temmuz ayında unutulmuş bir sakatat yemeği ile tanıştım. Bodrum Kumbahçe Mahallesinde komşularımla bayramlaşma günüydü. Komşum Zerrin Şenol ikindi vakti kahve ikramından sonra, güneş ufukta kaybolma…
Keşif Zamanı: Doğanın Harika Babalarını Tanıyın
Babalar daima yön gösterir. Bizi nereye götürürse götürsün.Canlı dünyaya geldiğinde erkek ve dişi ebeveyn olur. Fakat babaların çoğu babalık yapmayı bilmez. Yüksek oranda dişiler anaçtır.Tüylerle, kürklerle kaplı bazen…
Sadece Ankara'da Yetişen Ankaralı Sevgi Çiçeği
Dünya'da sadece Ankara'nın Gölbaşı İlçesi'nde yetişen Sevgi Çiçeği. Dünya Doğayı Koruma Birliği ölçütlerine göre nesli tehlike altında olan çiçek.Halk arasında Kırmızı Peygamber çiçeği, gelin düğmesi, yanardöner, türbe…
Büyük İskender’in Torunları: Kafiristan’da Kalaşlar
Allah’ın yaratma sanatı ile bilmediğimiz ne kültürler var. Ömrümüz sonsuz çeşitliliği görmeye yeter mi? Farklı kültür, gelenek ve her bir coğrafyanın kendine göre yaşama biçimi farklı, inançlar çok farklı. Büyük…
Mormorik; Tadı Enfes Görüntüsü Şahane Orman Meyvesi
Halk dilinde böğürtlen Ağustos ve eylül ayında yaylaların güzeli. Kokusu, tadı sevimli olan vitamin ve mineral kaynağı ufacık meyvecik. Masallarda ormana giden çocukların topladığı meyvedir. Hayal ürünü değildir,…
İsmiyle İlgi Çeken Lezzet Çükündür Kavurması
Adı komik gelebilir. İlk kez adını Muğla’nın Bodrum ilçe pazarında Çükündür var çükündür!”sesi ile duydum. Sese doğru yöneldim. Hafif gülümsedim. Bizim bildiğimiz kırmızı pancar. Yapraklarından yapılan kavurmasının…
540 Denizcinin Hayatını Kaybettiği Ertuğrul Fırkateyni Hakkında
İspanya’da dünyaya gelen Bodrum’a yerleşen Japonya’da çalışmalarını sürdüren Ertuğrul Projesi’nin Gezici Sergisinin tasarımcısı ve kuratörü muhteşem insan ile İspanya- Bodrum ve Japonya üçgeninde söyleşi yaptık. Merhaba…
Her Daim Dingin İsviçre
Rigi, Alpler’in yüce bir tepesi. Pırıl pırıl bir nisan günü, Rigi Tepesi'ne gitmek için Zug’tan yola çıktık. Az gittik uz gittik. Trafik kurallarına harfiyen uyuluyor. Yeşilliklerin ortasına oturtulmuş düzenli, bakımlı…
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/nl/amsterdam/avis/
|
Amsterdam içerisinde bulunan Avis firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/nl/hilversum/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazar/ozel-yazilar/ufuk-akkus
|
UFUK AKKUŞ / Özel Yazılar
Gezginlere İlham Veren Filmlerin Öncüsü: James Bond Filmleri
Hepimiz seyahatlerimizle ilgili bize ilham veren filmleri defalarca izledik. The Way filmi gerçekten harikaydı. Hatta develerle yolculuk yaparak Avustralya çöllerini geçen kızın Track isimli filmi kadın gezginlere ilham…
Dünyanın En Büyük Şelaleleri: Victoria, Niagara Ve Iguasu
Dünyada hep en büyük göller, hep en büyük vadiler, en büyük kanyonlar, en büyük nehirler, en yüksek tepe, en derin çukur, en, en, en kelimesi ile başlayan her şey hep bizim için ulaşma noktasıdır. Nedense takılıyoruz en…
Seyahat Etmenin İnsana Kattığı Değer
Seyahat etmenin en büyük sebeplerinden bir tanesi yoğun iş hayatı ve stresten kurtulmak olarak bilinebilir ama her zaman söylediğim bir şey var ki seyahat etmek bir tutku ve bir yaşam biçimidir. Neden seyahat ederiz ya…
Hangi Mevsimde Hangi Ülkeye Gidilir?
Mevsimleri göze aldığımızda gerçekten dünya coğrafyası üzerinde bulunan şanslı ülkelerden bir tanesiyiz diyebilirim. Hem Asya hem de Avrupa üzerindeki topraklarımızda her mevsimi yaşayabilen nadir insanlarız elbette.
Aslında bir makale başlığı gibi görünüyor, hatta bir makale için güzel de bir başlık ama ben gerçekten Venedik sokaklarında kayboldum yahu! Bir şehri tanımanın en iyi yolu; kendini fotoğraf makinen ve sırt çantanla…
Nepal Vizesi Nasıl Alınır?
Nepal, Türkiye vatandaşlarına ve birçok ülke vatandaşlarına vize uygulayan bir ülke gibi görünse de aslında vize uygulaması yok diyebileceğimiz ve ülkeye giriş vizesini kapıda uygulayan ülkelerden bir tanesi. Nepal…
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/nl/amersfoort/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/konya/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/tr/van/
|
Arac Kiralamasi Van Havalimanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/alanya/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/tr/vas/
|
Arac Kiralamasi Sivas Havalimanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/izmir/greenmotion/
|
Izmir içerisinde bulunan Greenmotion firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazar/ozel-yazilar/kemal-ozel
|
Kemal Ozel / Özel Yazılar
Başlık fotoğrafımızı İzlanda’nın dayanıklılığı ve havalı saçları ile ün yapmış atlarına ayırdık. Siyam kedilerinde olduğu gibi İzlanda atları da tayken sahip oldukları tüylerinin rengini değiştirip tamamen farklı bir…
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazar/gezi-notlari/nil-kurt
|
Nil Kurt / Gezi Notları
Akdeniz Foklarının Yaşam Alanı Foça Gezim
Bu yıl yaz tatili tercihimi bugüne kadar hep aklımda olan ancak bir türlü fırsat bulup gidemediğim Foça'dan yana kullandım. Esasen Akdeniz foklarının yaşam alanı olmasından kaynaklı Phokia orijinal ismi, Foça olarak…
Sülüklügöl'de Keyifli Anılarla Dolu Bir Gün
Havaların ısınması ve yasakların gevşemesiyle birlikte kendimizi hasret kaldığımız doğaya atalım dedik.
Tarihi ve Atmosferiyle Büyüleyen Şehir: Çanakkale
Çanakkale, Türkiye’nin batısında muhteşem konumu ve hüzünlü tarihiyle görülmeye değer bir şehir.. Üstelik Türkiye'deki 2 boğazdan birine sahip. Sadece iki günümüz vardı bu tarihi şekli keşfetmek için. Şehrin batı…
Türkiye'nin en batısı: Gökçeada
Türkiye'nin kuzey batısında gözlerden uzak Gökçeada… Bir diğer adı İmroz olan Gökçeada, Çanakkale’ye bağlı bir ada aynı zamanda Türkiye’nin yüzölçümü en büyük adası ve Türkiye
Marmara'nın Şirin Adası Avşa
Avşa Adası, Marmara Denizi’nin güneyinde bir ada. İstanbul’a yakınlığıyla da son dönemlerde fazlasıyla popüler olan bu güzel adaya Bostancı veya Yenikapı’dan İdo feribotlarıyla 3 saatlik bir yolculuk sonrası ulaşım…
Burdur: Burada Duralım Dedik
Burdur, Akdeniz bölgesinde göller yöresinde bulunan şehirlerimizden bir tanesi.
Gül şehri Isparta… Türkiye’nin en önemli turizm noktalarından Antalya’ya 160 km uzaklıkta ve dünya üzerindeki toplam gül üretiminde %65’lik bir orana sahip. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman…
Türkiye’nin güneyindeki Hatay, hem Suriye hem de Lübnan ile komşu şehir. Medeniyetler şehri olarak geçer tüm kaynaklarda, doğrudur da... Yapılan kazılarda yerin altından çıkan taşlar tarihi değer taşıdığı tespit…
Adana, kebap diyarı şehir. 01 Adana der halk, kaç yerde gördüm. Başka bir şey var mı yok mu demeden haydi bir kebap yiyip gelelim en azından diye kalktık gittik hafta sonu. Havaalanı çok küçük ama şehir merkezine çok…
Sabah uçağıyla 2 saat 45 dakika süren keyifli bir yolculuk sonrası Basel Havalimanı'na iniş yaptık. Basel şehri normalde İsviçre sınırlarında yer almasına rağmen Basel Havalimanı, konumu sebebiyle dünya üzerinde 3 ülkey
Strasbourg, Fransa’nın kuzeydoğusunda bulunan bir şehir. Aslında büyük şehir tabii ki, bir o kadar da meşhur, görülmeye değer yerlerden birisi ancak çok enteresan ki Türkiye’nin hiçbir noktasından direkt uçuş bulunmuyor…
Fransa'da Bir Cennet: Colmar
Avrupa'ya indirimli biletleri görünce kaptık biletleri... 3 saate yakın çok keyifli bir yolculuk sonrası Basel Havalimanı'na iniş yaptık. Üç çıkışlı alanın Fransa çıkışında çok güler yüzlü, babacan bir polis memuru…
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/tr/izmir/wish-car-rental/
|
Izmir içerisinde bulunan Wish Car Rental firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazarlar/zafer-cakirtas
|
Gezdiğim ÜlkelerFas,Güney Afrika Cumhuriyeti,Mısır,Çin Halk Cumhuriyeti,Endonezya,Filipinler,Gürcistan,Hindistan,Hong Kong,Kamboçya,Kazakistan,Macau,Malezya,Rusya,Singapur,Tataristan,Tayland,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Avusturya,Beyaz Rusya,Bosna-Hersek,Hırvatistan,Karadağ,Kosova,Kuzey Kıbrıs,Letonya,Macaristan,Makedonya,Romanya,Sırbistan,Slovenya,Ukrayna,Birleşik Arap Emirlikleri,İsrail,LübnanGezdiğim ŞehirlerFes,Kazablanka,Marakeş,Meknes,Rabat,Cape Town,Johannesburg,Kruger National Park,Pretoria,Sun City,İskenderiye,Kahire,Guilin,Pekin,Şanghay,Bali (Denpasar),Cakarta (Jakarta),Bohol,Cebu Adası,Manila,Tiflis,Bombay,Kowloon,Angkor,Phnom Penh,Siem Reap,Almatı (Alma- Ata),Borneo,Johor Bahru,Kuala Lumpur,Langkawi,Sabah,Saravak,Singapur Şehri,Kazan Şehri,Bangkok,Phi Phi Adası,Phuket,Ha Long,Hanoi,Ho Chi Minh (Saigon),Augsburg,Düsseldorf,Frankfurt,Hamburg,Hannover,Köln,Münih,Stuttgart,Sarande,Tiran,Vlore (Avlonya),Viyana,Minsk,Mostar,Saraybosna,Travnik,Dubrovnik,Zagreb,Bar,Budva,Kotor,Priştine,Prizren,Girne,Lefkoşa,Jurmala,Riga,Sigulda,Budapeşte,Eger,Bitola (Manastır),Ohri,Struga,Tetovo (Kalkandelen),Üsküp,Braşov,Bükreş,Belgrad,Novi Sad,Bled,Ljubljana,Piran,Kharkiv,Kiev,Lviv,Odessa,Abu Dabi,Dubai,Sharjah,Haifa,Kudüs - İsrail,Tel Aviv,Baalbek (Baalbeck),Beyrut,Byblos (Jbayl)
Fas,Güney Afrika Cumhuriyeti,Mısır,Çin Halk Cumhuriyeti,Endonezya,Filipinler,Gürcistan,Hindistan,Hong Kong,Kamboçya,Kazakistan,Macau,Malezya,Rusya,Singapur,Tataristan,Tayland,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Avusturya,Beyaz Rusya,Bosna-Hersek,Hırvatistan,Karadağ,Kosova,Kuzey Kıbrıs,Letonya,Macaristan,Makedonya,Romanya,Sırbistan,Slovenya,Ukrayna,Birleşik Arap Emirlikleri,İsrail,Lübnan
Fes,Kazablanka,Marakeş,Meknes,Rabat,Cape Town,Johannesburg,Kruger National Park,Pretoria,Sun City,İskenderiye,Kahire,Guilin,Pekin,Şanghay,Bali (Denpasar),Cakarta (Jakarta),Bohol,Cebu Adası,Manila,Tiflis,Bombay,Kowloon,Angkor,Phnom Penh,Siem Reap,Almatı (Alma- Ata),Borneo,Johor Bahru,Kuala Lumpur,Langkawi,Sabah,Saravak,Singapur Şehri,Kazan Şehri,Bangkok,Phi Phi Adası,Phuket,Ha Long,Hanoi,Ho Chi Minh (Saigon),Augsburg,Düsseldorf,Frankfurt,Hamburg,Hannover,Köln,Münih,Stuttgart,Sarande,Tiran,Vlore (Avlonya),Viyana,Minsk,Mostar,Saraybosna,Travnik,Dubrovnik,Zagreb,Bar,Budva,Kotor,Priştine,Prizren,Girne,Lefkoşa,Jurmala,Riga,Sigulda,Budapeşte,Eger,Bitola (Manastır),Ohri,Struga,Tetovo (Kalkandelen),Üsküp,Braşov,Bükreş,Belgrad,Novi Sad,Bled,Ljubljana,Piran,Kharkiv,Kiev,Lviv,Odessa,Abu Dabi,Dubai,Sharjah,Haifa,Kudüs - İsrail,Tel Aviv,Baalbek (Baalbeck),Beyrut,Byblos (Jbayl)
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/de/nue/
|
Arac Kiralamasi Nürnberg Havaalanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/ipuclari/en-cok-su-kitligi-yasayan-ulke-hangisidir
|
En çok su kıtlığı yaşayan ülke hangisidir?
Su kıtlığı endeksi, su kıtlığının ve bolluğunun insan nüfusu üzerindeki etkisini ölçer. Bu endeks 0-100 arası sayılardan oluşur ve sayı 0’a ne kadar yakınsa o kadar su kıtlığı var demektir. Yapılan ölçümlere göreNijerya35.2 ile en çok su kıtlığı yaşayan ülke olmuştur. Bunu 35.2 ile Etiyopya takip etmektedir. Su kıtlığının tersine su bolluğu yaşayan ilk iki ülke ise Finlandiya ve Kanada’dır.Foto:www.nytimes.comYorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
Su kıtlığı endeksi, su kıtlığının ve bolluğunun insan nüfusu üzerindeki etkisini ölçer. Bu endeks 0-100 arası sayılardan oluşur ve sayı 0’a ne kadar yakınsa o kadar su kıtlığı var demektir. Yapılan ölçümlere göreNijerya35.2 ile en çok su kıtlığı yaşayan ülke olmuştur. Bunu 35.2 ile Etiyopya takip etmektedir. Su kıtlığının tersine su bolluğu yaşayan ilk iki ülke ise Finlandiya ve Kanada’dır.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/de/munich/keddy-by-europcar/
|
Münih içerisinde bulunan Keddy By Europcar firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/ipuclari/kisi-basina-en-az-askeri-harcama-yapan-ulke-hangisidir
|
Kişi başına en az askeri harcama yapan ülke hangisidir?
İzlanda 2009 yılında 0$’lık askeri harcamasıyla bu ünvanı kaptı.Foto: en.wikipedia.orgYorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
İzlanda 2009 yılında 0$’lık askeri harcamasıyla bu ünvanı kaptı.Foto: en.wikipedia.org
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/hosgorunun-baskentinde-ustaya-saygi-konya
|
Hoşgörünün Başkentinde Ustaya Saygı: Konya
Şeb-i Arus törenlerinin hemen arifesindeKonya’daydık. Yıllarca görmediğimMevlana Müzesi’ni bir kez daha ziyaret etme imkanı buldum. Mevlana’yı size birçok şekilde anlatırlar. Mevlana’yı herkes kendi meşrebince yorumluyor. Kimi ona bakınca büyük bir din alimi görüyor, kimi ise bir aşık, bir filozof. Ancak ona mucizeler, kerametler yakıştıran din çevrelerinden onu Amerika’nın en sevilen şairi (şaka ya da abartı değil) ilan eden edebiyat çevrelerine kadar herkesin onda gördüğü çok değerli bir şey var. Belki bu sözleri bile bunun ne olduğunu anlamaya yeter: “İnsanda güzel olan yüzdür, yüzde güzel olan gözdür ama aslında insanı insan yapan ağzından çıkan sözdür.”Şeb-i Arushakka kavuşmaanlamına geliyor. Mevlana’yı herkesin kendine göre anladığı gibi bu güne de herkes kendi manevi çerçevesinden değer biçiyor. Kimine göre dini bir anlam taşıyor bu manevi kavuşma, kimine göre ise felsefi. Çünkü Mevlana, aşkı hem dini bir aşk, Allah aşkı, hem de insani bir aşk olarak ifade edip yalnızca Müslümanlara değil tüm dünya insanlarının yüreğine değebilen bir kişilik. Onunaşk anlayışıdini bir bütün olarak kapsamakla kalmıyor; aynı zamanda öyle bir felsefe ifade ediyor ki aslında Müslümanlara göre Allah aşkı, diğer toplumlara göre insanlık aşkı olan manevi duyguyu bu büyük şair ve filozof insanın içinde işaret ediyor. Diyor ki: “Onu hristiyanların haçında bulmaya çalıştım ama orada değildi. Hintlilerin mabedine eski pagodalara gittim, hiç birinde en ufak izine rastlayamadım. Dağları, vadileri gezdim, ne doruklarda ne de derinlerde bulabildim onu. Mekke’ye Kabe’ye gittim orada da değildi. Alimlere, filozoflara sordum, idraklerinin ötesindeydi. Derken kalbimin içine baktım… Orada öylece durmaktaydı. O bulunabilecek başka hiç bir yerde değildi…”2005 yılında UNESCO,Mevlevi semasınıinsanlığın sözlü ve soyut miraslarından ilan etti. Birleşmiş Milletler ise2007yılınıDünya Mevlana Yılıolarak isimlendirdi. Semazenlerinin “Mevlana”, yani “efendimiz” dediği Muhammed Celaleddin-i Rumi’yi batılılar “Rumi” ismiyle biliyor ve bugün dünyanın birçok ülkesinde onun Mesnevi’si ve kasideleri büyük beğeni, öğretileri ise büyük saygı görüyor.KonyaelbetteMevlana Müzesi’nden ibaret değil. Barok mimarili muhteşemAziziye Camii’nden tutun da Selçuklu döneminde Türk gökbilimcilerin yıldızları nasıl çalıştığını görebileceğinizKaratay Medresesi’ne, kayalara oyulmuş yapıları ve muhteşem restore edilmişAya Eleni Kilisesi’nden adeta mini bir Kapadokya olanSille’ye, Bedesten’e, Meram’a kadarKonya’da gezip görülecekçok şey var. Ama bunların içinde “Kim olursan ol gene de gel” anlayışıyla sadece Müslümanlara değil tüm dünyaya hoşgörüyü öğreten Mevlana’nın ve onun türbesinin, içindekiel yazması eserleri vesemazenlerin yaşamlarını anlatan illustrasyonlarıylaMevlana Müzesi’nin yeri apayrı. Şehrin tüm kalabalığı ve ziyaretin çok pahalı olmasıyla Şeb-i Aruz dönemi Konya’yı ziyaret etmek için zor bir dönem. Ancak bu zamanda görülecek törenler de sizeMevlana’nın felsefesini en iyi aktaracak atmosferi vadediyor.Toplumumuz son dönemde malum oldukça yüksek oranda kutuplaştı. Her şey siyasi yelpazenin, özellikle de din ve muhafazakarlık ekseninin yanında ya da karşısında olmak üzere kategorize ediliyor. Ancak sakın kültürel bir körlüğe kapılmayalım. Mevlana’da ister dini bir aşk görelim, ister insan aşkı, dünyanın en büyük şairlerinden biri olan bu sufi filozof bize bu toprakların mirasıdır ve çok büyük bir değerimizdir. Dindarıyla, laikiyle, muhafazakarıyla, moderniyle keşke hepimiz Mevlana’nın dediği şekilde yüreğimizi açabilmiş olsaydık. Belki de bugün daha fazla barış içinde bir toplum olurduk.Hoşgörünün atasıolan bu büyük insanın yaşadığı toprağın çocukları olarak ne kadar hoşgörüsüz ve sert olduk, bilmem farkında mısınız? Biz buraya ne kadar söylediysek boş, ne demiş üstad? “Pişmişin halinden hiç anlar mı ham? Sözü kısa kesmek lazım vesselam.”Bu yazı Gezimanya editörlerinden MURAT Z. ÖZBİLGİ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaMURAT Z. ÖZBİLGİTürkiye'nin Salda Gölü ve Burdur ile İlgili DeneyimlerimizDünya Gezginlerinden Atatürk Yorumları29 Ekim: Bir Adam Geldi, Her Şey Değişti!
Şeb-i Arus törenlerinin hemen arifesindeKonya’daydık. Yıllarca görmediğimMevlana Müzesi’ni bir kez daha ziyaret etme imkanı buldum. Mevlana’yı size birçok şekilde anlatırlar. Mevlana’yı herkes kendi meşrebince yorumluyor. Kimi ona bakınca büyük bir din alimi görüyor, kimi ise bir aşık, bir filozof. Ancak ona mucizeler, kerametler yakıştıran din çevrelerinden onu Amerika’nın en sevilen şairi (şaka ya da abartı değil) ilan eden edebiyat çevrelerine kadar herkesin onda gördüğü çok değerli bir şey var. Belki bu sözleri bile bunun ne olduğunu anlamaya yeter: “İnsanda güzel olan yüzdür, yüzde güzel olan gözdür ama aslında insanı insan yapan ağzından çıkan sözdür.”
Şeb-i Arushakka kavuşmaanlamına geliyor. Mevlana’yı herkesin kendine göre anladığı gibi bu güne de herkes kendi manevi çerçevesinden değer biçiyor. Kimine göre dini bir anlam taşıyor bu manevi kavuşma, kimine göre ise felsefi. Çünkü Mevlana, aşkı hem dini bir aşk, Allah aşkı, hem de insani bir aşk olarak ifade edip yalnızca Müslümanlara değil tüm dünya insanlarının yüreğine değebilen bir kişilik. Onunaşk anlayışıdini bir bütün olarak kapsamakla kalmıyor; aynı zamanda öyle bir felsefe ifade ediyor ki aslında Müslümanlara göre Allah aşkı, diğer toplumlara göre insanlık aşkı olan manevi duyguyu bu büyük şair ve filozof insanın içinde işaret ediyor. Diyor ki: “Onu hristiyanların haçında bulmaya çalıştım ama orada değildi. Hintlilerin mabedine eski pagodalara gittim, hiç birinde en ufak izine rastlayamadım. Dağları, vadileri gezdim, ne doruklarda ne de derinlerde bulabildim onu. Mekke’ye Kabe’ye gittim orada da değildi. Alimlere, filozoflara sordum, idraklerinin ötesindeydi. Derken kalbimin içine baktım… Orada öylece durmaktaydı. O bulunabilecek başka hiç bir yerde değildi…”
2005 yılında UNESCO,Mevlevi semasınıinsanlığın sözlü ve soyut miraslarından ilan etti. Birleşmiş Milletler ise2007yılınıDünya Mevlana Yılıolarak isimlendirdi. Semazenlerinin “Mevlana”, yani “efendimiz” dediği Muhammed Celaleddin-i Rumi’yi batılılar “Rumi” ismiyle biliyor ve bugün dünyanın birçok ülkesinde onun Mesnevi’si ve kasideleri büyük beğeni, öğretileri ise büyük saygı görüyor.
KonyaelbetteMevlana Müzesi’nden ibaret değil. Barok mimarili muhteşemAziziye Camii’nden tutun da Selçuklu döneminde Türk gökbilimcilerin yıldızları nasıl çalıştığını görebileceğinizKaratay Medresesi’ne, kayalara oyulmuş yapıları ve muhteşem restore edilmişAya Eleni Kilisesi’nden adeta mini bir Kapadokya olanSille’ye, Bedesten’e, Meram’a kadarKonya’da gezip görülecekçok şey var. Ama bunların içinde “Kim olursan ol gene de gel” anlayışıyla sadece Müslümanlara değil tüm dünyaya hoşgörüyü öğreten Mevlana’nın ve onun türbesinin, içindekiel yazması eserleri vesemazenlerin yaşamlarını anlatan illustrasyonlarıylaMevlana Müzesi’nin yeri apayrı. Şehrin tüm kalabalığı ve ziyaretin çok pahalı olmasıyla Şeb-i Aruz dönemi Konya’yı ziyaret etmek için zor bir dönem. Ancak bu zamanda görülecek törenler de sizeMevlana’nın felsefesini en iyi aktaracak atmosferi vadediyor.
Toplumumuz son dönemde malum oldukça yüksek oranda kutuplaştı. Her şey siyasi yelpazenin, özellikle de din ve muhafazakarlık ekseninin yanında ya da karşısında olmak üzere kategorize ediliyor. Ancak sakın kültürel bir körlüğe kapılmayalım. Mevlana’da ister dini bir aşk görelim, ister insan aşkı, dünyanın en büyük şairlerinden biri olan bu sufi filozof bize bu toprakların mirasıdır ve çok büyük bir değerimizdir. Dindarıyla, laikiyle, muhafazakarıyla, moderniyle keşke hepimiz Mevlana’nın dediği şekilde yüreğimizi açabilmiş olsaydık. Belki de bugün daha fazla barış içinde bir toplum olurduk.Hoşgörünün atasıolan bu büyük insanın yaşadığı toprağın çocukları olarak ne kadar hoşgörüsüz ve sert olduk, bilmem farkında mısınız? Biz buraya ne kadar söylediysek boş, ne demiş üstad? “Pişmişin halinden hiç anlar mı ham? Sözü kısa kesmek lazım vesselam.”
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/de/pullach/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/de/berlin/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/duyurular?page=1
|
Tanzanya hükümeti Natron Gölü’ndeki fabrika projesini iptal etti, küçük flamingolar mücadelenin kazananı olduAk pelikanların dünyadaki en önemli dinlenme alanlarından biri keşfedildiÖzbekistan'dan Türkiye vatandaşlarına vize muafiyeti kararıTayland kumsallarında sigara yasağı başladı2018 yılında pasaport harçlarına zam geliyorİzmir’in Gediz Deltası Türkiye’nin ilk UNESCO Dünya Doğa Mirası olabilirTHY boarding süresinde değişikliğe gidiyorMısır'daki cami saldırısından sonra Türkiye'de 1 günlük milli yas ilan edildiBali'deki yanardağ için alarm en üst seviyeye çıkarıldıAkseki'nin düğmeli evleri restore ediliyorİstanbul, Hatay ve Kütahya UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’ndaABD vizesi için Gürcistan ve Ukrayna çözümüTürklerin turizmde yeni rotası Güney KoreBooking.Com kararının itiraz davasına oteller ile tur şirketleri de katıldıGöbeklitepe'nin temmuz ayında ziyarete açılması planlanıyorTurizmcilerimizin Hint Düğünü AtağıTÜİK'e göre Türkiye'nin En Mutlu ve En Mutsuz İlleriGüney Kore’nin En Büyük Alışveriş Festivali: Korea Sale Festa2016 Rio Olimpiyatları'nda Türkiye2016 Rio Olimpiyatları başladı!
Tanzanya hükümeti Natron Gölü’ndeki fabrika projesini iptal etti, küçük flamingolar mücadelenin kazananı oldu
Ak pelikanların dünyadaki en önemli dinlenme alanlarından biri keşfedildi
Özbekistan'dan Türkiye vatandaşlarına vize muafiyeti kararı
Tayland kumsallarında sigara yasağı başladı
2018 yılında pasaport harçlarına zam geliyor
İzmir’in Gediz Deltası Türkiye’nin ilk UNESCO Dünya Doğa Mirası olabilir
THY boarding süresinde değişikliğe gidiyor
Mısır'daki cami saldırısından sonra Türkiye'de 1 günlük milli yas ilan edildi
Bali'deki yanardağ için alarm en üst seviyeye çıkarıldı
Akseki'nin düğmeli evleri restore ediliyor
İstanbul, Hatay ve Kütahya UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’nda
ABD vizesi için Gürcistan ve Ukrayna çözümü
Türklerin turizmde yeni rotası Güney Kore
Booking.Com kararının itiraz davasına oteller ile tur şirketleri de katıldı
Göbeklitepe'nin temmuz ayında ziyarete açılması planlanıyor
Turizmcilerimizin Hint Düğünü Atağı
TÜİK'e göre Türkiye'nin En Mutlu ve En Mutsuz İlleri
Güney Kore’nin En Büyük Alışveriş Festivali: Korea Sale Festa
2016 Rio Olimpiyatları'nda Türkiye
2016 Rio Olimpiyatları başladı!
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/duyurular/guatemalada-pazar-gunu-patlayan-yanardagdan-haber-geldi-oluler-yaralilar-ve-kayiplar-var
|
Guatemala’da pazar günü patlayan yanardağdan haber geldi. Ölüler, yaralılar ve kayıplar var.
Guatemala’da pazar günü Fuego Yanardağı patladı. BaşkentGuatemala City’nin 40 kilometre kadar güneybatısında yer alanFuego Yanardağı’nın patlamasıyla havaya duman ve küller ile beraber kayaların da püskürdüğü belirtilmişti. Ulusal Felaket Kurumu’nun belirttiğine göre lavlardan oluşmuş bir nehir, El Rodeo köyündeki evleri yok etmişti. Bu evlerde oturanlar da maalesef hayatlarını kaybetmişlerdi. Pazar günü Guatemala’dakiLa Auroraadlı havalimanı da kül yağmurundan dolayı kapatıldı.Pazar günü meydana gelen Fuego Yanardağı’nın patlaması, belirtilene göre1974’ten bu yana oluşan patlamalardan en büyüğü. Sergio Cabanas adlı acil durum yetkilisi, patlamanın gerçekleştiği gün lav nehrininEl Rodeoköyüne ulaştığını,La Libertadköyünün de etkilendiğini ancak oraya ulaşamadıklarını belirtmişti. Patlama yüzünden binlerce kişi tahliye edilirken lavda kalıp hayatını kaybeden birçok kişi de oldu.Guatemala City’nin yakınında yanardağın patlamasından etkilenen kasabalar, kalın, ağır bir kül tarafından yutulmuş durumda. Sıcak gazlar, küller ve hatta kayaların yanardağdan aşağı doğru ilerlediği ve onlarca insanın ölümüne sebep olduğu belirtiliyor. Bazı kasabaları altına alan ve onları yok eden lavlar yolları da kapatıyor. Bu nedenle de kurtarma çalışmaları aksayabiliyor.Salı günü öğleden sonra çıkan yeni bir habere göre ise, sismik olayların yanı sıra, yanardağdan yeni kül, gaz ve kayaç akışı gözlemlendi. Bu talihsiz olayın da El Jute ve Las Lajas bölgelerini etkilediği belirtildi. Ulusal Felaket Kurumu da bu yeni kayaç akışının bir kül perdesi üreteceğini belirtti. Rüzgârın yönüne bağlı olarak da batı ve kuzeybatıya doğru bu kül perdesinin yayılacağından söz edildi. Bu da demek oluyor ki zaten tehlikeli olan bölgede küllerle birleşecek yağmurlarınasit yağmuruna dönüşme tehlikesi ortaya çıktı.Kurtarma ekibinin hâlâ birilerinin kurtarılabileceğine inancının tam olmasına rağmen Dazed sakinleri, hayatını kaybedenler için cenaze törenleri düzenlemeye başladı. Aynı zamanda kurtarma ekibinin volkanik lavların aştığı yamaç alanlarında daha fazla ceset bulma ihtimalleri de olduğu belirtildi. Yanardağın birkaç kilometre doğusunda bulunanAlontenangoadlı kasabada, kurtarma işçileri ve yanardağ patlamasında hayatını kaybedenlerin aileleri bir araya geldiler. Daha sonra ise hayatını kaybedenlerin cenazeleri taşındı. Sokakta yüzlerce kişi toplandı.CNN İspanya’ya konuşan veLas Lotesadlı kasabada yaşayan bir kadın, annesinin evi ile birlikte bütün ailesini kaybettiğini belirtti. 3 oğlunu, 2 kızını, torununu, annesini, kız kardeşlerini ve yeğenlerini kaybettiğini açıkladı.Hayatını kaybedenlere rağmen kurtarılanlar da oldu. Kurtarma ekibi bütün süreç boyunca çok zor şartlarda çalıştı. Bazen nefes bile almakta zorlandılar ve yerden gelen ısının yoğunluğundan dolayı botlarının tabanları yanan bazı itfaiyeciler de oldu. Kurtarma ekibinin ve itfaiyecilerin özenli çalışmalarıyla külün altından bir görevlinin küçük bir kız çocuğunu kurtardığı belirtildi. Bebeğin güvende olduğu ve yaralanmadığı eklendi.Pazar günü yaşanan Fuego Yanardağı patlamasında hayatını kaybeden17 kişininolduğu tespit edildi. Çoğunun Escuintla eyaletindeki Hunapu kentinden olduğu belirtildi. Aynı zamanda içlerinde12’si çocuk olmak üzere 15 kişininciddi yanıklara maruz kaldıklarından hastaneye kaldırıldıkları belirtildi.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
Guatemala’da pazar günü Fuego Yanardağı patladı. BaşkentGuatemala City’nin 40 kilometre kadar güneybatısında yer alanFuego Yanardağı’nın patlamasıyla havaya duman ve küller ile beraber kayaların da püskürdüğü belirtilmişti. Ulusal Felaket Kurumu’nun belirttiğine göre lavlardan oluşmuş bir nehir, El Rodeo köyündeki evleri yok etmişti. Bu evlerde oturanlar da maalesef hayatlarını kaybetmişlerdi. Pazar günü Guatemala’dakiLa Auroraadlı havalimanı da kül yağmurundan dolayı kapatıldı.
Pazar günü meydana gelen Fuego Yanardağı’nın patlaması, belirtilene göre1974’ten bu yana oluşan patlamalardan en büyüğü. Sergio Cabanas adlı acil durum yetkilisi, patlamanın gerçekleştiği gün lav nehrininEl Rodeoköyüne ulaştığını,La Libertadköyünün de etkilendiğini ancak oraya ulaşamadıklarını belirtmişti. Patlama yüzünden binlerce kişi tahliye edilirken lavda kalıp hayatını kaybeden birçok kişi de oldu.
Guatemala City’nin yakınında yanardağın patlamasından etkilenen kasabalar, kalın, ağır bir kül tarafından yutulmuş durumda. Sıcak gazlar, küller ve hatta kayaların yanardağdan aşağı doğru ilerlediği ve onlarca insanın ölümüne sebep olduğu belirtiliyor. Bazı kasabaları altına alan ve onları yok eden lavlar yolları da kapatıyor. Bu nedenle de kurtarma çalışmaları aksayabiliyor.
Salı günü öğleden sonra çıkan yeni bir habere göre ise, sismik olayların yanı sıra, yanardağdan yeni kül, gaz ve kayaç akışı gözlemlendi. Bu talihsiz olayın da El Jute ve Las Lajas bölgelerini etkilediği belirtildi. Ulusal Felaket Kurumu da bu yeni kayaç akışının bir kül perdesi üreteceğini belirtti. Rüzgârın yönüne bağlı olarak da batı ve kuzeybatıya doğru bu kül perdesinin yayılacağından söz edildi. Bu da demek oluyor ki zaten tehlikeli olan bölgede küllerle birleşecek yağmurlarınasit yağmuruna dönüşme tehlikesi ortaya çıktı.
Kurtarma ekibinin hâlâ birilerinin kurtarılabileceğine inancının tam olmasına rağmen Dazed sakinleri, hayatını kaybedenler için cenaze törenleri düzenlemeye başladı. Aynı zamanda kurtarma ekibinin volkanik lavların aştığı yamaç alanlarında daha fazla ceset bulma ihtimalleri de olduğu belirtildi. Yanardağın birkaç kilometre doğusunda bulunanAlontenangoadlı kasabada, kurtarma işçileri ve yanardağ patlamasında hayatını kaybedenlerin aileleri bir araya geldiler. Daha sonra ise hayatını kaybedenlerin cenazeleri taşındı. Sokakta yüzlerce kişi toplandı.
CNN İspanya’ya konuşan veLas Lotesadlı kasabada yaşayan bir kadın, annesinin evi ile birlikte bütün ailesini kaybettiğini belirtti. 3 oğlunu, 2 kızını, torununu, annesini, kız kardeşlerini ve yeğenlerini kaybettiğini açıkladı.
Hayatını kaybedenlere rağmen kurtarılanlar da oldu. Kurtarma ekibi bütün süreç boyunca çok zor şartlarda çalıştı. Bazen nefes bile almakta zorlandılar ve yerden gelen ısının yoğunluğundan dolayı botlarının tabanları yanan bazı itfaiyeciler de oldu. Kurtarma ekibinin ve itfaiyecilerin özenli çalışmalarıyla külün altından bir görevlinin küçük bir kız çocuğunu kurtardığı belirtildi. Bebeğin güvende olduğu ve yaralanmadığı eklendi.
Pazar günü yaşanan Fuego Yanardağı patlamasında hayatını kaybeden17 kişininolduğu tespit edildi. Çoğunun Escuintla eyaletindeki Hunapu kentinden olduğu belirtildi. Aynı zamanda içlerinde12’si çocuk olmak üzere 15 kişininciddi yanıklara maruz kaldıklarından hastaneye kaldırıldıkları belirtildi.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/de/munich/alamo/
|
Münih içerisinde bulunan Alamo firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/osmanli-bassehri-yenisehir-bursa
|
Osmanlı Başşehri Yenişehir - Bursa
Ulaşım ve Tarihi BilgilerYeşilBursa’nın 52 km uzağındaki çiftçi ilçesiYenişehir; İznik Gölü’ne 23 km mesafededir. Meşhur İnegöl köftesine ise 27 km’dir. Tabii ki artık Yenişehir de köftede söz sahibidir diyebiliriz; misal İmren Kilo İle Köfte ve Köfteci Yusuf. Bilecik ayazını hissetmek için ise 40 km mesafe aşmak yeterlidir. Yaklaşık olarak bu reçber ilçede nüfus 50 bin civarındadır.Ülkemizin ve Marmara Bölgesi’nin yükselen yıldızı olan bu ilçemiz; uluslararası havaalanına sahip olmakla beraber Yht güzergâhı üzerinde bulunması ile gittikçe finans ve cazibe merkezi olmaktadır. Merkeze uzaklık yaklaşık 20 km’dir. İç hatlar, hac yolculukları yanı sıra Lufthansa ile Almanya’ya ulaşım da sağlanmaktadır bu küçük uçuş sahasından. En son olarak Kıbrıs’a Borajet ile seferlerin başladığını duymuştum.Tarihi açıdan yaklaştığımızda Yenişehir, Bizans döneminde “Neopolis” adında bir şehir olarak anıldığı rivayetine sahiptir. Osmanlı İmparatorluğu beylik halinden devlet durumuna geçişinde Köprühisar ve Yarhisar’ı zapt ettikten sonra Osman Bey burayı gazileri için kılıç hakkı münasebetiyle yurt edinmeleri için vermiştir. İlk kez o zaman iskâna açılan bu yer; bu sebeple “Yenişehir” ismini almıştır (Misal Yarhisar köyü ise Bizans döneminden mevcudiyeti bilinen ve tekfur kışlasının bulunduğu sanılan bir yerleşimdir).Bursa alınana dek bu (yaklaşık 25 yıl) yerleşim Osmanlı için baş şehirlik yapmıştır. Osmanlı Devleti kurucusu Osman Bey çocukluğunu Yarhisar civarında geçirmiştir. Kardeşi Aydoğdu Bey ise yine buralarda Bizans ile savaşırken şehit düşmüştür. Hali hazırda türbesiKoyunhisar Köyü’ndedir.Süleyman Paşa TürbesiFotoğraf:www.bursa-yenisehir.bel.trOsmanlı EserleriOsmanlı, burada birçok tarihi eser bırakmıştır. Mevcut 17 caminin 10 tanesi Osmanlı dönemine aittir. Bazı eserler ise şöyledir:Postumpost Camii(Baba Sultan Camii) [1. Murat döneminin "keramet sahibi" abdallarından gösterilen Postinpuş babaya ait tekke/zaviye de mevcuttur],Sinan Paşa Külliyesi, Süleyman Paşa Türbesi (Orhan Gazi ve Nilüfer Hatunun oğulları) Balibey Camii (Çarşı Camii) Ulu Camii (Orhangazi Camii) Voyvoda Camii (Çınarlı Camii) Çarşı Hamamı, Aydoğdu Bey Türbesi, Şemaki Evi Müzesi, Gazi Hüdevendigar Camii (Orhangazi Camii Şefiri).Tarihi Saat KulesiFotoğraf:www.yenisehir.comArkeolojik çalışmalarda da birçok höyük, antik kalıntı, mezar ve yol bulgularına rastlanmıştır.EtkinliklerTarihi mirası kadar sanayisi zengin sayılmaz. Daha ziyade tarım ilçesidir. Nüfusun %75-80 arasında bir oran ile tarım ile uğraştığı bilgisi vardır. Bunun akabinde geçmişten günümüze gelen (belli yıllarda sekteye uğrasa da)Biber Şenlikleriyapılmaktadır. Biber güzelleri seçilmekte idi.Günümüzde pek kalmamasına rağmen manda kaymağı da ilçenin biberi ve domatesi kadar meşhurdu. Tarım ve hayvancılık ile geçinilmesinden mütevellit süt ve süt ürünlerinde de başarılıdır ilçe halkı. Bunun en güzel örneği ise İstanbul’da ve civar il/ilçelerde bilinirliği yüksek marka olan “İtimat” Yenişehir’in güzide bir markasıdır. Birçok insanın fikrini alsak belki markanın İstanbul markası olduğu fikri belirtilir. Tabii ilçe sınırları içerisinde sektöründe önemli yerlerde olan tesisler mevcuttur.İlçe insanının sahibi olduğu Mfk isimli fabrika ülke savunma sanayisine, uluslararası havacılık firmalarına üretimler yapmaktadır. Bunun haricinde Şişecam gibi Anadolu Efes gibi ülkenin uluslararası oyuncularının da tesislerinin bulunduğunu görüyoruz. [ Geçmişte ise Tat fabrikasının bir tesisi bulunmakta idi ve orada çalışmayan erkeğe; tıpkı askere gitmemiş biri misali kız verilmediği gibi bir kültürün oluşmuş olduğunu da sizinle paylaşalım : ) ]Fotoğraf:www.bursa-yenisehir.bel.trİlçede de klasik olarak futbol eğilimi ve yatırımı yüksek seviyededir. Amatör ligde mücadeleye devam etmektedir. Fakat geçen birkaç yıl süre zarfında belediyemiz gençlere ve voleybola alaka gösterip bu yolda ilerlediğinde bunun meyvelerini aldı ve ilçe takımı birinci lige dek yükseldi. Birinci lig tecrübesini tattı. Hem de ilçenin evladı olan Ersin Durgut gibi üst düzey takımlarda voleybol oynayan (Erdemirspor, Fenerbahçe vb.) arkadaş bu süreçte takımda yer alıp katkı sunmamıştı.Her yıl belediye voleybol turnuvası ve halı saha maçları ile gençleri spora teşvik etmeye çalışılır, kahvehanede vakit öldüren insanlar ile evde oturan aileleri bir şekilde spor salonlarına çekilir ve ilçe olarak güzel günler geçirilir.Postumpost CamiiTabii bir mehter takımımızın varlığını da anlatmadan geçemeyiz. Çeşitli günler ve faaliyetlerde ülke içerisinde ve ülke sınırları dışında kültürümüzü icra etmektedirler.İlçe ahalisinin alışmasının biraz zor olduğu bir durum olan yüksekokul kurulması (İbrahim Orhan MYO) ve dışarıdan eğitim almaya gelen gençlerin ilçeye kattığı tecrübe vardır. Tabii yıllar ilerledikçe ilçe gençlere, gençler de ilçeye ayak uydurdu diyebiliriz.İznik Caddesiİznik Caddesiİznik yolu ilçenin can damarıdır. En işlek cadde burasıdır ve insanlar araçları ile veya yürüyerek bu caddede vakit geçirirler. Cadde üzerinde yıllardır faaliyet gösteren Küfe Burger isimli mekânda bir şeyler yiyebilir veya bir şeyler içebilirsiniz. Cadde sonunda bulunan çay bahçeleri ve kafelerde sosyal yaşamınızı icra edebilirsiniz. Bol bol park bahçe mevcuttur. Malumunuz kültürümüzde çok önemli bir yer tutar park ve bahçeler. Bunlardan belki en eskisiBaba Sultan Parkı’dır. Aynı zamanda Postumpost Camii de burada yer alır. Fakat eski yıllara nazaran bu parkımız popülerliğini yitirmiştir. Belki de terk edildi tarafımızdan yeni yerler görünce…Cennet KanyonuSokaklarda dolaşırken başınızı kaldırıp baktığınızda aslında ilçenin ne kadar çok ağaç ile bezeli olduğunu fark edersiniz. Yeşil Bursa’nın mensubu bir ilçe olmak kolay değil nede olsa. Fakat dürüst olmak gerekirse çok temiz ve düzenli bir görünümü yoktur. İçerisinde barındırdığı Kocasu Deresi de maalesef kirlidir ve hala kirletilmektedir.Yeni keşfedilmiş olan Cennet Kanyonu’nu ise ben de ajanslardan öğrendim. Fakat fotoğraflardan anlaşılacağı üzere tabiat severlerin muhakkak yerinde incelemesi gereken bir noktadırCennet KanyonuFotoğraf:http://www.milliyet.com.tr/yenisehir-deki-cennet-kanyonu-ilk-defa-bursa-yerelhaber-393954/Yarhisar Köyü ŞelalesiBundan hariç bir de Yarhisar Köyü’nde görülmeye değer bir şelalemiz mevcuttur. Köy ahalisi kalabalık değildir. Telefonlar çekmeyebilir ve kafa dinlemeniz için, piknik yapıp güzel vakit geçirmek için gidilebilecek güzel bir noktadır. Takriben 15 km mesafede bir köydür.Yarhisar Köyü ŞelalesiFotoğraf:www.yenisehir.gov.trYenişehirli Önemli İsimlerİlçenin ünlü/önemli sayılabilecek isimlerini de hızlıca hatırlamak istersek; Çanakkale Zaferi'ne katkı sunanlardan bir tanesi olanMüstecip Onbaşı’dır. Kendisi Orhaniye Köyü’nden olup mezarı da burada bulunmaktadır.Deli Hüseyin Paşaise Osmanlı sarayına girmiş gözü kara ve yiğit bir Yenişehir insanıdır (http://yenisehir.com/yenisehirden-osmanli-sarayina-deli-huseyin-pasa/). Sanat hayatının saygı duyulan isimlerindenErkan Canda yine bu coğrafyanın evladıdır. Çocukluk arkadaşımız olanErsin Durgutda spor camiasına ilçemizin armağanıdır ve tabii bir diğer gurur kaynağımız da rahmetli üstat Kemal Sunal’ın rol aldığı Davacı filminin ilçemizde çekilmiş olmasıdır, tıpkıDar Alanda Kısa Paslaşmalarfilminin burada çekilmiş olması gibi…Yeni Mahalleİnternet yayıncıları meslek örgütü olarak dünyada ilk kurulaniyad.org.trYenişehir merkezli bir oluşumdur. Çiftçilikle haşır neşir olan bu ilçenin insanları çoğunlukla Balkan göçmeni ailelerdir.Toparlayacak olursak;Yolunuz Bursa’ya düşerse ve/veya bu ilçeden geçerseniz; bir mola verip belirli güzelliklerini görmenizi, tatmanızı ve tecrübe etmenizi öneririm.Her yer bir tecrübe, her yer bir anıdır. Özgürlük yollardadır.Balibey CamiiSinan Paşa KülliyesiBelediye Meydanı-HamamHeykel-MerkezBelediye BinasıBaba Sultan ParkıSantral Park-Panayırİznik girişi - Yenişehir KapıFotoğraf:www.iznik.gen.trDüzensiz ve özensiz fakat yeşil çevremizBu yazı Gezimanya üyelerinden Cüneyt Sağlık tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 view#Makedonyadan yazılar alanında gösterKapalıYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaCüneyt SağlıkAz Biraz BudapeşteKurabiye Fabrikası KavalaCüceler Diyarı Wroclaw
Ulaşım ve Tarihi Bilgiler
YeşilBursa’nın 52 km uzağındaki çiftçi ilçesiYenişehir; İznik Gölü’ne 23 km mesafededir. Meşhur İnegöl köftesine ise 27 km’dir. Tabii ki artık Yenişehir de köftede söz sahibidir diyebiliriz; misal İmren Kilo İle Köfte ve Köfteci Yusuf. Bilecik ayazını hissetmek için ise 40 km mesafe aşmak yeterlidir. Yaklaşık olarak bu reçber ilçede nüfus 50 bin civarındadır.
Ülkemizin ve Marmara Bölgesi’nin yükselen yıldızı olan bu ilçemiz; uluslararası havaalanına sahip olmakla beraber Yht güzergâhı üzerinde bulunması ile gittikçe finans ve cazibe merkezi olmaktadır. Merkeze uzaklık yaklaşık 20 km’dir. İç hatlar, hac yolculukları yanı sıra Lufthansa ile Almanya’ya ulaşım da sağlanmaktadır bu küçük uçuş sahasından. En son olarak Kıbrıs’a Borajet ile seferlerin başladığını duymuştum.
Tarihi açıdan yaklaştığımızda Yenişehir, Bizans döneminde “Neopolis” adında bir şehir olarak anıldığı rivayetine sahiptir. Osmanlı İmparatorluğu beylik halinden devlet durumuna geçişinde Köprühisar ve Yarhisar’ı zapt ettikten sonra Osman Bey burayı gazileri için kılıç hakkı münasebetiyle yurt edinmeleri için vermiştir. İlk kez o zaman iskâna açılan bu yer; bu sebeple “Yenişehir” ismini almıştır (Misal Yarhisar köyü ise Bizans döneminden mevcudiyeti bilinen ve tekfur kışlasının bulunduğu sanılan bir yerleşimdir).
Bursa alınana dek bu (yaklaşık 25 yıl) yerleşim Osmanlı için baş şehirlik yapmıştır. Osmanlı Devleti kurucusu Osman Bey çocukluğunu Yarhisar civarında geçirmiştir. Kardeşi Aydoğdu Bey ise yine buralarda Bizans ile savaşırken şehit düşmüştür. Hali hazırda türbesiKoyunhisar Köyü’ndedir.
Osmanlı, burada birçok tarihi eser bırakmıştır. Mevcut 17 caminin 10 tanesi Osmanlı dönemine aittir. Bazı eserler ise şöyledir:Postumpost Camii(Baba Sultan Camii) [1. Murat döneminin "keramet sahibi" abdallarından gösterilen Postinpuş babaya ait tekke/zaviye de mevcuttur],Sinan Paşa Külliyesi, Süleyman Paşa Türbesi (Orhan Gazi ve Nilüfer Hatunun oğulları) Balibey Camii (Çarşı Camii) Ulu Camii (Orhangazi Camii) Voyvoda Camii (Çınarlı Camii) Çarşı Hamamı, Aydoğdu Bey Türbesi, Şemaki Evi Müzesi, Gazi Hüdevendigar Camii (Orhangazi Camii Şefiri).
Arkeolojik çalışmalarda da birçok höyük, antik kalıntı, mezar ve yol bulgularına rastlanmıştır.
Tarihi mirası kadar sanayisi zengin sayılmaz. Daha ziyade tarım ilçesidir. Nüfusun %75-80 arasında bir oran ile tarım ile uğraştığı bilgisi vardır. Bunun akabinde geçmişten günümüze gelen (belli yıllarda sekteye uğrasa da)Biber Şenlikleriyapılmaktadır. Biber güzelleri seçilmekte idi.
Günümüzde pek kalmamasına rağmen manda kaymağı da ilçenin biberi ve domatesi kadar meşhurdu. Tarım ve hayvancılık ile geçinilmesinden mütevellit süt ve süt ürünlerinde de başarılıdır ilçe halkı. Bunun en güzel örneği ise İstanbul’da ve civar il/ilçelerde bilinirliği yüksek marka olan “İtimat” Yenişehir’in güzide bir markasıdır. Birçok insanın fikrini alsak belki markanın İstanbul markası olduğu fikri belirtilir. Tabii ilçe sınırları içerisinde sektöründe önemli yerlerde olan tesisler mevcuttur.
İlçe insanının sahibi olduğu Mfk isimli fabrika ülke savunma sanayisine, uluslararası havacılık firmalarına üretimler yapmaktadır. Bunun haricinde Şişecam gibi Anadolu Efes gibi ülkenin uluslararası oyuncularının da tesislerinin bulunduğunu görüyoruz. [ Geçmişte ise Tat fabrikasının bir tesisi bulunmakta idi ve orada çalışmayan erkeğe; tıpkı askere gitmemiş biri misali kız verilmediği gibi bir kültürün oluşmuş olduğunu da sizinle paylaşalım : ) ]
İlçede de klasik olarak futbol eğilimi ve yatırımı yüksek seviyededir. Amatör ligde mücadeleye devam etmektedir. Fakat geçen birkaç yıl süre zarfında belediyemiz gençlere ve voleybola alaka gösterip bu yolda ilerlediğinde bunun meyvelerini aldı ve ilçe takımı birinci lige dek yükseldi. Birinci lig tecrübesini tattı. Hem de ilçenin evladı olan Ersin Durgut gibi üst düzey takımlarda voleybol oynayan (Erdemirspor, Fenerbahçe vb.) arkadaş bu süreçte takımda yer alıp katkı sunmamıştı.
Her yıl belediye voleybol turnuvası ve halı saha maçları ile gençleri spora teşvik etmeye çalışılır, kahvehanede vakit öldüren insanlar ile evde oturan aileleri bir şekilde spor salonlarına çekilir ve ilçe olarak güzel günler geçirilir.
Tabii bir mehter takımımızın varlığını da anlatmadan geçemeyiz. Çeşitli günler ve faaliyetlerde ülke içerisinde ve ülke sınırları dışında kültürümüzü icra etmektedirler.
İlçe ahalisinin alışmasının biraz zor olduğu bir durum olan yüksekokul kurulması (İbrahim Orhan MYO) ve dışarıdan eğitim almaya gelen gençlerin ilçeye kattığı tecrübe vardır. Tabii yıllar ilerledikçe ilçe gençlere, gençler de ilçeye ayak uydurdu diyebiliriz.
İznik yolu ilçenin can damarıdır. En işlek cadde burasıdır ve insanlar araçları ile veya yürüyerek bu caddede vakit geçirirler. Cadde üzerinde yıllardır faaliyet gösteren Küfe Burger isimli mekânda bir şeyler yiyebilir veya bir şeyler içebilirsiniz. Cadde sonunda bulunan çay bahçeleri ve kafelerde sosyal yaşamınızı icra edebilirsiniz. Bol bol park bahçe mevcuttur. Malumunuz kültürümüzde çok önemli bir yer tutar park ve bahçeler. Bunlardan belki en eskisiBaba Sultan Parkı’dır. Aynı zamanda Postumpost Camii de burada yer alır. Fakat eski yıllara nazaran bu parkımız popülerliğini yitirmiştir. Belki de terk edildi tarafımızdan yeni yerler görünce…
Sokaklarda dolaşırken başınızı kaldırıp baktığınızda aslında ilçenin ne kadar çok ağaç ile bezeli olduğunu fark edersiniz. Yeşil Bursa’nın mensubu bir ilçe olmak kolay değil nede olsa. Fakat dürüst olmak gerekirse çok temiz ve düzenli bir görünümü yoktur. İçerisinde barındırdığı Kocasu Deresi de maalesef kirlidir ve hala kirletilmektedir.Yeni keşfedilmiş olan Cennet Kanyonu’nu ise ben de ajanslardan öğrendim. Fakat fotoğraflardan anlaşılacağı üzere tabiat severlerin muhakkak yerinde incelemesi gereken bir noktadır
Bundan hariç bir de Yarhisar Köyü’nde görülmeye değer bir şelalemiz mevcuttur. Köy ahalisi kalabalık değildir. Telefonlar çekmeyebilir ve kafa dinlemeniz için, piknik yapıp güzel vakit geçirmek için gidilebilecek güzel bir noktadır. Takriben 15 km mesafede bir köydür.
İlçenin ünlü/önemli sayılabilecek isimlerini de hızlıca hatırlamak istersek; Çanakkale Zaferi'ne katkı sunanlardan bir tanesi olanMüstecip Onbaşı’dır. Kendisi Orhaniye Köyü’nden olup mezarı da burada bulunmaktadır.Deli Hüseyin Paşaise Osmanlı sarayına girmiş gözü kara ve yiğit bir Yenişehir insanıdır (http://yenisehir.com/yenisehirden-osmanli-sarayina-deli-huseyin-pasa/). Sanat hayatının saygı duyulan isimlerindenErkan Canda yine bu coğrafyanın evladıdır. Çocukluk arkadaşımız olanErsin Durgutda spor camiasına ilçemizin armağanıdır ve tabii bir diğer gurur kaynağımız da rahmetli üstat Kemal Sunal’ın rol aldığı Davacı filminin ilçemizde çekilmiş olmasıdır, tıpkıDar Alanda Kısa Paslaşmalarfilminin burada çekilmiş olması gibi…
İnternet yayıncıları meslek örgütü olarak dünyada ilk kurulaniyad.org.trYenişehir merkezli bir oluşumdur. Çiftçilikle haşır neşir olan bu ilçenin insanları çoğunlukla Balkan göçmeni ailelerdir.
Yolunuz Bursa’ya düşerse ve/veya bu ilçeden geçerseniz; bir mola verip belirli güzelliklerini görmenizi, tatmanızı ve tecrübe etmenizi öneririm.
Her yer bir tecrübe, her yer bir anıdır. Özgürlük yollardadır.
İznik girişi - Yenişehir KapıFotoğraf:www.iznik.gen.tr
Düzensiz ve özensiz fakat yeşil çevremiz
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/hollanda-universiteleri-rehberi
|
Bu kez, son yıllarda yurtdışında okumak isteyen öğrencilerin gözdesi olan ülkelerden biri haline gelen Hollanda ve üniversiteleriyle ilgili yazmak istedim. Geçen Nisan ayında kızım, bir arkadaşım ve benim kızımla aynı yaşta olan kızıyla tam bir kızlar çıkartması yaptıkHollanda’ya.Kızım daha bir yaşında bile değilkenAmsterdamve çevresini dolaşmış o zaman Hollanda’ya hayran olmuştum. Hollanda, muhteşem şirinlikte kanalları ve üzerindeki nehir evleriyle adeta bir roman ülkesini düşündürmüştü bana. Rüzgar değirmenleriyle Don Kişot’u çağrıştıran ama artık beyaz atlı prensler yerine bisikletli prenslerin yaşadığı kartpostallardan fırlamış gibi güzel olan bir ülke.Gitmeden önce kızların görmek istedikleri üniversitelerin listesini çıkarıp tüm okullarla e-mail yoluyla iletişime geçtik. Okulu bilen birileriyle gezersek istediğimiz soruları sorma şansımızın olacağını düşündük. Üniversiteler bu işleri artık gönüllü öğrencileriyle yapıyor. Üniversiteyle iletişime geçtiğinizde sizi başvurmak istediğiniz bölümün öğrenci elçisine yönlendiriyorlar, bu sayede direkt hedefe atış yapabiliyorsunuz. Örneğin mühendislik bölümüne başvuracaksınız medya bölümünde okuyan bir öğrencinin zaten sizin soracağınız spesifik soruları cevaplaması olanaksız. Bu yöntemle asıl gitmek istediğiniz bölümde halihazırda okuyan öğrenci, üstelikte öğrenci bakış açısıyla tüm sorularınızı reklam kokmadan cevaplıyor. Okulun artılarını ve eksilerini samimiyetle cevaplandırabiliyor. Biz psikoloji bölümünü görmek istediğimiz için bütün üniversitelerin bu yazıda belirttiğim bölümleri ve resimleri psikoloji bölümlerine ait olacak.İlk durağımız, uçağımızın indiği Amsterdam şehri olduğu için;Amsterdam Üniversitesi.Üniversite nehrin iki yanına kurulmuş ve nehrin üzerinden geçen bir köprüyle de birleştirilmiş modern binalardan oluşuyor.Amfileri oldukça büyük, çalışma alanlarıyla oldukça modern tasarlanmış bir bina ama şehrin içinde olması ve sadece büyük binalardan oluşuyor olması kızlarda bir düş kırıklığı yaratıyor. Üniversitenin dünyadaki başarısı azımsanamayacak kadar yüksek ama Amsterdam şehir olarak çok pahalı ve her yer marijuana kokuyor. Burada yaşam çok karışık ve pahalı gözüküyor.Ertesi gün otobüsle Groningen şehrine gidiyoruz.Groningenoldukça kuzeyde. İlginç bir şekilde kiminle konuşsak herkes Groningen çok uzak ve sapa diyor ama biz şehir olarak seviyoruz.Bir kere tam anlamıyla bir öğrenci şehri ve üniversite oldukça yüksek puanla öğrenci seçiyor. Dünya sıralamasında da oldukça yukarılarda. Küçük ve sevimli bir şehir Groningen ama üniversite öyle süper modern, havalı falan değil. Kütüphanesi tıka basa öğrenci dolu.Bizi dolaştıran öğrenci tam olarak ifade etmese de kütüphanede çalışmak için iyi ve sessiz bir yer kapabilmek adına ciddi bir mücadele vermek gerektiği hissiyatına kapılıyorum. Burada İstanbul Üniversitesi’nin havası var sanki.Sonraki şehir Rotterdam.Erasmus Üniversitesi’nde randevumuz var. Öğrenciyle buluşmak için binanın 9. katına çıkıyoruz. Gerisini siz düşünün.Büyük ve yüksek apartman gibi binaların içinde Erasmus Üniversitesi. Öğrenci elçimiz Amerikalı bir kızcağız kalkmış taaa nerelerden gelmiş. Anlatırken o da tam araştırma yapmadan geldiği için biraz pişman gibi. Rotterdam diğer Hollanda şehirlerinden farklı… Burada kanallar, nehir falan yok, bildiğiniz kupkuru bir şehir. Diğer şehirlerin güzelliğinden sonraRotterdambiraz sevimsiz geliyor.Binalar modern ve üniversitenin içinde çok büyük bir cafe var. Genelde öğrenciler cafede sosyalleşiyorlar, yoksa binadan binaya birbirinizi görme şansınız pek yok gibi. Kızlar burayı daha dolaşırken listelerinden eliyorlar ama ben yine de başarılı bir okul olduğunu belirtmek istiyorum.Sırada Leiden var.Leideno kadar cici ve davetkar ki; ilk tepkimiz şehre aşık olmak oluyor ama ne yazık ki duygularımız psikoloji bölümünü gördükten sonra değişiyor.Bizi dolaştıran hafif depresif ve dağınık elçimizin yanı sıra psikoloji binası deyim yerindeyse acayip izbe bir yer. Kızlar anında dağılıyorlar ve moralleri bozuluyor. Biliyorum listede üstü hızla çizildi ama görmek için bir de medya bölümü binasına gidiyoruz.Orada daha mutlu ve pozitif bir ortam var, içerisi hayli düzgün. Leiden Üniversitesi küçük küçük binalara dağılmış bir sürü binadan oluşuyor o yüzden de büyük amfiler ya da büyük sosyal cafeler yerine her şey küçük küçük.Son şehrimizUtrecht. Amsterdam’ın küçük bir kopyası olan şehir şirin mi şirin. Buradaki psikoloji bölümü, derslerin anlatıldığı amfilerin olduğu bina ve kütüphane şimdiye kadar gördüklerimizin arasında en iyisi.Modern, geniş, herkese bol miktarda çalışacak yer var. Üstelik şehir yaşamak için çok keyifli. Kanalların yanlarındaki cafeler her saat canlı, Old Town çok keyifli. Bu şehirde ben bile öğrenci olurdum diye düşünüyorum.Mastricht ve Tilburg üniversitelerini de bu gelişte görmeyi çok istedik ama bize bir türlü elçi ayarlayamadıkları için mecburen onları atlamak durumunda kaldık. Hollanda üniversite trendi bence Brexit ile birlikte giderek yükselecek, çünkü İngiltere ve Hollanda okulları arasında ciddi bir fiyat farkı var. Ama yine de Hollanda’nın daha ileriye gitmesi ve özellikle üniversite öğrencilerinin kalacakları yerlerle ilgili sorunlarını çözmeleri lazım çünkü okulların kendi yatakhaneleri olmadığı için burada ev kiralamaktan başka seçeneğiniz yok gibi.Yine de Hollanda doğal güzelliği, yaşam ve eğitim kalitesiyle öğrencileri davetkar bir şekilde kendine çekiyor ve çekmeye de devam edecek gibi gözüküyor.Instagram:banuyollardaBu yazı Gezimanya üyelerinden BANU DEMİR tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaBANU DEMİRİstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü ve Marmara Üniversitesi Contemporary Business Management’tan (gece bölümü) mezun olduktan sonra İngiltere Nescot College’da okudum.Doğal Fotoğraf Atölyesi: Balat, İstanbulPolonya’da Azizler Günü Kutlamaları: Wszystkich ŚwiętychPandemi Sonrası İlk Tatil: Korfu Adası
Bu kez, son yıllarda yurtdışında okumak isteyen öğrencilerin gözdesi olan ülkelerden biri haline gelen Hollanda ve üniversiteleriyle ilgili yazmak istedim. Geçen Nisan ayında kızım, bir arkadaşım ve benim kızımla aynı yaşta olan kızıyla tam bir kızlar çıkartması yaptıkHollanda’ya.
Kızım daha bir yaşında bile değilkenAmsterdamve çevresini dolaşmış o zaman Hollanda’ya hayran olmuştum. Hollanda, muhteşem şirinlikte kanalları ve üzerindeki nehir evleriyle adeta bir roman ülkesini düşündürmüştü bana. Rüzgar değirmenleriyle Don Kişot’u çağrıştıran ama artık beyaz atlı prensler yerine bisikletli prenslerin yaşadığı kartpostallardan fırlamış gibi güzel olan bir ülke.
Gitmeden önce kızların görmek istedikleri üniversitelerin listesini çıkarıp tüm okullarla e-mail yoluyla iletişime geçtik. Okulu bilen birileriyle gezersek istediğimiz soruları sorma şansımızın olacağını düşündük. Üniversiteler bu işleri artık gönüllü öğrencileriyle yapıyor. Üniversiteyle iletişime geçtiğinizde sizi başvurmak istediğiniz bölümün öğrenci elçisine yönlendiriyorlar, bu sayede direkt hedefe atış yapabiliyorsunuz. Örneğin mühendislik bölümüne başvuracaksınız medya bölümünde okuyan bir öğrencinin zaten sizin soracağınız spesifik soruları cevaplaması olanaksız. Bu yöntemle asıl gitmek istediğiniz bölümde halihazırda okuyan öğrenci, üstelikte öğrenci bakış açısıyla tüm sorularınızı reklam kokmadan cevaplıyor. Okulun artılarını ve eksilerini samimiyetle cevaplandırabiliyor. Biz psikoloji bölümünü görmek istediğimiz için bütün üniversitelerin bu yazıda belirttiğim bölümleri ve resimleri psikoloji bölümlerine ait olacak.
İlk durağımız, uçağımızın indiği Amsterdam şehri olduğu için;Amsterdam Üniversitesi.Üniversite nehrin iki yanına kurulmuş ve nehrin üzerinden geçen bir köprüyle de birleştirilmiş modern binalardan oluşuyor.
Amfileri oldukça büyük, çalışma alanlarıyla oldukça modern tasarlanmış bir bina ama şehrin içinde olması ve sadece büyük binalardan oluşuyor olması kızlarda bir düş kırıklığı yaratıyor. Üniversitenin dünyadaki başarısı azımsanamayacak kadar yüksek ama Amsterdam şehir olarak çok pahalı ve her yer marijuana kokuyor. Burada yaşam çok karışık ve pahalı gözüküyor.
Ertesi gün otobüsle Groningen şehrine gidiyoruz.Groningenoldukça kuzeyde. İlginç bir şekilde kiminle konuşsak herkes Groningen çok uzak ve sapa diyor ama biz şehir olarak seviyoruz.
Bir kere tam anlamıyla bir öğrenci şehri ve üniversite oldukça yüksek puanla öğrenci seçiyor. Dünya sıralamasında da oldukça yukarılarda. Küçük ve sevimli bir şehir Groningen ama üniversite öyle süper modern, havalı falan değil. Kütüphanesi tıka basa öğrenci dolu.
Bizi dolaştıran öğrenci tam olarak ifade etmese de kütüphanede çalışmak için iyi ve sessiz bir yer kapabilmek adına ciddi bir mücadele vermek gerektiği hissiyatına kapılıyorum. Burada İstanbul Üniversitesi’nin havası var sanki.
Sonraki şehir Rotterdam.Erasmus Üniversitesi’nde randevumuz var. Öğrenciyle buluşmak için binanın 9. katına çıkıyoruz. Gerisini siz düşünün.
Büyük ve yüksek apartman gibi binaların içinde Erasmus Üniversitesi. Öğrenci elçimiz Amerikalı bir kızcağız kalkmış taaa nerelerden gelmiş. Anlatırken o da tam araştırma yapmadan geldiği için biraz pişman gibi. Rotterdam diğer Hollanda şehirlerinden farklı… Burada kanallar, nehir falan yok, bildiğiniz kupkuru bir şehir. Diğer şehirlerin güzelliğinden sonraRotterdambiraz sevimsiz geliyor.
Binalar modern ve üniversitenin içinde çok büyük bir cafe var. Genelde öğrenciler cafede sosyalleşiyorlar, yoksa binadan binaya birbirinizi görme şansınız pek yok gibi. Kızlar burayı daha dolaşırken listelerinden eliyorlar ama ben yine de başarılı bir okul olduğunu belirtmek istiyorum.
Sırada Leiden var.Leideno kadar cici ve davetkar ki; ilk tepkimiz şehre aşık olmak oluyor ama ne yazık ki duygularımız psikoloji bölümünü gördükten sonra değişiyor.
Bizi dolaştıran hafif depresif ve dağınık elçimizin yanı sıra psikoloji binası deyim yerindeyse acayip izbe bir yer. Kızlar anında dağılıyorlar ve moralleri bozuluyor. Biliyorum listede üstü hızla çizildi ama görmek için bir de medya bölümü binasına gidiyoruz.
Orada daha mutlu ve pozitif bir ortam var, içerisi hayli düzgün. Leiden Üniversitesi küçük küçük binalara dağılmış bir sürü binadan oluşuyor o yüzden de büyük amfiler ya da büyük sosyal cafeler yerine her şey küçük küçük.
Son şehrimizUtrecht. Amsterdam’ın küçük bir kopyası olan şehir şirin mi şirin. Buradaki psikoloji bölümü, derslerin anlatıldığı amfilerin olduğu bina ve kütüphane şimdiye kadar gördüklerimizin arasında en iyisi.
Modern, geniş, herkese bol miktarda çalışacak yer var. Üstelik şehir yaşamak için çok keyifli. Kanalların yanlarındaki cafeler her saat canlı, Old Town çok keyifli. Bu şehirde ben bile öğrenci olurdum diye düşünüyorum.
Mastricht ve Tilburg üniversitelerini de bu gelişte görmeyi çok istedik ama bize bir türlü elçi ayarlayamadıkları için mecburen onları atlamak durumunda kaldık. Hollanda üniversite trendi bence Brexit ile birlikte giderek yükselecek, çünkü İngiltere ve Hollanda okulları arasında ciddi bir fiyat farkı var. Ama yine de Hollanda’nın daha ileriye gitmesi ve özellikle üniversite öğrencilerinin kalacakları yerlerle ilgili sorunlarını çözmeleri lazım çünkü okulların kendi yatakhaneleri olmadığı için burada ev kiralamaktan başka seçeneğiniz yok gibi.
Yine de Hollanda doğal güzelliği, yaşam ve eğitim kalitesiyle öğrencileri davetkar bir şekilde kendine çekiyor ve çekmeye de devam edecek gibi gözüküyor.
İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü ve Marmara Üniversitesi Contemporary Business Management’tan (gece bölümü) mezun olduktan sonra İngiltere Nescot College’da okudum.Doğal Fotoğraf Atölyesi: Balat, İstanbulPolonya’da Azizler Günü Kutlamaları: Wszystkich ŚwiętychPandemi Sonrası İlk Tatil: Korfu Adası
İstanbul Üniversitesi Radyo-TV bölümü ve Marmara Üniversitesi Contemporary Business Management’tan (gece bölümü) mezun olduktan sonra İngiltere Nescot College’da okudum.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/me/tgd/alamo/
|
Podgorica Havalimanı noktasında bulunan Alamo firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/country/me/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/me/budva/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/mauritius
|
Mauritius Hakkında Temel BilgilerMauritius Hint Okyanusu'nun güneybatısında yer alan birada ülkesidir. Güney Afrika'nın doğusunda bulunan ülkenüfus yoğunluğu olarak Afrika'da birinci, dünyada ise 17. sıradadır. Gelişmekte olan ülkeler arasındaen uzun yaşam süresine sahip olan (73 yıl) Mauritius'un ordusu bulunmamaktadır.Milyon yıllar öncevolkanik faaliyetler sonucunda oluşan bu ada ülke,1968 yılına kadar bir İngiliz mandasıydı. Mükemmel doğası ve deniz manzaralarıyla dikkat çeken Mauritius'unbaşkentiPort Louis'dir.Ülkedeki ekili alanların yüzde 80'inden fazlasındaşeker kamışıyetiştirilir. 2015 yılında Türkiye ile Mauritius arasındaki ticaret hacmi 40,9 milyon ABD Doları'na ulaşmıştır.Oldukça genç bir nüfusa sahip olan Mauritius'taokumayazma oranı yüzde 88 civarlarındadır. Hint kültürü ile Afrika kültürünün bir arada yaşadığı bu ülkenin yüzölçümü İstanbul'un yarısından daha azdır.Mauritius Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarMauritius Hakkında Temel BilgilerMauritius'un Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriMauritius Nerededir?Mauritius'a Nasıl Gidilir?Mauritius Ne Zaman Gidilir?Mauritius KültürüMauritius MutfağıMauritius'tan Alınacak Hediyelik EşyalarMauritius'un FestivalleriMauritius'taki Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerMauritius'ta İklim ve Hava DurumuMauritius'un Kısa TarihiMauritius'un EkonomisiMauritius Din ve İnançMauritius'ta Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriMauritius Konuşulan DillerMauritius'ta Nerede Kalınır?Mauritius OtelleriMauritius ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarEditörün KalemindenHÜSEYİN YILMAZEditör11.01.2011Muhteşem Doğasıyla Port LuisNURHAN YILMAZEditör10.01.2011Cennet Ada Mauritus: Port Louis
Mauritius Hakkında Temel Bilgiler
Mauritius Hint Okyanusu'nun güneybatısında yer alan birada ülkesidir. Güney Afrika'nın doğusunda bulunan ülkenüfus yoğunluğu olarak Afrika'da birinci, dünyada ise 17. sıradadır. Gelişmekte olan ülkeler arasındaen uzun yaşam süresine sahip olan (73 yıl) Mauritius'un ordusu bulunmamaktadır.
Milyon yıllar öncevolkanik faaliyetler sonucunda oluşan bu ada ülke,1968 yılına kadar bir İngiliz mandasıydı. Mükemmel doğası ve deniz manzaralarıyla dikkat çeken Mauritius'unbaşkentiPort Louis'dir.Ülkedeki ekili alanların yüzde 80'inden fazlasındaşeker kamışıyetiştirilir. 2015 yılında Türkiye ile Mauritius arasındaki ticaret hacmi 40,9 milyon ABD Doları'na ulaşmıştır.
Oldukça genç bir nüfusa sahip olan Mauritius'taokumayazma oranı yüzde 88 civarlarındadır. Hint kültürü ile Afrika kültürünün bir arada yaşadığı bu ülkenin yüzölçümü İstanbul'un yarısından daha azdır.
Muhteşem Doğasıyla Port Luis
Cennet Ada Mauritus: Port Louis
Mauritius'un Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriMauritius'un başkentiPort Louis'dir. Toplamda dört ada takımından oluşan Mauritius'un diğer adaları Rodrigues, Agaléga Adaları ve Cargados- Carajos Adaları'dır. En büyük ada olan Mauritius'ta dokuz ayrı bölge vardır. Bu dokuz bölgeden en gelişmişi Port Louis bölgesidir. Başkent Port Louis'in nüfusu 148 bin civarlarındadır. Ülkenin diğer büyük şehirleri iseBeauBassin-Rose Hill ve Vacoas-Phoenix'tir.Port Louis Gezi Rehberi
Mauritius'un Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Mauritius'un başkentiPort Louis'dir. Toplamda dört ada takımından oluşan Mauritius'un diğer adaları Rodrigues, Agaléga Adaları ve Cargados- Carajos Adaları'dır. En büyük ada olan Mauritius'ta dokuz ayrı bölge vardır. Bu dokuz bölgeden en gelişmişi Port Louis bölgesidir. Başkent Port Louis'in nüfusu 148 bin civarlarındadır. Ülkenin diğer büyük şehirleri iseBeauBassin-Rose Hill ve Vacoas-Phoenix'tir.
Mauritius Nerededir?MauritiusHint Okyanusu'nun güneybatısında, Güney Afrika'nın ise doğusunda yer alır.Madagaskar'a göre daha doğuda olan ülke ada takımlarından oluşur.
MauritiusHint Okyanusu'nun güneybatısında, Güney Afrika'nın ise doğusunda yer alır.Madagaskar'a göre daha doğuda olan ülke ada takımlarından oluşur.
Mauritius'a Nasıl Gidilir?Türkiye ile Mauritius arasındadirekt uçuşlar bulunmaktadır.AyrıcaParis ve Dubai üzerinden aktarmalıolarak adaya ulaşım sağlanabilir. İstanbul'dan kalkan bir uçak direkt uçuş ile yaklaşık 10 saate, aktarma ile ortalama20 saatteMauritius'a ulaşır. Ayrıca Mauritius'a gitmek içinvize almanıza gerek yoktur.Dilerseniz Mauritius'a bir turla da gidebilirsiniz. 1 Ekim tarihi itibariyle sınırlarını açacak ülkeye 9 gece 10 gün sürecekMauritius turudetayları için tıklayın.
Türkiye ile Mauritius arasındadirekt uçuşlar bulunmaktadır.AyrıcaParis ve Dubai üzerinden aktarmalıolarak adaya ulaşım sağlanabilir. İstanbul'dan kalkan bir uçak direkt uçuş ile yaklaşık 10 saate, aktarma ile ortalama20 saatteMauritius'a ulaşır. Ayrıca Mauritius'a gitmek içinvize almanıza gerek yoktur.
Dilerseniz Mauritius'a bir turla da gidebilirsiniz. 1 Ekim tarihi itibariyle sınırlarını açacak ülkeye 9 gece 10 gün sürecekMauritius turudetayları için tıklayın.
Mauritius Ne Zaman Gidilir?Güney Yarım Küre'de yer alan Mauritius'ta tropikal iklim hakimdir ve mevsimsel farklılıklar çok az hissedilir.Eylül ve aralık aylarını kapsayan ilkbahar dönemiMauritius'a gitmek için en uygun dönemdir. Sonbahar ve yaz aylarında kasırgalar ve yağışlarla boğuşan ülkeye mayıs ve kasım ayları arasında da gidilebilir. Genellikle kuru ve nemsiz olan bu dönemde ülkede birçok etkinlik düzenlenir.
Mauritius Ne Zaman Gidilir?
Güney Yarım Küre'de yer alan Mauritius'ta tropikal iklim hakimdir ve mevsimsel farklılıklar çok az hissedilir.Eylül ve aralık aylarını kapsayan ilkbahar dönemiMauritius'a gitmek için en uygun dönemdir. Sonbahar ve yaz aylarında kasırgalar ve yağışlarla boğuşan ülkeye mayıs ve kasım ayları arasında da gidilebilir. Genellikle kuru ve nemsiz olan bu dönemde ülkede birçok etkinlik düzenlenir.
Mauritius KültürüMauritius etnik çeşitliliği kontrol altına tutabilen veuyum içindeyaşamayı teşvik eden bir yönetime sahiptir. Tapınaklar, kiliseler ve camilerin bir arada bulunduğu ülkede sınıfların birbirlerine karşı dayatmalarına rastlanmaz veherkes özgürce yaşayabilmektedir. Sokağa çıkma yasağı, kadın erkek ayrımı ve terörizm gibiolumsuz durumlar gözlenmez. Ancak her yerde olduğu gibi Mauritius'ta dahırsızlık kaçınılmaz bir gerçektirve ziyaretçilerin kalabalık alanlarda değerli eşyalarına dikkat etmeleri gerekir. Afrika'nın diğer bölgelerine kıyasla şiddetli bir yoksulluğun yaşanmadığı Mauritius'tahayat pahalılığı Türkiye'den yüzde 8 daha fazladır.
Mauritius etnik çeşitliliği kontrol altına tutabilen veuyum içindeyaşamayı teşvik eden bir yönetime sahiptir. Tapınaklar, kiliseler ve camilerin bir arada bulunduğu ülkede sınıfların birbirlerine karşı dayatmalarına rastlanmaz veherkes özgürce yaşayabilmektedir. Sokağa çıkma yasağı, kadın erkek ayrımı ve terörizm gibiolumsuz durumlar gözlenmez. Ancak her yerde olduğu gibi Mauritius'ta dahırsızlık kaçınılmaz bir gerçektirve ziyaretçilerin kalabalık alanlarda değerli eşyalarına dikkat etmeleri gerekir. Afrika'nın diğer bölgelerine kıyasla şiddetli bir yoksulluğun yaşanmadığı Mauritius'tahayat pahalılığı Türkiye'den yüzde 8 daha fazladır.
Mauritius MutfağıMauritius mutfağı Çin, Hint ve Avrupa mutfaklarının bir karışımıdır. Pirincin oldukça fazla tüketildiği Mauritius'ta Fransız mutfağı etkisi de hissedilir.Ton balığı salatasıveboullionyemeği Fransız mutfağından geçmiştir."Dholl pori"adı verilen Hint gözlemesi ülkenin ulusal yemeği kabul edilir ve her köşe başında bulmak mümkündür. Deniz ürünlerinin çok sık tüketildiği ülkedekalamar ve ıstakozunızgara ve sote sunumlarını da deneyebilirsiniz.Mauritius mutfağının en önemli özelliği çeşitli tropikal meyvelere sahip olmasıdır. Adını ilk defa duyacağınız onlarca tropikal meyveden en çok tüketilenlerijamblon, jamalac, longan ve banane zinzliadı verilen cüce muzlardır. İçecek bakımından da birçok lezzeti barındıran Mauritius'a geldiğinizdevanilya çayınımutlaka denemelisiniz. Ayrıca Mauritius'ta ödüllüPhoenix birasıda üretilmektedir.
Mauritius mutfağı Çin, Hint ve Avrupa mutfaklarının bir karışımıdır. Pirincin oldukça fazla tüketildiği Mauritius'ta Fransız mutfağı etkisi de hissedilir.Ton balığı salatasıveboullionyemeği Fransız mutfağından geçmiştir."Dholl pori"adı verilen Hint gözlemesi ülkenin ulusal yemeği kabul edilir ve her köşe başında bulmak mümkündür. Deniz ürünlerinin çok sık tüketildiği ülkedekalamar ve ıstakozunızgara ve sote sunumlarını da deneyebilirsiniz.
Mauritius mutfağının en önemli özelliği çeşitli tropikal meyvelere sahip olmasıdır. Adını ilk defa duyacağınız onlarca tropikal meyveden en çok tüketilenlerijamblon, jamalac, longan ve banane zinzliadı verilen cüce muzlardır. İçecek bakımından da birçok lezzeti barındıran Mauritius'a geldiğinizdevanilya çayınımutlaka denemelisiniz. Ayrıca Mauritius'ta ödüllüPhoenix birasıda üretilmektedir.
Mauritius'tan Alınacak Hediyelik EşyalarMauritius'tan hatıralarla dönmek için pek çok alternatife sahipsiniz. Çok yetenekli tekstil işçileri barındıran Mauritius'ta alınacak ilk hediye şüphesiz tekstil aksesuarlarıdır. Parlak renkli ve hoş tasarımlıipek eşarplar, yastık ve masa örtülerioldukça ilgi çekicidir. Ülkedeki en bilinen zanaat sektörü model gemi yapımıdır. Gerçeklerinin neredeyse aynısı olan küçük model gemilerde hiçbir ayrıntı atlanmıyor. Dekorasyon düşkünleri içinmodel gemileriyi bir seçenek olabilir. Ayrıca Mauritius gibi tropikal bir adaya geldiyseniz burada yetişenmeyve ve baharatlardanda mutlaka satın almalısınız.
Mauritius'tan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Mauritius'tan hatıralarla dönmek için pek çok alternatife sahipsiniz. Çok yetenekli tekstil işçileri barındıran Mauritius'ta alınacak ilk hediye şüphesiz tekstil aksesuarlarıdır. Parlak renkli ve hoş tasarımlıipek eşarplar, yastık ve masa örtülerioldukça ilgi çekicidir. Ülkedeki en bilinen zanaat sektörü model gemi yapımıdır. Gerçeklerinin neredeyse aynısı olan küçük model gemilerde hiçbir ayrıntı atlanmıyor. Dekorasyon düşkünleri içinmodel gemileriyi bir seçenek olabilir. Ayrıca Mauritius gibi tropikal bir adaya geldiyseniz burada yetişenmeyve ve baharatlardanda mutlaka satın almalısınız.
Mauritius'un FestivalleriMauritius'ta festivaller çoğunlukladini törenve kutlamalardan oluşur. Dini bir festival olanCavadeeocak ve şubat aylarında düzenlenir. Cavadee'de iğnelerle yanak ve dil delme törenleri yapılır ve bu ritüel Tanrı'ya olan kefaretin ödenmesi anlamına gelir.Çin Bahar Festivalide ocak ve şubat aylarında düzenlenen bir festivaldir. Kırmızı rengin mutluluk sembolü olarak her yere hakim olduğu bu festivalde kötü ruhları kovmak adına birçok havai fişek patlatılır.Diwali, Hindu festivalleri arasında en neşeli olanıdır. Ekim-Kasım aylarında kutlanan bu festival Hindu mitolojisinde doğruluğun kötülüğe karşı galip gelişini anlatır.Işık Festivaliolarak da bilinen Diwali'de hemen hemen her evin önünde kandiller yanar ve Mauritius adeta masallar ülkesi haline gelir.
Mauritius'ta festivaller çoğunlukladini törenve kutlamalardan oluşur. Dini bir festival olanCavadeeocak ve şubat aylarında düzenlenir. Cavadee'de iğnelerle yanak ve dil delme törenleri yapılır ve bu ritüel Tanrı'ya olan kefaretin ödenmesi anlamına gelir.
Çin Bahar Festivalide ocak ve şubat aylarında düzenlenen bir festivaldir. Kırmızı rengin mutluluk sembolü olarak her yere hakim olduğu bu festivalde kötü ruhları kovmak adına birçok havai fişek patlatılır.
Diwali, Hindu festivalleri arasında en neşeli olanıdır. Ekim-Kasım aylarında kutlanan bu festival Hindu mitolojisinde doğruluğun kötülüğe karşı galip gelişini anlatır.Işık Festivaliolarak da bilinen Diwali'de hemen hemen her evin önünde kandiller yanar ve Mauritius adeta masallar ülkesi haline gelir.
Mauritius'taki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler· Yeni Yıl (1-2 Ocak),· Thaipoosam Cavadee-Hint Festivali (24 Ocak),· Köleliğin Kaldırılması (1 Şubat),· Çin Bahar Festivali (8 Şubat),· Maha Shivaratree- Hint Festivali (7 Mart),· Ulusal Gün (12 Mart)· Ougadi-Bölgesel Hint Tatili (8 Nisan)· İşçi Bayramı (1 Mayıs)· Ramazan Bayramı (tarihleri değişmektedir)· Meryem Ana Günü (15 Ağustos)· Ganesh Chaturthi (6 Eylül)· Diwali(Işık Festivali) - Hint Festivali (30 Ekim)· Noel (25 Aralık)
Mauritius'taki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
· Yeni Yıl (1-2 Ocak),
· Thaipoosam Cavadee-Hint Festivali (24 Ocak),
· Köleliğin Kaldırılması (1 Şubat),
· Çin Bahar Festivali (8 Şubat),
· Maha Shivaratree- Hint Festivali (7 Mart),
· Ulusal Gün (12 Mart)
· Ougadi-Bölgesel Hint Tatili (8 Nisan)
· İşçi Bayramı (1 Mayıs)
· Ramazan Bayramı (tarihleri değişmektedir)
· Meryem Ana Günü (15 Ağustos)
· Ganesh Chaturthi (6 Eylül)
· Diwali(Işık Festivali) - Hint Festivali (30 Ekim)
· Noel (25 Aralık)
Mauritius'ta İklim ve Hava DurumuYıl boyunca hafif birtropikal deniz iklimiyaşayan Mauritius'ta iki farklı sezon bulunur. Mauritius Güney Yarım Küre'de yer aldığından dolayı Kasım ve Nisan ayları arasında sıcak ve nemli yaz ayları gözlenirken, Haziran ve Eylül ayları arasında ise nispeten daha kuru ve serin kış dönemi yaşanır. Yaz aylarında ortalama sıcaklık24 °Ciken kış aylarında bu derece 20'ye düşer. Mevsimleri arasında büyük sıcaklık farkları oluşmayan bu ülke ne çok sıcak ne de çok soğuk dönemler yaşar.
Mauritius'ta İklim ve Hava Durumu
Yıl boyunca hafif birtropikal deniz iklimiyaşayan Mauritius'ta iki farklı sezon bulunur. Mauritius Güney Yarım Küre'de yer aldığından dolayı Kasım ve Nisan ayları arasında sıcak ve nemli yaz ayları gözlenirken, Haziran ve Eylül ayları arasında ise nispeten daha kuru ve serin kış dönemi yaşanır. Yaz aylarında ortalama sıcaklık24 °Ciken kış aylarında bu derece 20'ye düşer. Mevsimleri arasında büyük sıcaklık farkları oluşmayan bu ülke ne çok sıcak ne de çok soğuk dönemler yaşar.
Mauritius'un Kısa Tarihi1510 yılı civarlarında buraya ilk kez gelen Portekizli denizcilerin belirttiğine göre ada tamamen ıssızdır. Adadan beklediği verimi bulamayan Portekizliler burayı terk etmiştir ve ilerleyen yıllarda adayailk yerleşimi 1598 yılında Hollandalılaryapmıştır. Afrika'dan getirdikleri kölelerle burada ilk şeker kamışı tarlalarını kuran Hollandalılar hastalık ve kıtlıklar sebebiyle 1710 yılında adayı terk etmişlerdir. Bu boşluğu fırsat bilen korsanlar, 5 yıl sonra Fransızlar adaya el koyana dek burayı kendilerine üs olarak kullanmışlardır. 1715'te adada hakimiyeti ele geçiren Fransızlar, Fransız Devrimi sonucunda 1810'da buradaki otoriteyi yitirmişler ve ada Britanya egemenliğine girmiştir.1968 yılında mecliste üstünlüğü ele geçiren Hint kökenliler Avrupalılara karşı Mauritius'un bağımsızlığını ilan etmişlerdir. 1992 yılında yapılan seçimle yeni anayasa kabul edilmiş ve Mauritius cumhuriyet rejimine geçmiştir.
1510 yılı civarlarında buraya ilk kez gelen Portekizli denizcilerin belirttiğine göre ada tamamen ıssızdır. Adadan beklediği verimi bulamayan Portekizliler burayı terk etmiştir ve ilerleyen yıllarda adayailk yerleşimi 1598 yılında Hollandalılaryapmıştır. Afrika'dan getirdikleri kölelerle burada ilk şeker kamışı tarlalarını kuran Hollandalılar hastalık ve kıtlıklar sebebiyle 1710 yılında adayı terk etmişlerdir. Bu boşluğu fırsat bilen korsanlar, 5 yıl sonra Fransızlar adaya el koyana dek burayı kendilerine üs olarak kullanmışlardır. 1715'te adada hakimiyeti ele geçiren Fransızlar, Fransız Devrimi sonucunda 1810'da buradaki otoriteyi yitirmişler ve ada Britanya egemenliğine girmiştir.
1968 yılında mecliste üstünlüğü ele geçiren Hint kökenliler Avrupalılara karşı Mauritius'un bağımsızlığını ilan etmişlerdir. 1992 yılında yapılan seçimle yeni anayasa kabul edilmiş ve Mauritius cumhuriyet rejimine geçmiştir.
Mauritius'un EkonomisiMauritius ekonomisi turizm, ticaret ve doğrudan yabancı yatırımına bağlı olduğu için Euro bölgesine muhtaç durumdadır. Kişi başına düşen milli gelirin 9 bin dolar civarında olduğu ülkede en büyük paya sahip olan sektör finanstır. Finans sektörünü üretim, ulaşım ve iletişim sektörleri takip eder. Yıllık ortalama 1 milyon turist ağırlayan Mauritius, her yıl 1,5 milyar doların üzerinde turizm geliri elde eder.
Mauritius ekonomisi turizm, ticaret ve doğrudan yabancı yatırımına bağlı olduğu için Euro bölgesine muhtaç durumdadır. Kişi başına düşen milli gelirin 9 bin dolar civarında olduğu ülkede en büyük paya sahip olan sektör finanstır. Finans sektörünü üretim, ulaşım ve iletişim sektörleri takip eder. Yıllık ortalama 1 milyon turist ağırlayan Mauritius, her yıl 1,5 milyar doların üzerinde turizm geliri elde eder.
Mauritius Din ve İnanç2011 verilerine göre Mauritius halkınınyüzde 48,5'i Hinduizm'e inanır.Ülkedeki en hakim inanış olan Hinduizm'in birçok dini ritüeli düzenlenir ve bu günler resmi tatil olarak ilan edilmiştir. En yaygın ikinci din ise Hristiyanlıktır.Yüzde 32,7'si Hristiyanolan Mauritius'ta bu din sömürge dönemlerinde yapılan baskılar sonucu günümüzdeki popülaritesine ulaşmıştır. ÜlkedeMüslüman halkın oranı ise yüzde 17,3'tür. Daha çok Hint kökenli insanların temsil ettiği Müslümanların neredeyse tamamı Sünni'dir. Müslümanların büyük bölümü başkent Port Louis'te yaşar ve Urduca konuşurlar.
Mauritius Din ve İnanç
2011 verilerine göre Mauritius halkınınyüzde 48,5'i Hinduizm'e inanır.Ülkedeki en hakim inanış olan Hinduizm'in birçok dini ritüeli düzenlenir ve bu günler resmi tatil olarak ilan edilmiştir. En yaygın ikinci din ise Hristiyanlıktır.Yüzde 32,7'si Hristiyanolan Mauritius'ta bu din sömürge dönemlerinde yapılan baskılar sonucu günümüzdeki popülaritesine ulaşmıştır. ÜlkedeMüslüman halkın oranı ise yüzde 17,3'tür. Daha çok Hint kökenli insanların temsil ettiği Müslümanların neredeyse tamamı Sünni'dir. Müslümanların büyük bölümü başkent Port Louis'te yaşar ve Urduca konuşurlar.
Mauritius'ta Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriPort Louis Türkiye Fahri KonsolosluğuAdres: Turkish Consulate General in Port Louis, Mauritius c/o Currimjee Jeewanjee & Co. Ltd. 38 Royal Street Port Louis MauritiusTelefon: (+230) 206 6200Fax: (+230) 240 8133E-mail:[email protected]Web Sitesi: -Kişisel Başvuru Saatleri: 08:30 - 16:30Görev Bölgesi: Mauritius
Mauritius'ta Bulunan Türkiye Dış Temsicilikleri
Port Louis Türkiye Fahri Konsolosluğu
Adres: Turkish Consulate General in Port Louis, Mauritius c/o Currimjee Jeewanjee & Co. Ltd. 38 Royal Street Port Louis Mauritius
Telefon: (+230) 206 6200
Fax: (+230) 240 8133
Kişisel Başvuru Saatleri: 08:30 - 16:30
Mauritius Konuşulan DillerMauritius'un anayasa ile belirlenmişresmi bir dili yoktur. Ancak anayasada belirtilen maddeye göreparlamentoda İngilizce ve Fransızca dilleri konuşulur. Ülkenin büyük çoğunluğu Fransız tabanlıMauritianCreoledilini konuşmaktadır. Mauritian Creole dili kölelik dönemlerinden kalma Afrika dilleri ile Fransızca'nın karması bir dildir ve Fransızca telaffuzlar yoğunluktadır. Eğitim hayatında ise Fransızca ve İngilizce'nin egemenliği sürmektedir. 2005 yılı verilerine göre halkın yüzde 72.7'si Fransızca konuşabilmektedir. Ülkede konuşulan diğer diller iseHintçe, Tamilce, UrducaveÇince'ninbazı varyasyonlarıdır.
Mauritius'un anayasa ile belirlenmişresmi bir dili yoktur. Ancak anayasada belirtilen maddeye göreparlamentoda İngilizce ve Fransızca dilleri konuşulur. Ülkenin büyük çoğunluğu Fransız tabanlıMauritianCreoledilini konuşmaktadır. Mauritian Creole dili kölelik dönemlerinden kalma Afrika dilleri ile Fransızca'nın karması bir dildir ve Fransızca telaffuzlar yoğunluktadır. Eğitim hayatında ise Fransızca ve İngilizce'nin egemenliği sürmektedir. 2005 yılı verilerine göre halkın yüzde 72.7'si Fransızca konuşabilmektedir. Ülkede konuşulan diğer diller iseHintçe, Tamilce, UrducaveÇince'ninbazı varyasyonlarıdır.
Mauritius'ta Nerede Kalınır?Hint Okyanusu’nun ortasında çok kültürlü bir ada olan Mauritius; Reunion, Madagaskar ve Şeyseller’e komşudur. Tarihi 9. yüzyıla kadar uzanan Mauritius’un başkenti Port Louis’dir. Çok renkli ve çeşitli bir ülke olan Mauritius’ta güzel manzaranın, sahillerin, alışverişin, doğa sporlarının keyfini çıkarabilirsiniz. Bu güzel adada konaklayacağınız oteli de dikkatli seçmelisiniz. Mauritius’ta çok sayıda lüks otel bulunmaktadır ancak bütçenize uygun farklı kriterlerde oteller bulmanız da mümkündür.İpucu:Otellerde seyahatinizden iki veya üç ay öncesinde rezervasyon yaparsanız çok daha uygun fiyatlara yer bulabilirsiniz. AyrıcaMauritius otel fırsatlarını buradan görebilirsiniz.Devamını Oku
Hint Okyanusu’nun ortasında çok kültürlü bir ada olan Mauritius; Reunion, Madagaskar ve Şeyseller’e komşudur. Tarihi 9. yüzyıla kadar uzanan Mauritius’un başkenti Port Louis’dir. Çok renkli ve çeşitli bir ülke olan Mauritius’ta güzel manzaranın, sahillerin, alışverişin, doğa sporlarının keyfini çıkarabilirsiniz. Bu güzel adada konaklayacağınız oteli de dikkatli seçmelisiniz. Mauritius’ta çok sayıda lüks otel bulunmaktadır ancak bütçenize uygun farklı kriterlerde oteller bulmanız da mümkündür.
İpucu:Otellerde seyahatinizden iki veya üç ay öncesinde rezervasyon yaparsanız çok daha uygun fiyatlara yer bulabilirsiniz. AyrıcaMauritius otel fırsatlarını buradan görebilirsiniz.
Mauritius OtelleriMauritius, Hint Okyanusu’nda bulunan volkanik faaliyetler sonucu oluşmuş küçük bir adadır. Çok kültürlü olan bu adanın geçmişi oldukça eskiye dayanıyor. Tropikal ormanlarla kaplı Mauritius’un tarımı büyük oranda şeker kamışına bağlıdır. Barışçıl, eğlenceli ve misafirperver insanlarla karşılaşacağınız Mauritius’ta sahiller, dalış, hiking, botanik bahçeler, at binme, kuş gözlemciliği gibi doğa aktivitelerinin yanı sıra canlı gece hayatı, restoranlar, farklı kültürlerden yemekleri de keşfedebilirsiniz.Mauritius’ta geçireceğiniz harika seyahat için kalacağınız otel de çok önemlidir çünkü bu adada çok hareketli ve canlı günler geçireceksiniz. Mauritius’ta her bütçeye ve kritere uygun otel seçeneği bulabilirsiniz. Mauritius’taki oteller oldukça lükstür. Otellerin neredeyse hepsi size transfer servisi, plaj gibi özellikleri sunar. Yüzlerce kişinin yararlandığı ve en uygun alternatifleri sunanMauritius otelleri rehberimizin devamını okumak için tıklayın.Devamını Oku
Mauritius, Hint Okyanusu’nda bulunan volkanik faaliyetler sonucu oluşmuş küçük bir adadır. Çok kültürlü olan bu adanın geçmişi oldukça eskiye dayanıyor. Tropikal ormanlarla kaplı Mauritius’un tarımı büyük oranda şeker kamışına bağlıdır. Barışçıl, eğlenceli ve misafirperver insanlarla karşılaşacağınız Mauritius’ta sahiller, dalış, hiking, botanik bahçeler, at binme, kuş gözlemciliği gibi doğa aktivitelerinin yanı sıra canlı gece hayatı, restoranlar, farklı kültürlerden yemekleri de keşfedebilirsiniz.
Mauritius’ta geçireceğiniz harika seyahat için kalacağınız otel de çok önemlidir çünkü bu adada çok hareketli ve canlı günler geçireceksiniz. Mauritius’ta her bütçeye ve kritere uygun otel seçeneği bulabilirsiniz. Mauritius’taki oteller oldukça lükstür. Otellerin neredeyse hepsi size transfer servisi, plaj gibi özellikleri sunar. Yüzlerce kişinin yararlandığı ve en uygun alternatifleri sunanMauritius otelleri rehberimizin devamını okumak için tıklayın.
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 1,331,155Dili: İngilizce ve FransızcaPara Birimi: Mauritius Rupisi (MUR)İklim: Yarı Tropikal İklimBig Mac Index: -
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com
|
Araç Kiralama - Arayın, Karşılaştırın ve Tasarruf Edin
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
‘Yardım’ bölümünü kontrol ediniz.
Araç kiralamak için neye ihtiyacım var?
Araç kiralamak için kaç yaşında olmam gerekir?
Başkası için araç kiralayabilirmiyim?
En ucuz araç kiralama kampanyasını nasıl bulabilirim?
Araç seçerken nelere dikkat etmeliyim?
Bütün ücretler kiralama bedeline dahilmi?
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/myndos-kapisi
|
Gün batımına yakın evden çıktım, rota çizmeden yürümeye başladım. "Yüreğim nereye götürürse” dedim. Kendimi Myndos Kapısı’nda buldum.Gün ışığı ile binlerce yıldır dostluğunu sürdüren, gökyüzüne bakış atan, toprak ile beslenen bu heybetli tarihi alanda büyülendim. Birkaç fotoğrafa, kalıntıların arasında bulunan renkli papatyalar eşlik ediyordu.Myndos Kapısı'nda binlerce yıl öncesine gittimHalikarnas şehir surlarının önemli bir noktasını oluşturmuş, günümüzde Bodrum şehir merkezinin batısında, Eskiçeşme’de yer almaktadır. Karaburgaz Mezarlığı’nın yanı başında “Ben buradayım.”diye bağırıyor. Şehrin batı surları ovadan geçtiği için kulelerle güçlendirilmiş. Halikarnassos'un batısında bulunan kapı kentin giriş kapılarından biridir. Yörede ‘Diktiri’ olarak bilinir. Bu kapı yarımadanın ucunda bulunan Myndos Antik Kenti‘ne doğru baktığı için Myndos Kapısı olarak tanınmaktadır.Myndos Kapısı, dönemine ait toplam 7 kilometrelik kalıntılar arasında en iyi durumda bulunan yapı konumundadır. Bodrum’da bulunan Halikarnassos kralı Mausollos tarafından inşa ettirilen Myndos Kapısı, Bodrum surlarının üzerinde var olduğu düşünülen iki anıtsal kapıdan biridir. Diğerine Mylasa (Milas) Kapısı’dır.İçlerinde pişmiş toprak lahitler bulunmuştur.Dünyada imparatorluk kurmak isteyen Büyük İskender’in geçemediği kapıMyndos Kapısı’nın MÖ 360’larda yapıldığı sanılmaktadır.Halikarnasos’un iki anıtsal kapısından birisidir.Tarihi kalıntıların bulunduğu alanda M.Ö.4.yy’a ait Helenistik ve Roma dönemlerine ait kalıntılar bulunmaktadır Yapılan kazı çalışmalarında antik dönemde yazarların söz ettiği Hendek bulunmuştur. Hendek 56 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde, 2.5 metre derinliğindedir.Romalı antik yazar Ariannos’un anlattığına göre; Büyük İskender’in M.Ö. 334 yılında Halikarnassos’u kuşatması sırasında koç boynuzu, mancınık gibi savaş aletlerini surlardan ve kulelerden uzak tutmak için savunma amacı ile yapılmıştır.MÖ 333 yılında Büyük İskender hattı kırmış ve zorlu bir direnişten sonra şehri fethetmiş.Mausoleum hariç şehrin tamamı fetih sırasında yerle bir olmuş. Myndos Kapısı şehre girilen kapının yer aldığı iki anıtsal kule ile onların ardında bir iç avludan oluşmaktadır. Surlar içinde bulunan panolarda“Hendek üzerinde kurulan dar köprünün çökmesiyle çok kayıp verilmiş. Hendeğe düşenler ve ezilenlerden başka kapı önünde çok ölen olmuştur. Yaptığı saldırıları boşa çıkaran savunma amaçlı hendekler, M.Ö. 4’üncü yüzyılda oluşturulmuştur.M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiş iki adet İkiz Mezar bulunmaktadır. Güneye bakan mezar iki katlı, kuzeye bakan mezar tek katlıdır.Kapının bulunduğu alanda Helenistik ve Roma devirlerine ait tonozlu mezarlar vardır. Asıl mezar odaları tonozun altındadır.”bilgileri bulunmaktadır.Bu kapının kuzeyinde yer alan surlar ile kulelerin onarımının 1999 yılında tamamlanmıştır.Myndos Kapısı'nın iki kulesinden biri günümüze kadar orijinal yüksekliği ile ulaşmıştır. Kulelerin ölçüleri yaklaşık olarak 7x8,5 metredir. Tarihi alanı sık sık ziyaret ediyorum. Kimisi yürüyüş yapıyor, kimisi bebeğini gezdiriyor. Kimi aşıklar da tarihi kalıntılar arasında aşklarını zamana kaydediyor.Restore edilerek ziyarete açılan Myndos Kapısı Bodrum- Gümbet yolu üzerindedir. Her gün 24 saat ziyarete açık ve ücretsizdir. Bodrum merkezden yürüyerek veya şehir içi araçları ile ulaşım sağlayabilirsiniz.Bu yazı Gezimanya üyelerinden Nezahat Göçmen tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 view#Makedonyadan yazılar alanında gösterKapalıYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaNezahat GöçmenHüzünlü Efsanesi ile GüllükMyndos KapısıBodrum Pazarları
Gün batımına yakın evden çıktım, rota çizmeden yürümeye başladım. "Yüreğim nereye götürürse” dedim. Kendimi Myndos Kapısı’nda buldum.
Gün ışığı ile binlerce yıldır dostluğunu sürdüren, gökyüzüne bakış atan, toprak ile beslenen bu heybetli tarihi alanda büyülendim. Birkaç fotoğrafa, kalıntıların arasında bulunan renkli papatyalar eşlik ediyordu.
Myndos Kapısı'nda binlerce yıl öncesine gittim
Halikarnas şehir surlarının önemli bir noktasını oluşturmuş, günümüzde Bodrum şehir merkezinin batısında, Eskiçeşme’de yer almaktadır. Karaburgaz Mezarlığı’nın yanı başında “Ben buradayım.”diye bağırıyor. Şehrin batı surları ovadan geçtiği için kulelerle güçlendirilmiş. Halikarnassos'un batısında bulunan kapı kentin giriş kapılarından biridir. Yörede ‘Diktiri’ olarak bilinir. Bu kapı yarımadanın ucunda bulunan Myndos Antik Kenti‘ne doğru baktığı için Myndos Kapısı olarak tanınmaktadır.
Myndos Kapısı, dönemine ait toplam 7 kilometrelik kalıntılar arasında en iyi durumda bulunan yapı konumundadır. Bodrum’da bulunan Halikarnassos kralı Mausollos tarafından inşa ettirilen Myndos Kapısı, Bodrum surlarının üzerinde var olduğu düşünülen iki anıtsal kapıdan biridir. Diğerine Mylasa (Milas) Kapısı’dır.İçlerinde pişmiş toprak lahitler bulunmuştur.
Dünyada imparatorluk kurmak isteyen Büyük İskender’in geçemediği kapı
Myndos Kapısı’nın MÖ 360’larda yapıldığı sanılmaktadır.Halikarnasos’un iki anıtsal kapısından birisidir.Tarihi kalıntıların bulunduğu alanda M.Ö.4.yy’a ait Helenistik ve Roma dönemlerine ait kalıntılar bulunmaktadır Yapılan kazı çalışmalarında antik dönemde yazarların söz ettiği Hendek bulunmuştur. Hendek 56 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde, 2.5 metre derinliğindedir.
Romalı antik yazar Ariannos’un anlattığına göre; Büyük İskender’in M.Ö. 334 yılında Halikarnassos’u kuşatması sırasında koç boynuzu, mancınık gibi savaş aletlerini surlardan ve kulelerden uzak tutmak için savunma amacı ile yapılmıştır.MÖ 333 yılında Büyük İskender hattı kırmış ve zorlu bir direnişten sonra şehri fethetmiş.
Mausoleum hariç şehrin tamamı fetih sırasında yerle bir olmuş. Myndos Kapısı şehre girilen kapının yer aldığı iki anıtsal kule ile onların ardında bir iç avludan oluşmaktadır. Surlar içinde bulunan panolarda“Hendek üzerinde kurulan dar köprünün çökmesiyle çok kayıp verilmiş. Hendeğe düşenler ve ezilenlerden başka kapı önünde çok ölen olmuştur. Yaptığı saldırıları boşa çıkaran savunma amaçlı hendekler, M.Ö. 4’üncü yüzyılda oluşturulmuştur.
M.Ö. 4. yüzyılda inşa edilmiş iki adet İkiz Mezar bulunmaktadır. Güneye bakan mezar iki katlı, kuzeye bakan mezar tek katlıdır.Kapının bulunduğu alanda Helenistik ve Roma devirlerine ait tonozlu mezarlar vardır. Asıl mezar odaları tonozun altındadır.”bilgileri bulunmaktadır.
Bu kapının kuzeyinde yer alan surlar ile kulelerin onarımının 1999 yılında tamamlanmıştır.
Myndos Kapısı'nın iki kulesinden biri günümüze kadar orijinal yüksekliği ile ulaşmıştır. Kulelerin ölçüleri yaklaşık olarak 7x8,5 metredir. Tarihi alanı sık sık ziyaret ediyorum. Kimisi yürüyüş yapıyor, kimisi bebeğini gezdiriyor. Kimi aşıklar da tarihi kalıntılar arasında aşklarını zamana kaydediyor.
Restore edilerek ziyarete açılan Myndos Kapısı Bodrum- Gümbet yolu üzerindedir. Her gün 24 saat ziyarete açık ve ücretsizdir. Bodrum merkezden yürüyerek veya şehir içi araçları ile ulaşım sağlayabilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/it/bgy/enterprise/
|
Bergamo Havalimanı noktasında bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/nl/ams/enterprise/
|
Amsterdam Schiphol Havalimanı noktasında bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
Amsterdam Schiphol Havalimanı'nın yakınında
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/us/miami/enterprise/
|
Miami içerisinde bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazarlar/isil-ataker
|
Gezmek, seyahat etmek, gözlemlemek, fotoğraf çekmek, uçak, otobüs, araba farketmeksizin herhangibir araca binip bir yerlere gidiyor olma hissini yaşamak, konser, film, sinema, festival, ne varsa hepsine yetişmek, trekking, rafting, bisiklet, içinde aktivite barındıran ne var ise içinde bulunmak ve tüm bu yaşadıklarıma dair hislerimi, düşüncelerimi, anılarımı yazıya dökmek, ardımdan benden kalan birşeyler bırakmak ve elimden geldiğince yazılarımı okuyanlar var ise yüzlerinde minik de olsa bir gülücük kondurabilmek… İşte bunlar, benim hayatta varoluş nedenimi ortaya koyuyor gibi geliyor bana… Her ne kadar çok geç yazmaya başlamıs olup geçmişte yaptıklarımla ilgili yazı yazmamış olmanın pişmanlığını yaşasam da, ‘hiçbirşey için geç değildir’ diyerek bundan sonra da imkanlarım elverdiği ve sağlığım izin verdiği sürece aktivite peşinde de koşmayı arzuluyorum… 21 Eylül 1977 doğumlu, tipik bir Başak burcu insanıyım… Alternatif turizm firmasında rehberlik, Gastronomi dergisinde yazı işleri, İmaj post prodüksiyon firmasında dublaj asistanlığı gibi farklı dünyaların ardından içine girmiş bulunduğum IT dünyasında 12 yıllık kurumsal hayat ve son olarak eşimle beraber yaptığımız Tabure Coffee işletmeciliği...Her ne kadar haftada bir gün tatil şansımız olsa da fırsat buldukça, enerjimiz oldukça, sağlığımız yerinde olduğu sürece de gezmeye, tozmaya, aktivite peşinde koşmaya devam…Gezdiğim ÜlkelerMısır,Reunion,Hindistan,Kamboçya,Nepal,Tayland,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Avusturya,Belçika,Bosna-Hersek,Bulgaristan,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Estonya,Finlandiya,Fransa,Galler,Hırvatistan,Hollanda,İngiltere,İskoçya,İspanya,İsveç,İsviçre,İtalya,Karadağ,Kosova,Letonya,Macaristan,Makedonya,Monako,Norveç,Portekiz,Sırbistan,Slovakya,Türkiye,Ukrayna,Vatikan,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,İsrailGezdiğim ŞehirlerHurgada,Kahire,Sharm El Sheikh (Şarm El Şeyh),Bombay,Goa,Angkor,Phnom Penh,Siem Reap,Chitwan,Katmandu,Pokhara,Bangkok,Ha Long,Hanoi,Ho Chi Minh (Saigon),Hoi An,Hue,Mekong Delta,Bamberg,Münih,Nürnberg,Sarande,Tiran,Vlore (Avlonya),Viyana,Brüksel,Mostar,Saraybosna,Bansko,Prag,Kopenhag,Tallinn,Helsinki,Cannes,Nice,Paris,Cardiff,Dubrovnik,Amsterdam,Bath,Brighton,Bristol,Cambridge,Londra,Manchester,Oxford,Southampton,Edinburg,Glasgow,Barselona,Madrid,Göteborg,Stockholm,Bern,Cenevre,Davos,Lozan,Luzern,Montreux,Zürih,Cenova,Floransa,La Spezia,Milano,Napoli,Pisa,Roma,Venedik,Budva,Kotor,Priştine,Prizren,Riga,Budapeşte,Esztergom,Ohri,Üsküp,Monako Şehri,Monte Carlo,Oslo,Lizbon,Novi Pazar (Yeni Pazar),Bratislava,Abant,Ağva,Alaçatı,Alanya,Amasya,Ankara,Antalya,Assos,Ayvalık,Belek,Bodrum,Bolu,Bozcaada,Burgazada,Bursa,Büyükada,Çanakkale,Çeşme,Çıralı,Cunda,Dalyan,Datça,Fethiye,Foça,İğneada,İstanbul,İzmir,Kapadokya,Kartalkaya,Kaş,Kazdağları,Kuşadası,Marmaris,Nevşehir,Ölüdeniz,Pamukkale,Safranbolu,Sapanca,Selçuk,Uludağ,Yalova,Yedigöller,Kiev,Vatikan Sehri,Atina,Meis Adası,Selanik,Eilat,Haifa,Kudüs - İsrail,Tel AvivGezmek İstediğim YerlerGüney Amerika,Kuzey Amerika,Okyanusya,Orta Amerika
Gezmek, seyahat etmek, gözlemlemek, fotoğraf çekmek, uçak, otobüs, araba farketmeksizin herhangibir araca binip bir yerlere gidiyor olma hissini yaşamak, konser, film, sinema, festival, ne varsa hepsine yetişmek, trekking, rafting, bisiklet, içinde aktivite barındıran ne var ise içinde bulunmak ve tüm bu yaşadıklarıma dair hislerimi, düşüncelerimi, anılarımı yazıya dökmek, ardımdan benden kalan birşeyler bırakmak ve elimden geldiğince yazılarımı okuyanlar var ise yüzlerinde minik de olsa bir gülücük kondurabilmek… İşte bunlar, benim hayatta varoluş nedenimi ortaya koyuyor gibi geliyor bana… Her ne kadar çok geç yazmaya başlamıs olup geçmişte yaptıklarımla ilgili yazı yazmamış olmanın pişmanlığını yaşasam da, ‘hiçbirşey için geç değildir’ diyerek bundan sonra da imkanlarım elverdiği ve sağlığım izin verdiği sürece aktivite peşinde de koşmayı arzuluyorum… 21 Eylül 1977 doğumlu, tipik bir Başak burcu insanıyım… Alternatif turizm firmasında rehberlik, Gastronomi dergisinde yazı işleri, İmaj post prodüksiyon firmasında dublaj asistanlığı gibi farklı dünyaların ardından içine girmiş bulunduğum IT dünyasında 12 yıllık kurumsal hayat ve son olarak eşimle beraber yaptığımız Tabure Coffee işletmeciliği...Her ne kadar haftada bir gün tatil şansımız olsa da fırsat buldukça, enerjimiz oldukça, sağlığımız yerinde olduğu sürece de gezmeye, tozmaya, aktivite peşinde koşmaya devam…
Mısır,Reunion,Hindistan,Kamboçya,Nepal,Tayland,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Avusturya,Belçika,Bosna-Hersek,Bulgaristan,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Estonya,Finlandiya,Fransa,Galler,Hırvatistan,Hollanda,İngiltere,İskoçya,İspanya,İsveç,İsviçre,İtalya,Karadağ,Kosova,Letonya,Macaristan,Makedonya,Monako,Norveç,Portekiz,Sırbistan,Slovakya,Türkiye,Ukrayna,Vatikan,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,İsrail
Hurgada,Kahire,Sharm El Sheikh (Şarm El Şeyh),Bombay,Goa,Angkor,Phnom Penh,Siem Reap,Chitwan,Katmandu,Pokhara,Bangkok,Ha Long,Hanoi,Ho Chi Minh (Saigon),Hoi An,Hue,Mekong Delta,Bamberg,Münih,Nürnberg,Sarande,Tiran,Vlore (Avlonya),Viyana,Brüksel,Mostar,Saraybosna,Bansko,Prag,Kopenhag,Tallinn,Helsinki,Cannes,Nice,Paris,Cardiff,Dubrovnik,Amsterdam,Bath,Brighton,Bristol,Cambridge,Londra,Manchester,Oxford,Southampton,Edinburg,Glasgow,Barselona,Madrid,Göteborg,Stockholm,Bern,Cenevre,Davos,Lozan,Luzern,Montreux,Zürih,Cenova,Floransa,La Spezia,Milano,Napoli,Pisa,Roma,Venedik,Budva,Kotor,Priştine,Prizren,Riga,Budapeşte,Esztergom,Ohri,Üsküp,Monako Şehri,Monte Carlo,Oslo,Lizbon,Novi Pazar (Yeni Pazar),Bratislava,Abant,Ağva,Alaçatı,Alanya,Amasya,Ankara,Antalya,Assos,Ayvalık,Belek,Bodrum,Bolu,Bozcaada,Burgazada,Bursa,Büyükada,Çanakkale,Çeşme,Çıralı,Cunda,Dalyan,Datça,Fethiye,Foça,İğneada,İstanbul,İzmir,Kapadokya,Kartalkaya,Kaş,Kazdağları,Kuşadası,Marmaris,Nevşehir,Ölüdeniz,Pamukkale,Safranbolu,Sapanca,Selçuk,Uludağ,Yalova,Yedigöller,Kiev,Vatikan Sehri,Atina,Meis Adası,Selanik,Eilat,Haifa,Kudüs - İsrail,Tel Aviv
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/adim-adim-norvec-fiyortlari
|
Adım Adım Norveç Fiyortları
Norveç; refahı, aşırı insancıl yaklaşımları, soğuğu, uzun geceleri ve uzun gündüzleri, kuzey ışıkları, pahalı para birimi ile uzun uzun konuşulası bir kuzey ülkesi. Bildiğimiz Avrupa ülkesi deyip geçilemiyor. Çok daha farklı bir enerjisi var.Seyahate çıkarken içimde beliren o minik kıpırtıOslo’ya inince iyice büyüyor. “Keşif başlasın hadi” merakı ve korkulu heyecanı bir arada. Neden mi korku? Bu sefer gezi noktamız hep hayranlıkla fotoğraflarına baktığımfiyortlar. Siz de bizim gibi Norveç’in bakir ve farklı doğasını keşfetmek isteyenlerdenseniz bu yazı tam size göre.Fiyortları araştırmaya başladığınızda karşınıza çıkacak olanlar;Trolltunga-Prekistolen (Pulpitrock)veKjeragbolten.Bunların ortak özelliğiesaslı bir tırmanışın sizi beklemesi. O manzaralara ulaşmak kolay değil yani.Evden çıkarken unutulmaması gerekenlerNorveç’e gidiş amacınız fiyortlar ise tırmanışa uygun dayanıklı ayakkabılarınızı, soğuğa dayanıklı tırmanışa uygun kıyafetleri bavula koymalısınız. Eldiven, bere, güneş kremi, güneş gözlüğü ve ışık kaynağı da olmazsa olmaz dağlarda. Kas ağrısı, soğuk algınlığı için kullanabileceğiniz ilaçlar da ertesi gün geziye devam etmenizde yardımcı olacaktır. Tırmanış günü yanınıza alacağınız çanta hafif, uzun taşımalara uygun ve dayanıklı olmalı. İçine termos içinde sıcak sıvı, enerji verecek atıştırmalıklar ve doyurucu bir sandviç koymakta fayda var.Doğru zaman ne zamanNorveçbir kutup ülkesi, bu nedenle uzun kışlar yaşanmakta. Mayıs-eylül arasında bu tırmanış noktaları açık ancak fiyort gezisi için en popüler zamanlar uzun gündüzlerin yaşandığı ve havanın da daha istikrarlı olduğu temmuz ile ağustos ayları. Yine de günü gününe değişen bir iklim söz konusu. Tırmanış gününüzde havanın iyi olduğunu kontrol etmeden maceraya atılmayın sakın.UlaşımAna çıkış noktanızOsloya daBergenolacaktır. Turistik özelliği fazla olan bu bölgelere ulaşım için otobüs ve tren seçenekleri var. En pratik olan seçenek ise araba kiralamak ancak Norveç bir Avrupa şehri diye düşünüp geniş geniş otobanlar vardır diye beklemeyin. Fiyortlara giden yollartek şeritli. Vahşi coğrafya nedeniyle dağların, ormanların, göllerin arasında manzaraya doyacağınız ama bol virajlı, önünüze geyik, tilki gibi hayvanların çıkabileceği bir yolculuk sizi bekliyor.TrolltungaTrolltunga için hedefimizODDA - Tysselda. Buranın parkuru en alt noktadan başlanırsa 27 kilometre uzunluğunda ancak en üst otoparka giriş paralı bile olsa arabayla gittiyseniz oraya kadar çıkın. Erken saatte gidip bulabileceğiniz en üst noktaya park ederseniz parkur 11 kilometreye iniyor. Bu zorlu parkura gitmesi, oradan dönmesi, burada fotoğraf çekimi, molalar derken kısa haliyle bile 10-12 saat sürüyor. Bu tırmanışın mükâfatı ise “The Trolls Tongue”Ringedalsvatnet Gölü.700 metre aşağıda ayaklarınızın altında muhteşem bir manzara sizi bekliyor.PulpitRock (Prekistolen)Burasının Trolltunga’ya göre hem ulaşımı daha kolay hem de tırmanışı. HedefimizStavenger -Tide. 8 kilometrelik bir parkur ancak 3-4 saatte tırmanabilirsiniz. Trolltunga’ya göre daha düz orman içinde bir parkur. Buranın ikonik kayası iseLysefjord’un 600 metre yukarısından enfes bir manzara sunmakta.Kjerag (Kjeragsbolten)HedefimizØygardstøl. Stavenger’den otobüsle ya daLysebotn’a giden feribotla ulaşabilirsiniz. Feribotla giderseniz hemPulpit Kayası’nıhem deKjerag’ıfarklı bir açıdan görme şansınız olur. Kjerag deniz seviyesinde, 1.084 metre yukarıda. 11 kilometre uzunluğunda parkur 6-10 saatlik bir trekking içeriyor. Buranın zorluğu parkurun diğerlerine göre daha dik bir açıyla çıkış içermesi. Final noktasındaki iki kaya arasındaki yuvarlak kayada poz vermek yükseklik korkusu olmayanlarda bile adrenalin patlaması yapacaktır.Üç tırmanışta da kurallara uyduğunuz ve dikkatli olduğunuz sürece korkacağınız hiçbir şey yok. Güvenlik, takip oldukça iyi. Parkurda yol gösterici işaretler, güvenli mola noktaları mevcut. Parkurun dışına çıkmamak için, nereden gideceğim diye kararsız kaldığınızda üst üste dizilmiş taşları takip edin. Bu taşlar yolun orası olduğunuza dair ipucu verecektir size.Parkuraerken saattebaşlamak, karanlığa kalmamak en önemli nokta. Parkur boyunca birçok noktada fotoğraf molaları vereceksiniz. Tahmininizden uzun sürebilir o yüzden. Kamp konusunda kendinize güveniyorsanız buralarda kamp yapma seçeneği de mevcut.Her ne kadar turistik bir aktivite olsa da ciddi bir tırmanış da söz konusu. Eğer kendinize güvenmiyorsanızgemi turlarıile de fiyortları keşfetmek mümkün. Bu turlar genelde Bergen hareketli oluyor. Günübirlik ve konaklamalı seçenekleri mevcut.Norveç’in Viking kültüründen gelen halkı son derece yardımsever ve güleryüzlü. Kuzey soğukluğu yok o açıdan. Fiyortlarıyla ve eşsiz bir coğrafyasıyla pahalı bir ülke olmasına rağmen muhakkak görülmesi gereken yerlerden.Bu yazı Gezimanya üyelerinden Sanem Coşkun tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaSanem CoşkunDaha detaylı bilgi ve fotoğraflara ulaşmak ve sorularınız için;blog:https://baileyslidipnotlar.wordpress.cominstagram:Güzeller Güzeli Salda GölüAdım Adım Norveç FiyortlarıOrtaçağ Şehri Ghent Keşfedilmeyi Bekliyor
Norveç; refahı, aşırı insancıl yaklaşımları, soğuğu, uzun geceleri ve uzun gündüzleri, kuzey ışıkları, pahalı para birimi ile uzun uzun konuşulası bir kuzey ülkesi. Bildiğimiz Avrupa ülkesi deyip geçilemiyor. Çok daha farklı bir enerjisi var.
Seyahate çıkarken içimde beliren o minik kıpırtıOslo’ya inince iyice büyüyor. “Keşif başlasın hadi” merakı ve korkulu heyecanı bir arada. Neden mi korku? Bu sefer gezi noktamız hep hayranlıkla fotoğraflarına baktığımfiyortlar. Siz de bizim gibi Norveç’in bakir ve farklı doğasını keşfetmek isteyenlerdenseniz bu yazı tam size göre.
Fiyortları araştırmaya başladığınızda karşınıza çıkacak olanlar;Trolltunga-Prekistolen (Pulpitrock)veKjeragbolten.Bunların ortak özelliğiesaslı bir tırmanışın sizi beklemesi. O manzaralara ulaşmak kolay değil yani.
Evden çıkarken unutulmaması gerekenler
Norveç’e gidiş amacınız fiyortlar ise tırmanışa uygun dayanıklı ayakkabılarınızı, soğuğa dayanıklı tırmanışa uygun kıyafetleri bavula koymalısınız. Eldiven, bere, güneş kremi, güneş gözlüğü ve ışık kaynağı da olmazsa olmaz dağlarda. Kas ağrısı, soğuk algınlığı için kullanabileceğiniz ilaçlar da ertesi gün geziye devam etmenizde yardımcı olacaktır. Tırmanış günü yanınıza alacağınız çanta hafif, uzun taşımalara uygun ve dayanıklı olmalı. İçine termos içinde sıcak sıvı, enerji verecek atıştırmalıklar ve doyurucu bir sandviç koymakta fayda var.
Doğru zaman ne zaman
Norveçbir kutup ülkesi, bu nedenle uzun kışlar yaşanmakta. Mayıs-eylül arasında bu tırmanış noktaları açık ancak fiyort gezisi için en popüler zamanlar uzun gündüzlerin yaşandığı ve havanın da daha istikrarlı olduğu temmuz ile ağustos ayları. Yine de günü gününe değişen bir iklim söz konusu. Tırmanış gününüzde havanın iyi olduğunu kontrol etmeden maceraya atılmayın sakın.
Ana çıkış noktanızOsloya daBergenolacaktır. Turistik özelliği fazla olan bu bölgelere ulaşım için otobüs ve tren seçenekleri var. En pratik olan seçenek ise araba kiralamak ancak Norveç bir Avrupa şehri diye düşünüp geniş geniş otobanlar vardır diye beklemeyin. Fiyortlara giden yollartek şeritli. Vahşi coğrafya nedeniyle dağların, ormanların, göllerin arasında manzaraya doyacağınız ama bol virajlı, önünüze geyik, tilki gibi hayvanların çıkabileceği bir yolculuk sizi bekliyor.
Trolltunga için hedefimizODDA - Tysselda. Buranın parkuru en alt noktadan başlanırsa 27 kilometre uzunluğunda ancak en üst otoparka giriş paralı bile olsa arabayla gittiyseniz oraya kadar çıkın. Erken saatte gidip bulabileceğiniz en üst noktaya park ederseniz parkur 11 kilometreye iniyor. Bu zorlu parkura gitmesi, oradan dönmesi, burada fotoğraf çekimi, molalar derken kısa haliyle bile 10-12 saat sürüyor. Bu tırmanışın mükâfatı ise “The Trolls Tongue”Ringedalsvatnet Gölü.700 metre aşağıda ayaklarınızın altında muhteşem bir manzara sizi bekliyor.
Burasının Trolltunga’ya göre hem ulaşımı daha kolay hem de tırmanışı. HedefimizStavenger -Tide. 8 kilometrelik bir parkur ancak 3-4 saatte tırmanabilirsiniz. Trolltunga’ya göre daha düz orman içinde bir parkur. Buranın ikonik kayası iseLysefjord’un 600 metre yukarısından enfes bir manzara sunmakta.
HedefimizØygardstøl. Stavenger’den otobüsle ya daLysebotn’a giden feribotla ulaşabilirsiniz. Feribotla giderseniz hemPulpit Kayası’nıhem deKjerag’ıfarklı bir açıdan görme şansınız olur. Kjerag deniz seviyesinde, 1.084 metre yukarıda. 11 kilometre uzunluğunda parkur 6-10 saatlik bir trekking içeriyor. Buranın zorluğu parkurun diğerlerine göre daha dik bir açıyla çıkış içermesi. Final noktasındaki iki kaya arasındaki yuvarlak kayada poz vermek yükseklik korkusu olmayanlarda bile adrenalin patlaması yapacaktır.
Üç tırmanışta da kurallara uyduğunuz ve dikkatli olduğunuz sürece korkacağınız hiçbir şey yok. Güvenlik, takip oldukça iyi. Parkurda yol gösterici işaretler, güvenli mola noktaları mevcut. Parkurun dışına çıkmamak için, nereden gideceğim diye kararsız kaldığınızda üst üste dizilmiş taşları takip edin. Bu taşlar yolun orası olduğunuza dair ipucu verecektir size.
Parkuraerken saattebaşlamak, karanlığa kalmamak en önemli nokta. Parkur boyunca birçok noktada fotoğraf molaları vereceksiniz. Tahmininizden uzun sürebilir o yüzden. Kamp konusunda kendinize güveniyorsanız buralarda kamp yapma seçeneği de mevcut.
Her ne kadar turistik bir aktivite olsa da ciddi bir tırmanış da söz konusu. Eğer kendinize güvenmiyorsanızgemi turlarıile de fiyortları keşfetmek mümkün. Bu turlar genelde Bergen hareketli oluyor. Günübirlik ve konaklamalı seçenekleri mevcut.
Norveç’in Viking kültüründen gelen halkı son derece yardımsever ve güleryüzlü. Kuzey soğukluğu yok o açıdan. Fiyortlarıyla ve eşsiz bir coğrafyasıyla pahalı bir ülke olmasına rağmen muhakkak görülmesi gereken yerlerden.
Daha detaylı bilgi ve fotoğraflara ulaşmak ve sorularınız için;blog:https://baileyslidipnotlar.wordpress.cominstagram:Güzeller Güzeli Salda GölüAdım Adım Norveç FiyortlarıOrtaçağ Şehri Ghent Keşfedilmeyi Bekliyor
Daha detaylı bilgi ve fotoğraflara ulaşmak ve sorularınız için;blog:https://baileyslidipnotlar.wordpress.cominstagram:
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/gr/athens/enterprise/
|
Atina içerisinde bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/antalya/gezilecek-yerler/antalya-akvaryum
|
1 viewAntalyaAkvaryum, Antalya’nın merkezinde;Konyaaltı Plajı’na sadece 70 metre mesafede bulunan bir akvaryumdur. Rekor bir süre olan 260 günde yapım aşaması süren bu cazibe merkezi, 15 Ağustos 2012 yılından bu yana ziyaretçilerini ağırlamaktadır.Eğlence merkezinden çok daha fazlası olarak nitelendirilebilecek olan alanda, yeme içme alanlarının yanı sıra her gece doğal kar yağdırılan kapalı kar alanıKar DünyasıveBuz Müzesi, zehirli sürüngenler, dev böcekler ve rengarenk canlılarla adrenalin dolu dakikalar sunanWildPark, çok boyutlu sinema tekniği ile dünya denizlerini dolaştıranOceanride XD Cinemagibi farklı alternatifler de yer alıyor. Antalya akvaryum karne hediyesi ve güzel bir gün için ailecek tercih edebileceğiniz yerler arasında bulunuyor. Birçok ünlü markanın bulunduğu kompleks içerisinde, yemeğinizi yiyip hediyelik eşya tezgahlarından bir şeyler alarak anınızı ölümsüzleştirebilirsiniz. İsterseniz okul gezileri de organize edebilirsiniz. Eğlence merkezinin,Türkiye’de turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler sırasında ilk 5’te olduğunu da belirtelim.Antalya Akvaryum Hakkında BilgiTünel Akvaryum:Eğlence merkezinde yer alan tünel akvaryum, dünyanın en büyük tünel akvaryumu olma özelliğini taşıyor. Bu tünel, 131 metre uzunluğunda ve 3 metre genişliğinde. Tankın dekorasyon tasarımı İtalyan heykeltıraş Benedetti tarafından Afrika’da yapılmış olmakla birlikte, iç kısmında gerçek boyutlu bir uçak, gemi ve denizaltı enkazı bulunuyor.Kar dünyası:Kar Dünyası alanı toplamda 1500 metrekaredir. Her gece alana gerçek kar yağdırılıyor. Ünite -5 derecede sabit tutuluyor. Yazın Antalya sıcaklığı düşünüldüğünde iç serinletmeye yeten Kar Dünyası’na girmeden önce konuklara özel koruyucu kıyafetler giydiriliyor.Antalya Akvaryum Tematik BölümlerAntalya Akvaryum’da 4 farklı tematik akvaryum yer alıyor. Böylece giden misafirler her coğrafyayı ayrı ayrı ve yerinde incelemiş gibi hissedebiliyor. SıraylaHint Okyanusu, Kızıl Deniz, Atlantik OkyanusuvePasifik Okyanusu‘nu gözlemleyebileceğiniz tematik akvaryumun sol bölümünde ise büyük silindir akvaryum ve çevresindeki küçük akvaryumlarda Antalya ve dolaylarındaki sualtı hayatından örnekleri inceleyebilirsiniz. Akvaryum’da sadece okyanusları değil nehirleri de gözlemleyebiliyorsunuz. Sualtı mağaralarındaki yaşamı gördükten sonra karşınıza çıkan dünya nehirleri bölümündeNil, AmazonveAsyanehirlerini görebilirsiniz. Canlı mercanları, palyaço balıklarını, denizatlarını, aslan balıklarını, ahtapotları ve dev iseTropik Resiftemasında görebilirsiniz.Antalya Akvaryum AktivitelerAlanda her gün etkinlikler düzenlenerek ziyaretçilerin keyifli zaman geçirmesi amaçlanıyor. Yeme-içme imkanının da olduğu eğlence merkezinde ayrıca okullarla eğitici geziler de planlanıyor. Ayrıca 5000 metrekarelik çim alanda farklı etkinlikler de düzenleniyor. Burada halat çekmeden sandalye kapmacaya, çuval yarışından bardakta top sektirmeye, okçuluktan uçurtma festivaline kadar değişik ve eğlenceli aktiviteler yapılabiliyor.Antalya Akvaryum’un 5 milyon litreden fazla su alabilen ana tankının içinde yüzlerce köpekbalığı yaşıyor. Özel eğitimli dalgıçların eliyle besledikleri köpekbalıklarının besleme saatleri zamanında izlenmesi de ziyaretçilerde heyecan yaratıyor.Ayrıca keman dinletisi gibi sanatsal etkinlikler de Antalya Akvaryum’da belli aralıklarla sergileniyor. Alandaki ilginç etkinliklerden bir diğeri debiberonla balık beslemekolarak karşınıza çıkıyor. Tematik akvaryumlar bölümünde bulunan şelale içindeki koi balıkları, akıntılı suları seven renkli bir türken bu özelliklerinin dışında başka ilginç özelliği ise biberonla beslenebiliyor olmaları. Her gün saat 14:00’da ücretsiz olarak yapılan bu etkinliğe katılan konuklar, balıklara özel hazırlanan karışımları biberonlarla yedirebiliyorlar. Binlerce canlı çeşitliliği ve eğlenceli mekan ilginizi çektiyse burada nişan, düğün ya da benzeri etkinlikleri de organize edebiliyorsunuz. Ortam düzenleme ve catering hizmetinin tamamı ile akvaryumun profesyonel ekibi ilgileniyor. Ayrıntılı bilgi için Antalya Akvaryum ile iletişime geçebilirsiniz.Antalya Akvaryum Giriş ÜcretiAntalya Akvaryum’da farklı üniteler için farklı bilet alabildiğiniz gibi paket olarak da bilet temin edebiliyorsunuz.Akvaryum: 51 Türk LirasıAkvaryum ve WildPark: 67 Türk LirasıAkvaryum ve Kar Dünyası: 65 Türk LirasıToplu paket: 97 Türk Lirası*Antalya Akvaryum giriş ücreti 2019 Mayıs ayında güncellenmiştir.Antalya Akvaryum Ziyaret SaatleriAntalya Akvaryum’u Nisan ve Kasım ayları arasında; Cuma ve Cumartesi 10:00-23:00, Pazar ve Perşembe günleri arasında 10:00-22:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Kasım ve Nisan ayları arasında ise; Cuma ve Cumartesi 10:00-21:00, Pazar ve Perşembe günleri arasında 10:00-20:00 saatleri arasında gidebilirsiniz. Akvaryuma girebilmek için kapanış saatinden en az 1 saat önce giriş yapmış olmanız gerekiyor.Antalya Akvaryum Adres ve TelefonAdres: Dumlupınar Bulvarı Arapsuyu Mahallesi No: 502 Konyaaltı, AntalyaTelefon: 0 (242) 245 65 65Antalya Akvaryum UlaşımOtobüs:Antalya Akvaryum’a ulaşmak için otogardan hareket eden TK 36 ve VF 02 hat numaralı otobüsler ile Antalya Akvaryum’a yürüyüş yakınlığında olan Konyaaltı 5 M Migros’a gidebilirsiniz. Havalimanı’ndan yine Migros’a ulaşmak için 600 ve 800 hat numaralı otobüsleri kullanabilirsiniz. Lara’dan KL 08, LF 09 ve LF 10 hat numaralı otobüsler aracılığı ile Migros’un önünde inerek akvaryuma ulaşabilirsiniz.Minibüs:Kemer Otogarı’ndan kalkan Antalya minibüslerine binip, Antalya Akvaryum’un tam karşısında bulunan, Su Hotel’in önünde inerek alana ulaşabilirsiniz.Yazıcı Dostu Sürüm
AntalyaAkvaryum, Antalya’nın merkezinde;Konyaaltı Plajı’na sadece 70 metre mesafede bulunan bir akvaryumdur. Rekor bir süre olan 260 günde yapım aşaması süren bu cazibe merkezi, 15 Ağustos 2012 yılından bu yana ziyaretçilerini ağırlamaktadır.Eğlence merkezinden çok daha fazlası olarak nitelendirilebilecek olan alanda, yeme içme alanlarının yanı sıra her gece doğal kar yağdırılan kapalı kar alanıKar DünyasıveBuz Müzesi, zehirli sürüngenler, dev böcekler ve rengarenk canlılarla adrenalin dolu dakikalar sunanWildPark, çok boyutlu sinema tekniği ile dünya denizlerini dolaştıranOceanride XD Cinemagibi farklı alternatifler de yer alıyor. Antalya akvaryum karne hediyesi ve güzel bir gün için ailecek tercih edebileceğiniz yerler arasında bulunuyor. Birçok ünlü markanın bulunduğu kompleks içerisinde, yemeğinizi yiyip hediyelik eşya tezgahlarından bir şeyler alarak anınızı ölümsüzleştirebilirsiniz. İsterseniz okul gezileri de organize edebilirsiniz. Eğlence merkezinin,Türkiye’de turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler sırasında ilk 5’te olduğunu da belirtelim.
Antalya Akvaryum Hakkında Bilgi
Tünel Akvaryum:Eğlence merkezinde yer alan tünel akvaryum, dünyanın en büyük tünel akvaryumu olma özelliğini taşıyor. Bu tünel, 131 metre uzunluğunda ve 3 metre genişliğinde. Tankın dekorasyon tasarımı İtalyan heykeltıraş Benedetti tarafından Afrika’da yapılmış olmakla birlikte, iç kısmında gerçek boyutlu bir uçak, gemi ve denizaltı enkazı bulunuyor.Kar dünyası:Kar Dünyası alanı toplamda 1500 metrekaredir. Her gece alana gerçek kar yağdırılıyor. Ünite -5 derecede sabit tutuluyor. Yazın Antalya sıcaklığı düşünüldüğünde iç serinletmeye yeten Kar Dünyası’na girmeden önce konuklara özel koruyucu kıyafetler giydiriliyor.
Antalya Akvaryum Tematik Bölümler
Antalya Akvaryum’da 4 farklı tematik akvaryum yer alıyor. Böylece giden misafirler her coğrafyayı ayrı ayrı ve yerinde incelemiş gibi hissedebiliyor. SıraylaHint Okyanusu, Kızıl Deniz, Atlantik OkyanusuvePasifik Okyanusu‘nu gözlemleyebileceğiniz tematik akvaryumun sol bölümünde ise büyük silindir akvaryum ve çevresindeki küçük akvaryumlarda Antalya ve dolaylarındaki sualtı hayatından örnekleri inceleyebilirsiniz. Akvaryum’da sadece okyanusları değil nehirleri de gözlemleyebiliyorsunuz. Sualtı mağaralarındaki yaşamı gördükten sonra karşınıza çıkan dünya nehirleri bölümündeNil, AmazonveAsyanehirlerini görebilirsiniz. Canlı mercanları, palyaço balıklarını, denizatlarını, aslan balıklarını, ahtapotları ve dev iseTropik Resiftemasında görebilirsiniz.Antalya Akvaryum AktivitelerAlanda her gün etkinlikler düzenlenerek ziyaretçilerin keyifli zaman geçirmesi amaçlanıyor. Yeme-içme imkanının da olduğu eğlence merkezinde ayrıca okullarla eğitici geziler de planlanıyor. Ayrıca 5000 metrekarelik çim alanda farklı etkinlikler de düzenleniyor. Burada halat çekmeden sandalye kapmacaya, çuval yarışından bardakta top sektirmeye, okçuluktan uçurtma festivaline kadar değişik ve eğlenceli aktiviteler yapılabiliyor.Antalya Akvaryum’un 5 milyon litreden fazla su alabilen ana tankının içinde yüzlerce köpekbalığı yaşıyor. Özel eğitimli dalgıçların eliyle besledikleri köpekbalıklarının besleme saatleri zamanında izlenmesi de ziyaretçilerde heyecan yaratıyor.Ayrıca keman dinletisi gibi sanatsal etkinlikler de Antalya Akvaryum’da belli aralıklarla sergileniyor. Alandaki ilginç etkinliklerden bir diğeri debiberonla balık beslemekolarak karşınıza çıkıyor. Tematik akvaryumlar bölümünde bulunan şelale içindeki koi balıkları, akıntılı suları seven renkli bir türken bu özelliklerinin dışında başka ilginç özelliği ise biberonla beslenebiliyor olmaları. Her gün saat 14:00’da ücretsiz olarak yapılan bu etkinliğe katılan konuklar, balıklara özel hazırlanan karışımları biberonlarla yedirebiliyorlar. Binlerce canlı çeşitliliği ve eğlenceli mekan ilginizi çektiyse burada nişan, düğün ya da benzeri etkinlikleri de organize edebiliyorsunuz. Ortam düzenleme ve catering hizmetinin tamamı ile akvaryumun profesyonel ekibi ilgileniyor. Ayrıntılı bilgi için Antalya Akvaryum ile iletişime geçebilirsiniz.
Antalya Akvaryum Giriş Ücreti
Antalya Akvaryum’da farklı üniteler için farklı bilet alabildiğiniz gibi paket olarak da bilet temin edebiliyorsunuz.Akvaryum: 51 Türk LirasıAkvaryum ve WildPark: 67 Türk LirasıAkvaryum ve Kar Dünyası: 65 Türk LirasıToplu paket: 97 Türk Lirası*Antalya Akvaryum giriş ücreti 2019 Mayıs ayında güncellenmiştir.
Antalya Akvaryum Ziyaret Saatleri
Antalya Akvaryum’u Nisan ve Kasım ayları arasında; Cuma ve Cumartesi 10:00-23:00, Pazar ve Perşembe günleri arasında 10:00-22:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Kasım ve Nisan ayları arasında ise; Cuma ve Cumartesi 10:00-21:00, Pazar ve Perşembe günleri arasında 10:00-20:00 saatleri arasında gidebilirsiniz. Akvaryuma girebilmek için kapanış saatinden en az 1 saat önce giriş yapmış olmanız gerekiyor.
Antalya Akvaryum Adres ve Telefon
Adres: Dumlupınar Bulvarı Arapsuyu Mahallesi No: 502 Konyaaltı, AntalyaTelefon: 0 (242) 245 65 65
Otobüs:Antalya Akvaryum’a ulaşmak için otogardan hareket eden TK 36 ve VF 02 hat numaralı otobüsler ile Antalya Akvaryum’a yürüyüş yakınlığında olan Konyaaltı 5 M Migros’a gidebilirsiniz. Havalimanı’ndan yine Migros’a ulaşmak için 600 ve 800 hat numaralı otobüsleri kullanabilirsiniz. Lara’dan KL 08, LF 09 ve LF 10 hat numaralı otobüsler aracılığı ile Migros’un önünde inerek akvaryuma ulaşabilirsiniz.Minibüs:Kemer Otogarı’ndan kalkan Antalya minibüslerine binip, Antalya Akvaryum’un tam karşısında bulunan, Su Hotel’in önünde inerek alana ulaşabilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/de/frankfurt/enterprise/
|
Frankfurt içerisinde bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/it/nap/enterprise/
|
Napoli Havalimanı noktasında bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/ba/sarajevo/enterprise/
|
Saraybosna içerisinde bulunan Enterprise firması
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/
|
Araç Kiralama - Arayın, Karşılaştırın ve Tasarruf Edin
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
‘Yardım’ bölümünü kontrol ediniz.
Araç kiralamak için neye ihtiyacım var?
Araç kiralamak için kaç yaşında olmam gerekir?
Başkası için araç kiralayabilirmiyim?
En ucuz araç kiralama kampanyasını nasıl bulabilirim?
Araç seçerken nelere dikkat etmeliyim?
Bütün ücretler kiralama bedeline dahilmi?
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/gr/ath/
|
Arac Kiralamasi Atina Havalimanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/nl/ams/
|
Arac Kiralamasi Amsterdam Schiphol Havalimanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
Amsterdam Schiphol Havalimanı'nın yakınında
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/it/mxp/
|
Arac Kiralamasi Milano Malpensa Havaalanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
Milano Malpensa Havaalanı'nın yakınında
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazilar?cid=All&rit=All&keyword&page=4
|
30.10.2023Ölüler Günü FestivaliÖlüler Günü, Latin Amerikalılar tarafından kutlanan, amacı ölüleri anmak olan bir festival. 31 Ekim-2 Kasım arasında kutlanan festivalin en renkli görüntüleri Meksika’da gerçekleşir. Başlangıcının 14…25.10.2023İstanbul'un Kedileri: Kentin GediklileriŞirinlikleri ve sokaklara verdikleri renk bir yana dursun, onlar aslında her geçen gün git gide yapısı bozulan, sokakları kirlenen mega-kentin gizli kahramanları. Onlar olmasaydı tıpkı bir diğer mega…05.10.2023Türkiye'de Sonbahar RotalarıYazın kavurucu sıcaklarını geride bırakarak, yarattığı o büyüleyici atmosferle kalplerimizde romantizm havası estiren sonbahara içten bir merhaba demenin şimdi tam zamanı. Sonbahar şüphesiz ki…20.09.2023Hüzünlü Efsanesi ile GüllükKüllük’ten doğan Güllük Ege Denizi’nin Güllük (Mandalya) Körfezi kıyılarında yer alan yerleşim yerine güllerle, sarmaşıklarla bezenmiş bir belde hayali ile gittim. Muğla ili Milas belediyesine bağlı…18.09.2023Dünyanın En Güzel 10 Üniversite KampüsüBazı insanların gençliğindeki mihenk taşıdır üniversite yılları. Aradan yıllar geçtiğinde kiminin hatıralarında bütünlemeye kalmamak için verdikleri nefes kesici mücadele, kiminin ders sonrası…01.09.2023Eylül 2023 Kültür-Sanat Etkinlik TakvimiArtık eylül ayındayız. Bolca sıcağın üzerimize işlediği güneşin son demlerini uğurlarken doğanın hüzünlü vedasıyla bu aya merhaba diyeceğiz. Sanatın renkleriyle buluştuğumuz bu müstesna zamanda,…29.08.2023Kıbrıs’ta Muhteşem Bir Tatil Deneyimi İçin Tatil.comKıbrıs, Akdeniz'in incisi olarak adlandırılan bu güzel adada unutulmaz bir tatil deneyimi yaşamak isteyenler için çeşitli konaklama seçenekleri sunmaktadır. Tarihi dokusu, eşsiz plajları ve zengin…28.08.2023Alaçatı'da Yapılması Gereken 10 ŞeyAntik Çağ'da “Agrilia” adı ile bilinen Alaçatı, yalnızca İzmir’in değil Türkiye’nin de en önemli, en çok ziyaret edilen yazlık beldelerinden biri. Sakız ağaçları, dar sokakları, taş evleri ve yel…11.08.2023Güney Asya'nın Budist Dünya MirasıGüney Asya, şüphesiz ki mistik ve etkileyici Budist kültürünü yüzyıllardır barındıran bir coğrafyadır. Bu bölgede yer alan birbirinden görkemli ve tarihi öneme sahip Budist kültürü haliyle dünya…05.08.2023Dünyanın En Çok Fotoğraflanan YapılarıDünya üzerinde öyle yapılar var ki, ünleri bulundukları şehrin sınırlarını çoktan aşıp dünyaya yayılmıştır. Fotoğrafçıların ve gezginlerin iştahını kabartan bu sanat eserleri kimi zaman zengin…25.07.2023Saklı Cennetlere Doğru Mavi Yolculuk: Selimiye Mavi Tur RotalarıTürk Edebiyatı'nın denizcileri diyebileceğimiz Azra Erhat ve Halikarnas Balıkçısı nam-ı diğer Cevat Şakir’in literatüre kazandırdığı günümüzde de turizmin olmazsa olmazı, mavi yolculuk sevdalılarını…14.07.2023Dalyan Kiralik Villa - Tatil için Kiralık 15 Yazlık ve Havuzlu VillaAkdeniz’in Muğla iline bağlı Dalyan ilçesi doğal güzellikleri ve tarih miraslarıyla hem görülesi hem de yaşanılası yerler arasında en üst sıralarda yer alıyor. Öyle ki bu küçücük beldenin havasını…
Ölüler Günü, Latin Amerikalılar tarafından kutlanan, amacı ölüleri anmak olan bir festival. 31 Ekim-2 Kasım arasında kutlanan festivalin en renkli görüntüleri Meksika’da gerçekleşir. Başlangıcının 14…
İstanbul'un Kedileri: Kentin Gediklileri
Şirinlikleri ve sokaklara verdikleri renk bir yana dursun, onlar aslında her geçen gün git gide yapısı bozulan, sokakları kirlenen mega-kentin gizli kahramanları. Onlar olmasaydı tıpkı bir diğer mega…
Yazın kavurucu sıcaklarını geride bırakarak, yarattığı o büyüleyici atmosferle kalplerimizde romantizm havası estiren sonbahara içten bir merhaba demenin şimdi tam zamanı. Sonbahar şüphesiz ki…
Hüzünlü Efsanesi ile Güllük
Küllük’ten doğan Güllük Ege Denizi’nin Güllük (Mandalya) Körfezi kıyılarında yer alan yerleşim yerine güllerle, sarmaşıklarla bezenmiş bir belde hayali ile gittim. Muğla ili Milas belediyesine bağlı…
Dünyanın En Güzel 10 Üniversite Kampüsü
Bazı insanların gençliğindeki mihenk taşıdır üniversite yılları. Aradan yıllar geçtiğinde kiminin hatıralarında bütünlemeye kalmamak için verdikleri nefes kesici mücadele, kiminin ders sonrası…
Eylül 2023 Kültür-Sanat Etkinlik Takvimi
Artık eylül ayındayız. Bolca sıcağın üzerimize işlediği güneşin son demlerini uğurlarken doğanın hüzünlü vedasıyla bu aya merhaba diyeceğiz. Sanatın renkleriyle buluştuğumuz bu müstesna zamanda,…
Kıbrıs’ta Muhteşem Bir Tatil Deneyimi İçin Tatil.com
Kıbrıs, Akdeniz'in incisi olarak adlandırılan bu güzel adada unutulmaz bir tatil deneyimi yaşamak isteyenler için çeşitli konaklama seçenekleri sunmaktadır. Tarihi dokusu, eşsiz plajları ve zengin…
Alaçatı'da Yapılması Gereken 10 Şey
Antik Çağ'da “Agrilia” adı ile bilinen Alaçatı, yalnızca İzmir’in değil Türkiye’nin de en önemli, en çok ziyaret edilen yazlık beldelerinden biri. Sakız ağaçları, dar sokakları, taş evleri ve yel…
Güney Asya'nın Budist Dünya Mirası
Güney Asya, şüphesiz ki mistik ve etkileyici Budist kültürünü yüzyıllardır barındıran bir coğrafyadır. Bu bölgede yer alan birbirinden görkemli ve tarihi öneme sahip Budist kültürü haliyle dünya…
Dünyanın En Çok Fotoğraflanan Yapıları
Dünya üzerinde öyle yapılar var ki, ünleri bulundukları şehrin sınırlarını çoktan aşıp dünyaya yayılmıştır. Fotoğrafçıların ve gezginlerin iştahını kabartan bu sanat eserleri kimi zaman zengin…
Saklı Cennetlere Doğru Mavi Yolculuk: Selimiye Mavi Tur Rotaları
Türk Edebiyatı'nın denizcileri diyebileceğimiz Azra Erhat ve Halikarnas Balıkçısı nam-ı diğer Cevat Şakir’in literatüre kazandırdığı günümüzde de turizmin olmazsa olmazı, mavi yolculuk sevdalılarını…
Dalyan Kiralik Villa - Tatil için Kiralık 15 Yazlık ve Havuzlu Villa
Akdeniz’in Muğla iline bağlı Dalyan ilçesi doğal güzellikleri ve tarih miraslarıyla hem görülesi hem de yaşanılası yerler arasında en üst sıralarda yer alıyor. Öyle ki bu küçücük beldenin havasını…
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/brand/autounion/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazilar?cid=All&rit=All&keyword&page=6
|
15.01.2023Hayalinizdeki Orta Avrupa Turunu Gerçekleştirmenin Tam Zamanı!Orta Avrupa, içerisinde yer alan ülkeleriyle birlikte tatilciler açısından oldukça cazip görülen yerlerden biri konumunda. Öyle ki bünyesinde Budapeşte’den Viyana’ya, Prag’dan Heidelberg’e kadar…09.01.2023Kış Tatili İçin İstanbul'a Yakın Dağ EvleriYaz ya da kış fark etmeksizin, güzel bir dağ evinde birkaç günlük bir tatil, kafanızı da ruhunuzu da arındırmaya yeter. Özellikle de İstanbul gibi metropollerde yoğun bir iş yükü ile boğuşuyorsanız…03.01.2023Kış Mevsimini Yaşamayan YerlerKış Mevsimini Yaşamayan Yerler Türkiye’de kış mevsimi tropikal bölgelere göre sert geçer. Akdeniz Bölgesi’nde kar pek alışık olduğumuz bir şey olmasa da Doğu Anadolu’da 6 ay boyunca erimeyen karlar…22.12.2022En Güzel 18 Dalış Alanı1. Christ of the Abyss – San Fruttuoso, İtalya Bu İsa heykelinin birkaç farklı yerde birkaç farklı versiyonu bulunuyor olsa da orijinali Akdeniz sularında San Fruttuoso kıyılarında yer alıyor.…19.12.2022Meraklıları İçin: En Garip Yılbaşı Ritüelleri2022'den ağzı yanan herkesin dilinde ortak bir dilek var: “2023 hepimiz için çok daha iyi bir sene olsun.” Yeni bir yıl herkes için yeni umutları, beklentileri, hayalleri ve yepyeni kararları ifade…16.12.2022Dünyanın En İyi Noel PazarlarıYeni yıl yeni başlangıçlar için mükemmel bir fırsat kapısı. Bu dönemde birçok insan yeni kararlar vermek için en uygun zamanı kolluyor. Bu noktada gezginlerin rotası da haliyle Noel pazarlarına…13.12.2022Yeni Yılı Malta'da KarşılamakKüçük bir Akdeniz ülkesi olan Malta, hem zengin tarihinin kendini her daim hissettirdiği atmosferi hem de doğal güzellikleriyle son derece revaçta bir tatil adası. Yılın üç yüz günü yüzünü cömertçe…28.11.2022Kış Tatili için Ankara'ya Yakın Dağ EvleriDağ evleri şehir hayatından birkaç günlüğüne de olsa uzaklaşıp doğanın kucağında vakit geçirmek için en ideal tatil seçenekleri arasında. Yaz ya da kış fark etmeksizin, güzel bir dağ evinde birkaç…15.11.2022Enfes Bir Tatil Önerisi: Trabzon'daki Dağ EvleriÖyle bir yer düşünün ki yamaçlarına inen sis tabakası sizi bulutların üzerindeki bir evde yaşıyor gibi hissettirsin. Şehrin gürültüsünden uzakta, doğa ile baş başa kalabileceğiniz dağ evlerinde…24.10.2022İstanbul’un Michelin Yıldızlı Restoranları Belli OlduMichelin Rehberi’ni veya Michelin Kırmızı Rehberi’ni mutlaka duymuşsunuzdur. Dünyadaki tüm restoranların yıldızına sahip olmak için çabaladığı çok önemli bir prestij ödülüdür. 2023 yılında listeye…04.09.2022Amasra: Karadeniz’in İçine Uzanan BurunBartın’ın güzeller güzeli ilçelerinden biri olan Amasra, geçmişi çok çok eskilere dayanan ve tarihin izlerini sahip olduğu doğal güzellikleri ile birleştiren bir destinasyon. Birçok medeniyeti…23.08.2022Bodrum'da Malta Rüzgarı: “Malta Tarihinden Bir Anadolu Lezzeti”Malta Turizm Otoritesi ve Heritage Malta, geçtiğimiz hafta Türkiye'nin en popüler turistik sahil beldelerinden Bodrum'da unutulmaz bir akşama imza attı. Tanıtım etkinliği, Türkiye'nin dört bir…
Hayalinizdeki Orta Avrupa Turunu Gerçekleştirmenin Tam Zamanı!
Orta Avrupa, içerisinde yer alan ülkeleriyle birlikte tatilciler açısından oldukça cazip görülen yerlerden biri konumunda. Öyle ki bünyesinde Budapeşte’den Viyana’ya, Prag’dan Heidelberg’e kadar…
Kış Tatili İçin İstanbul'a Yakın Dağ Evleri
Yaz ya da kış fark etmeksizin, güzel bir dağ evinde birkaç günlük bir tatil, kafanızı da ruhunuzu da arındırmaya yeter. Özellikle de İstanbul gibi metropollerde yoğun bir iş yükü ile boğuşuyorsanız…
Kış Mevsimini Yaşamayan Yerler
Kış Mevsimini Yaşamayan Yerler Türkiye’de kış mevsimi tropikal bölgelere göre sert geçer. Akdeniz Bölgesi’nde kar pek alışık olduğumuz bir şey olmasa da Doğu Anadolu’da 6 ay boyunca erimeyen karlar…
En Güzel 18 Dalış Alanı
1. Christ of the Abyss – San Fruttuoso, İtalya Bu İsa heykelinin birkaç farklı yerde birkaç farklı versiyonu bulunuyor olsa da orijinali Akdeniz sularında San Fruttuoso kıyılarında yer alıyor.…
Meraklıları İçin: En Garip Yılbaşı Ritüelleri
2022'den ağzı yanan herkesin dilinde ortak bir dilek var: “2023 hepimiz için çok daha iyi bir sene olsun.” Yeni bir yıl herkes için yeni umutları, beklentileri, hayalleri ve yepyeni kararları ifade…
Dünyanın En İyi Noel Pazarları
Yeni yıl yeni başlangıçlar için mükemmel bir fırsat kapısı. Bu dönemde birçok insan yeni kararlar vermek için en uygun zamanı kolluyor. Bu noktada gezginlerin rotası da haliyle Noel pazarlarına…
Yeni Yılı Malta'da Karşılamak
Küçük bir Akdeniz ülkesi olan Malta, hem zengin tarihinin kendini her daim hissettirdiği atmosferi hem de doğal güzellikleriyle son derece revaçta bir tatil adası. Yılın üç yüz günü yüzünü cömertçe…
Kış Tatili için Ankara'ya Yakın Dağ Evleri
Dağ evleri şehir hayatından birkaç günlüğüne de olsa uzaklaşıp doğanın kucağında vakit geçirmek için en ideal tatil seçenekleri arasında. Yaz ya da kış fark etmeksizin, güzel bir dağ evinde birkaç…
Enfes Bir Tatil Önerisi: Trabzon'daki Dağ Evleri
Öyle bir yer düşünün ki yamaçlarına inen sis tabakası sizi bulutların üzerindeki bir evde yaşıyor gibi hissettirsin. Şehrin gürültüsünden uzakta, doğa ile baş başa kalabileceğiniz dağ evlerinde…
İstanbul’un Michelin Yıldızlı Restoranları Belli Oldu
Michelin Rehberi’ni veya Michelin Kırmızı Rehberi’ni mutlaka duymuşsunuzdur. Dünyadaki tüm restoranların yıldızına sahip olmak için çabaladığı çok önemli bir prestij ödülüdür. 2023 yılında listeye…
Amasra: Karadeniz’in İçine Uzanan Burun
Bartın’ın güzeller güzeli ilçelerinden biri olan Amasra, geçmişi çok çok eskilere dayanan ve tarihin izlerini sahip olduğu doğal güzellikleri ile birleştiren bir destinasyon. Birçok medeniyeti…
Bodrum'da Malta Rüzgarı: “Malta Tarihinden Bir Anadolu Lezzeti”
Malta Turizm Otoritesi ve Heritage Malta, geçtiğimiz hafta Türkiye'nin en popüler turistik sahil beldelerinden Bodrum'da unutulmaz bir akşama imza attı. Tanıtım etkinliği, Türkiye'nin dört bir…
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/Yazilar/paris-notlari
|
Herkesin kendini ait hissettiği bir yer vardır, doğduğu şehrin dışında. Çok tanıdık, bildik gelen, hiç yabancılık hissetmediği, o çok sevilen yer…Paris, henüz görmeden böylesine bir duyguyla bağlandığımız şehirlerin başında gelir. Daha gözlerimizi kapattığımız anda onlarca film karesi akmaya başlar, en sevdiğimiz aşk romanlarının kahramanları yanı başımızda dikiliverir sanki. Ya içinde Paris olan şiirler? Nasıl olur da her defasında hiç zorlamadan hatırlayışımıza şaşırırız… Kokularla kazınmıştır zihnimize Paris; ışıklarla, şansonlarla, sanatla, modayla, bir kadeh kırmızı şarabın damağımızda bıraktığı tatla, en çok da aşkla… Herkes nerdeyse hemfikirdir, Paris’inromantizmin düşmeyen kalesiolduğu konusunda. Söz konusu aşk olunca Paris hep başrolü kapar. Çünkü Paris, aşıklar şehridir.Aşk filmlerinin, aşk romanlarının, aşk şiirlerinin doğal platosudur Paris. Üstelik sadece bir arka plandan ibaret değildir; kimi zaman aşkın ta kendisidir.Paris’te Son Tango, Amelie, Paris I Love You, Midnight in Parisfarklı zamanlardan, farklı aşk öykülerini Paris romantizmiyle hayatımıza dahil eden filmlerden sadece birkaçı… Hangimiz bu filmlerin kahramanı olmak istemedik ki?Sanatın her dalına ilham kaynağı olmuş bir şehir Paris.Nazım Hikmet, Fikret Mualla, Mina Urgan, Enis Batur, Nedim Gürselgibi Türk entelektüellerinden tutun daPicasso’danMatisse’e,Modigliani’denMan Ray’e,Apollinaire’denHemingway’e,Braque’tanBreton’a,Max Jacob’tanCocteau’ya,Cendrars’tanDesnos’a,Diego Rivera’danUltrillo’ya,Tristan Tzara’danKiki’ye nice ressam, model, şair ve yazara ev sahipliği yapmıştır. Bugün de müzeleri, galerileri, festivalleri, yazarları buluşma noktası haline gelen kafeleriyle kültür sanat hayatının nabzını tutmaya devam ediyor.Her kent için kadın-erkek yakıştırması yapılır. Paris kuşkusuz kadın bir kenttir; özgür, tutkulu, sürprizlerle dolu bir kadın…Brigette Bardol, Edith Piaf, Coco Chanel(Gabrielle Cahanel), Paris’in kadın ruhuyla özdeşleşmiş yüzler bizim için. Her birinde Paris’in başka yüzünü görürüz. Bu satırları okurkenBardot’u,Piaf’ı veChanel’i düşünün, bulunduğumuz yere bir Paris esintisi getireceklerdir hemen…Paris deyinceMoulin Rouge’u hatırlamamak mümkün mü? Moulin Rouge üzerindeki kırmızı yel değirmeni ile dünyaca ünlüdür ve aslında bir özel teşebbüs olmasına rağmen Fransız kültüründe sembolleşmiş bir yere sahiptir. Kırmızı değirmeni, elit erotik şovları, yetişkinlere yönelik orijinal eğlence programlarını ve ünlüCan-candansını görmek için yıl boyunca gelen pek çok turisti ağırlar. Orijinal sahne şovları ve binanın dizaynı, tarihi boyunca dünyadaki benzerlerini etkilemiş ve pek çok yeni mekanın da öncülüğünü yapmıştır. Bu tarihsel süreç girişte sıralanmış panolarda resimler ve çeşitli dillerde yazılmış açıklamalarla özetlenmiştir ve Moulin Rouge’un yaşayan bir müze olduğunu hatırlatır.Paris’e gitmek demek,Louvre Müzesi’ndeMona Lisa’yı görmek demektir. Leonardo Da Vinci’nin 1503-06 yıllarında yaptığı ve bir başyapıt olarak sanat tarihinde yerini alan resim, milyonlarca insanın hayranlığını kazanmıştır. Mona Lisa’nın gizemli gülümseyişi, kim bilir size ne hissettirecek?Paris sokaklarında yürürken bir sürü güzel ve baştan çıkarıcı koku, bu şehre duyduğunuz beğeniyi ve ilgiyi arttırır. Koku, bu şehrin anahtarlarından biridir sanki. Parfüm dükkanlarından yayılan çok çeşitli parfüm kokuları, kafelerden yayılan bin bir çeşit kahve ve fırınlardan gelen taze ekmek kokularıyla aklınızı çeler hemen…Şarapsız bir Paris olur mu? Elbette ki olmaz. Paris’te hemen her köşede şarap dükkanlarıyla karşılaşacaksınız. Burada kötü şarap içme şansınız neredeyse yok gibi. Şarap, gündelik hayatın en önemli eşlikçisi ve insanların her defasında kadeh kaldırmak için bir sebepleri var. Hiçbir şey için olmasa bile “aşk”a her zaman kadeh kaldırılır bu şehirde…Santé!Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaEnver ATEŞHacettepe Üniversitesi, Sanat TarihiÜlkelerin Fiş ve Priz Sistemleri Hakkında Önemli BilgilerTroya'nın HikâyesiParis Notları
Herkesin kendini ait hissettiği bir yer vardır, doğduğu şehrin dışında. Çok tanıdık, bildik gelen, hiç yabancılık hissetmediği, o çok sevilen yer…Paris, henüz görmeden böylesine bir duyguyla bağlandığımız şehirlerin başında gelir. Daha gözlerimizi kapattığımız anda onlarca film karesi akmaya başlar, en sevdiğimiz aşk romanlarının kahramanları yanı başımızda dikiliverir sanki. Ya içinde Paris olan şiirler? Nasıl olur da her defasında hiç zorlamadan hatırlayışımıza şaşırırız… Kokularla kazınmıştır zihnimize Paris; ışıklarla, şansonlarla, sanatla, modayla, bir kadeh kırmızı şarabın damağımızda bıraktığı tatla, en çok da aşkla… Herkes nerdeyse hemfikirdir, Paris’inromantizmin düşmeyen kalesiolduğu konusunda. Söz konusu aşk olunca Paris hep başrolü kapar. Çünkü Paris, aşıklar şehridir.
Hacettepe Üniversitesi, Sanat Tarihi
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/airport/it/cta/
|
Arac Kiralamasi Catania Havaalanı'da
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://www.rentalcars.com/tr/city/gb/london/
|
Dünya Geneli En Popüler Seyahat Noktaları
Dünya Geneli En Popüler Havaalanları
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/tarihin-onemli-olaylarina-taniklik-eden-topkapi-sarayi
|
Tarihin Önemli Olaylarına Tanıklık Eden Topkapı Sarayı
Sarayburnugüzelliği ile tüm imparatorları büyülemiş ve hepsi burada bir ev yaptırmış kendisine. Bunların en sonuncusu olanTopkapı Sarayı, hem Osmanlı sultanlarının hem de devletin yönetim merkezi olarak tarihin önemli olaylarına tanıklık etmiş.Fotoğraf:http://www.goturkey.com/tr/news/detail/394Topkapı Sarayı; köşkler, daireler, setler ve çiçek bahçelerinden oluşmuştur. Dördü kara tarafında, üçü de deniz tarafındaki surlarda olmak üzere toplam 7 kapısı olan saray, imparator Jüstinyen'nin haşmetli kilisesi Ayasofya'nın kardeşi Aya İrini'yi de birinci avlusunda barındırıyor.Topkapı Sarayı, Ayasofya'nın arkasında, Bizans şehrinin ilk tepesinde kurulmuş. Haliç, Marmara ve Boğaz'ın birleştiği yere tepeden bakan olağanüstü manzarasıyla karşınıza çıkıyor. Müze Salı günleri hariç her gün ziyarete açık. Müze Kartı ile ücretsiz içeri girebilirsiniz ancak müze kartınız yoksa çok uzun bir bilet kuyruğunun sizi beklediğini şimdiden bilmelisiniz.Bab-ı HümayunZiyaretçiler saraydan içeri Ayasofya'nın tam karşısındaki Bab-ı Hümayun'dan geçerek giriyorlar. Tam karşısına geçip baktığınızda hemen üzerinde hat sanat harikası bir kitabe görürsünüz. Hemen altında ise Fatih Sultan Mehmed sarayı yaptırırken konan kitabede: "iki kıtanın sultanı ve iki denizin hakimi" yazıyor (alıntı: Saffet Emre Tonguç)Bab-ı Hümayun üzerindeki hat:3. Ahmed ÇeşmesiAna kapıdan adım atmadan hemen önceSultan 3. Ahmed Çeşmesi'ni göreceksiniz. Sanatı ve sanatçıyı koruyan, kendisi de şair, hattat ve müzisyen olan 3. Ahmed Lale devri ile özdeşleşmiş bir sultandır. Lale Devri eserlerinin çoğu yangınlar ve isyanlarda yok olurken günümüze kalmış ender eserlerden biridir bu çeşme. Çeşmenin Ayasofya'ya bakan yüzündeki kitabe de bizzat padişahın elinden çıkmış: "aç besmele ile, iç suyu, Han Ahmed'e eyle dua" (alıntı: Saffet Emre Tonguç)Alay Meydanı (1. Avlu)Sarayın binaları üç büyük kapıyla bölünmüş dört avluda yer alıyor. 1. Avlu daha çok bir park gibi. Bab-ı Hümayun'dan girer girmez karşınıza çıkan geniş alan burası. Bu alan beşik alayları ve valide alaylarının yanı sıra birçok önemli törene de sahne olmuş. Bunlardan en önemlisi Fatih Sultan Mehmed'in cenaze törenidir.Müze kartı olmayanlar için bilet satışı da avlunun sağ tarafındaki gişelerde yapılıyor.Bab-üs SelamOrta Kapı olarak da bilinenTopkapı Sarayı'nın ikinci kapısı Bab-üs Selam bugün Topkapı Müzesi'nin de giriş kapısıdır. Kapının her iki yanında konik çatılı kuleler yer alıyor. Sultandan başka kimsenin atla geçmesine izin verilmediğinden tüm ziyaretçiler atlarını burada bırakmak zorundaymış.Divan Meydanı (2. Avlu)Fatih Sultan Mehmed zamanından beri çok az değişiklik gösteren ikinci avlu asırlık selvi ağaçları ile çevrelenmiş. Bab-üs Selamdan girince hemen sağda sarayın modelini ve Osmanlı sınırlarını gösteren haritalar var.Sağa doğru devam ettiğinizde bacalarının silüetiyle İstanbul'un ufkuna damga vuran devasa kubbeli mutfaklara geçiyorsunuz. Malesef mutfaklar bölümü 2010 yılından beri restorasyon altında bu sebeple gezemiyorum, ancak öğrendiğim kadarıyla bünyesinde muhteşem Japon ve Çin porseleni koleksiyonları bulunduruyormuş.Bab-üs Sade (Saadet Kapısı)Bab-üs Sade, en yüksek makamdaki sadrazamın ve sarayı idare eden diğer vezirlerin arasında irtibatı sağlaması nedeniyle sarayda sembolik bir önem atfedilen kapıymış. Ramazan'da, bayramlarda yada diğer önemli günlerde sultanın tahtı kapının önüne serilen bir halının üstüne konurmuş.Adalet Kulesi ve Divanİkinci avludaki en göze çarpan yapı, kentin silüetinde yerini almış olan konik çatılı Adalet Kulesi, Fatih Sultan Mehmed zamanında inşa edilmiş.Kulenin hemen altında bulunan ve devlete ait konuların konuşulup kararların alındığı yer olan Divan-ı Hümayun. Divan odasının tam kapının karşısına Sadrazam gelecek şekilde dizilerek otururlarmış. İlk başlarda bu toplantılara katılan padişahlar, zaman içinde sadrazamın oturduğu yerin üzerindeki altın yaldızlı kafesin arkasında oturmayı ve böylece toplantı boyunca vezirleri dinlemeyi tercih eder olmuşlar. İşin ilginç tarafı kafesin önünde perde olurmuş ve vezirler padişahın perdenin arkasında olup olmadığını bilmediğinden sürekli dikkatli olmak zorundaymış.Divan-ı Hümayun:Altın Yaldızlı Kafes:Harem"Herkesin girmesine müsade edilmeyen" anlamındaki Harem bu tanımlamayı fazlasıyla hak ediyor. Osmanlı padişahlarının özel hayatlarını sürdürdükleri bu bölüme çok az kişi girebilirmiş. Sultanların eşleri, cariyeleri, çocukları ve çok sayıda hizmetkar bu bölümde yaşarmış. Buradaki en güçlü kişi, tüm hane halkı ve hatta çoğu zaman sultan üzerinde bile büyük etkisi olanValide Sultan'mış.Harem'e girebilmek için ayrı bir bilet almanız gerekiyor. Bu bölümde Müze Kart geçerli değil.Harem'e giden kapıdan girince uzun bir koridor sizi karşılıyor. Bu koridor siziKadıefendiler Taşlığı'na götürür. Taşlıktan itibaren Harem'i gezerken bir yuvarlak çizeceksiniz ve tur bitiminde gene bu noktaya döneceksiniz. Koridor, cariyelerin kaldıkları koğuşların olduğu küçük Cariyeler Avlusu'na açılıyor.Kadıefendiler Taşlığı:Cariyeler Avlusu:Dönemeçli bir koridor, kubbesi asma dalları ile süslenmiş, devasa bir şöminenin de olduğu Valide Sultan Dairesi'ne açılıyor.Hünkar SofasıSultan'ın kendi daireleri Harem'in en büyük odası olan Hünkar Sofası'nın tam ortasında yer alıyor. Benim için Hünkar Sofa'sının en güzel bölümü muhteşem terası. Boğaz, Haliç, Marmara denizi önünde muhteşem bir manzara sunuyor. Zamanında padişahlar çok şanslıymış...Hünkar Sofası Terası:Mimar Sinan tarafından 1578 yılında yapılan olağanüstü güzellikteki İznik Çinileri ile kaplı 3. Murad Has Odası, Osmanlı mimarisinin tüm özelliklerini yansıtan bir yapıt olarak kabul ediliyormuş.Buradan çıktıktan sonra bir havuz ve haliç manzarasına bakanGözdeler Taşlığı'nı göreceksiniz.Enderun Avlusu (3. Avlu)Bugün oldukça tuhaf gelse de Fatih Sultan Mehmed tarafından uygulamaya koyulduktan sonra senelerce gayet güzel işlemiş. Toplanan Hristiyan erkek çocukları Müslümanlaştırılıp son derece yoğun bir eğitimden geçirildikten sonra eğitim ve yeteneklerine göre imparatorluk yönetiminin çeşitli kademelerinde görev almışlar.Enderun Avlusu'nu çevreleyen odaların birbirinden farklı fonksiyonları varmış ancak günümüzde bu odalar Osmanlı tarihi eserlerinin sergilenmesinde kullanılıyor.Bu resmi kaçak yollardan çektim, bu ve diğer imparatorluk hazinelerinin sergilendiği odalarda resim çekmek yasak, bu sebeple size daha fazla resim sunamıyorum :)Dördüncü AvluÜçüncü avlu genellikle bahçeler ve köşklerden oluşuyor. Bunların başlıcaları; Sünnet Odası, Bağdat Köşkü, İftariye Kameriyesi, Mecisiye Köşkü, Revan köşkü...Revan Köşkü:Bağdat Köşkü:İftariye Kameriyesi:Nasıl Gidilir?Sultanahmet'e tramvayla gidipAyasofya'nın çevresinden dolaşarak ana girişe ulaşabilirsiniz. Alternatif olarakGülhane'de tramvaydan inip yokuş tırmanarak Arkeoloji Müzesi'ni geçtikten sonra direkt ilk avluya ulaşabilirsiniz.http://kahverengitabelalar.blogspot.com.tr/Bu yazı Gezimanya üyelerinden Gülçin Kaymak Sağkol tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 view#Makedonyadan yazılar alanında gösterKapalıYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaGülçin Kaymak SağkolHer fırsatta gezmek için fırsat kollayan, her yeri merak eden bendeniz gezip gördüğüm yerleri sizlerle paylaşmak için yazıyorum. Detaylı bilgileri bloğumda bulabilirsiniz...Gaziantep Yeme - İçme RehberiBaharda Parisİskandinavya'nın Başkenti: Stockholm
Sarayburnugüzelliği ile tüm imparatorları büyülemiş ve hepsi burada bir ev yaptırmış kendisine. Bunların en sonuncusu olanTopkapı Sarayı, hem Osmanlı sultanlarının hem de devletin yönetim merkezi olarak tarihin önemli olaylarına tanıklık etmiş.
Topkapı Sarayı; köşkler, daireler, setler ve çiçek bahçelerinden oluşmuştur. Dördü kara tarafında, üçü de deniz tarafındaki surlarda olmak üzere toplam 7 kapısı olan saray, imparator Jüstinyen'nin haşmetli kilisesi Ayasofya'nın kardeşi Aya İrini'yi de birinci avlusunda barındırıyor.
Topkapı Sarayı, Ayasofya'nın arkasında, Bizans şehrinin ilk tepesinde kurulmuş. Haliç, Marmara ve Boğaz'ın birleştiği yere tepeden bakan olağanüstü manzarasıyla karşınıza çıkıyor. Müze Salı günleri hariç her gün ziyarete açık. Müze Kartı ile ücretsiz içeri girebilirsiniz ancak müze kartınız yoksa çok uzun bir bilet kuyruğunun sizi beklediğini şimdiden bilmelisiniz.
Ziyaretçiler saraydan içeri Ayasofya'nın tam karşısındaki Bab-ı Hümayun'dan geçerek giriyorlar. Tam karşısına geçip baktığınızda hemen üzerinde hat sanat harikası bir kitabe görürsünüz. Hemen altında ise Fatih Sultan Mehmed sarayı yaptırırken konan kitabede: "iki kıtanın sultanı ve iki denizin hakimi" yazıyor (alıntı: Saffet Emre Tonguç)
Bab-ı Hümayun üzerindeki hat:
Ana kapıdan adım atmadan hemen önceSultan 3. Ahmed Çeşmesi'ni göreceksiniz. Sanatı ve sanatçıyı koruyan, kendisi de şair, hattat ve müzisyen olan 3. Ahmed Lale devri ile özdeşleşmiş bir sultandır. Lale Devri eserlerinin çoğu yangınlar ve isyanlarda yok olurken günümüze kalmış ender eserlerden biridir bu çeşme. Çeşmenin Ayasofya'ya bakan yüzündeki kitabe de bizzat padişahın elinden çıkmış: "aç besmele ile, iç suyu, Han Ahmed'e eyle dua" (alıntı: Saffet Emre Tonguç)
Alay Meydanı (1. Avlu)
Sarayın binaları üç büyük kapıyla bölünmüş dört avluda yer alıyor. 1. Avlu daha çok bir park gibi. Bab-ı Hümayun'dan girer girmez karşınıza çıkan geniş alan burası. Bu alan beşik alayları ve valide alaylarının yanı sıra birçok önemli törene de sahne olmuş. Bunlardan en önemlisi Fatih Sultan Mehmed'in cenaze törenidir.
Müze kartı olmayanlar için bilet satışı da avlunun sağ tarafındaki gişelerde yapılıyor.
Orta Kapı olarak da bilinenTopkapı Sarayı'nın ikinci kapısı Bab-üs Selam bugün Topkapı Müzesi'nin de giriş kapısıdır. Kapının her iki yanında konik çatılı kuleler yer alıyor. Sultandan başka kimsenin atla geçmesine izin verilmediğinden tüm ziyaretçiler atlarını burada bırakmak zorundaymış.
Divan Meydanı (2. Avlu)
Fatih Sultan Mehmed zamanından beri çok az değişiklik gösteren ikinci avlu asırlık selvi ağaçları ile çevrelenmiş. Bab-üs Selamdan girince hemen sağda sarayın modelini ve Osmanlı sınırlarını gösteren haritalar var.
Sağa doğru devam ettiğinizde bacalarının silüetiyle İstanbul'un ufkuna damga vuran devasa kubbeli mutfaklara geçiyorsunuz. Malesef mutfaklar bölümü 2010 yılından beri restorasyon altında bu sebeple gezemiyorum, ancak öğrendiğim kadarıyla bünyesinde muhteşem Japon ve Çin porseleni koleksiyonları bulunduruyormuş.
Bab-üs Sade (Saadet Kapısı)
Bab-üs Sade, en yüksek makamdaki sadrazamın ve sarayı idare eden diğer vezirlerin arasında irtibatı sağlaması nedeniyle sarayda sembolik bir önem atfedilen kapıymış. Ramazan'da, bayramlarda yada diğer önemli günlerde sultanın tahtı kapının önüne serilen bir halının üstüne konurmuş.
Adalet Kulesi ve Divan
İkinci avludaki en göze çarpan yapı, kentin silüetinde yerini almış olan konik çatılı Adalet Kulesi, Fatih Sultan Mehmed zamanında inşa edilmiş.
Kulenin hemen altında bulunan ve devlete ait konuların konuşulup kararların alındığı yer olan Divan-ı Hümayun. Divan odasının tam kapının karşısına Sadrazam gelecek şekilde dizilerek otururlarmış. İlk başlarda bu toplantılara katılan padişahlar, zaman içinde sadrazamın oturduğu yerin üzerindeki altın yaldızlı kafesin arkasında oturmayı ve böylece toplantı boyunca vezirleri dinlemeyi tercih eder olmuşlar. İşin ilginç tarafı kafesin önünde perde olurmuş ve vezirler padişahın perdenin arkasında olup olmadığını bilmediğinden sürekli dikkatli olmak zorundaymış.
"Herkesin girmesine müsade edilmeyen" anlamındaki Harem bu tanımlamayı fazlasıyla hak ediyor. Osmanlı padişahlarının özel hayatlarını sürdürdükleri bu bölüme çok az kişi girebilirmiş. Sultanların eşleri, cariyeleri, çocukları ve çok sayıda hizmetkar bu bölümde yaşarmış. Buradaki en güçlü kişi, tüm hane halkı ve hatta çoğu zaman sultan üzerinde bile büyük etkisi olanValide Sultan'mış.
Harem'e girebilmek için ayrı bir bilet almanız gerekiyor. Bu bölümde Müze Kart geçerli değil.
Harem'e giden kapıdan girince uzun bir koridor sizi karşılıyor. Bu koridor siziKadıefendiler Taşlığı'na götürür. Taşlıktan itibaren Harem'i gezerken bir yuvarlak çizeceksiniz ve tur bitiminde gene bu noktaya döneceksiniz. Koridor, cariyelerin kaldıkları koğuşların olduğu küçük Cariyeler Avlusu'na açılıyor.
Dönemeçli bir koridor, kubbesi asma dalları ile süslenmiş, devasa bir şöminenin de olduğu Valide Sultan Dairesi'ne açılıyor.
Sultan'ın kendi daireleri Harem'in en büyük odası olan Hünkar Sofası'nın tam ortasında yer alıyor. Benim için Hünkar Sofa'sının en güzel bölümü muhteşem terası. Boğaz, Haliç, Marmara denizi önünde muhteşem bir manzara sunuyor. Zamanında padişahlar çok şanslıymış...
Mimar Sinan tarafından 1578 yılında yapılan olağanüstü güzellikteki İznik Çinileri ile kaplı 3. Murad Has Odası, Osmanlı mimarisinin tüm özelliklerini yansıtan bir yapıt olarak kabul ediliyormuş.
Buradan çıktıktan sonra bir havuz ve haliç manzarasına bakanGözdeler Taşlığı'nı göreceksiniz.
Enderun Avlusu (3. Avlu)
Bugün oldukça tuhaf gelse de Fatih Sultan Mehmed tarafından uygulamaya koyulduktan sonra senelerce gayet güzel işlemiş. Toplanan Hristiyan erkek çocukları Müslümanlaştırılıp son derece yoğun bir eğitimden geçirildikten sonra eğitim ve yeteneklerine göre imparatorluk yönetiminin çeşitli kademelerinde görev almışlar.
Enderun Avlusu'nu çevreleyen odaların birbirinden farklı fonksiyonları varmış ancak günümüzde bu odalar Osmanlı tarihi eserlerinin sergilenmesinde kullanılıyor.
Bu resmi kaçak yollardan çektim, bu ve diğer imparatorluk hazinelerinin sergilendiği odalarda resim çekmek yasak, bu sebeple size daha fazla resim sunamıyorum :)Dördüncü Avlu
Üçüncü avlu genellikle bahçeler ve köşklerden oluşuyor. Bunların başlıcaları; Sünnet Odası, Bağdat Köşkü, İftariye Kameriyesi, Mecisiye Köşkü, Revan köşkü...
Sultanahmet'e tramvayla gidipAyasofya'nın çevresinden dolaşarak ana girişe ulaşabilirsiniz. Alternatif olarakGülhane'de tramvaydan inip yokuş tırmanarak Arkeoloji Müzesi'ni geçtikten sonra direkt ilk avluya ulaşabilirsiniz.
Her fırsatta gezmek için fırsat kollayan, her yeri merak eden bendeniz gezip gördüğüm yerleri sizlerle paylaşmak için yazıyorum. Detaylı bilgileri bloğumda bulabilirsiniz...
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/gezilecek-yerler/sultanahmet-meydani
|
1 viewSultanahmet; Yerebatan Sarnıcı’nı, Sultan Ahmet Camii’ni, müzeleri, çarşıları ve daha pek çok tarih kokulu eserlerin yanı sıra meşhur köftecileri sınırlarında bulunduran birİstanbulsemtidir. Konu başlığı İstanbul gezisi ise, akla gelen ilk yerlerden biri olan Sultanahmet, yerli ve yabancı turistlerin mesken tuttuğu birturizm alanıdır.Hem kültürel hem turistik anlamda gezerek bir günün yetersiz geleceği kadar da büyüktür.Sultanahmet neredediyecek olursanız İstanbul Avrupa Yakası’ndaki tarihî Fatih Yarımadası’nda ve İstanbul için 4 mevsim gezilecek yerler arasında bulunuyor.Sultan Ahmet Kimdir?İstanbul’un bu tarihî semti adını Osmanlı padişahlarından olan Sultan Ahmet’ten alıyor.Sultan 1. Ahmet,Kanuni Sultan Süleyman’dan sonra gelen padişahlar arasında devlet işleriyle en çok ilgilenen padişah olarak bilinir. Padişahı önemli kılan faktörler arasında hanedan veraset sistemini değiştirmesi önemli rol oynar.Sultan Ahmet Hankardeş katli yasasını kaldırarakşehzadeler arasındaki rekabetin ve taht kavgalarının önüne geçmiştir. Onun getirdiği yasaya göre ailenin aklı başındaki en büyük üyesi padişah olmaya başlamıştır.Bugün meydanında gezdiğimiz devasa caminin bulunduğu yer Sultan Ahmet’in mirası diyebiliriz.Padişah, kendi adını verdiği caminin inşaatında bizzat çalışmıştır.Yakalandığı tifüs hastalığı yüzünden 27 yaşında vefat eden Sultan Ahmet, bugünkü caminin yakınlarında bulunan türbesine defnedilmiştir.Sultanahmet Gezilecek YerlerSultanahmet, gezilip görülecek çok sayıda eseri barındıran üç imparatorluktan günümüze eser taşıyan, tarihi, turistik, kültürel ve mimari açıdan oldukça zengin bir semttir. Gezmek için eğer imkanınız varsa birkaç gün ayırabilirsiniz. Sultanahmet, 7 tepeli İstanbul’un ilk tepesi olarak kabul edilir.Sultanahmet Meydanı:Dünyanın en önemli meydanlarından biri olarak kabul edilen Sultanahmet Meydanı’na 2. asırda Romalılar tarafından hipodrom inşa edilmiştir. Hipodrom yalnızca at yarışı için değil, aynı zamanda müzik, dans, akrobasi gibi diğer sosyal aktiviteler için de kullanılmıştır. Alanın olduğu yere daha sonra Ayasofya, Örme Sütun, Dikilitaş, Yılanlı Sütun gibi günümüze değin gelen eserler yapılmıştır.Sultanahmet Camii:Temeli, adını veren 1. Ahmet tarafından atılan ve 1619 yılında tamamlanan cami Ayasofya’nın tam karşı hizasında bulunur. İçindeki çinilerle meşhur olduğundan turistler tarafından Blue Mosque yani Mavi Cami olarak da bilinir. Doğu Roma İmparatorluğu’nun Büyük Sarayı yerine yaptırılan caminin külliye, medrese, mektep, çarşı, kasr, darüşşifa, imaret ve türbe bölümleri bulunur. Medrese bölümü günümüzde Başbakanlık Arşivi olarak kullanılmaktadır.Ayasofya Müzesi:İlk yapılış amacı kilise olan ve 4. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilen Ayasofya, daha sonra bir yangın sonucunda yok olduğu için yerine 6. yüzyılda yenisi yaptırılmıştır. Kilise, İstanbul’un fethinden sonra camiye dönüştürülse de 1935 yılından sonra müzeye çevrilmiştir. Güney kapısındaki Hz. İsa ve Hz. Meryem mozaiği, İmparatorluk Kapısı üstündeki Hz. İsa’nın önünde diz çöken VI. Leon mozaiği, Üst Galeri’deki Deesis ve Komnenos mozaiği, Henricus Dandolo mezarı, sonradan eklenen mihrap, Sultan I. Mahmud döneminde yapılan şadırvan, Sultan II. Selim Türbesi, I. Mahmud Kütüphanesi gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken eserler arasında yer alıyorİstanbul Arkeoloji Müzesi:Türkiye’nin en önemli ve kapsamlı arkeoloji müzelerinden biri olarak kabul edilen müze, Osmanlı eserlerini korumak amacıyla yaptırılmıştır. Müzenin müdürlüğüne 1881 yılında Kamplumbağa Terbiyecisi tablosunun yaratıcı olarak bildiğimiz Osman Hamdi Bey getirilmiştir. Eserler, pek çok farklı dönem ve uygarlıktan günümüze kadar gelmiştir.Yerebatan Sarnıcı:Doğu Roma İmparatorluğu tarafından 6. yüzyılda inşa ettirilen yer altı sarnıcı bir bazilikanın altında yer alıyordu. Buraya zamanında Belgrad Ormanı’ndan su taşınıyordu. Osmanlı döneminde de aynı amaca kullanılan sarnıç 1980’lerden bu yana ziyaret edilebilen tarihi bir yer konumunda.Gezilecek diğer yerler:Konu Sultanahmet olunca gezilecek yerler listesi sıralamakla bitmeyecek kadar uzun oluyor.Alman Çeşmesi, Haseki Hamamı,Gülhane Parkı,Bukoleon Sarayı, Eski Şark Eserleri Müzesi,Topkapı Sarayı, III. Ahmet Çeşmesi, Aya İrini Müzesi, Arasta Çarşısı, Türk İslam Eserleri Müzesi, Cağaloğlu Hamamı, Soğukçeşme Sokağı, Milyon Taşı,Cumhuriyet Müzesi, Sokullu Mehmet Paşa Camii, Binbirdirek Sarnıcı, İbrahim Paşa Sarayı, Firuz Ağa Camii, Şifa Hamamı, Mozaik Müzesi, Büyük Saray Mozaikleri Müzesi, Çinili Köşk Müzesi, İslam Billim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, İstanbul Sağlık MüzesiveVakıflar Halı ve Kilim Müzeside görülmeye değer yerler arasında bulunuyor.Sultanahmet KöftecisiSultanahmet’te bu kadar gezilecek yer olduktan sonra insanın aklına ister istemez yemek durakları takılıyor. Buraya gidecek olursanız yemek molanız için tercih etmeniz gereken yer şüphesizSultanahmet Köftecisiolmalı. Benzer adlarla pek çok dükkan Sultanahmet köftesi satıyor. Bölgedeki bilinen en eski Sultanahmet Köftecisi ise 1920 yılından beri hizmet veren ve ilk adı Turan Kebapçısı olan bir dükkan. Günümüzdeki ismi Tarihi Sultanahmet Köftecisi – Selim Usta. Elbette siz kendi tercihinize göre farklı mekanlar arasından istediğinize oturabilirsiniz.Tarihi Sultanahmet Köftecisi Selim Usta: Alemdar Mh., Divan Yolu Caddesi, No: 12 İstanbul Telefon: 0 212 520 05 66 – 0 212 513 64 68Yazıcı Dostu Sürüm
Sultanahmet; Yerebatan Sarnıcı’nı, Sultan Ahmet Camii’ni, müzeleri, çarşıları ve daha pek çok tarih kokulu eserlerin yanı sıra meşhur köftecileri sınırlarında bulunduran birİstanbulsemtidir. Konu başlığı İstanbul gezisi ise, akla gelen ilk yerlerden biri olan Sultanahmet, yerli ve yabancı turistlerin mesken tuttuğu birturizm alanıdır.
Hem kültürel hem turistik anlamda gezerek bir günün yetersiz geleceği kadar da büyüktür.Sultanahmet neredediyecek olursanız İstanbul Avrupa Yakası’ndaki tarihî Fatih Yarımadası’nda ve İstanbul için 4 mevsim gezilecek yerler arasında bulunuyor.
İstanbul’un bu tarihî semti adını Osmanlı padişahlarından olan Sultan Ahmet’ten alıyor.Sultan 1. Ahmet,Kanuni Sultan Süleyman’dan sonra gelen padişahlar arasında devlet işleriyle en çok ilgilenen padişah olarak bilinir. Padişahı önemli kılan faktörler arasında hanedan veraset sistemini değiştirmesi önemli rol oynar.
Sultan Ahmet Hankardeş katli yasasını kaldırarakşehzadeler arasındaki rekabetin ve taht kavgalarının önüne geçmiştir. Onun getirdiği yasaya göre ailenin aklı başındaki en büyük üyesi padişah olmaya başlamıştır.
Bugün meydanında gezdiğimiz devasa caminin bulunduğu yer Sultan Ahmet’in mirası diyebiliriz.Padişah, kendi adını verdiği caminin inşaatında bizzat çalışmıştır.Yakalandığı tifüs hastalığı yüzünden 27 yaşında vefat eden Sultan Ahmet, bugünkü caminin yakınlarında bulunan türbesine defnedilmiştir.
Sultanahmet, gezilip görülecek çok sayıda eseri barındıran üç imparatorluktan günümüze eser taşıyan, tarihi, turistik, kültürel ve mimari açıdan oldukça zengin bir semttir. Gezmek için eğer imkanınız varsa birkaç gün ayırabilirsiniz. Sultanahmet, 7 tepeli İstanbul’un ilk tepesi olarak kabul edilir.
Sultanahmet Meydanı:Dünyanın en önemli meydanlarından biri olarak kabul edilen Sultanahmet Meydanı’na 2. asırda Romalılar tarafından hipodrom inşa edilmiştir. Hipodrom yalnızca at yarışı için değil, aynı zamanda müzik, dans, akrobasi gibi diğer sosyal aktiviteler için de kullanılmıştır. Alanın olduğu yere daha sonra Ayasofya, Örme Sütun, Dikilitaş, Yılanlı Sütun gibi günümüze değin gelen eserler yapılmıştır.
Sultanahmet Camii:Temeli, adını veren 1. Ahmet tarafından atılan ve 1619 yılında tamamlanan cami Ayasofya’nın tam karşı hizasında bulunur. İçindeki çinilerle meşhur olduğundan turistler tarafından Blue Mosque yani Mavi Cami olarak da bilinir. Doğu Roma İmparatorluğu’nun Büyük Sarayı yerine yaptırılan caminin külliye, medrese, mektep, çarşı, kasr, darüşşifa, imaret ve türbe bölümleri bulunur. Medrese bölümü günümüzde Başbakanlık Arşivi olarak kullanılmaktadır.
Ayasofya Müzesi:İlk yapılış amacı kilise olan ve 4. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilen Ayasofya, daha sonra bir yangın sonucunda yok olduğu için yerine 6. yüzyılda yenisi yaptırılmıştır. Kilise, İstanbul’un fethinden sonra camiye dönüştürülse de 1935 yılından sonra müzeye çevrilmiştir. Güney kapısındaki Hz. İsa ve Hz. Meryem mozaiği, İmparatorluk Kapısı üstündeki Hz. İsa’nın önünde diz çöken VI. Leon mozaiği, Üst Galeri’deki Deesis ve Komnenos mozaiği, Henricus Dandolo mezarı, sonradan eklenen mihrap, Sultan I. Mahmud döneminde yapılan şadırvan, Sultan II. Selim Türbesi, I. Mahmud Kütüphanesi gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken eserler arasında yer alıyor
İstanbul Arkeoloji Müzesi:Türkiye’nin en önemli ve kapsamlı arkeoloji müzelerinden biri olarak kabul edilen müze, Osmanlı eserlerini korumak amacıyla yaptırılmıştır. Müzenin müdürlüğüne 1881 yılında Kamplumbağa Terbiyecisi tablosunun yaratıcı olarak bildiğimiz Osman Hamdi Bey getirilmiştir. Eserler, pek çok farklı dönem ve uygarlıktan günümüze kadar gelmiştir.
Yerebatan Sarnıcı:Doğu Roma İmparatorluğu tarafından 6. yüzyılda inşa ettirilen yer altı sarnıcı bir bazilikanın altında yer alıyordu. Buraya zamanında Belgrad Ormanı’ndan su taşınıyordu. Osmanlı döneminde de aynı amaca kullanılan sarnıç 1980’lerden bu yana ziyaret edilebilen tarihi bir yer konumunda.
Gezilecek diğer yerler:Konu Sultanahmet olunca gezilecek yerler listesi sıralamakla bitmeyecek kadar uzun oluyor.Alman Çeşmesi, Haseki Hamamı,Gülhane Parkı,Bukoleon Sarayı, Eski Şark Eserleri Müzesi,Topkapı Sarayı, III. Ahmet Çeşmesi, Aya İrini Müzesi, Arasta Çarşısı, Türk İslam Eserleri Müzesi, Cağaloğlu Hamamı, Soğukçeşme Sokağı, Milyon Taşı,Cumhuriyet Müzesi, Sokullu Mehmet Paşa Camii, Binbirdirek Sarnıcı, İbrahim Paşa Sarayı, Firuz Ağa Camii, Şifa Hamamı, Mozaik Müzesi, Büyük Saray Mozaikleri Müzesi, Çinili Köşk Müzesi, İslam Billim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, İstanbul Sağlık MüzesiveVakıflar Halı ve Kilim Müzeside görülmeye değer yerler arasında bulunuyor.
Sultanahmet’te bu kadar gezilecek yer olduktan sonra insanın aklına ister istemez yemek durakları takılıyor. Buraya gidecek olursanız yemek molanız için tercih etmeniz gereken yer şüphesizSultanahmet Köftecisiolmalı. Benzer adlarla pek çok dükkan Sultanahmet köftesi satıyor. Bölgedeki bilinen en eski Sultanahmet Köftecisi ise 1920 yılından beri hizmet veren ve ilk adı Turan Kebapçısı olan bir dükkan. Günümüzdeki ismi Tarihi Sultanahmet Köftecisi – Selim Usta. Elbette siz kendi tercihinize göre farklı mekanlar arasından istediğinize oturabilirsiniz.Tarihi Sultanahmet Köftecisi Selim Usta: Alemdar Mh., Divan Yolu Caddesi, No: 12 İstanbul Telefon: 0 212 520 05 66 – 0 212 513 64 68
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/gezilecek-yerler/aqua-marine-buyukcekmece
|
1 viewAqua Marine Büyükçekmece özellikle yaz aylarındaİstanbul’da olanların hem serinlemek hem de eğlenmek için gittiği bir su oyunları ve eğlence merkezidir. Burada ayrıca çeşitli konserler de düzenleniyor. 18 yıldır ziyaretçilerine hizmet veren Aqua Marine hafta içi ya da hafta sonlarında aileniz ya da arkadaşlarınız ile keyifli vakit geçirmek için ideal bir yer.Aqua Marine Büyükçekmece ÖzellikleriAqua Marine Su Oyunları ve Eğlence MerkeziBüyükçekmecetam 18 yıldır ziyaretçilerine sorunsuz bir şekilde hizmet veriyor, onların keyifli vakit geçirmesini sağlıyor.3.000 kişilikmekânda havuzların hijyeni için uluslararası standartlara sahip havuz hijyen ve temizlik malzemeleri ve ekipmanları kullanılıyor.Tesiste 3.500 metreküp ve 2.500 metrekare alan sahipolimpik havuzveyarı olimpik havuzbulunuyor. Eğlence amaçlı gidenler için 60 metre uzunluktaki “Kamikaze”oldukça ilgi çekici. İçindeyken adeta boşlukta uçuyormuş gibi hissedeceksiniz. Bir diğer oyuncak ise 90 metre boyundaki “Piton”. Bu kıvrımlı yolda kayarken eğlenmemek mümkün değil. Bunlar dışında tesiste 100 metre uzunluğunda “Kobra”, 90 metre uzunluğunda Rafting, 100 metre boyundablachole kaydırağıve 40 metre uzunluğundakiyamaç kaydırağıyer alıyor.İlgi çekici bir diğer alan ise 400 metrekarelik alanda bulunan 6 metrekarelik dev şelalelerle süslenmişdalga havuzuoluyor. 10 farklı dalga boyu içerisinde yüzerken çok eğleneceksiniz. Tesiste tüm bunların dışında ayrıca 2013 yılından bu yana gün içerisinde çeşitli animasyon gösterileri ve mini konserler de düzenleniyor.Aqua Marine DüğünAqua Marine Su Oyunları ve Eğlence MerkeziBüyükçekmecesadece eğlence parkı olarak hizmet vermiyor. Talep doğrultusundadüğün, nişan, sünnet ya da mezuniyet balosugibi organizasyonlara da ev sahipliği yapıyor. Profesyonel kadrosu ile tüm dileklerinizi yerine getiriyorlar. Masa-sandalye süslemelerinde renk seçimi, şamdanlı mumlu, çiçekli masa üstü düzeni, gelin yolu, nikah masası, volkan, lazer ve havai fişek gösterileri, barkovizyon, video ve foto çekimi, sahne ses sistemleri, DJ orkestra ve sanatçı hizmetlerine kadar her türlü ayrıntıyı koordine ediyorlar. Ayrıca burada evlenecek çiftlere sezon sonuna kadar VIP girişi veriliyor.Aqua Marine FiyatAqua Marine Büyükçekmece tesisine eğlenmek için gitmeyi düşünüyorsanız ister üyelik yaptırabilir isterseniz de günlük giriş ücreti ödeyerek girebilirsiniz. Üyelik yaptırmak isteyenler için farklı fiyat seçenekleri mevcut:Ramazan ve Kurban bayramı günleri içerisinde üyelik girişi mevcut değil. Üyelikler haftanın 6 günü geçerli oluyor. Pazar günleri üye girişi yapılamıyor. Üye olmak için 1 adet kimlik fotokopisi ve 1 adet vesikalık fotoğraf götürmeniz yeterli olacaktır.Eğer Aqua Marine Büyükçekmece’ye günlük giriş yapmayı düşünüyorsanız fiyatlar şu şekilde:Erkek: Hafta içi 70 TL / Cumartesi 70 TL / Pazar 80 TLKadın: Hafta içi 60 TL / Cumartesi 60 TL / Pazar 70 TL5 – 12 yaş: Hafta içi 35 TL / Cumartesi 35 TL / Pazar 40 TL0 – 4 yaş: Tüm günler ücretsiz giriş imkânı mevcut.Aqua Marine ServisleriAqua Marine Büyükçekmece ulaşımı için farklı seçenekler mevcut. Ancak en pratiği ücretsiz sunulan Aqua Marine servisleri oluyor. Tesise gidiş için farklı güzergâhlardan farklı saatlerde servis hizmeti sunuluyor.Avrupa Yakası’ndanTaksim, Zeytinburnu, Beşiktaş, Mecidiyeköy, Şişli, Koca Mustafa Paşa, Bakırköy, Esenler, Bahçelievler, Parseller, Bağcılar, Gaziosmanpaşa, Çağlayan, Alibeyköy, Bayrampaşa, Fatih, Sefaköy, Şirinevler, Halkalı, Bahçeşehir, Şirinevler, Güngören, Avcılar, Güneşli, Esenyurt ve Beylikdüzü’nden servisler kalkıyor.Anadolu Yakası’ndanÜmraniye, Bostancı ve Kadıköy’den servisler kalkıyor.Servis kaldırılan metrobüs durakları:Tüyap, Cevizlibağ Saadet Partisi Önü, Merter Shell, Merter Macdonalds, Merter Metrobüs Durak Önü, İncirli Ömür, Kadir Has, Ataköy Hastanesi Önü, Yenibosna E-5 Önü, Sefaköy Belediye E-5 Önü, Cennet E-5, Yeşilova İETT Durağı, Bağlar İETT Durağı, Küçükçekmece Shell, Avcılar Metrobüs, İGS Durağı, Pelikan AVM, Tatilya, Bizimkent Durağı, BEKO Durağı.Dönüş için ise tesisten 17.30 ve 17.50 saatlerinde servisler kaldırılıyor.Yazıcı Dostu Sürüm
Aqua Marine Büyükçekmece özellikle yaz aylarındaİstanbul’da olanların hem serinlemek hem de eğlenmek için gittiği bir su oyunları ve eğlence merkezidir. Burada ayrıca çeşitli konserler de düzenleniyor. 18 yıldır ziyaretçilerine hizmet veren Aqua Marine hafta içi ya da hafta sonlarında aileniz ya da arkadaşlarınız ile keyifli vakit geçirmek için ideal bir yer.
Aqua Marine Büyükçekmece Özellikleri
Aqua Marine Su Oyunları ve Eğlence MerkeziBüyükçekmecetam 18 yıldır ziyaretçilerine sorunsuz bir şekilde hizmet veriyor, onların keyifli vakit geçirmesini sağlıyor.3.000 kişilikmekânda havuzların hijyeni için uluslararası standartlara sahip havuz hijyen ve temizlik malzemeleri ve ekipmanları kullanılıyor.
Tesiste 3.500 metreküp ve 2.500 metrekare alan sahipolimpik havuzveyarı olimpik havuzbulunuyor. Eğlence amaçlı gidenler için 60 metre uzunluktaki “Kamikaze”oldukça ilgi çekici. İçindeyken adeta boşlukta uçuyormuş gibi hissedeceksiniz. Bir diğer oyuncak ise 90 metre boyundaki “Piton”. Bu kıvrımlı yolda kayarken eğlenmemek mümkün değil. Bunlar dışında tesiste 100 metre uzunluğunda “Kobra”, 90 metre uzunluğunda Rafting, 100 metre boyundablachole kaydırağıve 40 metre uzunluğundakiyamaç kaydırağıyer alıyor.
İlgi çekici bir diğer alan ise 400 metrekarelik alanda bulunan 6 metrekarelik dev şelalelerle süslenmişdalga havuzuoluyor. 10 farklı dalga boyu içerisinde yüzerken çok eğleneceksiniz. Tesiste tüm bunların dışında ayrıca 2013 yılından bu yana gün içerisinde çeşitli animasyon gösterileri ve mini konserler de düzenleniyor.
Aqua Marine Su Oyunları ve Eğlence MerkeziBüyükçekmecesadece eğlence parkı olarak hizmet vermiyor. Talep doğrultusundadüğün, nişan, sünnet ya da mezuniyet balosugibi organizasyonlara da ev sahipliği yapıyor. Profesyonel kadrosu ile tüm dileklerinizi yerine getiriyorlar. Masa-sandalye süslemelerinde renk seçimi, şamdanlı mumlu, çiçekli masa üstü düzeni, gelin yolu, nikah masası, volkan, lazer ve havai fişek gösterileri, barkovizyon, video ve foto çekimi, sahne ses sistemleri, DJ orkestra ve sanatçı hizmetlerine kadar her türlü ayrıntıyı koordine ediyorlar. Ayrıca burada evlenecek çiftlere sezon sonuna kadar VIP girişi veriliyor.
Aqua Marine Büyükçekmece tesisine eğlenmek için gitmeyi düşünüyorsanız ister üyelik yaptırabilir isterseniz de günlük giriş ücreti ödeyerek girebilirsiniz. Üyelik yaptırmak isteyenler için farklı fiyat seçenekleri mevcut:
Ramazan ve Kurban bayramı günleri içerisinde üyelik girişi mevcut değil. Üyelikler haftanın 6 günü geçerli oluyor. Pazar günleri üye girişi yapılamıyor. Üye olmak için 1 adet kimlik fotokopisi ve 1 adet vesikalık fotoğraf götürmeniz yeterli olacaktır.
Eğer Aqua Marine Büyükçekmece’ye günlük giriş yapmayı düşünüyorsanız fiyatlar şu şekilde:
Aqua Marine Büyükçekmece ulaşımı için farklı seçenekler mevcut. Ancak en pratiği ücretsiz sunulan Aqua Marine servisleri oluyor. Tesise gidiş için farklı güzergâhlardan farklı saatlerde servis hizmeti sunuluyor.
Avrupa Yakası’ndanTaksim, Zeytinburnu, Beşiktaş, Mecidiyeköy, Şişli, Koca Mustafa Paşa, Bakırköy, Esenler, Bahçelievler, Parseller, Bağcılar, Gaziosmanpaşa, Çağlayan, Alibeyköy, Bayrampaşa, Fatih, Sefaköy, Şirinevler, Halkalı, Bahçeşehir, Şirinevler, Güngören, Avcılar, Güneşli, Esenyurt ve Beylikdüzü’nden servisler kalkıyor.
Anadolu Yakası’ndanÜmraniye, Bostancı ve Kadıköy’den servisler kalkıyor.
Servis kaldırılan metrobüs durakları:Tüyap, Cevizlibağ Saadet Partisi Önü, Merter Shell, Merter Macdonalds, Merter Metrobüs Durak Önü, İncirli Ömür, Kadir Has, Ataköy Hastanesi Önü, Yenibosna E-5 Önü, Sefaköy Belediye E-5 Önü, Cennet E-5, Yeşilova İETT Durağı, Bağlar İETT Durağı, Küçükçekmece Shell, Avcılar Metrobüs, İGS Durağı, Pelikan AVM, Tatilya, Bizimkent Durağı, BEKO Durağı.
Dönüş için ise tesisten 17.30 ve 17.50 saatlerinde servisler kaldırılıyor.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/gezilecek-yerler/kiz-kulesi
|
1 viewKız Kulesi,İstanbul’un Üsküdar ilçesine bağlı ve denizin ortasındaki küçük bir ada üzerine inşa edilmiş zarif bir kuledir. Yapımı çok eski yıllara dayanan veefsanelere konu olan bu kule tüm ihtişamıyla çok sayıda yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.Ulaşımın günümüzde teknelerle sağlandığıKız Kulesi, özel günlerinizi unutulmaz kılmak için gidebileceğiniz bir restoran olarak hizmet veriyor. Denizin ortasında şık bir yemek ve sonrasında kulenin üst kısmındanİstanbul manzarasını seyretmek için Kız Kulesi’ne mutlaka gitmelisiniz.Galata Kulesi‘nde karadan bir manzaranız varken bu seyir keyfi Kız Kulesi’nde denizin ortası olarak karşınıza çıkar. Bulunduğu konumuyla, efsanesiyle ve denizin ortasındaki güzelliğiyle sizi kendine hayran bırakmayı başaracak olan Kız Kulesi’ni ziyaret etmek istediğiniz yerler listesine eklemelisiniz.Kız Kulesi Hakkında BilgiKız Kulesi, Üsküdar’ın Salacak Mahallesinde İstanbul Boğazı’nın Marmara Denizi’ne yakın kısmında yer alır.Üsküdar’ın simgesiolarak bilinen bu tarihi yapının geçmişi MÖ 24 yıllarına kadar uzanır. Eser, aynı zamanda Üsküdar’da Bizans Dönemi’nden günümüze gelebilen tek eser olma unvanına sahiptir.Bugünküyapının temelive alt katın çoğu kısmı II. Mehmed zamanında yapılmıştır. Tarih boyunca gümrük istasyonu, gösteri platformu, savunma kalesi, sürgün istasyonu, karantina odası gibi işlevleri olan yapının asıl görevi gemilere yol gösteren bir fener olmasıdır. Kuleye günümüzdeki şeklini veren ise II. Mahmud’dur. Bu sebeple kulenin üstündeki mermer levhada 1832 tarihinden kalma, Hattat Rasim’in eseri olan bir tuğrası bulunur. 2000 yılında tekrar restorasyondan geçen yapı, o tarihten itibarenrestoran olarakişletilmektedir.Kız Kulesi EfsanesiKız Kulesigüzelliği ve tarih boyunca farklı amaçlar için kullanılmasıyla efsanelere de konu olmuş benzersiz bir yapı. Eserle ilgili pek çok efsane bulunsa da en çok bilineni şüphesiz yılanlı hikaye.Efsaneye göreBizans İmparatoru’nun bir kızı olur. Uzun zamandır beklenen bu kız bebek sarayın sevgilisi haline gelir ve doğum günü bayram ilan edilir. İmparator kızının üzerine çok titrer ve devletin en yetkili kişilerinden onu tahta hazırlamasını ister. Ancak bir kahin imparatora giderek kızının 18 yaşına varmadan biryılan sokmasısonucu öleceğini söyler.Kral ise kızını korumak için denizin ortasında bulunan kuleyi düzenletir ve burada güvende olacağını düşünür. Tasarısına göre kızını 18 yaşından sonra tekrar yanına alabilecektir. Yenilettiği kuleye kızını kapatan imparator yılanların denizi geçemeyeceğini, böylece kızına bir şey olmayacağını düşünerek rahatlar.Bu planın üzerinden yıllar geçer. Kızı 18 yaşına yaklaşır. Ancak kaderden kaçamazlar. Bir gün prensesin yemesi için kuleye bir sepet içinde üzüm gönderilir. Üzümlerin arasında sepete çöreklenenyılankızın üzüm yediği sırada onu sokar ve zehrini verir. Prenses ölür.Acı kaderiyle yüzleşen imparator ise bu yaşanan olaydan sonra olacakları değiştiremeyeceğini kabullenir. Kızını gömerse toprağın altında yılanların onu yine rahat bırakmayacağını düşünerek bir tabut hazırlatır. Kızını da mumyalatan baba, tabutun, Ayasofya’nın yüksek duvarlarından bir tanesinin üzerine konulmasını emreder. Böylece kızının hiç değilse ölüsünü yılanların rahat bırakacağını düşünür. Ancak daha sonra duvarın üzerine konulan tabutta iki delik oluştuğu fark edilir. Yılanlar imparatorun kızını öldüğünde de rahat bırakmamıştır.Kız Kulesi KahvaltıBoğazın en güzel yerinde İstanbul’u selamlayanKız Kulesi’nde kahvaltıetmek isterseniz haftanın herhangi bir gününü tercih edebilirsiniz. Hafta içi gitmek isterseniz kahvaltı 09.00-13.00 arasında oluyor ve serpme kahvaltı şeklinde servis ediliyor.Rezervasyonla dahil olabileceğiniz kahvaltı için fiyat, tekneyle ulaşım dahil kişi başı 75 Türk Lirası olarak ücretlendiriliyor. Hafta sonları ise yine 10.00-13.00 arasında olmakla birlikteserpme kahvaltışeklinde sunuluyor. Serpme kahvaltının fiyatı ise tekne ulaşımı dahil kişi başı 95 Türk Lirası. Ayrıca kahvaltı ücretlerine müze girişinin de dahil olduğunu belirtmek isteriz.*Fiyatlar Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.Kız Kulesi Akşam YemeğiKız Kulesi’ni günün her öğünü için tercih edebilirsiniz.Akşam yemeği servisikulede 19.45’te başlıyor. Kulenin atmosferine uyguncanlı müzikeşliğindeki yemek menüsü iki farklı seçenekle sunuluyor. İki menünün fiyatı ise 225 ve 275 Türk Lirası. Menünüze içecek dahil etmek isterseniz ekstra ücret ödüyorsunuz.*Fiyatlar Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.Kız Kulesi UlaşımVapur:Beşiktaş ve Eminönü’nden sefer yapan vapur ve motorlarla Üsküdar’ a geçebilirsiniz. Kız Kulesi’ne gitmek için sahilden ring seferleri yapılıyor. Daha sonra yine bu ulaşım araçlarını tercih etmeniz gerekiyor.Otobüs:2 Üst Bostancı-Üsküdar, 6 Küçük Çamlıca-Üsküdar, 9A Atakent-Üsküdar, 9Ç Çekmeköy-Üsküdar, 9Ü Demokrasi Caddesi-Üsküdar, 11A Alemdar-Üsküdar, 12 ve 12A Üsküdar-Kadıköy başta olmak üzere pek çok otobüs hattı Üsküdar’dan geçiyor.Marmaray:Avrupa Yakası’ndan gidecek olursanız Marmaray’ın Üsküdar durağında inebilirsiniz.Ring Seferler:Kız Kulesi’ne giden tekne ringleri Salacak’tan 09.15’te başlayıp her 15 dakikada bir 18.30’a kadar devam ediyor. Akşam ise 20.15’ten sonra 00.30’a kadar rezervasyonlu ziyaretçiler taşınıyor. Ayrıca Kabataş’tan da direkt olarak Kız Kulesi’ne ulaşım sağlanıyor.Yazıcı Dostu Sürüm
Kız Kulesi,İstanbul’un Üsküdar ilçesine bağlı ve denizin ortasındaki küçük bir ada üzerine inşa edilmiş zarif bir kuledir. Yapımı çok eski yıllara dayanan veefsanelere konu olan bu kule tüm ihtişamıyla çok sayıda yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor.
Ulaşımın günümüzde teknelerle sağlandığıKız Kulesi, özel günlerinizi unutulmaz kılmak için gidebileceğiniz bir restoran olarak hizmet veriyor. Denizin ortasında şık bir yemek ve sonrasında kulenin üst kısmındanİstanbul manzarasını seyretmek için Kız Kulesi’ne mutlaka gitmelisiniz.
Galata Kulesi‘nde karadan bir manzaranız varken bu seyir keyfi Kız Kulesi’nde denizin ortası olarak karşınıza çıkar. Bulunduğu konumuyla, efsanesiyle ve denizin ortasındaki güzelliğiyle sizi kendine hayran bırakmayı başaracak olan Kız Kulesi’ni ziyaret etmek istediğiniz yerler listesine eklemelisiniz.
Kız Kulesi Hakkında Bilgi
Kız Kulesi, Üsküdar’ın Salacak Mahallesinde İstanbul Boğazı’nın Marmara Denizi’ne yakın kısmında yer alır.Üsküdar’ın simgesiolarak bilinen bu tarihi yapının geçmişi MÖ 24 yıllarına kadar uzanır. Eser, aynı zamanda Üsküdar’da Bizans Dönemi’nden günümüze gelebilen tek eser olma unvanına sahiptir.
Bugünküyapının temelive alt katın çoğu kısmı II. Mehmed zamanında yapılmıştır. Tarih boyunca gümrük istasyonu, gösteri platformu, savunma kalesi, sürgün istasyonu, karantina odası gibi işlevleri olan yapının asıl görevi gemilere yol gösteren bir fener olmasıdır. Kuleye günümüzdeki şeklini veren ise II. Mahmud’dur. Bu sebeple kulenin üstündeki mermer levhada 1832 tarihinden kalma, Hattat Rasim’in eseri olan bir tuğrası bulunur. 2000 yılında tekrar restorasyondan geçen yapı, o tarihten itibarenrestoran olarakişletilmektedir.
Kız Kulesigüzelliği ve tarih boyunca farklı amaçlar için kullanılmasıyla efsanelere de konu olmuş benzersiz bir yapı. Eserle ilgili pek çok efsane bulunsa da en çok bilineni şüphesiz yılanlı hikaye.
Efsaneye göreBizans İmparatoru’nun bir kızı olur. Uzun zamandır beklenen bu kız bebek sarayın sevgilisi haline gelir ve doğum günü bayram ilan edilir. İmparator kızının üzerine çok titrer ve devletin en yetkili kişilerinden onu tahta hazırlamasını ister. Ancak bir kahin imparatora giderek kızının 18 yaşına varmadan biryılan sokmasısonucu öleceğini söyler.
Kral ise kızını korumak için denizin ortasında bulunan kuleyi düzenletir ve burada güvende olacağını düşünür. Tasarısına göre kızını 18 yaşından sonra tekrar yanına alabilecektir. Yenilettiği kuleye kızını kapatan imparator yılanların denizi geçemeyeceğini, böylece kızına bir şey olmayacağını düşünerek rahatlar.
Bu planın üzerinden yıllar geçer. Kızı 18 yaşına yaklaşır. Ancak kaderden kaçamazlar. Bir gün prensesin yemesi için kuleye bir sepet içinde üzüm gönderilir. Üzümlerin arasında sepete çöreklenenyılankızın üzüm yediği sırada onu sokar ve zehrini verir. Prenses ölür.
Acı kaderiyle yüzleşen imparator ise bu yaşanan olaydan sonra olacakları değiştiremeyeceğini kabullenir. Kızını gömerse toprağın altında yılanların onu yine rahat bırakmayacağını düşünerek bir tabut hazırlatır. Kızını da mumyalatan baba, tabutun, Ayasofya’nın yüksek duvarlarından bir tanesinin üzerine konulmasını emreder. Böylece kızının hiç değilse ölüsünü yılanların rahat bırakacağını düşünür. Ancak daha sonra duvarın üzerine konulan tabutta iki delik oluştuğu fark edilir. Yılanlar imparatorun kızını öldüğünde de rahat bırakmamıştır.
Boğazın en güzel yerinde İstanbul’u selamlayanKız Kulesi’nde kahvaltıetmek isterseniz haftanın herhangi bir gününü tercih edebilirsiniz. Hafta içi gitmek isterseniz kahvaltı 09.00-13.00 arasında oluyor ve serpme kahvaltı şeklinde servis ediliyor.
Rezervasyonla dahil olabileceğiniz kahvaltı için fiyat, tekneyle ulaşım dahil kişi başı 75 Türk Lirası olarak ücretlendiriliyor. Hafta sonları ise yine 10.00-13.00 arasında olmakla birlikteserpme kahvaltışeklinde sunuluyor. Serpme kahvaltının fiyatı ise tekne ulaşımı dahil kişi başı 95 Türk Lirası. Ayrıca kahvaltı ücretlerine müze girişinin de dahil olduğunu belirtmek isteriz.
*Fiyatlar Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.
Kız Kulesi Akşam Yemeği
Kız Kulesi’ni günün her öğünü için tercih edebilirsiniz.Akşam yemeği servisikulede 19.45’te başlıyor. Kulenin atmosferine uyguncanlı müzikeşliğindeki yemek menüsü iki farklı seçenekle sunuluyor. İki menünün fiyatı ise 225 ve 275 Türk Lirası. Menünüze içecek dahil etmek isterseniz ekstra ücret ödüyorsunuz.
Vapur:Beşiktaş ve Eminönü’nden sefer yapan vapur ve motorlarla Üsküdar’ a geçebilirsiniz. Kız Kulesi’ne gitmek için sahilden ring seferleri yapılıyor. Daha sonra yine bu ulaşım araçlarını tercih etmeniz gerekiyor.
Otobüs:2 Üst Bostancı-Üsküdar, 6 Küçük Çamlıca-Üsküdar, 9A Atakent-Üsküdar, 9Ç Çekmeköy-Üsküdar, 9Ü Demokrasi Caddesi-Üsküdar, 11A Alemdar-Üsküdar, 12 ve 12A Üsküdar-Kadıköy başta olmak üzere pek çok otobüs hattı Üsküdar’dan geçiyor.
Marmaray:Avrupa Yakası’ndan gidecek olursanız Marmaray’ın Üsküdar durağında inebilirsiniz.
Ring Seferler:Kız Kulesi’ne giden tekne ringleri Salacak’tan 09.15’te başlayıp her 15 dakikada bir 18.30’a kadar devam ediyor. Akşam ise 20.15’ten sonra 00.30’a kadar rezervasyonlu ziyaretçiler taşınıyor. Ayrıca Kabataş’tan da direkt olarak Kız Kulesi’ne ulaşım sağlanıyor.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/gezilecek-yerler/akmar-pasaji
|
1 viewÇoğunluklaöğrencilerin ders kitabı temin etmek için yollarını aşındırdığı sahaflarla iki adet müzik marketi barındıran Akmar Pasajı,İstanbul'un Anadolu yakasında, Kadıköy'de yer alıyor. Pasajda yeni eski pek çok kitabı uygun fiyatlara temin edebilirsiniz. Akmar Pasajı’nı Kadıköy’deki diğer pasajlardan ayıran en büyük özelliği ise bu pasajın arşivinin diğerlerine göre çok daha zengin olması.Sadece sahaflar değil, eski plaklara ve albümlere ulaşılabilecek birkaç müzik dükkânı da pasaj içerisinde yer almakta.Akmar Pasajı içerisindeki kitapçılardan bazıları takas yolu ile kitap alışverişi yapılmasına da olanak veriyor. Ayrıca ikinci el kitapları bu sahaflara satarak değerlendirebilir ve yeni kitaplar için kitaplığınızda yer açabilirsiniz.Kadıköy Akmar Pasajı’nın en yoğun olduğu dönem ise hiç şüphesiz okulların açıldığı ilk haftalar.Aileler yanlarında çocukları ile birlikte sahaflarda ders kitabı ararken aşırı yoğunluğa neden olabiliyorlar.Kadıköy Akmar Pasajı Kitap Fiyatlarıİçinde hem eski hem de yeni kitaplar satan pek çok kitapçı bulunan Kadıköy Akmar Pasajı kitap fiyatları açısından müşterilerine farklı seçenekler sunuyor. Üstelik sadece Türkçe kitaplarda da değil…Akmar Pasajı İngilizce kitaplar da bulabileceğiniz bir yer.Sadece eski kitaplar değil baskısı tükenmiş ve son derece zor bulunan nadide kitapları da Akmar Pasajı’ndan edinebilirsiniz. Birinci el veya ikinci el olmak üzere pek çok ilköğretim ve lise ders kitabını da Akmar Pasajı’ndan bulmak mümkün.İşte bu her türde farklı kitabı bulabileceğiniz pek çok farklı kitapçı seçeneği pasajın içinde yer almakta. Bunlardan biriNadir Kitabevi. Pasajın giriş katında yer alan bu dükkânda edebiyat, hukuk, Osmanlıca, sanat, sağlık, toplum ve siyaset gibi birçok alanda kitap bulmak mümkün. Nadir Kitapevi’nin en büyük özelliği ise adından da anlaşılacağı üzere baskısı tükenmiş kitapları veya belli kitapların nadide basımlarını da burada bulabilecek olmanız.Yine giriş katta bulunanAntik-Ruha Kitabevipasajda 62/27 B numarada yer alıyor. Burada da antika ve ikinci el kitaplar açısından son derece fazla seçenek mevcut. Akmar Pasajı’nın alt katında yer alanIşık Kitabevi’nde bulunan kitapların yüzde 80’i roman, geri kalanı ise üniversite ders kitapları, hikâyeler ve İngilizce ders kitapları.Sosyal Kitap&Sahafisimli kitapçıda ise ders kitaplarına ek olarak kültür kitapları, romanlar, ansiklopediler ve yabancı dil kitaplar bulunuyor. Sevgi Kitabevi ise ağırlıklı olarak ÖSS, KPPSS, KPDS, tüm üniversite kitaplarını satıyor. Bunlara ek olarak roman satışı da yapıyor.Akmar Pasajı Müzik DükkânlarıAkmar Pasajı içinde yer alanAtlantis Music Shop, Türkiye’ye gelmeyen ya da gelse bile kolay kolay bulunmayan her türden müziği bulabileceğiniz bir yer. Dükkânda, 64 kaydı The Beatles’tan günümüze çok geniş bir arşiv var. Pasaja girmişken plak, kaset ve CD de bakınayım derseniz uğrayabileceğiniz ikinci adresZihni Müzik.Yine Akmar Pasajı’nda yer alanHammer Müzikhem kendi marşandiz ürünlerini hem de geniş bir alternatif müzik arşivini bulundurmakta. Hammer Müzik aynı zamanda müzik yapımcılığı ve küçük çaplı konser organizasyonlarıyla da ilgileniyor.Akmar Pasajı Çalışma SaatleriAkmar Pasajı, haftanın her günü sabah 09.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında hizmet vermekte. Eğer okumak kadar gezip kitap seçmeye meraklı biri iseniz saat 12.00 gibi alışverişinize başlamanızı tavsiye ederiz çünkü burada zamanın ne kadar hızlı geçtiğinin farkına varamayabilirsiniz.Akmar Pasajı Nerede?Akmar Pasajı, Kadıköy rıhtımdan yürüme mesafesinde yer alıyor.Adres:Caferağa Mahallesi, Mühürdar Caddesi, No.70 KadıköyAkmar Pasajı Nasıl Gidilir?Tramvay:Kadıköy –Modanostaljik tramvayı ile buraya gelmek mümkün. İneceğiniz durak ise İskele Cami Durağı.Metro:M4 Kadıköy – Kartal metrosu ile Kadıköy’de indikten sonra yaklaşık 300 metre yürüyüp pasaja ulaşabilirsiniz.Otobüs:Akmar Pasajı’na en yakın otobüs durağının adı: İskele Otobüs Durağı. Her iki yakadan da Kadıköy istikametine giden bütün otobüslerle pasaja erişiminiz mümkün.Vapur:Akmar Pasajı, Beşiktaş,Eminönüve Karaköy’den Kadıköy istikametinde kalkan tüm vapur ve motorlarla rıhtıma ulaştıktan sonra yürüme mesafesinde.Metrobüs:Söğütlüçeşme durağından indikten sonra Minibüs veya otobüse binerek buraya ulaşabilirsiniz. Yürümek isterseniz 1,5 kilometrelik bir yol söz konusu.Özel Araç:15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nü geçtikten sonra O-1 otoyolunu kullanarak buraya ulaşabilirsiniz.Yazıcı Dostu Sürüm
Çoğunluklaöğrencilerin ders kitabı temin etmek için yollarını aşındırdığı sahaflarla iki adet müzik marketi barındıran Akmar Pasajı,İstanbul'un Anadolu yakasında, Kadıköy'de yer alıyor. Pasajda yeni eski pek çok kitabı uygun fiyatlara temin edebilirsiniz. Akmar Pasajı’nı Kadıköy’deki diğer pasajlardan ayıran en büyük özelliği ise bu pasajın arşivinin diğerlerine göre çok daha zengin olması.Sadece sahaflar değil, eski plaklara ve albümlere ulaşılabilecek birkaç müzik dükkânı da pasaj içerisinde yer almakta.
Akmar Pasajı içerisindeki kitapçılardan bazıları takas yolu ile kitap alışverişi yapılmasına da olanak veriyor. Ayrıca ikinci el kitapları bu sahaflara satarak değerlendirebilir ve yeni kitaplar için kitaplığınızda yer açabilirsiniz.Kadıköy Akmar Pasajı’nın en yoğun olduğu dönem ise hiç şüphesiz okulların açıldığı ilk haftalar.Aileler yanlarında çocukları ile birlikte sahaflarda ders kitabı ararken aşırı yoğunluğa neden olabiliyorlar.
Kadıköy Akmar Pasajı Kitap Fiyatları
İçinde hem eski hem de yeni kitaplar satan pek çok kitapçı bulunan Kadıköy Akmar Pasajı kitap fiyatları açısından müşterilerine farklı seçenekler sunuyor. Üstelik sadece Türkçe kitaplarda da değil…Akmar Pasajı İngilizce kitaplar da bulabileceğiniz bir yer.Sadece eski kitaplar değil baskısı tükenmiş ve son derece zor bulunan nadide kitapları da Akmar Pasajı’ndan edinebilirsiniz. Birinci el veya ikinci el olmak üzere pek çok ilköğretim ve lise ders kitabını da Akmar Pasajı’ndan bulmak mümkün.
İşte bu her türde farklı kitabı bulabileceğiniz pek çok farklı kitapçı seçeneği pasajın içinde yer almakta. Bunlardan biriNadir Kitabevi. Pasajın giriş katında yer alan bu dükkânda edebiyat, hukuk, Osmanlıca, sanat, sağlık, toplum ve siyaset gibi birçok alanda kitap bulmak mümkün. Nadir Kitapevi’nin en büyük özelliği ise adından da anlaşılacağı üzere baskısı tükenmiş kitapları veya belli kitapların nadide basımlarını da burada bulabilecek olmanız.Yine giriş katta bulunanAntik-Ruha Kitabevipasajda 62/27 B numarada yer alıyor. Burada da antika ve ikinci el kitaplar açısından son derece fazla seçenek mevcut. Akmar Pasajı’nın alt katında yer alanIşık Kitabevi’nde bulunan kitapların yüzde 80’i roman, geri kalanı ise üniversite ders kitapları, hikâyeler ve İngilizce ders kitapları.Sosyal Kitap&Sahafisimli kitapçıda ise ders kitaplarına ek olarak kültür kitapları, romanlar, ansiklopediler ve yabancı dil kitaplar bulunuyor. Sevgi Kitabevi ise ağırlıklı olarak ÖSS, KPPSS, KPDS, tüm üniversite kitaplarını satıyor. Bunlara ek olarak roman satışı da yapıyor.
Akmar Pasajı Müzik Dükkânları
Akmar Pasajı içinde yer alanAtlantis Music Shop, Türkiye’ye gelmeyen ya da gelse bile kolay kolay bulunmayan her türden müziği bulabileceğiniz bir yer. Dükkânda, 64 kaydı The Beatles’tan günümüze çok geniş bir arşiv var. Pasaja girmişken plak, kaset ve CD de bakınayım derseniz uğrayabileceğiniz ikinci adresZihni Müzik.Yine Akmar Pasajı’nda yer alanHammer Müzikhem kendi marşandiz ürünlerini hem de geniş bir alternatif müzik arşivini bulundurmakta. Hammer Müzik aynı zamanda müzik yapımcılığı ve küçük çaplı konser organizasyonlarıyla da ilgileniyor.
Akmar Pasajı Çalışma Saatleri
Akmar Pasajı, haftanın her günü sabah 09.00 ile akşam 21.00 saatleri arasında hizmet vermekte. Eğer okumak kadar gezip kitap seçmeye meraklı biri iseniz saat 12.00 gibi alışverişinize başlamanızı tavsiye ederiz çünkü burada zamanın ne kadar hızlı geçtiğinin farkına varamayabilirsiniz.
Akmar Pasajı, Kadıköy rıhtımdan yürüme mesafesinde yer alıyor.Adres:Caferağa Mahallesi, Mühürdar Caddesi, No.70 Kadıköy
Akmar Pasajı Nasıl Gidilir?
Tramvay:Kadıköy –Modanostaljik tramvayı ile buraya gelmek mümkün. İneceğiniz durak ise İskele Cami Durağı.Metro:M4 Kadıköy – Kartal metrosu ile Kadıköy’de indikten sonra yaklaşık 300 metre yürüyüp pasaja ulaşabilirsiniz.Otobüs:Akmar Pasajı’na en yakın otobüs durağının adı: İskele Otobüs Durağı. Her iki yakadan da Kadıköy istikametine giden bütün otobüslerle pasaja erişiminiz mümkün.Vapur:Akmar Pasajı, Beşiktaş,Eminönüve Karaköy’den Kadıköy istikametinde kalkan tüm vapur ve motorlarla rıhtıma ulaştıktan sonra yürüme mesafesinde.Metrobüs:Söğütlüçeşme durağından indikten sonra Minibüs veya otobüse binerek buraya ulaşabilirsiniz. Yürümek isterseniz 1,5 kilometrelik bir yol söz konusu.Özel Araç:15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nü geçtikten sonra O-1 otoyolunu kullanarak buraya ulaşabilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/sri-lanka
|
Sri Lanka Hakkında Temel BilgilerHint Okyanusu’nun incisi Sri Lanka ya da eski adıyla Seylan65.610 kilometrekare alana sahip bir ada ülkesidir.Antik dönemden kalma tapınakları, gökkuşağı renginde balıkçı kayıkları, palmiyelerle çevrili kumsalları ve huzur veren yağmur ormanlarıyla bir doğa harikasıolan ülke 1972 yılına dek İngiliz sömürgesi kontrolünde olmuştur. Çok kültürlü yapısıylapek çok dinden ve etnik kültürden insanın bir araya geldiği coğrafyaparlamenter sistemle yönetilmektedir.Sri Lanka Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarSri Lanka Hakkında Temel BilgilerSri Lanka’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriSri Lanka Nerededir?Sri Lanka’ya Nasıl Gidilir?Sri Lanka’ya Ne Zaman Gidilir?Sri Lanka KültürüSri Lanka MutfağıSri Lanka’dan Alınacak Hediyelik EşyalarSri Lanka’nın FestivalleriSri Lanka’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerSri Lanka’da İklim ve Hava DurumuSri Lanka’nın Kısa TarihiSri Lanka EkonomisiSri Lanka’da Din ve İnançSri Lanka’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriSri Lanka’da Konuşulan DillerDevamını OkuSri Lanka ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarEditörün KalemindenMURAT Z. ÖZBİLGİEditör12.11.2018Alışveriş Cenneti Kolombo ve Gezilecek YerleriTUĞÇE YILMAZEditör09.08.2016Dodanduwa'da Lagün Turu ve Tarçın Atölyesi ZiyaretiTUĞÇE YILMAZEditör09.08.2016Hikkaduwa: Bilgeliğin KılıcıTUĞÇE YILMAZEditör09.08.2016Sri Lanka'nın Güneyinde Bir Durak: GalleTUĞÇE YILMAZEditör09.08.2016Kolombo'ya Geri DönüşTUĞÇE YILMAZEditör08.08.2016Tekrar Merhaba Sri LankaTUĞÇE YILMAZEditör08.08.2016Sri Lanka'nın Güneyinde İlk Durak BeruwalaTUĞÇE YILMAZEditör21.06.2016Yala Ulusal ParkıHÜSEYİN YILMAZEditör16.01.2012Kandy ve Buda'nın Dişi
Sri Lanka Hakkında Temel Bilgiler
Hint Okyanusu’nun incisi Sri Lanka ya da eski adıyla Seylan65.610 kilometrekare alana sahip bir ada ülkesidir.Antik dönemden kalma tapınakları, gökkuşağı renginde balıkçı kayıkları, palmiyelerle çevrili kumsalları ve huzur veren yağmur ormanlarıyla bir doğa harikasıolan ülke 1972 yılına dek İngiliz sömürgesi kontrolünde olmuştur. Çok kültürlü yapısıylapek çok dinden ve etnik kültürden insanın bir araya geldiği coğrafyaparlamenter sistemle yönetilmektedir.
Sri Lanka ile İlgili
Alışveriş Cenneti Kolombo ve Gezilecek Yerleri
Dodanduwa'da Lagün Turu ve Tarçın Atölyesi Ziyareti
Sri Lanka'nın Güneyinde Bir Durak: Galle
Tekrar Merhaba Sri Lanka
Sri Lanka'nın Güneyinde İlk Durak Beruwala
Kandy ve Buda'nın Dişi
Sri Lanka’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriBaşkentiKolomboolan Sri Lanka9 eyaletten oluşur. Kendi içinde özerk olan bu eyaletlerMerkezi Eyaletçay üretimi,şelaleleri ve vadileriylebüyüleyici bir doğaya sahiptir.Kuzey Merkez Eyaleti2500 yıl öncesine dayanan geçmişiantik krallıklardan kalmayapılarıyla kültürel mirasın da merkezi konumundadır.Başkentin de içinde bulunduğu Batı Eyaletiaynı zamanda kumsallarıyla meşhurdur. Ülkenin diğer eyaletleri,Kuzey, Doğu, Kuzeybatı, Sabaragamuwa, Güney ve Uva’dır.Ruhani kent Kandyaynı zamanda Buddha’nın da evidir. Çay tarlaları ve dağlarla çevriliNuwaraEliyaise aynı zamanda ülkenin en serin kenti olma özelliğini taşır.Beruwala Gezi RehberiDambulla Gezi RehberiGalle Gezi RehberiGiritale Gezi RehberiHabarana Gezi RehberiHikkaduwa Gezi RehberiJaffna Gezi RehberiKandy Gezi RehberiKaudulla Ulusal Parkı Gezi RehberiKolombo Gezi RehberiMatale Gezi RehberiNegombo Gezi RehberiNuwara Eliya Gezi RehberiPinnawala Gezi RehberiPolonnaruwa Gezi RehberiRatnapura Gezi RehberiSigiriya Gezi RehberiTrincomalee Gezi RehberiYala Ulusal Parkı Gezi Rehberi
Sri Lanka’nın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
BaşkentiKolomboolan Sri Lanka9 eyaletten oluşur. Kendi içinde özerk olan bu eyaletlerMerkezi Eyaletçay üretimi,şelaleleri ve vadileriylebüyüleyici bir doğaya sahiptir.Kuzey Merkez Eyaleti2500 yıl öncesine dayanan geçmişiantik krallıklardan kalmayapılarıyla kültürel mirasın da merkezi konumundadır.Başkentin de içinde bulunduğu Batı Eyaletiaynı zamanda kumsallarıyla meşhurdur. Ülkenin diğer eyaletleri,Kuzey, Doğu, Kuzeybatı, Sabaragamuwa, Güney ve Uva’dır.Ruhani kent Kandyaynı zamanda Buddha’nın da evidir. Çay tarlaları ve dağlarla çevriliNuwaraEliyaise aynı zamanda ülkenin en serin kenti olma özelliğini taşır.
Sri Lanka Nerededir?Dört tarafı denizlerle çevriliSri Lanka Hindistan’ın güneyinde, Hint Okyanusu’nda bulunan bir Güney Asya ülkesidir. Güneybatısında Maldivlerin bulunduğu ülke aynı zamanda İpek Yolu üzerindedir.
Dört tarafı denizlerle çevriliSri Lanka Hindistan’ın güneyinde, Hint Okyanusu’nda bulunan bir Güney Asya ülkesidir. Güneybatısında Maldivlerin bulunduğu ülke aynı zamanda İpek Yolu üzerindedir.
Sri Lanka’ya Nasıl Gidilir?Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından15 günlük seyahatlerde vize istemeyenSri Lanka’ya gitmek içindoğrudan uçuşlarmevcuttur. Biraz pahalı olabilen uçak bileti fiyatlarını daha ucuza mal edebilmenin bir yolu iseaktarmalı uçuşutercih etmek elbette. Ayrıca Maldivler ve Hindistan üzerinden de aktarma yapmak çok kolaydır. Son olarak Sri Lanka’ya turizm amaçlı gittiğinizde varış öncesinde ya da ülkeye varışta birElektronik Seyahat İzni (ETA)edinmeniz gerekmektedir.
Sri Lanka’ya Nasıl Gidilir?
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından15 günlük seyahatlerde vize istemeyenSri Lanka’ya gitmek içindoğrudan uçuşlarmevcuttur. Biraz pahalı olabilen uçak bileti fiyatlarını daha ucuza mal edebilmenin bir yolu iseaktarmalı uçuşutercih etmek elbette. Ayrıca Maldivler ve Hindistan üzerinden de aktarma yapmak çok kolaydır. Son olarak Sri Lanka’ya turizm amaçlı gittiğinizde varış öncesinde ya da ülkeye varışta birElektronik Seyahat İzni (ETA)edinmeniz gerekmektedir.
Sri Lanka’ya Ne Zaman Gidilir?Güney ve batı bölümleriiçinmayıs ve eylül ayı arası dönemin muson dönemiolduğu Sri Lanka’nınkuzey ve doğusundabu durumekim ve ocakarasında yaşanmaktadır. Dolayısıyla ülkeyi ziyaret etmek için önerilen dönemdoğu kıyıları için yağışların az yaşandığı nisan ve kasım arasıiken; batı ve orta bölgeler içinaralık ve martarasıdır. Ayrıca Noel ve Yeni Yıl döneminde de oldukça popüler olan ülkedetemmuz ağustos arası ise festivallerle geçmektedir.
Sri Lanka’ya Ne Zaman Gidilir?
Güney ve batı bölümleriiçinmayıs ve eylül ayı arası dönemin muson dönemiolduğu Sri Lanka’nınkuzey ve doğusundabu durumekim ve ocakarasında yaşanmaktadır. Dolayısıyla ülkeyi ziyaret etmek için önerilen dönemdoğu kıyıları için yağışların az yaşandığı nisan ve kasım arasıiken; batı ve orta bölgeler içinaralık ve martarasıdır. Ayrıca Noel ve Yeni Yıl döneminde de oldukça popüler olan ülkedetemmuz ağustos arası ise festivallerle geçmektedir.
Sri Lanka KültürüSri Lanka’da size ikram edilen çayı geri çevirmek oldukça kaba bir hareket olarak algılanmaktadır.Bir yerde zamanında olmanın da oldukça önemsendiğiülkede bir yere geç kaldığınız takdirde bunu telafi etme şansı bulamayabilirsiniz. O yüzden bu konuda mutlaka özenli olmanız gerekmektedir. Birinin evine, ofisine ya da bulunduğu mekâna giderken mutlakaküçük de olsa hediyealmaya ve eliniz boş gitmemeye dikkat etmeniz gerekir. Ayrıca günlük hayatta herhangi bir kıyafet zorunluluğu olmadığı haldekutsal mekânlarda ortama uygun giyinmeniz beklenir.Yani bacak ve kollarınız çıplak olmamalıdır.
Sri Lanka’da size ikram edilen çayı geri çevirmek oldukça kaba bir hareket olarak algılanmaktadır.Bir yerde zamanında olmanın da oldukça önemsendiğiülkede bir yere geç kaldığınız takdirde bunu telafi etme şansı bulamayabilirsiniz. O yüzden bu konuda mutlaka özenli olmanız gerekmektedir. Birinin evine, ofisine ya da bulunduğu mekâna giderken mutlakaküçük de olsa hediyealmaya ve eliniz boş gitmemeye dikkat etmeniz gerekir. Ayrıca günlük hayatta herhangi bir kıyafet zorunluluğu olmadığı haldekutsal mekânlarda ortama uygun giyinmeniz beklenir.Yani bacak ve kollarınız çıplak olmamalıdır.
Sri Lanka MutfağıSri Lanka mutfağı denince elbette akla ilk gelenbaharatlı yiyecekler en başta da köri sosuolacaktır. Hindistan ve Güneydoğu mutfağı etkilerinin görüldüğü ülkedebalık ve deniz mahsulleriönemli yer tutmaktadır. Hemen her yemeğin yanında gelenpilav ülke halkının vazgeçilmezidir. Kurutulmuş tuna balığı ve hindistancevizi ülke mutfağının diğer olmazsa olmazları arasındadır. Kahvaltı da dahil olmak üzere tüm öğünlerindebaharatlı yemeklere rastlamanızın kaçınılmaz olduğu Sri Lanka’dasokakyemekleride hayli lezzetlidir.Sri Lanka halkıyemek yerken sağ ellerini hatta parmak uçlarını kullanırlar. Hemen her yemeğin yanında tükettiklerirotihindistanceviziyle hazırladıkları bir çeşit bazlamadır. Ülkenin bir diğer geleneksel yemeğikotti-roti’yi ise çeşitli sebzeler, yumurta ve roti kullanarak hazırlamaktadırlar.Pirinç ve köriyle hazırlayıp muz kabuğuna sararak fırında pişirdikleri köftelerilampraisi ülkeyi ziyaret ettiğinizde mutlaka deneyin.Polsamboladını verdikleri çeşnilerini hindistancevizi, balık, tuz, chilli ve soğan kullanarak hazırlamaktadırlar. Yengeç, çeşitli sebzeler, karides, mürekkep balığı ile hazırladıkları bir diğer meşhur yemeklerikoolise lezzetini birlikte pişirildiğipalmirapalmiyesininköklerinden almaktadır.Sri Lankalılarınulusal içecekleri çaydır. Ayrıca palmiye ağacından yaptıkları likörleriarrackvetaze hindistancevizi suyunu çokça tüketirler.Palmiyeyi fermente ederek hazırladıkları orta alkollü içkileritoddypek çok yerde yasal değildir. Alkol tüketiminde yaş sınırının minimum 21 oluğu ülkeninyerel birası ise Lion’dur. Dolunay döneminde kutladıklarıpoya bayramlarında alkolün tüketilmediğiSri Lanka’da bir mekâna gittiğinizde beklenenbahşiş miktarı yüzde 10civarındadır.
Sri Lanka mutfağı denince elbette akla ilk gelenbaharatlı yiyecekler en başta da köri sosuolacaktır. Hindistan ve Güneydoğu mutfağı etkilerinin görüldüğü ülkedebalık ve deniz mahsulleriönemli yer tutmaktadır. Hemen her yemeğin yanında gelenpilav ülke halkının vazgeçilmezidir. Kurutulmuş tuna balığı ve hindistancevizi ülke mutfağının diğer olmazsa olmazları arasındadır. Kahvaltı da dahil olmak üzere tüm öğünlerindebaharatlı yemeklere rastlamanızın kaçınılmaz olduğu Sri Lanka’dasokakyemekleride hayli lezzetlidir.
Sri Lanka halkıyemek yerken sağ ellerini hatta parmak uçlarını kullanırlar. Hemen her yemeğin yanında tükettiklerirotihindistanceviziyle hazırladıkları bir çeşit bazlamadır. Ülkenin bir diğer geleneksel yemeğikotti-roti’yi ise çeşitli sebzeler, yumurta ve roti kullanarak hazırlamaktadırlar.Pirinç ve köriyle hazırlayıp muz kabuğuna sararak fırında pişirdikleri köftelerilampraisi ülkeyi ziyaret ettiğinizde mutlaka deneyin.Polsamboladını verdikleri çeşnilerini hindistancevizi, balık, tuz, chilli ve soğan kullanarak hazırlamaktadırlar. Yengeç, çeşitli sebzeler, karides, mürekkep balığı ile hazırladıkları bir diğer meşhur yemeklerikoolise lezzetini birlikte pişirildiğipalmirapalmiyesininköklerinden almaktadır.
Sri Lankalılarınulusal içecekleri çaydır. Ayrıca palmiye ağacından yaptıkları likörleriarrackvetaze hindistancevizi suyunu çokça tüketirler.Palmiyeyi fermente ederek hazırladıkları orta alkollü içkileritoddypek çok yerde yasal değildir. Alkol tüketiminde yaş sınırının minimum 21 oluğu ülkeninyerel birası ise Lion’dur. Dolunay döneminde kutladıklarıpoya bayramlarında alkolün tüketilmediğiSri Lanka’da bir mekâna gittiğinizde beklenenbahşiş miktarı yüzde 10civarındadır.
Sri Lanka’dan Alınacak Hediyelik EşyalarHareketli bir alışveriş dünyası olan Sri Lanka’dapek çok yerli üretici, tasarım dükkânı ve butiğin yanı sıra büyük alışveriş merkezlerine de rastlayacaksınız. Dolayısıyla hediye seçeneğiniz hayli fazla. Özellikle Kolombo kentindeGalleRoad ve Paradise Road’dapek çok alternatifle karşılaşacaksınız.Ambalangodave Galle Fort’ta ise antika seçenekleribaşınızı döndürebilir. Ayrıca günlük pazarların sıkça kurulduğu ülkede otantik yiyeceklerden, baharatlardan ve çaylardan almak da oldukça iyi bir fikir sayılabilir.Ülkenin kendine has el yapımı ürünleri arasındagümüş, kemik, seramik, ahşap, terakota ve pirinç kullanarak hazırladıkları nadide ürünleraynı zamanda orijinal hediyeler olacaktır. Ayrıcakamıştan hazırladıkları kaplar ve hasır şapkalarda oldukça popülerdir. Sri Lanka’da gerçekten de çok fazla yerel ürün bulacaksınız, bunlardan bir diğeri de festivallerinde de çokça kullandıklarımaskelerdir. Ayrıcabatik, pamuk, ipek ve reyondan yapılma elişleride dönerken yanınızda getirebileceğiniz hediyeler arasındadır.Pazarlığın çok yaygın bir alışkanlık olduğuSri Lanka’da pazarlık yapmaktan hiç çekinmeyin. Fakat bu noktada agresif olmamaya özen gösterin. Ülkedeki alışveriş mekânları hafta içi her gün 09.00 ile 17.30 saatleri arasında, cumartesi günleri ise sabah 09.00’dan öğlen 13.00’a kadar açıktır.
Sri Lanka’dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Hareketli bir alışveriş dünyası olan Sri Lanka’dapek çok yerli üretici, tasarım dükkânı ve butiğin yanı sıra büyük alışveriş merkezlerine de rastlayacaksınız. Dolayısıyla hediye seçeneğiniz hayli fazla. Özellikle Kolombo kentindeGalleRoad ve Paradise Road’dapek çok alternatifle karşılaşacaksınız.Ambalangodave Galle Fort’ta ise antika seçenekleribaşınızı döndürebilir. Ayrıca günlük pazarların sıkça kurulduğu ülkede otantik yiyeceklerden, baharatlardan ve çaylardan almak da oldukça iyi bir fikir sayılabilir.
Ülkenin kendine has el yapımı ürünleri arasındagümüş, kemik, seramik, ahşap, terakota ve pirinç kullanarak hazırladıkları nadide ürünleraynı zamanda orijinal hediyeler olacaktır. Ayrıcakamıştan hazırladıkları kaplar ve hasır şapkalarda oldukça popülerdir. Sri Lanka’da gerçekten de çok fazla yerel ürün bulacaksınız, bunlardan bir diğeri de festivallerinde de çokça kullandıklarımaskelerdir. Ayrıcabatik, pamuk, ipek ve reyondan yapılma elişleride dönerken yanınızda getirebileceğiniz hediyeler arasındadır.
Pazarlığın çok yaygın bir alışkanlık olduğuSri Lanka’da pazarlık yapmaktan hiç çekinmeyin. Fakat bu noktada agresif olmamaya özen gösterin. Ülkedeki alışveriş mekânları hafta içi her gün 09.00 ile 17.30 saatleri arasında, cumartesi günleri ise sabah 09.00’dan öğlen 13.00’a kadar açıktır.
Sri Lanka’nın FestivalleriSri Lanka’nınantik dönemden kalma köklü tarihi ve çok kültürlü yapısıülkenin geleneklerine de yansımıştır. Pek çokdini festival ve seremoninin olduğu ülkedeher yıl 13 Nisan tarihi Sinhala ve Tamil yerlileri tarafından yeni yıl olarak kutlanmaktadır. Sri Lanka’nın kendine has sembollerinden biri haline gelmişKandyise temmuz ya da ağustos ayının en büyük festivalidir.Festival karnavalı andıran havası, yerli dansları, kostümleri ve müzikleriyle ülkenin en önemli olaylarından biri olarak kabul edilmektedir. Budist festival olan Kandy’deateş dansçılarının yanı sıra ülkeningeleneksel dansı Kandianda yapılır. Aynı zamanda fillerin de korteje katıldığı etkinlik Buda’nın evine yapılan bir yürüyüştür.Sri Lanka’da her aypoya günükutlanır.Poya dolunay demektir. Bir Budist geleneği olan poya günlerinde yani her ayın dolunay yaşanan gününde dolunaya saygı amacıyla Budistler dini seremoniler düzenler.Hint festivali Velise savaş tanrısına adanmıştır. Her sene temmuz ya da ağustos ayında başkent Kolombo’da düzenlenen festivalde Hintlilerin tapınağı Kovil’e bir yürüyüş gerçekleştirilir. Yürüyüş sırasında sembolik olarak savaş arabaları ve silahlar da katılımcılara eşlik eder. Bir diğer Hint geleneğiDeepawaliise ışık festivaliolarak da adlandırılmaktadır. Huzur ve sağlık tanrıçası Lakshmi’ye adanan festivalde iyinin kötüye karşı zaferi kutlanır.İnsanlar yeni kıyafetlerini giyerler ve evlerini ışıklarla süslerler.
Sri Lanka’nınantik dönemden kalma köklü tarihi ve çok kültürlü yapısıülkenin geleneklerine de yansımıştır. Pek çokdini festival ve seremoninin olduğu ülkedeher yıl 13 Nisan tarihi Sinhala ve Tamil yerlileri tarafından yeni yıl olarak kutlanmaktadır. Sri Lanka’nın kendine has sembollerinden biri haline gelmişKandyise temmuz ya da ağustos ayının en büyük festivalidir.Festival karnavalı andıran havası, yerli dansları, kostümleri ve müzikleriyle ülkenin en önemli olaylarından biri olarak kabul edilmektedir. Budist festival olan Kandy’deateş dansçılarının yanı sıra ülkeningeleneksel dansı Kandianda yapılır. Aynı zamanda fillerin de korteje katıldığı etkinlik Buda’nın evine yapılan bir yürüyüştür.
Sri Lanka’da her aypoya günükutlanır.Poya dolunay demektir. Bir Budist geleneği olan poya günlerinde yani her ayın dolunay yaşanan gününde dolunaya saygı amacıyla Budistler dini seremoniler düzenler.Hint festivali Velise savaş tanrısına adanmıştır. Her sene temmuz ya da ağustos ayında başkent Kolombo’da düzenlenen festivalde Hintlilerin tapınağı Kovil’e bir yürüyüş gerçekleştirilir. Yürüyüş sırasında sembolik olarak savaş arabaları ve silahlar da katılımcılara eşlik eder. Bir diğer Hint geleneğiDeepawaliise ışık festivaliolarak da adlandırılmaktadır. Huzur ve sağlık tanrıçası Lakshmi’ye adanan festivalde iyinin kötüye karşı zaferi kutlanır.İnsanlar yeni kıyafetlerini giyerler ve evlerini ışıklarla süslerler.
Sri Lanka’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler· Tamil Thai Pongal Günü (15 Ocak),· Duruthu Dolunay Poya Günü (Ocak ayı dolunay gecesi),· Ulusal Gün (4 Şubat),· Navam Dolunay Poya Günü (Şubat ayı dolunay gecesi),· Mahashivratri (7 Mart),· Medin Dolunay Poya Günü (Mart ayı dolunay gecesi),· Kutsal Cuma (25 Mart),· Sinhala ve Tamil Yeni Yılı (14 Nisan),· İşçi Günü (1 Mayıs),· Buda’nın Doğumgünü (14 Mayıs),· Esala Dolunay Poya Günü (Haziran ayı dolunay gecesi),· Poson Dolunay Poya Günü (Temmuz ayı dolınay gecesi),· Nikini Dolunay Poya Günü (Ağustos ayı dolunay gecesi),· Binara Dolunay Poya Günü (Eylül ayı dolunay gecesi),· Vap Dolunay Poya Günü (Ekim ayı dolunay gecesi),· Diwali (29 Ekim),· Il Dolunay Poya Günü (Kasım ayı dolunay gecesi),· Hz. Muhammed’in Doğumgünü (12 Aralık),· Unduvap Dolunay Poya Günü (Aralık ayı dolunay gecesi),· Ramazan Bayramı,· Kurban Bayramı,· Noel Günü (25 Aralık)
Sri Lanka’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
· Tamil Thai Pongal Günü (15 Ocak),
· Duruthu Dolunay Poya Günü (Ocak ayı dolunay gecesi),
· Ulusal Gün (4 Şubat),
· Navam Dolunay Poya Günü (Şubat ayı dolunay gecesi),
· Mahashivratri (7 Mart),
· Medin Dolunay Poya Günü (Mart ayı dolunay gecesi),
· Kutsal Cuma (25 Mart),
· Sinhala ve Tamil Yeni Yılı (14 Nisan),
· İşçi Günü (1 Mayıs),
· Buda’nın Doğumgünü (14 Mayıs),
· Esala Dolunay Poya Günü (Haziran ayı dolunay gecesi),
· Poson Dolunay Poya Günü (Temmuz ayı dolınay gecesi),
· Nikini Dolunay Poya Günü (Ağustos ayı dolunay gecesi),
· Binara Dolunay Poya Günü (Eylül ayı dolunay gecesi),
· Vap Dolunay Poya Günü (Ekim ayı dolunay gecesi),
· Diwali (29 Ekim),
· Il Dolunay Poya Günü (Kasım ayı dolunay gecesi),
· Hz. Muhammed’in Doğumgünü (12 Aralık),
· Unduvap Dolunay Poya Günü (Aralık ayı dolunay gecesi),
· Noel Günü (25 Aralık)
Sri Lanka’da İklim ve Hava DurumuSri Lanka muson ikliminin görüldüğü tropikal bir bölgedir. Dolayısıylayılın her zamanı yağış almaktadır. İki majör yağış dönemi ise ekim-ocak arasında kuzey-doğu musonları ve mayıs-temmuz arasında güney-batı musonlarıdır.Ada ülkesi olduğu için rüzgârlardan da etkilenen ülkede sıcaklıklar bölgeden bölgeye değişmektedir. Yıl boyu sıcaklığın merkeze yakın ve yüksek bölgelerde ortalama 5-20 derece olduğu ülkenin diğer kısımlarındaki ortalama sıcaklık ise 30-35 derece arasındadır.
Sri Lanka’da İklim ve Hava Durumu
Sri Lanka muson ikliminin görüldüğü tropikal bir bölgedir. Dolayısıylayılın her zamanı yağış almaktadır. İki majör yağış dönemi ise ekim-ocak arasında kuzey-doğu musonları ve mayıs-temmuz arasında güney-batı musonlarıdır.Ada ülkesi olduğu için rüzgârlardan da etkilenen ülkede sıcaklıklar bölgeden bölgeye değişmektedir. Yıl boyu sıcaklığın merkeze yakın ve yüksek bölgelerde ortalama 5-20 derece olduğu ülkenin diğer kısımlarındaki ortalama sıcaklık ise 30-35 derece arasındadır.
Sri Lanka’nın Kısa TarihiSri Lanka’nıntarihi 125.000 yıl öncesine dayanmaktadır, hatta muhtemelen aslında 500.000 geriye dayandığı söylenmektedir.Adı Hindistan’ın mitolojik kaynaklarından Ramayana’da da geçenülke topraklarındaM.Ö. 380 senesinde kurulan Anuradhapura İmparatorluğu ile Budizm de tanınmıştır. Budist okullarının açıldığı ve Budizmin yaygınlaştığı bu dönemden kalmaSigiriyafreskleriUNESCO Dünya Mirası Koruması altındadır.Anuradhapuraİmparatorluğu’nun düşmesinin ardından başlayan Chola İmparatorluğu döneminde Polonnaruwa başkent ilan edilmiş ve ülke en güçlü yıllarını yaşamıştır.Erken modern dönemde Portekizli kâşifLourençode Almedia ve oğluFrancisco de Almedia’nınülkeye gelmesiyle Portekizliler başkent Kolombo’yu inşa etmişlerdir. 1517 yılında gerçekleşen bu olayın ardından Alman kâşiflerinde ülkede etki kurmasıPortekiz-Alman savaşlarına neden olmuştur.Napolyon Savaşları döneminde İngiltere’nin kontrolüne geçen Sri Lanka 1948 senesinde bağımsızlığını kazanmıştır. Ülke içinde1983’te başlayan etnik savaşta yaklaşık 150.000 Tamilli yaşamını yitirmiştir.2004 senesinde Asya’da yaşanan tsunami felaketinin 35.000 kişinin ölümüne sebep olduğuülkede Tamillilerle başarıya ulaşmayan barış görüşmeleri hala problem yaratmaktadır.
Sri Lanka’nın Kısa Tarihi
Sri Lanka’nıntarihi 125.000 yıl öncesine dayanmaktadır, hatta muhtemelen aslında 500.000 geriye dayandığı söylenmektedir.Adı Hindistan’ın mitolojik kaynaklarından Ramayana’da da geçenülke topraklarındaM.Ö. 380 senesinde kurulan Anuradhapura İmparatorluğu ile Budizm de tanınmıştır. Budist okullarının açıldığı ve Budizmin yaygınlaştığı bu dönemden kalmaSigiriyafreskleriUNESCO Dünya Mirası Koruması altındadır.Anuradhapuraİmparatorluğu’nun düşmesinin ardından başlayan Chola İmparatorluğu döneminde Polonnaruwa başkent ilan edilmiş ve ülke en güçlü yıllarını yaşamıştır.Erken modern dönemde Portekizli kâşifLourençode Almedia ve oğluFrancisco de Almedia’nınülkeye gelmesiyle Portekizliler başkent Kolombo’yu inşa etmişlerdir. 1517 yılında gerçekleşen bu olayın ardından Alman kâşiflerinde ülkede etki kurmasıPortekiz-Alman savaşlarına neden olmuştur.Napolyon Savaşları döneminde İngiltere’nin kontrolüne geçen Sri Lanka 1948 senesinde bağımsızlığını kazanmıştır. Ülke içinde1983’te başlayan etnik savaşta yaklaşık 150.000 Tamilli yaşamını yitirmiştir.2004 senesinde Asya’da yaşanan tsunami felaketinin 35.000 kişinin ölümüne sebep olduğuülkede Tamillilerle başarıya ulaşmayan barış görüşmeleri hala problem yaratmaktadır.
Sri Lanka EkonomisiSri Lankaçay, kauçuk, kahve ve şekerticaretiyle ön plana çıkmaktadır. Bunların arasında en önemli ihracat malı çay ise bilhassa 19 ve 20. yüzyılla beraber bir çeşit plantasyon ekonomisine geçiş yapılmasıyla değer kazanmıştır. Bu dönemdeSeylan çayı, kauçuk ve tarçının ülkeyle özdeş bir tür markaya dönüşmüştür.İngiliz sömürge güçlerinin inşa ettiğimodern limanların da büyük katkı sağladığı bu ticaret anlayışısosyalist rejime dönüş yapılan 1948-1977 arası dönemde değişikliğe uğramıştır.Devletleştirme politikasınınizlendiği bu dönemin ardından1977’de serbest piyasa ekonomisine evrilenülke ekonomisiözel girişimlere de olanak sağlamaya başlamıştır. 2010 yılıyla beraberhizmet sektöründede büyük gelişmelerin yaşandığı ülke dünyanınen hızlı gelişen ekonomilerinden biriolarak kabul edilmektedir.
Sri Lankaçay, kauçuk, kahve ve şekerticaretiyle ön plana çıkmaktadır. Bunların arasında en önemli ihracat malı çay ise bilhassa 19 ve 20. yüzyılla beraber bir çeşit plantasyon ekonomisine geçiş yapılmasıyla değer kazanmıştır. Bu dönemdeSeylan çayı, kauçuk ve tarçının ülkeyle özdeş bir tür markaya dönüşmüştür.İngiliz sömürge güçlerinin inşa ettiğimodern limanların da büyük katkı sağladığı bu ticaret anlayışısosyalist rejime dönüş yapılan 1948-1977 arası dönemde değişikliğe uğramıştır.Devletleştirme politikasınınizlendiği bu dönemin ardından1977’de serbest piyasa ekonomisine evrilenülke ekonomisiözel girişimlere de olanak sağlamaya başlamıştır. 2010 yılıyla beraberhizmet sektöründede büyük gelişmelerin yaşandığı ülke dünyanınen hızlı gelişen ekonomilerinden biriolarak kabul edilmektedir.
Sri Lanka’da Din ve İnançÇok dinli bir ülke olan Sri Lanka nüfusunun yüzde 70’lik büyük kısmı Budist’tir. Budizm’in ilk olarak M.Ö. 2. yüzyıldaMahindatarafından tanıtıldığı ülkede ikinci en yaygın dini inanç iseHinduizm’dir. Daha çok Tamillilerin oluşturduğu Hindu nüfus ülkenin Kuzey Doğu ve Merkez Eyaletlerinde daha yaygındır. Erken 16. yüzyılda batılı koloni devletler tarafından getirilen Hristiyanlık dini daha çok Portekizli sömürgecilerin etkisiyle Katolik mezhebine bağlıdır. Son olarak küçük de olsaMüslüman nüfusun da yaşadığı ülkenin gündelik ve kültürel yaşantısında din büyük öneme sahiptir.Hattadünyanın en inançlı 3. ülkesi unvanına sahip ülkede insanlar hayatlarını dine göre şekillendirmektedir.
Sri Lanka’da Din ve İnanç
Çok dinli bir ülke olan Sri Lanka nüfusunun yüzde 70’lik büyük kısmı Budist’tir. Budizm’in ilk olarak M.Ö. 2. yüzyıldaMahindatarafından tanıtıldığı ülkede ikinci en yaygın dini inanç iseHinduizm’dir. Daha çok Tamillilerin oluşturduğu Hindu nüfus ülkenin Kuzey Doğu ve Merkez Eyaletlerinde daha yaygındır. Erken 16. yüzyılda batılı koloni devletler tarafından getirilen Hristiyanlık dini daha çok Portekizli sömürgecilerin etkisiyle Katolik mezhebine bağlıdır. Son olarak küçük de olsaMüslüman nüfusun da yaşadığı ülkenin gündelik ve kültürel yaşantısında din büyük öneme sahiptir.Hattadünyanın en inançlı 3. ülkesi unvanına sahip ülkede insanlar hayatlarını dine göre şekillendirmektedir.
Sri Lanka’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriKOLOMBO BÜYÜKELÇİLİĞİAdres: Büyükelçiliğin daimi kançılaryasına yerleşme çalışmaları devam etmektedir.Telefon: + 94 777 671 223[email protected]Görev Bölgesi: SRİ LANKA
Sri Lanka’da Bulunan Türkiye Dış Temsicilikleri
Adres: Büyükelçiliğin daimi kançılaryasına yerleşme çalışmaları devam etmektedir.
Telefon: + 94 777 671 223
Görev Bölgesi: SRİ LANKA
Sri Lanka’da Konuşulan DillerSeylanca ve Tamilcenin resmi dilleri olduğu Sri Lanka’daİngilizcede eğitim, ticaret ve bilimsel faaliyet amaçlarıyla çokça kullanılmaktadır. AyrıcaPortekizce’nin de konuşulduğu ülkede nüfusun yüzde 74’ü Seylanca konuşmaktadır
Sri Lanka’da Konuşulan Diller
Seylanca ve Tamilcenin resmi dilleri olduğu Sri Lanka’daİngilizcede eğitim, ticaret ve bilimsel faaliyet amaçlarıyla çokça kullanılmaktadır. AyrıcaPortekizce’nin de konuşulduğu ülkede nüfusun yüzde 74’ü Seylanca konuşmaktadır
Priz TipiType D / 250V / 5 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 20,277,597 Dili: Seylanca ve Tamilce Para Birimi: Sri Lanka Rupisi İklim: Muson İklimi
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/pakistan
|
PakistanCumhuriyet Günü, 23 Mart (1956)Pakistan Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerÖzel YazılarPakistanPakistan Lokasyon / KonumPakistan Ne Zaman Gidilir?Pakistan Ülke Mutfağı / Yemek / Ne Yenir Ne İçilir?Pakistan Festival / FuarPakistan Pratik BilgilerPakistan Dikkat Edilmesi Gerekenler / Önemli BilgilerPakistan EkonomiPakistan DinPakistan Para BirimiPakistan Saat FarkıPakistan BaşkentPakistan YüzölçümüPakistan NüfusPakistan İklim / Hava DurumuPakistan Bağımsızlık TarihiPakistan Yönetim Biçimi / Devlet YapısıPakistan AnayasaPakistan Eyaletler / Bölgeler / ŞehirlerPakistan Önemli ŞehirlerPakistan Konuşulan DillerPakistan ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerÖzel Yazılar
Pakistan Lokasyon / KonumGüney Asya'da bir ülkedir. Umman Denizi'ne 1.046 km kıyısı vardır. Batısında Afganistan ve İran, kuzeyinde Çin, doğusunda Hindistan vardır.
Pakistan Lokasyon / Konum
Güney Asya'da bir ülkedir. Umman Denizi'ne 1.046 km kıyısı vardır. Batısında Afganistan ve İran, kuzeyinde Çin, doğusunda Hindistan vardır.
Pakistan Ne Zaman Gidilir?Farklı coğrafi koşulların oluşturduğu iklim bölgesel bazda değişiklik gösterdiğinden, gidilecek bölgeye göre zamanlama değişmektedir. Ancak ülkenin tamamı gezilecekse gitmek için en uygun dönem ilkbahar ve sonbahar aylarıdır.
Pakistan Ne Zaman Gidilir?
Farklı coğrafi koşulların oluşturduğu iklim bölgesel bazda değişiklik gösterdiğinden, gidilecek bölgeye göre zamanlama değişmektedir. Ancak ülkenin tamamı gezilecekse gitmek için en uygun dönem ilkbahar ve sonbahar aylarıdır.
Pakistan Ülke Mutfağı / Yemek / Ne Yenir Ne İçilir?Altkıta'nın en zengin ve lezzetli mutfaklarından biri olanPakistan Mutfağı,Hint Mutfağıile çok benzerlik gösterir veAltkıta Mutfağı'nın tüm özelliklerini taşır.Pakistan Mutfağı'nda et, sebze ve bakliyat az çok eşit şekilde tüketilir. Ekmek ve pirinç de mutfağın vazgeçilmez öğelerindendir. Pirinç, haşlanmış olarak yendiği gibi kırmızı ve beyaz etlerle ve de sebze ile birlikte de pişirilir. Pakistan'da günde üç öğün yemek yenir. Şehirde, sabah kahvaltısında genellikle "Continental Breakfast" dediğimiz, ekmek, tereyağı, reçel ve bazen de yumurtadan oluşur.Pakistan yemeklerinin en belirgin özelliği, çoğu yemeğe acılık veren baharatların kullanılmasıdır. Bir yemekte, altı ya da yedi çeşit baharatın kullanıldığı olur, ama yemeğe acılık veren kırmızı biber ve bu baharatın miktarıdır. Çin mutfağına benzer biçimde pilav her zaman sofranın baş yemeğidir. Yemekler yaygın olara hindistancevizi yağıyla pişirilir. Pirinç unundan yapılan gözleme de yaygın olarak yenir. Pakistanda, mayalanmış hamurdan yapılan, "çapatti" ya da "parata" adı verilen ve kızgın sac üzerinde pişirilen ekmek yenir. Benzer bir yiyecek olan "puri" ise bol yağda kızartılır. Başlıca Yemekleri: Tavuk Biryani, Garam masala "Baharat Karışımı", Raita, Bademli Tavuk, Kuzu Balti, Balti Masala Ezmesi, Tavuk Balti, Sag gosht “Ispanaklı Dana”, Zerde Pilav, Şiri hurma "Şehriyeli Sütlaç"
Pakistan Ülke Mutfağı / Yemek / Ne Yenir Ne İçilir?
Altkıta'nın en zengin ve lezzetli mutfaklarından biri olanPakistan Mutfağı,Hint Mutfağıile çok benzerlik gösterir veAltkıta Mutfağı'nın tüm özelliklerini taşır.Pakistan Mutfağı'nda et, sebze ve bakliyat az çok eşit şekilde tüketilir. Ekmek ve pirinç de mutfağın vazgeçilmez öğelerindendir. Pirinç, haşlanmış olarak yendiği gibi kırmızı ve beyaz etlerle ve de sebze ile birlikte de pişirilir. Pakistan'da günde üç öğün yemek yenir. Şehirde, sabah kahvaltısında genellikle "Continental Breakfast" dediğimiz, ekmek, tereyağı, reçel ve bazen de yumurtadan oluşur.Pakistan yemeklerinin en belirgin özelliği, çoğu yemeğe acılık veren baharatların kullanılmasıdır. Bir yemekte, altı ya da yedi çeşit baharatın kullanıldığı olur, ama yemeğe acılık veren kırmızı biber ve bu baharatın miktarıdır. Çin mutfağına benzer biçimde pilav her zaman sofranın baş yemeğidir. Yemekler yaygın olara hindistancevizi yağıyla pişirilir. Pirinç unundan yapılan gözleme de yaygın olarak yenir. Pakistanda, mayalanmış hamurdan yapılan, "çapatti" ya da "parata" adı verilen ve kızgın sac üzerinde pişirilen ekmek yenir. Benzer bir yiyecek olan "puri" ise bol yağda kızartılır. Başlıca Yemekleri: Tavuk Biryani, Garam masala "Baharat Karışımı", Raita, Bademli Tavuk, Kuzu Balti, Balti Masala Ezmesi, Tavuk Balti, Sag gosht “Ispanaklı Dana”, Zerde Pilav, Şiri hurma "Şehriyeli Sütlaç"
Pakistan Festival / Fuar12-13 Mart Aşure Günü,23 Mart Pakistan Günü,14 Ağustos Bağımsızlık Günü,Ramazan Bayramı,9 Kasım Muhammed Ikbal Günü,25 Aralık Qaid e Azam Cinnah’ın Doğum Günü ve Christmas,Kurban Bayramı
Pakistan Festival / Fuar
Pakistan Pratik BilgilerBaşkent İslamabadyaklaşık 700 bin nüfusa sahiptir. Pakistan’ın diğer büyük şehirleri Karaçi, Lahor, Ravalpindi, Haydarabad, Multan ve Peşaver ise Başkent İslamabad'dan daha kalabalık nüfusa sahiptir. Karaçi,Pakistan’ın en büyük ve en gelişmiş şehridir. Uluslararası havaalanı mevcuttur. Haydarabad diğer bir gelişmiş şehir olup, özellikle kutu tipi binalarıyla dikkati çeker. Pencab bölgesinin başşehri durumundaki Lahor bir endüstri ve ticaret merkezidir.
Başkent İslamabadyaklaşık 700 bin nüfusa sahiptir. Pakistan’ın diğer büyük şehirleri Karaçi, Lahor, Ravalpindi, Haydarabad, Multan ve Peşaver ise Başkent İslamabad'dan daha kalabalık nüfusa sahiptir. Karaçi,Pakistan’ın en büyük ve en gelişmiş şehridir. Uluslararası havaalanı mevcuttur. Haydarabad diğer bir gelişmiş şehir olup, özellikle kutu tipi binalarıyla dikkati çeker. Pencab bölgesinin başşehri durumundaki Lahor bir endüstri ve ticaret merkezidir.
Pakistan Dikkat Edilmesi Gerekenler / Önemli BilgilerNüfusun yüzde 70’i kırsal alanlarda, yüzde 30'u şehirlerde yaşar. Pakistan halkı, çoğunlukla Urdu dilini konuşur. Pakistan, uzun yıllar İngiltere kontrolünde kaldığından, tüm devlet dairelerinde ve hükümet işlerinde İngilizce kullanılmıştır. Bu nedenle İngilizce resmi dil haline gelmiştir. Halkın çoğu İngilizce bilmektedir.
Pakistan Dikkat Edilmesi Gerekenler / Önemli Bilgiler
Nüfusun yüzde 70’i kırsal alanlarda, yüzde 30'u şehirlerde yaşar. Pakistan halkı, çoğunlukla Urdu dilini konuşur. Pakistan, uzun yıllar İngiltere kontrolünde kaldığından, tüm devlet dairelerinde ve hükümet işlerinde İngilizce kullanılmıştır. Bu nedenle İngilizce resmi dil haline gelmiştir. Halkın çoğu İngilizce bilmektedir.
Pakistan EkonomiPakistan ekonomisibüyük ölçüde tarıma dayanır. Halkın yarıdan fazlası tarımla uğraşır. Pakistan endüstrisi orta seviyede olup, son zamanlarda gelişme içerisine girmiştir. En önemli endüstri dalı tekstildir.
Pakistan ekonomisibüyük ölçüde tarıma dayanır. Halkın yarıdan fazlası tarımla uğraşır. Pakistan endüstrisi orta seviyede olup, son zamanlarda gelişme içerisine girmiştir. En önemli endüstri dalı tekstildir.
Pakistan Dinİslam (97%) (ağırlıkllı Sunni, 5-20% Şii,ve 2.3% Ahmedi ),Hinduizm (1.6%),Hristiyan (1.6%),Sih (0.001%)
Pakistan Para BirimiPakistan Rupisi
Pakistan İklim / Hava DurumuPakistan'ın iklimigenel olarak sıcak ve kuraktır. Ancak coğrafi koşulların etkisiyle bölgeler arasında iklimde değişiklikler gözlemlenmektedir. Dağlarda sıcaklık yüksekliğe bağlı olarak değişir. Dolayısıyla bütün Pakistan’da bölgeler kutup iklimi veya aşırı sıcak iklim arasında değişebilen iklime sahiptir. Yaylalarda ise hava sıcaklığı, mevsimden mevsime çeşitli farklılıklar gösterir. Haziran ayında hemen hemen 46°C’yi bulan hava sıcaklığı ocak-şubat aylarında 4°C’ye kadar inebilir.
Pakistan İklim / Hava Durumu
Pakistan'ın iklimigenel olarak sıcak ve kuraktır. Ancak coğrafi koşulların etkisiyle bölgeler arasında iklimde değişiklikler gözlemlenmektedir. Dağlarda sıcaklık yüksekliğe bağlı olarak değişir. Dolayısıyla bütün Pakistan’da bölgeler kutup iklimi veya aşırı sıcak iklim arasında değişebilen iklime sahiptir. Yaylalarda ise hava sıcaklığı, mevsimden mevsime çeşitli farklılıklar gösterir. Haziran ayında hemen hemen 46°C’yi bulan hava sıcaklığı ocak-şubat aylarında 4°C’ye kadar inebilir.
Pakistan Bağımsızlık Tarihi14 Ağustos 1942
Pakistan Yönetim Biçimi / Devlet YapısıKısmi cumhurbaşkanlığı yönetimli cumhuriyet
Pakistan Yönetim Biçimi / Devlet Yapısı
Kısmi cumhurbaşkanlığı yönetimli cumhuriyet
Pakistan Anayasa10 Nisan 1973
Pakistan Eyaletler / Bölgeler / ŞehirlerPakistan'daPencap,Sind,Kuzeybatı Sınır EyaletiBelucistanolmak üzere dört eyalet vardır. Federal başkent İslamabad'dır.
Pakistan Eyaletler / Bölgeler / Şehirler
olmak üzere dört eyalet vardır. Federal başkent İslamabad'dır.
Pakistan Önemli ŞehirlerKaraçi,Lahor,Ravalpindi,Haydarabad,Multan,Peşaver,İslamabad.Pakistan'ın önemli şehirleridir.İslamabad Gezi RehberiKaraçi Gezi RehberiLahor Gezi Rehberi
Pakistan Konuşulan DillerUrduca, Hintçe ve İngilizcePakistan'ın resmi diliolarak kullanılmaktadır.
Urduca, Hintçe ve İngilizcePakistan'ın resmi diliolarak kullanılmaktadır.
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/istanbul-festivaller
|
İstanbul kültür ve sanat etkinlikleri ile adeta festivaller şehri. Yılın her mevsimi ardı arkası kesilmeyen festivaller, panayırlar, etkinlikler ve organizasyonlar mevcut. Baharın gelişiyle gittikçe artan ve yaz mevsiminde neredeyse her parka yayılan festivaller binlerce kişinin katılımı ile gerçekleşiyor. Bu yazımızda İstanbul'un her yıl düzenli bir şekilde organize edilen festivallerinden bazılarına göz atacağız.İstanbul Uluslararası Kukla Festivali:Her yıl mayıs ayında düzenlenen Uluslararası Kukla Festivali 1998 yılından beri 300'den fazla kukla grubuna ev sahipliği yapmıştır. Festival kapsamında yerli yabancı kukla şovları ve kağıttan kukla atölyeleri düzenlenmektedir. 2.500 kuklacının İstanbul'daki Kukla Festivali'nde 20 yıldır bir araya gelmesi sağlanmaktadır.İstanbul Uluslararası Dans Festivali:Her yıl nisan ayında düzenlenen Uluslararası Dans Festivali her yıl farklı mekanlarda birkaç gün boyunca sürmektedir. Avrupa, Asya ve Latin Amerika kökenli dansçıların oldukça renkli dans gösterilerini dans festivali süresince izleyebilirsiniz. Ayrıca Dünya Dans Şampiyonası ve sportif dans gösterileri de mutlaka izlenmeli.İstanbul Film Festivali:2018 itibari ile 37.si düzenlenen olan İstanbul Film Festivali, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından organize edilmektedir. İstanbul'un her iki yakasında bulunan çeşitli sinema salonlarında festival kapsamındaki filmleri izleyebilirsiniz. Geleneksel hale gelen festival biletleri çok önceden internet üzerinden alınıyor ve oldukça hızlı tükeniyor. Türk Klasikleri, Yıllara Meydan Okuyanlar, Genç Ustalar, Ustalara Saygı, Dünya Festivallerinden, Uyarlamalar, Sinema ve Sanatlar, Belgesel Çılgınlığı ve Çocuk Menüsü gibi kategorileri bulunan film festivali 2 hafta sürüyor.İstanbul Sahaf Festivali:İstanbul sahafları biraraya gelerek her yıl çeşitli semtlerde Sahaf Festivali düzenleniyor. Bu festivallerde eski kitaplar, dergiler, plaklar, karpostallar satılıyor. İstanbul Sahaf Festivali Beyoğlu, Kadıköy ve Üsküdar gibi semtlerde eylül, ekim aylarında düzenlenmektedir.İstanbul Shopping Fest:Dubai ve Singapur'daki Shopping Fest'lere taş çıkaran İstanbul Shopping Fest kapsamında AVM'ler ve Kapalıçarşı alışverişte sınır tanımıyor. İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Valiliği, Kültür Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından desteklenen festival her yıl haziran ayında gerçekleştiriliyor.İstanbul Tasarım Bienali:Her yıl ekim ayında belirli bir tema etrafında düzenlenen Bienal, sanatsever İstanbullular ile buluşuyor.İstanbul Caz Festivali:Caz, funk, soul ritimleri ile yemyeşil çimenler üzerinde sıcak yaz günleri İstanbul Caz Festivali'nde güzel. İKSV tarafından düzenlenen Caz Festivali, çeşitli mekanlarda 1994 yılından beri İstanbul park, bahçe ve gösteri alanlarına renk katıyor.Chill-Out Festival:Çimenlere uzanmalı, piknik tadında bir festival daha. 2006 yılından beri punk, indie, lounge müziğin doğa ile buluştuğu Mayıs ayında 2 gün süren bu festival asla kaçmaz.Uluslararası İstanbul Opera Festivali:Haziran ayında gerçekleşen festival 2010 yılından beri düzenlenmektedir. Opera Festivali İstanbul'un tarihî mekanlarında gerçekleşir.İstanbul Müzik Festivali:Mayıs ayında İKSV tarafından düzenlenen festivalin biletleri haftalar öncesinde internet üzerinden satılmaktadır. Her yıl birbirinden değerli müzisyenlerin eşsiz mekanlarda verdiği konserler dünyanın dört bir yerinden gelen pek çok müziksevere ulaşıyor.Diğer İstanbul Festivalleri:İstanbul Uluslararası Doğaçlama Festivali, Mayısİstanbul Tiyatro Festivali, Kasımİstanbul Lale Festivali, NisanEkşi Fest, MayısYorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
İstanbul kültür ve sanat etkinlikleri ile adeta festivaller şehri. Yılın her mevsimi ardı arkası kesilmeyen festivaller, panayırlar, etkinlikler ve organizasyonlar mevcut. Baharın gelişiyle gittikçe artan ve yaz mevsiminde neredeyse her parka yayılan festivaller binlerce kişinin katılımı ile gerçekleşiyor. Bu yazımızda İstanbul'un her yıl düzenli bir şekilde organize edilen festivallerinden bazılarına göz atacağız.
İstanbul Uluslararası Kukla Festivali:Her yıl mayıs ayında düzenlenen Uluslararası Kukla Festivali 1998 yılından beri 300'den fazla kukla grubuna ev sahipliği yapmıştır. Festival kapsamında yerli yabancı kukla şovları ve kağıttan kukla atölyeleri düzenlenmektedir. 2.500 kuklacının İstanbul'daki Kukla Festivali'nde 20 yıldır bir araya gelmesi sağlanmaktadır.
İstanbul Uluslararası Dans Festivali:Her yıl nisan ayında düzenlenen Uluslararası Dans Festivali her yıl farklı mekanlarda birkaç gün boyunca sürmektedir. Avrupa, Asya ve Latin Amerika kökenli dansçıların oldukça renkli dans gösterilerini dans festivali süresince izleyebilirsiniz. Ayrıca Dünya Dans Şampiyonası ve sportif dans gösterileri de mutlaka izlenmeli.
İstanbul Film Festivali:2018 itibari ile 37.si düzenlenen olan İstanbul Film Festivali, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından organize edilmektedir. İstanbul'un her iki yakasında bulunan çeşitli sinema salonlarında festival kapsamındaki filmleri izleyebilirsiniz. Geleneksel hale gelen festival biletleri çok önceden internet üzerinden alınıyor ve oldukça hızlı tükeniyor. Türk Klasikleri, Yıllara Meydan Okuyanlar, Genç Ustalar, Ustalara Saygı, Dünya Festivallerinden, Uyarlamalar, Sinema ve Sanatlar, Belgesel Çılgınlığı ve Çocuk Menüsü gibi kategorileri bulunan film festivali 2 hafta sürüyor.
İstanbul Sahaf Festivali:İstanbul sahafları biraraya gelerek her yıl çeşitli semtlerde Sahaf Festivali düzenleniyor. Bu festivallerde eski kitaplar, dergiler, plaklar, karpostallar satılıyor. İstanbul Sahaf Festivali Beyoğlu, Kadıköy ve Üsküdar gibi semtlerde eylül, ekim aylarında düzenlenmektedir.
İstanbul Shopping Fest:Dubai ve Singapur'daki Shopping Fest'lere taş çıkaran İstanbul Shopping Fest kapsamında AVM'ler ve Kapalıçarşı alışverişte sınır tanımıyor. İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Valiliği, Kültür Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından desteklenen festival her yıl haziran ayında gerçekleştiriliyor.
İstanbul Tasarım Bienali:Her yıl ekim ayında belirli bir tema etrafında düzenlenen Bienal, sanatsever İstanbullular ile buluşuyor.
İstanbul Caz Festivali:Caz, funk, soul ritimleri ile yemyeşil çimenler üzerinde sıcak yaz günleri İstanbul Caz Festivali'nde güzel. İKSV tarafından düzenlenen Caz Festivali, çeşitli mekanlarda 1994 yılından beri İstanbul park, bahçe ve gösteri alanlarına renk katıyor.
Chill-Out Festival:Çimenlere uzanmalı, piknik tadında bir festival daha. 2006 yılından beri punk, indie, lounge müziğin doğa ile buluştuğu Mayıs ayında 2 gün süren bu festival asla kaçmaz.
Uluslararası İstanbul Opera Festivali:Haziran ayında gerçekleşen festival 2010 yılından beri düzenlenmektedir. Opera Festivali İstanbul'un tarihî mekanlarında gerçekleşir.
İstanbul Müzik Festivali:Mayıs ayında İKSV tarafından düzenlenen festivalin biletleri haftalar öncesinde internet üzerinden satılmaktadır. Her yıl birbirinden değerli müzisyenlerin eşsiz mekanlarda verdiği konserler dünyanın dört bir yerinden gelen pek çok müziksevere ulaşıyor.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/istanbul-yerebatan-sarnici
|
Suyun içinden yükselen bir sütun ormanı andıran Yerebatan Sarnıcı Bizans İmparatoru Justinyen tarafından 542 yılında yaptırılmıştır. Bu yeraltı sarnıcı 9.800 metrekarelik bir alanı kapsamakta. 52 taş basamakla yer altına inilen sarnıç, İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak amacıyla yaptırılmış olup, 100 bin ton su depolama kapasitesine sahiptir.Sarnıç içinde 9 metre yüksekliğinde 336 tane mermer sütun bulunmaktadır.Sarnıcın inşaasında 7.000 köle çalıştırılmıştır. Yapımı sırasında ölen köleler anısına yapılan Ağlayan sütun ise günümüzde dilek sütunu olmuştur. Buraya gelen ziyaretçiler bu dilek sütununa para atarak dilek dilemektedirler.Suyun içinden yükselen bu sütunlar çok güzel ışıklandırılmış olup görsel bir şölen sunmaktadır.Durgun su içinde yüzen balıklar, sudaki ışık yansımaları ile muhteşem bir görüntüye sahiptir.Sarnıç içerisindeki en önemli kısım ise, iki sütunun altında yer alan ters Medusa başlarının bulunduğu noktadır.Medusa, Yunan mitolojisinde yer altı dünyasının dişi canavarlarından biridir. Yılan saçlı, keskin dişli canavar olarak da anılmaktadır. Mitolojiye göre yeraltı dünyasının 3 dişi canavarı var. Ancak bunlardan sadece Medusa ölümlü.Medusa kendisine bakanları taşa çevirirebilme özelliği ile bilinir. Bu nedenle bakanların taşa dönüşmemesi için buradaki sütun altında kaide olarak kullanılan Medusa başları ters yerleştirilmiş.Sarnıç zaman içinde pek çok onarım geçirmiş. 1453 İstanbul’un fethinden sonra bir müddet kullanılmış, Topkapı sarayının bahçelerine buradan su verilmiş. Sonraki yıllarda durgun su yerine akan su tercihi nedeniyle Osmanlı İmparatorluğu kendi su tesislerini kurduktan sonra sarnıç kullanılmamaya başlanmış.1544 – 1550 yılları arasında Bizans kalıntılarını araştırmak üzere İstanbul’a gelen Hollandalı gezgin P. Gyllius tarafından keşfedilmiş.1985 – 1987 yılları arasında yapılan onarım sonrası yürüme platformları yapılmış, yerli ve yabancı turistlerin hizmetine açılmıştır. Müzenin ziyaret edilebileceği saatler ise Sabah 10:00 ile akşam 18:00 arası. Giriş ücretleri normal 10 TL, öğrenci, emekli ve öğretmenler için ise 5 TLAyasofya Müzesi’nin güneybatısında bulunan Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı) Sultanahmet’te en fazla ziyaret edilen noktalardan biridir.Müze olmasının yanı sıra günümüzde Ulusal ve Uluslararası pek çok etkinliğe de ev sahipliği yapmaktadır.Bu yazı Gezimanya editörlerinden NURHAN YILMAZ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaNURHAN YILMAZ1951 İstanbul doğumluyum. Yıl içinde dönüşümlü olarak Sinop, Bodrum ve İstanbul’da yaşamaktayım.Küçük yaşlarda babamın mesleği gereği, Türkiye’nin pek çok farklı şehirlerinde yaşadım.Şöhretler Dünyası HollywoodFinlandiya'ya Genel Bakış…Royal Caribbean ile Denizlerde Yolculuk: Haiti / Labadee - 5. Bölüm
Suyun içinden yükselen bir sütun ormanı andıran Yerebatan Sarnıcı Bizans İmparatoru Justinyen tarafından 542 yılında yaptırılmıştır. Bu yeraltı sarnıcı 9.800 metrekarelik bir alanı kapsamakta. 52 taş basamakla yer altına inilen sarnıç, İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak amacıyla yaptırılmış olup, 100 bin ton su depolama kapasitesine sahiptir.
Sarnıç içinde 9 metre yüksekliğinde 336 tane mermer sütun bulunmaktadır.
Sarnıcın inşaasında 7.000 köle çalıştırılmıştır. Yapımı sırasında ölen köleler anısına yapılan Ağlayan sütun ise günümüzde dilek sütunu olmuştur. Buraya gelen ziyaretçiler bu dilek sütununa para atarak dilek dilemektedirler.
Suyun içinden yükselen bu sütunlar çok güzel ışıklandırılmış olup görsel bir şölen sunmaktadır.
Durgun su içinde yüzen balıklar, sudaki ışık yansımaları ile muhteşem bir görüntüye sahiptir.
Sarnıç içerisindeki en önemli kısım ise, iki sütunun altında yer alan ters Medusa başlarının bulunduğu noktadır.
Medusa, Yunan mitolojisinde yer altı dünyasının dişi canavarlarından biridir. Yılan saçlı, keskin dişli canavar olarak da anılmaktadır. Mitolojiye göre yeraltı dünyasının 3 dişi canavarı var. Ancak bunlardan sadece Medusa ölümlü.
Medusa kendisine bakanları taşa çevirirebilme özelliği ile bilinir. Bu nedenle bakanların taşa dönüşmemesi için buradaki sütun altında kaide olarak kullanılan Medusa başları ters yerleştirilmiş.
Sarnıç zaman içinde pek çok onarım geçirmiş. 1453 İstanbul’un fethinden sonra bir müddet kullanılmış, Topkapı sarayının bahçelerine buradan su verilmiş. Sonraki yıllarda durgun su yerine akan su tercihi nedeniyle Osmanlı İmparatorluğu kendi su tesislerini kurduktan sonra sarnıç kullanılmamaya başlanmış.
1544 – 1550 yılları arasında Bizans kalıntılarını araştırmak üzere İstanbul’a gelen Hollandalı gezgin P. Gyllius tarafından keşfedilmiş.
1985 – 1987 yılları arasında yapılan onarım sonrası yürüme platformları yapılmış, yerli ve yabancı turistlerin hizmetine açılmıştır. Müzenin ziyaret edilebileceği saatler ise Sabah 10:00 ile akşam 18:00 arası. Giriş ücretleri normal 10 TL, öğrenci, emekli ve öğretmenler için ise 5 TL
Ayasofya Müzesi’nin güneybatısında bulunan Basilica Cistern (Yerebatan Sarnıcı) Sultanahmet’te en fazla ziyaret edilen noktalardan biridir.
Müze olmasının yanı sıra günümüzde Ulusal ve Uluslararası pek çok etkinliğe de ev sahipliği yapmaktadır.
1951 İstanbul doğumluyum. Yıl içinde dönüşümlü olarak Sinop, Bodrum ve İstanbul’da yaşamaktayım.Küçük yaşlarda babamın mesleği gereği, Türkiye’nin pek çok farklı şehirlerinde yaşadım.Şöhretler Dünyası HollywoodFinlandiya'ya Genel Bakış…Royal Caribbean ile Denizlerde Yolculuk: Haiti / Labadee - 5. Bölüm
1951 İstanbul doğumluyum. Yıl içinde dönüşümlü olarak Sinop, Bodrum ve İstanbul’da yaşamaktayım.Küçük yaşlarda babamın mesleği gereği, Türkiye’nin pek çok farklı şehirlerinde yaşadım.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/istanbul/gezilecek-yerler/aqua-club-dolphin
|
1 viewAqua Dolphin,İstanbul‘un Esenyurt ilçesinde yer alan ve 7’den 77’ye herkesin kendine göre bir eğlence alanı bulabileceği birsu parkı. Buraya gittiğinizde çeşitli su kaydıraklarında heyecan ve adrenalini doruklarda yaşayabilirsiniz. Farklı havuz derinliklerine ve konseptlere sahip olan bu parktaçocuklar içineğlenceli vedaha sığ havuzlu alanlarda bulunuyor. Eğer İstanbul’dan uzaklaşamıyorsanız, bunaltıcı sıcaklardan kurtulmak için Aqua Dolphin’i tercih edebilirsiniz. Sürekli gitmek istersenizyıllık abonelik imkânlarının bulunduğunu da belirtelim.İstanbul’un en büyük su parkıolma unvanına sahip Aqua Dolphin, yaz sezonlarındakonser ve eğlenceaktiviteleri de düzenliyor. Ayrıca buradadüğün, nişan, sünnetvemezuniyet balolarıgibi organizasyonlar da yapılabiliyor.Aqua Dolphin KaydıraklarAqua Dolphin’de eğlenceli zaman geçirebileceğiniz farklı kaydıraklar yer alıyor. Kimisi dik, kimisi döner ya da dalgalı hâlde olan kaydıraklar renkleri ve yükseklikleriyle de ilgi çekici. Ayrıca kaydırakların çok şeritli ve üzeri kapalı olanları da bulunuyor. Su parkına gittiğinizde karşılaşacağınız kaydıraklar arasındaking kobra, Aqua Dolphin roket, siyah ve mavi anakonda, kamikaze, multi slide, tsunami, black hole, twister, space holeve çocuklar için çeşitli kaydıraklar yer alıyor. Her biri birbirinden heyecan verici ünitelerde önce hangisinden kayacağınızı düşünürken bulabilirsiniz kendinizi. Yüksekliklerinden dolayı korkacak olursanız, ilk kayıştan sonra tedirginliğin yerini keyif ve heyecan aldığını göreceksiniz.Aqua Dolphin YemekAqua Dolphin’e gidecek olursanız içeriye yiyecek ve içecek sokamıyorsunuz. Ancak içeride yemek alternatifi için farklı restoranlar bulunuyor. Genellikle fast food ve soğuk içeceğin yanı sıra Türk ve dünya mutfağından alternatifler de sunan mekanlar, konsept olarak su parkıyla uyum içindeler.Yemek yiyebileceğiniz yerlerarasında aile mangalı, bar, restoran, gemi bar, restoran bar, fast food, pizza ve dondurma seçenekleri bulunuyor.Aqua Dolphin İletişimAdres: Esenkent Mahallesi, Cemalpaşa Cad., Bahçeşehir Girişi, 34517 Esenyurt/İstanbulTelefon: (0212) 672 61 61Web:www.aquaclubdolphin.comAqua Dolphin UlaşımServis:Aqua Dolphin’e gitmek için her sabah İstanbul’un farklı noktalarından kalkan servisleri tercih edebilirsiniz. Sabah 9 ile 10 arasındaki saatlerde Mecidiyeköy, Güneşli, Taksim, Gaziosmanpaşa, Fatih, Bayrampaşa, Küçükköy, Beylikdüzü, Zeytinburnu, Fatih, Bayrampaşa, Bahçelievler, Ataköy, Avcılar, Başakşehir, Esenler, Ümraniye, Kadıköy, Kozyatağı ve Altunizade gibi noktalardan misafir transferi yapılıyor. Günlük giriş yapacak ziyaretçiler için ücretsiz olan servislerden, yıllık üyeler için ücret talep ediliyor. Avrupa ve Anadolu yakasındaki kalkış noktaları ve saatleri için Aqua Dolphin’in web sitesini ziyaret edebilirsiniz ya da 0 534 746 02 00 numarasından bilgi alabilirsiniz. Aqua Dolphin’den de her gün 17:55’te dönüş seferi olduğunu belirtelim.Otobüs:76D Taksim – Bahçeşehir, 76E Taksim – Bahçeşehir, E57 Bakırköy – Bahçeşehir, E58 Mecidiyeköy – Bahçeşehir, 146 Bakırköy – Bahçeşehir, 146T Yenikapı – Bahçeşehir otobüslerini kullanarak ulaşım sağlayabilirsiniz.Minibüs:Avcılar metrobüs durağının ordan kalkan Avcılar – Bahçeşehir dolmuşlarını veya Sefaköy metrobüs durağından kalkan Sefaköy – Küçükçekmece – Bahçeşehir dolmuşlarını tercih edebilirsiniz.Yazıcı Dostu Sürüm
Aqua Dolphin,İstanbul‘un Esenyurt ilçesinde yer alan ve 7’den 77’ye herkesin kendine göre bir eğlence alanı bulabileceği birsu parkı. Buraya gittiğinizde çeşitli su kaydıraklarında heyecan ve adrenalini doruklarda yaşayabilirsiniz. Farklı havuz derinliklerine ve konseptlere sahip olan bu parktaçocuklar içineğlenceli vedaha sığ havuzlu alanlarda bulunuyor. Eğer İstanbul’dan uzaklaşamıyorsanız, bunaltıcı sıcaklardan kurtulmak için Aqua Dolphin’i tercih edebilirsiniz. Sürekli gitmek istersenizyıllık abonelik imkânlarının bulunduğunu da belirtelim.İstanbul’un en büyük su parkıolma unvanına sahip Aqua Dolphin, yaz sezonlarındakonser ve eğlenceaktiviteleri de düzenliyor. Ayrıca buradadüğün, nişan, sünnetvemezuniyet balolarıgibi organizasyonlar da yapılabiliyor.
Aqua Dolphin’de eğlenceli zaman geçirebileceğiniz farklı kaydıraklar yer alıyor. Kimisi dik, kimisi döner ya da dalgalı hâlde olan kaydıraklar renkleri ve yükseklikleriyle de ilgi çekici. Ayrıca kaydırakların çok şeritli ve üzeri kapalı olanları da bulunuyor. Su parkına gittiğinizde karşılaşacağınız kaydıraklar arasındaking kobra, Aqua Dolphin roket, siyah ve mavi anakonda, kamikaze, multi slide, tsunami, black hole, twister, space holeve çocuklar için çeşitli kaydıraklar yer alıyor. Her biri birbirinden heyecan verici ünitelerde önce hangisinden kayacağınızı düşünürken bulabilirsiniz kendinizi. Yüksekliklerinden dolayı korkacak olursanız, ilk kayıştan sonra tedirginliğin yerini keyif ve heyecan aldığını göreceksiniz.
Aqua Dolphin’e gidecek olursanız içeriye yiyecek ve içecek sokamıyorsunuz. Ancak içeride yemek alternatifi için farklı restoranlar bulunuyor. Genellikle fast food ve soğuk içeceğin yanı sıra Türk ve dünya mutfağından alternatifler de sunan mekanlar, konsept olarak su parkıyla uyum içindeler.Yemek yiyebileceğiniz yerlerarasında aile mangalı, bar, restoran, gemi bar, restoran bar, fast food, pizza ve dondurma seçenekleri bulunuyor.
Adres: Esenkent Mahallesi, Cemalpaşa Cad., Bahçeşehir Girişi, 34517 Esenyurt/İstanbulTelefon: (0212) 672 61 61Web:www.aquaclubdolphin.com
Servis:Aqua Dolphin’e gitmek için her sabah İstanbul’un farklı noktalarından kalkan servisleri tercih edebilirsiniz. Sabah 9 ile 10 arasındaki saatlerde Mecidiyeköy, Güneşli, Taksim, Gaziosmanpaşa, Fatih, Bayrampaşa, Küçükköy, Beylikdüzü, Zeytinburnu, Fatih, Bayrampaşa, Bahçelievler, Ataköy, Avcılar, Başakşehir, Esenler, Ümraniye, Kadıköy, Kozyatağı ve Altunizade gibi noktalardan misafir transferi yapılıyor. Günlük giriş yapacak ziyaretçiler için ücretsiz olan servislerden, yıllık üyeler için ücret talep ediliyor. Avrupa ve Anadolu yakasındaki kalkış noktaları ve saatleri için Aqua Dolphin’in web sitesini ziyaret edebilirsiniz ya da 0 534 746 02 00 numarasından bilgi alabilirsiniz. Aqua Dolphin’den de her gün 17:55’te dönüş seferi olduğunu belirtelim.
Otobüs:76D Taksim – Bahçeşehir, 76E Taksim – Bahçeşehir, E57 Bakırköy – Bahçeşehir, E58 Mecidiyeköy – Bahçeşehir, 146 Bakırköy – Bahçeşehir, 146T Yenikapı – Bahçeşehir otobüslerini kullanarak ulaşım sağlayabilirsiniz.
Minibüs:Avcılar metrobüs durağının ordan kalkan Avcılar – Bahçeşehir dolmuşlarını veya Sefaköy metrobüs durağından kalkan Sefaköy – Küçükçekmece – Bahçeşehir dolmuşlarını tercih edebilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/egenin-incisi-izmir-guzeller-guzeli-smyrna
|
Ege'nin İncisi İzmir: Güzeller Güzeli Smyrna
Ne çok ismi vardır “Güzelİzmir”imizin. Türkiye’de güzel ismini alan belki de tek şehir.Ege'nin İncisi, “la perle de l’Ionie” (İyonya’nın incisi) ve eski adıyla “Smyrna.” Bir televizyon dizisinde adı “Smyrna” olarak geçtiği için bu isim Yunanca gibi algılansa da, aslında öz be öz Anadolu kökenli bir isim.MÖ 2000’li yıllarda, Kültepe-Kayseri yerleşiminden kalan metinlerinde çivi yazılı bazı tabletlerde görülen güzeller güzeliHitit Prensesi’dir Smyrna.“İzmir’in denizi kız, kızı deniz kokar. Sokakları hem kız hem deniz kokar” demişCahit Külebi,Atatürk’e Ağıt’ında.Birçok kez gittim, gitmiş ama görmemişim. 8.500 yıllık tarihi kentimize ilk kez “turist” olarak gidiyorum, bir turist gibi gezip ilk kez kendi gözümden İzmir'i yazacak, gördüklerimi sizlerle paylaşacağım. Belki sizlerin de bilmediği, görmediği yerler vardır. Kim bilir.Gezimize İzmir’in en eski mahallesiTilkilik’ten, tarihî dokunun yoğun olduğu bölgeden başlıyoruz. Bitpazarı’ndan geçerekAnafartalar Caddesi’nden aşağıBasmane’ye doğru ilerliyoruz. Sağlı sollu tarihî yapılar, hamamlar, konaklar… İçlerinde kim bilir ne hayatlar yaşanmış cânım evler perişan, hüzünlü bakışlarla poz veriyorlar kamerama. Eskinin lüks konakları artık yaşanmış anıların ağırlığıyla gün sayıyorlar, yıkıldı yıkılacaklar. Altlarındaki dükkânların tabelaları ardına gizlenen güzellikleri, neredeyse görünmüyorlar. Ara sokaklara girmeyi de ihmal etmeyin, Osmanlı ve Rum evlerinin unutulmuş yüzlerini görün mutlaka.945 numaralı sokağın köşesinde sessizce duran ama güzelliğinden çok fazla bir şey kaybetmemiş “Dönertaş Sebili” hemen göze çarpıyor.Muhtemelen restore edilmiş, müthiş bir mermer işçiliği ile güzel mi güzel. Etraftaki seyyar satıcılar ve kalabalıktan bu yapıyı sakın kaçırmayın, hatta bizim yaptığımız gibi güzel yapının önündeki tezgâh açmış seyyar satıcılardan karşı kaldırıma gitmelerini rica edin, sebilin güzel fotoğraflarını çekin.Dönertaş Sebili'nin köşesindeki mermer sütun neden döner? Merak ettim, araştırdım. Eskiler dilek dileme sütunu diye bilirlermiş, dilek tutup çevirenlerin dilekleri olurmuş. Oysa bu taş bir “denge ya da terazi taşı”, bir “deprem ölçme” aleti imiş. Bir deprem olursa taşın dengesi bozulur, dönmez olurmuş.Hemen karşısındaki “Hatuniye Camii” 17. yüzyıla ait yapı, Tayyibe Hatun adına yaptırılmış.Yolun sonunda sağ tarafta,Eşrefpaşa Caddesi’nin köşesinde çok güzel ve zarif bir bina hemen dikkat çekiyor, çok güzel restore edilmişİzmir Polis Anı EviolanKarakol Binası.Cumba altındaki ahşap işçiliğine bayıldım. Darısı diğer binalara.SMYRNA ANTİK KENTİ – AGORA ÖREN YERİEşrefpaşa Caddesi’nden sola dönüp biraz ilerleyince varlığından bile haberim olmamış muazzam bir antik kente geliyoruz.İzmir’inKadifekale yamaçlarında, bir benzerini daha önce görmediğim, 8.500 yıllık bir geçmişe sahip, Hitit metinlerinde adı “Tismurna” olarak geçenSmyrna Antik Kenti.İlyada ve Odysseia’nın yaratıcı ozanı Homeros’un şehri, Anadolu’nun önemli kentlerinden biri ve oldukça gelişmiş Helenistik ve Roma döneminin en önemli ve anıtsal yapılarından.Agorasında anıtlar, Tanrılara ait altarlar, tapınak ve sabit sunaklar yer almakta. Geç Bizans ve Osmanlı döneminde mezarlık olarak kullanıldığından olsa gerek birçok mezar taşı görebilirsiniz, ancak dikkatlice bakarsanız içlerinde çok güzel işçilikleri olanları fark edeceksiniz.Soğuk ve sıcak havalarda insanların korunması için inşa edilmiş, yarı açık tonozlu bodrum katları ile avlu alanı düz bir teras ve dört tarafı sütunlu galeriler ile çevrelenmiş. Bodrum katı kemerler kullanılan üç galeriden oluşmuş.1. Galeriboydan boya su kanalı ve Agora’ya gelen suyun dağıtılmasında kullanılan su sisteminin parçası.Burada son yıllarda birKent Meclisive mozaikli bir salon da kısmen ortaya çıkarılmış.Sütun başlıkları da güzel işçilik taş örnekleri sergiliyor.Kentin önemli bir özelliği de,İmparatorluk Kültü Tapınağı’nı inşa ettiğini gösteren ünvanını (neokoros) üç kez alarak, iki kez almış olan Pergamon ve Ephesos’un önüne geçmesi.Antik kent hakkında son söz, yine bir efsane. Antik dönemde kentlerin kuruluşları için illa bir efsane ya da bir kahraman vardır. Ben de bu efsanelere bayılırım, dinler ve paylaşırım.“Smyrna kenti efsanesinin kahramanı Makedonya Kralı Büyük İskender, avlanmak üzere Pagos -Kadifekale tepesi eteklerinde, Nemesis Tapınağı önündeki pınar başında bir çınar ağacının altında uykuya dalar ve bir rüya görür. Öç ve adalet Tanrıçaları iki Nemesis, ondan burada bir kent kurmasını ve halkın buraya göç etmesini isterler. Tanrıçaların bu isteğini duyan Smyrnalılar bölgenin ünlü kehanet merkezi Apollon Klarios Tapınağı’na danışırlar. Apollon, halkına burada üç-dört kat daha mutlu olacakları yanıtını verince kent kurulur.”KADİFEKALE ve SURLARHelenistik ve Roma dönemi kentinin akropolünün tarihi MÖ 300’lere kadar uzanan surlar 6 kilometre uzunluğunda. Kale’den ayakta kalan kısmında bir su sarnıcı ve şapel kalıntısı göze çarpıyor.Şehri gezmeye ünlüHavra SokağıveTarihi Kemeraltı Çarşısıile devam edeceğiz.Bu yazı Gezimanya üyelerinden nevinsalman tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındanevinsalmanAnkara da doğdum, TED Ankara Koleji ve Gazi Üniversitesi Mimarlık fakültesi mezunuyum. 6 sene Londra'da yaşadım, sonraki yıllarda İstanbul'a yerleştim ve serbest çalıştım.Moritanya: İki Çöl Arasında Okyanusla Kucaklaşan ÜlkeEfsane Tren Yolculuğu: Güney Afrika’nın DerinlikleriYeni Bir Yıla Girerken...
Ne çok ismi vardır “Güzelİzmir”imizin. Türkiye’de güzel ismini alan belki de tek şehir.
Ege'nin İncisi, “la perle de l’Ionie” (İyonya’nın incisi) ve eski adıyla “Smyrna.” Bir televizyon dizisinde adı “Smyrna” olarak geçtiği için bu isim Yunanca gibi algılansa da, aslında öz be öz Anadolu kökenli bir isim.MÖ 2000’li yıllarda, Kültepe-Kayseri yerleşiminden kalan metinlerinde çivi yazılı bazı tabletlerde görülen güzeller güzeliHitit Prensesi’dir Smyrna.
“İzmir’in denizi kız, kızı deniz kokar. Sokakları hem kız hem deniz kokar” demişCahit Külebi,Atatürk’e Ağıt’ında.
Birçok kez gittim, gitmiş ama görmemişim. 8.500 yıllık tarihi kentimize ilk kez “turist” olarak gidiyorum, bir turist gibi gezip ilk kez kendi gözümden İzmir'i yazacak, gördüklerimi sizlerle paylaşacağım. Belki sizlerin de bilmediği, görmediği yerler vardır. Kim bilir.Gezimize İzmir’in en eski mahallesiTilkilik’ten, tarihî dokunun yoğun olduğu bölgeden başlıyoruz. Bitpazarı’ndan geçerekAnafartalar Caddesi’nden aşağıBasmane’ye doğru ilerliyoruz. Sağlı sollu tarihî yapılar, hamamlar, konaklar… İçlerinde kim bilir ne hayatlar yaşanmış cânım evler perişan, hüzünlü bakışlarla poz veriyorlar kamerama. Eskinin lüks konakları artık yaşanmış anıların ağırlığıyla gün sayıyorlar, yıkıldı yıkılacaklar. Altlarındaki dükkânların tabelaları ardına gizlenen güzellikleri, neredeyse görünmüyorlar. Ara sokaklara girmeyi de ihmal etmeyin, Osmanlı ve Rum evlerinin unutulmuş yüzlerini görün mutlaka.
945 numaralı sokağın köşesinde sessizce duran ama güzelliğinden çok fazla bir şey kaybetmemiş “Dönertaş Sebili” hemen göze çarpıyor.
Muhtemelen restore edilmiş, müthiş bir mermer işçiliği ile güzel mi güzel. Etraftaki seyyar satıcılar ve kalabalıktan bu yapıyı sakın kaçırmayın, hatta bizim yaptığımız gibi güzel yapının önündeki tezgâh açmış seyyar satıcılardan karşı kaldırıma gitmelerini rica edin, sebilin güzel fotoğraflarını çekin.
Dönertaş Sebili'nin köşesindeki mermer sütun neden döner? Merak ettim, araştırdım. Eskiler dilek dileme sütunu diye bilirlermiş, dilek tutup çevirenlerin dilekleri olurmuş. Oysa bu taş bir “denge ya da terazi taşı”, bir “deprem ölçme” aleti imiş. Bir deprem olursa taşın dengesi bozulur, dönmez olurmuş.
Hemen karşısındaki “Hatuniye Camii” 17. yüzyıla ait yapı, Tayyibe Hatun adına yaptırılmış.
Yolun sonunda sağ tarafta,Eşrefpaşa Caddesi’nin köşesinde çok güzel ve zarif bir bina hemen dikkat çekiyor, çok güzel restore edilmişİzmir Polis Anı EviolanKarakol Binası.
Cumba altındaki ahşap işçiliğine bayıldım. Darısı diğer binalara.
SMYRNA ANTİK KENTİ – AGORA ÖREN YERİ
Eşrefpaşa Caddesi’nden sola dönüp biraz ilerleyince varlığından bile haberim olmamış muazzam bir antik kente geliyoruz.
İzmir’inKadifekale yamaçlarında, bir benzerini daha önce görmediğim, 8.500 yıllık bir geçmişe sahip, Hitit metinlerinde adı “Tismurna” olarak geçenSmyrna Antik Kenti.İlyada ve Odysseia’nın yaratıcı ozanı Homeros’un şehri, Anadolu’nun önemli kentlerinden biri ve oldukça gelişmiş Helenistik ve Roma döneminin en önemli ve anıtsal yapılarından.Agorasında anıtlar, Tanrılara ait altarlar, tapınak ve sabit sunaklar yer almakta. Geç Bizans ve Osmanlı döneminde mezarlık olarak kullanıldığından olsa gerek birçok mezar taşı görebilirsiniz, ancak dikkatlice bakarsanız içlerinde çok güzel işçilikleri olanları fark edeceksiniz.
Soğuk ve sıcak havalarda insanların korunması için inşa edilmiş, yarı açık tonozlu bodrum katları ile avlu alanı düz bir teras ve dört tarafı sütunlu galeriler ile çevrelenmiş. Bodrum katı kemerler kullanılan üç galeriden oluşmuş.1. Galeriboydan boya su kanalı ve Agora’ya gelen suyun dağıtılmasında kullanılan su sisteminin parçası.
Burada son yıllarda birKent Meclisive mozaikli bir salon da kısmen ortaya çıkarılmış.
Sütun başlıkları da güzel işçilik taş örnekleri sergiliyor.
Kentin önemli bir özelliği de,İmparatorluk Kültü Tapınağı’nı inşa ettiğini gösteren ünvanını (neokoros) üç kez alarak, iki kez almış olan Pergamon ve Ephesos’un önüne geçmesi.
Antik kent hakkında son söz, yine bir efsane. Antik dönemde kentlerin kuruluşları için illa bir efsane ya da bir kahraman vardır. Ben de bu efsanelere bayılırım, dinler ve paylaşırım.“Smyrna kenti efsanesinin kahramanı Makedonya Kralı Büyük İskender, avlanmak üzere Pagos -Kadifekale tepesi eteklerinde, Nemesis Tapınağı önündeki pınar başında bir çınar ağacının altında uykuya dalar ve bir rüya görür. Öç ve adalet Tanrıçaları iki Nemesis, ondan burada bir kent kurmasını ve halkın buraya göç etmesini isterler. Tanrıçaların bu isteğini duyan Smyrnalılar bölgenin ünlü kehanet merkezi Apollon Klarios Tapınağı’na danışırlar. Apollon, halkına burada üç-dört kat daha mutlu olacakları yanıtını verince kent kurulur.”
Helenistik ve Roma dönemi kentinin akropolünün tarihi MÖ 300’lere kadar uzanan surlar 6 kilometre uzunluğunda. Kale’den ayakta kalan kısmında bir su sarnıcı ve şapel kalıntısı göze çarpıyor.Şehri gezmeye ünlüHavra SokağıveTarihi Kemeraltı Çarşısıile devam edeceğiz.
Ankara da doğdum, TED Ankara Koleji ve Gazi Üniversitesi Mimarlık fakültesi mezunuyum. 6 sene Londra'da yaşadım, sonraki yıllarda İstanbul'a yerleştim ve serbest çalıştım.Moritanya: İki Çöl Arasında Okyanusla Kucaklaşan ÜlkeEfsane Tren Yolculuğu: Güney Afrika’nın DerinlikleriYeni Bir Yıla Girerken...
Ankara da doğdum, TED Ankara Koleji ve Gazi Üniversitesi Mimarlık fakültesi mezunuyum. 6 sene Londra'da yaşadım, sonraki yıllarda İstanbul'a yerleştim ve serbest çalıştım.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/izmir/gezilecek-yerler/bayrakli
|
1 viewİzmir Körfezi’nin kuzeydoğusunda Tepekule mevkiinde bulunan Bayraklı,İzmir–Çanakkaleyolu üzerinde bulunmaktadır. Merkezi konumu sebebiyle ulaşımın hayli kolay olduğu Bayraklı aynı zamandaAntik İzmir şehriolarak da bilinmektedir. Oldukça modern ve gelişmiş bir ilçe olan Bayraklı güzel iklimi sebebiyle de geçmişten günümüze pek çok medeniyet için cazibe noktası olmuştur.İzmir'in İlk Kurulduğu Yer Bayraklıİzmir’in tarihininMÖ 3000’lere dayandığı bilinmektedir.Tunç Çağı’na rastlayan bu dönemde Anadolu topraklarında Truva uygarlığının egemenliği hüküm sürmektedir. Bayraklı ‘daki ilk yerleşimin de Truva Uygarlığı ile bu dönemde yoğun iletişim ve etkileşim içinde bulunduğu yapılan kazı çalışmaları sonucunda ortaya çıkmıştır.MÖ 2000’li yıllara gelindiğinde ise kültür ve uygarlık değişimindeki izlerin Hitit İmparatorluğu’nun etkisiyle oluştuğu gözlemlenmiştir. Sadece Bayraklı ile sınırlu kalmayıp tüm Ege’de görülen Hitit etkisi, Bayraklı kazılarında ve Kemalpaşa Karabel’de bulunan savaşçı kabartmasında, Manisa’da ana tanrıça Kibele’ye ait kayalara yapılmış rölyeflerde açıkça görülebilmektedir. Efes kentinde ortaya çıkan ana tanrıça Artemis ‘in de Hitit ana tanrıçası Kibele ile birleşerek tasvir edildiği belirtilmektedir.Araştırmalar ilk yerleşimin Syplos yani bugünküYamanlar Dağısırtlarındadır. Yapılan kazılardaki buluntular da Tepekule’deki yerleşii kanıtlamaktadır. Dağ kenarındaki Akropol, Tantalos Mezarı ve Tepekule’deki arkeolojik kalıntılar yerleşim tarihinin arkaik çağa dek dayandığını göstermektedir. Bayraklı buluntularında ortaya çıkan evler genellikle tek odalı olup, duvarların alt kısımları tastan,üst kısımları kerpiçten,tavanları ise ahşaptandır.Bayraklı’nın üst kesiminde ise Tantalos’un mezarı olarak da bilinen tarihi yapı bulunmaktadır. Yapının MÖ 7. yüzyılda tarihlendiği tahmin edilmektedir. Tepenin üzerinde uzunlamasına bir duvarla ikiye ayrılan dörtgen şekilliAkropol’ün güneydoğusunda ve alt tarafında ise küçük kale kalıntıları yer almaktadır. Bayraklı bölgesinde yer alan yerleşim yerinde MÖ 1050 yıllarında Dor istilası nedeniyle Ege sahillerine geçen ve birçok yerleşim yeri kuran Aiol ve Ion’ların egemenlik kurduğu anlaşılmaktadır. Bayraklı ayrıca Herodot ‘un saydığı12 Ion yerleşimiiçinde bulunan Smyrna’yı da kapsamaktadır. Bu haliyle İzmir’in ilk kurulduğu yer olarak da kabul edilmektedir.En Güzel Deniz Manzarası BayraklıBayraklı sınırarı içerisinde bulunan Eski İzmir yani Smyrna bir höyük üzeirne kuruludur. Zamanla ovaya doğru genişleyerek büyüyen ve bu sırada da pek çok tarihi kalıntıya ev sahipliği yapan antik kent bölgesinde Anadolu’nun en eskiAthena Tapınağıda bulunmaktadır. Bayraklı’yı ziyaret ettiğinizde ilçenin modern çehresi kadar bu antik kısmına da uğramanız tavsiye edilmektedir. Antik kent ve çevresini kuşatan surlar, evler, çeşmeler, kutsal eserler ve çeşitli mimari yapılar hayli ilgi çekicidir.Tüm bunların yanı sıra oldukça geniş bir alana yayılan Bayraklı’nın merkezinde her daim hareketli çok sayıda alışveriş merkezinin yanı sıra, daha butik ve tasarım ürünlerin satıldığı dükkanlar, ayrıca çeşitli restoran, kafe ve eğlence mekanları da yer tutmaktadır. Oldukça kozmopolit bir yapıya sahip olan Bayraklı, cazibesini aynı anda tarihi de kucaklayan yapısından almaktadır. Ayrıca Bayraklı için en çok söylenen şeylerden birisi de en güzel deniz manzarasına sahip olduğudur.Yazıcı Dostu Sürüm
İzmir Körfezi’nin kuzeydoğusunda Tepekule mevkiinde bulunan Bayraklı,İzmir–Çanakkaleyolu üzerinde bulunmaktadır. Merkezi konumu sebebiyle ulaşımın hayli kolay olduğu Bayraklı aynı zamandaAntik İzmir şehriolarak da bilinmektedir. Oldukça modern ve gelişmiş bir ilçe olan Bayraklı güzel iklimi sebebiyle de geçmişten günümüze pek çok medeniyet için cazibe noktası olmuştur.
İzmir'in İlk Kurulduğu Yer Bayraklı
İzmir’in tarihininMÖ 3000’lere dayandığı bilinmektedir.Tunç Çağı’na rastlayan bu dönemde Anadolu topraklarında Truva uygarlığının egemenliği hüküm sürmektedir. Bayraklı ‘daki ilk yerleşimin de Truva Uygarlığı ile bu dönemde yoğun iletişim ve etkileşim içinde bulunduğu yapılan kazı çalışmaları sonucunda ortaya çıkmıştır.MÖ 2000’li yıllara gelindiğinde ise kültür ve uygarlık değişimindeki izlerin Hitit İmparatorluğu’nun etkisiyle oluştuğu gözlemlenmiştir. Sadece Bayraklı ile sınırlu kalmayıp tüm Ege’de görülen Hitit etkisi, Bayraklı kazılarında ve Kemalpaşa Karabel’de bulunan savaşçı kabartmasında, Manisa’da ana tanrıça Kibele’ye ait kayalara yapılmış rölyeflerde açıkça görülebilmektedir. Efes kentinde ortaya çıkan ana tanrıça Artemis ‘in de Hitit ana tanrıçası Kibele ile birleşerek tasvir edildiği belirtilmektedir.Araştırmalar ilk yerleşimin Syplos yani bugünküYamanlar Dağısırtlarındadır. Yapılan kazılardaki buluntular da Tepekule’deki yerleşii kanıtlamaktadır. Dağ kenarındaki Akropol, Tantalos Mezarı ve Tepekule’deki arkeolojik kalıntılar yerleşim tarihinin arkaik çağa dek dayandığını göstermektedir. Bayraklı buluntularında ortaya çıkan evler genellikle tek odalı olup, duvarların alt kısımları tastan,üst kısımları kerpiçten,tavanları ise ahşaptandır.Bayraklı’nın üst kesiminde ise Tantalos’un mezarı olarak da bilinen tarihi yapı bulunmaktadır. Yapının MÖ 7. yüzyılda tarihlendiği tahmin edilmektedir. Tepenin üzerinde uzunlamasına bir duvarla ikiye ayrılan dörtgen şekilliAkropol’ün güneydoğusunda ve alt tarafında ise küçük kale kalıntıları yer almaktadır. Bayraklı bölgesinde yer alan yerleşim yerinde MÖ 1050 yıllarında Dor istilası nedeniyle Ege sahillerine geçen ve birçok yerleşim yeri kuran Aiol ve Ion’ların egemenlik kurduğu anlaşılmaktadır. Bayraklı ayrıca Herodot ‘un saydığı12 Ion yerleşimiiçinde bulunan Smyrna’yı da kapsamaktadır. Bu haliyle İzmir’in ilk kurulduğu yer olarak da kabul edilmektedir.
En Güzel Deniz Manzarası Bayraklı
Bayraklı sınırarı içerisinde bulunan Eski İzmir yani Smyrna bir höyük üzeirne kuruludur. Zamanla ovaya doğru genişleyerek büyüyen ve bu sırada da pek çok tarihi kalıntıya ev sahipliği yapan antik kent bölgesinde Anadolu’nun en eskiAthena Tapınağıda bulunmaktadır. Bayraklı’yı ziyaret ettiğinizde ilçenin modern çehresi kadar bu antik kısmına da uğramanız tavsiye edilmektedir. Antik kent ve çevresini kuşatan surlar, evler, çeşmeler, kutsal eserler ve çeşitli mimari yapılar hayli ilgi çekicidir.
Tüm bunların yanı sıra oldukça geniş bir alana yayılan Bayraklı’nın merkezinde her daim hareketli çok sayıda alışveriş merkezinin yanı sıra, daha butik ve tasarım ürünlerin satıldığı dükkanlar, ayrıca çeşitli restoran, kafe ve eğlence mekanları da yer tutmaktadır. Oldukça kozmopolit bir yapıya sahip olan Bayraklı, cazibesini aynı anda tarihi de kucaklayan yapısından almaktadır. Ayrıca Bayraklı için en çok söylenen şeylerden birisi de en güzel deniz manzarasına sahip olduğudur.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/izmir/gezilecek-yerler/izmir-teleferik
|
1 viewBalçova semtindeki İzmir teleferik, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin karşısında bulunuyor. Biniş için ise bilet almanız gerekiyor.Gişe sabah 10:00’dan 21:00’kadar açık oluyor.Gişe kapansa da teleferik akşam 22:30’a kadar seferlerine devam ediyor. İzmir teleferik kaç metre diye merak edenler için cevap 316 metre. Hat boyu ise 810 metre uzunluğunda.Teleferik bir yandan ulaşım aracıyken diğer yandan da piknik ve mesire alanına gidiş imkanıolduğu için İzmirliler tarafından oldukça rağbet görüyor.İzmir Teleferik Hakkında BilgiBalçova semtindeki İzmir teleferik, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin karşısında bulunuyor. Biniş için ise bilet almanız gerekiyor.Gişe sabah 10:00’dan 21:00’kadar açık oluyor.Gişe kapansa da teleferik akşam 22:30’a kadar seferlerine devam ediyor. İzmir teleferik kaç metre diye merak edenler için cevap 316 metre. Hat boyu ise 810 metre uzunluğunda.Teleferik bir yandan ulaşım aracıyken diğer yandan da piknik ve mesire alanına gidiş imkanıolduğu için İzmirliler tarafından oldukça rağbet görüyor.1974 yılında yapımına başlanan teleferik sistemi yıllarca konuklarına hizmet verdi. Ancak 2007 senesine kadar süren bu faaliyetler sebebiyle başta mekanik sistemi olmak üzere oldukça yıprandığı rapor edildi. Bu sebeple 2007 senesinde kapatıldı ve bakıma girdi.İhalenin alınması, iptali, alan firmanın yetersiz kalması gibi pek çok olumsuz durum sebebiyle bakımda kalma süresi oldukça uzadı.Şu an İzmir teleferik açık mı diyecek olursanız, cevabımız nihayet evet. Bakım ve onarımın sonunda tekrar hizmete giren teleferik günümüzde 20 adet vagona sahip.Her vagon 8 kişi kapasiteli veyolculuğunu yaklaşık 3 dakikada tamamlıyor.İzmir teleferik seyir terasları, dürbünleri ve mesire alanı olacak bir tesis şeklinde tasarlanmış.İzmiriçinde hem seyir turizmi hem de barındırdığı tesis alanı ile hoş zaman geçirilebilecek başarılı bir proje ve turistik faaliyet diyebiliriz.Teleferik GezisiTeleferik gezisi için sıra beklemek gerekiyor. Bu yüzden dahatenha saatleri tercih etmenizde fayda var.Eğer hafta sonu gidecek olursanız erken saatlerde giderek sırada bekleme zamanınızı en aza indirebilirsiniz. Yukarı çıktığınızda seyir terasından İzmir’i mutlaka kadrajınıza alıp anı ölümsüzleştirin.Doyumsuz Ege manzarasına kuşbakışı baktıktan sonratesis içinde bulunan noktalarda yemek planınızı yapabilirsiniz. Burada en çok rağbeti mangal görüyor.Piknik ve mangala ortam oluşturan teleferiğin bu anlamda dezavantajı çevre kirliliği olarak karşımıza çıkıyor. Gidecek olursanız çöplerinizi açıkta bırakmayarak doğaya destek olmayı unutmayın. Açık havada güzel bir yemek sonrası dolaşabilir veya çay keyfi yapabilirsiniz. Güzel manzara gününüzün tamamlayıcı bir unsuru olacak.İzmir Teleferik MangalTeleferikte mangal yapmanız için olanak tanıyan bir de Et Evi isimli bir market var. Bu marketten ekmeğinizi, hazır doğranmış salatanızı, paketlenmiş halde bardak, çatal, tabak setinizi ve içeceklerinizi de aldıktan sonra yemek istediğiniz et çeşidini seçiyorsunuz.Kasada aldıklarınızla beraber bir de mangal istiyorsunuzve dışarı çıkıp beğendiğiniz bir masaya oturuyorsunuz.Sizin hazırlığınız sırasında yanmış haldeki mangalı personel getiriyor ve siz uğraşsız şekilde mangal keyfinizi yapıyorsunuz. Hazırladığınız masada pişen etinizi manzara eşliğinde yiyebiliyorsunuz.Bu atmosfer içerisinde inanılmaz keyifli, pratik ve lezzetli bir alternatif.İzmir teleferik mangal fiyatları manzara ve olanak açısından düşünüldüğü zaman oldukça uygun.İzmir Teleferik KahvaltıTepede ayrıca kır kahvesi, gözleme evi ve küçük kafeler bulunuyor. Eğer erken saatte gidecek olursanız teleferikte kahvaltı seçeneklerinizin olduğunu unutmayın. Kahvaltı ve yemek alternatifi olan kafeler ve çay bahçeleri gün boyu ziyaretçilerin hizmetinde oluyor. Bu konuda bilgi alabileceğiniz kafeleri belirtelim:Nobili park:Teleferik Mahallesi, Sakarya Cd., 35330 Balçova/İzmir Tel: (0232) 278 89 03Teleferik aile çay bahçesi:Teleferik Mahallesi, Sakarya Cad./ejder Sok. No:4, 35330 Balçova/İzmir Tel: (0232) 277 28 61İzmir Teleferik Giriş ÜcretiBeş yaşına kadar çocuklardan ücret alınmayan teleferik için, gidiş dönüş bilet fiyatı 13 TL. İndirimli bilet uygulaması ise bulunmuyor.* Fiyatlar Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.İzmir Teleferik İletişimAdres: Teleferik, 35330 Balçova /İzmirİzulas Genel Müdürlük Tel:(0232) 282 29 04Yazıcı Dostu Sürüm
Balçova semtindeki İzmir teleferik, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin karşısında bulunuyor. Biniş için ise bilet almanız gerekiyor.Gişe sabah 10:00’dan 21:00’kadar açık oluyor.Gişe kapansa da teleferik akşam 22:30’a kadar seferlerine devam ediyor. İzmir teleferik kaç metre diye merak edenler için cevap 316 metre. Hat boyu ise 810 metre uzunluğunda.Teleferik bir yandan ulaşım aracıyken diğer yandan da piknik ve mesire alanına gidiş imkanıolduğu için İzmirliler tarafından oldukça rağbet görüyor.
İzmir Teleferik Hakkında Bilgi
Balçova semtindeki İzmir teleferik, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin karşısında bulunuyor. Biniş için ise bilet almanız gerekiyor.Gişe sabah 10:00’dan 21:00’kadar açık oluyor.Gişe kapansa da teleferik akşam 22:30’a kadar seferlerine devam ediyor. İzmir teleferik kaç metre diye merak edenler için cevap 316 metre. Hat boyu ise 810 metre uzunluğunda.
Teleferik bir yandan ulaşım aracıyken diğer yandan da piknik ve mesire alanına gidiş imkanıolduğu için İzmirliler tarafından oldukça rağbet görüyor.
1974 yılında yapımına başlanan teleferik sistemi yıllarca konuklarına hizmet verdi. Ancak 2007 senesine kadar süren bu faaliyetler sebebiyle başta mekanik sistemi olmak üzere oldukça yıprandığı rapor edildi. Bu sebeple 2007 senesinde kapatıldı ve bakıma girdi.İhalenin alınması, iptali, alan firmanın yetersiz kalması gibi pek çok olumsuz durum sebebiyle bakımda kalma süresi oldukça uzadı.Şu an İzmir teleferik açık mı diyecek olursanız, cevabımız nihayet evet. Bakım ve onarımın sonunda tekrar hizmete giren teleferik günümüzde 20 adet vagona sahip.
Her vagon 8 kişi kapasiteli veyolculuğunu yaklaşık 3 dakikada tamamlıyor.İzmir teleferik seyir terasları, dürbünleri ve mesire alanı olacak bir tesis şeklinde tasarlanmış.İzmiriçinde hem seyir turizmi hem de barındırdığı tesis alanı ile hoş zaman geçirilebilecek başarılı bir proje ve turistik faaliyet diyebiliriz.
Teleferik gezisi için sıra beklemek gerekiyor. Bu yüzden dahatenha saatleri tercih etmenizde fayda var.Eğer hafta sonu gidecek olursanız erken saatlerde giderek sırada bekleme zamanınızı en aza indirebilirsiniz. Yukarı çıktığınızda seyir terasından İzmir’i mutlaka kadrajınıza alıp anı ölümsüzleştirin.
Doyumsuz Ege manzarasına kuşbakışı baktıktan sonratesis içinde bulunan noktalarda yemek planınızı yapabilirsiniz. Burada en çok rağbeti mangal görüyor.Piknik ve mangala ortam oluşturan teleferiğin bu anlamda dezavantajı çevre kirliliği olarak karşımıza çıkıyor. Gidecek olursanız çöplerinizi açıkta bırakmayarak doğaya destek olmayı unutmayın. Açık havada güzel bir yemek sonrası dolaşabilir veya çay keyfi yapabilirsiniz. Güzel manzara gününüzün tamamlayıcı bir unsuru olacak.
Teleferikte mangal yapmanız için olanak tanıyan bir de Et Evi isimli bir market var. Bu marketten ekmeğinizi, hazır doğranmış salatanızı, paketlenmiş halde bardak, çatal, tabak setinizi ve içeceklerinizi de aldıktan sonra yemek istediğiniz et çeşidini seçiyorsunuz.Kasada aldıklarınızla beraber bir de mangal istiyorsunuzve dışarı çıkıp beğendiğiniz bir masaya oturuyorsunuz.
Sizin hazırlığınız sırasında yanmış haldeki mangalı personel getiriyor ve siz uğraşsız şekilde mangal keyfinizi yapıyorsunuz. Hazırladığınız masada pişen etinizi manzara eşliğinde yiyebiliyorsunuz.Bu atmosfer içerisinde inanılmaz keyifli, pratik ve lezzetli bir alternatif.İzmir teleferik mangal fiyatları manzara ve olanak açısından düşünüldüğü zaman oldukça uygun.
Tepede ayrıca kır kahvesi, gözleme evi ve küçük kafeler bulunuyor. Eğer erken saatte gidecek olursanız teleferikte kahvaltı seçeneklerinizin olduğunu unutmayın. Kahvaltı ve yemek alternatifi olan kafeler ve çay bahçeleri gün boyu ziyaretçilerin hizmetinde oluyor. Bu konuda bilgi alabileceğiniz kafeleri belirtelim:
Nobili park:Teleferik Mahallesi, Sakarya Cd., 35330 Balçova/İzmir Tel: (0232) 278 89 03
Teleferik aile çay bahçesi:Teleferik Mahallesi, Sakarya Cad./ejder Sok. No:4, 35330 Balçova/İzmir Tel: (0232) 277 28 61
İzmir Teleferik Giriş Ücreti
Beş yaşına kadar çocuklardan ücret alınmayan teleferik için, gidiş dönüş bilet fiyatı 13 TL. İndirimli bilet uygulaması ise bulunmuyor.* Fiyatlar Eylül 2019 tarihinde güncellenmiştir.
Adres: Teleferik, 35330 Balçova /İzmirİzulas Genel Müdürlük Tel:(0232) 282 29 04
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/homeros-vadisi
|
İzmirher zaman şahane bir durak olmuştur Ege seyahatlerinde. Hatta benim için İzmir, bir durak olmanın çok ötesine geçti diyebilirim. İzmir’de gezilip görülecek yerler oldukça fazla, tabii tadılacak lezzetler de…İşte biz de en son seyahatimizde köşe bucak gezdik İzmir’i, yerel lezzetlerini tattık. Bu tecrübemizi “TAM DA YAŞANACAK YER İZMİR” başlıklı yazımda detaylıca anlatmıştım.Konak Meydanı’ndanKemeraltı’naKızlarağası Han’ındanAlsancak’a,Kültürpark’tanKadife Kale’yeVaryant’tanAgora’yaAsansör’denTeleferik’e,Kuş Cenneti’ndenSasalı’ya pek çok yeri gezdik anlattık. Bu yazımda ise yüzyıllardır pek çok ünlü seyyahın, tarihçinin ve edebiyatçının ziyaret ettiğiHomeros Vadisi’nden bahsedeceğim.Adını MÖ 8. yüzyıldaİzmir’de ya daSakız Adası’nda yaşadığı sanılan İlyada ve Odysseia destanlarını derlemesiyle herkes tarafından bilinen, Yunanların ünlü ozanıHomeros’tan alan Homeros Vadisi, kentin yoğun yaşamından, gürültüsünden ve stresinden uzaklaşmak isteyenler için oluşturulmuş bir rekreasyon ve mesire alanı.Homeros’u biraz yakından tanıyalım…Yunan mitolojisindeNehir Tanrısı Meles’i vesu perisi (nymphia) Krithea’yı bilirsiniz. İşte, ünlü ozan Homeros, Meles ile Krithea’nın oğlu. Bu nedenle bazı yazılarda karşımıza “Meles’in oğlu” anlamına gelen “Melesigenes” adı ile çıkıyor.Meles Nehri’nin İzmir’de olması sebebiyle “Smryna”, tarih boyunca Homeros’u hep Smyrnalı olarak kabul etmiş. Hatta bu sebeple Smynalılar, Homeros adına bir tapınak kurmuş ve “Homerion” adını vermiş. Smyrna için Homeros’un babası o kadar önemliymiş ki, sikkelerinde bile Nehir Tanrısı Meles’in tasvirini kullanmışlar.Yine efsaneye göre Homeros,Bornova’nın merkezi ileKayadibiarasında uzananBornova Çayı’nın yatağındaki vadide yer alan mağarada yaşamış. Bu nedenle vadi, Homeros’un adıyla anılıyor. Ve vadideki mağara yüzyıllarca yıldır Avrupalı gezginler, edebiyatçı ve tarihçiler tarafından ziyaret ediliyor. Ziyaret edenlerden bazıları; Parisli bir seyyah ve Hindistan-Fransa ticaretinin öncülerinden olanJean Baptiste Tavernier(1664), İngiliz prelat ve antropologRichard Popocke(1739), Fransız asıllı asilzade gezgin ve diplomat olanChoiseul Gouffier(1776), Anglo-İskoç şair ve romantizm akımının öncülerindenLord Byron(1810), Fransız asıllı İngiliz oyuncu ve seyahat yazarıFrancis Herve(1837), İskoç ressamDavid Wilkie(1841), Fransız yazar ve fotoğrafçıMaxime du Camp(1845), İngiliz donanma komutanı ve politikacı olanFrederic Walpole(1850), İngiliz fizikçiGeorge Rolleston(1856), ressam ve heykeltıraşHermann Scherer(1860), Alman asıllı gazeteciHans Barth(1892), İngiliz yazar ve gezginGertrude Bell(1907).Ünlü arkeologMarqois de Laborde1848’de,ünlü yazarKont Joseph D’estourmelise 1838’de Homeros Mağarası’nı ziyaret edip resmini yapmışlar.Bir diğer ilginç konu ise 1852 senesinde Fransız dergiPittoresque’in mart sayısında, Bornova’dan Homeros’un İlyada Destanı’nı yazdığı yer olarak bahsetmesi.Kısacası yıllar boyunca gezgininden gazetecisine, ressamından şairine pek çok ziyaretçisi olmuş bu mağaranın. Kimiİngiltere’den gelmiş, kimiİsviçre’den. Tabii ki biz de ziyaret etmesek olmazdı.Mağaraya ulaşmak için biraz dik kayalıklar üzerinden yürüyüş yapıyorsunuz. Ancak yol korkutmasın çünkü çok uzun değil, normal bir tempo ile en fazla 10-15 dakika sürüyor.Mağara oldukça ufak ve dar.Ancak mağaranın bulunduğu tepe tüm vadiye hakim konumda. Manzara nefis. Bence burası vadinin kalbi.Mağara ziyareti sonrası tekrar aşağıya inip vadide biraz vakit geçirmeye karar veriyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2008 yılında gerçekleştirdiği çevre düzenlemesi sonrası ziyaretçilere açılan Homeros Vadisi tam7 kilometre uzunluğunda. Düzenleme çalışmalarıyla yeni yapılan göletler ve piknik alanlarıyla genişletilenHomeros Vadisi,Bornova Deresiakış yönü üzerinde bulunan veKayadibi Göletleri,Vadi GöletleriileVeterinerlik Arkası Göletleri’ni içeren üç bölgeden oluşuyor.Göletlerin büyüklükleri 650 ila 12 bin metrekare arasında değişiyor ve etrafları ahşap çitlerle çevrilmiş durumda.Bölgedeçınarveakasya ağaçlarıağırlıkta. Çevre düzenlemesi ve yeni ağaç fidanlarının dikimi 2010 senesinde tamamlanmış ve bölgeye yeni piknik alanları ve yürüyüş yolları da kazandırılmış.Ağaçlar ve suni göletler arasında yürüyüş yapabileceğiniz, yorulduğunuzda piknik örtüsünü yere serip dinlenebileceğiniz, biraz adrenalin arıyorsanız ATV kullanıp paintball oynayabileceğiniz, bisiklet sürüp bol oksijen depolayabileceğiniz bir adres burası.Biz gittiğimizde bahardı ve her yer yemyeşildi. Ancak sonbaharda da bir o kadar güzel olacağına eminim.Endemik canlı türlerine yönelik yapılan araştırmalara göre bölgede54 familyadan 182 bitki türü ve 103 kuş çeşiditespit edilmiş. Bu da belki önümüzdeki dönemde kuş gözlemcilerini bölgeye çekecek bir artı. Kuşlara ilginiz varsa yürüyüşe gelirken yanınızda dürbün getirmeyi de unutmamalısınız.Peki, nasıl gitmeliyiz,derseniz,biz kendi aracımızla gittik. Bornovailçe merkezine yaklaşık 9 kilometremesafede. Ancak vadiye yaklaştıkça virajlar arttığı için yaklaşık 20 dakika sürüyor. Yol üzerinde ilginç kareler yakalayabilirsiniz.“İzmir kent tarihinin simge projesi” olarak anılanHomeros Vadisisadece İzmirlilerin değil, İzmir’i ziyarete gelenlerin de doğayla iç içe olmak için mutlaka uğraması gereken bir yer.Bu yazı Gezimanya editörlerinden TUĞÇE YILMAZ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaTUĞÇE YILMAZYaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
İzmirher zaman şahane bir durak olmuştur Ege seyahatlerinde. Hatta benim için İzmir, bir durak olmanın çok ötesine geçti diyebilirim. İzmir’de gezilip görülecek yerler oldukça fazla, tabii tadılacak lezzetler de…
İşte biz de en son seyahatimizde köşe bucak gezdik İzmir’i, yerel lezzetlerini tattık. Bu tecrübemizi “TAM DA YAŞANACAK YER İZMİR” başlıklı yazımda detaylıca anlatmıştım.Konak Meydanı’ndanKemeraltı’naKızlarağası Han’ındanAlsancak’a,Kültürpark’tanKadife Kale’yeVaryant’tanAgora’yaAsansör’denTeleferik’e,Kuş Cenneti’ndenSasalı’ya pek çok yeri gezdik anlattık. Bu yazımda ise yüzyıllardır pek çok ünlü seyyahın, tarihçinin ve edebiyatçının ziyaret ettiğiHomeros Vadisi’nden bahsedeceğim.
Adını MÖ 8. yüzyıldaİzmir’de ya daSakız Adası’nda yaşadığı sanılan İlyada ve Odysseia destanlarını derlemesiyle herkes tarafından bilinen, Yunanların ünlü ozanıHomeros’tan alan Homeros Vadisi, kentin yoğun yaşamından, gürültüsünden ve stresinden uzaklaşmak isteyenler için oluşturulmuş bir rekreasyon ve mesire alanı.
Homeros’u biraz yakından tanıyalım…
Yunan mitolojisindeNehir Tanrısı Meles’i vesu perisi (nymphia) Krithea’yı bilirsiniz. İşte, ünlü ozan Homeros, Meles ile Krithea’nın oğlu. Bu nedenle bazı yazılarda karşımıza “Meles’in oğlu” anlamına gelen “Melesigenes” adı ile çıkıyor.
Meles Nehri’nin İzmir’de olması sebebiyle “Smryna”, tarih boyunca Homeros’u hep Smyrnalı olarak kabul etmiş. Hatta bu sebeple Smynalılar, Homeros adına bir tapınak kurmuş ve “Homerion” adını vermiş. Smyrna için Homeros’un babası o kadar önemliymiş ki, sikkelerinde bile Nehir Tanrısı Meles’in tasvirini kullanmışlar.
Yine efsaneye göre Homeros,Bornova’nın merkezi ileKayadibiarasında uzananBornova Çayı’nın yatağındaki vadide yer alan mağarada yaşamış. Bu nedenle vadi, Homeros’un adıyla anılıyor. Ve vadideki mağara yüzyıllarca yıldır Avrupalı gezginler, edebiyatçı ve tarihçiler tarafından ziyaret ediliyor. Ziyaret edenlerden bazıları; Parisli bir seyyah ve Hindistan-Fransa ticaretinin öncülerinden olanJean Baptiste Tavernier(1664), İngiliz prelat ve antropologRichard Popocke(1739), Fransız asıllı asilzade gezgin ve diplomat olanChoiseul Gouffier(1776), Anglo-İskoç şair ve romantizm akımının öncülerindenLord Byron(1810), Fransız asıllı İngiliz oyuncu ve seyahat yazarıFrancis Herve(1837), İskoç ressamDavid Wilkie(1841), Fransız yazar ve fotoğrafçıMaxime du Camp(1845), İngiliz donanma komutanı ve politikacı olanFrederic Walpole(1850), İngiliz fizikçiGeorge Rolleston(1856), ressam ve heykeltıraşHermann Scherer(1860), Alman asıllı gazeteciHans Barth(1892), İngiliz yazar ve gezginGertrude Bell(1907).
Ünlü arkeologMarqois de Laborde1848’de,ünlü yazarKont Joseph D’estourmelise 1838’de Homeros Mağarası’nı ziyaret edip resmini yapmışlar.
Bir diğer ilginç konu ise 1852 senesinde Fransız dergiPittoresque’in mart sayısında, Bornova’dan Homeros’un İlyada Destanı’nı yazdığı yer olarak bahsetmesi.
Kısacası yıllar boyunca gezgininden gazetecisine, ressamından şairine pek çok ziyaretçisi olmuş bu mağaranın. Kimiİngiltere’den gelmiş, kimiİsviçre’den. Tabii ki biz de ziyaret etmesek olmazdı.
Mağaraya ulaşmak için biraz dik kayalıklar üzerinden yürüyüş yapıyorsunuz. Ancak yol korkutmasın çünkü çok uzun değil, normal bir tempo ile en fazla 10-15 dakika sürüyor.
Mağara oldukça ufak ve dar.
Ancak mağaranın bulunduğu tepe tüm vadiye hakim konumda. Manzara nefis. Bence burası vadinin kalbi.
Mağara ziyareti sonrası tekrar aşağıya inip vadide biraz vakit geçirmeye karar veriyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2008 yılında gerçekleştirdiği çevre düzenlemesi sonrası ziyaretçilere açılan Homeros Vadisi tam7 kilometre uzunluğunda. Düzenleme çalışmalarıyla yeni yapılan göletler ve piknik alanlarıyla genişletilenHomeros Vadisi,Bornova Deresiakış yönü üzerinde bulunan veKayadibi Göletleri,Vadi GöletleriileVeterinerlik Arkası Göletleri’ni içeren üç bölgeden oluşuyor.
Göletlerin büyüklükleri 650 ila 12 bin metrekare arasında değişiyor ve etrafları ahşap çitlerle çevrilmiş durumda.
Bölgedeçınarveakasya ağaçlarıağırlıkta. Çevre düzenlemesi ve yeni ağaç fidanlarının dikimi 2010 senesinde tamamlanmış ve bölgeye yeni piknik alanları ve yürüyüş yolları da kazandırılmış.
Ağaçlar ve suni göletler arasında yürüyüş yapabileceğiniz, yorulduğunuzda piknik örtüsünü yere serip dinlenebileceğiniz, biraz adrenalin arıyorsanız ATV kullanıp paintball oynayabileceğiniz, bisiklet sürüp bol oksijen depolayabileceğiniz bir adres burası.
Biz gittiğimizde bahardı ve her yer yemyeşildi. Ancak sonbaharda da bir o kadar güzel olacağına eminim.
Endemik canlı türlerine yönelik yapılan araştırmalara göre bölgede54 familyadan 182 bitki türü ve 103 kuş çeşiditespit edilmiş. Bu da belki önümüzdeki dönemde kuş gözlemcilerini bölgeye çekecek bir artı. Kuşlara ilginiz varsa yürüyüşe gelirken yanınızda dürbün getirmeyi de unutmamalısınız.
Peki, nasıl gitmeliyiz,derseniz,biz kendi aracımızla gittik. Bornovailçe merkezine yaklaşık 9 kilometremesafede. Ancak vadiye yaklaştıkça virajlar arttığı için yaklaşık 20 dakika sürüyor. Yol üzerinde ilginç kareler yakalayabilirsiniz.
“İzmir kent tarihinin simge projesi” olarak anılanHomeros Vadisisadece İzmirlilerin değil, İzmir’i ziyarete gelenlerin de doğayla iç içe olmak için mutlaka uğraması gereken bir yer.
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/ozel-yazilar/izmir
|
İzmirliler Mutlaka Görmeli: İzmir'e Yakın Gezilecek Yerler
Gezmesi, yaşaması, yemesi içmesi en keyifli şehirlerden biri İzmir. Adına şarkılar yazılması boşuna değil. 5000 yılı deviren tarihinin izlerini merkezinde bile görebileceğiniz İzmir, civar köyleri, sayfiye yerleri,…
İzmir'in En Güzel Karavanlarından Minty Hakkında
Her girişim bir hikayenin sonucudur. İzmir’de yaşayan evli çift Burak ve Burçin’in kurumsal hayata veda ettikten sonra karavanlarını yapıp onla seyahat etmeye başlamalarının nedeni de hikayelerinin bir sonucu. Şöyle ki…
Tüm Egeli motorcu dostlarıma, “gurbetteki” İzmirlilere... Ben motoru İzmir’de bildim, Ege’de sevdim. Yıllar geçti terk-i diyar üstünden ama kalbim İzmir’de kaldı. İzmirliyim ben, benim için faytonlarla yan yana keyif…
En Güzel Çeşme Plajları
Tatil deyince İzmir, İzmir’de plaj deyince Çeşme gelir akla ilk. Masmavi deniz, taşsız kumlar, eğlence, huzur, güneş ve aradığınız tüm yaz unsurlarının bir araya geldiği Çeşme’de gidebileceğiniz birçok plaj var ve hepsi…
Bu Yaz Kalem Adası'nı Keşfedin
Aramızda İzmir’in yazlık beldesi Dikili’yi duymayan yoktur öyle değil mi? O zaman sizlere Dikili’nin sevimli Bademli Köyü'ne bağlı olan henüz turist istilasına uğramamış güzel adası Kalem Adası’ndan bahsetmekten…
Öncelikle belirtmeliyim ki; bu bir istek yazısıdır. Yazı yazmaya başladığımdan bu yana ilk defa böyle bir istek aldım. “Bir Kemeraltı Masalı” isimli yazımı okuyan ve çok beğenen bir arkadaşım, “Fuarı da yazsan, ne güzel…
İzmir’e her gittiğimde ben çocukluğuma gidiyorum. Çıngır çıngır çay karıştırma sesleriyle miskin uykumdan uyandığım bir akşamüstü gibi geliyor bana İzmir. Anneannem arka balkonu yıkamış, iple sarkıttığımız sepete…
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/izmirin-daglarinda-cicekler-acar
|
“İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar”
Nereden başlasam bilemedim…İzmir’e 1,5 saat uzaklıkta, Çeşme tarafında sakinliğin adresiKaraburunYarımadası. Urla ile Mordoğan arasında İzmir’in en küçük ilçesi. Nüfusu yaklaşık 10 bin. Kıyısında huzur bulacağınız İzmir’in Kasabası. Hüseyin amca geçmişi anlattı. “İzmir’den Karaburun’a varmak için 313 virajı geçmek gerekiyordu. Virajlı yollardan kıvrıla kıvrıla maceralı bir yolda ilerlerken bir tarafımız deniz, bir tarafımız makilerle kaplı dağlar bizi selamlardı.”Karaburun Nergis Festivali içinBodrum’dan erken çıktık yola. Bafa Gölünde kuşlar yeni uyanmışlardı. Gülbahçe üzerinden Mordoğan’a vardık. Mordoğan limanından sonra yüksek yerden göz önüne serilen İnecik ve Amberseki köylerinden geçince soba yanan bir mekanda taze gözleme, bazlama, peynir çeşitleri, muhteşem reçel çeşitleri ile kahvaltımızı yaptık. Ve Karaburun’a hareket ettik.Uzun yıllar yolları daracık ve virajlı olmasaydı bu kadar sade kalabilir miydi? Tabii ki hayır!Turkuaz mavisi bir denizi serildi gözler önüne. Pırıl pırıl denizi ile gece sahilde şarkılar söylenecek bir yer.Türkiye’de mavi bayrak sahibi en fazla olan koyu olan bol rüzgârlı bir kasabanın sokaklarında dolaşmaya başladık. Hayat, kışın yaz tatillerine inat akıyor gibiydi. İşte bundadır.” Kalbim Ege’de kaldı “ diyenlerin şarkısı. Festival alanına ulaştık. Nergis tarlaları, nergis bahçeleri bizi görmeye gelmişti bugün.Her yerde nergis vardı. Bu güzel belde buram buram nergis kokuyordu. Tüm insanların eli nergis demetine zincirlenmişti.“Bu beldeye gitmelere doyamıyorum” diyebilmek için Karaburun’un özelliklerini sıralamak isterim:Denizi ılıman ve daha az tuz oranına sahip ve çok taşlı. İnsanları sıcakkanlı, yardımsever bir ilçe.Balıkova tarafında koylarda ekoloji çok canlı. Deniz Kestanesi popülasyonuna rastlamak mümkün. Deniz kestanesinin bol olması denizin temiz olduğunun göstergesidir. Coğrafi yapısı Ümit Burnu’na benziyor.Boya Bağı Koyu, Akdeniz Foku Üreme Noktası, Ayı Balığı Koyu, Dolungaz, Kaynarpınar Koyu, Manal Koyu, Mimoza Koyu, İncirli Koy, Alman Koyu…Anlatmakla bitirilemeyecek Karaburun güzelliklerinden sadece bir kaçı.Bir de plajları var ki burada cennetin ortasında olduğunuzu hissetmenin dayanılmaz hafifliğini yaşıyorsunuz. Badembükü, Hamzabükü, Yeniliman, Karaburun Bodrum Plajı…İlkbaharda sarı sarı açıp her yerden fışkıran borcakların toprağı. Mordoğan ve Balıklıova balık çiftliklerinin istilası altında olduğu için Karaburun Kent Konseyi doğayı koruma mücadelesi veriyor. Bugün Karaburun Yarımadası, Eski Yunan ve Roma tarihinde “Mimas” olarak anılmaktadır.Karaburun’da Kokulu Günler: Nergis FestivaliNergis, İzmir güzeli. Zemheride karlara eşlik eden, zarif, boynu bükük çiçek, elde edilemeyen sevgilerin diliymiş. Diğer adı fulya. Fakat bu çiçekte bir gizemlilik var. Sanki dünyaya ait olmayan bir kokuya sahip. Her sene aynı yerde çiçek açıyor. Karaburun Yarımadasını mesken tutmuş kendine. Dağ nergisinin özgürlüğünü, kokusunu, gülüşünü kendime benzetiyorum.Bir efsane vardır Nergis çiçeğini anlatan… Dilden dile dolaşıp günümüze kadar gelen mitolojik bir hikaye.İsmi Narkosis’ten gelen çiçeğin efsanesi yürekleri burkuyor. Eski Yunan mitolojisine göre, Mimas’ta Narkissos adında bir avcı yaşar. Ekho, orman Perisidir. Bir gün Narkisso’u görür ve aşık olur. Ancak Narkissos bu aşka karşılık vermeyince Ekho bu aşkla eriyip gider. Bu duruma aşk Tanrıçası Afrodit bu duruma çok öfkelenir, kendisine aşık etmek için Narkissos’tan intikam almak çabası içinde büyüler yapar. Narkissos sularda kendi suretini gördükçe karşılık alamamanın acısını çeker.Doğanın, Karaburun topraklarına bıraktığı en güzel hediye hurma zeytin.Mucizevi bir zeytin türü olan hurma zeytin, Karaburun’u seçmiş konaklamak için. Enfes tadı olan bu zeytin, ağaçlar içerisinde genç sürgünler üzerini mesken tutmuş kendine. Her ağaçta olmaz hurma zeytin. Her yıl kasım ayında denizden karaya esen rüzgâr ile bir mantar türü, zeytin ağaçlarına bulaşarak çoğalıyor. Daldaki zeytin meyveleri üzerinde işlem yaparak acısını dalında alıyor ve hurma görüntüsü veriyormuş. Kabuğu acısını kaybettiği için hurma meyvesi gibi buruş buruş. Halk dilinde “furma” deniliyor. En önemli özelliği tuz ve asiti yok. Bu nedenle, kalp, damar, böbrek, tansiyon hastalarına şifa kaynağı. Çekirdeği küçük ve yağlı. Yağ oranı diğer zeytinlere göre daha yüksek. Normal zeytinlerde %26 iken, hurma zeytinde %50 seviyesinde.Dalında kendi kendine olgunlaştığı için koparıp yiyebildiğimiz bu zeytine tuz limon sirke eklemeden tüketebilirseniz. Olabildiğince sağlıklı olabildiğince doğal. Hurma zeytini ilk görenler, tadı bozuk, bozulmuş zeytin gibi görebilirler. Doğallığından dolayı uzun süre dayanmayan bu zeytine, saf zeytin tadı almak isteyenler buyursun. Ağaçlardan iki yılda bir ürün alınıyor.UrlaKaymakamlığı tarafından bu ağaçlar koruma altına alınmış. “Kahvaltınızda hurma zeytin varsa bir tabak yetmez.” dedi Emine annem. Tuzsuz zeytine yakın bir tadı var.Sadece Karaburun’da olan bu zeytin, sizce “ İkliminden mi yoksa cinsinden mi tatlanıyor?”Kompanisti Peynirle Tanıştınız mı?Sadece Urla ve Karaburun’da üretilen müthiş bir aromaya sahip peynir. Satıcıdan aldım bilgiyi. Acı peynir olarak biliniyor. Keçi ve inek sütünden yapılan lor 30 gün boyunca kaşıkla karıştırılarak veya yoğurularak ekşi bir hale getiriliyor. Lor bir süre sonra kendi yağından ayrılarak fermente oluyor. En son tuz ilave ediliyor. Zeytinyağı ile kavanozlarda saklanıyor. Ağır bir peynir türü olduğu için az tüketilir. Baharatlarla çok lezzetli bir tada kavuşuyor ve daha çok meze olarak kullanıyor.Dikenli Kabak - Rodos KabağıKabak renginde bir kirpicik düşünün. ‘Kirpi ne geziyor mutfağımda?’ diyebilirsiniz. Üzeri sık ve dik dikenlerle dolu. Dokunmak zor. Salatasını yedim.Hem tat hem koku olarak havuca benziyor. Bol lifli. Halk arasında Rodos kabağı deniliyor. Harika potasyum kaynağı. Çorbası, salatası, turşusu, yemeği, kızartması yapılıyor. Faydaları saymakla bitmiyor.Karaburun’dan tekrar Mordoğan’a geldik. Mordoğan’ın dağları adını aldığı mor çiçeklerle dolu.Mordoğan sahilinde kıyıda kır kahvesinde kırk yıl hatırı olan kahvemizi içtik. Harika manzarada sessizliği hissetmek için Karaburun Liman Köyüne uğramadan dönmeyin.Trekking yapmayı seviyorsanız, motorunuzla viraj yapmayı seviyorsanız, kamp ve çadır size keyif veriyorsa “İstikamet Karaburun” diyebilirsiniz. Oldukça virajlı olan turkuaz koyları sizleri bekliyor. İyi ki geldim.Karaburun, yorgun ruhuma iyi geldi. Akşam esintisi bir başkaydı. Sessizliğin adresini budum. Virajlı yolların arkasına saklanmış Karaburun’u sobeledim. Çarşaf gibi denizinden gözlerim dinlendi. Nergis, kurabiye ve hurma zeytini ile en güzel deniz, en güzel canlıların yaşadığı bakir yerden muhteşem bir gün batımını ardımda bırakarak döndüm.Bu yazı Gezimanya üyelerinden Nezahat Göçmen tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaNezahat GöçmenHüzünlü Efsanesi ile GüllükMyndos KapısıBodrum Pazarları
İzmir’e 1,5 saat uzaklıkta, Çeşme tarafında sakinliğin adresiKaraburunYarımadası. Urla ile Mordoğan arasında İzmir’in en küçük ilçesi. Nüfusu yaklaşık 10 bin. Kıyısında huzur bulacağınız İzmir’in Kasabası. Hüseyin amca geçmişi anlattı. “İzmir’den Karaburun’a varmak için 313 virajı geçmek gerekiyordu. Virajlı yollardan kıvrıla kıvrıla maceralı bir yolda ilerlerken bir tarafımız deniz, bir tarafımız makilerle kaplı dağlar bizi selamlardı.”
Karaburun Nergis Festivali içinBodrum’dan erken çıktık yola. Bafa Gölünde kuşlar yeni uyanmışlardı. Gülbahçe üzerinden Mordoğan’a vardık. Mordoğan limanından sonra yüksek yerden göz önüne serilen İnecik ve Amberseki köylerinden geçince soba yanan bir mekanda taze gözleme, bazlama, peynir çeşitleri, muhteşem reçel çeşitleri ile kahvaltımızı yaptık. Ve Karaburun’a hareket ettik.
Uzun yıllar yolları daracık ve virajlı olmasaydı bu kadar sade kalabilir miydi? Tabii ki hayır!
Turkuaz mavisi bir denizi serildi gözler önüne. Pırıl pırıl denizi ile gece sahilde şarkılar söylenecek bir yer.
Türkiye’de mavi bayrak sahibi en fazla olan koyu olan bol rüzgârlı bir kasabanın sokaklarında dolaşmaya başladık. Hayat, kışın yaz tatillerine inat akıyor gibiydi. İşte bundadır.” Kalbim Ege’de kaldı “ diyenlerin şarkısı. Festival alanına ulaştık. Nergis tarlaları, nergis bahçeleri bizi görmeye gelmişti bugün.
Her yerde nergis vardı. Bu güzel belde buram buram nergis kokuyordu. Tüm insanların eli nergis demetine zincirlenmişti.
“Bu beldeye gitmelere doyamıyorum” diyebilmek için Karaburun’un özelliklerini sıralamak isterim:
Denizi ılıman ve daha az tuz oranına sahip ve çok taşlı. İnsanları sıcakkanlı, yardımsever bir ilçe.
Balıkova tarafında koylarda ekoloji çok canlı. Deniz Kestanesi popülasyonuna rastlamak mümkün. Deniz kestanesinin bol olması denizin temiz olduğunun göstergesidir. Coğrafi yapısı Ümit Burnu’na benziyor.
Boya Bağı Koyu, Akdeniz Foku Üreme Noktası, Ayı Balığı Koyu, Dolungaz, Kaynarpınar Koyu, Manal Koyu, Mimoza Koyu, İncirli Koy, Alman Koyu…Anlatmakla bitirilemeyecek Karaburun güzelliklerinden sadece bir kaçı.
Bir de plajları var ki burada cennetin ortasında olduğunuzu hissetmenin dayanılmaz hafifliğini yaşıyorsunuz. Badembükü, Hamzabükü, Yeniliman, Karaburun Bodrum Plajı…
İlkbaharda sarı sarı açıp her yerden fışkıran borcakların toprağı. Mordoğan ve Balıklıova balık çiftliklerinin istilası altında olduğu için Karaburun Kent Konseyi doğayı koruma mücadelesi veriyor. Bugün Karaburun Yarımadası, Eski Yunan ve Roma tarihinde “Mimas” olarak anılmaktadır.
Karaburun’da Kokulu Günler: Nergis Festivali
Nergis, İzmir güzeli. Zemheride karlara eşlik eden, zarif, boynu bükük çiçek, elde edilemeyen sevgilerin diliymiş. Diğer adı fulya. Fakat bu çiçekte bir gizemlilik var. Sanki dünyaya ait olmayan bir kokuya sahip. Her sene aynı yerde çiçek açıyor. Karaburun Yarımadasını mesken tutmuş kendine. Dağ nergisinin özgürlüğünü, kokusunu, gülüşünü kendime benzetiyorum.
Bir efsane vardır Nergis çiçeğini anlatan… Dilden dile dolaşıp günümüze kadar gelen mitolojik bir hikaye.
İsmi Narkosis’ten gelen çiçeğin efsanesi yürekleri burkuyor. Eski Yunan mitolojisine göre, Mimas’ta Narkissos adında bir avcı yaşar. Ekho, orman Perisidir. Bir gün Narkisso’u görür ve aşık olur. Ancak Narkissos bu aşka karşılık vermeyince Ekho bu aşkla eriyip gider. Bu duruma aşk Tanrıçası Afrodit bu duruma çok öfkelenir, kendisine aşık etmek için Narkissos’tan intikam almak çabası içinde büyüler yapar. Narkissos sularda kendi suretini gördükçe karşılık alamamanın acısını çeker.
Doğanın, Karaburun topraklarına bıraktığı en güzel hediye hurma zeytin.
Mucizevi bir zeytin türü olan hurma zeytin, Karaburun’u seçmiş konaklamak için. Enfes tadı olan bu zeytin, ağaçlar içerisinde genç sürgünler üzerini mesken tutmuş kendine. Her ağaçta olmaz hurma zeytin. Her yıl kasım ayında denizden karaya esen rüzgâr ile bir mantar türü, zeytin ağaçlarına bulaşarak çoğalıyor. Daldaki zeytin meyveleri üzerinde işlem yaparak acısını dalında alıyor ve hurma görüntüsü veriyormuş. Kabuğu acısını kaybettiği için hurma meyvesi gibi buruş buruş. Halk dilinde “furma” deniliyor. En önemli özelliği tuz ve asiti yok. Bu nedenle, kalp, damar, böbrek, tansiyon hastalarına şifa kaynağı. Çekirdeği küçük ve yağlı. Yağ oranı diğer zeytinlere göre daha yüksek. Normal zeytinlerde %26 iken, hurma zeytinde %50 seviyesinde.
Dalında kendi kendine olgunlaştığı için koparıp yiyebildiğimiz bu zeytine tuz limon sirke eklemeden tüketebilirseniz. Olabildiğince sağlıklı olabildiğince doğal. Hurma zeytini ilk görenler, tadı bozuk, bozulmuş zeytin gibi görebilirler. Doğallığından dolayı uzun süre dayanmayan bu zeytine, saf zeytin tadı almak isteyenler buyursun. Ağaçlardan iki yılda bir ürün alınıyor.UrlaKaymakamlığı tarafından bu ağaçlar koruma altına alınmış. “Kahvaltınızda hurma zeytin varsa bir tabak yetmez.” dedi Emine annem. Tuzsuz zeytine yakın bir tadı var.
Sadece Karaburun’da olan bu zeytin, sizce “ İkliminden mi yoksa cinsinden mi tatlanıyor?”
Kompanisti Peynirle Tanıştınız mı?
Sadece Urla ve Karaburun’da üretilen müthiş bir aromaya sahip peynir. Satıcıdan aldım bilgiyi. Acı peynir olarak biliniyor. Keçi ve inek sütünden yapılan lor 30 gün boyunca kaşıkla karıştırılarak veya yoğurularak ekşi bir hale getiriliyor. Lor bir süre sonra kendi yağından ayrılarak fermente oluyor. En son tuz ilave ediliyor. Zeytinyağı ile kavanozlarda saklanıyor. Ağır bir peynir türü olduğu için az tüketilir. Baharatlarla çok lezzetli bir tada kavuşuyor ve daha çok meze olarak kullanıyor.
Dikenli Kabak - Rodos Kabağı
Kabak renginde bir kirpicik düşünün. ‘Kirpi ne geziyor mutfağımda?’ diyebilirsiniz. Üzeri sık ve dik dikenlerle dolu. Dokunmak zor. Salatasını yedim.Hem tat hem koku olarak havuca benziyor. Bol lifli. Halk arasında Rodos kabağı deniliyor. Harika potasyum kaynağı. Çorbası, salatası, turşusu, yemeği, kızartması yapılıyor. Faydaları saymakla bitmiyor.
Karaburun’dan tekrar Mordoğan’a geldik. Mordoğan’ın dağları adını aldığı mor çiçeklerle dolu.
Mordoğan sahilinde kıyıda kır kahvesinde kırk yıl hatırı olan kahvemizi içtik. Harika manzarada sessizliği hissetmek için Karaburun Liman Köyüne uğramadan dönmeyin.
Trekking yapmayı seviyorsanız, motorunuzla viraj yapmayı seviyorsanız, kamp ve çadır size keyif veriyorsa “İstikamet Karaburun” diyebilirsiniz. Oldukça virajlı olan turkuaz koyları sizleri bekliyor. İyi ki geldim.
Karaburun, yorgun ruhuma iyi geldi. Akşam esintisi bir başkaydı. Sessizliğin adresini budum. Virajlı yolların arkasına saklanmış Karaburun’u sobeledim. Çarşaf gibi denizinden gözlerim dinlendi. Nergis, kurabiye ve hurma zeytini ile en güzel deniz, en güzel canlıların yaşadığı bakir yerden muhteşem bir gün batımını ardımda bırakarak döndüm.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/izmir/gezilecek-yerler/artemis-tapinagi
|
1 viewArtemis Tapınağı, Diana tapınağı olarak da bilinen ve tanrıça Artemis’e ithaf edilmiş bir yapıdır. Tapınak,İzmir’inSelçukilçesi sınırlarında bulunan Efes’te MÖ 550 senesinde tamamlanmıştır. Lidya kralı Croseus’un emri ile Yunan mimar Chersiphron tarafından tasarlanan şaşalı yapı, zamanın en ünlü ve iyi heykeltıraşlarına yaptırılmıştır.Yapının tamamı mermerdendir ve bronz heykel süslemeleri vardır. İlerleyen zamanlarda çıkan bir yangın sonucunda mermer blokların dışındaki her şey yok olmuştur. 115 metre uzunluğunda ve 54 metre genişliğinde olan veEfes Antik Kentiiçinde bulunan yapıyı ziyaret edebilirsiniz. Efes’e gitmişken civarda gezebileceğiniz pek çok yer olduğunu da hatırlatalım.Artemis, Ay tanrıçası ve Apollon’un kardeşi olarak bilinir. Mitolojide bakire birYunantanrıçasıdır. Ancak Efesli olarak bilinen Artemis’in konumu biraz daha değişiktir. Bu Artemis’in Anadolu’nun bereket tanrıçası olan Kibele’nin kültü olduğu sanılır. Bu sürecin nasıl geliştiği tam olarak bilinememekle beraber, süreç içinde Kibele’den Artemis’e dönüştüğü fikri kabul görmüştür.Efesli Artemis, Yunan versiyonunun aksine yakın doğu ve Mısır uygarlıklarındaki vücutlar gibi tasvir edilmiştir. Vücutları bacaklara doğru incelen sütun benzeri bir bölümle kapatılmış ve altından ayakları çıkmıştır. Efes’te basılan paraların üzerinde görülen tasvirde de tıpkı Kibele’ye has bir özellik olan baş tacı ile simgelenmiştir.Artemis Tapınağı Hakkında BilgiArtemis Tapınağıhangi ilimizdedir diyecek olursanız tapınağın, İzmir’de dünyanın en eski kentleri arasında bulunan Efes Antik Kenti’nde yer aldığını söyleyebiliriz.Dünyanın 7 harikasıarasında bulunan tapınak, milattan sonra 400’lü yıllarda son büyük yangınını geçirmeden önce üç kere yeniden inşa edilmiştir.Günümüzde tapınaktan geriye sadece zemini ve heykel parçaları kalmıştır. Tapınağın çok fazla zarar görmesinin ilk ve en büyük nedeni olarak çatısının ahşaptan olmasını söyleyebiliriz. Tarihinen büyük Yunan tapınaklarıarasında bulunan Artemis Tapınağı’nın zemini, depremden etkilenmemesi için paketlenmiş kömür ve koyun derilerinin üzerine kurulmuştur.Artemis Tapınağı özellikleri arasında, tapınağın 17 metre yüksekliğinde toplam 127 adet sütun bulunmasını da sayabiliriz.Artemis Tapınağı hangi uygarlığa aittirsorusunun cevabı ise İyon’dur.Artemis Tapınağı niçin yapılmıştırderseniz Anadolu’nun ana tanrıçası Kibele‘nin çeşitli evrelerden sonra Artemis’e dönüştüğünü hatırlatabiliriz. Tapınağın buraya yapılmasının sebeplerinden biri de budur.Artemis Tapınağı’nın Anadolu’da pek çok tapınmadan türediğine inanılır. Tapınakla beraber Efes Antik Kenti,UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir.Artemis Tapınağı'na Nasıl Gidilir?Artemis tapınağına gitmek için öncelikli olarak Efes Antik Kenti’ne ulaşmanız gerekir. Bunun için de farkı alternatifleriniz bulunuyor.Otomobil:İzmir’den Selçuk yönüne giderken Kuşadası tabelalarını takip edebilirsiniz. Daha sonra Efes Antik Kenti’nin yön tabelalarını göreceksiniz, onları takip ederek alana ulaşabilirsiniz. İzmir merkezden yola çıkacak olursanız gideceğiniz mesafe yaklaşık 80 kilometre olacak.Minibüs:İzmir otogardan kalkan ve Selçuk’a sefer yapan minibüsleri kullanarak tapınağa ulaşabilirsiniz. Yolculuğunuz yaklaşık olarak 1 saat sürecektir. Sefer süreleri ise yaklaşık 40 dakikada bir oluyor. Selçuk’tan antik kente gitmek için ilçeden sürekli olarak kalkan minibüsleri tercih edebilirsiniz. Buradan itibaren yolunuz No:62, Selçuk/İzmir Telefon: (0232) 892 03 34 yaklaşık 3-4 kilometre sürecektir. Kuşadası tarafından gidecek olursanız Selçuk’a varmadan Efes Antik Kenti sapağında inerek tapınağa ulaşabilirsiniz.Artemis Tapınağı Ziyaret Saatleri ve Giriş ÜcretiZiyaret Saatleri: Yaz dönemi (15 Nisan- 2 Ekim): 08.00- 18.30Kış dönemi (3 Ekim- 14 Nisan): 08.00- 17.00Giriş Ücreti: 60 Türk Lirası. Müzekartınız varsa yılda 2 kere, Müzekart+’ınız varsa sınırsız olarak ücretsiz giriş yapabilirsiniz.Yazıcı Dostu Sürüm
Artemis Tapınağı, Diana tapınağı olarak da bilinen ve tanrıça Artemis’e ithaf edilmiş bir yapıdır. Tapınak,İzmir’inSelçukilçesi sınırlarında bulunan Efes’te MÖ 550 senesinde tamamlanmıştır. Lidya kralı Croseus’un emri ile Yunan mimar Chersiphron tarafından tasarlanan şaşalı yapı, zamanın en ünlü ve iyi heykeltıraşlarına yaptırılmıştır.
Yapının tamamı mermerdendir ve bronz heykel süslemeleri vardır. İlerleyen zamanlarda çıkan bir yangın sonucunda mermer blokların dışındaki her şey yok olmuştur. 115 metre uzunluğunda ve 54 metre genişliğinde olan veEfes Antik Kentiiçinde bulunan yapıyı ziyaret edebilirsiniz. Efes’e gitmişken civarda gezebileceğiniz pek çok yer olduğunu da hatırlatalım.
Artemis, Ay tanrıçası ve Apollon’un kardeşi olarak bilinir. Mitolojide bakire birYunantanrıçasıdır. Ancak Efesli olarak bilinen Artemis’in konumu biraz daha değişiktir. Bu Artemis’in Anadolu’nun bereket tanrıçası olan Kibele’nin kültü olduğu sanılır. Bu sürecin nasıl geliştiği tam olarak bilinememekle beraber, süreç içinde Kibele’den Artemis’e dönüştüğü fikri kabul görmüştür.Efesli Artemis, Yunan versiyonunun aksine yakın doğu ve Mısır uygarlıklarındaki vücutlar gibi tasvir edilmiştir. Vücutları bacaklara doğru incelen sütun benzeri bir bölümle kapatılmış ve altından ayakları çıkmıştır. Efes’te basılan paraların üzerinde görülen tasvirde de tıpkı Kibele’ye has bir özellik olan baş tacı ile simgelenmiştir.
Artemis Tapınağı Hakkında Bilgi
Artemis Tapınağıhangi ilimizdedir diyecek olursanız tapınağın, İzmir’de dünyanın en eski kentleri arasında bulunan Efes Antik Kenti’nde yer aldığını söyleyebiliriz.Dünyanın 7 harikasıarasında bulunan tapınak, milattan sonra 400’lü yıllarda son büyük yangınını geçirmeden önce üç kere yeniden inşa edilmiştir.
Günümüzde tapınaktan geriye sadece zemini ve heykel parçaları kalmıştır. Tapınağın çok fazla zarar görmesinin ilk ve en büyük nedeni olarak çatısının ahşaptan olmasını söyleyebiliriz. Tarihinen büyük Yunan tapınaklarıarasında bulunan Artemis Tapınağı’nın zemini, depremden etkilenmemesi için paketlenmiş kömür ve koyun derilerinin üzerine kurulmuştur.
Artemis Tapınağı özellikleri arasında, tapınağın 17 metre yüksekliğinde toplam 127 adet sütun bulunmasını da sayabiliriz.Artemis Tapınağı hangi uygarlığa aittirsorusunun cevabı ise İyon’dur.Artemis Tapınağı niçin yapılmıştırderseniz Anadolu’nun ana tanrıçası Kibele‘nin çeşitli evrelerden sonra Artemis’e dönüştüğünü hatırlatabiliriz. Tapınağın buraya yapılmasının sebeplerinden biri de budur.
Artemis Tapınağı’nın Anadolu’da pek çok tapınmadan türediğine inanılır. Tapınakla beraber Efes Antik Kenti,UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir.
Artemis Tapınağı'na Nasıl Gidilir?
Artemis tapınağına gitmek için öncelikli olarak Efes Antik Kenti’ne ulaşmanız gerekir. Bunun için de farkı alternatifleriniz bulunuyor.
Otomobil:İzmir’den Selçuk yönüne giderken Kuşadası tabelalarını takip edebilirsiniz. Daha sonra Efes Antik Kenti’nin yön tabelalarını göreceksiniz, onları takip ederek alana ulaşabilirsiniz. İzmir merkezden yola çıkacak olursanız gideceğiniz mesafe yaklaşık 80 kilometre olacak.
Minibüs:İzmir otogardan kalkan ve Selçuk’a sefer yapan minibüsleri kullanarak tapınağa ulaşabilirsiniz. Yolculuğunuz yaklaşık olarak 1 saat sürecektir. Sefer süreleri ise yaklaşık 40 dakikada bir oluyor. Selçuk’tan antik kente gitmek için ilçeden sürekli olarak kalkan minibüsleri tercih edebilirsiniz. Buradan itibaren yolunuz No:62, Selçuk/İzmir Telefon: (0232) 892 03 34 yaklaşık 3-4 kilometre sürecektir. Kuşadası tarafından gidecek olursanız Selçuk’a varmadan Efes Antik Kenti sapağında inerek tapınağa ulaşabilirsiniz.
Artemis Tapınağı Ziyaret Saatleri ve Giriş Ücreti
Ziyaret Saatleri: Yaz dönemi (15 Nisan- 2 Ekim): 08.00- 18.30Kış dönemi (3 Ekim- 14 Nisan): 08.00- 17.00
Giriş Ücreti: 60 Türk Lirası. Müzekartınız varsa yılda 2 kere, Müzekart+’ınız varsa sınırsız olarak ücretsiz giriş yapabilirsiniz.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/turkiye/izmir-nerededir
|
İzmir,Türkiye’nin batısında,Ege Denizikıyında veİzmir Körfeziüzerinde bulunur. GüneyindeAydın, kuzeyindeBalıkesirve doğusundaManisailleriyle çevrilidir.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu Sürüm
İzmir,Türkiye’nin batısında,Ege Denizikıyında veİzmir Körfeziüzerinde bulunur. GüneyindeAydın, kuzeyindeBalıkesirve doğusundaManisailleriyle çevrilidir.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/Yazilar/cesme-kiralik-villa-tatil-icin-kiralik-15-yazlik-ve-havuzlu-villa
|
Çeşme Kiralik Villa - Tatil için Kiralık 15 Yazlık ve Havuzlu Villa
Aialoft House, ÇeşmeÇeşme’nin en güzel yerlerinden bir tanesi olan Ayayorgi’de bulunan villa 3 tarafı deniz manzaralı gayet konforlu bir yerde. Site içerisinde özellikle modern mimarisi ile dikkat çeken villada 2 kat bulunuyor. Toplamda 3 yatak odası ve 1 salonu bulunan mekânda ayrıca bir de açık mutfak yer alıyor. Her yatak odası içerisinde kullanıma uygun olarak tasarlanmış özel tuvalet ve banyo bulunuyor. Aile, arkadaş, eş ve dostla aynı anda gelebilmek adına 4 ila 6 kişilik kapasiteye sahiptir. Villa içerisinde yüzme havuzu bulunmakla beraber güneşlenmek için de özel güneşlenme alanları hazırlanmıştır. 24 saat sıcak su, otopark, çamaşır makinesi, tv, ütü, ütü masası gibi ihtiyaç duyabileceğiniz detaylar da villada bulunmaktadır.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Provence Style Villa, ÇeşmeÇeşme Paşalimanı mevkiinde küçük koylara ve ardıca 150 km mesafede bulunan gayet donanımlı ve lüks bir villadır. Rahat bir nefes alabilmeniz ve doğa ile buluşabilmeniz için 3 tarafı yeşil alanlarla çevrilmiştir. Doğa içerisine sizleri bırakan villanın gayet güzel bakımlı bir bahçesi bulunmaktadır. Havuz dış mekânda şömine detayı vardır. 6 misafir kapasiteli villada 4 yatak odası, 4 yatak ve 4 banyo bulunmaktadır. Odalar yüksek tavanlıdır. Her odada klima ve klima fanı yer almaktadır. İhtiyacınızı karşılayacak donanımda mutfağı bulunmaktadır. Mutfakta espresso makinesi de olup yemek yapmak isterseniz her türlü araç gereç bulundurulmaktadır. Alaçatı merkeze toplamda 6 dakikalık bir mesafede yer alan villa alışveriş yapmak isteyebileceğiniz markete sadece 3 dakikalık yürüme mesafesinde bulunuyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Latif, ÇeşmeAlaçatı-Ovacık yolunda yer alan donanımlı villa Alaçatı’ya sadece 1,5 km mesafede bulunuyor. İki dönüm bahçesi bulunan villanın kendisine ait, müşterilerinin yüzüp rahatlayabileceği bir yüzme havuzu bulunuyor. Villa dubleks olup tüm ihtiyaçları karşılayacak eşyalarla donatılmıştır. Sezon olarak kiralama yapılabilmekle beraber en fazla 3 aylık konuk ağırlamaktadır. Villa içerisinde 3 büyük yatak odası, 1 salon ve 2 adet banyo vardır. Havuz dışarıdan hiçbir şekilde görülmemekte olup kişi mahremiyetine son derece uygundur. Yeşillikler içerisinde kalan villa ağaçlarla çevrilidir. Görsellik olarak da sizlere kusursuz bir deneyim yaşatmaktadır. Villanın arka bahçesinde birbirinden farklı meyve ağaçları bulunmaktadır. Barbekü keyfi yapmak isteyenler için ise özel bir barbekü yer almaktadır.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Önder, ÇeşmeEn uçsuz bucaksız muhteşem bir deniz hem deSakız Adasımanzarası eşliğinde tatil yapmak isterseniz bu villa tercihleriniz içerisinde olabilir. Geniş bahçesinde eğlenceli vakit geçirebilir iskele ve plajda uzun yürüyüşler yapabilirsiniz. Ayayorgı koyuna sadece 3km mesafede olduğundan geceleri beachclub partilerine katılabilir unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz. Villa içerisinde 3 yatak odası, 5 yatak ve 2 banyo bulunmaktadır. Villada ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz tüm eşyalar özenli bir şekilde kurulmuştur. Yemek yapmak isterseniz mutfakta her türlü araç gereç yer alıyor. Bunun yanında mangal severler için mangal da yer alıyor. Villa içerisinde ihtiyacınıza yönelik elektronik araçlar da düşünülmüş durumda. Huzurlu ve bir o kadar eğlenceli bir tatil yapmak isteyenler için her türlü avantajı sunmaktadır.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Leyla, ÇeşmeAlaçatı merkeze sadece 1,2 km yürüyüş mesafesinde bulunan villa özellikle görünümü ile büyük dikkat çekiyor. Taş bahçe şöminesi, zeytin ve limon ağaçları ve sizlere doğa ile baş başa, nostaljik bir tatil vaat ediyor. 5 misafir kapasiteli villada 3 yatak odası, 3 yatak ve 3 tane banyo bulunuyor. Villa içerisinde temizliği her gün yapılan bakımlı havuzu yer alıyor. Her odada hem kalorifer hem de klima bulunmaktadır. Banyoların tamamı havlupan ısıtıcılıdır. Mutfakta yemek yapabilmeniz adına her türlü araç gereç düşünülmüş durumda. Espresso yapabilmeniz için bir de esprosso makinesi bulunuyor. Hem alt hem de üst katta güvenlik alarmları bulunuyor. Villanın her tarafından rahat bir şekilde sinyal alan wi-fi, çamaşır makinesi, ütü ve televizyon da villa içerisinde yer alıyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Premium Emre Villa, ÇeşmeAlaçatı merkezde bulunan villa birbirinden keyifli ve renkli mekânlara ise yürüme mesafesinde yer alıyor. Hem merkezi bir alanda olan villa renkli gece hayatına yakın olmakla beraber ayrıca huzurlu bir tatil vaat ediyor. Kemalpaşa ve Hacı Memiş sokaklarına 3 dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Alaçatı ve Ilıca plajları ise 2 km mesafede yer alıyor. Villada 4 yatak odası, 4 yatak ve 4 banyo bulunuyor. Zemin katta bahçe, mutfak, yüzme havuzu ve yemek alanı yer alıyor. 2. katta ise 3 adet oda yer alıyor. En üst katta bulunan 2 odada masa ve iki sandalyesi de bulunan hoş bir balkon manzarası sunuyor. Villa içerisinde konukların ihtiyaç duyacağı tüm araç, eşya ve malzemeler bulunuyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Nilay, ÇeşmeAlaçatı Çarşı'ya sadece 200 metre mesafede bulunan villa 3+1 dubleks şeklindedir. Kendi özel otopark alanı olduğundan aracınızı rahat bir şekilde park edebilirsiniz. Villada 2 adet çift kişilik yatak ile 1 normal tekli yatak yer almaktadır. Denize girmek isteyenler için oldukça avantajlı bir konumda olmakla beraber sadece 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde denize ulaşabiliyorsunuz. Toplu taşıma araçlarını kullanmak isterseniz durak sadece 200 metre mesafede yer alıyor. Bununla beraber çocuklar için oldukça güvenli bir alan oluşturulmuş durumda. Müstakil formattaki ev 5 kişi için oldukça idealdir. Doğa ile baş başa olmak isteyenler için özellikle çam ağaçlarının arasında oluşu dikkat çekicidir. Odalarda klima bulunmakla beraber villada yemek yapabileceğiniz mutfak, dizüstü bilgisayarı için çalışma alanı, çamaşır makinesi, ütü gibi detaylar yer almaktadır.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Fatih, ÇeşmeDubleks yapıda olan villa Ilıca Plajı'na toplamda 9 dakikalık bir mesafede bulunuyor. Dubleks yapıdaki villada 2 yatak odası, üst katta 1 banyo, alt katta 1 WC şeklinde dizayn edilmiştir. Aile ya da arkadaş grupları için oldukça idealdir. Otoparkı vardır ve aracınızı rahat bir şekilde park edebilirsiniz. Yüzmeyi sevenler için oldukça ideal bir konumdadır çünkü en yakın plaj 10 dakikalık bir yürüyüş mesafesindedir. Minibüs durakları 1 dakikalık bir mesafede bulunmakla beraber ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz süpermarkete 5 dakikalık yürüyüş ile ulaşılabilmektedir. Villa pek çok koy ve plaja oldukça yakın olduğundan birbirinden farklı yerleri görme ve denize girme şansına sahipsiniz. Araba ile Ilıca-Alaçatı’ya sadece 10 dakikada ulaşabilmektesiniz..Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Nice Villa, ÇeşmeIlıca’da bulunan villa Çeşme’nin en merkezi noktalarından bir tanesindedir. 6 misafir kapasiteli villada 3 yatak odası, 3 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Geniş aileler için oldukça idealdir. İhtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz marketlere yürüme mesafesinde bulunmaktadır. Yüzmek için ise Ilıca Plajı’na yürüyerek rahat bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Villanın her odasında ve oturma odasında klima bulunmaktadır. Villanın her yerinde rahat bir şekilde verim alabileceğiniz wi-fi, aracınızı koyabileceğiniz ücretsiz otopark, yemeklerinizi yapabileceğiniz donanımlı bir mutfak, çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz bir çamaşır makinesi, ütü, çalışmalarınızı yapabileceğiniz dizüstü bilgisayarınıza uygun bir çalışma alanı ve bir de televizyon bulunuyor. Hem merkezi olması açısından hem de denize yakın mesafesi ile oldukça cazip olan bu villada konuklar unutulmaz anlar yaşayabiliyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Jasmine, ÇeşmeÇeşme Alaçatı’nın muhteşem doğası ve güzellikleri içerisinde bulunan villa sizlere daha önce deneyimlemediğiniz bir tatil olanağı sunuyor. Toplamda 5 misafir kapasiteli olan villa hem aile hem de arkadaş grupları için oldukça idealdir. Villa içerisinde 3 tane yatak odası, 4 yatak ve 3 tane banyo bulunuyor. Aracınız ile gelmiş iseniz aracınızı güvenle bırakabileceğiniz otoparkı bulunuyor. Villanın her yerinden rahat bir şekilde sinyal alabileceğiniz wi-fi, dilediğiniz an girebileceğiniz özel havuzu ile her odada konforunuz açısından önemli olan klima yer alıyor. Çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz çamaşır makinesi, ütü, televizyon ve dilediğiniz yemeği rahatça yapabileceğiniz bir mutfak bulunuyor. Mutfakta yemek yapma adına tüm araç gereçler düşünülmüş durumda.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Çeşme Ayayorgi Private Villa, ÇeşmeAyayorgi konumunda oldukça merkezi olan villa olanakları ile dikkat çekiyor. Villa içerisinde 3 oda, 3 banyo bulunmakla beraber ayrıca salonda iki kişilik çek yat yer alıyor. Bununla beraber iki yatak odasında ilave tek kişilik yatak da bulunuyor. Hem aile hem de gruplar için oldukça ideal olan bu villada toplamda 10 kişi rahat bir şekilde konaklayabiliyor. Kendisine özel bir havuzu bulunan villada dilediğiniz an yüzebilir, özel bahçe terasında güneşlenebilirsiniz. Ayayorgi koyuna sadece 3 dakikalık bir yürüme mesafesinde olduğundan manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Dalyan koyu da villanın bulunduğu yerden sadece 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Villa içerisinde çamaşır makinesi, tv, mutfak ve her odada klima bulunuyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Villa Alaçatı, ÇeşmeMüstakil ev konseptli villa 300 metre bahçe içerisinde bulunmakla beraber sizlere ferah bir yaşam alanı sunuyor. Villada 3 yatak odası bulunmakla beraber 2 tanesinde çift kişilik yatak yer alıyor. 1 adet ise tek kişilik yatak bulunuyor. Salonu kullanmak isteyenler için ise 2 açılır koltuk çek yat bulunuyor. Konuklar için her türlü detay düşünülmüş olan villada ankastre fırın da yer alıyor. Böylelikle dilediğiniz yemekleri de pişirme imkânına sahip oluyorsunuz. Geniş mutfağında pek çok araç gereç bulunuyor. Filtre kahve makinesinde kahve yapabilir, çamaşır makinesinde çamaşırlarınızı yıkayabilirsiniz. 24 saat sıcak su bulunmakla beraber villanın her yerinden rahatlıkla sinyal alabileceğiniz wi-fi internet imkânı da mevcut.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Havuzlu Taş Konak, ÇeşmeÇeşme’de sakin ve huzurlu bir tatil arayanlar için Mamurbaba mevkiinde yer alan villa son derece uygun olabilir. Villada toplam 3 yatak odası, 4 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Villa Ilıca Plajına, Çeşme ve Alaçatı’ya sadece 5 dakikalık bir mesafede bulunuyor. Toplu taşımaya yakın bir mesafede bulunmadığından özellikle araçlar gelinmesi büyük avantaj sağlayacaktır. Geniş bahçesinde mangal keyfi yapabilir, hava soğuk ise şömine başında içeceklerinizi yudumlayabilirsiniz. Villada ısınma klima ve şömine ile yapılmaktadır. Yatak odaların hepsi özel klimalıdır. Özellikle sakin, huzurlu bir tatil imkânı sunan villada konukların her türlü ihtiyacı düşünülmüş durumda. Hem manzaranın keyfini çıkartmak hem de sakin bir tatil keyfi yaşamak isteyenler için oldukça uygun bir noktada yer alıyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Çeşme Ayayorgi, ÇeşmeModern bir mimari örneği olan villada misafirler için her türlü konfor düşünülmüş durumdadır. Aydınlatmaları perdeleri özellikle düşünülmüştür. Özel havuzlu olan villa 6 evlik sitede yer almaktadır. 6 misafirlik kapasitesinde 3 yata odası, 4 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Hem ısıtma hem de soğutma sistemleri bakımından en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştür. Hem ön hem de yan teras bulunmaktadır ve güneşlenmek isteyenler için oldukça idealdir. Özel güvenliği olan sitede havuz ve bahçe bakımları aksatılmadan yapılmaktadır. Ayayorgi koyuna ve plajlara, Dalyanköy merkeze oldukça yakındır. Market, fırın gibi ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz yerlere yürüme mesafesindedir. Yemek yapmak isterseniz ankastre ürünlerle donatılmış mutfağı bulunmaktadır. Bir adet tek araçlık otoparkı da yine villa içerisinde yer almaktadır.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Dream Holiday Villa, ÇeşmeDoğanın kalbinde deniz manzaralı bir villa arzu edenler için oldukça ideal olan villa Çeşme merkeze sadece 10 dakikalık bir yürüyüş mesafesinde bulunuyor. Toplamda 4 yatak odası bulunan villada 1 oda ebeveyn odasıdır. Aile ile konaklama için son derece uygundur. Villada her an girebileceğiniz ve rahatlayabileceğiniz bir havuz yer alıyor. Havuz sonrası güneşlenmek isterseniz peyzajlı bir bahçe bulunuyor. Aynı anda 8 kişi konaklayabiliyor. Bunun yanında güneşlenme adına teras alanı da yer alıyor. Balkon ve terasta özellikle manzaranın keyfini çıkarabilir ve serin rüzgârın tadına bakabilirsiniz. Villa içerisinde geniş bant aralığında wi-fi, her türlü donanıma, araç gerece sahip mutfak, her odada klima, çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz çamaşır makinesi, ütü, televizyon ve saç kurutması gibi olanaklar bulunuyor.Kaynak: www.airbnb.com.trVilla ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaGezimanyaAntalya’ya Yolculuk: Pegasus ile Tatil Hayalleriniz Gerçek OlsunTatil Valizi Hazırlarken Gözden Kaçan Ama Hayati Küçük DetaylarAnkara-İstanbul Uçak Bileti
Çeşme’nin en güzel yerlerinden bir tanesi olan Ayayorgi’de bulunan villa 3 tarafı deniz manzaralı gayet konforlu bir yerde. Site içerisinde özellikle modern mimarisi ile dikkat çeken villada 2 kat bulunuyor. Toplamda 3 yatak odası ve 1 salonu bulunan mekânda ayrıca bir de açık mutfak yer alıyor. Her yatak odası içerisinde kullanıma uygun olarak tasarlanmış özel tuvalet ve banyo bulunuyor. Aile, arkadaş, eş ve dostla aynı anda gelebilmek adına 4 ila 6 kişilik kapasiteye sahiptir. Villa içerisinde yüzme havuzu bulunmakla beraber güneşlenmek için de özel güneşlenme alanları hazırlanmıştır. 24 saat sıcak su, otopark, çamaşır makinesi, tv, ütü, ütü masası gibi ihtiyaç duyabileceğiniz detaylar da villada bulunmaktadır.
Villa ile ilgili detaylı bilgi içintıklayın.
Provence Style Villa, Çeşme
Çeşme Paşalimanı mevkiinde küçük koylara ve ardıca 150 km mesafede bulunan gayet donanımlı ve lüks bir villadır. Rahat bir nefes alabilmeniz ve doğa ile buluşabilmeniz için 3 tarafı yeşil alanlarla çevrilmiştir. Doğa içerisine sizleri bırakan villanın gayet güzel bakımlı bir bahçesi bulunmaktadır. Havuz dış mekânda şömine detayı vardır. 6 misafir kapasiteli villada 4 yatak odası, 4 yatak ve 4 banyo bulunmaktadır. Odalar yüksek tavanlıdır. Her odada klima ve klima fanı yer almaktadır. İhtiyacınızı karşılayacak donanımda mutfağı bulunmaktadır. Mutfakta espresso makinesi de olup yemek yapmak isterseniz her türlü araç gereç bulundurulmaktadır. Alaçatı merkeze toplamda 6 dakikalık bir mesafede yer alan villa alışveriş yapmak isteyebileceğiniz markete sadece 3 dakikalık yürüme mesafesinde bulunuyor.
Alaçatı-Ovacık yolunda yer alan donanımlı villa Alaçatı’ya sadece 1,5 km mesafede bulunuyor. İki dönüm bahçesi bulunan villanın kendisine ait, müşterilerinin yüzüp rahatlayabileceği bir yüzme havuzu bulunuyor. Villa dubleks olup tüm ihtiyaçları karşılayacak eşyalarla donatılmıştır. Sezon olarak kiralama yapılabilmekle beraber en fazla 3 aylık konuk ağırlamaktadır. Villa içerisinde 3 büyük yatak odası, 1 salon ve 2 adet banyo vardır. Havuz dışarıdan hiçbir şekilde görülmemekte olup kişi mahremiyetine son derece uygundur. Yeşillikler içerisinde kalan villa ağaçlarla çevrilidir. Görsellik olarak da sizlere kusursuz bir deneyim yaşatmaktadır. Villanın arka bahçesinde birbirinden farklı meyve ağaçları bulunmaktadır. Barbekü keyfi yapmak isteyenler için ise özel bir barbekü yer almaktadır.
En uçsuz bucaksız muhteşem bir deniz hem deSakız Adasımanzarası eşliğinde tatil yapmak isterseniz bu villa tercihleriniz içerisinde olabilir. Geniş bahçesinde eğlenceli vakit geçirebilir iskele ve plajda uzun yürüyüşler yapabilirsiniz. Ayayorgı koyuna sadece 3km mesafede olduğundan geceleri beachclub partilerine katılabilir unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz. Villa içerisinde 3 yatak odası, 5 yatak ve 2 banyo bulunmaktadır. Villada ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz tüm eşyalar özenli bir şekilde kurulmuştur. Yemek yapmak isterseniz mutfakta her türlü araç gereç yer alıyor. Bunun yanında mangal severler için mangal da yer alıyor. Villa içerisinde ihtiyacınıza yönelik elektronik araçlar da düşünülmüş durumda. Huzurlu ve bir o kadar eğlenceli bir tatil yapmak isteyenler için her türlü avantajı sunmaktadır.
Alaçatı merkeze sadece 1,2 km yürüyüş mesafesinde bulunan villa özellikle görünümü ile büyük dikkat çekiyor. Taş bahçe şöminesi, zeytin ve limon ağaçları ve sizlere doğa ile baş başa, nostaljik bir tatil vaat ediyor. 5 misafir kapasiteli villada 3 yatak odası, 3 yatak ve 3 tane banyo bulunuyor. Villa içerisinde temizliği her gün yapılan bakımlı havuzu yer alıyor. Her odada hem kalorifer hem de klima bulunmaktadır. Banyoların tamamı havlupan ısıtıcılıdır. Mutfakta yemek yapabilmeniz adına her türlü araç gereç düşünülmüş durumda. Espresso yapabilmeniz için bir de esprosso makinesi bulunuyor. Hem alt hem de üst katta güvenlik alarmları bulunuyor. Villanın her tarafından rahat bir şekilde sinyal alan wi-fi, çamaşır makinesi, ütü ve televizyon da villa içerisinde yer alıyor.
Premium Emre Villa, Çeşme
Alaçatı merkezde bulunan villa birbirinden keyifli ve renkli mekânlara ise yürüme mesafesinde yer alıyor. Hem merkezi bir alanda olan villa renkli gece hayatına yakın olmakla beraber ayrıca huzurlu bir tatil vaat ediyor. Kemalpaşa ve Hacı Memiş sokaklarına 3 dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Alaçatı ve Ilıca plajları ise 2 km mesafede yer alıyor. Villada 4 yatak odası, 4 yatak ve 4 banyo bulunuyor. Zemin katta bahçe, mutfak, yüzme havuzu ve yemek alanı yer alıyor. 2. katta ise 3 adet oda yer alıyor. En üst katta bulunan 2 odada masa ve iki sandalyesi de bulunan hoş bir balkon manzarası sunuyor. Villa içerisinde konukların ihtiyaç duyacağı tüm araç, eşya ve malzemeler bulunuyor.
Alaçatı Çarşı'ya sadece 200 metre mesafede bulunan villa 3+1 dubleks şeklindedir. Kendi özel otopark alanı olduğundan aracınızı rahat bir şekilde park edebilirsiniz. Villada 2 adet çift kişilik yatak ile 1 normal tekli yatak yer almaktadır. Denize girmek isteyenler için oldukça avantajlı bir konumda olmakla beraber sadece 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde denize ulaşabiliyorsunuz. Toplu taşıma araçlarını kullanmak isterseniz durak sadece 200 metre mesafede yer alıyor. Bununla beraber çocuklar için oldukça güvenli bir alan oluşturulmuş durumda. Müstakil formattaki ev 5 kişi için oldukça idealdir. Doğa ile baş başa olmak isteyenler için özellikle çam ağaçlarının arasında oluşu dikkat çekicidir. Odalarda klima bulunmakla beraber villada yemek yapabileceğiniz mutfak, dizüstü bilgisayarı için çalışma alanı, çamaşır makinesi, ütü gibi detaylar yer almaktadır.
Dubleks yapıda olan villa Ilıca Plajı'na toplamda 9 dakikalık bir mesafede bulunuyor. Dubleks yapıdaki villada 2 yatak odası, üst katta 1 banyo, alt katta 1 WC şeklinde dizayn edilmiştir. Aile ya da arkadaş grupları için oldukça idealdir. Otoparkı vardır ve aracınızı rahat bir şekilde park edebilirsiniz. Yüzmeyi sevenler için oldukça ideal bir konumdadır çünkü en yakın plaj 10 dakikalık bir yürüyüş mesafesindedir. Minibüs durakları 1 dakikalık bir mesafede bulunmakla beraber ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz süpermarkete 5 dakikalık yürüyüş ile ulaşılabilmektedir. Villa pek çok koy ve plaja oldukça yakın olduğundan birbirinden farklı yerleri görme ve denize girme şansına sahipsiniz. Araba ile Ilıca-Alaçatı’ya sadece 10 dakikada ulaşabilmektesiniz..
Ilıca’da bulunan villa Çeşme’nin en merkezi noktalarından bir tanesindedir. 6 misafir kapasiteli villada 3 yatak odası, 3 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Geniş aileler için oldukça idealdir. İhtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz marketlere yürüme mesafesinde bulunmaktadır. Yüzmek için ise Ilıca Plajı’na yürüyerek rahat bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Villanın her odasında ve oturma odasında klima bulunmaktadır. Villanın her yerinde rahat bir şekilde verim alabileceğiniz wi-fi, aracınızı koyabileceğiniz ücretsiz otopark, yemeklerinizi yapabileceğiniz donanımlı bir mutfak, çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz bir çamaşır makinesi, ütü, çalışmalarınızı yapabileceğiniz dizüstü bilgisayarınıza uygun bir çalışma alanı ve bir de televizyon bulunuyor. Hem merkezi olması açısından hem de denize yakın mesafesi ile oldukça cazip olan bu villada konuklar unutulmaz anlar yaşayabiliyor.
Çeşme Alaçatı’nın muhteşem doğası ve güzellikleri içerisinde bulunan villa sizlere daha önce deneyimlemediğiniz bir tatil olanağı sunuyor. Toplamda 5 misafir kapasiteli olan villa hem aile hem de arkadaş grupları için oldukça idealdir. Villa içerisinde 3 tane yatak odası, 4 yatak ve 3 tane banyo bulunuyor. Aracınız ile gelmiş iseniz aracınızı güvenle bırakabileceğiniz otoparkı bulunuyor. Villanın her yerinden rahat bir şekilde sinyal alabileceğiniz wi-fi, dilediğiniz an girebileceğiniz özel havuzu ile her odada konforunuz açısından önemli olan klima yer alıyor. Çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz çamaşır makinesi, ütü, televizyon ve dilediğiniz yemeği rahatça yapabileceğiniz bir mutfak bulunuyor. Mutfakta yemek yapma adına tüm araç gereçler düşünülmüş durumda.
Çeşme Ayayorgi Private Villa, Çeşme
Ayayorgi konumunda oldukça merkezi olan villa olanakları ile dikkat çekiyor. Villa içerisinde 3 oda, 3 banyo bulunmakla beraber ayrıca salonda iki kişilik çek yat yer alıyor. Bununla beraber iki yatak odasında ilave tek kişilik yatak da bulunuyor. Hem aile hem de gruplar için oldukça ideal olan bu villada toplamda 10 kişi rahat bir şekilde konaklayabiliyor. Kendisine özel bir havuzu bulunan villada dilediğiniz an yüzebilir, özel bahçe terasında güneşlenebilirsiniz. Ayayorgi koyuna sadece 3 dakikalık bir yürüme mesafesinde olduğundan manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Dalyan koyu da villanın bulunduğu yerden sadece 5 dakikalık bir yürüme mesafesinde bulunuyor. Villa içerisinde çamaşır makinesi, tv, mutfak ve her odada klima bulunuyor.
Müstakil ev konseptli villa 300 metre bahçe içerisinde bulunmakla beraber sizlere ferah bir yaşam alanı sunuyor. Villada 3 yatak odası bulunmakla beraber 2 tanesinde çift kişilik yatak yer alıyor. 1 adet ise tek kişilik yatak bulunuyor. Salonu kullanmak isteyenler için ise 2 açılır koltuk çek yat bulunuyor. Konuklar için her türlü detay düşünülmüş olan villada ankastre fırın da yer alıyor. Böylelikle dilediğiniz yemekleri de pişirme imkânına sahip oluyorsunuz. Geniş mutfağında pek çok araç gereç bulunuyor. Filtre kahve makinesinde kahve yapabilir, çamaşır makinesinde çamaşırlarınızı yıkayabilirsiniz. 24 saat sıcak su bulunmakla beraber villanın her yerinden rahatlıkla sinyal alabileceğiniz wi-fi internet imkânı da mevcut.
Havuzlu Taş Konak, Çeşme
Çeşme’de sakin ve huzurlu bir tatil arayanlar için Mamurbaba mevkiinde yer alan villa son derece uygun olabilir. Villada toplam 3 yatak odası, 4 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Villa Ilıca Plajına, Çeşme ve Alaçatı’ya sadece 5 dakikalık bir mesafede bulunuyor. Toplu taşımaya yakın bir mesafede bulunmadığından özellikle araçlar gelinmesi büyük avantaj sağlayacaktır. Geniş bahçesinde mangal keyfi yapabilir, hava soğuk ise şömine başında içeceklerinizi yudumlayabilirsiniz. Villada ısınma klima ve şömine ile yapılmaktadır. Yatak odaların hepsi özel klimalıdır. Özellikle sakin, huzurlu bir tatil imkânı sunan villada konukların her türlü ihtiyacı düşünülmüş durumda. Hem manzaranın keyfini çıkartmak hem de sakin bir tatil keyfi yaşamak isteyenler için oldukça uygun bir noktada yer alıyor.
Modern bir mimari örneği olan villada misafirler için her türlü konfor düşünülmüş durumdadır. Aydınlatmaları perdeleri özellikle düşünülmüştür. Özel havuzlu olan villa 6 evlik sitede yer almaktadır. 6 misafirlik kapasitesinde 3 yata odası, 4 yatak ve 3 banyo bulunmaktadır. Hem ısıtma hem de soğutma sistemleri bakımından en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştür. Hem ön hem de yan teras bulunmaktadır ve güneşlenmek isteyenler için oldukça idealdir. Özel güvenliği olan sitede havuz ve bahçe bakımları aksatılmadan yapılmaktadır. Ayayorgi koyuna ve plajlara, Dalyanköy merkeze oldukça yakındır. Market, fırın gibi ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz yerlere yürüme mesafesindedir. Yemek yapmak isterseniz ankastre ürünlerle donatılmış mutfağı bulunmaktadır. Bir adet tek araçlık otoparkı da yine villa içerisinde yer almaktadır.
Dream Holiday Villa, Çeşme
Doğanın kalbinde deniz manzaralı bir villa arzu edenler için oldukça ideal olan villa Çeşme merkeze sadece 10 dakikalık bir yürüyüş mesafesinde bulunuyor. Toplamda 4 yatak odası bulunan villada 1 oda ebeveyn odasıdır. Aile ile konaklama için son derece uygundur. Villada her an girebileceğiniz ve rahatlayabileceğiniz bir havuz yer alıyor. Havuz sonrası güneşlenmek isterseniz peyzajlı bir bahçe bulunuyor. Aynı anda 8 kişi konaklayabiliyor. Bunun yanında güneşlenme adına teras alanı da yer alıyor. Balkon ve terasta özellikle manzaranın keyfini çıkarabilir ve serin rüzgârın tadına bakabilirsiniz. Villa içerisinde geniş bant aralığında wi-fi, her türlü donanıma, araç gerece sahip mutfak, her odada klima, çamaşırlarınızı yıkayabileceğiniz çamaşır makinesi, ütü, televizyon ve saç kurutması gibi olanaklar bulunuyor.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazarlar/murat-z-ozbilgi
|
Gezdiğim ÜlkelerCezayir,Güney Afrika Cumhuriyeti,Kenya,Mısır,Azerbaycan,Çin Halk Cumhuriyeti,Endonezya,Filipinler,Güney Kore,Gürcistan,Hindistan,Hong Kong,Kamboçya,Kırgızistan,Macau,Maldivler,Nepal,Sri Lanka,Tayland,Tayvan,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Belçika,Bosna-Hersek,Bulgaristan,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Fransa,Galler,Hırvatistan,Hollanda,İngiltere,İrlanda,İspanya,İsveç,İsviçre,İtalya,Karadağ,Malta,Monako,Romanya,Sırbistan,Türkiye,Ukrayna,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,Küba,Birleşik Arap Emirlikleri,Gazze Şeridi,İsrail,Katar,Suudi ArabistanGezdiğim ŞehirlerBerlin,Bonn,Düsseldorf,Frankfurt,Hannover,Heidelberg,Köln,Konstanz,Mannheim,Münih,Romantik Ren Parkuru,Rüdesheim,Speyer,Bansko,Burgaz,Nessebar,Sunny Beach,Varna,Aix-en-Provence,Avignon,Cassis,Colmar,Gordes,Grenoble,Luberon,Marsilya,Nice,Paris,Provence,Strazburg,Dubrovnik,Plitvice,Rijeka,Senj,Sibenik,Split,Zadar,Zagreb,Cambridge,Londra,Stockholm,Basel,Zermatt,Zürih,Belgrad,Kopaonik,Abant,Adana,Adıyaman,Afyonkarahisar,Ağva,Muğla,Alaçatı,Altınoluk,Ankara,Antalya,Assos,Avanos,Aydın,Ayvalık,Bafa Gölü,Balıkesir,Belek,Bergama,Bilecik,Bodrum,Bolu,Bozcaada,Burgazada,Bursa,Büyükada,Çanakkale,Çankırı,Çerkezköy,Çeşme,Cunda,Dalyan,Datça,Denizli,Didim,Dikili,Diyarbakır,Düzce,Eceabat,Edirne,Elazığ,Erciyes,Erdek,Erzincan,Erzurum,Eskişehir,Fethiye,Foça,Gaziantep,Gelibolu,Göcek,Gökçeada,Gümüşlük,Halfeti,Harran,Hasankeyf,Heybeliada,İğneada,İstanbul,İzmir,İznik,Kahramanmaraş,Kapadokya,Kartalkaya,Kaş,Kastamonu,Kayseri,Kazdağları,Kıyıköy,Kızılcahamam,Kocaeli (İzmit),Konya,Köyceğiz,Küçükkuyu,Kumburgaz,Kuşadası,Kütahya,Malatya,Manisa,Mardin,Marmaris,Mersin,Midyat,Mudanya,Mudurnu,Nevşehir,Niğde,Ölüdeniz,Palandöken,Pamukkale,Riva,Rize,Safranbolu,Sakarya,Salihli,Samsun,Şanlıurfa,Sapanca,Selçuk,Selimiye,Side,Şile,Silifke,Silivri,Sincan,Sinop,Şirince,Sivas,Tekirdağ,Trabzon,Turgutreis,Uludağ,Urla,Uşak,Van,Yalıkavak,Yalova,Yedigöller,Yozgat,Zonguldak
Cezayir,Güney Afrika Cumhuriyeti,Kenya,Mısır,Azerbaycan,Çin Halk Cumhuriyeti,Endonezya,Filipinler,Güney Kore,Gürcistan,Hindistan,Hong Kong,Kamboçya,Kırgızistan,Macau,Maldivler,Nepal,Sri Lanka,Tayland,Tayvan,Vietnam,Almanya,Arnavutluk,Belçika,Bosna-Hersek,Bulgaristan,Çek Cumhuriyeti,Danimarka,Fransa,Galler,Hırvatistan,Hollanda,İngiltere,İrlanda,İspanya,İsveç,İsviçre,İtalya,Karadağ,Malta,Monako,Romanya,Sırbistan,Türkiye,Ukrayna,Yunanistan,Amerika Birleşik Devletleri,Küba,Birleşik Arap Emirlikleri,Gazze Şeridi,İsrail,Katar,Suudi Arabistan
Berlin,Bonn,Düsseldorf,Frankfurt,Hannover,Heidelberg,Köln,Konstanz,Mannheim,Münih,Romantik Ren Parkuru,Rüdesheim,Speyer,Bansko,Burgaz,Nessebar,Sunny Beach,Varna,Aix-en-Provence,Avignon,Cassis,Colmar,Gordes,Grenoble,Luberon,Marsilya,Nice,Paris,Provence,Strazburg,Dubrovnik,Plitvice,Rijeka,Senj,Sibenik,Split,Zadar,Zagreb,Cambridge,Londra,Stockholm,Basel,Zermatt,Zürih,Belgrad,Kopaonik,Abant,Adana,Adıyaman,Afyonkarahisar,Ağva,Muğla,Alaçatı,Altınoluk,Ankara,Antalya,Assos,Avanos,Aydın,Ayvalık,Bafa Gölü,Balıkesir,Belek,Bergama,Bilecik,Bodrum,Bolu,Bozcaada,Burgazada,Bursa,Büyükada,Çanakkale,Çankırı,Çerkezköy,Çeşme,Cunda,Dalyan,Datça,Denizli,Didim,Dikili,Diyarbakır,Düzce,Eceabat,Edirne,Elazığ,Erciyes,Erdek,Erzincan,Erzurum,Eskişehir,Fethiye,Foça,Gaziantep,Gelibolu,Göcek,Gökçeada,Gümüşlük,Halfeti,Harran,Hasankeyf,Heybeliada,İğneada,İstanbul,İzmir,İznik,Kahramanmaraş,Kapadokya,Kartalkaya,Kaş,Kastamonu,Kayseri,Kazdağları,Kıyıköy,Kızılcahamam,Kocaeli (İzmit),Konya,Köyceğiz,Küçükkuyu,Kumburgaz,Kuşadası,Kütahya,Malatya,Manisa,Mardin,Marmaris,Mersin,Midyat,Mudanya,Mudurnu,Nevşehir,Niğde,Ölüdeniz,Palandöken,Pamukkale,Riva,Rize,Safranbolu,Sakarya,Salihli,Samsun,Şanlıurfa,Sapanca,Selçuk,Selimiye,Side,Şile,Silifke,Silivri,Sincan,Sinop,Şirince,Sivas,Tekirdağ,Trabzon,Turgutreis,Uludağ,Urla,Uşak,Van,Yalıkavak,Yalova,Yedigöller,Yozgat,Zonguldak
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/gurcistan
|
Gürcistan Hakkında Temel BilgilerYaklaşık 70 bin metrekare yüz ölçümüne sahip küçük bir ülke olan Gürcistan, coğrafi konumu itibariyle kara iklimine sahiptir. Ekonomik açıdan zorlu koşullarla boğuşmakta olan ülke yine de ulusal kültürüne ve sanata çok önem verir.Kafkas dağları üzerindeki dağ köyleri ve Karadeniz kıyısındaki kumsalları görülmeye değerdir.Vardzia isimli 12. yüzyıla ait mağara manastırı çok meşhurdur. BaşkentiTifliszengin bir mimariye sahiptir. Batum ise hem güzellikleriyle, hem doğasıyla hem de konaklayabileceğiniz başarılıBatum otelleriyle mutlaka görülmelidir.Gürcistan Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarGürcistan Hakkında Temel BilgilerGürcistan’ın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriGürcistan Nerededir?Gürcistan’a Nasıl Gidilir?Gürcistan’a Ne Zaman Gidilir?Gürcistan KültürüGürcistan MutfağıGürcistan’dan Alınacak Hediyelik EşyalarGürcistan’ın FestivalleriGürcistan’da Tatiller / Bayramlar / Özel GünlerGürcistan’da İklim ve Hava DurumuGürcistan’ın Kısa TarihiGürcistan’ın EkonomisiGürcistan’da Din ve İnanışGürcistan Türkiye Dış TemsilcilikleriGürcistan’da Konuşulan DillerGürcistan ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerVideolarÖzel YazılarEditörün KalemindenÖzge KaraEditör22.12.2016Güler Yüzlü İnsanlar, Pozitif Atmosfer: TiflisTUĞÇE YILMAZEditör21.08.2016Kalk Gidelim Batum'aTUĞÇE YILMAZEditör02.06.2015Batum Gezi Rehberi: 3 Günde BatumMURAT Z. ÖZBİLGİEditör01.06.2015Kaplan Postlu Şövalye'nin Diyarından: Batum
Gürcistan Hakkında Temel Bilgiler
Yaklaşık 70 bin metrekare yüz ölçümüne sahip küçük bir ülke olan Gürcistan, coğrafi konumu itibariyle kara iklimine sahiptir. Ekonomik açıdan zorlu koşullarla boğuşmakta olan ülke yine de ulusal kültürüne ve sanata çok önem verir.Kafkas dağları üzerindeki dağ köyleri ve Karadeniz kıyısındaki kumsalları görülmeye değerdir.Vardzia isimli 12. yüzyıla ait mağara manastırı çok meşhurdur. BaşkentiTifliszengin bir mimariye sahiptir. Batum ise hem güzellikleriyle, hem doğasıyla hem de konaklayabileceğiniz başarılıBatum otelleriyle mutlaka görülmelidir.
Güler Yüzlü İnsanlar, Pozitif Atmosfer: Tiflis
Batum Gezi Rehberi: 3 Günde Batum
Kaplan Postlu Şövalye'nin Diyarından: Batum
Gürcistan’ın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriGürcistan 9 bölgeye ayrılır. Bunlar da 69 eyalete ayrılır.BaşkentiTiflis’tir. Diğer önemli şehirleriBatum,Kutaisi,GoriveRustavi’dir.Batum Gezi RehberiGori Gezi RehberiKutaisi Gezi RehberiMtskheta Gezi RehberiRustavi Gezi RehberiTelavi Gezi RehberiTiflis Gezi Rehberi
Gürcistan’ın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Gürcistan 9 bölgeye ayrılır. Bunlar da 69 eyalete ayrılır.BaşkentiTiflis’tir. Diğer önemli şehirleriBatum,Kutaisi,GoriveRustavi’dir.
Gürcistan Nerededir?Güney Kafkasya’da, Karadeniz’in doğu kıyısında yer alan Gürcistan, eski Sovyet cumhuriyetlerinden biridir. Ülkenin kuzeyindeRusya, doğusundaAzerbaycan, güneyindeErmenistanve güneybatısındaTürkiyeyer alır. Ülkenin batı sınırını Karadeniz belirlemektedir.
Güney Kafkasya’da, Karadeniz’in doğu kıyısında yer alan Gürcistan, eski Sovyet cumhuriyetlerinden biridir. Ülkenin kuzeyindeRusya, doğusundaAzerbaycan, güneyindeErmenistanve güneybatısındaTürkiyeyer alır. Ülkenin batı sınırını Karadeniz belirlemektedir.
Gürcistan’a Nasıl Gidilir?Gürcistan’a İstanbul’dan ve Ankara’dan haftanın hemen her günüdirekt ve aktarmalı uçuşlarvardır. Bu uçuşlarBatum ve Tiflis’eyapılmaktadır.
Gürcistan’a İstanbul’dan ve Ankara’dan haftanın hemen her günüdirekt ve aktarmalı uçuşlarvardır. Bu uçuşlarBatum ve Tiflis’eyapılmaktadır.
Gürcistan’a Ne Zaman Gidilir?Kara iklimine sahip Gürcistan’dakışlar çetindir. Dolayısıyla ülkeyi gezmek içim en elverişli dönembahar ve yaz aylarıdır.
Gürcistan’a Ne Zaman Gidilir?
Kara iklimine sahip Gürcistan’dakışlar çetindir. Dolayısıyla ülkeyi gezmek içim en elverişli dönembahar ve yaz aylarıdır.
Gürcistan KültürüBaşkent Tiflis sosyal ve kültürel açıdan çok gelişmiş bir şehirdir.Şehri ziyaret edenlerin fazlalığı şehrin ekonomik oluşundan da kaynaklanmaktadır.Otel fiyatlarının düşüklüğü dikkat çekmektedir. Bir gecelik otel ücreti 35- 40 dolar arasındadır.Turistler şehre kendi şahsi arabalarıyla gelmişlerse çok uygun fiyata benzin temin edebilir. Dizel benzin fiyatı 1,85- 2,30 Lari, 1 litre gazın fiyatı 1,30- 1,50 Lari aralığındadır. Gideceğiniz mesafeye göre farklılık gösteren taksi fiyatları 10- 30 Lari arasında değişmekte, otobüs ve minibüs fiyatları da 35- 40 kuruş arasında değişmektedir.Gürcistan’a arabayla gidecekseniz ülkeye girer girmez sizi inekler karşılayacaktır.Yollarda serbestçe dolaşan ineklere çarpmanın da büyük cezaları vardır.Herkesin kedi köpek beslediği dünyanın aksine,Gürcüler inek besler. Buna doktor ve mühendislik gibi mesleklerde çalışanlar da dâhildir.Ayrıca ülkede halk peynirlerini de kendisi yapmaktadır.
Başkent Tiflis sosyal ve kültürel açıdan çok gelişmiş bir şehirdir.Şehri ziyaret edenlerin fazlalığı şehrin ekonomik oluşundan da kaynaklanmaktadır.Otel fiyatlarının düşüklüğü dikkat çekmektedir. Bir gecelik otel ücreti 35- 40 dolar arasındadır.Turistler şehre kendi şahsi arabalarıyla gelmişlerse çok uygun fiyata benzin temin edebilir. Dizel benzin fiyatı 1,85- 2,30 Lari, 1 litre gazın fiyatı 1,30- 1,50 Lari aralığındadır. Gideceğiniz mesafeye göre farklılık gösteren taksi fiyatları 10- 30 Lari arasında değişmekte, otobüs ve minibüs fiyatları da 35- 40 kuruş arasında değişmektedir.
Gürcistan’a arabayla gidecekseniz ülkeye girer girmez sizi inekler karşılayacaktır.Yollarda serbestçe dolaşan ineklere çarpmanın da büyük cezaları vardır.Herkesin kedi köpek beslediği dünyanın aksine,Gürcüler inek besler. Buna doktor ve mühendislik gibi mesleklerde çalışanlar da dâhildir.Ayrıca ülkede halk peynirlerini de kendisi yapmaktadır.
Gürcistan MutfağıGürcü mutfağındacevizvemısırile en çok kullanılan malzemelerdir. Aynı zamandasebze ağırlıklıbir mutfağa da sahip olan Gürcü yemeklerindepatlıcan, lahana, pancar ve pırasasık yer alır. Et tüketiminde özelliklebeyaz etitercih eden Gürcüler, tavuk ile yapılan yemeklerdeceviz ve cevizli soslarkullanır. Bunun en bileneni isebajadır.Gürcülerin meşhur bir tulum peyniri vardır:Gudis Kveli. Hem butulum peynirihem deçay, kahvaltılarınınbaş köşesindeyer alır.Gürcüler için en değerlisofraların bağında düğün sofraları gelir.Düğün sofralarıhazırlanırken masalaramutluluğun rengiolduğuna inandıklarımavi renkteki örtülerserilir.Et, balık, meze, salatave çeşitlisoslardüğün menülerinde mutlaka yer alır. Menüde mutlaka bulunan bir diğer yiyecek de peynirli ve yumurtalı pide olarak yorumlayabileceğimiz, Gürcülerin meşhur yiyeceği haçapuridir.Hingali, cakapuli, sasivibu mutfağa özgü lezzetler arasında sıralanabilir. Ayrıca soğuk salata ve balık çeşitleri ünlüdür. Yemeklerin lezzetinde doğal yetiştirilen meyve ve sebzelerin payı büyüktür.
Gürcü mutfağındacevizvemısırile en çok kullanılan malzemelerdir. Aynı zamandasebze ağırlıklıbir mutfağa da sahip olan Gürcü yemeklerindepatlıcan, lahana, pancar ve pırasasık yer alır. Et tüketiminde özelliklebeyaz etitercih eden Gürcüler, tavuk ile yapılan yemeklerdeceviz ve cevizli soslarkullanır. Bunun en bileneni isebajadır.
Gürcülerin meşhur bir tulum peyniri vardır:Gudis Kveli. Hem butulum peynirihem deçay, kahvaltılarınınbaş köşesindeyer alır.
Gürcüler için en değerlisofraların bağında düğün sofraları gelir.Düğün sofralarıhazırlanırken masalaramutluluğun rengiolduğuna inandıklarımavi renkteki örtülerserilir.Et, balık, meze, salatave çeşitlisoslardüğün menülerinde mutlaka yer alır. Menüde mutlaka bulunan bir diğer yiyecek de peynirli ve yumurtalı pide olarak yorumlayabileceğimiz, Gürcülerin meşhur yiyeceği haçapuridir.
Hingali, cakapuli, sasivibu mutfağa özgü lezzetler arasında sıralanabilir. Ayrıca soğuk salata ve balık çeşitleri ünlüdür. Yemeklerin lezzetinde doğal yetiştirilen meyve ve sebzelerin payı büyüktür.
Gürcistan’dan Alınacak Hediyelik EşyalarGürcistan’da her ülkede olduğu gibi kartpostallar, mıknatıslar, tişörtler çantalar, kitaplar ve ulusal şapka ve kostümleri bulabileceğiniz pek çok hediyelik eşya dükkânı vardır. Başkent Tiflis’tekiMeydan Pazarı’nda bunlara ek olarakel yapımı oyuncaklar, bakır gibi metallerden üretilen geleneksel el sanatı ürünleri ve çeşitli aksesuarlarbulabilirsiniz.Gürcistan şarapları meşhurdur. Ülkede çok uygun fiyata bu meşhur şaraplardan alabilirsiniz. Ancak bu işi duty free’ye bırakmayın. Çünkü havalimanında gümrüksüz bölgede şarap satılmamaktadır.
Gürcistan’dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Gürcistan’da her ülkede olduğu gibi kartpostallar, mıknatıslar, tişörtler çantalar, kitaplar ve ulusal şapka ve kostümleri bulabileceğiniz pek çok hediyelik eşya dükkânı vardır. Başkent Tiflis’tekiMeydan Pazarı’nda bunlara ek olarakel yapımı oyuncaklar, bakır gibi metallerden üretilen geleneksel el sanatı ürünleri ve çeşitli aksesuarlarbulabilirsiniz.Gürcistan şarapları meşhurdur. Ülkede çok uygun fiyata bu meşhur şaraplardan alabilirsiniz. Ancak bu işi duty free’ye bırakmayın. Çünkü havalimanında gümrüksüz bölgede şarap satılmamaktadır.
Gürcistan’ın FestivalleriHer yıl Ekim ayında düzenlenenTiflis Uluslararası Film Festivalien önemli etkinliktir. Bunun dışında Uluslararası Tiyatro Festivali ve Tiflis Caz Festivali(15-24 Temmuz)de önemli etkinlikler arasındadır.
Her yıl Ekim ayında düzenlenenTiflis Uluslararası Film Festivalien önemli etkinliktir. Bunun dışında Uluslararası Tiyatro Festivali ve Tiflis Caz Festivali(15-24 Temmuz)de önemli etkinlikler arasındadır.
Gürcistan’da Tatiller / Bayramlar / Özel Günler● Yılbaşı (1 Ocak)● Ortodoks Noeli (7 Ocak)● Vaftiz Günü (19 Ocak)● Anneler Günü (3 Mart)● Kadınlar Günü (8 Mart)● Bağımsızlık Günü (9 Nisan)● Paskalya Bayramı (11 Nisan)● Ölüleri Anma Günü● Cumhuriyet Bayramı (26 Mayıs)● Anayasa Kabul Gün ( 24 Ağustos)● Aziz Meryem Ana Günü (28 Ağustos)● Mtshete (14 Ekim)● Aziz Giorgi Günü (23 Kasım)● Noel (24-25 Aralık)
Gürcistan’da Tatiller / Bayramlar / Özel Günler
● Yılbaşı (1 Ocak)
● Ortodoks Noeli (7 Ocak)
● Vaftiz Günü (19 Ocak)
● Anneler Günü (3 Mart)
● Kadınlar Günü (8 Mart)
● Bağımsızlık Günü (9 Nisan)
● Paskalya Bayramı (11 Nisan)
● Ölüleri Anma Günü
● Cumhuriyet Bayramı (26 Mayıs)
● Anayasa Kabul Gün ( 24 Ağustos)
● Aziz Meryem Ana Günü (28 Ağustos)
● Mtshete (14 Ekim)
● Aziz Giorgi Günü (23 Kasım)
● Noel (24-25 Aralık)
Gürcistan’da İklim ve Hava DurumuGürcistan’ınKaradeniz sahili ve Rion havzasındaılık, nemli ve yarı tropik bir iklim hüküm sürmektedir.Doğu Gürcistan'da ise daha karasal bir iklim görülür.Kışları soğuk, yazları ise kuru ve sıcaktır.
Gürcistan’da İklim ve Hava Durumu
Gürcistan’ınKaradeniz sahili ve Rion havzasındaılık, nemli ve yarı tropik bir iklim hüküm sürmektedir.Doğu Gürcistan'da ise daha karasal bir iklim görülür.Kışları soğuk, yazları ise kuru ve sıcaktır.
Gürcistan’ın Kısa TarihiOsmanlıların 1453’te İstanbul’u ele geçirmelerinin ardından Gürcistan, Osmanlı Devleti ile İran arasında sıkışıp kalmıştır. Uzunca bir süre batıdan Osmanlı, doğudan İran’ın saldırılarına uğrayan ülkenin 16. yüzyıl sonuyla beraberbatısı Osmanlıların, doğusu İran’ındenetimine geçmiştir. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonraÇarlık Rusya’sıGürcistan’ın tamamını ele geçirmiştir 1. Dünya Savaşı sonunda kısa bir süre bağımsız kalsa da,Kızıl Ordutarafından yeniden işgal edilmiş ve Sovyet Rusya’ya katılmıştır. Ülke Sovyet Rusya’nın dağılmasının ardından bağımsızlığını ilan etmiştir.
Osmanlıların 1453’te İstanbul’u ele geçirmelerinin ardından Gürcistan, Osmanlı Devleti ile İran arasında sıkışıp kalmıştır. Uzunca bir süre batıdan Osmanlı, doğudan İran’ın saldırılarına uğrayan ülkenin 16. yüzyıl sonuyla beraberbatısı Osmanlıların, doğusu İran’ındenetimine geçmiştir. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonraÇarlık Rusya’sıGürcistan’ın tamamını ele geçirmiştir 1. Dünya Savaşı sonunda kısa bir süre bağımsız kalsa da,Kızıl Ordutarafından yeniden işgal edilmiş ve Sovyet Rusya’ya katılmıştır. Ülke Sovyet Rusya’nın dağılmasının ardından bağımsızlığını ilan etmiştir.
Gürcistan’ın EkonomisiSovyetler Birliği'nin dağılması Gürcistan ekonomisi üzerinde olumsuz bir etki yaratmış ve uzun süreli olarak istikrarsız bir yapı ortaya çıkmıştır.Bağımsızlığın ilk yıllarında, yüksek enflasyon, sanayi ve tarım üretiminde azalma, turist sayısında düşüş ve işsizlik oranında büyük artış söz konusu olmuştur.Devamını Oku
Sovyetler Birliği'nin dağılması Gürcistan ekonomisi üzerinde olumsuz bir etki yaratmış ve uzun süreli olarak istikrarsız bir yapı ortaya çıkmıştır.Bağımsızlığın ilk yıllarında, yüksek enflasyon, sanayi ve tarım üretiminde azalma, turist sayısında düşüş ve işsizlik oranında büyük artış söz konusu olmuştur.
Gürcistan’da Din ve İnanışGürcistan nüfusunun yaklaşık yüzde 82’lik kısmınıOrtodoks Hristiyannüfus oluşturmaktadır. Ayrıca ülkedeMüslüman, Apostik ve Katolikazınlıklar da yaşamaktadır.
Gürcistan’da Din ve İnanış
Gürcistan nüfusunun yaklaşık yüzde 82’lik kısmınıOrtodoks Hristiyannüfus oluşturmaktadır. Ayrıca ülkedeMüslüman, Apostik ve Katolikazınlıklar da yaşamaktadır.
Gürcistan Türkiye Dış TemsilcilikleriTİFLİS BÜYÜKELÇİLİĞİAdres: Turkish Embassy 35, Chavchavadze Avenue 0179 Tbilisi -GEORGIATelefon: 00 995 32 225 20 72 -73-74-75-76Faks: 00 995 32 222 06 66[email protected]http://www.tiflis.be.mfa.gov.trGörev Bölgesi: GürcistanBATUM BAŞKONSOLOSLUĞUAdres: Ninoshvili Caddesi No:9,Batum,Acara Özerk Cumhuriyeti,GürcistanTelefon: + 995 (422) 25 58 00 (Gürcü hattı) 0466 213 15 00 (Türk Hattı) +995 (422) 27 47 89 + 995 (422) 27 47 90 (Gürcü Hattı)Faks: 0466 213 15 05 (Türk Hattı) +995 (422) 25 5 810[email protected]http://www.batum.bk.mfa.gov.trGörev Bölgesi: Acara Özerk Cumhuriyeti, Guria, Poti ve İmereti Bölgeleri
Gürcistan Türkiye Dış Temsilcilikleri
Adres: Turkish Embassy 35, Chavchavadze Avenue 0179 Tbilisi -GEORGIA
Telefon: 00 995 32 225 20 72 -73-74-75-76
Faks: 00 995 32 222 06 66
Adres: Ninoshvili Caddesi No:9,Batum,Acara Özerk Cumhuriyeti,Gürcistan
Telefon: + 995 (422) 25 58 00 (Gürcü hattı) 0466 213 15 00 (Türk Hattı) +995 (422) 27 47 89 + 995 (422) 27 47 90 (Gürcü Hattı)
Faks: 0466 213 15 05 (Türk Hattı) +995 (422) 25 5 810
Görev Bölgesi: Acara Özerk Cumhuriyeti, Guria, Poti ve İmereti Bölgeleri
Gürcistan’da Konuşulan DillerGürcistan’ın resmi dili Gürcücedir.Gürcüler dillerinin Kitabı Mukaddes’te de adı geçen Kartvellere dayandığını söylemektedir. Ülkenin bu dile dayanan güçlü bir edebiyatı vardır. Ayrıca ülkedeki nüfusun hemen hepsi ikinci dil olarak Sovyet Birliği dönemi etkisiyleRusçada bilmektedir.
Gürcistan’ın resmi dili Gürcücedir.Gürcüler dillerinin Kitabı Mukaddes’te de adı geçen Kartvellere dayandığını söylemektedir. Ülkenin bu dile dayanan güçlü bir edebiyatı vardır. Ayrıca ülkedeki nüfusun hemen hepsi ikinci dil olarak Sovyet Birliği dönemi etkisiyleRusçada bilmektedir.
Priz TipiType C / 250V / 2.5 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 3.729.500 Dili: Gürcüce Para Birimi: Lari İklim: Karasal İklim
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/issik-gol-tanrinin-gozu
|
Issık Göl, Tanrının Gözü
Issık Göl’ün en önemli özelliğiAvrasya’nın “Erişilmezlik Kutbu” (Pole of Inaccessibility) olması.Nedir bu “Erişilmezlik Kutbu”?Herhangi bir kıtanın en merkezinde ve çevresindeki denizlere en uzak noktasında yer alan noktaya “erişilmezlik kutbu” deniliyor. İşteIssık Gölde Avrasya’yı çevreleyen tüm denizlere en uzak noktada bulunuyor.Tabii bu şekilde adlandırınca çok ıssız ulaşılması çok zor gibi bir yer beliriyor akıllarda. Oysa ki Issık Göl sadece coğrafik olarak erişilmezlik kutbunda, ama aslında çok kolay ulaşılabilir bir noktada. HattaKırgızistan’ın en turistik yerleri arasında başı çekiyor. İçinde yüzülebilen gölün çevresinde çok sayıda simit, deniz yatağı, havlu satan dükkanlar var. Akdeniz sahilleri gibi kalabalık bir yer sizce erişilmezlik kutbunda olabilir mi? Oluyor.Avrasya’yı çevreleyen tüm denizlere en uzak noktada altın renkli kumsallar, şezlonglar, şemsiyeler, sahil kenarında güneşlenenler, su sporu yapanlar hayal etmek kulağa çok çılgınca geliyor değil mi? İşte sadece bu özelliği ile bile Issık Göl sizi şaşırtan bir yer.Dünya üzerindeki pek bilinmeyen göllerden biri olanIssık Göl’ün anlamıılık/sıcak göl. Çin kaynaklarında isesıcak denizolarak anılıyor.Tanrı'nın Gözü: Issık GölOrta Asya’nın en büyük sıradağ sistemlerinden biri olanTanrı Dağları(Tian Shan) tarafından çevrelenmiş olan göl deniz seviyesinden 1600 metre yükseklikte. Gölün uzunluğu 180 kilometre, genişliği ise 70 kilometre. En derin yeri 668 metre olan gölün ortalama derinliği ise 300 metre civarında. Yaklaşık bir milyon kilometrekarenin üzerinde bir büyüklüğe sahip olan masmavi göl, güneyinde ve kuzeyinde ikiye ayrılan ve Tanrı Dağları'nın ayrıldığı iki kol ile çevrildiği için kuşbakışı bakıldığında bir gözü andırıyor. Bu nedenle buraya halk arasındaTanrı’nın gözüdiyorlar.Gölün en önemli özelliklerinden biri bulunduğu coğrafyaya rağmen kış aylarında donmaması. Bunun en net sebebi ise gölün 100’ün üzerinde akarsu ve büyük çoğunluğu sıcak su olan yeraltı kaynakları ile beslenmesi. Bu sıcak su yer altı kaynakları sayesinde su hiçbir zaman donmuyor.Gölde yapılantekne turlarıbir hayli popüler. Özellikle yaz aylarında siz tekne ile gölde gezinti yaparken, gölü çevreleyen Tanrı Dağları’nın tepesindeki karlı manzaraları izleyebiliyorsunuz. Faunası sebebi ile bu bölge göç eden kuşların rotası üzerinde. Bu nedenleIssık Kulkuş gözlemcileri için de bir cennet.Pek çok destan ve efsaneye konu ya da mekan olanIssyk Kul, 1000 – 1500 senelerinde günümüzde olduğundan 8 metre daha alçakmış. Suların yükselmesi ile zamanında gölün çevresinde yer alan yerleşimler göl sularının altında kalmış. Bu nedenle gölün bazı bölümlerinde arkeolojik çalışmalar su altında kalan yerleşimleri gün yüzüne çıkartmak için halen devam ediyor.Efsane ve destanlara konu olan Issık GölMüslümanlık öncesi dönemde efsaneye göre buradaKralOssouneshüküm sürüyormuş. Ancak Kralın kulakları eşek kulaklarına benzediği için sürekli kulaklarını gizliyormuş. Kralın bu sırrını sadece berberler biliyormuş. Ancak kral da sırrını bilen berberleri tek tek öldürüyormuş. Günün birinde kralın elinden kurtulan bir berber bir kuyuya gidip avazı çıktığı kadar “Kralın kulakları eşşek kulakları” diye haykırmış. Ancak kuyunun kapağını kapatmayı unutunca, haykırdığı bu sır yankılanmış ve bu yankılanma ile taşan sular Issyk Kul’u oluşturmuş. Hikaye tanıdık geldi mi?Tarih boyuncaİpek Yoluüzerindeki önemli duraklardan biri olan göl oldukça güzel manzaralar sunuyor. Buranın Avrupa’da yaşanan ve 200 milyon civarında kişinin ölümü ile sonuçlanan veba salgınının başlangıç noktası olduğu düşünülüyor. Çünkü veba mikrobu, Orta Asya’dan Avrupa’ya İpek yolunu kullanan seyyahlar ve tüccarlar tarafından ulaşmış. Ancak bu görüş Issyk-Kul çevresinde yaşayanlar tarafından kabul edilmiyor.Çevresinde çok sayıda sanatoryum varGölün çevresinde 20. Yüzyıl itibariyle veremli hastalar için sanatoryumlar inşa edilmiş. Bundan sonra göl çevresinde yapılaşma artmış ve yazlık evler, hoteller pansiyonlar yapılmaya başlanmış. Sovyetler döneminde ülkenin en popüler tatil merkezleri arasında yer alan Issık Göl’e eskiden de olduğu gibi günümüzde de Ruslar, Kırgızlar ve Kazaklar yoğun ilgi gösteriyor.Yaz aylarında ortalama 25-28 derece olan hava sıcaklığı, kış aylarında -5 dereceye kadar düşüyor. Ancak bulunduğu yükseklikten dolayı yaz aylarında bile akşam saatlerinde hava serinliyor.Gölün en fazla ziyaretçi aldığı dönem Haziran – Eylül arası. 25 Temmuz – 25 Ağustos arası ise bölgedeki fiyatların en fazla arttığı dönem. O nedenle tatilinizi planlarken buna dikkat etmelisiniz.Bu yazı Gezimanya editörlerinden TUĞÇE YILMAZ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar HakkındaTUĞÇE YILMAZYaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
Issık Göl’ün en önemli özelliğiAvrasya’nın “Erişilmezlik Kutbu” (Pole of Inaccessibility) olması.
Nedir bu “Erişilmezlik Kutbu”?
Herhangi bir kıtanın en merkezinde ve çevresindeki denizlere en uzak noktasında yer alan noktaya “erişilmezlik kutbu” deniliyor. İşteIssık Gölde Avrasya’yı çevreleyen tüm denizlere en uzak noktada bulunuyor.
Tabii bu şekilde adlandırınca çok ıssız ulaşılması çok zor gibi bir yer beliriyor akıllarda. Oysa ki Issık Göl sadece coğrafik olarak erişilmezlik kutbunda, ama aslında çok kolay ulaşılabilir bir noktada. HattaKırgızistan’ın en turistik yerleri arasında başı çekiyor. İçinde yüzülebilen gölün çevresinde çok sayıda simit, deniz yatağı, havlu satan dükkanlar var. Akdeniz sahilleri gibi kalabalık bir yer sizce erişilmezlik kutbunda olabilir mi? Oluyor.
Avrasya’yı çevreleyen tüm denizlere en uzak noktada altın renkli kumsallar, şezlonglar, şemsiyeler, sahil kenarında güneşlenenler, su sporu yapanlar hayal etmek kulağa çok çılgınca geliyor değil mi? İşte sadece bu özelliği ile bile Issık Göl sizi şaşırtan bir yer.
Dünya üzerindeki pek bilinmeyen göllerden biri olanIssık Göl’ün anlamıılık/sıcak göl. Çin kaynaklarında isesıcak denizolarak anılıyor.
Tanrı'nın Gözü: Issık Göl
Orta Asya’nın en büyük sıradağ sistemlerinden biri olanTanrı Dağları(Tian Shan) tarafından çevrelenmiş olan göl deniz seviyesinden 1600 metre yükseklikte. Gölün uzunluğu 180 kilometre, genişliği ise 70 kilometre. En derin yeri 668 metre olan gölün ortalama derinliği ise 300 metre civarında. Yaklaşık bir milyon kilometrekarenin üzerinde bir büyüklüğe sahip olan masmavi göl, güneyinde ve kuzeyinde ikiye ayrılan ve Tanrı Dağları'nın ayrıldığı iki kol ile çevrildiği için kuşbakışı bakıldığında bir gözü andırıyor. Bu nedenle buraya halk arasındaTanrı’nın gözüdiyorlar.
Gölün en önemli özelliklerinden biri bulunduğu coğrafyaya rağmen kış aylarında donmaması. Bunun en net sebebi ise gölün 100’ün üzerinde akarsu ve büyük çoğunluğu sıcak su olan yeraltı kaynakları ile beslenmesi. Bu sıcak su yer altı kaynakları sayesinde su hiçbir zaman donmuyor.
Gölde yapılantekne turlarıbir hayli popüler. Özellikle yaz aylarında siz tekne ile gölde gezinti yaparken, gölü çevreleyen Tanrı Dağları’nın tepesindeki karlı manzaraları izleyebiliyorsunuz. Faunası sebebi ile bu bölge göç eden kuşların rotası üzerinde. Bu nedenleIssık Kulkuş gözlemcileri için de bir cennet.
Pek çok destan ve efsaneye konu ya da mekan olanIssyk Kul, 1000 – 1500 senelerinde günümüzde olduğundan 8 metre daha alçakmış. Suların yükselmesi ile zamanında gölün çevresinde yer alan yerleşimler göl sularının altında kalmış. Bu nedenle gölün bazı bölümlerinde arkeolojik çalışmalar su altında kalan yerleşimleri gün yüzüne çıkartmak için halen devam ediyor.
Efsane ve destanlara konu olan Issık Göl
Müslümanlık öncesi dönemde efsaneye göre buradaKralOssouneshüküm sürüyormuş. Ancak Kralın kulakları eşek kulaklarına benzediği için sürekli kulaklarını gizliyormuş. Kralın bu sırrını sadece berberler biliyormuş. Ancak kral da sırrını bilen berberleri tek tek öldürüyormuş. Günün birinde kralın elinden kurtulan bir berber bir kuyuya gidip avazı çıktığı kadar “Kralın kulakları eşşek kulakları” diye haykırmış. Ancak kuyunun kapağını kapatmayı unutunca, haykırdığı bu sır yankılanmış ve bu yankılanma ile taşan sular Issyk Kul’u oluşturmuş. Hikaye tanıdık geldi mi?
Tarih boyuncaİpek Yoluüzerindeki önemli duraklardan biri olan göl oldukça güzel manzaralar sunuyor. Buranın Avrupa’da yaşanan ve 200 milyon civarında kişinin ölümü ile sonuçlanan veba salgınının başlangıç noktası olduğu düşünülüyor. Çünkü veba mikrobu, Orta Asya’dan Avrupa’ya İpek yolunu kullanan seyyahlar ve tüccarlar tarafından ulaşmış. Ancak bu görüş Issyk-Kul çevresinde yaşayanlar tarafından kabul edilmiyor.
Çevresinde çok sayıda sanatoryum var
Gölün çevresinde 20. Yüzyıl itibariyle veremli hastalar için sanatoryumlar inşa edilmiş. Bundan sonra göl çevresinde yapılaşma artmış ve yazlık evler, hoteller pansiyonlar yapılmaya başlanmış. Sovyetler döneminde ülkenin en popüler tatil merkezleri arasında yer alan Issık Göl’e eskiden de olduğu gibi günümüzde de Ruslar, Kırgızlar ve Kazaklar yoğun ilgi gösteriyor.
Yaz aylarında ortalama 25-28 derece olan hava sıcaklığı, kış aylarında -5 dereceye kadar düşüyor. Ancak bulunduğu yükseklikten dolayı yaz aylarında bile akşam saatlerinde hava serinliyor.
Gölün en fazla ziyaretçi aldığı dönem Haziran – Eylül arası. 25 Temmuz – 25 Ağustos arası ise bölgedeki fiyatların en fazla arttığı dönem. O nedenle tatilinizi planlarken buna dikkat etmelisiniz.
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul ÜniMardin’de 3 Din 3 Bayram Bir Aradaİstanbul'a Yakın Bir Haftasonu Durağı: TrilyeTetova, Nam-ı Diğer Kalkandelen
Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/abhazya
|
Abhazya Hakkında Temel Bilgiler1994 senesinde Gürcistan’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Abhazya adını bölge halkı Abhazlardan alır. Etimolojik olarak“ruhların kenti”anlamına gelen Abhazya 8.660 kilometrekarelik yüzölçümüyle hayli küçük bir ülkedir.Karadeniz kıyısındakibu ülke özellikle yazları turistik açıdan popülerdir.Gürcistantarafından hala bağımsız bir ülke olarak tanınmayan AbhazyaRusya,Nikaragua,Venezuela, Nauru, Vanuatu Cumhuriyeti ve Facto Güney Osetya ile Transdinyester tarafından tanınsada Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler ülkeyi henüz tanımamakta ve Gürcistan ile sorunun çözülmesini istemektedir.Abhazya Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerAbhazya Hakkında Temel BilgilerAbhazya Nerededir?Abhazya’ya Nasıl Gidilir?Abhazya’ya Ne Zaman Gidilir?Abhazya MutfağıAbhazya’nın FestivalleriAbhazya’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerAbhazya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriAbhazya’da Konuşulan DillerAbhazya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriAbhazya'da Din ve İnançAbhazya’nın Kısa TarihiAbhazya’da İklim ve Hava DurumuAbhazya EkonomisiAbhazya KültürüAbhazya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarAbhazya ile İlgiliGezi NotlarıŞehirler
Abhazya Hakkında Temel Bilgiler
1994 senesinde Gürcistan’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Abhazya adını bölge halkı Abhazlardan alır. Etimolojik olarak“ruhların kenti”anlamına gelen Abhazya 8.660 kilometrekarelik yüzölçümüyle hayli küçük bir ülkedir.Karadeniz kıyısındakibu ülke özellikle yazları turistik açıdan popülerdir.
Gürcistantarafından hala bağımsız bir ülke olarak tanınmayan AbhazyaRusya,Nikaragua,Venezuela, Nauru, Vanuatu Cumhuriyeti ve Facto Güney Osetya ile Transdinyester tarafından tanınsada Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler ülkeyi henüz tanımamakta ve Gürcistan ile sorunun çözülmesini istemektedir.
Abhazya Nerededir?Karadeniz’in doğu kıyısınadenk düşen Abhazya’nıngüneybatısında Kafkas dağlarıvardır. Gürcistan’ın kuzeybatısında kalan ülke henüz Gürcistan tarafından resmi olarak tanınmamıştır.
Karadeniz’in doğu kıyısınadenk düşen Abhazya’nıngüneybatısında Kafkas dağlarıvardır. Gürcistan’ın kuzeybatısında kalan ülke henüz Gürcistan tarafından resmi olarak tanınmamıştır.
Abhazya’ya Nasıl Gidilir?Abhazya’yadeniz ve kara yoluyla ulaşımmümkündür. Eğerhavayolunutercih edecekseniz İstanbul’dan Soçi’ye oradan da aktarmalı olarak ülkenin başkenti Sohum’a geçebilirsiniz.Sohum’adirekt gitmek mümkün olmadığı için Soçi’ye giderken çift giriş çıkışlı Rusya vizesi almanız gerekir.Eğer deniz yolculuğunu tercih ederseniz deTrabzon Limanı’ndan Soçi’ye gemilervardır. Yaklaşık 12 saat süren bu yolculuğunardından toplu taşıma araçları ya da taksi ileAbhazya-Psov sınır kapısından ülkeye giriş yapabilirsiniz.
Abhazya’yadeniz ve kara yoluyla ulaşımmümkündür. Eğerhavayolunutercih edecekseniz İstanbul’dan Soçi’ye oradan da aktarmalı olarak ülkenin başkenti Sohum’a geçebilirsiniz.Sohum’adirekt gitmek mümkün olmadığı için Soçi’ye giderken çift giriş çıkışlı Rusya vizesi almanız gerekir.Eğer deniz yolculuğunu tercih ederseniz deTrabzon Limanı’ndan Soçi’ye gemilervardır. Yaklaşık 12 saat süren bu yolculuğunardından toplu taşıma araçları ya da taksi ileAbhazya-Psov sınır kapısından ülkeye giriş yapabilirsiniz.
Abhazya’ya Ne Zaman Gidilir?Karadeniz’e kıyısı olan Abhazya özellikleyaz turizmiiçin idealdir.Ziyaretçilerinin büyük çoğunluğunu Rusların oluşturduğu ülkede yaz aylarıyla beraber kumsallar hareketlenir.
Abhazya’ya Ne Zaman Gidilir?
Karadeniz’e kıyısı olan Abhazya özellikleyaz turizmiiçin idealdir.Ziyaretçilerinin büyük çoğunluğunu Rusların oluşturduğu ülkede yaz aylarıyla beraber kumsallar hareketlenir.
Abhazya MutfağıAbhazya’datarım ve sığır besiciliğiyaygın şekilde yapılmaktadır. Dolayısıyla Abhazya mutfağında da bunun etkileri görülür.Abhazya mutfağının tipik yemeği mısırdır. Ayrıca haşlayıp üzerine yağ gezdirerek yaptıklarımamaligahemen her yemeğin yanında mutlaka servis edilir.Mamaliganın peynirli ya da sütlü gibi farklı çeşitleri de mevcuttur.Mısır ekmeğinin de çokça tüketildiği Abhazya mutfağında peynir ve yoğurt de vazgeçilmezler arasındadır.Kümes hayvanları Abhazya mutfağında çokça tüketilmektedir.Özellikle çorbalarında çokçatavuk suyukullanmaktadırlar. Ülkedesebze üretimi yaygın olduğu için çok çeşitli sebze yemekleri vardır.Mevsimine görebezelye ve cevizi de yemeklerinin içinde çokça kullanan Abhazyalılarınen sevdiği yiyeceklerden biriachapaadını verdikleri salatalarıdır. Yeşil bezelye, lahana, pancar yaprağı, saparna, mevsim yeşillikleri, ceviz, sos ve baharatlarla hazırladıkları salatayı hemen her yemeğin yanında tüketmektedirler.Ülke mutfağının en bilinen tatlarından biri adjikadır. Bir tür sos olan adjika salatalardan yemeklere pek çok şeyle kullanılmaktadır.Sarımsak, türlü bitkiler ve kırmızıbiber kullanarak hazırladıkları sosun yemeğin lezzetine lezzet kattığını söylerlemektedirler.Ülkedebalda çok fazla sevilmektedir.Atshadzyuaadını verdikleri ballı geleneksel içeceklerinin her türlü hastalığa iyi geldiğini düşünen Abhazyalılariçin bal antik dönemlerden beri vazgeçilmezdir.Ülkede şarap üretimi gelişmiştir. Bugün pek çok çiftçi kendi şarabını kendisi üretmektedir.Bouquetof Abkhazia, Psou, Lykhny, Apsny ve AnacopiAbhazya’nın yerel şarap markalarıdır. Ülke mutfağının bir diğer geleneksel içeceği isechachaadını verdikleri üzüm votkasıdır.
Abhazya’datarım ve sığır besiciliğiyaygın şekilde yapılmaktadır. Dolayısıyla Abhazya mutfağında da bunun etkileri görülür.Abhazya mutfağının tipik yemeği mısırdır. Ayrıca haşlayıp üzerine yağ gezdirerek yaptıklarımamaligahemen her yemeğin yanında mutlaka servis edilir.Mamaliganın peynirli ya da sütlü gibi farklı çeşitleri de mevcuttur.Mısır ekmeğinin de çokça tüketildiği Abhazya mutfağında peynir ve yoğurt de vazgeçilmezler arasındadır.
Kümes hayvanları Abhazya mutfağında çokça tüketilmektedir.Özellikle çorbalarında çokçatavuk suyukullanmaktadırlar. Ülkedesebze üretimi yaygın olduğu için çok çeşitli sebze yemekleri vardır.Mevsimine görebezelye ve cevizi de yemeklerinin içinde çokça kullanan Abhazyalılarınen sevdiği yiyeceklerden biriachapaadını verdikleri salatalarıdır. Yeşil bezelye, lahana, pancar yaprağı, saparna, mevsim yeşillikleri, ceviz, sos ve baharatlarla hazırladıkları salatayı hemen her yemeğin yanında tüketmektedirler.
Ülke mutfağının en bilinen tatlarından biri adjikadır. Bir tür sos olan adjika salatalardan yemeklere pek çok şeyle kullanılmaktadır.Sarımsak, türlü bitkiler ve kırmızıbiber kullanarak hazırladıkları sosun yemeğin lezzetine lezzet kattığını söylerlemektedirler.
Ülkedebalda çok fazla sevilmektedir.Atshadzyuaadını verdikleri ballı geleneksel içeceklerinin her türlü hastalığa iyi geldiğini düşünen Abhazyalılariçin bal antik dönemlerden beri vazgeçilmezdir.Ülkede şarap üretimi gelişmiştir. Bugün pek çok çiftçi kendi şarabını kendisi üretmektedir.Bouquetof Abkhazia, Psou, Lykhny, Apsny ve AnacopiAbhazya’nın yerel şarap markalarıdır. Ülke mutfağının bir diğer geleneksel içeceği isechachaadını verdikleri üzüm votkasıdır.
Abhazya’nın FestivalleriAbhazya’da yerel festivaller ağırlıktadır.Ulusal kültürün korunması, sürdürülmesi ve tanıtılmasının amaçlandığı festivallergenç nesle de bunu aktarmayı amaçlamaktadır. Her sene mart ayında ülkenin başkenti Sohum’da düzenlenenHalk Müziği Orkestraları Ulusal Festivali, Abhazların“Nartaa”halk müziği topluluğu kurucusuİvan Kortua’yaithaf edilmiştir. Ülkedeki bir diğer büyük festival iseUluslararası Satranç Festivali’dir. Sovyet dönemiyle beraber satrancın ülkede oldukça sevilen bir oyun haline geldiği Abhazya’nın başkentinde düzenlenen festival Rusya tarafından da desteklenmektedir.
Abhazya’da yerel festivaller ağırlıktadır.Ulusal kültürün korunması, sürdürülmesi ve tanıtılmasının amaçlandığı festivallergenç nesle de bunu aktarmayı amaçlamaktadır. Her sene mart ayında ülkenin başkenti Sohum’da düzenlenenHalk Müziği Orkestraları Ulusal Festivali, Abhazların“Nartaa”halk müziği topluluğu kurucusuİvan Kortua’yaithaf edilmiştir. Ülkedeki bir diğer büyük festival iseUluslararası Satranç Festivali’dir. Sovyet dönemiyle beraber satrancın ülkede oldukça sevilen bir oyun haline geldiği Abhazya’nın başkentinde düzenlenen festival Rusya tarafından da desteklenmektedir.
Abhazya’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler· Eski Yeni Yıl – Azhirnihua (14 Ocak),· Kadınlar Günü (8 Mart),· Paskalya,· Zafer Günü (9 Mayıs),· Anma Günü (21 Mayıs),· Aziz Simon Günü (23 Mayıs),· Anavatanı Koruyanları Anma Günü (14 Ağustos),· Tanınma Günü (26 Ağustos),· Özgürlük Günü (30 Eylül),· Abhaz Ordusu Günü (11 Ekim),· Kuruluş Günü (26 Kasım)· Noel Günü (25 Aralık)
Abhazya’nın Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
· Eski Yeni Yıl – Azhirnihua (14 Ocak),
· Kadınlar Günü (8 Mart),
· Zafer Günü (9 Mayıs),
· Anma Günü (21 Mayıs),
· Aziz Simon Günü (23 Mayıs),
· Anavatanı Koruyanları Anma Günü (14 Ağustos),
· Tanınma Günü (26 Ağustos),
· Özgürlük Günü (30 Eylül),
· Abhaz Ordusu Günü (11 Ekim),
· Kuruluş Günü (26 Kasım)
· Noel Günü (25 Aralık)
Abhazya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriTİFLİS BÜYÜKELÇİLİĞİAdres: Turkish Embassy 35, Chavchavadze Avenue 0179 Tbilisi -GEORGIATelefon: 00 995 32 225 20 72 -73-74-75-76Faks: 00 995 32 222 06 66[email protected]http://www.tiflis.be.mfa.gov.trGörev Bölgesi: Gürcistan
Abhazya’da Bulunan Türkiye Dış Temsicilikleri
Adres: Turkish Embassy 35, Chavchavadze Avenue 0179 Tbilisi -GEORGIA
Telefon: 00 995 32 225 20 72 -73-74-75-76
Faks: 00 995 32 222 06 66
Abhazya’da Konuşulan DillerAbhazya’nın resmi dili Abhazca ve Rusçadır. Rusçanın daha ziyade kültürler arası iletişim amacıyla kullanıldığı ülkedeAbhazca gündelik hayatta yaygındır. Ayrıca ülkedeGürcüce, Ermenice, ülkenin kuzeybatısındaki yerli halkın konuştuğuSvan dilive bir diğer etnik grupMegrellerin dilide konuşulmaktadır.
Abhazya’nın resmi dili Abhazca ve Rusçadır. Rusçanın daha ziyade kültürler arası iletişim amacıyla kullanıldığı ülkedeAbhazca gündelik hayatta yaygındır. Ayrıca ülkedeGürcüce, Ermenice, ülkenin kuzeybatısındaki yerli halkın konuştuğuSvan dilive bir diğer etnik grupMegrellerin dilide konuşulmaktadır.
Abhazya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriAbhazya’nınbaşkenti Sohum’dur. 1995 senesinde şehirlere ayrılan ülkede 7 kent vardır. Ülkeninen kuzeyinde Gagrabulunur. Ülkenin bir diğer önemli kenti Sovyetler Birliği’nin dağılışının ardından sınırları değişen kentlerden yeri sabit kalan tam Gürcistan sınırındaki Tkuarçal’dır.
Abhazya’nın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Abhazya’nınbaşkenti Sohum’dur. 1995 senesinde şehirlere ayrılan ülkede 7 kent vardır. Ülkeninen kuzeyinde Gagrabulunur. Ülkenin bir diğer önemli kenti Sovyetler Birliği’nin dağılışının ardından sınırları değişen kentlerden yeri sabit kalan tam Gürcistan sınırındaki Tkuarçal’dır.
Abhazya'da Din ve İnançAbhaz nüfusun büyük çoğunluğu Doğu Ortodoks Kilisesi’ne inanmaktadır. AyrıcaSünni Müslümanve herhangi bir dine mensup olamayan nüfusun da bulunduğu ülkedeazınlık olarak Yahudinüfus da yaşamaktadır.
Abhazya'da Din ve İnanç
Abhaz nüfusun büyük çoğunluğu Doğu Ortodoks Kilisesi’ne inanmaktadır. AyrıcaSünni Müslümanve herhangi bir dine mensup olamayan nüfusun da bulunduğu ülkedeazınlık olarak Yahudinüfus da yaşamaktadır.
Abhazya’nın Kısa TarihiTarihi çok eskilere dayanan Abhazya’ya Antik Yunan kaynaklarında rastlanmaktadır.Ortaçağ başlarındaBizans İmparatorluğu’nunnüfuz alanı haline gelenAbhazya 1864 senesinde son bulan Kafkas-Rus savaşından büyük hasar almıştır.1918’de ülke topraklarında kurulan ilk Sovyet yerel yönetimi kurulduktan sonraMenşevik Gürcü saldırısısonucu ortadan kaldırılmıştır.Bütün direnmelerine karşı 1922’de Gürcistan devletine bağlı olan Abhazya yalnızca özerklik hakkına layık görülmüştür.Abhazya1992-1993 seneleri arasında Gürcistanla girdiğin savaşın ardından üzerindeki Gürcü ambargosunu kaldırmıştır.O tarihten sonraekonomik ve toplumsal açıdan tekrar ayağa kalkmaya çalışan Abhazyaözellikleturizm ve tarımalanlarında pek çok yatırım yapmıştır. Hala Gürcistan’la girdiği mücadelenin yaralarını saranAbhazya ile Gürcistan arasında çözüme kavuşturulamamış kriz hala devam etmektedir.2008 senesinde Güney Osetya Savaşı sonrasındaRusya’nın resmi olarak tanıdığı Abhazya uluslararası alanda hala tüm devletler tarafından tanınmamıştır.Nauru,Nikaraguave Venazuela’nın da tanıdığıAbhazya hem ekonomik açıdan hem de politik açıdan Rusya tarafından fazla desteklenmektedir.
Tarihi çok eskilere dayanan Abhazya’ya Antik Yunan kaynaklarında rastlanmaktadır.Ortaçağ başlarındaBizans İmparatorluğu’nunnüfuz alanı haline gelenAbhazya 1864 senesinde son bulan Kafkas-Rus savaşından büyük hasar almıştır.1918’de ülke topraklarında kurulan ilk Sovyet yerel yönetimi kurulduktan sonraMenşevik Gürcü saldırısısonucu ortadan kaldırılmıştır.Bütün direnmelerine karşı 1922’de Gürcistan devletine bağlı olan Abhazya yalnızca özerklik hakkına layık görülmüştür.
Abhazya1992-1993 seneleri arasında Gürcistanla girdiğin savaşın ardından üzerindeki Gürcü ambargosunu kaldırmıştır.O tarihten sonraekonomik ve toplumsal açıdan tekrar ayağa kalkmaya çalışan Abhazyaözellikleturizm ve tarımalanlarında pek çok yatırım yapmıştır. Hala Gürcistan’la girdiği mücadelenin yaralarını saranAbhazya ile Gürcistan arasında çözüme kavuşturulamamış kriz hala devam etmektedir.
2008 senesinde Güney Osetya Savaşı sonrasındaRusya’nın resmi olarak tanıdığı Abhazya uluslararası alanda hala tüm devletler tarafından tanınmamıştır.Nauru,Nikaraguave Venazuela’nın da tanıdığıAbhazya hem ekonomik açıdan hem de politik açıdan Rusya tarafından fazla desteklenmektedir.
Abhazya’da İklim ve Hava DurumuKaradeniz’e kıyısı olan ve Kafkas dağlarının yamacındakiAbhazya ılıman iklime sahiptir. Kıyı bölgelerinin ortalama yıllık sıcaklığı 15 derece iken ülkedekışlar soğuk ve karlı geçer.En soğuk dönemin ocak ayı olduğu ülkede Kafkas dağlarından gelen hava dalgası ülkede yağış oranını arttırır.
Abhazya’da İklim ve Hava Durumu
Karadeniz’e kıyısı olan ve Kafkas dağlarının yamacındakiAbhazya ılıman iklime sahiptir. Kıyı bölgelerinin ortalama yıllık sıcaklığı 15 derece iken ülkedekışlar soğuk ve karlı geçer.En soğuk dönemin ocak ayı olduğu ülkede Kafkas dağlarından gelen hava dalgası ülkede yağış oranını arttırır.
Abhazya EkonomisiAbhazya ekonomisinin anahtar kelimesi kesinlikle turizmdir. Özellikle Rus ve Türk turistlerin oldukça yoğun şekilde ziyaret ettiği ülkeyi 2014 senesinde yapılan bir ankete göre 1.6 milyon Rus turist ziyaret etmiştir.Ülkede tarım faaliyetleri de gelişmiştir. Özellikleçay, tütün, şarap, fındık ve mandalinaçokça yetiştirilmektedir. Ülkede sosyoekonomik açıdan bölgeler arası denge henüz kurulamamış olsa daRusya ülkeyi bunu sağlama konusunda desteklemektedir.
Abhazya ekonomisinin anahtar kelimesi kesinlikle turizmdir. Özellikle Rus ve Türk turistlerin oldukça yoğun şekilde ziyaret ettiği ülkeyi 2014 senesinde yapılan bir ankete göre 1.6 milyon Rus turist ziyaret etmiştir.Ülkede tarım faaliyetleri de gelişmiştir. Özellikleçay, tütün, şarap, fındık ve mandalinaçokça yetiştirilmektedir. Ülkede sosyoekonomik açıdan bölgeler arası denge henüz kurulamamış olsa daRusya ülkeyi bunu sağlama konusunda desteklemektedir.
Abhazya KültürüAbhazya gelenekçi ve muhafazakârbir ülkedir. O yüzden ülkeye gittiğinizde giyim kuşam konusunda hassas olmanız gerekir, açık kıyafetler ülke halkı tarafından hoş karşılanmaz ve size bu yüzden daha az saygı göstereceklerdir.İçinde bulundukları siyasi durumdan ötürü politika üzerine konuşurken hassas olmanız gerekir.Edebiyata önem veren ülke insanlarıyazarları Fazıl İskender ve şairleri Bagrat Shinkubaile gurur duymaktadırlar. Ülkedeen sevilen sporfutboldur, amatör bir futbol ligi de olan Abhazyahenüz uluslararası hiçbir futbol birliğine üye değildir.
Abhazya gelenekçi ve muhafazakârbir ülkedir. O yüzden ülkeye gittiğinizde giyim kuşam konusunda hassas olmanız gerekir, açık kıyafetler ülke halkı tarafından hoş karşılanmaz ve size bu yüzden daha az saygı göstereceklerdir.İçinde bulundukları siyasi durumdan ötürü politika üzerine konuşurken hassas olmanız gerekir.Edebiyata önem veren ülke insanlarıyazarları Fazıl İskender ve şairleri Bagrat Shinkubaile gurur duymaktadırlar. Ülkedeen sevilen sporfutboldur, amatör bir futbol ligi de olan Abhazyahenüz uluslararası hiçbir futbol birliğine üye değildir.
Abhazya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarAbhazya’dan dönerken getirebileceğiniz en özgün hediyeler elbetteülkenin geleneksel el işleridir. Kültürlerini geliştirmek ve korumayı oldukça önemseyen Abhazya halkıel işçiliği, işleme ve oymaları ile tanınır.Dolar ve Eurokullanarak alışveriş yapabileceğiniz ülkede alışveriş dükkânları ve marketler geç saatlere kadar açıktır.Şehrin eteklerindeki Sukhumien popüler alışveriş bölgelerinden biridir. Ülkeden alabileceğiniz bir diğer hediye seçeneği iseyerel şaraplarıdır. ÖzelliklePsny, Ashta, Buque, Dioskuria, Gumsta, Lykhni, Psou, Chegem ve Radedaalabileceğiniz lezzetli hediye seçenekleri arasında.
Abhazya'dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Abhazya’dan dönerken getirebileceğiniz en özgün hediyeler elbetteülkenin geleneksel el işleridir. Kültürlerini geliştirmek ve korumayı oldukça önemseyen Abhazya halkıel işçiliği, işleme ve oymaları ile tanınır.Dolar ve Eurokullanarak alışveriş yapabileceğiniz ülkede alışveriş dükkânları ve marketler geç saatlere kadar açıktır.Şehrin eteklerindeki Sukhumien popüler alışveriş bölgelerinden biridir. Ülkeden alabileceğiniz bir diğer hediye seçeneği iseyerel şaraplarıdır. ÖzelliklePsny, Ashta, Buque, Dioskuria, Gumsta, Lykhni, Psou, Chegem ve Radedaalabileceğiniz lezzetli hediye seçenekleri arasında.
Priz TipiType C / 250V / 2.5 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 242.862Dili: AbhazcaPara Birimi: Abhazya Apsarı, Rus Rublesiİklim: Ilıman İklim
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/kazakistan
|
Kazakistan Hakkında Temel BilgilerOrta Asya’nın bağımsız Türk devletlerinden biri olan Kazakistan, dünyanın en büyükdokuzuncuülkesidir. Yüzölçümü 2.7 milyon kilometrekare olan ülke, tüm Türk ve Müslüman ülkelerin en büyüğüdür. Doğal kaynaklar bakımından yine bu grup içindeki en zengin ülkedir.Kazakistan Gezi RehberiŞehirlerKazakistan Hakkında Temel BilgilerKazakistan’ın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriKazakistan Nerededir?Kazakistan’a Nasıl Gidilir?Kazakistan’a Ne Zaman Gidilir?Kazakistan KültürüKazakistan MutfağıKazakistan’dan Alınacak Hediyelik EşyalarKazakistan’ın FestivalleriKazakistan’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerKazakistan’da İklim ve Hava DurumuKazakistan’ın Kısa TarihiKazakistan’ın EkonomisiKazakistan’da Din ve İnançKazakistan’daki Türkiye Dış TemsilcilikleriKazakistan’da Konuşulan DillerDevamını OkuKazakistan ile İlgiliŞehirler
Kazakistan Hakkında Temel Bilgiler
Orta Asya’nın bağımsız Türk devletlerinden biri olan Kazakistan, dünyanın en büyükdokuzuncuülkesidir. Yüzölçümü 2.7 milyon kilometrekare olan ülke, tüm Türk ve Müslüman ülkelerin en büyüğüdür. Doğal kaynaklar bakımından yine bu grup içindeki en zengin ülkedir.
Kazakistan’ın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriBaşkentiAstanaolan Kazakistan, 5 coğrafi bölgeye 14 eyalete ayrılır. Bu bölgelerMerkez Kazakistan, Kuzey Kazakistan, Güney Kazakistan, Doğu Kazakistan ve Batı Kazakistan’dır. Eyaletleri ise Akmola, Aktöbe, Almati, Atırav, Batı Kazakistan, Doğu Kazakistan, Güney kazakistan, Jambıl, Karagandı, Kızılorda, Kostanay, Kuzey Kazakistan, Mangistav ve Pavlodar’dır. Bu eyaletlerde toplam 319 il vardır.Eski başkentiAlmaata(Almati) olan Kazakistan’ın en önemli ikinci şehridir.Diğer önemli şehirleri Atyrau, Baykonur, Çimkent, Ekibastuz, Karaganda, Kostanai, Taraz, Semey, Kızılorda, Pavlodar, Öskemen Uralsk ve Turkestan’dır.Almatı (Alma- Ata) Gezi RehberiAstana Gezi RehberiBalkaş Gezi RehberiKostanay Gezi Rehberi
Kazakistan’ın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
BaşkentiAstanaolan Kazakistan, 5 coğrafi bölgeye 14 eyalete ayrılır. Bu bölgelerMerkez Kazakistan, Kuzey Kazakistan, Güney Kazakistan, Doğu Kazakistan ve Batı Kazakistan’dır. Eyaletleri ise Akmola, Aktöbe, Almati, Atırav, Batı Kazakistan, Doğu Kazakistan, Güney kazakistan, Jambıl, Karagandı, Kızılorda, Kostanay, Kuzey Kazakistan, Mangistav ve Pavlodar’dır. Bu eyaletlerde toplam 319 il vardır.Eski başkentiAlmaata(Almati) olan Kazakistan’ın en önemli ikinci şehridir.Diğer önemli şehirleri Atyrau, Baykonur, Çimkent, Ekibastuz, Karaganda, Kostanai, Taraz, Semey, Kızılorda, Pavlodar, Öskemen Uralsk ve Turkestan’dır.
Kazakistan Nerededir?Toprakları Doğu Avrupa’dan Orta Asya’ya kadar yayılan Kazakistan’ın kuzeyindeRusya, güneyindeTürkmenistan,Özbekistan, Kırgızistan,doğusunda iseÇin Halk Cumhuriyetibulunur. Ülkenin Aral ve Hazar Gölü’ne kıyısı vardır.
Toprakları Doğu Avrupa’dan Orta Asya’ya kadar yayılan Kazakistan’ın kuzeyindeRusya, güneyindeTürkmenistan,Özbekistan, Kırgızistan,doğusunda iseÇin Halk Cumhuriyetibulunur. Ülkenin Aral ve Hazar Gölü’ne kıyısı vardır.
Kazakistan’a Nasıl Gidilir?Kazakistan’a İstanbul’dan ve Ankara'dan haftada hemen her gündirekt ve aktarmalı uçuşlar vardır. Bu uçuşlar Almaata ve Astana’ya yapılmaktadır.
Kazakistan’a İstanbul’dan ve Ankara'dan haftada hemen her gündirekt ve aktarmalı uçuşlar vardır. Bu uçuşlar Almaata ve Astana’ya yapılmaktadır.
Kazakistan’a Ne Zaman Gidilir?Tipik bir kara iklimine sahip olan Kazakistan’ıgezmek için en uygun aylar havaların ısındığı bahar ve yaz aylarıdır. Kasım ayında sıcaklıklar düşmeye başlar. Eylül ayı da uygun bir seyahat zamanı olabilir.
Kazakistan’a Ne Zaman Gidilir?
Tipik bir kara iklimine sahip olan Kazakistan’ıgezmek için en uygun aylar havaların ısındığı bahar ve yaz aylarıdır. Kasım ayında sıcaklıklar düşmeye başlar. Eylül ayı da uygun bir seyahat zamanı olabilir.
Kazakistan KültürüMüslüman bir ülke olan Kazakistan’da kültür ülkemize çok benzer.Domuz ürünleri ve alkol tüketimi açısından bir kısıtlama olmasa da inanç bağlamında tüketim tercihleri söz konusudur.Her ne kadar bir İslam ülkesi olsa da Sovyet döneminden kalma bir takım kültürel yapılar da devam etmektedir. Dolayısıyla Kazakistan’da başkalarının işine karışmak, seyirci olmak ya da müdahil olmak ayıplanan bir davranıştır. Bu yüzden, ziyaretiniz sırasında kültürel kodlara birebir uymasanız da eleştirel bakışlara maruz kalmanız pek söz konusu değildir.Yüksek sesle konuşmak, kabalık, kamusal alanda rahatsızlık verici derecede alkol almak ve zenginliğiyle hava atmakgibi davranışlar ayıplanır.
Müslüman bir ülke olan Kazakistan’da kültür ülkemize çok benzer.Domuz ürünleri ve alkol tüketimi açısından bir kısıtlama olmasa da inanç bağlamında tüketim tercihleri söz konusudur.Her ne kadar bir İslam ülkesi olsa da Sovyet döneminden kalma bir takım kültürel yapılar da devam etmektedir. Dolayısıyla Kazakistan’da başkalarının işine karışmak, seyirci olmak ya da müdahil olmak ayıplanan bir davranıştır. Bu yüzden, ziyaretiniz sırasında kültürel kodlara birebir uymasanız da eleştirel bakışlara maruz kalmanız pek söz konusu değildir.Yüksek sesle konuşmak, kabalık, kamusal alanda rahatsızlık verici derecede alkol almak ve zenginliğiyle hava atmakgibi davranışlar ayıplanır.
Kazakistan MutfağıKazak mutfağı yüzyıllar öncesine dayanan temelleriyle çok zengindir. Göçebe Orta Asya Türk kültürünün etkisinde gelişmiş bir mutfaktır. Dolayısıyla et ve süt ürünleri mutfağın başlıca malzemeleridir. Kazak mutfağının Türk mutfağıyla ortak özellikleriayranvesucukgibi gıdalardır. Kımız ile deve sütünden yapılanşubatda tüketilen içecekler arasındadır.Suretdenilen kuru etleri çok lezzetlidir.En meşhur yemekleri ise beşparmak adlı et yemeğidir.Sebzelerle haşlanmış etin, mantı hamurundan yapılmış ve aynı suda haşlanmış hamur parçaları üzerinde servis edildiği bu yemek elle yendiği için bu adı alır.Kazaklarda mantı bizim mantımızdan daha büyük hamur parçalarıyla yapılır.En meşhur tatlıları kızarmış hamurdan yapılanbavursakya daçelpekadıyla anılan tatlıdır.Kesbe koje adlı etli erişte çorbasıise özellikle nevruzda tüketilen yerel bir lezzettir.
Kazak mutfağı yüzyıllar öncesine dayanan temelleriyle çok zengindir. Göçebe Orta Asya Türk kültürünün etkisinde gelişmiş bir mutfaktır. Dolayısıyla et ve süt ürünleri mutfağın başlıca malzemeleridir. Kazak mutfağının Türk mutfağıyla ortak özellikleriayranvesucukgibi gıdalardır. Kımız ile deve sütünden yapılanşubatda tüketilen içecekler arasındadır.Suretdenilen kuru etleri çok lezzetlidir.En meşhur yemekleri ise beşparmak adlı et yemeğidir.Sebzelerle haşlanmış etin, mantı hamurundan yapılmış ve aynı suda haşlanmış hamur parçaları üzerinde servis edildiği bu yemek elle yendiği için bu adı alır.
Kazaklarda mantı bizim mantımızdan daha büyük hamur parçalarıyla yapılır.
En meşhur tatlıları kızarmış hamurdan yapılanbavursakya daçelpekadıyla anılan tatlıdır.Kesbe koje adlı etli erişte çorbasıise özellikle nevruzda tüketilen yerel bir lezzettir.
Kazakistan’dan Alınacak Hediyelik EşyalarKazakistan’da hediyelik eşyalar çoğunluklakeçe, ahşap, deri, gümüş ve altındanyapılır. En popüler hediyelik eşyakeçeden yapılmış oyuncak devedir.Yurtaisimli geleneksel çadır da yine en popüler keçe eşyalar arasında yer alır.Dombraisimli yerel müzik aletinin maketleri vegeleneksel kostüm giydirilmiş Kazak bebeklerde güzel hediye seçenekleri arasında sayılabilir.
Kazakistan’dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Kazakistan’da hediyelik eşyalar çoğunluklakeçe, ahşap, deri, gümüş ve altındanyapılır. En popüler hediyelik eşyakeçeden yapılmış oyuncak devedir.Yurtaisimli geleneksel çadır da yine en popüler keçe eşyalar arasında yer alır.Dombraisimli yerel müzik aletinin maketleri vegeleneksel kostüm giydirilmiş Kazak bebeklerde güzel hediye seçenekleri arasında sayılabilir.
Kazakistan’ın FestivalleriKazakistan’ın festival bazında en aktif şehirleriAlmaata,KaragandaveAstana’dır.Ulusal ve dini bayramlar dışında kutlanan en önemli günNevruz’dur. 21-22 Mart tarihlerinde kutlananNevruzesnasında meydanlara kurulan sahnelerde ücretsiz konserler düzenlenir ve yine ücretsiz yiyecek içecek servisi yapılır.Haziran ayında Almaata’daTengri’ninRuhuadlı iki günlük etnik müzik festivali düzenlenir. Temmuz ayında Astana’daAksiyon Filmleri Festivalidüzenlenir. Almaata’da ağustos ayındaFourEadında düzenlenenNew Age festivaliher yıl dağ üzerinde değişik bir lokasyonda yapıldığı için çok ilgi görür. Eylül ayında yine Almaata’da düzenlenenElma Festivalide görmeye değerdir.
Kazakistan’ın festival bazında en aktif şehirleriAlmaata,KaragandaveAstana’dır.Ulusal ve dini bayramlar dışında kutlanan en önemli günNevruz’dur. 21-22 Mart tarihlerinde kutlananNevruzesnasında meydanlara kurulan sahnelerde ücretsiz konserler düzenlenir ve yine ücretsiz yiyecek içecek servisi yapılır.Haziran ayında Almaata’daTengri’ninRuhuadlı iki günlük etnik müzik festivali düzenlenir. Temmuz ayında Astana’daAksiyon Filmleri Festivalidüzenlenir. Almaata’da ağustos ayındaFourEadında düzenlenenNew Age festivaliher yıl dağ üzerinde değişik bir lokasyonda yapıldığı için çok ilgi görür. Eylül ayında yine Almaata’da düzenlenenElma Festivalide görmeye değerdir.
Kazakistan’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler· Yeni Yıl (1 Ocak)· Ortodox Noeli (7 Ocak)· Kadınlar Günü (8 Mart)· Nevruz (21 Mart)· Nevruz’un 2. Günü (22 Mart)· Nevruz’un 3. Günü (23 Mart)· Zafer Günü (9 Mayıs)· Başkent Günü (6 Temmuz)· Anayasa Günü (30 Ağustos)· İlk Başbakan Günü (1 Aralık)· Bağımsızlık Günü (16-17-19 Aralık)· Kurban Bayramı
Kazakistan’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
· Yeni Yıl (1 Ocak)
· Ortodox Noeli (7 Ocak)
· Kadınlar Günü (8 Mart)
· Nevruz (21 Mart)
· Nevruz’un 2. Günü (22 Mart)
· Nevruz’un 3. Günü (23 Mart)
· Zafer Günü (9 Mayıs)
· Başkent Günü (6 Temmuz)
· Anayasa Günü (30 Ağustos)
· İlk Başbakan Günü (1 Aralık)
· Bağımsızlık Günü (16-17-19 Aralık)
Kazakistan’da İklim ve Hava DurumuKazakistan, denize kıyısı olmayan ve kıta ortasında yer alan konumu nedeniyle kara iklimine sahiptir. Kışlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve kar yağışlıdır. Ocak ayında sıcaklıklar -19 ile -4 derece arasında seyreder. Temmuz ayında ise 19 ile 26 derece arasında değişkenlik gösterir.
Kazakistan’da İklim ve Hava Durumu
Kazakistan, denize kıyısı olmayan ve kıta ortasında yer alan konumu nedeniyle kara iklimine sahiptir. Kışlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve kar yağışlıdır. Ocak ayında sıcaklıklar -19 ile -4 derece arasında seyreder. Temmuz ayında ise 19 ile 26 derece arasında değişkenlik gösterir.
Kazakistan’ın Kısa TarihiOrta Asya Türk boylarından olan Kazaklar’ın tarihte kurdukları ilk devlet Nogay Hanlığı’dır. Daha sonra Kazak Hanlığı’na dönüşen bu devlet 1847 yılında kadar Orta Asya’da tüm türk boylarının altında yaşadığı bir devlet olmuştur. 1847’de Rusya’nın hâkimiyeti altına giren Kazaklar,Çarlık Rusyası’nındevrilmesiyle kısa bir süre bağımsızlık yaşasalar da 1920 de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği hâkimiyetine girmişlerdir.SSCB’nin 1991 yılında dağılmasıyla Kazakistan bağımsız bir devlet olmuştur.
Orta Asya Türk boylarından olan Kazaklar’ın tarihte kurdukları ilk devlet Nogay Hanlığı’dır. Daha sonra Kazak Hanlığı’na dönüşen bu devlet 1847 yılında kadar Orta Asya’da tüm türk boylarının altında yaşadığı bir devlet olmuştur. 1847’de Rusya’nın hâkimiyeti altına giren Kazaklar,Çarlık Rusyası’nındevrilmesiyle kısa bir süre bağımsızlık yaşasalar da 1920 de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği hâkimiyetine girmişlerdir.SSCB’nin 1991 yılında dağılmasıyla Kazakistan bağımsız bir devlet olmuştur.
Kazakistan’ın EkonomisiKazakistan petrol, uranyum, demir ve altın rezervleri açısından çok zengindir.Hem yer altı kaynakları hem de tarım alanları açısından çok zengin olan ülkede kişi başında düşen gayri safi yurt içi hasılat 7.000 dolar seviyesindedir.Dünyadaki kromun yüzde 26’sı, altının yüzde 20’si ve uranyumun yüzde 17’si Kazakistan rezervlerinde bulunmaktadır. Ülkenin ana gelir kaynağı yer altı kaynaklarının ihracatına dayanır. Toplam yer altı zenginlikler 2 trilyon dolardan fazla bir değer oluşturmaktadır.
Kazakistan petrol, uranyum, demir ve altın rezervleri açısından çok zengindir.Hem yer altı kaynakları hem de tarım alanları açısından çok zengin olan ülkede kişi başında düşen gayri safi yurt içi hasılat 7.000 dolar seviyesindedir.Dünyadaki kromun yüzde 26’sı, altının yüzde 20’si ve uranyumun yüzde 17’si Kazakistan rezervlerinde bulunmaktadır. Ülkenin ana gelir kaynağı yer altı kaynaklarının ihracatına dayanır. Toplam yer altı zenginlikler 2 trilyon dolardan fazla bir değer oluşturmaktadır.
Kazakistan’da Din ve İnançKazak nüfusun yüzde 70’lik büyük kısmını Müslümanlar oluşturmaktadır. Resmi bir din tanımının olmadığı ülkede yüzde 26 oranında Hristiyan yaşar. Nüfusun geri kalanını ise Budist, Yahudi ve herhangi bir dine mensup olmayan kesim oluşturmaktadır.
Kazakistan’da Din ve İnanç
Kazak nüfusun yüzde 70’lik büyük kısmını Müslümanlar oluşturmaktadır. Resmi bir din tanımının olmadığı ülkede yüzde 26 oranında Hristiyan yaşar. Nüfusun geri kalanını ise Budist, Yahudi ve herhangi bir dine mensup olmayan kesim oluşturmaktadır.
Kazakistan’daki Türkiye Dış TemsilcilikleriASTANA BÜYÜKELÇİLİĞİAdres: Taşenova Cad. No:3 Blok A AstanaTelefon: +7 7172 704 704Faks: +7 7172 204 531, +7 7172 204 538[email protected]http://astana.be.mfa.gov.trGörev Bölgesi: KazakistanALMATI BAŞKONSOLOSLUĞUAdres: TOLE BI, 29 480100 ALMATYTelefon: 00 7727 278 41 65 - 00 7727 278 41 77 - +7 701 971 62 80 (Nöbetçi Telefon)Faks: 00 7727 278 41 68[email protected]http://almati.bk.mfa.gov.trGörev Bölgesi: Almatı Şehri, Almatı Eyaleti, Kızılorda Eyaleti, Güney Kazakistan Eyaleti, Jambıl EyaletiAKTAU BAŞKONSOLOSLUĞUAdres: 15. Microdistrict Samal No.56 130000 Aktau / Kazakhstan AktauTelefon: +7 7292 424 300Faks: +7 7292 424 329[email protected]http://aktau.bk.mfa.gov.tr/
Kazakistan’daki Türkiye Dış Temsilcilikleri
Adres: Taşenova Cad. No:3 Blok A Astana
Telefon: +7 7172 704 704
Faks: +7 7172 204 531, +7 7172 204 538
Adres: TOLE BI, 29 480100 ALMATY
Telefon: 00 7727 278 41 65 - 00 7727 278 41 77 - +7 701 971 62 80 (Nöbetçi Telefon)
Faks: 00 7727 278 41 68
Görev Bölgesi: Almatı Şehri, Almatı Eyaleti, Kızılorda Eyaleti, Güney Kazakistan Eyaleti, Jambıl Eyaleti
Adres: 15. Microdistrict Samal No.56 130000 Aktau / Kazakhstan Aktau
Telefon: +7 7292 424 300
Faks: +7 7292 424 329
Kazakistan’da Konuşulan DillerKazakistan iki dilli bir ülkedir.Ülkede resmi olarak kabul edilen ilk dil Kazakça nüfusun yaklaşık yüzde 65’i tarafından konuşulmakta ve Türkçeyle de benzerlikler göstermektedir. İkinci resmi dil Rusça ise daha ziyade yönetim ve ticaret ilişkilerinde kullanılan dil olup yine Kazak nüfusun tamamına yakını tarafından ikinci dil olarak bilinmektedir.
Kazakistan iki dilli bir ülkedir.Ülkede resmi olarak kabul edilen ilk dil Kazakça nüfusun yaklaşık yüzde 65’i tarafından konuşulmakta ve Türkçeyle de benzerlikler göstermektedir. İkinci resmi dil Rusça ise daha ziyade yönetim ve ticaret ilişkilerinde kullanılan dil olup yine Kazak nüfusun tamamına yakını tarafından ikinci dil olarak bilinmektedir.
Priz TipiType C / 250V / 2.5 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 18.157.122 Dili: Kazakça, Rusça Para Birimi: Tenge İklim: Karasal İklim
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/Yazilar/ucak-bileti-fiyatlari-nasil-belirleniyor
|
Uçak Bileti Fiyatları Nasıl Belirleniyor?
Uçak biletleri bazen oldukça uygun fiyatlara bulunabilirken bazen alınamayacak kadar yüksek meblağlara ulaşabiliyor. Bu da akıllara fiyatların nelere göre bu kadar arttığı veya düştüğü sorusunu getiriyor. Bilet fiyatları birçok şeyden oluşur:genel ücret, vergiler ve havaalanı ücretleri, yakıt ücreti, verilecek hizmet bedeli, gıda, koltuk seçimi, bagaj…Uçuş sürelerine, personel saatine, daha fazla bakıma ihtiyaç duyan daha büyük uçaklara, seyahatinizin uzunluğuna, servis edilen havaalanlarına, ne kadar önceden rezervasyon yapıldığına, tatil zamanına mı denk geliyor yoksa hafta içi ya da hafta sonuna mı sorularına, kurallara, kısıtlamalara, servislere, çizilen rotalara, koltuk seçimine, yemek tercihine kadar hepsi bilet fiyatlarının belirlenmesinde oldukça önemli. Hangi firmayı seçtiğiniz ve o firmanın kalitesi de tabii ki oldukça etkili olabiliyor.Genel değerlendirmelere göre seçilenkaliteli ve standarthavayollarının uçuş ve bilet politikalarına bakıldığında bilet fiyatlarında ki değişiklik rahatça görülebilir. Kaliteli ve standart havayollarında bilet fiyatları genel olarak paralellik göstermektedir. Ancak bir tanesi daha pahalıya patlamaktadır. Ve bu kaliteli olan değil standart olandır. Bunun sebebi ise kaliteli havayolundan 200 TL’ye alınan bir biletin içerisindeyemek, koltuk seçimi, bagaj seçimigibi avantajlarda yer almaktadır. Ancak aynı fiyatastandart havayolundan alınan biletin içerisinde aynı avantajlar yer almamaktadır ve bu fırsatlardan yararlanmak istiyorsanız ek ücret ödemeniz gerekmektedir. Bu ek ücretler ile de bilet fiyatı iki katına çıkabilmektedir.Fiyatların başlıca değişim sebebine gelirsek ilk sırayakoltuk uygunluğu ve o uçuşa gösterilen talepgelebilir. Bazı ülkelere aylar öncesinden bile biletlerin tükendiği durumlarla karşılaşılabilir. O uçuşun biletleri ilk satışa çıktığında belki 80 TL’ydi ancak geriye bir koltuk kaldıysa fiyatı 300 TL üzerine kadar artabiliyor.Uçuşa gösterilen talebin yanı sıra diğer bir etken iseyılın belli tarihleri. Yeni yıl, yaz tatili, sömestr, bayramlar uçuşların en yoğun olduğu zamanlardır.Kış aylarındaözelliklekayak merkezlerinin bulunduğu bölgeler, yeni yıl ve bayram zamanında genel, yaz aylarındaysa sıcaklığın yoğun oldu rotalar en yüksek bilet fiyatlarını görüyor. Bu zamanlarda dahil olmak üzere genel bir çizelgeye bakıldığında hangi günlere bilet aldığınız hatta hangi gün aldığınız bile fiyatların oynamasında büyük değişikliklere sebep olabiliyor.Bazı araştırmalara göreen ucuz biletlerin salı akşam saatlerindebulunduğu söylenirkenen pahalı biletlerin cuma alınanlar ve hafta sonu kapsayanlarolduğu belirtiliyor. Hatta bazı rotalar var ki genel olarak havayolu firmaları tarafından iş seyahati yolculuğu olarak mimlenmiş ve iş adamlarının ziyaret ettiği düşünülere fiyatlar ona göre arttırılmıştır. Son ana kalan biletler genel olarak düşüş gösterirken bu iş seyahati rotalarının fiyatlarını düşürmek yerine arttırmayı tercih edebiliyorlar.Uçak içerisinde dahil olmak üzere fiyatlar değişebiliyor.Ekonomi ve business sınıfıolarak ayrılan uçaklarda biletler bir perde ile farklılık gösteriyor. Daha konforlu, geniş servis yelpazesine sahip olan business sınıf bölümünün fiyatları ekonomi bölümüne göre iki kat belki de daha fazla artış gösterebiliyor.Havayolu rekabeti, bilet fiyatınıza katkıda bulunan önemli bir faktördür. Çok fazla rekabet varsa, fiyatlar önemli ölçüde ucuza mal olur. Bu sadece belirli bölgeler için değil aynı zamanda iki şehir arasındaki belirli rotalar için de geçerlidir. Havayolu rekabeti varsa, aynı zamandayolcu rekabetinin çok olduğuanlamına gelir; yani daha fazla insan belirli bir varış noktasına uçmak istemektedir. Bu nedenle, daha ucuz uçak biletleri için yarışıyorsunuz demektir.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 viewYazıcı Dostu SürümYazar Hakkındaesen sabaEn İyi Sokak YemekleriYurt Dışına İlk Adım: Pasaport Nasıl Alınır - 2020Antalya Plajları
Uçak biletleri bazen oldukça uygun fiyatlara bulunabilirken bazen alınamayacak kadar yüksek meblağlara ulaşabiliyor. Bu da akıllara fiyatların nelere göre bu kadar arttığı veya düştüğü sorusunu getiriyor. Bilet fiyatları birçok şeyden oluşur:genel ücret, vergiler ve havaalanı ücretleri, yakıt ücreti, verilecek hizmet bedeli, gıda, koltuk seçimi, bagaj…
Uçuş sürelerine, personel saatine, daha fazla bakıma ihtiyaç duyan daha büyük uçaklara, seyahatinizin uzunluğuna, servis edilen havaalanlarına, ne kadar önceden rezervasyon yapıldığına, tatil zamanına mı denk geliyor yoksa hafta içi ya da hafta sonuna mı sorularına, kurallara, kısıtlamalara, servislere, çizilen rotalara, koltuk seçimine, yemek tercihine kadar hepsi bilet fiyatlarının belirlenmesinde oldukça önemli. Hangi firmayı seçtiğiniz ve o firmanın kalitesi de tabii ki oldukça etkili olabiliyor.Genel değerlendirmelere göre seçilenkaliteli ve standarthavayollarının uçuş ve bilet politikalarına bakıldığında bilet fiyatlarında ki değişiklik rahatça görülebilir. Kaliteli ve standart havayollarında bilet fiyatları genel olarak paralellik göstermektedir. Ancak bir tanesi daha pahalıya patlamaktadır. Ve bu kaliteli olan değil standart olandır. Bunun sebebi ise kaliteli havayolundan 200 TL’ye alınan bir biletin içerisindeyemek, koltuk seçimi, bagaj seçimigibi avantajlarda yer almaktadır. Ancak aynı fiyatastandart havayolundan alınan biletin içerisinde aynı avantajlar yer almamaktadır ve bu fırsatlardan yararlanmak istiyorsanız ek ücret ödemeniz gerekmektedir. Bu ek ücretler ile de bilet fiyatı iki katına çıkabilmektedir.
Fiyatların başlıca değişim sebebine gelirsek ilk sırayakoltuk uygunluğu ve o uçuşa gösterilen talepgelebilir. Bazı ülkelere aylar öncesinden bile biletlerin tükendiği durumlarla karşılaşılabilir. O uçuşun biletleri ilk satışa çıktığında belki 80 TL’ydi ancak geriye bir koltuk kaldıysa fiyatı 300 TL üzerine kadar artabiliyor.
Uçuşa gösterilen talebin yanı sıra diğer bir etken iseyılın belli tarihleri. Yeni yıl, yaz tatili, sömestr, bayramlar uçuşların en yoğun olduğu zamanlardır.Kış aylarındaözelliklekayak merkezlerinin bulunduğu bölgeler, yeni yıl ve bayram zamanında genel, yaz aylarındaysa sıcaklığın yoğun oldu rotalar en yüksek bilet fiyatlarını görüyor. Bu zamanlarda dahil olmak üzere genel bir çizelgeye bakıldığında hangi günlere bilet aldığınız hatta hangi gün aldığınız bile fiyatların oynamasında büyük değişikliklere sebep olabiliyor.
Bazı araştırmalara göreen ucuz biletlerin salı akşam saatlerindebulunduğu söylenirkenen pahalı biletlerin cuma alınanlar ve hafta sonu kapsayanlarolduğu belirtiliyor. Hatta bazı rotalar var ki genel olarak havayolu firmaları tarafından iş seyahati yolculuğu olarak mimlenmiş ve iş adamlarının ziyaret ettiği düşünülere fiyatlar ona göre arttırılmıştır. Son ana kalan biletler genel olarak düşüş gösterirken bu iş seyahati rotalarının fiyatlarını düşürmek yerine arttırmayı tercih edebiliyorlar.
Uçak içerisinde dahil olmak üzere fiyatlar değişebiliyor.Ekonomi ve business sınıfıolarak ayrılan uçaklarda biletler bir perde ile farklılık gösteriyor. Daha konforlu, geniş servis yelpazesine sahip olan business sınıf bölümünün fiyatları ekonomi bölümüne göre iki kat belki de daha fazla artış gösterebiliyor.
Havayolu rekabeti, bilet fiyatınıza katkıda bulunan önemli bir faktördür. Çok fazla rekabet varsa, fiyatlar önemli ölçüde ucuza mal olur. Bu sadece belirli bölgeler için değil aynı zamanda iki şehir arasındaki belirli rotalar için de geçerlidir. Havayolu rekabeti varsa, aynı zamandayolcu rekabetinin çok olduğuanlamına gelir; yani daha fazla insan belirli bir varış noktasına uçmak istemektedir. Bu nedenle, daha ucuz uçak biletleri için yarışıyorsunuz demektir.
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/ankara
|
Ankara Hakkında Bilinmesi GerekenlerAnkara, 1920 yılından bu yana modernTürkiye’nin başkentidir. Ancak bundan çok daha köklü bir tarihe sahiptir. İnsanlık tarihinde 5000 yıllık geçmişi olan Ankara, Anadolu’nun ortasında yer alması sebebiyle burada kurulmuş onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Sırayla,Hitit İmparatorluğu, Frigler, Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Galatlar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Osmanlı İmparatorluğu ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyetisınırları içinde yer almıştır. Türkiye’nin ikinci en büyük kenti olan Ankara’nın merkezinde 5 milyona yakın insan yaşar.Çevredeki yerleşim birimleriyle bu sayı 6 milyona yaklaşır. Ankara, içinde bulunduğu İçAnadolu Bölgesi’nin en kalabalık ilidir.Ankara’nın il sınırlarına baktığınızdaFransa’nın ülke sınırlarına benzer bir altıgen görürsünüz.Ankara Gezi RehberiGezi NotlarıÖzel YazılarAnkara Hakkında Bilinmesi GerekenlerAnkara Nerededir?Ankara’ya Nasıl Gidilir?Ankara’ya Ne Zaman Gidilir?Ankara'da Nerede Kalınır?Ankara OtelleriAnkara’da Gezilecek YerlerAnkara Şehir İçi UlaşımAnkara MutfağıAnkara’da AlışverişAnkara’da Gece HayatıAnkara FestivalleriAnkara Resmi TatillerAnkara İçin Faydalı BilgilerDevamını OkuAnkara ile İlgiliGezi NotlarıÖzel YazılarEditörün KalemindenMURAT Z. ÖZBİLGİEditör06.06.2017Bir Günde Ankara
Ankara Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Ankara, 1920 yılından bu yana modernTürkiye’nin başkentidir. Ancak bundan çok daha köklü bir tarihe sahiptir. İnsanlık tarihinde 5000 yıllık geçmişi olan Ankara, Anadolu’nun ortasında yer alması sebebiyle burada kurulmuş onlarca medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Sırayla,Hitit İmparatorluğu, Frigler, Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Galatlar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Osmanlı İmparatorluğu ve nihayetinde Türkiye Cumhuriyetisınırları içinde yer almıştır. Türkiye’nin ikinci en büyük kenti olan Ankara’nın merkezinde 5 milyona yakın insan yaşar.
Çevredeki yerleşim birimleriyle bu sayı 6 milyona yaklaşır. Ankara, içinde bulunduğu İçAnadolu Bölgesi’nin en kalabalık ilidir.Ankara’nın il sınırlarına baktığınızdaFransa’nın ülke sınırlarına benzer bir altıgen görürsünüz.
Ankara Nerededir?Ankara,Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alır. İç Anadolu Bölgesi Türkiye’nin kalbinde, Anadolu’nun tam ortasındadır. Ankara’nın komşu illeri, kuzeyindeÇankırıve Kırıkkale, batısındaBoluveEskişehir, güneyinde Konya ve doğusunda Aksaray ile Kırşehir’dir.
Ankara,Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde yer alır. İç Anadolu Bölgesi Türkiye’nin kalbinde, Anadolu’nun tam ortasındadır. Ankara’nın komşu illeri, kuzeyindeÇankırıve Kırıkkale, batısındaBoluveEskişehir, güneyinde Konya ve doğusunda Aksaray ile Kırşehir’dir.
Ankara’ya Nasıl Gidilir?Ankara’ya gitmek için tercih edeceğiniz ulaşım aracı Türkiye’nin hangi şehrinden gideceğinize göre değişir. İç Anadolu Bölgesi’ndeyseniz özel aracınızla veya şehirlerarası otobüs ile kısa sürede Ankara’ya varabilirsiniz. Özel araç ile5,5 saat süren İstanbul-Ankaraarası yolculuk,Pendik Tren İstasyonu’ndan kalkan yüksek hızlı tren ile 4 saate inmiştir. Eskişehir’den yine YHT ile 1,5 saatte Ankara’ya varmak mümkündür. Türkiye’nin başka bölgelerinden Ankara’ya gelecek olanlar için uçak ile seyahat süre bakımından en iyi seçenektir. Yurtdışından gelen turistlerin ise bulundukları şehre göre İstanbul aktarmalı uçuş yapmaları gerekebilmektedir.
Ankara’ya gitmek için tercih edeceğiniz ulaşım aracı Türkiye’nin hangi şehrinden gideceğinize göre değişir. İç Anadolu Bölgesi’ndeyseniz özel aracınızla veya şehirlerarası otobüs ile kısa sürede Ankara’ya varabilirsiniz. Özel araç ile5,5 saat süren İstanbul-Ankaraarası yolculuk,Pendik Tren İstasyonu’ndan kalkan yüksek hızlı tren ile 4 saate inmiştir. Eskişehir’den yine YHT ile 1,5 saatte Ankara’ya varmak mümkündür. Türkiye’nin başka bölgelerinden Ankara’ya gelecek olanlar için uçak ile seyahat süre bakımından en iyi seçenektir. Yurtdışından gelen turistlerin ise bulundukları şehre göre İstanbul aktarmalı uçuş yapmaları gerekebilmektedir.
Ankara’ya Ne Zaman Gidilir?Ankara, tipik karasal iklimin yaşandığı bir İç Anadolu şehridir. Yazları sıcak ve kurak, kışları oldukça soğuk ve kar yağışlı geçer. Şehrin kuzeyinde ılıman ve bol yağmurlu karadeniz iklimi, güneyinde bozkır iklimi görülür. Ankara’da yaz ile kış mevsimi özellikleri arasında çok belirgin farklar vardır.En çok yağmur mart-nisanaylarında düşer.En sıcak hava temmuz ve ağustosaylarında yaşanır. Kışın ise sıcaklık ortalama -6’ya kadar düşer.En sert soğuklar aralık-ocak-şubataylarında görülür.En çok kar yağışıda bu aylarda olur. En rahat şartlar altında şehri gezmek isteyen turistlere önerimiz Ankara’ya ilkbahar veya sonbahar aylarında gitmeleridir. Sıcaktan bunalmadan ve Ankara’nın soğuğunu görmedennisan, mayıs, haziran, eylül ve ekimaylarında Ankara’yı gönlünüzce keşfedebilir, gece-gündüz gezebilirsiniz. Zira Ankara’ya kışın giderseniz çok sert, kuru soğuklarda turistik yerleri gezmek mümkün olmayacaktır. Aynı şekilde yazın giderseniz denizi olmayan bir şehirde gün boyu 30 dereceyi aşan sıcaklarda turistik yerleri gezmek imkânsız hale gelecektir. Özellikle son yıllarda dünyanınen büyük problemi olan küresel ısınmayüzünden Ankara’da görülen olağandışı sıcaklıklar Ankaralıları fazlasıyla bunaltmakta, sağlık sorunlarına sebep olmaktadır.
Ankara’ya Ne Zaman Gidilir?
Ankara, tipik karasal iklimin yaşandığı bir İç Anadolu şehridir. Yazları sıcak ve kurak, kışları oldukça soğuk ve kar yağışlı geçer. Şehrin kuzeyinde ılıman ve bol yağmurlu karadeniz iklimi, güneyinde bozkır iklimi görülür. Ankara’da yaz ile kış mevsimi özellikleri arasında çok belirgin farklar vardır.En çok yağmur mart-nisanaylarında düşer.En sıcak hava temmuz ve ağustosaylarında yaşanır. Kışın ise sıcaklık ortalama -6’ya kadar düşer.En sert soğuklar aralık-ocak-şubataylarında görülür.En çok kar yağışıda bu aylarda olur. En rahat şartlar altında şehri gezmek isteyen turistlere önerimiz Ankara’ya ilkbahar veya sonbahar aylarında gitmeleridir. Sıcaktan bunalmadan ve Ankara’nın soğuğunu görmedennisan, mayıs, haziran, eylül ve ekimaylarında Ankara’yı gönlünüzce keşfedebilir, gece-gündüz gezebilirsiniz. Zira Ankara’ya kışın giderseniz çok sert, kuru soğuklarda turistik yerleri gezmek mümkün olmayacaktır. Aynı şekilde yazın giderseniz denizi olmayan bir şehirde gün boyu 30 dereceyi aşan sıcaklarda turistik yerleri gezmek imkânsız hale gelecektir. Özellikle son yıllarda dünyanınen büyük problemi olan küresel ısınmayüzünden Ankara’da görülen olağandışı sıcaklıklar Ankaralıları fazlasıyla bunaltmakta, sağlık sorunlarına sebep olmaktadır.
Ankara'da Nerede Kalınır?Ankara’ya gelen yerli ve yabancı turistlerin şehrin merkezinde ve popüler ve turistik noktalara yakın olabilecekleriÇankaya, Kızılay, Ulus, Kavaklıderegibi en güvenli semtlerde kalmaları tavsiye olunur. Lüks veya orta bütçeye uygun en tanınmış oteller ulaşım ve pratiklik açısındanKızılay Meydanı’nda, Kuğulu Park çevresinde ve Tunalı Hilmi Caddesiüzerinde yer almaktadır. Genellikle merkezden uzaktaki otellerde eğer bir tura bağlı değilseniz ve kalabalık arkadaş grubunuzla gezmiyorsanız kalmanızı tavsiye etmeyiz. Merkezden gece otelinize dönerken zorlanabileceğiniz gibi ulaşım ağı sorunu yaşayabilme ihtimalinize karşı da merkezden uzak yerlerde kalmanızı önermiyoruz. Bununla birlikte merkezden uzak noktalar elbette daha uygun fiyatlı olabilmektedir. Ev kiralama sitelerinden seyahatiniz süresince ev tutmayı düşünüyorsanız en güvenli yerler olarak yine yukarıda belirtilen semtleri öneririz. Geçmişten bugüne“memur şehri”diye bilinen Ankara son zamanlardaki atılımlarıyla lüks otellere de ev sahipliği yapmaya başlamıştır.Devamını Oku
Ankara’ya gelen yerli ve yabancı turistlerin şehrin merkezinde ve popüler ve turistik noktalara yakın olabilecekleriÇankaya, Kızılay, Ulus, Kavaklıderegibi en güvenli semtlerde kalmaları tavsiye olunur. Lüks veya orta bütçeye uygun en tanınmış oteller ulaşım ve pratiklik açısındanKızılay Meydanı’nda, Kuğulu Park çevresinde ve Tunalı Hilmi Caddesiüzerinde yer almaktadır. Genellikle merkezden uzaktaki otellerde eğer bir tura bağlı değilseniz ve kalabalık arkadaş grubunuzla gezmiyorsanız kalmanızı tavsiye etmeyiz. Merkezden gece otelinize dönerken zorlanabileceğiniz gibi ulaşım ağı sorunu yaşayabilme ihtimalinize karşı da merkezden uzak yerlerde kalmanızı önermiyoruz. Bununla birlikte merkezden uzak noktalar elbette daha uygun fiyatlı olabilmektedir. Ev kiralama sitelerinden seyahatiniz süresince ev tutmayı düşünüyorsanız en güvenli yerler olarak yine yukarıda belirtilen semtleri öneririz. Geçmişten bugüne“memur şehri”diye bilinen Ankara son zamanlardaki atılımlarıyla lüks otellere de ev sahipliği yapmaya başlamıştır.
Ankara OtelleriAnkara, güzel ülkemizin başkenti ve cumhuriyetin temellerinin atıldığı ilk yer olarak karşımıza çıkmaktadır. Birçok müzeye ve parka ev sahipliği yapan şehirde bilinenin aksine gezilecek görülecek pek çok yer vardır. Konaklamanız için tercih edebileceğinizAnkara otelleritatilinizi daha konforlu bir hale getirmektedir. Ankara’ya gelip ilk önce Ulu Önder Atatürk’ün anıt mezarı olan Anıtkabir’i ziyaret edebilirsiniz. Eğer müzelerde dolaşmayı seviyorsanız Etnografya Müzesi, İlk Meclis ve Kurtuluş Savaşı Müzesi, Anadolu Medeniyetler Müzesi, Çengel Han Rahmi Koç Müzesi’ni gezebilirsiniz. Eğlenmeyi sevenler için Gençlik Parkı’na, yürüyüş yapmak için ise Kuğulu Park veya Ankara Botanik Parkı’ına gidilebilir. Mogan Gölü piknik yapmak için ideal bir seçenek olabilir. Hacı Bayram Veli Camii ve Kocatepe Camii’yi de ziyaret edebilirsiniz. Ulus ilçesinde bulunan tarihi Roma Hamamı kalıntılarını da inceleyebilirsiniz. Tarihi şirin evleri ile ön plana çıkan Beypazarı ise merkezin biraz uzağında yer almaktadır. Fakat nostaljik havayı hissetmek için gidebilirsiniz. Son olarak uçsuz bucaksız bembeyaz oluşuyla insanda saf, temiz ve umut dolu duygular uyandıran Tuz Gölü ise fotoğraf çekmekten hoşlananlar için büyüleyici güzellikte bir yer. Dilerseniz sizin için hazırladığımızAnkara otellerilistesine göz atabilir, bütçenize ve zevkinize uygun seçenekleri bulabilirsiniz.Devamını Oku
Ankara, güzel ülkemizin başkenti ve cumhuriyetin temellerinin atıldığı ilk yer olarak karşımıza çıkmaktadır. Birçok müzeye ve parka ev sahipliği yapan şehirde bilinenin aksine gezilecek görülecek pek çok yer vardır. Konaklamanız için tercih edebileceğinizAnkara otelleritatilinizi daha konforlu bir hale getirmektedir. Ankara’ya gelip ilk önce Ulu Önder Atatürk’ün anıt mezarı olan Anıtkabir’i ziyaret edebilirsiniz. Eğer müzelerde dolaşmayı seviyorsanız Etnografya Müzesi, İlk Meclis ve Kurtuluş Savaşı Müzesi, Anadolu Medeniyetler Müzesi, Çengel Han Rahmi Koç Müzesi’ni gezebilirsiniz. Eğlenmeyi sevenler için Gençlik Parkı’na, yürüyüş yapmak için ise Kuğulu Park veya Ankara Botanik Parkı’ına gidilebilir. Mogan Gölü piknik yapmak için ideal bir seçenek olabilir. Hacı Bayram Veli Camii ve Kocatepe Camii’yi de ziyaret edebilirsiniz. Ulus ilçesinde bulunan tarihi Roma Hamamı kalıntılarını da inceleyebilirsiniz. Tarihi şirin evleri ile ön plana çıkan Beypazarı ise merkezin biraz uzağında yer almaktadır. Fakat nostaljik havayı hissetmek için gidebilirsiniz. Son olarak uçsuz bucaksız bembeyaz oluşuyla insanda saf, temiz ve umut dolu duygular uyandıran Tuz Gölü ise fotoğraf çekmekten hoşlananlar için büyüleyici güzellikte bir yer. Dilerseniz sizin için hazırladığımızAnkara otellerilistesine göz atabilir, bütçenize ve zevkinize uygun seçenekleri bulabilirsiniz.
Ankara’da Gezilecek YerlerAnkara, köklü tarihi, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması ve bugün modern Türkiye’nin başkenti olması sebebiyle kültürel zenginliğe sahip bir şehirdir. Bu sebeple Ankara’da gezilecek birçok turistik adres var. Sizin için en önemlilerini yazımızda detaylı olarak tanıttık.Ankara’da Gezilecek YerlerAnkara sadece Cumhuriyet tarihine değil bin yıllara tanıklık etmiş bir şehir. Bu köklü tarihi anlamanın, tanımanın ve dünyaya tanıtmanın yolu tarihi alan ve müzeleri gezmekten geçiyor. Bu yüzden Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni, Tarihi Ankara Evleri’ni, Etnografya Müzesi’ni, Eski ve Yeni Millet Meclislerini, Anıtkabir’i ve çok daha fazlasını sizin için araştırdık. Adını andığımız bu yerlerle ilgili detaylı bilgiler aşağıda mevcuttur.Anadolu Medeniyetleri Müzesi1920 Meclisi / Kurtuluş Savaşı MüzesiTürkiye Büyük Millet MeclisiAtakuleAnkara KalesiEtnografya MüzesiAnıtkabirHacıbayram CamiAnkara EvleriAnkara Resim ve Heykel MüzesiElmadağ Kayak MerkeziAtatürk Orman ÇiftliğiHarikalar DiyarıEstergon KalesiKocatepe CamiNata Vega AkvaryumUlucanlar Cezaevi MüzesiKuğulu ParkSeğmenler ParkıMTA MüzesiAnkara TeleferikGordion Antik KentiGöksu ParkıDuatepe AnıtıÇengel HanCumhuriyet Müzesi (2. TBMM)Ankara Üniversitesi Oyuncak MüzesiAyas EvleriHamamönüT.C Ziraat Bankası MüzesiAnkara Ulus Meydanı Atatürk HeykeliSakarya Şehitleri Zafer AnıtıMustafa Ayaz Vakfı Plastik Sanatlar MüzesiDur Yolcu Mehmetçik AnıtıMavi Göl (Bayındır Barajı)Keçiören Belediyesi Etnografya MüzesiHatti Güneş KursuRoma HamamıDikmen VadisiOrtadoğu Teknik ÜniversitesiDevamını Oku
Ankara, köklü tarihi, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması ve bugün modern Türkiye’nin başkenti olması sebebiyle kültürel zenginliğe sahip bir şehirdir. Bu sebeple Ankara’da gezilecek birçok turistik adres var. Sizin için en önemlilerini yazımızda detaylı olarak tanıttık.
Ankara sadece Cumhuriyet tarihine değil bin yıllara tanıklık etmiş bir şehir. Bu köklü tarihi anlamanın, tanımanın ve dünyaya tanıtmanın yolu tarihi alan ve müzeleri gezmekten geçiyor. Bu yüzden Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ni, Tarihi Ankara Evleri’ni, Etnografya Müzesi’ni, Eski ve Yeni Millet Meclislerini, Anıtkabir’i ve çok daha fazlasını sizin için araştırdık. Adını andığımız bu yerlerle ilgili detaylı bilgiler aşağıda mevcuttur.
Ankara Şehir İçi UlaşımDevamını Oku
Ankara Şehir İçi Ulaşım
Ankara MutfağıAnkara’daki seyahatinizde yemek yeme vaktigeldiğinde telaşlanmaya hiç gerek yok; yiyecek o kadar çeşitli şey var ki! Ankara ve dolaylarında yüzyıllardan bu yana en lezzetli İç Anadolu yemekleri yeniyor. ÖncelikleAnkara’nın en lezzetli miyane, dutmaç, keşkek ve toyga çorbalarınıiçebilirsiniz. Akabinde,Ankara tavası, çoban kavurma, kapama, orman kebabı, patlıcanlı et, sızgıç ve siyelgibi et yemeklerini; göter, bici aşı, tamtak tiridi, papara gibi ana yemekleri veyapıt pıt pilavı, oğmaç aşıgibi pirinç yemeklerini yiyebilirsiniz. Veya köfte tercih ederseniz kadınbudu köfte, mücirim köftesi, yumurtalı köfte, tohma ve tiritli köftelerini, dolma dilersenizAnkara’nın efelek dolması, şirden dolması ve yalancı dolmasınıtadabilirsiniz. Tüm bunları yerken yanında ekmek de yemek istersenizbalamacın, bezdirme, ebem ekmeği, kömbe, ketegibi ekmek türleri de hoşunuza gidecektir. Çay vakti geldiğinde ay böreği, entekke böreği, kol böreği, pazar böreği, yalkı böreğini deneyebilirsiniz.Bazlama, cızlama, gözleme, nevzeme, öllüğün körü hamur işiseverleri mutlu edecektir. Ayva boranası, fıslak, höşmerim, karga beyni, kar helvası, kaygana, saraylı, tiltil helvası, zerdali hoşafı gibi tatlılar da Ankara’da sizi bekliyor olacak.
Ankara’daki seyahatinizde yemek yeme vaktigeldiğinde telaşlanmaya hiç gerek yok; yiyecek o kadar çeşitli şey var ki! Ankara ve dolaylarında yüzyıllardan bu yana en lezzetli İç Anadolu yemekleri yeniyor. ÖncelikleAnkara’nın en lezzetli miyane, dutmaç, keşkek ve toyga çorbalarınıiçebilirsiniz. Akabinde,Ankara tavası, çoban kavurma, kapama, orman kebabı, patlıcanlı et, sızgıç ve siyelgibi et yemeklerini; göter, bici aşı, tamtak tiridi, papara gibi ana yemekleri veyapıt pıt pilavı, oğmaç aşıgibi pirinç yemeklerini yiyebilirsiniz. Veya köfte tercih ederseniz kadınbudu köfte, mücirim köftesi, yumurtalı köfte, tohma ve tiritli köftelerini, dolma dilersenizAnkara’nın efelek dolması, şirden dolması ve yalancı dolmasınıtadabilirsiniz. Tüm bunları yerken yanında ekmek de yemek istersenizbalamacın, bezdirme, ebem ekmeği, kömbe, ketegibi ekmek türleri de hoşunuza gidecektir. Çay vakti geldiğinde ay böreği, entekke böreği, kol böreği, pazar böreği, yalkı böreğini deneyebilirsiniz.Bazlama, cızlama, gözleme, nevzeme, öllüğün körü hamur işiseverleri mutlu edecektir. Ayva boranası, fıslak, höşmerim, karga beyni, kar helvası, kaygana, saraylı, tiltil helvası, zerdali hoşafı gibi tatlılar da Ankara’da sizi bekliyor olacak.
Ankara’da AlışverişAnkara son 10 yılda büyükşehir belediyesinin çalışmaları sonucunda bir AVM cennetine dönmüştür. Ankara’da son zamanlarda açılan çok sayıda AVM’de yerli ve yabancı, lüks veya orta bütçeye uygun her markadan alışveriş yapmanız mümkündür. Bunlardan bazılarıCEPA Shopping Center, Ankuva Shopping Center, AnkaMall, 365 AVM, Bilkent Shopping Center, Dolphin AVM ve Ankara Forum Outlet’tir. Ayrıca Armada, Anatolium, Atlantis, Kızılay AVM, Park Vera AVM, Karum, Kentpark, A City AVM, Arena AVM, Ak Center ve Optimum Outletgibi kapalı alışveriş merkezlerinde de yazın sıcağından, kışın soğuğundan etkilenmeden gönlünüzce alışveriş yapabilirsiniz. Alışveriş merkezlerinin çoğu Kızılay, Ulus ve Kavaklıdere mevkiinde bulunur. Ayrıca Tunalı’da bulunan Tunalı Pasajı, Gümüşsoy Pasajı ve Aynalı Çarşı geçmiş senelerden bu yana hala Ankaralıların ve turistlerin uğrak noktasıdır.Devamını Oku
Ankara’da Gece HayatıAnkara’nın gece hayatınadair ünlü bir söz vardır: “Ankara’da gece hayatı yoktur, öğrenciler vardır.” Gerçekten de Ankara’da, Avrupa şehirlerinde ve İstanbul’dan alıştığımız gibi bir gece hayatı bulmak pek mümkün değil. Onlarca üniversiteye ve dolayısıyla üniversite çağındaki binlerce gence ev sahipliği yapan Ankara’da turist iseniz ve gece eğlenmek istiyorsanız Kızılay Meydanı’nda, Sakarya Caddesi’nde, Tunalı Hilmi Caddesi’nde, Arjantin Caddesi, Tunus Caddesi, Azerbaycan Caddesi, Filistin Caddesi ve 7. Cadde’de bulunan ve üniversitelilerin tercih ettiği kafe, disko ve barlara gitmenizi şiddetle öneririz.Broadway Bar, 45’lik Bar, Zeki Bar, Golden Pub, Garaj 55, Flat, IF Performance Hall, Kıtır, The Soul Pub, Sakal Pub, Kalender Zebra, Üst Kat, Brasserie Bomonti, Jolly Joker, La Bebe, Cafe del Mundo, Hayal Kahvesi, Tektekçi, November Pub, Corvus Pub, Komşu Restoran, Gaga Manjerogibi mekanlar üniversite gençlerinin en çok tercih ettiği mekanlardır. Bu mekanlarda hem yemek yiyebilir hem alkol alabilirsiniz. Üstelik gençlerin gittiği kafe/barların her zaman menülerinde çeşit çeşit alkollü/alkolsüz kokteyller bulunur. Bunları denemenizi öneririz.Devamını Oku
Ankara’nın gece hayatınadair ünlü bir söz vardır: “Ankara’da gece hayatı yoktur, öğrenciler vardır.” Gerçekten de Ankara’da, Avrupa şehirlerinde ve İstanbul’dan alıştığımız gibi bir gece hayatı bulmak pek mümkün değil. Onlarca üniversiteye ve dolayısıyla üniversite çağındaki binlerce gence ev sahipliği yapan Ankara’da turist iseniz ve gece eğlenmek istiyorsanız Kızılay Meydanı’nda, Sakarya Caddesi’nde, Tunalı Hilmi Caddesi’nde, Arjantin Caddesi, Tunus Caddesi, Azerbaycan Caddesi, Filistin Caddesi ve 7. Cadde’de bulunan ve üniversitelilerin tercih ettiği kafe, disko ve barlara gitmenizi şiddetle öneririz.Broadway Bar, 45’lik Bar, Zeki Bar, Golden Pub, Garaj 55, Flat, IF Performance Hall, Kıtır, The Soul Pub, Sakal Pub, Kalender Zebra, Üst Kat, Brasserie Bomonti, Jolly Joker, La Bebe, Cafe del Mundo, Hayal Kahvesi, Tektekçi, November Pub, Corvus Pub, Komşu Restoran, Gaga Manjerogibi mekanlar üniversite gençlerinin en çok tercih ettiği mekanlardır. Bu mekanlarda hem yemek yiyebilir hem alkol alabilirsiniz. Üstelik gençlerin gittiği kafe/barların her zaman menülerinde çeşit çeşit alkollü/alkolsüz kokteyller bulunur. Bunları denemenizi öneririz.
Ankara FestivalleriAnkara, hem sahne sanatları hem müzik etkinliklerinde her sene daha da canlı bir hal alıyor. Üstelik başkent olması sebebiylemilli günlerde en önemli kutlama ve gösteriler de Ankara’dagerçekleştiriliyor. Bunlardan bazılarını yazımızda sizin için bir araya getirdik.Ankara Uluslararası Film Festivali :1988 senesinden beri kesintisiz olarak her sene düzenlenenAnkara Uluslararası Film Festivaligenellikle nisan ayında düzenlenmekte. T.C Turizm ve Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen festivalde kısa ve uzun metraj dalında yarışan filmlerden birinci olanlar para ödülüyle festivalden ayrılıyorlar.Büyük Ankara Festivali :2017 yılında 7’ncisi düzenlenenBüyük Ankara Festivalitemmuz ve ağustos aylarında belirlenen tarihlerde Ankaralılara müzik şöleni yaşatıyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilenBüyük Ankara Festivali’nde halkın sevdiği isimler sahneye çıkıyor.30 Ağustos Zafer Bayramı:1919-1922 yılları arasındaki Bağımsızlık Savaşı’nın zaferle nihayete erdiği gün olan 30 Ağustos her sene ülke çapında kutlanır. Ankara’da diğer milli bayramlarda olduğu gibi bu günde de tüyleri diken diken eden ortamda tüm şehit ve gaziler veBağımsızlık Savaşı’nın önderi Mustafa Kemal Atatürksaygıyla anılır.29 Ekim Cumhuriyet Bayramı:Cumhuriyet rejimi ilanının yıldönümünde her sene Ankara’da küçük büyük genç yaşlı herkes kutlamalar yapar. Ankara göklerinde gündüz uçaklar gösteri yaparken akşam havai fişekler patlatılır. Türkiye’ninen önemli gününde herkes kurucu önderine minnetini gösterir.Uyarı: Her festivalin tarihi yolculuk öncesi kendi sitelerinden teyit edilmelidir.
Ankara, hem sahne sanatları hem müzik etkinliklerinde her sene daha da canlı bir hal alıyor. Üstelik başkent olması sebebiylemilli günlerde en önemli kutlama ve gösteriler de Ankara’dagerçekleştiriliyor. Bunlardan bazılarını yazımızda sizin için bir araya getirdik.
Ankara Uluslararası Film Festivali :1988 senesinden beri kesintisiz olarak her sene düzenlenenAnkara Uluslararası Film Festivaligenellikle nisan ayında düzenlenmekte. T.C Turizm ve Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen festivalde kısa ve uzun metraj dalında yarışan filmlerden birinci olanlar para ödülüyle festivalden ayrılıyorlar.
Büyük Ankara Festivali :2017 yılında 7’ncisi düzenlenenBüyük Ankara Festivalitemmuz ve ağustos aylarında belirlenen tarihlerde Ankaralılara müzik şöleni yaşatıyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilenBüyük Ankara Festivali’nde halkın sevdiği isimler sahneye çıkıyor.
30 Ağustos Zafer Bayramı:1919-1922 yılları arasındaki Bağımsızlık Savaşı’nın zaferle nihayete erdiği gün olan 30 Ağustos her sene ülke çapında kutlanır. Ankara’da diğer milli bayramlarda olduğu gibi bu günde de tüyleri diken diken eden ortamda tüm şehit ve gaziler veBağımsızlık Savaşı’nın önderi Mustafa Kemal Atatürksaygıyla anılır.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı:Cumhuriyet rejimi ilanının yıldönümünde her sene Ankara’da küçük büyük genç yaşlı herkes kutlamalar yapar. Ankara göklerinde gündüz uçaklar gösteri yaparken akşam havai fişekler patlatılır. Türkiye’ninen önemli gününde herkes kurucu önderine minnetini gösterir.
Uyarı: Her festivalin tarihi yolculuk öncesi kendi sitelerinden teyit edilmelidir.
Ankara Resmi Tatiller1 Ocak: Yeni yıl23 Nisan: Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı1 Mayıs: İşçi Bayramı19 Mayıs: Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı25-27 Haziran: Ramazan Bayramı30 Ağustos: Zafer Bayramı1-4 Eylül: Kurban Bayram29 Ekim: Cumhuriyet Bayramı*Yukarıda belirtilen dini bayram günleri 2017 takvimine ait olup yıllara göre değişmektedir.
1 Ocak: Yeni yıl
23 Nisan: Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
1 Mayıs: İşçi Bayramı
19 Mayıs: Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı
25-27 Haziran: Ramazan Bayramı
30 Ağustos: Zafer Bayramı
1-4 Eylül: Kurban Bayram
29 Ekim: Cumhuriyet Bayramı
*Yukarıda belirtilen dini bayram günleri 2017 takvimine ait olup yıllara göre değişmektedir.
Ankara İçin Faydalı Bilgilerİtfaiye: 110Polis: 155Ambulans: 112
Ankara İçin Faydalı Bilgiler
Priz TipiType F / 250V / 16 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 5.346.518 / Dil: Türkçe / Para Birimi: Türk lirası / İklim: Karasal iklim / Ortalama Kaç Günde Gezilir: 4 gün
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/litvanya
|
Litvanya Hakkında Temel BilgilerLitvanya,EstonyaveLetonya’nın da aralarında bulunduğu üç Baltık devletinden en büyük ve en kalabalık olanıdır. Doğusunda ve batısında alçak tepeler bulunduran ülke genel olarakdüzlükbölgelerden oluşur. Yeşile ve doğaya büyük önem verilen Litvanya topraklarınınyüzde 30’u ormanlardanoluşmaktadır. ÜlkeninbaşkentiVilnius’turve sınır komşularını Belarus, Letonya, Polonya ve Rusya ile kara bağlantısı bulunmayan bir Rus şehri olan Kaliningrad oluşturur.Binlerce yıllık yaşam kültürüne sahip olan Litvanya topraklarında milli bilinç, 12. yüzyıl sonlarında oluşmaya başlamıştır ve 13. yüzyıldaLitvanya Grandüklüğükurulmuştur.Ülkenin en eski inanış biçimi Paganizmiken 14. yüzyıl sonlarında Hıristiyanlığı benimseyen Litvanya sonraki birkaç yüzyıl içinde Avrupa’nın en geniş topraklarına sahip devletlerinden biri olmuştur. 18. yüzyıldan itibaren Rus işgaline maruz kalan Litvanlar 16 Şubat 1918 tarihinde bağımsızlıklarını ilan etmiştir ve bu gün Litvanya’da her yıl Bağımsızlık Günü adıyla kutlanmaktadır. 1945 yılında Sovyet Rusya işgaliyle karşılaşan Litvanlar ikinci bağımsızlığını 11 Mart 1990 tarihinde ilan etmiştir.Ülkenin Avrupa Birliği’ne kabul edilme tarihi ise 2004 yılıdır.Yabancı dil bilme oranının oldukça yüksek olduğu ülkedehalkın yüzde 90’ına yakın bir bölümü yabancı dil bilmektedir.Litvanca dışında en çok konuşulan diller iseİngilizceveRusçadır. Sanat, kültür ve edebiyatın gelenekçi çizgide ilerlediği bölgede en çok sevilen spor dalı ise basketboldur.Litvanya Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerVideolarLitvanya Hakkında Temel BilgilerLitvanya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriLitvanya Nerededir?Litvanya’ya Nasıl Gidilir?Litvanya Ne Zaman Gidilir?Litvanya KültürüLitvanya MutfağıLitvanya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarLitvanya’nın FestivalleriLitvanya‘daki Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerLitvanya’da İklim ve Hava DurumuLitvanya’nın Kısa TarihiLitvanya’nın EkonomisiLitvanya’da Din ve İnançLitvanya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriLitvanya'da Konuşulan DillerLitvanya ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerVideolarEditörün KalemindenNURHAN YILMAZEditör13.02.2012Vilnius ve Uzupis CumhuriyetiTUĞÇE YILMAZEditör28.01.2011Kiliseler Kenti: Vilnius
Litvanya Hakkında Temel Bilgiler
Litvanya,EstonyaveLetonya’nın da aralarında bulunduğu üç Baltık devletinden en büyük ve en kalabalık olanıdır. Doğusunda ve batısında alçak tepeler bulunduran ülke genel olarakdüzlükbölgelerden oluşur. Yeşile ve doğaya büyük önem verilen Litvanya topraklarınınyüzde 30’u ormanlardanoluşmaktadır. ÜlkeninbaşkentiVilnius’turve sınır komşularını Belarus, Letonya, Polonya ve Rusya ile kara bağlantısı bulunmayan bir Rus şehri olan Kaliningrad oluşturur.
Binlerce yıllık yaşam kültürüne sahip olan Litvanya topraklarında milli bilinç, 12. yüzyıl sonlarında oluşmaya başlamıştır ve 13. yüzyıldaLitvanya Grandüklüğükurulmuştur.Ülkenin en eski inanış biçimi Paganizmiken 14. yüzyıl sonlarında Hıristiyanlığı benimseyen Litvanya sonraki birkaç yüzyıl içinde Avrupa’nın en geniş topraklarına sahip devletlerinden biri olmuştur. 18. yüzyıldan itibaren Rus işgaline maruz kalan Litvanlar 16 Şubat 1918 tarihinde bağımsızlıklarını ilan etmiştir ve bu gün Litvanya’da her yıl Bağımsızlık Günü adıyla kutlanmaktadır. 1945 yılında Sovyet Rusya işgaliyle karşılaşan Litvanlar ikinci bağımsızlığını 11 Mart 1990 tarihinde ilan etmiştir.Ülkenin Avrupa Birliği’ne kabul edilme tarihi ise 2004 yılıdır.
Yabancı dil bilme oranının oldukça yüksek olduğu ülkedehalkın yüzde 90’ına yakın bir bölümü yabancı dil bilmektedir.Litvanca dışında en çok konuşulan diller iseİngilizceveRusçadır. Sanat, kültür ve edebiyatın gelenekçi çizgide ilerlediği bölgede en çok sevilen spor dalı ise basketboldur.
Vilnius ve Uzupis Cumhuriyeti
Litvanya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriBaşkenti ve en büyük kentiVilniusolan Litvanya’nın diğer büyük kentleri iseKaunasveKlaipeda’dır. Toplamda103 adet şehresahip olan ülkede bir bölgenin şehir statüsünde sayılabilmesi için nüfusunun 3000’den fazla olması gerekir ancak nüfusu bu sayının altında kalan birçok bölge de tarihi öneminden dolayı şehir olarak kabul edilir.Beş bölgeyeayrılan ülkenin kuzeydoğusunda ‘yüksek diyarlar’ olarak bilinenAukstaijita; batısındaSamogitya; güneydoğusunda başkentVilnius’u da içinde barındıranDzukija; güneybatısındaKaunas’a ev sahipliği yapanSudovia; Baltık kıyısında iseMazojiLietuvabölgesi bulunur.Samogityaharicinde hiçbir bölgede politik bir mevcudiyet yoktur.Başkent Vilnius’un yanı sıra Litvanya’daki tüm coğrafi bölgelerin kendine ait başkentleri de bulunmaktadır. Aukstaijita’nın başkenti Panevezys, Samogitya’nın başkenti Telsial, Dzukija’nın başkenti Alytus, Sudovia’nın başkenti Marijompale, Mazoji Lietuva’nın başkenti ise Klaipeda’dır.Kaunas Gezi RehberiKlaipėda Gezi RehberiNeringa Gezi RehberiPalanga Gezi RehberiTrakai Gezi RehberiVilnius Gezi Rehberi
Litvanya’nın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Başkenti ve en büyük kentiVilniusolan Litvanya’nın diğer büyük kentleri iseKaunasveKlaipeda’dır. Toplamda103 adet şehresahip olan ülkede bir bölgenin şehir statüsünde sayılabilmesi için nüfusunun 3000’den fazla olması gerekir ancak nüfusu bu sayının altında kalan birçok bölge de tarihi öneminden dolayı şehir olarak kabul edilir.Beş bölgeyeayrılan ülkenin kuzeydoğusunda ‘yüksek diyarlar’ olarak bilinenAukstaijita; batısındaSamogitya; güneydoğusunda başkentVilnius’u da içinde barındıranDzukija; güneybatısındaKaunas’a ev sahipliği yapanSudovia; Baltık kıyısında iseMazojiLietuvabölgesi bulunur.Samogityaharicinde hiçbir bölgede politik bir mevcudiyet yoktur.
Başkent Vilnius’un yanı sıra Litvanya’daki tüm coğrafi bölgelerin kendine ait başkentleri de bulunmaktadır. Aukstaijita’nın başkenti Panevezys, Samogitya’nın başkenti Telsial, Dzukija’nın başkenti Alytus, Sudovia’nın başkenti Marijompale, Mazoji Lietuva’nın başkenti ise Klaipeda’dır.
Litvanya Nerededir?Kuzeydoğu Avrupa’dabulunan Litvanya üç Baltık devletinden biridir. Baltık Denizi’nin güneydoğu kıyısında konumlanan ülkenin kuzey sınırında Letonya, güneydoğu sınırında Belarus, güneyinde Polonya, güneybatısında ise Kaliningrad bulunur.
Kuzeydoğu Avrupa’dabulunan Litvanya üç Baltık devletinden biridir. Baltık Denizi’nin güneydoğu kıyısında konumlanan ülkenin kuzey sınırında Letonya, güneydoğu sınırında Belarus, güneyinde Polonya, güneybatısında ise Kaliningrad bulunur.
Litvanya’ya Nasıl Gidilir?İstanbul’dan yerli ve yabancı havayolu şirketleri tarafından sürekli uçuşun gerçekleştirildiği Litvanya’ya direkt veya aktarmalı ulaşım mümkündür. Direkt uçuşlar yaklaşık 2,5 saat sürmektedir. Bazı uçuşlar direkt olarak başkentVilniusrotalı olsa da ülkenin Baltık kıyısında bulunanPalangaşehrine de uçuşlar bulunmaktadır. Palanga’ya ulaştıktan sonra otobüsler ile başkente veya Kaunas gibi büyük kentlere ulaşım sağlayabilirsiniz.Litvanya’ya gitmek için bir diğer alternatif de Letonya’nın başkenti Riga üzerinden karayolu veya demiryolu ile ülkeye ulaşım sağlamaktır ancak bu yolculuk uzun sürdüğünden Litvanya’ya direkt uçuşlar daha fazla tercih edilmektedir.
İstanbul’dan yerli ve yabancı havayolu şirketleri tarafından sürekli uçuşun gerçekleştirildiği Litvanya’ya direkt veya aktarmalı ulaşım mümkündür. Direkt uçuşlar yaklaşık 2,5 saat sürmektedir. Bazı uçuşlar direkt olarak başkentVilniusrotalı olsa da ülkenin Baltık kıyısında bulunanPalangaşehrine de uçuşlar bulunmaktadır. Palanga’ya ulaştıktan sonra otobüsler ile başkente veya Kaunas gibi büyük kentlere ulaşım sağlayabilirsiniz.
Litvanya’ya gitmek için bir diğer alternatif de Letonya’nın başkenti Riga üzerinden karayolu veya demiryolu ile ülkeye ulaşım sağlamaktır ancak bu yolculuk uzun sürdüğünden Litvanya’ya direkt uçuşlar daha fazla tercih edilmektedir.
Litvanya Ne Zaman Gidilir?Litvanya’yı ziyaret etmek içinen uygun dönem baharın son ayları ve yaz aylarıdır. Ülkenin doğal güzelliklerini ve yeşil alanlarını keşfetmeye izin veren bu aylarda hava oldukça açık olur.Kış aylarındaBaltık iklimi dolayısıylakaranlık günlerinyaşandığı Litvanya’da sonbahar dönemi de ziyaret için doğru bir zaman olabilir. 800’ün üzerinde nehre ve 2500’ün üzerinde göle sahip olan ülke sonbahar aylarında fotoğrafseverler için eşsiz manzaralar sunar.
Litvanya Ne Zaman Gidilir?
Litvanya’yı ziyaret etmek içinen uygun dönem baharın son ayları ve yaz aylarıdır. Ülkenin doğal güzelliklerini ve yeşil alanlarını keşfetmeye izin veren bu aylarda hava oldukça açık olur.Kış aylarındaBaltık iklimi dolayısıylakaranlık günlerinyaşandığı Litvanya’da sonbahar dönemi de ziyaret için doğru bir zaman olabilir. 800’ün üzerinde nehre ve 2500’ün üzerinde göle sahip olan ülke sonbahar aylarında fotoğrafseverler için eşsiz manzaralar sunar.
Litvanya KültürüLitvanya halkıdoğaya düşkün, halk müziği ve ulusal geleneklerine son derece bağlı bir halktır. Oldukça gelenekçi olan bu toplum sanılanın aksine çeşitli kültürlere ve yabancıların davranışlarına karşıson derece hoşgörülüdür. Litvanlar eğlenceye ve alkole çok düşkün bir halktır ve hafta sonları tüm eğlence mekânları limitlerini doldurur. Erasmus öğrencisi sayısının fazlalığı sayesinde sosyal hayatın oldukça hareketli olduğu ülkede eğlence gece yarılarına kadar sürer. Halkın en sevdiği içecek olanbiranın elliden fazla çeşidine sahipolan Litvanya, aynı zamandadünyanın en hızlı internet hizmetinesahiptir.
Litvanya halkıdoğaya düşkün, halk müziği ve ulusal geleneklerine son derece bağlı bir halktır. Oldukça gelenekçi olan bu toplum sanılanın aksine çeşitli kültürlere ve yabancıların davranışlarına karşıson derece hoşgörülüdür. Litvanlar eğlenceye ve alkole çok düşkün bir halktır ve hafta sonları tüm eğlence mekânları limitlerini doldurur. Erasmus öğrencisi sayısının fazlalığı sayesinde sosyal hayatın oldukça hareketli olduğu ülkede eğlence gece yarılarına kadar sürer. Halkın en sevdiği içecek olanbiranın elliden fazla çeşidine sahipolan Litvanya, aynı zamandadünyanın en hızlı internet hizmetinesahiptir.
Litvanya MutfağıLitvanya mutfağının temelinipatates, çavdar, mantar ve yerel süt ve süt ürünlerioluşturur. Serin ve nemli iklime sahip olan Litvanya tipik Baltık lezzetlerine sahiptir. Macar, Alman ve Gürcü mutfaklarıyla birçok ortak yön bulunduran bu kültürde patates yemekleri ve domuz etinden yapılan yemekler oldukça yaygındır. Litvanya’yı ziyaret ettiğinizde mutlaka denemeniz gereken lezzetler arasındaçörek ve krepbaşta gelir.Baltık ülkesi olması sebebiyle Litvanya’da deniz ürünleri olmazsa olmazdır. Denizden elde edilenpike, levrek, çipura ve yılan balığıen çok tercih edilen balıklardandır. Deniz mahsullerinin oldukça fazla tüketildiği bu Baltık ülkesinde mezeler de mutfağın ayrılmaz bir parçasıdır.Litvanya mutfağından bahsederkençorbalariçin ayrı bir parantez açmak gerekir. Son derece popüler olan ve iyi bir sağlık için anahtar olarak görülen çorbalardan en ünlülerijuka, salatalık çorbası ve kabak çorbasıdır.Her mutfağın vazgeçilmezi olan tatlılar Litvanlar için de ayrılmaz bir parçadır. Daha çokhamurlu tatlılarasahip olan Litvanya mutfağında ilginizi çekebilecek başlıca tatlılar haşhaş sütüyle yapılan ‘slizikai’ ve yaz mevsiminde hemen hemen her yerde karşılaşacağınız ‘ledai’ isimli dondurmadır.
Litvanya mutfağının temelinipatates, çavdar, mantar ve yerel süt ve süt ürünlerioluşturur. Serin ve nemli iklime sahip olan Litvanya tipik Baltık lezzetlerine sahiptir. Macar, Alman ve Gürcü mutfaklarıyla birçok ortak yön bulunduran bu kültürde patates yemekleri ve domuz etinden yapılan yemekler oldukça yaygındır. Litvanya’yı ziyaret ettiğinizde mutlaka denemeniz gereken lezzetler arasındaçörek ve krepbaşta gelir.
Baltık ülkesi olması sebebiyle Litvanya’da deniz ürünleri olmazsa olmazdır. Denizden elde edilenpike, levrek, çipura ve yılan balığıen çok tercih edilen balıklardandır. Deniz mahsullerinin oldukça fazla tüketildiği bu Baltık ülkesinde mezeler de mutfağın ayrılmaz bir parçasıdır.
Litvanya mutfağından bahsederkençorbalariçin ayrı bir parantez açmak gerekir. Son derece popüler olan ve iyi bir sağlık için anahtar olarak görülen çorbalardan en ünlülerijuka, salatalık çorbası ve kabak çorbasıdır.
Her mutfağın vazgeçilmezi olan tatlılar Litvanlar için de ayrılmaz bir parçadır. Daha çokhamurlu tatlılarasahip olan Litvanya mutfağında ilginizi çekebilecek başlıca tatlılar haşhaş sütüyle yapılan ‘slizikai’ ve yaz mevsiminde hemen hemen her yerde karşılaşacağınız ‘ledai’ isimli dondurmadır.
Litvanya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarAlışveriş kalitesinin diğer Doğu Avrupa ülkelerine nispeten daha yüksek olduğu Litvanya’da batı tarzı büyük alışveriş merkezleri dışında çarşılar ve fuarlar gibi alternatifler de bulunur. Turistlerin bu ülkede en çok tercih ettiği hediyelik eşya ürünleri hatıra eşyalarıdır. Şehirlerin uğrak sokaklarında bulunan mağazalardaÇin yapımı tişört, bardak ve buzdolabı mıknatıslarıalabilirsiniz. Bunların yanı sıra sokak tezgahlarındageleneksel el sanatları, kehribar takılar ve sokak sanatçılarının resimlerien çok ilgi gören eşyalar arasındadır.Litvanya’nın turistlere yönelik alışveriş etkinliklerini fuarlar belirler. Hediyelik eşyalar için bir diğer seçenek olan fuarlarda çevre illerden gelenzanaatkarlarınürünlerini alabilirsiniz. Özellikleel yapımı heykelciklerin,yerel sembollerinve soğuk iklimi dolayısıyla sık sık rastlayacağınızpatik, bere ve atkılarilginizi çekecektir.Alışılmış el sanatlarının hemen hemen tümüyle ilgili ürünler bulabileceğiniz Litvanya pazar ve çarşılarındaahşap dini sanat ürünleri, el dokumaları, geometrik tasarımlar ve hasır ürünlerigibi birçok dekorasyon eşyası da bulabilirsiniz.
Litvanya'dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Alışveriş kalitesinin diğer Doğu Avrupa ülkelerine nispeten daha yüksek olduğu Litvanya’da batı tarzı büyük alışveriş merkezleri dışında çarşılar ve fuarlar gibi alternatifler de bulunur. Turistlerin bu ülkede en çok tercih ettiği hediyelik eşya ürünleri hatıra eşyalarıdır. Şehirlerin uğrak sokaklarında bulunan mağazalardaÇin yapımı tişört, bardak ve buzdolabı mıknatıslarıalabilirsiniz. Bunların yanı sıra sokak tezgahlarındageleneksel el sanatları, kehribar takılar ve sokak sanatçılarının resimlerien çok ilgi gören eşyalar arasındadır.
Litvanya’nın turistlere yönelik alışveriş etkinliklerini fuarlar belirler. Hediyelik eşyalar için bir diğer seçenek olan fuarlarda çevre illerden gelenzanaatkarlarınürünlerini alabilirsiniz. Özellikleel yapımı heykelciklerin,yerel sembollerinve soğuk iklimi dolayısıyla sık sık rastlayacağınızpatik, bere ve atkılarilginizi çekecektir.
Alışılmış el sanatlarının hemen hemen tümüyle ilgili ürünler bulabileceğiniz Litvanya pazar ve çarşılarındaahşap dini sanat ürünleri, el dokumaları, geometrik tasarımlar ve hasır ürünlerigibi birçok dekorasyon eşyası da bulabilirsiniz.
Litvanya’nın FestivalleriLitvanya’da festivaller alanlarına ve bölgelere göre ayrılmıştır. Her biri ayrı öneme sahip festivallerdenhalk festivallerioldukça ilgi çekicidir. Genellikle Litvanya kültürünü, ulusal şarkılarını ve danslarını hatırlamak için düzenlenen bu etkinliklerden en önemlisiKaziukomüge (Kaziukas Fuarı)’dır.Mart ayında düzenlenen bu festivaldeel yapımı geleneksel ürünler ve halk sanatlarısergilenir.Yılın farklı zamanlarında gerçekleştirilenmüzik festivalleride Litvanya’nın önemli sembollerinden biridir.Street Music Day, Tamsta Müzik Festivali, Kaunas Caz Festivaligibi organizasyonlar müzikseverlerin yoğun ilgisiyle karşılanır. Genellikle yaz döneminde gerçekleşen bu müzik etkinliklerinin en ilgi çekici olanı ise yaz aylarının hafta sonlarında düzenlenen, antik geleneklerin vepagan kültürünün yaşatıldığı Menuo Juodaragis’tir.Her yılın mart ayı sonunda düzenlenenFashionInspectionise Vilnius’da gerçekleşen bir moda festivalidir. Alışılmış moda haftalarının dışında genç tasarımcıların çalışmalarını sergilemesine imkân tanıyan bu etkinliktegeleneksel ve modern Litvanya giyim kültürünün örneklerinigörebilirsiniz.Festivallerin büyük bölümü bahar ve yaz aylarında düzenlense de Noel döneminde büyük kentlerde düzenlenen etkinliklere de katılabilirsiniz.
Litvanya’da festivaller alanlarına ve bölgelere göre ayrılmıştır. Her biri ayrı öneme sahip festivallerdenhalk festivallerioldukça ilgi çekicidir. Genellikle Litvanya kültürünü, ulusal şarkılarını ve danslarını hatırlamak için düzenlenen bu etkinliklerden en önemlisiKaziukomüge (Kaziukas Fuarı)’dır.Mart ayında düzenlenen bu festivaldeel yapımı geleneksel ürünler ve halk sanatlarısergilenir.
Yılın farklı zamanlarında gerçekleştirilenmüzik festivalleride Litvanya’nın önemli sembollerinden biridir.Street Music Day, Tamsta Müzik Festivali, Kaunas Caz Festivaligibi organizasyonlar müzikseverlerin yoğun ilgisiyle karşılanır. Genellikle yaz döneminde gerçekleşen bu müzik etkinliklerinin en ilgi çekici olanı ise yaz aylarının hafta sonlarında düzenlenen, antik geleneklerin vepagan kültürünün yaşatıldığı Menuo Juodaragis’tir.
Her yılın mart ayı sonunda düzenlenenFashionInspectionise Vilnius’da gerçekleşen bir moda festivalidir. Alışılmış moda haftalarının dışında genç tasarımcıların çalışmalarını sergilemesine imkân tanıyan bu etkinliktegeleneksel ve modern Litvanya giyim kültürünün örneklerinigörebilirsiniz.
Festivallerin büyük bölümü bahar ve yaz aylarında düzenlense de Noel döneminde büyük kentlerde düzenlenen etkinliklere de katılabilirsiniz.
Litvanya‘daki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler· Yeni Yıl (1 Ocak),· Litvanya Bağımsızlık Günü (16 Şubat),· Bağımsızlık Bayramı (11 Mart),· Paskalya Bayramı (Mart-Nisan),· İşçi Bayramı (1 Mayıs),· Jonines Günü (24 Haziran),· Cumhuriyet Günü (6 Temmuz),· Zoline Günü (15 Ağustos),· Azizler Günü (1 Kasım),· Noel (25–26 Aralık)
Litvanya‘daki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
· Yeni Yıl (1 Ocak),
· Litvanya Bağımsızlık Günü (16 Şubat),
· Bağımsızlık Bayramı (11 Mart),
· Paskalya Bayramı (Mart-Nisan),
· İşçi Bayramı (1 Mayıs),
· Jonines Günü (24 Haziran),
· Cumhuriyet Günü (6 Temmuz),
· Zoline Günü (15 Ağustos),
· Azizler Günü (1 Kasım),
· Noel (25–26 Aralık)
Litvanya’da İklim ve Hava DurumuLitvanya iklimisıcak ve kuru yazlarasahipken oldukça şiddetli tipik Kuzey Avrupa kışını da yaşar.Ocakayında ortalama hava sıcaklıkları -5 °C civarında seyreden bölgenin en soğuk günlerindesıcaklık -20°C'ye kadar düşer.Yaz aylarında ise gündüz sıcaklıkları 20-25 °C civarındayken 30 °C’ye kadar ulaşan sıcaklıklara şahit olabilirsiniz. Yazları günlerin sıcak ve kuru geçtiği Litvanya’da yağışlı günlere de rastlamak olasıdır, yağışlar genellikle gün sonunda meydana gelir.
Litvanya’da İklim ve Hava Durumu
Litvanya iklimisıcak ve kuru yazlarasahipken oldukça şiddetli tipik Kuzey Avrupa kışını da yaşar.Ocakayında ortalama hava sıcaklıkları -5 °C civarında seyreden bölgenin en soğuk günlerindesıcaklık -20°C'ye kadar düşer.
Yaz aylarında ise gündüz sıcaklıkları 20-25 °C civarındayken 30 °C’ye kadar ulaşan sıcaklıklara şahit olabilirsiniz. Yazları günlerin sıcak ve kuru geçtiği Litvanya’da yağışlı günlere de rastlamak olasıdır, yağışlar genellikle gün sonunda meydana gelir.
Litvanya’nın Kısa TarihiModern Litvanlar’ın atalarıM.Ö. 2000yılında bu topraklara yerleşen Baltıklar’dır. Milattan sonra 1240 yılında ise Mindaugas isminde bir kral tüm Litvan kabilelerini bir çatı altında toplamıştır ve halkın Hristiyanlığı kabul etmesi de bu dönemde gerçekleşmiştir. Ancak daha sonra Kral Mindaugas, halkın eski inanç biçimi olanPaganizm’egeri döndürülmesi için suikaste uğramıştır.Litvanya’nın yükselişi ise 15. yüzyıldan sonra Lehistan ile birleşmesiyle başlamıştır. O dönemde Avrupa topraklarının en büyük devletlerinden biri olan bu birliktelik Lehistan’ın yani şimdiki Polonya’nın Litvanya toprakları üzerinde baskın hale gelmesiyle zayıflamış, sonraları Rus işgallerine maruz kalan Litvanlar’ın gücü zayıflamıştır.Tarihi boyunca sürekli işgallerle yüzleşen Litvanya, Birinci Dünya Savaşı’nda ise Almanlar tarafından işgal edilmiştir. İşgalden üç yıl sonra olan1918yılında ise bağımsızlığını ilan eden Litvanya’nın bu özgürlüğü de uzun sürmemiş;1940yılındaSovyetler tarafından işgal edilmiştir. 1988 yılındaSajudisHareketiolarak adlandırılan bir halk cephesi kurulmuş ve verilen mücadele sonunda Litvanya 1990 yılında Sovyetlerden bağımsızlığını ilan edenilk Sovyet Cumhuriyetiolmuştur. 2004 yılında ise Litvanya’nınNATO ve Avrupa Birliği’neüyeliği kesinleşmiştir.
Modern Litvanlar’ın atalarıM.Ö. 2000yılında bu topraklara yerleşen Baltıklar’dır. Milattan sonra 1240 yılında ise Mindaugas isminde bir kral tüm Litvan kabilelerini bir çatı altında toplamıştır ve halkın Hristiyanlığı kabul etmesi de bu dönemde gerçekleşmiştir. Ancak daha sonra Kral Mindaugas, halkın eski inanç biçimi olanPaganizm’egeri döndürülmesi için suikaste uğramıştır.
Litvanya’nın yükselişi ise 15. yüzyıldan sonra Lehistan ile birleşmesiyle başlamıştır. O dönemde Avrupa topraklarının en büyük devletlerinden biri olan bu birliktelik Lehistan’ın yani şimdiki Polonya’nın Litvanya toprakları üzerinde baskın hale gelmesiyle zayıflamış, sonraları Rus işgallerine maruz kalan Litvanlar’ın gücü zayıflamıştır.
Tarihi boyunca sürekli işgallerle yüzleşen Litvanya, Birinci Dünya Savaşı’nda ise Almanlar tarafından işgal edilmiştir. İşgalden üç yıl sonra olan1918yılında ise bağımsızlığını ilan eden Litvanya’nın bu özgürlüğü de uzun sürmemiş;1940yılındaSovyetler tarafından işgal edilmiştir. 1988 yılındaSajudisHareketiolarak adlandırılan bir halk cephesi kurulmuş ve verilen mücadele sonunda Litvanya 1990 yılında Sovyetlerden bağımsızlığını ilan edenilk Sovyet Cumhuriyetiolmuştur. 2004 yılında ise Litvanya’nınNATO ve Avrupa Birliği’neüyeliği kesinleşmiştir.
Litvanya’nın EkonomisiKüçük amasürekli gelişenbir ekonomiye sahip olan Litvanya, Baltık Devletleri arasında ekonomisi en gelişmiş ülkedir. Özellikle 2004 yılından sonra büyük bir atılım gösteren Litvanyaher yıl ortalama yüzde 7’lik bir büyümegöstermiştir. Ülkedeki ekonomik faaliyetlerinin büyük bir bölümünühizmet ve sanayi sektörüoluşturur.Tarıma dayalı ekonominin oldukça düşükolduğu Litvanya’da bu oran %5 civarlarındadır. İhracat ve ithalatının %80’ini Avrupa ülkeleri ve Rusya ile gerçekleştiren bu Baltık devletindeişsizlik oranı ise yüzde 4,7’dir.
Küçük amasürekli gelişenbir ekonomiye sahip olan Litvanya, Baltık Devletleri arasında ekonomisi en gelişmiş ülkedir. Özellikle 2004 yılından sonra büyük bir atılım gösteren Litvanyaher yıl ortalama yüzde 7’lik bir büyümegöstermiştir. Ülkedeki ekonomik faaliyetlerinin büyük bir bölümünühizmet ve sanayi sektörüoluşturur.Tarıma dayalı ekonominin oldukça düşükolduğu Litvanya’da bu oran %5 civarlarındadır. İhracat ve ithalatının %80’ini Avrupa ülkeleri ve Rusya ile gerçekleştiren bu Baltık devletindeişsizlik oranı ise yüzde 4,7’dir.
Litvanya’da Din ve İnançHıristiyan nüfusun ağırlıklı olduğu Litvanya’da halkın %77’siKatolikmezhebine dahilken %4’lük bir kısmı ise Ortodoks Hıristiyan’dır. İslam dinine mensup insanların sayısı ise %0.1’lik dilime denk gelen 2727 kişidir. Dini inanışlarına oldukça bağlı olan Litvanya’da hiçbir dine mensup olmayan halkın oranı ise %6’dır. Her ne kadar istatistikler Litvanya’nın dindar bir toplum olduğuna işaret etse de modernizmin etkisiyledinin toplumsal yaşam üzerindeki etkisi oldukça azdır.
Litvanya’da Din ve İnanç
Hıristiyan nüfusun ağırlıklı olduğu Litvanya’da halkın %77’siKatolikmezhebine dahilken %4’lük bir kısmı ise Ortodoks Hıristiyan’dır. İslam dinine mensup insanların sayısı ise %0.1’lik dilime denk gelen 2727 kişidir. Dini inanışlarına oldukça bağlı olan Litvanya’da hiçbir dine mensup olmayan halkın oranı ise %6’dır. Her ne kadar istatistikler Litvanya’nın dindar bir toplum olduğuna işaret etse de modernizmin etkisiyledinin toplumsal yaşam üzerindeki etkisi oldukça azdır.
Litvanya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriVilnius BüyükelçiliğiAdres:Didzioji g.37, LT-01128 VilniusTelefon:+370-5 236 42 00-01Fax:+370-5 212 32 77E-mail:[email protected]Web Sitesi:www.vilnius.be.mfa.gov.trKişisel Başvuru Saatleri:9.00-12.00;Telefon ile Başvuru Saatleri:14.00-16.00Görev Bölgesi: Litvanya
Litvanya’da Bulunan Türkiye Dış Temsicilikleri
Adres:Didzioji g.37, LT-01128 Vilnius
Telefon:+370-5 236 42 00-01
Fax:+370-5 212 32 77
Telefon ile Başvuru Saatleri:14.00-16.00
Litvanya'da Konuşulan DillerÜlkenin resmi diliLitvancadır. Yabancı dil bilme oranının oldukça yüksek olduğu Litvanya’da en çok kullanılan yerli azınlık dilleriRusça ve Lehçe’dir. İngilizce konuşma oranı ise gençler arasında %80 civarındayken toplam nüfus içinde %30’luk bir dilime sahiptir. Bunun yanı sıra %8’lik bir kitlenin ikinci yabancı dili iseAlmanca’dır.
Ülkenin resmi diliLitvancadır. Yabancı dil bilme oranının oldukça yüksek olduğu Litvanya’da en çok kullanılan yerli azınlık dilleriRusça ve Lehçe’dir. İngilizce konuşma oranı ise gençler arasında %80 civarındayken toplam nüfus içinde %30’luk bir dilime sahiptir. Bunun yanı sıra %8’lik bir kitlenin ikinci yabancı dili iseAlmanca’dır.
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 2,869,690 Dili: Litvanca Para Birimi: Euro (EUR) İklim: Ilıman İklim Big Mac Index: 0,91
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/amsterdam
|
Amsterdam Hakkında Bilinmesi GerekenlerAmsterdamzengin bir tarihe, 180 farklı kökenden gelen çok çeşitli bir popülasyona ve çok çeşitli sanat ve kültüre ev sahipliği yapan uluslararası bir şehirdir. Burada yaşayan insanlar, burada çalışan insanlar, burada okuyan insanlar ve şehri ziyaret edenler,Amsterdam'ı canlı ve çok yönlü yapan en önemli unsur. Yerel olmayan kimseye neden Amsterdam'a taşındığını sorun; genellikle iki yanıttan birine sahip olursunuz: İş veya sevgi. Sonra sebeplerini daha da çeşitlenmelerini isteyin. Cevapları şu yönde olacaktır: En düşük yaşam masraflarından birine sahip olduğu için... Tarihi kent merkezi, sağlıklı iş/yaşam dengesi, rekabet avantajı ve kültürel çeşitlilik ile bu şehrin övünmek için birçok nedeni var.Tanıtım Videosu:Amsterdam Gezi RehberiGezi NotlarıVideolarÖzel YazılarAmsterdam Hakkında Bilinmesi GerekenlerAmsterdam Nerededir?Amsterdam’a Nasıl Gidilir?Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir?Amsterdam’da Nerede Kalınır?Amsterdam OtelleriAmsterdam Gezilecek YerlerAmsterdam Şehir İçi UlaşımAmsterdam MutfağıAmsterdam’da AlışverişAmsterdam Gece HayatıAmsterdam FestivallerAmsterdam Resmi TatillerAmsterdam İçin Faydalı BilgilerAmsterdam Türkiye Dış TemsilcilikleriAmsterdam Para BirimiAmsterdam Resmi DiliAmsterdam Saat FarkıDevamını OkuAmsterdam ile İlgiliGezi NotlarıVideolarÖzel YazılarEditörün KalemindenTUĞÇE YILMAZEditör07.07.2014Ren ve Mosel'de Gemi ile Seyahat - Amsterdam (1. Bölüm)
Amsterdam Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Amsterdamzengin bir tarihe, 180 farklı kökenden gelen çok çeşitli bir popülasyona ve çok çeşitli sanat ve kültüre ev sahipliği yapan uluslararası bir şehirdir. Burada yaşayan insanlar, burada çalışan insanlar, burada okuyan insanlar ve şehri ziyaret edenler,Amsterdam'ı canlı ve çok yönlü yapan en önemli unsur. Yerel olmayan kimseye neden Amsterdam'a taşındığını sorun; genellikle iki yanıttan birine sahip olursunuz: İş veya sevgi. Sonra sebeplerini daha da çeşitlenmelerini isteyin. Cevapları şu yönde olacaktır: En düşük yaşam masraflarından birine sahip olduğu için... Tarihi kent merkezi, sağlıklı iş/yaşam dengesi, rekabet avantajı ve kültürel çeşitlilik ile bu şehrin övünmek için birçok nedeni var.
Ren ve Mosel'de Gemi ile Seyahat - Amsterdam (1. Bölüm)
Amsterdam Nerededir?Amsterdam Hollanda'nınbaşkentidir. Bu ülke doğudaAlmanya,güneydeBelçika’yla komşudur ve kuzeyde batıda Kuzey Denizi’ne kıyısı vardır. Bir başka deyişleHollanda, Kuzey Batı Avrupa'da bulunur.
Amsterdam Hollanda'nınbaşkentidir. Bu ülke doğudaAlmanya,güneydeBelçika’yla komşudur ve kuzeyde batıda Kuzey Denizi’ne kıyısı vardır. Bir başka deyişleHollanda, Kuzey Batı Avrupa'da bulunur.
Amsterdam’a Nasıl Gidilir?İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerinden her günAmsterdam’a direkt uçuşlarbulunmaktadır. Uçuş yaklaşık 3,5 saat sürmektedirAmsterdam Havaalanı Schipholşehrin 15 kilometre güneybatısında bulunur. Yılda 55 milyon yolcuya hizmet veren yolcu trafiği bazında dünyanın en iyi 25 havaalanında yer almaktadır.Çoğu tren, ortaçağ merkezi ile IJ kıyısındaki yapay bir adada bulunan Amsterdam Centraal'a varır ve ayrılır. Amsterdam'daki diğer önemli tren istasyonları Amstel, Bijlmer-ArenA, Sloterdijk ve Zuid'tir. Uluslararası trenlerin çoğu doğrudan Amsterdam Centraal'a geçer, ancak bazıları sadece Zuid'de durmaktadır
İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin farklı şehirlerinden her günAmsterdam’a direkt uçuşlarbulunmaktadır. Uçuş yaklaşık 3,5 saat sürmektedir
Amsterdam Havaalanı Schipholşehrin 15 kilometre güneybatısında bulunur. Yılda 55 milyon yolcuya hizmet veren yolcu trafiği bazında dünyanın en iyi 25 havaalanında yer almaktadır.
Çoğu tren, ortaçağ merkezi ile IJ kıyısındaki yapay bir adada bulunan Amsterdam Centraal'a varır ve ayrılır. Amsterdam'daki diğer önemli tren istasyonları Amstel, Bijlmer-ArenA, Sloterdijk ve Zuid'tir. Uluslararası trenlerin çoğu doğrudan Amsterdam Centraal'a geçer, ancak bazıları sadece Zuid'de durmaktadır
Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir?Kuzey Avrupa'nın ıslak, gri ve yılın sekiz ayı biraz soğuk olduğu bilinen bir gerçek. Bu bölgeAmsterdam'ı da içeriyor; ancak rüzgarlar havayı ilginç ve önceden tahmin edilemez tutuyor. Tavsiyemiz hiçbir zaman hafif bir yağmurluğu çantanızdan ayırmayın.Ülkeyi ziyaret etmek için en uygun ay mayıs ayıdır; bu ay muhtemelen de en kurak ay olacaktır. Ayrıca yaz aylarında yüksek turizm sezonu öncesinde ya da hemen sonrasında (Nisan ayında ya da Eylül ve Kasım ayları arasında) da tercih edilebilir. Sonbahar, özellikleAmsterdam'ı ziyaret etmek ve kanal boyunca gezinmek için en güzel mevsimlerden biridir.Bunun yanı sıraAmsterdam adeta bir festivaller şehri.Nitekim yılda 300’den fazla festivale ev sahipliği yapıyor. Bu da neredeyse yılın her gününe bir etkinlik anlamına geliyor. Bu festivalleri takip ederek de kendinize bir seyahat planı çıkarabilirsiniz.
Amsterdam’a Ne Zaman Gidilir?
Kuzey Avrupa'nın ıslak, gri ve yılın sekiz ayı biraz soğuk olduğu bilinen bir gerçek. Bu bölgeAmsterdam'ı da içeriyor; ancak rüzgarlar havayı ilginç ve önceden tahmin edilemez tutuyor. Tavsiyemiz hiçbir zaman hafif bir yağmurluğu çantanızdan ayırmayın.
Ülkeyi ziyaret etmek için en uygun ay mayıs ayıdır; bu ay muhtemelen de en kurak ay olacaktır. Ayrıca yaz aylarında yüksek turizm sezonu öncesinde ya da hemen sonrasında (Nisan ayında ya da Eylül ve Kasım ayları arasında) da tercih edilebilir. Sonbahar, özellikleAmsterdam'ı ziyaret etmek ve kanal boyunca gezinmek için en güzel mevsimlerden biridir.
Bunun yanı sıraAmsterdam adeta bir festivaller şehri.Nitekim yılda 300’den fazla festivale ev sahipliği yapıyor. Bu da neredeyse yılın her gününe bir etkinlik anlamına geliyor. Bu festivalleri takip ederek de kendinize bir seyahat planı çıkarabilirsiniz.
Amsterdam’da Nerede Kalınır?Amsterdam, hem Avrupa’nın önemli başkentlerinden biri hem de turistik bir merkez olmasıyla yılın her dönemi turist çekmekte ve bu sayede her daim dolu ve canlı kalmaktadır. Amsterdam’da uyandığınızda muhteşem kanal manzaraları, bisikletleriyle yolculuk eden insanlar ve çan sesleriyle karşılanırsınız. Şehrin tadını her anlamda çıkarmak ve yorucu tempolu gezilerden sonra dinlenebilmek içinAmsterdam’da kalacağınız yerelbette oldukça önemlidir.Amsterdam, gezip görmek isteyeceğiniz her alana yürüme mesafesinde veya bisiklet vasıtasıyla rahat bir ulaşım sunduğundan, konaklamak için şehir merkezinde küçük ve güvenilir bir otel seçmek çoğu zaman ihtiyaçlarınızı karşılamaya yetecektir.İpucu:Otellerde seyahatinizden iki veya üç ay öncesinde rezervasyon yaparsanız çok daha uygun fiyatlara yer bulabilirsiniz. AyrıcaAmsterdamotel fırsatlarını buradan görebilirsiniz.Devamını Oku
Amsterdam, hem Avrupa’nın önemli başkentlerinden biri hem de turistik bir merkez olmasıyla yılın her dönemi turist çekmekte ve bu sayede her daim dolu ve canlı kalmaktadır. Amsterdam’da uyandığınızda muhteşem kanal manzaraları, bisikletleriyle yolculuk eden insanlar ve çan sesleriyle karşılanırsınız. Şehrin tadını her anlamda çıkarmak ve yorucu tempolu gezilerden sonra dinlenebilmek içinAmsterdam’da kalacağınız yerelbette oldukça önemlidir.
Amsterdam, gezip görmek isteyeceğiniz her alana yürüme mesafesinde veya bisiklet vasıtasıyla rahat bir ulaşım sunduğundan, konaklamak için şehir merkezinde küçük ve güvenilir bir otel seçmek çoğu zaman ihtiyaçlarınızı karşılamaya yetecektir.
İpucu:Otellerde seyahatinizden iki veya üç ay öncesinde rezervasyon yaparsanız çok daha uygun fiyatlara yer bulabilirsiniz. AyrıcaAmsterdamotel fırsatlarını buradan görebilirsiniz.
Amsterdam OtelleriHayal ötesi bir deneyimin kapılarını aralayanAmsterdam,Hollanda’nın başkenti konumunda bünyesinde 8 farklı yönetim birimine sahip olağanüstü birAvrupakentidir. Amsterdam, kanallarla çevrelenmiş bir balıkçı köyünden metropoliten bir şehre dönüşmüştür. 17.yüzyıldan kalma tarihsel yapılarıyla Avrupa’nın en köklü kentlerinden biri olan şehrin en ünlü meydanıDam Meydanı’dır. Bölge dünya genelinde en fazla ziyaret edilen 5.şehir merkezidir.Kentin en ilgi çekici noktaları genelevlerin bulunduğu“Kırmızı Işıklar Caddesi”, Space Cake (kenevir maddeli kekler) ve mantarların satıldığı kahvehanelerdir. Şehir genelinde eğitim ve öğretim hayatı da oldukça aktiftir. 1632 yılında kurulan Amsterdam Üniversitesi, Avrupa’nın en özgün ve kaliteli eğitim veren kurumlarından biridir. Dolaysıyla kent genelinde genç öğrenci nüfusu da oldukça fazladır.Bölge, 1200’lü yıllarda bir grup balıkçının Amsterdam’ın elverişli konumlarından yararlanması amacıyla bir ticaret şehri olarak benimsenmişti. Günümüzde farklı yaşam biçimleri, kültür ve dinleri himayesine alan kent, karma bir kültürel yapıda harmanlanmıştır. 90 farklı adanın, 400 kadar köprüyle bağlanmasıyla oluşan kentin en ünlü yerleri;Van Gogh Müzesi,Anne Frank Müzesi, ünlü ressam Rembrandtin’in eserlerinin sergilendiğiRembrandt Evi,Jordan bölgesiDe Wallen- Red Light District(Kırmızı Işıklar Caddesi),Stedelijk Museum CS(Modern Sanat Müzesi),Madame TussaudsMüzesi(Ünlülerin balmumunun sergilendiği müze),Dam Meydanıve tarihsel konutlardan oluşanBegijnhofBölgesi’dir.UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınan kanallarıyla ünlü şehrin genelinde 400’ü aşkın konaklama tesisi bulunmaktadır. Tesis fiyat aralıkları 250 ile 10,000 TL arasında değişiyor. Tesisler hakkında daha fazla bilgi için Amsterdam Otelleri yazımızın devamını okuyabilirsiniz.Devamını Oku
Hayal ötesi bir deneyimin kapılarını aralayanAmsterdam,Hollanda’nın başkenti konumunda bünyesinde 8 farklı yönetim birimine sahip olağanüstü birAvrupakentidir. Amsterdam, kanallarla çevrelenmiş bir balıkçı köyünden metropoliten bir şehre dönüşmüştür. 17.yüzyıldan kalma tarihsel yapılarıyla Avrupa’nın en köklü kentlerinden biri olan şehrin en ünlü meydanıDam Meydanı’dır. Bölge dünya genelinde en fazla ziyaret edilen 5.şehir merkezidir.
Kentin en ilgi çekici noktaları genelevlerin bulunduğu“Kırmızı Işıklar Caddesi”, Space Cake (kenevir maddeli kekler) ve mantarların satıldığı kahvehanelerdir. Şehir genelinde eğitim ve öğretim hayatı da oldukça aktiftir. 1632 yılında kurulan Amsterdam Üniversitesi, Avrupa’nın en özgün ve kaliteli eğitim veren kurumlarından biridir. Dolaysıyla kent genelinde genç öğrenci nüfusu da oldukça fazladır.
Bölge, 1200’lü yıllarda bir grup balıkçının Amsterdam’ın elverişli konumlarından yararlanması amacıyla bir ticaret şehri olarak benimsenmişti. Günümüzde farklı yaşam biçimleri, kültür ve dinleri himayesine alan kent, karma bir kültürel yapıda harmanlanmıştır. 90 farklı adanın, 400 kadar köprüyle bağlanmasıyla oluşan kentin en ünlü yerleri;Van Gogh Müzesi,Anne Frank Müzesi, ünlü ressam Rembrandtin’in eserlerinin sergilendiğiRembrandt Evi,Jordan bölgesiDe Wallen- Red Light District(Kırmızı Işıklar Caddesi),Stedelijk Museum CS(Modern Sanat Müzesi),Madame TussaudsMüzesi(Ünlülerin balmumunun sergilendiği müze),Dam Meydanıve tarihsel konutlardan oluşanBegijnhofBölgesi’dir.
UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınan kanallarıyla ünlü şehrin genelinde 400’ü aşkın konaklama tesisi bulunmaktadır. Tesis fiyat aralıkları 250 ile 10,000 TL arasında değişiyor. Tesisler hakkında daha fazla bilgi için Amsterdam Otelleri yazımızın devamını okuyabilirsiniz.
Amsterdam Gezilecek YerlerAmsterdam, yaklaşık 7.000 tescilli tarihi bina ileAvrupa'nın en büyük tarihi şehir merkezlerinden birine sahiptir.Yürüyerek veya bisikletle rahatça ulaşabileceğiniz turistik yerleri sizler için derledik.Van Gogh MüzesiHeineken ExperienceVondelparkAnne Frank EviRembrandt Evi MüzesiDam MeydanıAmsterdam Kraliyet SarayıInt Aepjen BarMadame Tussauds AmsterdamAmsterdam KanallarıAmsterdam Çiçek PazarıBrouwerij 't IJ Bira FabrikasıAmsterdam Peynir MüzesiIJ-Hallen Bit PazarıRijksmuseumDiamond MuseumDevamını Oku
Amsterdam, yaklaşık 7.000 tescilli tarihi bina ileAvrupa'nın en büyük tarihi şehir merkezlerinden birine sahiptir.Yürüyerek veya bisikletle rahatça ulaşabileceğiniz turistik yerleri sizler için derledik.
Amsterdam Şehir İçi UlaşımAmsterdam'da toplu taşıma araçlarını kullanıyorsanız, toplu taşıma çip kartını (OV-chipkaart) tramvay, otobüs ve metrolarda seyahat etmek için kullanabilirsiniz. Ziyaretçiler için en uygun seçenek tek kullanımlık kart (1 saat geçerlidir) veya gündüz kartıdır (1 ila 7 gün için geçerlidir). Bir saatlik bilet, tramvay şefinden veya otobüs şoförlerinden satın alınabilir. Gündüz kartları otobüste bulunan sürücüden alınamaz. Biletler, seçilen zaman çerçevesi içinde seçtiğiniz kadar çok yolculuk etmenize izin vererek satın alma tarihinden itibaren tüm ulaşım ağında geçerlidir.Amsterdam Şehir Kartı:Şehrin en gözde mekanlarına ücretsiz giriş, ayrıca 24, 48 veya 72 saat boyunca GVB toplu taşıma sistemini sınırsız olarak kullanma imkanı tanımaktadır.GVB Kartı:1 ila 7 gün arasında geçerlidir; fiyatlar € 7,50'den başlar. Amsterdam'daki GVB tarafından işletilen tramvay, otobüs ve metrolarda geçerlidir. Rahatınız için, biletlerinizi GVB web sitesinden önceden satın alabilirsiniz.Devamını Oku
Amsterdam Şehir İçi Ulaşım
Amsterdam'da toplu taşıma araçlarını kullanıyorsanız, toplu taşıma çip kartını (OV-chipkaart) tramvay, otobüs ve metrolarda seyahat etmek için kullanabilirsiniz. Ziyaretçiler için en uygun seçenek tek kullanımlık kart (1 saat geçerlidir) veya gündüz kartıdır (1 ila 7 gün için geçerlidir). Bir saatlik bilet, tramvay şefinden veya otobüs şoförlerinden satın alınabilir. Gündüz kartları otobüste bulunan sürücüden alınamaz. Biletler, seçilen zaman çerçevesi içinde seçtiğiniz kadar çok yolculuk etmenize izin vererek satın alma tarihinden itibaren tüm ulaşım ağında geçerlidir.
Amsterdam Şehir Kartı:Şehrin en gözde mekanlarına ücretsiz giriş, ayrıca 24, 48 veya 72 saat boyunca GVB toplu taşıma sistemini sınırsız olarak kullanma imkanı tanımaktadır.
GVB Kartı:1 ila 7 gün arasında geçerlidir; fiyatlar € 7,50'den başlar. Amsterdam'daki GVB tarafından işletilen tramvay, otobüs ve metrolarda geçerlidir. Rahatınız için, biletlerinizi GVB web sitesinden önceden satın alabilirsiniz.
Amsterdam MutfağıHollanda mutfağı, Avrupa Ovası'ndaki verimli Kuzey Denizi nehri deltasındaki konumuyla şekillenmektedir; bu sebeple de ülke mutfağında balıkçılık ve çiftçilik önemli bir yere sahiptir.Geleneksel olarakHollanda mutfağı, basit sebzeler ve az miktarda et kullanılan yemeklerden oluşur. Bu yemekler oldukça sade ve basittir. Kahvaltı ve öğle yemeğinde genellikle peynir, ekmek gibi yiyecekler tüketilir. Akşam yemeğinde ise patates ve mevsim sebzelerinin yanında herhangi bir et tercih edilir. Kolonilerinin yemek kültürünün etkisiyle (özellikle de Hollanda Doğu Hint Adaları) ülke daha kozmopolit hale geldi ve uluslararası mutfaklar Amsterdam başta olmak üzere ülkenin büyük şehirlerinde temsil edilir oldu.Mini krepten çeşitli kroketlere kadar Amsterdam aç gezginlere benzersiz mutfak deneyimleri sunmaktadır. Bu geleneksel Hollanda yemeklerinden en az birini denemeden eve dönmeyin. Bitterballen denen çıtır kızartılmış nefis köfteler hardalla birlikte servis edilir. Kalın Hollanda patatesi, kağıt konide servis edilir. Ekstra fıstık sosu, mayonez, soğan ve köri ketçap için 'patat speciaal' demeniz yeterli.Tüm bu lezzetleri deneyimlemek istiyorsanız en doğru adreslerden biriSkekolacaktır. Skek, geleneksel Hollanda yemeklerini tüm en güncel yeme trendleriyle birleştiren bir restoran.Amsterdam'ın Red Light Bölgesiyakınlarında yer alıyor. Canlı müzik gecelerine de ev sahipliği yapıyorlar, ki bu da Skek'in zaten yıldız atmosferine katkıda bulunuyor. Öğrenciler tarafından işletilen Skek asla hayal kırıklığına uğratmaz; yemekler de ortalama 10-15 Euro arasında seyreder. Bunun yanı sıra çok sayıda bira çeşidinin yer aldığı bir barı da var.Geleneksel mutfakdışına çıkıp tercihinizi farklı mutfaklardan yana kullanmak istiyorsanız, Meksika yemekleri servis eden Taqueria Tacobar’ı değerlendirebilirsiniz. Restoran, Leidseplein'e sadece beş dakikalık yürüme mesafesinde.
Hollanda mutfağı, Avrupa Ovası'ndaki verimli Kuzey Denizi nehri deltasındaki konumuyla şekillenmektedir; bu sebeple de ülke mutfağında balıkçılık ve çiftçilik önemli bir yere sahiptir.
Geleneksel olarakHollanda mutfağı, basit sebzeler ve az miktarda et kullanılan yemeklerden oluşur. Bu yemekler oldukça sade ve basittir. Kahvaltı ve öğle yemeğinde genellikle peynir, ekmek gibi yiyecekler tüketilir. Akşam yemeğinde ise patates ve mevsim sebzelerinin yanında herhangi bir et tercih edilir. Kolonilerinin yemek kültürünün etkisiyle (özellikle de Hollanda Doğu Hint Adaları) ülke daha kozmopolit hale geldi ve uluslararası mutfaklar Amsterdam başta olmak üzere ülkenin büyük şehirlerinde temsil edilir oldu.
Mini krepten çeşitli kroketlere kadar Amsterdam aç gezginlere benzersiz mutfak deneyimleri sunmaktadır. Bu geleneksel Hollanda yemeklerinden en az birini denemeden eve dönmeyin. Bitterballen denen çıtır kızartılmış nefis köfteler hardalla birlikte servis edilir. Kalın Hollanda patatesi, kağıt konide servis edilir. Ekstra fıstık sosu, mayonez, soğan ve köri ketçap için 'patat speciaal' demeniz yeterli.
Tüm bu lezzetleri deneyimlemek istiyorsanız en doğru adreslerden biriSkekolacaktır. Skek, geleneksel Hollanda yemeklerini tüm en güncel yeme trendleriyle birleştiren bir restoran.Amsterdam'ın Red Light Bölgesiyakınlarında yer alıyor. Canlı müzik gecelerine de ev sahipliği yapıyorlar, ki bu da Skek'in zaten yıldız atmosferine katkıda bulunuyor. Öğrenciler tarafından işletilen Skek asla hayal kırıklığına uğratmaz; yemekler de ortalama 10-15 Euro arasında seyreder. Bunun yanı sıra çok sayıda bira çeşidinin yer aldığı bir barı da var.
Geleneksel mutfakdışına çıkıp tercihinizi farklı mutfaklardan yana kullanmak istiyorsanız, Meksika yemekleri servis eden Taqueria Tacobar’ı değerlendirebilirsiniz. Restoran, Leidseplein'e sadece beş dakikalık yürüme mesafesinde.
Amsterdam’da AlışverişÇok katlı mağazalardan seçkin butiklere; antikalardan çağdaş Hollanda tasarımlarına kadar her şeyi bulabileceğiniz dünyanın en çeşitli alışveriş noktalarından birisiAmsterdam. Şehrin birçok farklı alışveriş bölgesi var. Her biri kendi karakterine sahip.Nine Streets'de tarihi kanallar arasında yer alan dar sokakların,Oud Zuid'deki lüks butiklerin veWaterloopleinçevresindeki eski lezzetlerin tadını çıkarın.Genel olarak, Amsterdam’da dükkanların çalışma saatleriPazartesi 13.00-18.00 ve Salı'dan Cuma'ya 09.00-18.00arasındadır. Çoğu perşembe günü saat 21.00’a kadar alışveriş yapılabiliyor ve Cumartesi günleri saat 17: 00'de kapanıyor. Albert Heijn gibi bazı süpermarketler akşam 10’a kadar açıktır. Pazar günleri, şehir merkezindeki Kalverstraat, Damrak, Leidsestraat ve Noorderkerk yakınlarında alışveriş yapabilirsiniz.Ajax hediyelik eşyaları şehir genelindeki mağazalarda ve tabii kiZuidoost'daki Ajax Dünyası’nda bulunabilir. Baraj veya Rokin'in hemen yakınındaki turistik dükkanda temalı takvimlerden bardaklara her türlü ürününü satın alabilirsiniz. Bunun yanı sıra Hollanda peynirinin meşhur olduğunu unutmayın. Keçi veya koyun Gouda için Leidsestraat'ta bulunanCheese & More’amutlaka gidin. Tüm yerel peynir dükkanlarında satılan eski Amsterdam peyniri de satın alabileceğiniz peynirler arasında. Ahşap ayakkabılar da sevdiklerine armağan etmek üzere tercih edebileceğiniz ürünler arasında. Ayakkabılar taşımak için çok büyük gelirse sembolik anahtarlıklarını da tercih edebilirsiniz.
Çok katlı mağazalardan seçkin butiklere; antikalardan çağdaş Hollanda tasarımlarına kadar her şeyi bulabileceğiniz dünyanın en çeşitli alışveriş noktalarından birisiAmsterdam. Şehrin birçok farklı alışveriş bölgesi var. Her biri kendi karakterine sahip.Nine Streets'de tarihi kanallar arasında yer alan dar sokakların,Oud Zuid'deki lüks butiklerin veWaterloopleinçevresindeki eski lezzetlerin tadını çıkarın.
Genel olarak, Amsterdam’da dükkanların çalışma saatleriPazartesi 13.00-18.00 ve Salı'dan Cuma'ya 09.00-18.00arasındadır. Çoğu perşembe günü saat 21.00’a kadar alışveriş yapılabiliyor ve Cumartesi günleri saat 17: 00'de kapanıyor. Albert Heijn gibi bazı süpermarketler akşam 10’a kadar açıktır. Pazar günleri, şehir merkezindeki Kalverstraat, Damrak, Leidsestraat ve Noorderkerk yakınlarında alışveriş yapabilirsiniz.
Ajax hediyelik eşyaları şehir genelindeki mağazalarda ve tabii kiZuidoost'daki Ajax Dünyası’nda bulunabilir. Baraj veya Rokin'in hemen yakınındaki turistik dükkanda temalı takvimlerden bardaklara her türlü ürününü satın alabilirsiniz. Bunun yanı sıra Hollanda peynirinin meşhur olduğunu unutmayın. Keçi veya koyun Gouda için Leidsestraat'ta bulunanCheese & More’amutlaka gidin. Tüm yerel peynir dükkanlarında satılan eski Amsterdam peyniri de satın alabileceğiniz peynirler arasında. Ahşap ayakkabılar da sevdiklerine armağan etmek üzere tercih edebileceğiniz ürünler arasında. Ayakkabılar taşımak için çok büyük gelirse sembolik anahtarlıklarını da tercih edebilirsiniz.
Amsterdam Gece HayatıGüneş battığında,Amsterdam bambaşka bir atmosferebürünür. Arnavut kaldırımı sokakları sessizdir ve köprüler zarif bir şekilde aydınlatılır. Ay su üzerinde hafifçe parlar. Ancak içerlerde, parti yeni başlamıştır. Komedi kulüplerinden enerji dolu DJ'leriyle şık barlara kadar uzanan çeşitlilikte eğlence ortamı sağlayan şehir, en çok da bu özelliğiyle bilinir. Nitekim Amsterdam, herkes için küçük bir şeyler içeren farklı bir gece hayatı sunuyor.Özellikle dikkat çeken unsurlardan biri şehrin sunduğu canlı müzik çeşitliliğidir. Ziyaretçiler,klasik, caz, blues, rock 'n roll, indieve daha pek çoğu gibi hemen hemen tüm müzik türlerini dinleyebilecekleri bir yer mutlaka bulacaklardır.En hareketli gece hayatı alanlarındanikisi Leidseplein ve Rembrandtplein’dır. Tramvayların saat 00.30 civarında sona erdiğini, ancak gece otobüslerinin ve taksilerin her zaman mevcut olduğunu unutmayın.Red Light District, dünyaca ünlüdürve birçok Amsterdam otelinin kısa bir yürüyüş mesafesindedir. Sahip olduğu gece hareketliliğiyle şehrin bu bölümü, dünyada sayılı yerlerden biridir. Bölge gece kulüpleri ve barlarla çevrilidir. Sadece gözlem yapmak, insanları seyretmek için bile mutlaka görmeniz gereken yerlerden biridir.Sugarfactory;gece hayatı, performans ve sanatı bir araya getiren bir gece tiyatrosu olarak şehirdeki en popüler adreslerden biri. Düzenli olarak sergilerin de düzenlendiği mekâna bir gecenizi mutlaka ayırmalısınız.Teasers Bar, Damrak'tabulunuyor. Bu anlamda en turistik adreslerden biri. Benzer yerlere göre daha pahalı olmasının bir sebebi de bu. Ancak buna rağmen şehrin en eğlenceli yerlerinden biri.Bananabar, dünyaca ünlü bir mekân.Amsterdam'daki en tuhaf bar olarak tanımlanmaktadır. Barda özel şovlar mevcuttur; ancak hiçbir kameraya izin verilmediğini unutmayın.Amsterdam'da gecenin ilerleyen saatlerinde açılan tiyatrolar erotik şovlar konusunda oldukça iddialı. Casa Rosso da bu anlamda en ünlü yerlerden biri. Gösteriler, yaklaşık bir saat sürer ve giriş ücretine içeride bir içecek dahildir.
Güneş battığında,Amsterdam bambaşka bir atmosferebürünür. Arnavut kaldırımı sokakları sessizdir ve köprüler zarif bir şekilde aydınlatılır. Ay su üzerinde hafifçe parlar. Ancak içerlerde, parti yeni başlamıştır. Komedi kulüplerinden enerji dolu DJ'leriyle şık barlara kadar uzanan çeşitlilikte eğlence ortamı sağlayan şehir, en çok da bu özelliğiyle bilinir. Nitekim Amsterdam, herkes için küçük bir şeyler içeren farklı bir gece hayatı sunuyor.
Özellikle dikkat çeken unsurlardan biri şehrin sunduğu canlı müzik çeşitliliğidir. Ziyaretçiler,klasik, caz, blues, rock 'n roll, indieve daha pek çoğu gibi hemen hemen tüm müzik türlerini dinleyebilecekleri bir yer mutlaka bulacaklardır.
En hareketli gece hayatı alanlarındanikisi Leidseplein ve Rembrandtplein’dır. Tramvayların saat 00.30 civarında sona erdiğini, ancak gece otobüslerinin ve taksilerin her zaman mevcut olduğunu unutmayın.
Red Light District, dünyaca ünlüdürve birçok Amsterdam otelinin kısa bir yürüyüş mesafesindedir. Sahip olduğu gece hareketliliğiyle şehrin bu bölümü, dünyada sayılı yerlerden biridir. Bölge gece kulüpleri ve barlarla çevrilidir. Sadece gözlem yapmak, insanları seyretmek için bile mutlaka görmeniz gereken yerlerden biridir.
Sugarfactory;gece hayatı, performans ve sanatı bir araya getiren bir gece tiyatrosu olarak şehirdeki en popüler adreslerden biri. Düzenli olarak sergilerin de düzenlendiği mekâna bir gecenizi mutlaka ayırmalısınız.
Teasers Bar, Damrak'tabulunuyor. Bu anlamda en turistik adreslerden biri. Benzer yerlere göre daha pahalı olmasının bir sebebi de bu. Ancak buna rağmen şehrin en eğlenceli yerlerinden biri.
Bananabar, dünyaca ünlü bir mekân.Amsterdam'daki en tuhaf bar olarak tanımlanmaktadır. Barda özel şovlar mevcuttur; ancak hiçbir kameraya izin verilmediğini unutmayın.
Amsterdam'da gecenin ilerleyen saatlerinde açılan tiyatrolar erotik şovlar konusunda oldukça iddialı. Casa Rosso da bu anlamda en ünlü yerlerden biri. Gösteriler, yaklaşık bir saat sürer ve giriş ücretine içeride bir içecek dahildir.
Amsterdam FestivallerHer yıl 300 festivale ev sahipliği yapanAmsterdam’da her zevke ve türe ait festivaller bulunur. Yılın her döneminde düzenlenen festivaller uluslararası ziyaretçileri cezbetmektedir.Kral Günü’nde kent dev bir turuncu kütleye dönüşüyor. Dünyaca ünlü DJ'ler devasa açık hava sahnelerinde partiler veriyor. Vondelpark’ta çeşitli gösteriler düzenleniyor.Devamını Oku
Her yıl 300 festivale ev sahipliği yapanAmsterdam’da her zevke ve türe ait festivaller bulunur. Yılın her döneminde düzenlenen festivaller uluslararası ziyaretçileri cezbetmektedir.
Kral Günü’nde kent dev bir turuncu kütleye dönüşüyor. Dünyaca ünlü DJ'ler devasa açık hava sahnelerinde partiler veriyor. Vondelpark’ta çeşitli gösteriler düzenleniyor.
Amsterdam Resmi TatillerNieuwjaarsdag Yeni Yıl Günü, (1 Ocak )Goede Vrijdag (14 Nisan )Eerste & Tweede Paasdag ( 16/17 Nisan )Koningsdag'ın Kral Günü ( 27 Nisan )Kurtuluş Günü, ( 5 Mayıs )*Hemelvaartsdag Ascension Day ( 25 Mayıs )Eerste & Tweede Pinksterdag ( 4/5 Haziran )(*) ile belirtilen bayramların günü her sene değişiklik göstermektedir.
Nieuwjaarsdag Yeni Yıl Günü, (1 Ocak )
Goede Vrijdag (14 Nisan )
Eerste & Tweede Paasdag ( 16/17 Nisan )
Koningsdag'ın Kral Günü ( 27 Nisan )
Kurtuluş Günü, ( 5 Mayıs )*
Hemelvaartsdag Ascension Day ( 25 Mayıs )
Eerste & Tweede Pinksterdag ( 4/5 Haziran )
(*) ile belirtilen bayramların günü her sene değişiklik göstermektedir.
Amsterdam İçin Faydalı BilgilerPolis: 112İtfaiye: 112Ambulans: 112
Amsterdam İçin Faydalı Bilgiler
Amsterdam Türkiye Dış TemsilcilikleriT.C. AMSTERDAM BAŞKONSOLOSLUĞUTelefon: 010 766 0007 / +90 312 292 29 29Sadece ACİL durumlar için: +31 (0) 6 87242060e-Posta:[email protected]AdresMuseumplein 17 1071 DJ Amsterdam
Amsterdam Türkiye Dış Temsilcilikleri
Telefon: 010 766 0007 / +90 312 292 29 29
Sadece ACİL durumlar için: +31 (0) 6 87242060
Museumplein 17 1071 DJ Amsterdam
Amsterdam Para BirimiAvrupa Birliği'nin diğer pek çok ülkesinde kabul edilen para birimi olarak Amsterdam’da daEurokullanılmaktadır. Başka hiçbir para birimi kabul edilmemektedir.1 Euro yaklaşık 3,6 Türk Lirasıdır.
Avrupa Birliği'nin diğer pek çok ülkesinde kabul edilen para birimi olarak Amsterdam’da daEurokullanılmaktadır. Başka hiçbir para birimi kabul edilmemektedir.1 Euro yaklaşık 3,6 Türk Lirasıdır.
Amsterdam Resmi DiliHollanda'nın resmi diliHollandacadır (Dutch). Hollandaca, Flemenkçe’nin Hollanda’da kullanılan lehçesidir. Amsterdam sakinlerinin çoğunluğu iyi derecedeİngilizcebilir ve bunun yanı sıra bir veya iki dili daha akıcı bir şekilde konuşurlar. Dolayısıyla gezerken Hollandaca bilmeseniz dahi herhangi bir zorluk çekmezsiniz.
Hollanda'nın resmi diliHollandacadır (Dutch). Hollandaca, Flemenkçe’nin Hollanda’da kullanılan lehçesidir. Amsterdam sakinlerinin çoğunluğu iyi derecedeİngilizcebilir ve bunun yanı sıra bir veya iki dili daha akıcı bir şekilde konuşurlar. Dolayısıyla gezerken Hollandaca bilmeseniz dahi herhangi bir zorluk çekmezsiniz.
Amsterdam Saat FarkıHollanda (GMT +2) ile Türkiye (GMT +3) arasında1 saat zaman farkıvardır. Amsterdam Türkiye’ye göre bir saat geridedir.
Hollanda (GMT +2) ile Türkiye (GMT +3) arasında1 saat zaman farkıvardır. Amsterdam Türkiye’ye göre bir saat geridedir.
Priz TipiType F / 250V / 16 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 779.808/ Dil: Flemenkçe (Dutch) / Para Birimi: Euro (EUR) / İklim: Okyanus İklimi / Ortalama Kaç Günde Gezilir: 4 gün
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/yazar/gezi-notlari/serhat-celebioglu
|
Serhat Çelebioğlu / Gezi Notları
Hollanda'nın Yönetildiği Yer: Lahey
Lahey, Hollanda’nın Amsterdam ve Rotterdam şehirlerinden sonraki üçüncü büyük şehri. Amsterdam, her ne kadar Hollanda’nın başkenti olsa da yönetim merkezi Lahey. Yani hükümet Hollanda’yı Lahey’den yönetiyor. Birçok…
Amasra; tarihin ona emanet ettiği değerler ve doğanın ona bahşettiği doğal güzelliği ile Batı Karadeniz bölgesinin en önemli turizm merkezi. Ayrıca, Anadolu’nun Karadeniz’e açıldığı kapılardan biri. Öyle ki biz…
Avrupa'nın Batı Ucu: Cabo da Roca
Kış olmasına rağmen oldukça güzel bir gün. Her şey fotoğraf çekimi için uygun. Sintra’dan bindiğimiz 403 numaralı Cascais otobüsüyle Cabo da Roca’ya doğru ilerliyoruz. Doğal park alanındaki orman kasabalarını geçtikten…
Portekiz'in Turizm Başkenti: Cascais / Lizbon
1800’lerden beri balıkçı kasabası olan Cascais 1900’lü yıllara doğru aristokratlar tarafından yazlık kasaba olarak tercih edilmeye başlayınca saray, konak gibi yapıların yapımı birbirini izlemiş. 1939-1946 yıllarında…
Türkiye'nin Uyuyan Güzeli: Eğirdir / Isparta
Bir kış günü sabahı bölgede fotoğraf çekmek maksadıyla Ankara’dan Türkiye’nin 4. büyük gölüne ev sahipliği yapan aynı zamanda elma ihracatımızın tek başına yarısını karşılayan Eğirdir’e geldim. Eğirdir’e gelen otobüsler…
Bratislava’yı anlayabilmek için bölgenin basitçe tarihçesini ve bunun Türklerle ilişkisini özetlemek istiyorum. Slovaklar Slav ırkından. 600’lü yıllardan itibaren Slovakya’ya yerleşmişler. 800’lü yıllardan itibaren ise…
Viyana Sonrası Nazilerin Yer Altındaki Uçak Fabrikası: Seegrotte
Sanırım başlıkla ilgili olarak hepimizin çocukluktan itibaren duyduğu çeşitli efsaneler vardır. Konu ile ilgili yaptığım bir araştırma sırasında Avusturya’da Viyana’nın yaklaşık 20 kilometre batısında, yer altında…
Hür İnsanların Yolu: Isparta Yazılı Kanyon
Yazılı Kanyon Tabiat Parkı, Kovada Gölü Milli Parkı ile birlikte Isparta ili Sütçüler ilçesi sınırları içinde yer alan ülkemizin iki güzelliğinden biri. 1989 tarihinde milli park ilan edilmiş.
Münih, Bavyera eyaletinin başkenti. Almanya’nın ise Berlin ve Hamburg’dan sonraki üçüncü büyük kenti. Kentin daha iyi anlaşılabilmesi maksadıyla burada yaptığım geziyi iki bölümde ele aldım.
Kuzey Macaristan'ı anlayabilmek için önce bizi ilgilendiren tarihini basitçe özetliyorum. Kanuni Sultan Süleyman'ın 1526 yılında Mohaç Meydan Savaşı'nı kazanarak Macar Krallığı'nı yıkmasından sonra bugünkü Macaristan…
Siz Hiç Küre Dağları'nı Gördünüz mü?
Küre Dağları'nda yaptığımız gezinin öğle yemeğine kadar bölümünde Araç-Daday yolu üzerindeki köylerde çekimler yapıp Pınarbaşı’na gelmiş burada verdiğimiz yemek molası ile gezimizin birinci bölümünü tamamlamıştık.…
İstanbul'a İstanbul'dan Yakın: Tirilye
Tirilye, Büyükçekmece kalkışlı Adalar fotoğraf gezisi planlamışken bir anda ortaya çıkan fırtına ihbarı sonrasında kaptan tarafından gezi teknesinin kalkmayacağı söylenince eşimle beş dakikalık bir değerlendirme…
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/portofino
|
Portofino Genel Bilgiler / RehberPortfino’nun İtalyanca anlamı ‘son liman’, Portofino Levante Irmağı kıyısında, küçük Portofino ucunda yer alıyor. Köye sadece tek bir giriş yolu var aynı yoldan da çıkmanız gerekiyor ya da Genova’dan deniz yolu ile ulaşabilirsiniz. Portofino’nun Latince anlamı ise Portus Delphini yani ‘yunuslar limanı’.-- İçerik güncellenecektir --Portofino Gezi RehberiGezi NotlarıPortofino Genel Bilgiler / RehberPortofino ile İlgiliGezi NotlarıEditörün KalemindenTUĞÇE YILMAZEditör24.08.2016Son Liman PortofinoNURHAN YILMAZEditör09.12.2012I Fınd My Love In Portofino
Portofino Genel Bilgiler / Rehber
Portfino’nun İtalyanca anlamı ‘son liman’, Portofino Levante Irmağı kıyısında, küçük Portofino ucunda yer alıyor. Köye sadece tek bir giriş yolu var aynı yoldan da çıkmanız gerekiyor ya da Genova’dan deniz yolu ile ulaşabilirsiniz. Portofino’nun Latince anlamı ise Portus Delphini yani ‘yunuslar limanı’.
-- İçerik güncellenecektir --
I Fınd My Love In Portofino
Priz TipiType F / 250V / 16 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/inebolu
|
İnebolu Hakkında Bilinmesi GerekenlerKaradeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü’nde yer alanİnebolu, Kastamonu’nun bir liman ilçesidir. Geleneksel mimarisi ve güzel doğasıyla Karadeniz’de görülmesi gereken bir ilçedir.Şehrin kuruluş tarihi tam olarak bilinmese de ilk yerleşimin Lidyalılar döneminde yapıldığı düşünülmektedir. Lidyalılardan sonra Perslerin ve daha sonra Romalıların hakimiyetine girmiştir. Romalılar döneminde Ionopolis olarak adlandırılan şehir, 11. yüzyılda Selçuklu hakimiyetine girdikten sonra bugünkü adını almıştır. 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı padişahı II. Abdulhamit döneminde yapılan yönetimsel değişikliklerle ilçe statüsüne getirilmiştir.İnebolu Kurtuluş Savaşıdöneminde çok önemli rol oynamıştır. Kurtuluş Savaşı’na katılmak isteyenler Ankara’ya gitmek için İnebolu üzerinden Anadolu’ya geçmiştir. İstanbul’dan ve Rusya’dan gelen, cephelerde kullanılacak silahları ve mühimmatı götürmek için yineİnebolu Limanıkullanılmıştır. İnebolu halkı da bu silah ve mühimmatın taşınmasında hayati bir rol oynamıştır. Ayrıca ilçeden pek çok insan savaşa katılmış veya savaş boyunca seferber olmuştur. İneboluların bu kahramanlıkları 9 Nisan 1924 tarihli TBMM kararıyla “Beyaz Şeritli İstiklâl Madalyası” ile ödüllendirilmiştir. Atatürk, 27 Ağustos 1925’te Şapka Nutku’nu İnebolu Türk Ocağı’nda söylemiştir. Bu nedenle ilçede her yıl 25-28 Ağustos tarihleri arasında Şapka ve Kıyafet Devrimi törenlerle kutlanmaktadır.Küre Dağları’nın eteklerinde bulunan İnebolu eşsiz bir doğaya sahiptir. Bölgede bulunan ormanlar WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından Avrupa’nın öncelikli korunması gereken ormanlarından biri olarak ilan edilmiştir.Tanıtım videosu:https://www.youtube.com/watch?v=X7lrWa7Vv_cİnebolu Gezi RehberiGezi Notlarıİnebolu Hakkında Bilinmesi Gerekenlerİnebolu Nerededir?İnebolu’ya Nasıl Gidilir?İnebolu’ya Ne Zaman Gidilir?İnebolu’da Nerede Kalmalı?İnebolu’da Gezilecek Yerlerİnebolu İçi Ulaşımİnebolu Mutfağıİnebolu’da Alışverişİnebolu Resmi Tatillerİnebolu İçin Faydalı Bilgilerİnebolu ile İlgiliGezi Notları
İnebolu Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Karadeniz Bölgesi’nin Batı Karadeniz Bölümü’nde yer alanİnebolu, Kastamonu’nun bir liman ilçesidir. Geleneksel mimarisi ve güzel doğasıyla Karadeniz’de görülmesi gereken bir ilçedir.
Şehrin kuruluş tarihi tam olarak bilinmese de ilk yerleşimin Lidyalılar döneminde yapıldığı düşünülmektedir. Lidyalılardan sonra Perslerin ve daha sonra Romalıların hakimiyetine girmiştir. Romalılar döneminde Ionopolis olarak adlandırılan şehir, 11. yüzyılda Selçuklu hakimiyetine girdikten sonra bugünkü adını almıştır. 19. yüzyılın sonlarında Osmanlı padişahı II. Abdulhamit döneminde yapılan yönetimsel değişikliklerle ilçe statüsüne getirilmiştir.
İnebolu Kurtuluş Savaşıdöneminde çok önemli rol oynamıştır. Kurtuluş Savaşı’na katılmak isteyenler Ankara’ya gitmek için İnebolu üzerinden Anadolu’ya geçmiştir. İstanbul’dan ve Rusya’dan gelen, cephelerde kullanılacak silahları ve mühimmatı götürmek için yineİnebolu Limanıkullanılmıştır. İnebolu halkı da bu silah ve mühimmatın taşınmasında hayati bir rol oynamıştır. Ayrıca ilçeden pek çok insan savaşa katılmış veya savaş boyunca seferber olmuştur. İneboluların bu kahramanlıkları 9 Nisan 1924 tarihli TBMM kararıyla “Beyaz Şeritli İstiklâl Madalyası” ile ödüllendirilmiştir. Atatürk, 27 Ağustos 1925’te Şapka Nutku’nu İnebolu Türk Ocağı’nda söylemiştir. Bu nedenle ilçede her yıl 25-28 Ağustos tarihleri arasında Şapka ve Kıyafet Devrimi törenlerle kutlanmaktadır.
Küre Dağları’nın eteklerinde bulunan İnebolu eşsiz bir doğaya sahiptir. Bölgede bulunan ormanlar WWF (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) tarafından Avrupa’nın öncelikli korunması gereken ormanlarından biri olarak ilan edilmiştir.
İnebolu Nerededir?Kastamonuil sınırları içerisinde olanİnebolu, Karadeniz kıyısında, Küre Dağları’nın eteklerinde bulunur.
Kastamonuil sınırları içerisinde olanİnebolu, Karadeniz kıyısında, Küre Dağları’nın eteklerinde bulunur.
İnebolu’ya Nasıl Gidilir?İneboluİstanbul’a 600 kilometre, Ankara’ya da 415 kilometre uzaklıktadır. Yolun bazı kısımları virajlı olduğu için dikkatli olmak gerekmektedir. İlçeye en yakın havaalanlarıSinop ve Samsun’da bulunmaktadır.
İneboluİstanbul’a 600 kilometre, Ankara’ya da 415 kilometre uzaklıktadır. Yolun bazı kısımları virajlı olduğu için dikkatli olmak gerekmektedir. İlçeye en yakın havaalanlarıSinop ve Samsun’da bulunmaktadır.
İnebolu’ya Ne Zaman Gidilir?İnebolu’da Karadeniz iklimi hakimdir. Kışları ve yazları da yağışlıdır. En çok yağış aralık-mart ayları arasında düşer. Bahar aylarında sık sık sis de görülür.
İnebolu’ya Ne Zaman Gidilir?
İnebolu’da Karadeniz iklimi hakimdir. Kışları ve yazları da yağışlıdır. En çok yağış aralık-mart ayları arasında düşer. Bahar aylarında sık sık sis de görülür.
İnebolu’da Nerede Kalmalı?İnebolu’da kalacak yerler biraz kısıtlıdır ancak fiyatları uygundur. İlçede bulunan pansiyonlar genellikle sahil kıyısında bulunmaktadır.
İnebolu’da kalacak yerler biraz kısıtlıdır ancak fiyatları uygundur. İlçede bulunan pansiyonlar genellikle sahil kıyısında bulunmaktadır.
İnebolu’da Gezilecek Yerlerİnebolu Karadeniz’in doğasını ve Kurtuluş Savaşı’nı hissetmek için en güzel rotalardan birisidir. Küre Dağları’nın denizle buluştuğu noktada konumlanmış İnebolu’da yeşilin her tonunu görebilirsiniz. Şehir merkezinden yukarı tırmanarak yürüyüş yapabilir ve temiz havayı soluyabilirsiniz. Öte yandan şehrin yukarısında tırmanırken şehirde yapılmış kalelerin kalıntılarının bulunduğu Apaş Tepesi ve Geriş Tepesi ören yerlerini ziyaret edebilirsiniz. Geriş Tepesi’nde eskiden bölgede yaşayan Rumlar için önemli olan bir manastırın bulunduğu biliniyor. Apaş Tepesi’nde bulunan kale kompleksindeyse Roma döneminde yaşamış meşhur kahin Pafloganya’lı Aleksandros’un yaşadığına inanılıyor.İlçe meydanında bulunanŞerife Bacı Anıtıise Kurtuluş Savaşı’nda yapılan fedakarlıkları temsil ediyor. Kurtuluş Savaşı’nın sembol isimlerinden Şerife Bacı İnebolu’ya getirilmiş mühimmatı cepheye yağmurda ıslatmadan taşıyabilmek için üzerinde battaniyeyi mühimmatın üzerine sermiş ve kendisi yolda donarak ölmüş. Ayrıca yine şehir merkezinde bulunan Hamamcı Kadı Salih Reis ve Dr. İsmail Hakkı Bey Anıtları İnebolu halkının kahramanlıklarını ve fedakarlıklarını temsil etmektedir.Eski dönemlerde kervan yolu olarak kullanılan Ankara-İnebolu yolu Kurtuluş Savaşı döneminde İnebolu’dan Ankara’ya giden askerlerin ve cepheye silah taşıyan halkın kullandığı yol olmuş. İnebolu Limanı’ndan başlayıp Ankara’ya giden bu uzun zorlu yol güvenli olduğu için kullanılmış ancak yağışlar nedeniyle yolda ilerlemek çok zormuş. Günümüzde İstiklal Yolu olarak anılmaktadır ve burada şehit olan kahramanların anısına her yıl 9 Haziran İnebolu Kahramanlık Günü’nde etkinlikler düzenleniyor.İnebolu Hükümet Konağı’nın yakınında bulunanİnebolu Türk Ocağı, 1925’te Şapka Nutku’nun okunduğu yerdir. Binanın tarihi daha eskilere dayansa da 1912’de Türk Ocağı olarak yenilenmiştir. Yakın zamanda restorasyon geçiren binanın çoğu ahşaptan oluşmaktadır. Ayrıca binanın içerisinde İnebolu kültürüne ve Kurtuluş Savaşı’na ait eserler sergilenmektedir.İnebolu’da bulunan eski konaklar Osmanlı kent kültürünü en güzel yansıtan yapılardandır. Karadeniz’in doğasıyla uyum içinde yapılan konakların arasında dolaşıp Osmanlı havasını hissetmek çok keyiflidir. Aşı boya ile boyanan bu ahşap köşkler bu sayede uzun süre dayanabilmiştir. Bu eşsiz binalardan yaklaşık 350 tanesi koruma altına alınmıştır. Bu konaklar arasında en güzellerinden biri meşhur Pembe Köşk’tür. Ancak özel bir mülk olduğu için ziyaretçilere kapalıdır.Sahile indiğinizde İnebolu’nun meşhurDenk Kayıkları’nı görebilirsiniz. Farklı bir teknikle yapılan bu kayıkların dünyada benzeri yoktur. Kurtuluş Savaşı’nda hala tamamlanmamış olan limana yanaşamayan gemilerden asker ve mühimmat bu kayıklarla kıyıya taşınmıştır. Sahilde turunuzu tamamlamak isterseniz dünyada güneşin denizden doğup denizde battığı nadir yerlerden biri olan İnebolu’da gün batımını izlemek çok keyifli olacaktır.Devamını Oku
İnebolu Karadeniz’in doğasını ve Kurtuluş Savaşı’nı hissetmek için en güzel rotalardan birisidir. Küre Dağları’nın denizle buluştuğu noktada konumlanmış İnebolu’da yeşilin her tonunu görebilirsiniz. Şehir merkezinden yukarı tırmanarak yürüyüş yapabilir ve temiz havayı soluyabilirsiniz. Öte yandan şehrin yukarısında tırmanırken şehirde yapılmış kalelerin kalıntılarının bulunduğu Apaş Tepesi ve Geriş Tepesi ören yerlerini ziyaret edebilirsiniz. Geriş Tepesi’nde eskiden bölgede yaşayan Rumlar için önemli olan bir manastırın bulunduğu biliniyor. Apaş Tepesi’nde bulunan kale kompleksindeyse Roma döneminde yaşamış meşhur kahin Pafloganya’lı Aleksandros’un yaşadığına inanılıyor.
İlçe meydanında bulunanŞerife Bacı Anıtıise Kurtuluş Savaşı’nda yapılan fedakarlıkları temsil ediyor. Kurtuluş Savaşı’nın sembol isimlerinden Şerife Bacı İnebolu’ya getirilmiş mühimmatı cepheye yağmurda ıslatmadan taşıyabilmek için üzerinde battaniyeyi mühimmatın üzerine sermiş ve kendisi yolda donarak ölmüş. Ayrıca yine şehir merkezinde bulunan Hamamcı Kadı Salih Reis ve Dr. İsmail Hakkı Bey Anıtları İnebolu halkının kahramanlıklarını ve fedakarlıklarını temsil etmektedir.
Eski dönemlerde kervan yolu olarak kullanılan Ankara-İnebolu yolu Kurtuluş Savaşı döneminde İnebolu’dan Ankara’ya giden askerlerin ve cepheye silah taşıyan halkın kullandığı yol olmuş. İnebolu Limanı’ndan başlayıp Ankara’ya giden bu uzun zorlu yol güvenli olduğu için kullanılmış ancak yağışlar nedeniyle yolda ilerlemek çok zormuş. Günümüzde İstiklal Yolu olarak anılmaktadır ve burada şehit olan kahramanların anısına her yıl 9 Haziran İnebolu Kahramanlık Günü’nde etkinlikler düzenleniyor.
İnebolu Hükümet Konağı’nın yakınında bulunanİnebolu Türk Ocağı, 1925’te Şapka Nutku’nun okunduğu yerdir. Binanın tarihi daha eskilere dayansa da 1912’de Türk Ocağı olarak yenilenmiştir. Yakın zamanda restorasyon geçiren binanın çoğu ahşaptan oluşmaktadır. Ayrıca binanın içerisinde İnebolu kültürüne ve Kurtuluş Savaşı’na ait eserler sergilenmektedir.
İnebolu’da bulunan eski konaklar Osmanlı kent kültürünü en güzel yansıtan yapılardandır. Karadeniz’in doğasıyla uyum içinde yapılan konakların arasında dolaşıp Osmanlı havasını hissetmek çok keyiflidir. Aşı boya ile boyanan bu ahşap köşkler bu sayede uzun süre dayanabilmiştir. Bu eşsiz binalardan yaklaşık 350 tanesi koruma altına alınmıştır. Bu konaklar arasında en güzellerinden biri meşhur Pembe Köşk’tür. Ancak özel bir mülk olduğu için ziyaretçilere kapalıdır.
Sahile indiğinizde İnebolu’nun meşhurDenk Kayıkları’nı görebilirsiniz. Farklı bir teknikle yapılan bu kayıkların dünyada benzeri yoktur. Kurtuluş Savaşı’nda hala tamamlanmamış olan limana yanaşamayan gemilerden asker ve mühimmat bu kayıklarla kıyıya taşınmıştır. Sahilde turunuzu tamamlamak isterseniz dünyada güneşin denizden doğup denizde battığı nadir yerlerden biri olan İnebolu’da gün batımını izlemek çok keyifli olacaktır.
İnebolu İçi Ulaşımİneboluiçinde yürüyerek her yere ulaşabilirsiniz. Aracınızı park edebileceğiniz alanlar da mevcuttur. Ayrıca şehir içinde minibüsler de hizmet vermektedir.
İneboluiçinde yürüyerek her yere ulaşabilirsiniz. Aracınızı park edebileceğiniz alanlar da mevcuttur. Ayrıca şehir içinde minibüsler de hizmet vermektedir.
İnebolu Mutfağıİnebolu’da çok çeşitli lezzeti tadabilirsiniz. Eğer sezonunda giderseniz Karadeniz’den taze taze çıkan balık dahil pek çok deniz ürününü yiyebilirsiniz. Tarihi İnebolu Dönercisi de bölgede yetişen büyükbaş hayvanlardan yapılan ve meşe odunlarıyla pişirilen döneri ile çok meşhurdur. Bir diğer meşhur lezzet de Kastamonu’nun etli ekmeğidir.İnebolu’ya geldiğinizde pek çok lokantada da etli ekmek bulabilirsiniz.Kızılcık tarhanası çorbası ve kulak makarnası da burada yiyebileceğiniz yemeklerdir. Kulak makarnasının içine önce et konulur, daha sonra yufkayla katlanır ve haşlanır. Haluşka da buna benzer bir yemektedir ve bazı yörelerde mantı olarak bilinir. Karadeniz klasiklerinden bulgurlu pazı çorbası da severek yiyebileceğiniz bir yemektir.Tatlı olarak Zarbana (Özlüce) baklavasını, çekme ve tahin helvasını tadabilirsiniz. Ayrıca İnebolu’da üretilen bal, kestane, fındık ve böğürtlen de çok lezzetlidir.Popüler restoranlarKaraca Cafe, Tarihi İnebolu Dönercisi, Heyamola Restaurant, Ehlitat Lokantası, İne-Balık&Et Restaurant.BahşişTürkiye restoranlarında hesabın yüzde 5-10’u gibi bir tutarı bahşiş olarak bırakmak uygun olacaktır.
İnebolu’da çok çeşitli lezzeti tadabilirsiniz. Eğer sezonunda giderseniz Karadeniz’den taze taze çıkan balık dahil pek çok deniz ürününü yiyebilirsiniz. Tarihi İnebolu Dönercisi de bölgede yetişen büyükbaş hayvanlardan yapılan ve meşe odunlarıyla pişirilen döneri ile çok meşhurdur. Bir diğer meşhur lezzet de Kastamonu’nun etli ekmeğidir.İnebolu’ya geldiğinizde pek çok lokantada da etli ekmek bulabilirsiniz.
Kızılcık tarhanası çorbası ve kulak makarnası da burada yiyebileceğiniz yemeklerdir. Kulak makarnasının içine önce et konulur, daha sonra yufkayla katlanır ve haşlanır. Haluşka da buna benzer bir yemektedir ve bazı yörelerde mantı olarak bilinir. Karadeniz klasiklerinden bulgurlu pazı çorbası da severek yiyebileceğiniz bir yemektir.
Tatlı olarak Zarbana (Özlüce) baklavasını, çekme ve tahin helvasını tadabilirsiniz. Ayrıca İnebolu’da üretilen bal, kestane, fındık ve böğürtlen de çok lezzetlidir.
Karaca Cafe, Tarihi İnebolu Dönercisi, Heyamola Restaurant, Ehlitat Lokantası, İne-Balık&Et Restaurant.
Türkiye restoranlarında hesabın yüzde 5-10’u gibi bir tutarı bahşiş olarak bırakmak uygun olacaktır.
İnebolu’da Alışverişİnebolu’nun deniz ürünleri ziyaretçiler tarafından çok talep görmektedir. Eğer sezonda giderseniz başta limanda olmak üzere pek çok yerdeki balıkçıdan çeşitli deniz ürünlerini taze alabilirsiniz. Fırınlarda ve pastanelerdeİnebolu çöreğibulabilirsiniz. Hediyelik eşya satan dükkanların hemen hemen hepsinde İnebolu evlerinin ve kayıklarının sevimli maketleri bulunuyor. Bazı dükkanlar da ev yapımı bıçaklar bulunuyor. Bu bıçakların sapı boynuz kaplı ve kını kiraz ağacından yapılıyor. İnebolu’nun el işleri de meşhurdur. Yöreli kadınların yaptığı eski çarşafları, sofra bezlerini, el tezgahlarında dokunan peştamalları ve bezleri dükkanlarda görebilirsiniz. Bunların en güzel örneklerini bulabileceğiniz dükkanlardan biriKısmet Tuhafiye’dir. Ayrıca Kastamonu stili el dokumalı mutfak perdeleri ve bağ işi diye nitelendirilen dokumalar da mevcut.
İnebolu’nun deniz ürünleri ziyaretçiler tarafından çok talep görmektedir. Eğer sezonda giderseniz başta limanda olmak üzere pek çok yerdeki balıkçıdan çeşitli deniz ürünlerini taze alabilirsiniz. Fırınlarda ve pastanelerdeİnebolu çöreğibulabilirsiniz. Hediyelik eşya satan dükkanların hemen hemen hepsinde İnebolu evlerinin ve kayıklarının sevimli maketleri bulunuyor. Bazı dükkanlar da ev yapımı bıçaklar bulunuyor. Bu bıçakların sapı boynuz kaplı ve kını kiraz ağacından yapılıyor. İnebolu’nun el işleri de meşhurdur. Yöreli kadınların yaptığı eski çarşafları, sofra bezlerini, el tezgahlarında dokunan peştamalları ve bezleri dükkanlarda görebilirsiniz. Bunların en güzel örneklerini bulabileceğiniz dükkanlardan biriKısmet Tuhafiye’dir. Ayrıca Kastamonu stili el dokumalı mutfak perdeleri ve bağ işi diye nitelendirilen dokumalar da mevcut.
İnebolu Resmi TatillerYeni Yıl (1 Ocak)Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı (23 Nisan)Emek ve Dayanışma Günü (1 Mayıs)Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı (19 Mayıs)Zafer Bayramı (30 Ağustos)Cumhuriyet Bayramı (29 Ekim)Ramazan BayramıKurban Bayramı*Yanında tarih belirtilmeyen tatillerin günü, yıla göre değişmektedir.
Yeni Yıl (1 Ocak)
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı (23 Nisan)
Emek ve Dayanışma Günü (1 Mayıs)
Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı (19 Mayıs)
Zafer Bayramı (30 Ağustos)
Cumhuriyet Bayramı (29 Ekim)
*Yanında tarih belirtilmeyen tatillerin günü, yıla göre değişmektedir.
İnebolu İçin Faydalı BilgilerAcil yardım: 112Yangın: 110Polis: 155
İnebolu İçin Faydalı Bilgiler
Priz TipiType F / 250V / 16 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 22,144 / Dil: Türkçe / Para Birimi: Türk Lirası (TL) / İklim: Karadeniz İklimi / Ortalama Kaç Günde Gezilir: 1 gün
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/etiyopya
|
Etiyopya Hakkında Temel BilgilerDünya tarihininen eski medeniyetlerinden olan Etiyopya, Hristiyanlık dinine mensup ilk milletlerden biri olma özelliğini taşır. Aynı zamanda Müslüman nüfusun da yüksek oranda bulunduğu ülke büyüleyici manzarası, kaleleri, antik kutsal bölgeleri ve kendine hayran bırakan coğrafyasıyla çok kültürlü zengin bir yapıya sahiptir.Afrika kıtasında sömürgeleştirilememiş tek ülke olan Etiyopya kültür olarak zengin, fakat ekonomik olarak fakirdir. Bugün dünya çapında pek çok gönüllü organizasyon Etiyopya’da eğitim, sağlık ve beslenme konusunda çalışmalar yürütmektedir.Etiyopya’ya gitmeden evvel mutlakasarıhumma hastalığınakarşı önlem almanız gerekir. Özellikle Afar ve Somali bölgelerine gidecek olanların mutlaka aşı yaptırması gerekmektedir. Ülkeye gitmeden 2 hafta önce yaptırılması tavsiye edilen bu aşının yanı sıra tetanos, sıtma gibi hastalık tehlikelerine karşı da aşı yaptırmanızda fayda var.Etiyopya Gezi RehberiGezi NotlarıŞehirlerÖzel YazılarEtiyopya Hakkında Temel BilgilerEtiyopya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriEtiyopya Nerededir?Etiyopya’ya Nasıl Gidilir?Etiyopya’ya Ne Zaman Gidilir?Etiyopya KültürüEtiyopya MutfağıEtiyopya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarEtiyopya’nın FestivalleriEtiyopya’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerEtiyopya’da İklim ve Hava DurumuEtiyopya’nın Kısa TarihiEtiyopya’nın EkonomisiEtiyopya'da Din ve İnançEtiyopya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriEtiyopya’da Konuşulan DillerEtiyopya ile İlgiliGezi NotlarıŞehirlerÖzel Yazılar
Etiyopya Hakkında Temel Bilgiler
Dünya tarihininen eski medeniyetlerinden olan Etiyopya, Hristiyanlık dinine mensup ilk milletlerden biri olma özelliğini taşır. Aynı zamanda Müslüman nüfusun da yüksek oranda bulunduğu ülke büyüleyici manzarası, kaleleri, antik kutsal bölgeleri ve kendine hayran bırakan coğrafyasıyla çok kültürlü zengin bir yapıya sahiptir.Afrika kıtasında sömürgeleştirilememiş tek ülke olan Etiyopya kültür olarak zengin, fakat ekonomik olarak fakirdir. Bugün dünya çapında pek çok gönüllü organizasyon Etiyopya’da eğitim, sağlık ve beslenme konusunda çalışmalar yürütmektedir.
Etiyopya’ya gitmeden evvel mutlakasarıhumma hastalığınakarşı önlem almanız gerekir. Özellikle Afar ve Somali bölgelerine gidecek olanların mutlaka aşı yaptırması gerekmektedir. Ülkeye gitmeden 2 hafta önce yaptırılması tavsiye edilen bu aşının yanı sıra tetanos, sıtma gibi hastalık tehlikelerine karşı da aşı yaptırmanızda fayda var.
Etiyopya’nın Başkenti, Şehirleri ve BölgeleriÜlkenin diğer bölgeleri arasında Doğu Afrika’nın kalelerinin bulunduğu tek yerGondar, antik mezarların olduğuAksum, Nil Şelaleri’ne yakınBahir Darve kayadan yapılma kiliselerin bulunduğuLalibelavardır.Addis Ababa Gezi RehberiAksum Gezi RehberiBahir Dar Gezi RehberiHarar Gezi RehberiJinka Gezi RehberiLalibela Gezi Rehberi
Etiyopya’nın Başkenti, Şehirleri ve Bölgeleri
Ülkenin diğer bölgeleri arasında Doğu Afrika’nın kalelerinin bulunduğu tek yerGondar, antik mezarların olduğuAksum, Nil Şelaleri’ne yakınBahir Darve kayadan yapılma kiliselerin bulunduğuLalibelavardır.
Etiyopya Nerededir?EtiyopyaAfrikakıtasının boynuzundayer alır. KıtanınNijerya’dan sonraki en popüler ülkesiEtiyopyakuzeydeEritre, kuzeydoğudaDijibouti, doğudaSomali, güneydeKenya, batıda iseGüney SudanveSudanile çevrelenmiştir.
EtiyopyaAfrikakıtasının boynuzundayer alır. KıtanınNijerya’dan sonraki en popüler ülkesiEtiyopyakuzeydeEritre, kuzeydoğudaDijibouti, doğudaSomali, güneydeKenya, batıda iseGüney SudanveSudanile çevrelenmiştir.
Etiyopya’ya Nasıl Gidilir?Etiyopya’ya gitmek için en ideal seçenekhavayoludur. Türkiye’dentek girişli vizeuygulamasının olduğu ülkede vize süresi 30 günlüktür. Türkiye’den Etiyopya’ya direkt sefer seçeneği mevcuttur. Fakat aktarmalı uçuşu tercih etmek çok daha ekonomik olabilir. Eğer bu şekilde gitmeyi tercih ederseniz Yemen gibi pek çok ülkeden aktarma yapabilirsiniz.
Etiyopya’ya gitmek için en ideal seçenekhavayoludur. Türkiye’dentek girişli vizeuygulamasının olduğu ülkede vize süresi 30 günlüktür. Türkiye’den Etiyopya’ya direkt sefer seçeneği mevcuttur. Fakat aktarmalı uçuşu tercih etmek çok daha ekonomik olabilir. Eğer bu şekilde gitmeyi tercih ederseniz Yemen gibi pek çok ülkeden aktarma yapabilirsiniz.
Etiyopya’ya Ne Zaman Gidilir?Uzun süren muson yağmurları sebebiyle Etiyopya’yahaziran ve ekim aylarında gitmek çok tavsiye edilmez. Fakat bunun haricindeki zaman aralığında Etiyopya’yı ziyaret edebilirsiniz.
Etiyopya’ya Ne Zaman Gidilir?
Uzun süren muson yağmurları sebebiyle Etiyopya’yahaziran ve ekim aylarında gitmek çok tavsiye edilmez. Fakat bunun haricindeki zaman aralığında Etiyopya’yı ziyaret edebilirsiniz.
Etiyopya KültürüEtiyopyalılar kültürlerinin eleştirilmesinden hiç hoşlanmazlar. Ortodoks Hristiyanlığı ile Müslümanlığın iç içe geçtiği kültürlerinden bahsederken onları saygıyla dinlemeniz gerekmektedir. Bunun yanı sıra kadın erkek ilişkilerinde de çok net kurallar vardır. Örneğin Etiyopya’dabir kadınla konuşmak isterseniz ve yanında bir erkek varsa, önce erkekten izin almanız gerekirya da eğer bir erkek bir kadından gözlerini kaçırıyorsa bu ona saygı duyduğu anlamına gelir.Eve girerken ayakkabı çıkarmak alışkanlığı olan Etiyopya’da yemeğe başlamadan evvel misafirlere sabun, su ve temiz havlu getirilir. Yemek yerken genelde çatal kaşık kullanmayan Etiyopyalılar yemek için sağ ellerini kullanırlar.
Etiyopyalılar kültürlerinin eleştirilmesinden hiç hoşlanmazlar. Ortodoks Hristiyanlığı ile Müslümanlığın iç içe geçtiği kültürlerinden bahsederken onları saygıyla dinlemeniz gerekmektedir. Bunun yanı sıra kadın erkek ilişkilerinde de çok net kurallar vardır. Örneğin Etiyopya’dabir kadınla konuşmak isterseniz ve yanında bir erkek varsa, önce erkekten izin almanız gerekirya da eğer bir erkek bir kadından gözlerini kaçırıyorsa bu ona saygı duyduğu anlamına gelir.
Eve girerken ayakkabı çıkarmak alışkanlığı olan Etiyopya’da yemeğe başlamadan evvel misafirlere sabun, su ve temiz havlu getirilir. Yemek yerken genelde çatal kaşık kullanmayan Etiyopyalılar yemek için sağ ellerini kullanırlar.
Etiyopya MutfağıEtiyopya mutfağı kendine has lezzetleriyle daha önce hiç tatmadığınız bir deneyim vadediyor. Orta Afrika ve Orta Doğu mutfağının harmanlandığı yemek kültürünün en önemli öğesi yemeğin yanında mutlaka servis ettikleri ekmekleriinjeradır. Yapımında endemik bir yulaf türü olanteffinkullanıldığı injeranın yanı sıra farklı soslar, sebze ve et, Etiyopya mutfağında yaygındır.Müslümanlığın yaygın dinler arasında olduğu Etiyopya’dadomuz eti tüketilmez. Buna rağmen diğer et çeşitleri oldukça yaygındır. Ortodoks kilisesinin ritüellerine de sıkı sıkıya bağlı olan Etiyopya halkı bu yüzden çarşamba ve cuma günleri et tüketmemektedir.En meşhur yemeklerinden ilki körili mercimek olarak tarif edilebilecekmesserdir. Kırmızı et (kai), tavuk (doro), balık (asa) ve sebzeleri karıştırarak pişirdikleriwatve kırmızı acı biber ile marine ederek sundukları çiğ ya da çok az pişirilmiş biftekkitfoda aklınızda bulunması gereken yemekler arasındadır.Etiyopyalılarkaffadedikleri ev yapımı kahvelerini küçük kaplarda ve şekerle servis ederler. Yerel bira ve şaraplarının yanı sıra balla fermente ederek hazırladıkları içkileritejde ülkenin en yaygın içecekleri arasındadır. Ayrıca geleneksel arpa birasıtallave hububatlı alkollü içeceklerikaitakada ülkede tadına bakabileceğiniz diğer içki seçenekleridir.Etiyopya’da pek çok otel ve restoranda hesaba yüzde 10 ücret eklenir. Bu yüzden bahşiş oranları oldukça düşüktür.
Etiyopya mutfağı kendine has lezzetleriyle daha önce hiç tatmadığınız bir deneyim vadediyor. Orta Afrika ve Orta Doğu mutfağının harmanlandığı yemek kültürünün en önemli öğesi yemeğin yanında mutlaka servis ettikleri ekmekleriinjeradır. Yapımında endemik bir yulaf türü olanteffinkullanıldığı injeranın yanı sıra farklı soslar, sebze ve et, Etiyopya mutfağında yaygındır.
Müslümanlığın yaygın dinler arasında olduğu Etiyopya’dadomuz eti tüketilmez. Buna rağmen diğer et çeşitleri oldukça yaygındır. Ortodoks kilisesinin ritüellerine de sıkı sıkıya bağlı olan Etiyopya halkı bu yüzden çarşamba ve cuma günleri et tüketmemektedir.
En meşhur yemeklerinden ilki körili mercimek olarak tarif edilebilecekmesserdir. Kırmızı et (kai), tavuk (doro), balık (asa) ve sebzeleri karıştırarak pişirdikleriwatve kırmızı acı biber ile marine ederek sundukları çiğ ya da çok az pişirilmiş biftekkitfoda aklınızda bulunması gereken yemekler arasındadır.
Etiyopyalılarkaffadedikleri ev yapımı kahvelerini küçük kaplarda ve şekerle servis ederler. Yerel bira ve şaraplarının yanı sıra balla fermente ederek hazırladıkları içkileritejde ülkenin en yaygın içecekleri arasındadır. Ayrıca geleneksel arpa birasıtallave hububatlı alkollü içeceklerikaitakada ülkede tadına bakabileceğiniz diğer içki seçenekleridir.
Etiyopya’da pek çok otel ve restoranda hesaba yüzde 10 ücret eklenir. Bu yüzden bahşiş oranları oldukça düşüktür.
Etiyopya'dan Alınacak Hediyelik EşyalarYerel ürünlerin oldukça yaygın olduğu Etiyopya’nınAddisAbababölgesi aynı zamandaana turist bölgesidir. Diğer turistik bölgeler Bahir Dar, Aksum ve Lalibela’da da pek çok dükkanın bulunduğu ülkedeAddisAbaba’daki ana market “markedo” aynı zamanda Afrika kıtasının en büyük alışveriş merkezidir.Devamını Oku
Etiyopya'dan Alınacak Hediyelik Eşyalar
Yerel ürünlerin oldukça yaygın olduğu Etiyopya’nınAddisAbababölgesi aynı zamandaana turist bölgesidir. Diğer turistik bölgeler Bahir Dar, Aksum ve Lalibela’da da pek çok dükkanın bulunduğu ülkedeAddisAbaba’daki ana market “markedo” aynı zamanda Afrika kıtasının en büyük alışveriş merkezidir.
Etiyopya’nın FestivalleriEtiyopya’da çok fazla festival düzenlenmemektedir ama dini bayramlar her sene ülke çapında kutlanır.Her sene 20 Ocak tarihinde düzenlenenTimketFestivali İsa’nın vaftizinin yıldönümünde gerçekleştirilir. Addis’in büyük meydanı Janmeda’da toplanan halk şarkılar söyleyip danslar eder.Ülkede dini olmayan tek festivalBüyükKoşu’dur. Aynı zamanda Afrika’nın en büyük etkinliği olan Büyük Koşu’da yaklaşık 25 bin koşucu bir araya gelir. İnsanların şarkı söylemek, stand-up yapmak gibi farklı yeteneklerini sergilemesine de imkân veren festival her sene 18 Kasım tarihinde düzenlenmektedir.Meskel,yani haç anlamına gelen dini festival Etiyopya’da 1600 yıldır kutlanmaktadır. 28 Eylül tarihinde gerçekleştirilen festival, Büyük İskender’in annesi Helen’in doğru haçı bulması efsanesine dayanır. Festival boyunca şehri Etiyopyalıların Meskel papatyası adını verdikleri sarı papatyalar kaplar.
Etiyopya’da çok fazla festival düzenlenmemektedir ama dini bayramlar her sene ülke çapında kutlanır.
Her sene 20 Ocak tarihinde düzenlenenTimketFestivali İsa’nın vaftizinin yıldönümünde gerçekleştirilir. Addis’in büyük meydanı Janmeda’da toplanan halk şarkılar söyleyip danslar eder.
Ülkede dini olmayan tek festivalBüyükKoşu’dur. Aynı zamanda Afrika’nın en büyük etkinliği olan Büyük Koşu’da yaklaşık 25 bin koşucu bir araya gelir. İnsanların şarkı söylemek, stand-up yapmak gibi farklı yeteneklerini sergilemesine de imkân veren festival her sene 18 Kasım tarihinde düzenlenmektedir.
Meskel,yani haç anlamına gelen dini festival Etiyopya’da 1600 yıldır kutlanmaktadır. 28 Eylül tarihinde gerçekleştirilen festival, Büyük İskender’in annesi Helen’in doğru haçı bulması efsanesine dayanır. Festival boyunca şehri Etiyopyalıların Meskel papatyası adını verdikleri sarı papatyalar kaplar.
Etiyopya’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli GünlerEtiyopya’da Ramazan ve Kurban Bayramı tarihleri ayın hareketlerine göre değişmektedir.· Etiyopya Noel Günü (7 Ocak)· Timkat (Epifani) (19 Ocak)· Adowa Zaferi (2 Mart)· Etiyopya Kutsal Cuma Günü (Nisan ayının son haftası Cuma günü)· İşçi Günü (1 Mayıs)· Hz. İsa'nın Göğe Çıkışı (1 Mayıs)· Derg’in Çöküş Günü (28 Mayıs)· Etiyopya Yeni Yılı (11 Eylül)· Hz. Muhammed’in Doğum Günü (12 Aralık)
Etiyopya’daki Tatiller / Bayramlar / Önemli Günler
Etiyopya’da Ramazan ve Kurban Bayramı tarihleri ayın hareketlerine göre değişmektedir.
· Etiyopya Noel Günü (7 Ocak)
· Timkat (Epifani) (19 Ocak)
· Adowa Zaferi (2 Mart)
· Etiyopya Kutsal Cuma Günü (Nisan ayının son haftası Cuma günü)
· İşçi Günü (1 Mayıs)
· Hz. İsa'nın Göğe Çıkışı (1 Mayıs)
· Derg’in Çöküş Günü (28 Mayıs)
· Etiyopya Yeni Yılı (11 Eylül)
· Hz. Muhammed’in Doğum Günü (12 Aralık)
Etiyopya’da İklim ve Hava DurumuEtiyopya’da yaygın iklim tipitropikal muson iklimidir. Etiyopya diğer Afrika ülkelerine göre daha serindir. Özellikle Addis Ababa en yağışlı bölgedir. En yüksek sıcaklıklar mart - mayıs aralığında yaşanırken, güneşin görünmediği yaz ayları soğuk ve yağışlı geçer. Yaz ayları dışında da ülkenin farklı bölgelerinde yüksekliğe bağlı olarak yağış görülebilir. Ülkede ekim ve şubat ayları kurudur. Addis Ababa’da ortalama sıcaklık 20-25 derecedir.
Etiyopya’da İklim ve Hava Durumu
Etiyopya’da yaygın iklim tipitropikal muson iklimidir. Etiyopya diğer Afrika ülkelerine göre daha serindir. Özellikle Addis Ababa en yağışlı bölgedir. En yüksek sıcaklıklar mart - mayıs aralığında yaşanırken, güneşin görünmediği yaz ayları soğuk ve yağışlı geçer. Yaz ayları dışında da ülkenin farklı bölgelerinde yüksekliğe bağlı olarak yağış görülebilir. Ülkede ekim ve şubat ayları kurudur. Addis Ababa’da ortalama sıcaklık 20-25 derecedir.
Etiyopya’nın Kısa TarihiEtiyopya (“Köleler Ülkesi”anlamına gelenHabeşistanismiyle de anılır), dünya tarihinin en eski medeniyetlerinden biridir.Mussolinidönemiuğradığı işgali saymazsak,Afrika kıtasının bağımsızlığını koruyabilmiş tek ülkesiolan Etiyopya’nın tarih çağlarının başlamasından evvel de insanların yaşadığı bir bölge olduğu düşünülmektedir. MÖ 3. yüzyıla ait iskeletlerin bulunduğuEtiyopya’ya ilk olarak altın ve fildişi peşine düşenMısır firavunlarının geldiği tahmin edilmektedir.Etiyopyatopraklarında modern anlamda kurulan ilk devletin ise MÖ 8. yüzyılda ortayaçıkan D’mt Krallığıolduğu düşünülmektedir.1945 senesindeBirleşmiş Milletler’e üye olanEtiyopya, Kızıldeniz boyunca uzanan sahilleriniEritreile girdiği mücadelede kaybetmiştir. Eritre’nin ülkede yapılan halk oylaması sonucu bağımsızlığını ilan etmesi ileEtiyopyakara ülkesine dönüşmüştür.
Etiyopya (“Köleler Ülkesi”anlamına gelenHabeşistanismiyle de anılır), dünya tarihinin en eski medeniyetlerinden biridir.Mussolinidönemiuğradığı işgali saymazsak,Afrika kıtasının bağımsızlığını koruyabilmiş tek ülkesiolan Etiyopya’nın tarih çağlarının başlamasından evvel de insanların yaşadığı bir bölge olduğu düşünülmektedir. MÖ 3. yüzyıla ait iskeletlerin bulunduğuEtiyopya’ya ilk olarak altın ve fildişi peşine düşenMısır firavunlarının geldiği tahmin edilmektedir.Etiyopyatopraklarında modern anlamda kurulan ilk devletin ise MÖ 8. yüzyılda ortayaçıkan D’mt Krallığıolduğu düşünülmektedir.
1945 senesindeBirleşmiş Milletler’e üye olanEtiyopya, Kızıldeniz boyunca uzanan sahilleriniEritreile girdiği mücadelede kaybetmiştir. Eritre’nin ülkede yapılan halk oylaması sonucu bağımsızlığını ilan etmesi ileEtiyopyakara ülkesine dönüşmüştür.
Etiyopya’nın EkonomisiEtiyopya Afrika kıtasında işsizlik oranının en düşük olduğu ülke olmasına rağmen aylık ortalama gelir 120 dolar civarındadır. Ekonominin yüzde 69’unun tarıma dayandığı Afrika’nın diğer bölgelerine göre daha gelişmiş olan Addis Ababa bölgesinde son yıllardabilgisayar bilimlerine yönelik eğitim ve çalışmalar yaygınlaşmaya başlamıştır. Ülkede sağlık hizmetlerini geliştirmek ve eğitim imkânlarını arttırmak adına pek çok gönüllü organizasyon bulunmaktadır.Serbest piyasa ekonomisininyaygın olduğu Etiyopya pek çok yabancı şirkete yatırım olanağı sağlamaktadır.Tarımın yaygın geçim kaynağı olmasına rağmen kuraklık ve ilkel tarım yöntemleri, sulamanın çok gelişmiş olmaması gibi sebeplerden dolayı ülke dışarıdan gelen yiyecek yardımlarına ihtiyaç duymaktadır.Tahıl, mısır, arpa, darı, bir yulaf çeşidi olanteffve kahvenin yaygın olarak üretildiği Etiyopya’da az miktarda kavun da yetiştirilmektedir.
Etiyopya Afrika kıtasında işsizlik oranının en düşük olduğu ülke olmasına rağmen aylık ortalama gelir 120 dolar civarındadır. Ekonominin yüzde 69’unun tarıma dayandığı Afrika’nın diğer bölgelerine göre daha gelişmiş olan Addis Ababa bölgesinde son yıllardabilgisayar bilimlerine yönelik eğitim ve çalışmalar yaygınlaşmaya başlamıştır. Ülkede sağlık hizmetlerini geliştirmek ve eğitim imkânlarını arttırmak adına pek çok gönüllü organizasyon bulunmaktadır.Serbest piyasa ekonomisininyaygın olduğu Etiyopya pek çok yabancı şirkete yatırım olanağı sağlamaktadır.
Tarımın yaygın geçim kaynağı olmasına rağmen kuraklık ve ilkel tarım yöntemleri, sulamanın çok gelişmiş olmaması gibi sebeplerden dolayı ülke dışarıdan gelen yiyecek yardımlarına ihtiyaç duymaktadır.
Tahıl, mısır, arpa, darı, bir yulaf çeşidi olanteffve kahvenin yaygın olarak üretildiği Etiyopya’da az miktarda kavun da yetiştirilmektedir.
Etiyopya'da Din ve İnançEtiyopyahükümeti laik bir hükümet olmasına karşılık ülkede din güçlü bir etkiye sahiptir. Ülkede en yaygın iki dinden ilkiEtiyopya Ortodoks Kilisesine bağlı Ortodoks Hristiyanlık, ikincisi iseİslam’dır. Bu iki din, gündelik hayatı da çokça etkilemektedir. Bu durum Etiyopya yasalarında da karşılık bulmuştur. Örneğin Etiyopya’da eşcinsellik yasal değildir ve hiçbir şekilde hoş görülmemektedir.
Etiyopya'da Din ve İnanç
Etiyopyahükümeti laik bir hükümet olmasına karşılık ülkede din güçlü bir etkiye sahiptir. Ülkede en yaygın iki dinden ilkiEtiyopya Ortodoks Kilisesine bağlı Ortodoks Hristiyanlık, ikincisi iseİslam’dır. Bu iki din, gündelik hayatı da çokça etkilemektedir. Bu durum Etiyopya yasalarında da karşılık bulmuştur. Örneğin Etiyopya’da eşcinsellik yasal değildir ve hiçbir şekilde hoş görülmemektedir.
Etiyopya’da Bulunan Türkiye Dış TemsicilikleriADDIS ABABA BAŞKONSOLOSLUĞUAdres: Bole Kifle Ketema, Kebele 03, House No. 018, P.O. Box 1506, Addis Ababa - EthiopiaTelefon: +251 11 661 31 61+251 11 661 23 21Faks: +251 11 661 16 88[email protected]http://addisababa.emb.mfa.gov.trGörev Bölgesi: EtiyopyaÇalışma Saatleri: Pazartesi - Cuma (09:00 -12:30 )(14:00 -18:00 )
Etiyopya’da Bulunan Türkiye Dış Temsicilikleri
Adres: Bole Kifle Ketema, Kebele 03, House No. 018, P.O. Box 1506, Addis Ababa - Ethiopia
Telefon: +251 11 661 31 61
+251 11 661 23 21
Faks: +251 11 661 16 88
Çalışma Saatleri: Pazartesi - Cuma (09:00 -12:30 )(14:00 -18:00 )
Etiyopya’da Konuşulan DillerEtiyopya’da Latin alfabesi kullanılmamaktadır.ÜlkeninresmidiliAmharalfabesiileyazılan Amharca’dır. Arapça ile yakınlık gösteren bu dilin yanı sıra ülkede bölgelere göre farklılık gösteren pek çok dil konuşulmaktadır. Bunlardan en yaygını ise Latin alfabesini kullanan ve ülkenin orta bölgesinde hâkim olanOromo’dur. Ülkede öncelikli yabancı dilİngilizce’dir, ikinci en yaygın yabancı dil iseArapça’dır.
Etiyopya’da Latin alfabesi kullanılmamaktadır.ÜlkeninresmidiliAmharalfabesiileyazılan Amharca’dır. Arapça ile yakınlık gösteren bu dilin yanı sıra ülkede bölgelere göre farklılık gösteren pek çok dil konuşulmaktadır. Bunlardan en yaygını ise Latin alfabesini kullanan ve ülkenin orta bölgesinde hâkim olanOromo’dur. Ülkede öncelikli yabancı dilİngilizce’dir, ikinci en yaygın yabancı dil iseArapça’dır.
Priz TipiType C / 250V / 2.5 A
Hava Durumu-oCSon Güncelleme: - (TSI)
Nüfus: 96,600,000Dili: AmharcaPara Birimi: Birr İklim: Muson İklimi Big Mac Index:
|
kabul ederek isyan
|
https://gezimanya.com/GeziNotlari/sehre-gidecek-olanlara-ozel-eskisehir-gezi-plani
|
Şehre Gidecek Olanlara Özel Eskişehir Gezi Planı
Eskişehir Gezi PlanıGenel;Son yılların özellikle yerli turistler açısından en gözde şehirlerinin başında gelen ve her haftasonu yüzlerce misafir ağırlayanEskişehir'e eminim ki sizlerden de pek çok giden yada seyahat listesinin ilk sıralarına alan arkadaşlarım vardır. Bunda da sonuna kadar haklısınız çünkü dünyanınen güvenlişehirlerinden birisi seçilen Eskişehir hem modern hemde turistik/tarihi anlamda görülmesi gereken şehirlerin başında yer alıyor.Şunu hemen belirtmekte fayda görüyorum; Eskişehir'in hakkı kesinlikle 1 gün değil ama 3 günden de fazla değil:-)) Konaklama imkanınız varsa bu seyahati 2 gün olarak planlamanızı tavsiye ederim. Aile ile birlikte ideal bir gezi planı olabileceği gibi sadece eş/sevgili ile biraz daha fazla tadını çıkarma ihtimaliniz var.Mevsim olarak kesinlikle kış aylarını seçmeyin, bu bölgenin soğuğunu bilen arkadaşlar ne demek istediğimi iyi bilirler. İnanın geziniz büyük bir kabusa dönüşebilir çünkü tahminlerinizin ötesinde bir soğuk var... Eylül-Ekim ayları ile Nisan-Mayıs aylarının en ideal mevsimler olduğunu düşünüyorum. (Bu aylarda da akşam ve geceleri soğuk, hazırlıklı gelin.)Maliyetlerden kısaca bahsetmek gerekirse; başrolü konaklama ve ulaşım giderleri oynuyor:-)) Tabi burada gezilecek yer sayısının fazla olması nedeni ile giriş ücretleri ile yeme-içme de bir miktar kendini hissettirecektir.Ulaşım için hareket noktamızı İzmit seçtiğimizde; mesafe yaklaşık 220 km. ve ortalama 70 tl. civarı dizel araçlar için, benzinli araçlar için ise 100 tl. civarı bir akaryakıt maliyetiniz olacaktır. (tek gidiş) Tabi bu ortalama 100-110 km. sürat ile gittiğinizi varsayarak yazdığım rakamlardır. Ayrıca yolda çok fazla sabit ve seyyar radar olduğunu göz önünde bulundurursanız bu süratleri aştığınız taktirde gezi maliyetleriniz 2-3 katına çıkacaktır:-)) Otobüs bileti fiyatlarına gelince o da ortalama 60 tl. civarı. Eskişehir içinde gezilecek yerler arası araç kullanımında harcayacağınız yakıt dikkate alınacak seviyede değil. Aynı zamanda aracınızı kullanmak yerine taksi tutmanız durumunda yine sizi çok yormayacaktır.Konaklama için şehir merkezi otelleri ideal, çünkü her yerin orta noktası ve gezilecek her yere yakın. Ben her ne kadar Eskişehir'e gittiğimde ailemin yanında kalıyor olsam da sizler için yaptığım araştırma sonucu konaklama için; 1 gece 2 kişi kahvaltı dahil en fazla 250-300 tl. civarı bir ücret ödeyeceğinizi düşünüyorum. Burada kalabileceğiniz son derece iyi durumda bir çok otel mevcut.Sonuç olarak bir haftasonu olarak planlayacağınız Eskişehir gezisi maddi olarak sizi zorlamaz ama kendini hissettirir:-))Keşfet;Gezi planımıza başlayalım o zaman; ben 3 bölgeye ayırdım Eskişehir'i, ilki Odunpazarı Bölgesi ki aslında çarşı ile komşu, ikincisi Sazova Parkı ve üçüncü bölgemizde Çarşı.1-) Odunpazarı Bölgesi; Bu bölgede bol bol yürüyeceğimizi hesaba kattığımızda rahat kıyafet ve ayakkabı seçimi yapmayı lütfen dikkate alın. Bölgeye kendi aracınız ile gelmeniz durumunda Kurşunlu Cami üst tarafında son derece büyük ve ücretsiz bir otopark mevcut. Bununla birlikte erken saatte gelmeniz durumunda yol üzerine de aracınızı güvenle park edebilirsiniz. Aracınızın yabancı plakalı (26 harici) olması yada park yerinden kaynaklı bir ceza yazılması söz konusu değil. Ben ilk gittiğimde epey bir tedirgin olmuştum:-)) Gelelim gezilecek öncelikli yerlere;- Kurşunlu Cami ve Külliyesi. Külliyenin farklı yerlerinden birbirinden güzel mimari, doku ve ritim fotoğrafları çekmeniz mümkün. (Pandemi nedeni ile içeri girilmiyor.)- Cam Sanatları Atölyesi, Ahşap Sanatları ve Lületaşı Müzeleri, her 3 mekanda külliye sınırları içerisinde, bu sebeple her biri yürüme mesafesi 2dk.lık mesafelerde. (Girişler ücretsiz.)(Cam Sanatları Atölyesinde eğer etkinliğe denk gelirseniz izlemenizi tavsiye ederim ki bildiğim kadarı ile belli günler canlı gösterimler yapılıyor ancak katılımcı olarak değil izleyici olarak iştirak edebiliyorsunuz. Keyifli bir aktivite ve denk gelirse mutlaka izleyin.)- Tarihi Odunpazarı Evleri. Bu bölgede bizim ilgimizi çekecek sokak sayısı yaklaşık 8-9 adet ve buralardaki evler daha çok hediyelik eşya dükkanı ve kafe hizmeti veren yerler. Bu arada bu sokaklardan birinde Osmanlı Evi adı ile müzeye çevrilmiş bir yapı mevcut, isterseniz burayı gezip arkasından kapalı avlusunda Türk kahvenizi keyifle yudumlayabilirsiniz. Harika fotoğraflar çıkarabileceğiniz bir yer.- Atlıhan El Sanatları Çarşısı. Eşe dosta hediyelik eşya alabileceğiniz, kendine özgü mimarisi olan ufak, yarı kapalı bir çarşı.- Temmuz 2020'de hizmete açılan Odunpazarı Modern Müzesi. Son zamanlarda gezdiğim en başarılı sanat müzelerinden biri. Kesinlikle ziyaret etmelisiniz. (Giriş ücretli)- Eskişehir BŞB Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi; Bu bölgede belki de en çok duyulan, ziyaret edilmek istenen ve haliyle çok fazla ziyaretçi ağırlayan müze. (Giriş ücretli)Bu bölge tabi ki sadece bu mekanlardan ibaret değil, burada ilginizi çekebilecek 3-4 adet daha müze mevcut olup, her birinin gezi süresi en fazla 5-10 dk. zamanınızı alacaktır. (Kurutuluş Müzesi, Anadolu Üni. Cumhuriyet Tarihi Müzesi, Eğitim Karikatürleri Müzesi, Tayfun Talipoğlu Daktilo Müzesi).Bu kadar gezdik, peki burada ne yenilir derseniz... Bu bölgede fazla sayıda işletme olmakla beraber, benim tek yer tavsiyem Atlıhan El Sanatları Çarşısı'nın hemen karşısında ki Köfteci Ahmet'te bu bölgede meşhur olan Balaban Köftesini yemeniz... Ayrıca tarihi sokaklarda hemen her yerde kahve, çay da içebilirsiniz.2-) Sazova Parkı; Odunpazarı bölgesi ile birlikte yerli ziyaretçilerin en çok rağbet gösterdiği yerlerden birisi, özellikle çocuklu ailelerin. Odunpazarı evlerinden yaklaşık 7 km. mesafede bulunan Sazova Parkı'na Google Maps yol tariflerini kullanarak kolayca ulaşabilirsiniz. (Otopark ücretli)- Sazova Parkı Açık Alanı (Masal Şatosu, Korsan gemisi); Çok büyük bir arazi üzerine kurulu bir yer. İlk olarak şunu söylemek isterim ki benim tahminim Disneyland'dan esinlenerek yapılmış bir alan. Ticari amaçla yapılmadığı için oranın tabi ki dengi değil ama bir belediye tarafından yapılabilecek harika bir yer, sadece oradan esinlenildiği izlenimini veriyor ve gayet başarılı. Girişi ücretsiz ancak bazı alanlar çok düşük giriş ücretine sahip.- Bilim Merkezi aynı zamanda Bilim Deney Merkezi ve Sabancı Uzay Evi olarak geçiyor ve iki ayrı yapıdan oluşuyor. Uzay evinin Türkiye'de ki en büyük ve teknolojik uzay evi. İçeride yanlış hatırlamıyorsam 30 dk.lık gösterimlerin yapıldığı gerçekten başarılı bir tesis. Bilim merkezi de aynı şekilde zengin içeriğe sahip bir tesis ve özellikle çocuklarınız ile eğitici ve eğlenceli vakit geçirebileceğiniz bir yer. Bu tesisler belediye işletmesi olmadığı için giriş ücretleri haliyle diğer yerlere göre biraz daha fazla ve kalabalık zamanlarda ciddi kuyruklara girip beklemek zorundasınız.- Hayvanat Bahçesi. Pazartesi günleri kapalı olan bu yer belediye işletmesinde olan bir tesis ve bu nedenle de giriş ücreti çok makul, burası için aldığınız bilet ile aynı zamanda alan içerisinde bulunan ETİ Sualtı Dünyası'na da girmeniz mümkün. (Sulatı Dünyası ile Hayvanat bahçesinin kapalı alanları pandemi nedeni ile kapalı.)Unutmadan içeride bir de Japon Bahçesi mevcut ve gerçekten çok başarılı yapılmış, buraya kadar gelmişken sakın uğramadan dönmeyin.Ayrıca Hayvanat Bahçesine gelmeden önce görülmesi gereken iki yer daha mevcut. Bunlar; Türk Dünyası Bilim, Sanat ve Kültür Merkezi ile Esmiyantürk (girişler ücretli.)Eskişehir içim mevsim tavsiyesi verdim ancak Sazova Parkı için kesinlikle yaz mevsimini de tercih etmemeniz gerektiğini unutmayın. Alan açık olduğu için gerçekten çok yorucu olabilir.Burada lezzet durağı bence hiç yok, o yüzden buraya gelmeden önce mutlaka karnınızı doyurun. Çünkü bu bölgede çok vakit geçirip yorulma ihtimaliniz çok yüksek....3-) Eskişehir Merkez; Tamamen çocuksuz çiftler için ideal olmakla beraber Kent Park ve Şelale Park kısmen çocuklu aileler için çok daha uygun. Aslına bakarsanız şehir merkezi başlı başına bir cazibe merkezi ancak benim şahsi kanaatim akşam/gece saatlerinde buranın tercih edilmesi yönünde. Gündüz saatleri için yapabileceğiniz pek fazla bir şey olduğunu düşünmüyorum. Aracınızı emniyetle bırakabileceğiniz birçok kapalı otopark mevcut. Aşağıda bahsedeceğim cadde/sokaklara araç ile gitmek yerine yürüyerek gitmenizde fayda var. Hem mesafeler yakın hemde her seferinde otopark ile uğraşmak zorunda kalmazsanız.Şehir merkezini; İki Eylül Caddesi/Hamam Yolu Caddesi, Doktorlar Caddesi, Adalar Bölgesi, İsmet İnönü Bulvarı, Barlar Sokağı olarak bölgelere ayırmak mümkün, şimdi sırası ile bunlardan kısa kısa bahsedelim.İki Eylül/Hamam Yolu Caddesi; Aslına bakarsanız burası ağırlıklı yerel esnafın bulunduğu ve bu sebeple de ciddi bir kalabalığın olduğu bir cadde.Adalar Bölgesi; Bu bölge ise en çok ilgi gören, ziyaretçi ağırlayan bölge. Porsuk çayı etrafına kümelenmiş onlarca bar/kafe ve restoranın olduğu, benim şahsi kanaatimce ağırlıklı 18-25 yaş grubunun tercih ettiği bir bölge. Burada ilginizi çekebilecek hususların başında gondol veya tekne turları ile porsuk çayında keyifli bir tur yapılabiliyor olması. Benim tavsiyem tura ilave olarak buranın akşam veya gece tercih edilmesi yönünde.Doktorlar Caddesi; Akşam saatlerinde son derece kalabalık ancak yürüyüş yapmanın keyifli olduğu bir cadde.İnönü Bulvarı; Eskişehir'in bence en kaliteli mekanlarının sıralandığı ve 35+ yaş grubuna hitap eden Caddesi. Birçok bilinen restoran, bar ve kafenin olduğu bu cadde akşam ve gece kesinlikle tercih edilmesi gereken bir bölge.Barlar Sokağı: Doktorlar Caddesinin üst kısmında bulunan ve onlarca barın olduğu bir sokak, pandemi öncesi akşam ve geceleri aşırı kalabalık olan bu yer hemen her yaş grubuna hitap etse de benim gördüğüm ağırlıklı öğrencilerin tercih ettiği bir bölge. Aynı zamanda rakı-balık restoranlarının da bulunduğu bölge.Bunlar haricinde şehir merkezinde pek tabi ki anıt, park tarzı görsel olarak göze hoş görünen bir çok yer daha mevcut, ancak benim anlattıklarım genel hatları ile asıl görülmesi gereken cadde/sokaklar.Eskişehir merkezde çok fazla lezzet durağı mevcut, ancak buraya gelmişken yenmeden dönülmemesi gereken en önemli lezzet çibörek:-)) Bunun için en çok tercih edilen yer Papağan Çibörek ve Kentpark'ta bulunan Kırım Çibörek... Ancak bunlar yerine size buralara biraz mesafeli olsa da Has Kırım Çibörekçisini tavsiye ediyorum...(Bu isimle google maps'e girerseniz ulaşabilirsiniz.) Hem daha ferah bir mekan hemde bence daha lezzetli bir işletme. Bunun yanısıra ayrı bir yazı ile yazacağım Yusufeli Çoruh Yatık Dönercisi de kesinlikle ve kesinlikle tavsiye edeceğim yerlerin başında geliyor. Son olarak ta İnönü Bulvarı üzerinde çok kaliteli et lokantaları ile mekanlar mevcut. Bu mekanlarda akşam yemekleri ve gece eğlencesi için kesinlikle tavsiye edeceğim yerler.- Kent Park. Eskişehir Merkez'den yaklaşık 4 km. uzaklıktaki parka aynı zamanda tramvay ile de gidebilirsiniz. İçerisinde yeterli büyüklükte otopark mevcut ve ücretsiz. İçerisinden porsuk çayının geçtiği ve yapay plaj ile taçlandırılmış bu parkta, at binme, yeme-içme mekanları ile oyun parkları bulabilirsiniz. İçeride fotoğraf çekebileceğiniz pek çok alan olduğu gibi burada yaşayanlar için sabah ve akşam yürüyüşleri için harika bir yer.Tavsiyeler;Eskişehir ile ilgili kısa yazı yazmak etmekten gerçekten çok zor olsa da elimden geldiğince kısaltarak ve güncelleyerek sizlerle paylaşmaya çalıştım. Gelelim tavsiyelere;Çibörek, balaban köftesi ve yatık döner yemeden kesinlikle geri dönmeyin...Porsuk'ta (Bilet satış noktası Adalar Bölgesinde) gondol veya tekne turu çok keyifli olacaktır, mutlaka deneyin...Yüzlerce kare çekebileceğiniz, fotoğraf çekimi anlamında çok verimli geçecek bir şehir olduğunu aklınızda tutup, ona göre hazırlık yapmakta fayda var...Kışın asla gitmeyin, mümkünse yazı aylarını da pas geçip, ilkbahar, sonbahar aylarını tercih edin...Eskişehir ile ilgili en büyük tavsiyem; arkadaşlar bu şehri mutlaka ziyaret edin:-))Bu yazı Gezimanya üyelerinden hayat40tansonra tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak istersenizüye olabilirsiniz.Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Ol1 view#Makedonyadan yazılar alanında gösterKapalıYazıcı Dostu SürümYorumlarhayat40tansonra17 Eki 2025, Cuma - 17:53Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Olhayat40tansonra17 Eki 2025, Cuma - 17:53Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt Oltravelmania17 Eki 2025, Cuma - 17:53Eskişehir, iki günlük bir kaçamak için ideal gibi duruyor. Hem ailecek hem de romantik bir gezi için uygun olması güzel. Bir günün yeterli olmadığına dair uyarı için teşekkürler. Eskişehir için sabahtan akşama kadar bir program yapacaktık. Şimdi en az iki gün ayıracağız, bu kadar zengin olduğunu tahmin etmiyordum...Yorum yapmak içinGiriş YapveyaKayıt OlYazar Hakkındahayat40tansonraHayat40tansonra .... diye yazıp gerisini size bırakıyorum. Gerek mesleğim gerekse bireysel olarak yurt içi ve dışında birçok şehir görme şansı yakaladım.Şehre Gidecek Olanlara Özel Eskişehir Gezi PlanıBir Günlük Akçakoca Gezi RehberiRasimin Kaya, Beşkayalar Tabiat Parkı
Hayat40tansonra .... diye yazıp gerisini size bırakıyorum. Gerek mesleğim gerekse bireysel olarak yurt içi ve dışında birçok şehir görme şansı yakaladım.Şehre Gidecek Olanlara Özel Eskişehir Gezi PlanıBir Günlük Akçakoca Gezi RehberiRasimin Kaya, Beşkayalar Tabiat Parkı
Hayat40tansonra .... diye yazıp gerisini size bırakıyorum. Gerek mesleğim gerekse bireysel olarak yurt içi ve dışında birçok şehir görme şansı yakaladım.
|
sürüklemeyin yoksa teyzeamcanız
|
https://shiftdelete.net/oyun/playstation
|
Sony PlayStation oyunları ile ilgili haberlerin tamamını kapsayan tüm içerik ve haberlere shiftdelete.net’ten bu kategori üzerinden ulaşabilirsiniz.
PS4 tanınmayan disk hatası nasıl çözülür?
PS4 için aklınızı başınızdan alacak en iyi korku oyunları
Hikayesi ile öne çıkan oyunlar: Bölüm 2
Doksanlı yıllara damgasını vuran oyunlar – 7
Doksanlı yıllara damgasını vuran en iyi oyunlar -1
Doksanlı yıllara damgasını vuran eski oyunlar -2
Zamanın ötesindeki teknolojiler: Sony PSP
iPhone ile PS oyunlarını oynamak mümkün mü?
Şaka değil: PlayStation 3, 20 yıl sonra güncelleme aldı!
PlayStation Plus bu ay sürpriz bir oyun alıyor! İşte liste
En iyi Philips Ambilight 4K televizyon...
En iyi robot süpürge modelleri
En uygun robot süpürge modelleri
10 bin TL altı tablet modelleri!
5G hayatımızı nasıl değiştirecek? Vodafone CEO’su Engin Aksoy’a sorduk!
10 yıllık iPhone kullanıcısı olarak Android’e geçtim! Tüm deneyimlerim!
Türkiyede bir ilk! Hologram teknolojisi ile röportaj gerçekleştirdik
İki amiral gemisi karşı karşıya! Xiaomi 17 Pro Max vs iPhone...
|
sürüklemeyin yoksa teyzeamcanız
|
https://support.apple.com/tr-tr?cid=gn-ols-home-hp-tab
|
Apple Hesabı parolasını unuttum
Daha fazla konu arayın
Bize biraz bilgi verin, size en uygun çözümü sunalım. Telefon, sohbet, e-posta ve daha pek çok yolla iletişim kurun.
Tüm Apple ürünleriniz için tek bir yerden yardım alın veya bir uzmanla bağlantı kurun.
Garanti bilgilerini alın, garanti kapsamınızın durumunu kontrol edin veya mevcut bir onarımı arayın.
Sahte parçalar konusunda dikkatli olun
Bazı sahte ve üçüncü taraf güç adaptörleri ile piller düzgün şekilde tasarlanmamış olabilir ve güvenlik sorunlarına yol açabilir. Pil değiştirme servisi sırasında orijinal bir Apple pili edindiğinizden emin olmak için birApple Store'u veyaApple Yetkili Servis Sağlayıcısınıziyaret etmenizi öneririz. Apple aygıtınızı şarj etmek için bir değiştirme adaptörüne ihtiyacınız varsa bir Apple güç adaptörü edinmenizi öneririz.
Ayrıca, orijinal olmayan değiştirme ekranlarının görüntü kalitesi bozuk olabilir ve bu ekranlar düzgün çalışmayabilir. Apple onaylı ekran onarımları, orijinal Apple parçalarını kullanan güvenilir uzmanlarca yapılır.
Hediye kartı dolandırıcılıklarına karşı dikkatli olun
App Store ve iTunes Hediye Kartları ve Apple Store Hediye Kartları ile ilgili dolandırıcılıklara karşı dikkatli olun.
|
Subsets and Splits
No community queries yet
The top public SQL queries from the community will appear here once available.